“Şüphesiz aziz ve celil olan Allah’a en sevimli kul doğru konuşan, namazına ve Allah’ın kendisine farz kıldığı şeylere dikkat gösteren ve emanete riayet eden kimsedir.”1
“Her kim Allah katındaki makamının nasıl olduğunu bilmek isterse Allah’ın kendi yanındaki makamına baksın. Zira şüphesiz Allah kuluna, kendisine verdiği makam gibi bir makam verir.”2
“Allah-u Teala Musa’ya şöyle vahyetmiştir: “Gece olunca benden gaflet edip uyuduğu halde beni sevdiğini söyleyen kimse yalan söylemektedir. Her aşık maşukuyla baş başa kalmak istemez mi? Ey İmranoğlu! Gece olunca ben dostlarıma bakarım. Kalp gözlerini açarım. Gözlerinde azabımı şekillendiririm ve adeta beni görür gibi bana hitap ederler ve huzurumda benimle konuşurlar.”3
“Allah’a andolsun ki Allah, dünyayı ve bizden başkasını seven kimseyi sevmez.”4
“Birbiriyle görüşen iki müminden en üstünü kardeşini daha çok sevendir.”Başka bir hadiste ise şöyle yer almıştır: “…arkadaşını daha çok sevendir.”1
“Her kim din için sevmez ve din için nefret etmezse onun dini yoktur.”2
“Şüphesiz Allah her kimi saptırırsa ve kalp gözünü kör ederse hakkı tatsız bulur ve hakkın tatlı tadını asla alamaz. Şeytan dostu olur, onu helaket kaynağına götürür ve artık, asla geri döndürmez. Bu ev Allah’ın kullarını orada hazır bulunmakla, itaatlerini denemek için o ev vasıtası ile ibadete yönlendirdiği bir evdir. Bu yüzden onları onu ululamaya ve ziyaret etmeye teşvik etmiş; Peygamberlerin yeri ve namaz kılanların kıblesi karar kılmıştır. Bu ev Allah’ın rızasından bir dal ve mağfiretine uzanan bir yoldur. Kemal üzere dikilmiş ve azamet merkezi haline gelmiştir.”3
“Münezzeh olan Allah nezdinde hiçbir yer mes’adan (sa’y edilen yerden) daha sevimli değildir. Zira şüphesiz her kibirli zorba orada zelil duruma düşer.”4
“Her kim üç defa hacca giderse ebedi olarak fakirliğe düşmez.”5
“Hac iki çeşittir: Allah için hac ve insanlar için hac. Her kim Allah için hac ederse Allah katındaki sevabı cennettir. Her kim de insanlar için hac ederse kıyamet günü sevabı insanlara kalmıştır.”1
“Her kim giderken veya gelirken Mekke yolunda ölürse kıyamet günü büyük korkudan güvende olur.”2
“İnsanlar imamını kaybedecektirler. Ama o hac mevsiminde hazır bulunur ve insanlar kendisini görmediği halde o insanları görür.”3
“Şüphesiz aziz ve celil olan Allah insanlara verdiği ve onlara tanıttığı şeyleri hüccet (delil) gösterir.”4
“İnsanların nezdimizdeki makamını bizden rivayet ettikleri kadar bilin.”5
“Hadis rivayet eden ve dinde derinleşen kimse dinde derinleşmeyen ve rivayet etmeyen bin abidden daha üstündür.”6
“Anladığın bir hadis naklettiğin bin hadisten hayırlıdır.”7
“Beş haslet vardır ki bunlardan birine sahip olmayan kimsede fazla bir hayır ve nasip yoktur: Birincisi vefa, ikincisi tedbir, üçüncüsü haya, dördüncüsü güzel ahlak ve beşincisi ise diğer dört hasleti de kapsayan hürriyettir.”8
“Şüphesiz ki hür, her haliyle hürdür. Eğer ona bir bela gelirse sabreder başına bir musibet gelirse onu kırıp dökmez. Her ne kadar esir düşse, yenilse ve kolaylığı zorluğa dönüşse de! Nitekim Sıddık-i Emin olan Yusuf (a.s) da her ne kadar köle edildi, yenildi ve esir düştüyse de bütün bunlar onun özgürlüğüne zarar veremedi.”1
“Hastalıkların bedenlerin rahatsızlığı olması gibi, hüzünler de kalplerin rahatsızlığıdır.”2
“Eğer ölüm hak ise o halde sevinç neden?” 3
“Her kim kendinde bir hüzün görür de sebebini bilmezse başını yıkasın.”4
“Mümin sabah ve akşamı hüzünle geçirir. Bunun dışında bir şey onu ıslah etmez.”5
“Azameti yüce olan Allah huzurunda durunca kulun sorulduğu ilk şey farz namaz, farz zekat, farz oruç, farz hac ve biz Ehl-i Beyt’in velayetidir (imametlerini kabul etmektir.) Eğer velayetimizi ikrar ederek ölürse namazı, orucu, zekatı ve haccı kabul görür.”6
“Kıyamet günü olduğunda bir grup insan kalkarak cennet kapısına gelir ve kapıyı çalarlar. Onlara, “Siz kimsiniz?” diye sorulunca, “Biz fakirleriz” derler. Onlara, “Sizler hesap görmeden mi cennete gireceksiniz?” diye sorulunca şöyle derler: “Bizim (dünyada) hakkında sorguya çekileceğimiz bir şeyimiz yoktu.”Sonra aziz ve celil olan Allah şöyle buyurur: “Doğru söylüyorlar. Cennete girin.”1
“Üç grubu Allah hesapsız ateşe atar. Zalim imamı yalancı tüccarı ve zina eden yaşlıyı.”2
“Lokman oğluna şöyle buyurmuştur: “Haset edenin üç alameti vardır: Arkadan gıybet eder, görünce yalakalık eder ve başkalarının musibetine sevinir.”4
“Şüphesiz kıyamet günü insanların en büyük hasret içinde olanı, adaletten söz edip başkalarına adil olmayan kimsedir.”5
: “İnsanın özellikleri arasında sadece hafızası olmasaydı, halinin nasıl olacağını hiç düşündün mü? Eğer faydalı ve zararlı konuları; aldığı, verdiği, gördüğü ve duyduğu şeyleri hafızasında tutmasaydı işlerinde, hayatında ve tecrübelerinde nasıl bir karışıklığın olacağını hiç düşündün mü? Eğer bir yolu defalarca kat etseydi yine de onu kaybederdi. Eğer tüm ömrü boyunca ders okusaydı, ilmini hatırında tutmaz, hiç bir dine inanmaz, tecrübesinden istifade edemezdi. Geçmiş olaylardan en küçük bir ibret alamazdı. Tümüyle insanlık hakikatinden uzaklaşmasına sebep olurdu...İnsan için hafıza nimetinden daha üstünü unutkanlık nimetidir. Zira eğer unutkanlığı olmasaydı hiç kimse bir musibeti unutmazdı.”1
“Mümin oturduğu müddetçe kin güder. Kalkınca kini gider.”2
“Miskin bir mümini aşağılayan kimseyi Allah sürekli aşağılar ve onu aşağılamaktan el çekmediği müddetçe düşmanı olur.”3
“Şüphesiz Allah Tebarek ve Teala şöyle buyurmaktadır: “Her kim dostlarımdan birini aşağılarsa benimle savaşa hazırlanmıştır. Ve ben dostlarıma yardım etmekte en hızlıyım.”4
“Kim Allah’ın dinini ulularsa kardeşlerin hakkını da ulular. Kim de Allah’ın dinini hafife alırsa, kardeşlerini de hafife alır.”5
“Allah, müminin hakkını eda etmekten daha üstün bir şeyle ibadet edilmemiştir.”6
“Müminin mümin üzerinde aziz ve celil olan Allah’ın farz kıldığı yedi hakkı vardır ve Allah onlardan dolayı ondan hesap soracaktır: Onu gözünde büyük saymalı, kalbinde sevmeli, malıyla yardım etmeli, kendisi için sevdiğini onun için de sevmeli, gıybetini haram bilmeli, hastalığında ziyaret etmeli, cenazesini teşyi etmeli ve ölümünden sonra onu sadece hayırla yadetmelidir.”1
“Dünyadan yüz çeviren kimsenin kalbine Allah hikmet yerleştirir ve dilini hikmetle konuşturur.”2
“Gazab hikmet sahibi kimsenin kalbini öldürür. Gazabına sahib olmayan kimse aklına da sahib çıkamaz.”3
“Yalan olduğunu bildiği halde Allah’a yemin eden kimse, aziz ve celil olan Allah’a savaş açmıştır.”4
“Kılıçların mücadelesi helal rızık talep etmekten daha kolaydır.”56
“Her kim ahmakla dost olmaktan kaçınmazsa çok geçmeden onun ahlakıyla ahlaklanır.”7