Tiyatro’da: Shakespeare(Dram türünde: Hamlet, Macbeth, Othello, Kral Lear, Romeo ve Juliet. Komedi türünde: Venedik Taciri, Hırçın Kız, Yanlışlıklar Komedyası)
Rönesans 17.yüzyılın ortalarında Klasisizm akımının doğmasına sebep olmuş böylelikle birbirine tepki olarak doğan şu akımlar ortaya çıkmıştır:
KLASİSİZM(KURALCILIK)
17.yy ortalarında Fransa’da ortaya çıkan edebiyat akımıdır. Boileau bu akımın kurucusu kabul edilir. Akla ve sağduyuya dayanmak, insan tabiatına, insanların iç dünyasına saygı göstermek esastır. Konularını eski Yunan ve Latin edebiyatından alır. Her zaman, her yerde ve her toplumda insanların aynı duygu ve düşüncede oldukları kabul edildiğinden eserlerde değişmez tipler oluşturulur. Fiziksel ve sosyal çevre değişkenlik gösterdiğinden önemli değildir. Ahlaka uygunluk ilkesine bağlı olunduğundan kahramanlar hep seçkin, soylu kişilerden seçilir. Bu akımda mükemmeli bulmak temel olduğundan konu değil konunun işleniliş biçimi önemlidir. Onun için anadil en güzel biçimde kullanılmalı ve günlük konuşma dilinin dışında kitabi, düzgün bir dil kullanılmalıdır. Sanat için sanat görüşü savunulur. Sanatçı eserde kendini gizler. Tiyatroda üç birlik kuralına uyulur: olay, zaman, mekan. Yapıtların etkileyici olması, hoşa gitmesi, tarih biliminden ayrılması ve din dışı konulara eğilmesi temel ilke olarak kabul edilmiştir. Edebiyat türü olarak genellikle tiyatroyu (trajedi ve komedi) benimsemişlerdir. Başlıca temsilcileri:
Moliere: Komedyayı gerçek hayata dönüştürmüştür. Güldürünün bütün biçimlerini eserlerinde işlemiştir.
Eserleri: Tartuffe, Don Juan, Zoraki Tabip, Cimri, Kibarlık Budalası, Hastalık Hastası, Kocalar Okulu, Kadınlar Okulu, Gülünç kibarlar.
Corneille: Trajedi, komedi yazarıdır. Soylu tipleri işler, kaderlerini kendisi çizer. Kahramanları; aklı kullanan doğruyu, gerçeği bulan iradeli tiplerdir. Eserlerinde insanları oldukları gibi değil olmaları gerektiği gibi gösterir.
Eserleri: Horace, Polyeucte, Le Cid
Racine: Trajedi yazarıdır. Trajediyi yozlaşmaktan kurtarır. Eserlerinde tuttukları en doğal dille konuşmuştur son derece ölçülü uyumlu bir şiir yaratmıştır. Eserlerinde kahraman yoktur, insan tipleri vardır. Çok güçlü tutkuların etkisi ve baskısı altındadır.