89. Mezmur: Tanrı’nın Davut’la Yaptığı Antlaşma 89:1,2 Başlangıçta Eytan, Davut’un antlaşmasında ifade edilen, RAB’bin değişmeyen sevgisi ve sadakatine duyduğu kişisel sevinci bildirir. Rab’bin sevgisini sonsuza kadar övmeye kararlıdır, çünkü O’nun sevgisi tükenmez.
89:3,4 Tanrı Davut’la yaptığı antlaşmayı anımsar. Davut O’nun seçilmiş kulu olduğu için soyusonsuza dek sürecek, tahtı kuşaklar boyunca sürekli kılınacaktır. Kesintiye uğramayan bir hanedan hüküm sürecektir!
89:5 Eytan imanla, antlaşmayı yapan Rab’bin harikalarını aktarır. Rab’be adeta Kendi adının onurunun tehlikede olduğunu hatırlatıyor gibidir.
89:6-8 O, göklerdeki hiçbir melekle kıyaslanamaz. Çok sayıda ilahi varlık, O’nun harikalarını ve sadakatini övmeye çağrılır. O, göksel yaratıkların hepsinden üstündür. En büyükleri bile O’nun önünde saygıyla ve huşu içinde eğilirler; O’nun kendileriyle kıyaslanamayacak kadar ulu olduğunun farkındadırlar. Hiç kimse Her Şeye Egemen Tanrı kadar güçlü olamaz, O’nun sadakati, çevresini sarar.
89:9,10 Ama hepsi bu kadar değildir. Tanrı, yaratılışta, sağduyuda ve ahlâk açısından yücedir (9-15’inci ayetler). Yaratılıştaki büyüklüğünün etkileyici yönlerinden biri de kabaran denizi yönetmek ve onun dalgalarını dindirmektir. Bunu Celile’de yıllarca yaptı. Bunu bugün de halkının fırtınalı yaşamlarında yapmayı sürdürmektedir. İlahi büyüklüğüne gelince; Halkın Mısır’dan çıkışı sırasında (Rahav) Mısır’ı bozguna uğratmasından daha iyi bir örnekle kanıt gösterilebilir mi? Bu kibirli ulusu, kurbanının leşini parçalayan bir aslan gibi ezdi; düşmanlarını rüzgarın önündeki yapraklar gibi savurdu.