Türkiye’de, 20 Nisan 1926 Tarihinde kabul edilmiş olan kabotaj Kanunu, 1 Temmuz 1926’tarihinde yürürlüğe girmiş ve bu Kanun ile, “Türkiye Limanları ve sahilleri arasında yük ve yolcu taşınması ile kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri, Türk Vatandaşları ve Türk Bayrağı taşıyan gemilerce yapılır” hükmü getirilmiştir.
Bunun sonucunda, daha önceden yabancılara açık olan bu faaliyetler, bundan böyle sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yapabileceğini belirtmiştir.
Kabotaj kanunu, bir anlamda Kurtuluş Savaşı’nın denizlerdeki zaferidir. Denizlerimize sahip çıkma bilincini insanımıza aşılamış, denizciliğimizin gelişip büyümesinde çok önemli rol oynamıştır.
Son yıllarda denizciliğimiz ile ilgili bazı öne çıkan gelişmelere baktığımızda,
-İstanbul Tuzla bölgesine sıkışan gemi inşa sanayisi, tüm kıyılara yayılarak 2005 yılına kadar 35 olan tersane sayısı bugün itibari ile 71 e çıkmıştır.
-Türkiye yeni gemi inşa siparişlerinde adet bazında 6’ncı, DWT bazında 10’uncu sıraya kadar yükselmiştir.
- Türkiye’nin mega yat üretiminde, dünya sıralamasında 3. sıraya yerleşerek, yat inşaatında bir marka olmuştur. 5 mayıs 2012 tarihinde yapılan Yatçılık dünyasının “Oskarları” olarak nitelendirilen Dünya Süperyat Ödülleri’nde, Türk yatı en iyi yelkenli kategorisinde Jüri Özel Ödülü’ne layık görülmüştür.
-"Türkiye'in inşa ettiği römorkörler, dünyanın değişik ülkelerindeki liman yönetimlerinden veya pilotaj-römorkaj servisi veren şirketlerinden talep almakta ve ciddi oranda römorkör ihraç edilmekte olup, römorkör inşaatında dünya markası konumuna gelmiştir.
- Denizlerde kullanılan akaryakıttan alınan’Özel Tüketim Vergisi Sıfırlanmıştır. Geçtiğimiz yıl içerisinde, denizcilik sektörüne Türkiye genelinde toplam 484 milyon TL , Trabzon Liman Başkanlığımız bünyesinde, 7 milyon TL destek sağlanmıştır.
-Türk bayrağının uluslar arası arenada karnesi , Paris memorandumu kapsamında gerçekleştirilen, Liman Devleti Denetimleri neticesinde, Kara Listede iken 2006 yılında Gri Listeye, 2008 yılında ise Beyaz Listeye yükselerek en üst düzey denizci ülkelerle aynı sınıfta yer almıştır.
Beyaz Liste’ye geçtikten sonra da iyi bir performans sergileyen Türk bayraklı gemiler, Avrupa limanlarında daha az denetlenmeye başlamıştır. Türk Bayrağının Beyaz Liste başarısı, Denizciliğimize ayrı bir değer kazandırarak, gemilerimize ticari açıdan avantaj sağlamaktadır.
-Ülkemiz denizciliğinin, daha da ileri gidebilmesi, halkımıza daha iyi hizmet verebilmek adına, müsteşarlık seviyesinde temsil edilen denizciliğimiz 655 sayılı kanun hükmünde kararname ile 1 kasım 2011 tarihinden itibaren, bakanlık seviyesinde temsil edilmeye başlanmıştır.
Denizciliğimizin bu başarı ve gelişmesinin devamını sağlamak için bu etkinliklerin önemli olduğunu düşünüyoruz. Buradaki temel amacımız, tüm denizci camiası ile bir araya gelerek halkımıza denizciliği sevdirmek, çocuklarımıza, gençlerimize deniz sevgisini aşılamaktır.
Bölgemize baktığımız zaman şunu görmekteyiz; bizler ev alırken veya kiralarken evimizin deniz manzaralı olmasına dikkat etmişiz, yani denizi genelde bir manzara olarak görmüş ve değerlendirmişiz, bunun ötesine gitmeliyiz, değerlerinden, nimetlerinden daha fazla yararlanmalıyız.
Buradan tüm denizcilik camiasının bayramını kutluyor, emeği geçen tüm kurum kuruluşlara ve halkımıza teşekkür eder saygılarımı sunarım.
Dostları ilə paylaş: |