150:6 Bu, bizi son soruya ulaştırır: Kim? Yanıt elbetteki, “Bütün canlı varlıklar RAB’be övgüler sunsun”dur. Yeryüzünün bütün seslerinin buluştuğu koroya, hep birlikte yüksek sesle Tanrı’yı övmesi için başlama işareti verilmiştir. Haleluya!RAB’be övgüler sunun!
DİPNOTLAR 1 (Giriş) Graham Scroggie, Daily Notes of the Scripture Union.
2 (Giriş) Albert Barnes, Notes on the Book of Psalms, I:xix.
3 (Giriş) C. S. Lewis, Reflections on the Psalms, s.10.
4 (Giriş) F. W. Grant, “Psalms,” in The Numerical Bible, III:10.
5 (1:3) “Ekilmiş” (shātûl) olarak çevrilen sözcüğün birebir anlamı, bir yerden çıkarıp başka yere dikmektir. (Koehler-Baumgartner, Lexicon in Veteris Testamenti Libros, s.1015); yeniden doğmuş bir kişinin görünümüne uygundur.
6 (1:3) D. L. Moody, Notes from My Bible, s.64.
7 (2:Giriş) Elçilerin İşleri 4:25-28’de, Petrus ve Pavlus, 2. Mezmur’u Mesih’in redde-dilişine bağlamışlardır. Hirodes, Pontius Pilatus, diğer uluslar ve İsrail halkı, Me-sih’i öldürmek için birleştiğinde, bu olayın kısmen gerçekleştiği doğrudur. Ancak, tam olarak gelecekte gerçekleşecektir.
8 (3:1, 2) International Standard Bible Encyclopedia, III:2096.
9 (4:1) Charles H. Spurgeon, “Choice Gleanings Calendar”dan alıntı yapmıştır.
10 (5:Giriş) Koehler ve Baumgartner, miktam sözcüğünün, Akkadiya dilindeki örtü sözcüğüyle ilişkisi olduğunu varsaydıklarından bu, “kefaret mezmuru” anlamına gelebilir.
11 (8:5) İbranice metinde Elohim sözcüğü geçmektedir. NKJV’nin dipnotuna bakınız.
12 (9:Giriş) 10. Mezmur, İbrani alfabesinin ikinci yarısı üzerine kurulmuştur, bu nedenle bazıları 9 ve 10. Mezmurlar’ın aslında tek olduklarına inanırlar.
13 (10:Giriş) Önceki notlara bakınız.
14 (14:1) Henry Bosch, Our Daily Bread.
15 (14:1) Barnes, Psalms, I:114.
16 (16:3) Belge bulunmamaktadır.
17 (17:15) E. Bendor Samuel, The Prophetic Character of the Psalms, s.26.
18 (19:3, 4a) Immanuel Kant, General History of Nature, daha fazla belge bulunma-maktadır.
19 (19:7-9) Wallace’s Kant, Alexander Wright’ın The Psalms of David and the Higher Criticism ya da “Davut İsrail’in Tatlı Mezmur Yazarı mıydı?” adlı yapıtından alıntı yapmıştır, s.109.
20 (19:12) Barnes, Psalms, I:175.
21 (23:Giriş) J. R. Littleproud, daha fazla belge bulunmamaktadır.
22 (24:9, 10) F. B. Meyer, F. B. Meyer on the Psalms, s.35.
23 (25:Giriş) 18’inci ayette “k” (kof) harfi olması gerekirken 18 ve 19’uncu ayetlerin ikisinde de “r” (reş) harfi bulunur.
24 (26:12) J. C. Ryle, Expository Thoughts on the Gospels, Luke, II:239.
25 (29:10, 11) W. E. Vine, Isaiah, s.205.
26 (29:10, 11) H. A. Ironside, Studies on the Psalms, s.173.
27 (31:Giriş) Lewis, Reflections, s.10.
28 (32:8, 9) Jay Adams, Competent to Counsel, s.124.
29 (34:8, 9) G. Campbell Murdoch, From Grace to Glory, s.66.
30 (34:10) Bazı araştırmacılar, “genç aslanlar” ifadesinin “Tanrı’yı inkâr edenler” olarak okunmasını isterler, ancak ayetin anlamı aynı kalır.
31 (36:5) Albert Barnes, The Bible Commentary, Psalms, l.cilt, s.312.
32 (36:5) Arthur W. Pink, The Attributes of God, s.47.
33 (36:7) John Brine, The Attributes of God’dan alıntı yapılmıştır, Arthur W. Pink, s.80.
34 (37:5, 6) Barnes, Psalms, I:320.
35 (37:28) F. W. Dixon, daha fazla belge bulunmamaktadır.
36 (50:1) Aynı İbranice sözcük (eretz) hem yeryüzü hem kara anlamına gelir.
37 (50:8) Meyer, Psalms, s.63.
38 (52:8, 9) Grant, “Psalms,” III:212.
39 (53:Giriş) 14. Mezmur’da Yahve ismi dört, Elohim ismi ise üç kez kullanılmıştır. Elohim ismi burada yedi kez geçer.
40 (54:7) G. Campbell Morgan, An Exposition of the Whole Bible, s.240.
41 (58:8) W. Graham Scroggie, Psalms, s.50.
42 (58:9) A. Maclaren, W. Graham Scroggie tarafından Mezmurlar’dan alıntı yapılmış-tır, II.49.
43 (58:10) Morgan, Exposition, s.242.
44 (60:9) NKJV editörleri, 8’inci ayetin alıntı işaretiyle sona erdiği konusunda anlaştık-larını gösterirler.
45 (61:2) Matta 16:18’e ilişkin G. Campbell Morgan şöyle der: “O’nun Yahudiler’e konuştuğunu hatırlayın. Eğer sözcüğün mecazi kullanımını İbranice Kutsal Yazılar aracılığıyla izlersek, asla insanı değil, daima Tanrı’yı simgelemek için kullanıldığını görürüz. Bu nedenle Sezariye bölgesindeki Filipi’de kurulan kilise Petrus’un üzerine kurulmamıştır. İsa, konuşma mecazlarıyla oynamadı. Eski İbrani örneğinde daima Tanrılığın simgesi olan kaya sözcüğünü kullanarak şunu kastetti: “Diri Tanrı olan Mesih’in üzerine kilisemi kuracağım.” Morgan’ın ifadesine belki bir istisna olarak Yasa’nın Tekrarı 32:31 örnek gösterilebilir: “Bizim Kayamız onların kayasına benzemez.” Ama burada bile, kaya sözcüğü bir tanrılığı simgelemektedir (sahte bir tanrı olsa da).
46 (66:8-12) Williams, Student’s Commentary on the Holly Scriptures, s.67.
47 (67:6, 7) Franz Delitzsch, “Psalms,” in Biblical Commentary on the Old Testament, XII:240.
48 (68:11-13) İbranice’de “bunu duyurmuş olanlar” sözcüğü (hamebasserôt) dişil çoğuldur.
49 (68:24) Lewis, Reflections, s.45.
50 (71:Giriş) John G. Bellett, Short Meditations on the Psalms, s.76.
51 (71:14-16) Williams, Commentary, s.72.
52 (81:Giriş) Merrill F. Unger, Unger’s Bible Dictionary, s.350.
53 (81:8-10) Gaebelein, Psalms, s.316.
54 (83:13-18) Morgan, Exposition, s.252.
55 (86:17) E. W. Bullinger, The Companion Bible, Ek 32, s.31.
56 (86:17) Grant, “Psalms,” III:330.
57 (87:Giriş) Teddy Kollek and Moshe Pearlman, Jerusalem, A History of Forty Centuries, s.12.
58 (87:6) Belge bulunmamaktadır.
59 (87:6) Gaebelein, Psalms, s.332.
60 (88:11, 12) The New Bible Commentary, s.474.
61 (88:13-18) A. G. Clarke, Analytical Studies in the Psalms, s.219.
62 (93:5) Williams, Student’s Commentary, s.372.
63 (94:Giriş) Pink, Attributes, s.75.
64 (96:11-13) Yehova, YHVH sessiz harfleriyle Adonay (Rab) sesli harflerinin bileşi-minin geleneksel bir telaffuzudur. İbranice ad büyük olasılıkla Yahve olarak telaffuz edilirdi. Tanrı’nın adını saygısızca kullanmaktan korktukları için Yahudiler, metinde ne zaman kutsal YHVH harflerini görseler, “Rab” için Adonay sözcüğünü kullanır-lardı. 11’inci ayetin ilk cümlesindeki dört İbranice sözcüğün ilk harflerinin, Tanrı-nın kişisel adı olan Yahve (YHVH) sözcüğünü heceliyor olmaları dikkat çekicidir. KJV ve NKJV’de Tanrı’nın “RAB” adı büyük harflerle yazılıdır. Ama Kutsal Kitap-tan yapılan alıntılarda genellikle büyük harfleri kullanmazlar.
65 (97:6a) Gaebelein, Psalms, s.363.
66 (98:4-6) Bk. F. W. Grant, “Psalms,” III:363. Bu sözcükle ilgili bir önceki açıklama-ya da bakınız. Yasa’nın Tekrarı 32:43’te bulunan bu ifade aynı zamanda Ölü Deniz Tomarları ve LXX’de (Yetmişler) de bulunur. Yahudi geleneğinin koruyucuları bu ifadeyi silmiş olabilirler, çünkü Hıristiyanlar, ayeti, Mesih’in tanrılığını desteklemek için kullanmışlardır (İbr.1:6’da olduğu gibi).
67 (100:Giriş) Barnes, Psalms, III:56.
68 (101:2) Clarke, Psalms, s.247.
69 (101:7, 8) Grant, “Psalms,” III:368.
70 (104:31, 32) J. J. Stewart Perowne, The Book of Psalms, II:234.
71 (109:30, 31) Meyer, Psalms, s.133.
72 (Arasöz) Unger, Bible Dictionary, s.231.
73 (Arasöz) Barnes, Psalms, I:xxxvii.
74 (Arasöz) Scroggie, The Psalms, s.32.
75 (110:1) KJV ve NKJV’de, büyük harflerle yazılmış “RAB” ifadesi, daima Yahve’nin karşılığıdır. Tanrı’nın kişisel antlaşma adı. 64. dipnota bk.
76 (110:2) Ironside, bu ifadeyi, bir kitap adı olarak kullanmıştır: The Great Parenthesis.
77 (110:3) Scroggie, The Psalms, s.85.
78 (112:10) Barnes, Psalms, III:149.
79 (118:24) A.g.e., s.173, 174.
80 (119:Giriş) Samuel Ridout, How to Study the Bible, s.73.
81 (119:Giriş) Lewis, Reflections, s.52.
82 (119:Giriş) Bellett, Short Meditations, s.131.
83 (119:24) Matthew Henry, Commentary in One Volume, s.706.
84 (119:92) Barnes, Psalms, III:204.
85 (119:107) Charles H. Spurgeon, The Treasury of David, VI:244.
86 (119:136) Moody’nin tarafından aktarılmıştır, Notes, s.79.
87 (119:139) Barnes, Psalms, III:217.
88 (119:145) 145-152’nci ayetler, İbranice “feryat” sözcüğünün ilk harfi olan “kof” harfiyle başlar.
89 (120:1, 2) 120-134. Mezmurlar, “Hac İlahileri” olarak adlandırılır, çünkü Rab’bin yıllık şenlikleri için (Fısıh vb.) Yeruşalim’e giden yolcular tarafından söylenirlerdi.
90 (121:4) Moody, Notes, s.79.
91 (121:5, 6) Bunun bir şiir olduğu unutulmamalıdır. Her iki düşünceye de değinilen bir mecaz olabileceği gibi, başka bir anlamı ifade etmesi de olasıdır. Bu tarz, merizm olarak adlandırılır. Bir başka örnek de, 8’inci ayetteki, “gidişini, gelişini” (yaşam biçimini) ifadesidir.
92 (121:7, 8) Bütün bu biçimler, İbranice shamār fiiline çevrilir.
93 (122:6) Collins and Lapierre, O Jerusalem!, s.33.
94 (122:7-9) Barnes, Psalms, III:238.
95 (135:6) Pink, Attributes, s.27.
96 (137:9) Lewis, Reflections, s.113, 114.
97 (138:2) Tapınak (hêkāl) olarak çevrilen sözcük, tapınağı da kapsayan, bir saray ya da başka bir bina anlamına da gelebilir; her zaman bu sözcükle kastedilen Yahudi tapınağı değildir.
98 (138:2) Clarke, Psalms, s.337.
99 (139:13, 14) Radmacher, daha fazla belge bulunmamaktadır.
100 (139:19-22) Edward J. Young, Psalm 139, s.95.
101 (139:19-22) A.g.e., s.105.
102 (142:5-7) Clarke, Psalms. s.343.
103 (143:12) Barnes, Psalms, III:314.
104 (147:2-4) Archibald G. Brown, daha fazla belge bulunmamaktadır.