T. C. Adalet bakanliği eğİTİm dairesi başkanliğI



Yüklə 3,21 Mb.
səhifə46/51
tarix22.01.2018
ölçüsü3,21 Mb.
#39911
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   51

Borçlandırma

MADDE 16 – (1) Ferdi kredilerde; borçlandırma işlemi kredi kullanan şahıs üzerine yapılır.

(2) Kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarına verilecek krediler için, Kooperatifler Kanunu ve ana sözleşmeye uygun olarak, sorumluluk sınırı limiti içinde kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarının yönetim kurulu borçlandırılır.

(3) Sorumluluk sınırı üzerinde kredi tahsisi yapılmaz.

Teminat

MADDE 17 – (1) Genel Müdürlükçe kendilerine aynî ve nakdî kredi verilecek olanlar, en az iki muteber kefilin imzalayacağı borç senedi veya müşterek ve müteselsil borçlanacakların düzenleyecekleri borç senedi, kredi sözleşmesi, banka teminatı veya ipotek karşılığında borçlandırılır.

(2) 16 ncı maddenin ikinci fıkrasına göre yapılacak borçlanma, ortakların müteselsil kefaletleriyle veya kooperatif projesi uygulanan taşınmaz tesisin yahut kooperatif ve kooperatif üst kuruluş tüzel kişiliğine ait taşınmaz malın birinci derecede ipoteği ile taşınır mal rehin edilerek yahut banka teminat mektubu alınarak yapılır. Belirtilen teminatlardan birisinin yeterli görülmemesi hâlinde ikinci veya üçüncü teminat alınabilir.



Kredi kullandırma esasları

MADDE 18 – (1) Yıllık programına alınan ferdi ve kooperatif projelerinden önceki yıllardan devam eden projelerin bitirilmesi için yeterli ödenek ayrılması esastır.

(2) Kredi yardımı, Kredi Olur’unda belirtilen esaslara göre fatura, müstahsil makbuzu, avans makbuzu gibi belgelere bağlı olarak yapılır.

(3) İhale yapılması gereken projelerde; ihale işlemlerinin sorumluluğu Kooperatifler Kanunu gereğince kooperatif yönetim kuruluna aittir. Genel Müdürlük, ihalelerde gözlemci bulundurur.

(4) Krediler, Genel Müdürlükçe belirlenecek kademeler hâlinde ve kontrollü olarak kullandırılır.



Taahhüt ve taahhüt ihlalinde geri alma

MADDE 19 – (1) Borçlandırılan fert, kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarından; aynî ve nakdî olarak yapılan yardımın önerilen konularda kullanılacağına, verilen mal ve malzemenin Genel Müdürlüğün izni olmadan başkasına hiçbir surette devredilmeyeceğine, kiralanmayacağına, satılmayacağına ve Genel Müdürlükçe belirlenecek diğer şartlara uyulacağına dair bir taahhütname alınır.

(2) Proje uygulaması esnasında Genel Müdürlükçe belirlenen şartlara uygun hareket etmeyenlerin verilmiş aynî yardım bedelleri ve nakdî yardım tutarlarını kapsayan borçları, borcun verildiği tarihten geçerli olmak üzere geri alma tarihinde yürürlükte olan kanuni faizi ile birlikte geri alınır. Bu fertler, kooperatif veya kooperatif üst kuruluşları bir daha bu haklardan yararlanamazlar. Ancak, bu konuda başlangıçta alınmış taahhütnamede gösterilen günlerde taksitlerden birini ödemeyen borçluların bakiye borçları muaccel hâle gelmekle birlikte, bu taksiti, taksit tarihi ile ödeme tarihi arasındaki süre için her taksitte üç ayı geçmemek şartıyla, yürürlükteki kanuni faizi ile birlikte kendi istekleriyle ödeyenlere muacceliyet hükümleri uygulanmaz.

(3) İcra takibine esas olacak işlemler üç aylık sürenin bitiminden itibaren en geç bir ay içinde tamamlanarak dosya Genel Müdürlük Hukuk Müşavirliğine iletilir. Dosya Genel Müdürlük Hukuk Müşavirliğine iletilmeden, bir aylık süre içinde veya dosya Genel Müdürlük Hukuk Müşavirliğine iletilmiş olmasına rağmen herhangi bir sebeple henüz haklarında icra takibatı başlatılmamış olan ve belirtilen sürede taksit borçlarını kanuni faizi ile birlikte ödeyen kişi, kooperatif ve kooperatif üst kuruluşları hakkında muacceliyet hükümleri uygulanmaz.

(4) Borcu muaccel hâle gelen veya borcu sebebiyle icra takibine geçilen kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarının durumu, talepleri halinde Bölge Müdürlüklerince kurulacak bir komisyon tarafından yerinde incelenerek bir rapora bağlanır. Bu raporun Genel Müdürlükçe uygun görülmesi hâlinde; düzenlenecek raporun onay tarihi itibarıyla kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarına tanınacak en fazla bir yıl süre içinde, Genel Müdürlükçe onaylanan raporda belirtilen hususların giderildiğinin belgelenmesi hâlinde, daha önce düzenlenen geri ödeme planları iptal edilir. Düzenlenecek yeni bir sözleşmeye dayalı olarak, işleyen kanuni faizleriyle birlikte tahsil edilmek üzere proje konuları itibarıyla vade süreleri göz önünde bulundurularak ödenen taksitler ile birlikte toplam 7 yılı geçmeyecek şekilde yeni bir ödeme planı düzenlenebilir. Bu durumdaki kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarına tesisin çalışarak borcunu ödeyebilmesi amacıyla, proje değişikliği veya revizyonu zorunlu görülürse, 10 uncu maddenin birinci fıkrasının (ç) bendine göre Genel Müdürlükçe ek kredi yardımı yapılabilir.



Ödeme planı

MADDE 20 – (1) Verilecek krediler için ödemesiz devrenin hemen bitiminden sonra, projesinin konusuna göre ilk yıllarda daha az, sonraki yıllarda daha fazla olmak kaydıyla Genel Müdürlükçe bir ödeme planı düzenlenir.

(2) Orman köylülerine, kooperatif ve kooperatif üst kuruluşlarına yapılacak kredi yardımlarından, projelerinde belirtilen yatırım dönemi ve ödemesiz devre vade içinde olup, taksit alınmaz.

(3) Yatırım dönemi üç yılı geçemez.

(4) Ödemesiz devre, Genel Müdürlükten kaynaklanan sebeplerle veya meyvecilik, bağcılık gibi yılı içinde tamamlanamayan ve ertesi yıla devreden işlerde projenin bitim tarihinden itibaren başlar.

(5) Fert ve kooperatif kredileri için yatırım dönemi ve ödemesiz devre için tahakkuk ettirilecek faiz, geri ödemenin başladığı birinci yılda taksitle birlikte tahsil olunur.

Geri ödeme

MADDE 21 – (1) Borç taksitleri, ödeme planında belirtilen tarihlerde ödenir. Süresi içinde ödenmeyen fert, kooperatif ve kooperatif üst kuruluşlara ait borçlar muaccel hale gelir.

Borç erteleme

MADDE 22 – (1) Borçlu, Genel Müdürlükçe kabul edilebilir bir sebeple borç taksitini zamanında ödeyemez ise; borç taksiti ferdi kredilerde toplam 12 ayı geçmemek üzere bir defa, kooperatif ve kooperatif üst kuruluşları kredilerinde ise her proje için toplam 15 ayı geçmemek üzere en fazla iki defa ertelenebilir. Erteleme hangi taksitten başlıyorsa, bu taksit dâhil taksitlerin ertelenen süre kadar ileriye atılmasından doğan erteleme faizi olarak kanuni faizin 1/4’ü uygulanır ve faiz tutarı hesaplanarak o yıla ait taksit ile birlikte tahsil edilir.

(2) Herhangi bir doğal afet veya olağanüstü durum dolayısıyla uygulanmakta olan fertlerin, kooperatif ve kooperatif üst kuruluşlarının uygulama projelerinde yüzde kırkın (%40) üzerinde hasar meydana geldiği, bölge müdürlüğünce oluşturulacak bir komisyon tarafından tespit edilmesi hâlinde; fertlerin, kooperatiflerin ve kooperatif üst kuruluşlarının ödenmeyen kredi borçları, Genel Müdürlüğün uygun görmesi hâlinde, ferdi projeler için 10 yılı, kooperatif projeleri için 12 yılı geçmemek şartı ile yeni bir ödeme planına bağlanır. Süre uzatımında projesinde belirlenen vade süreleri dikkate alınmaz. Erteleme faizi olarak kanuni faizin 1/4’ü oranında faiz uygulanır.

(3) Uygulanmakta olan kooperatif ve kooperatif üst kuruluşlarının projesinde, fiilen kooperatif mülkiyetinde bulunan, projede öngörülen kapasitenin en az yüzde ellisi (%50) ile çalışmakta olan ve geri ödeme planına bağlanmış taksitlerini ödemekte güçlük çeken kooperatif veya kooperatif üst kuruluşlarının durumlarının Bölge Müdürlüğünce oluşturulacak komisyon tarafından tespiti hâlinde, ödenmeyen kredi borçları Genel Müdürlüğün uygun görüşü ile 12 yılı geçmemek üzere yeni bir ödeme planına bağlanır. Süre uzatımında projesinde belirlenen vade süreleri dikkate alınmaz. Ertelenen her yıl için kanuni faiz uygulanır ve ilgili taksitlere ilave edilir.

Düzenleme yapma yetkisi

MADDE 23 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulanmasına ilişkin hususlar Genel Müdürlükçe çıkarılacak genelge ile belirlenir.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Çeşitli ve Son Hükümler

Yürürlükten kaldırılan mevzuat

MADDE 24 – (1) 31/12/2005 tarihli ve 26040 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Orman Köylüleri Kalkınma Hizmetlerine İlişkin Esas ve Usuller yürürlükten kaldırılmıştır.

Yürürlük

MADDE 25 – (1) Bu Yönetmelik 1/1/2012 tarihinden geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 26 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Orman Genel Müdürü yürütür.
R.G. 13 Haziran 2012 – 28322]

—— • ——



Yargıtay 2. Hukuk Dairesinden:

Esas : 2011/1980

Karar : 2012/9434

YARGITAY İLAMI

İncelenen Kararın:

Mahkemesi : Gaziantep 3. Aile Mahkemesi

Tarihi : 17/7/2009

Numarası : Esas no: 2009/633 Karar no: 2009/594

Davacı : Hıdır Çiftçi

Davalılar : 1 - Meral Yılmaz 2 - Ökkeş Kurt

Dava Türü : Soybağının Reddi ve Babalık

Temyiz Eden : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31/3/2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.

Davacı Hıdır Çiftçi vekili tarafından davalılar Meral Yılmaz ve Ökkeş Kurt’a karşı açılan davada; davacı eski eşi olan Meral Yılmaz ile aralarında boşanma davası devam ederken davalı (eski eşi) Meral Yılmaz’ın diğer davalı Ökkeş Kurt ile gayriresmi olarak birlikte yaşamaya başladığını, bu birlikteliklerinden 2/12/2007 tarihinde Ahmet isimli çocuğun doğduğunu, ancak çocuğun doğduğu tarihte davalı Meral ile evlilikleri henüz sona ermediğinden küçük Ahmet'in nüfusta davacı Hıdır Çiftçi'nin hanesine kaydedildiğini ileri sürerek; nüfus kaydının tashihine karar verilmesi istenmiş; davalılar mahkeme huzurunda davayı kabul etmişler, mahkemece davanın kabulüne küçük Ahmet'in Meral Yılmaz ile Ökkeş Kurt'un müşterek çocukları olduğunun tespitine, Ahmet Çiftçi'nin davacı Hıdır Çiftçi’nin aile kütüğünde bulunan kaydının iptali ile davalı Meral Yılmaz’ın nüfus kütüğüne tesciline karar verilmiş, hüküm temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Küçük Ahmet, davacı Hıdır Çiftçi ile davalı Meral'in evliliklerinin devamı sırasında doğduğuna göre, dava; davacı Hıdır Çiftçi ile küçük Ahmet arasında “evlilik içinde doğumla” kurulan soybağının reddi, bu çocuğun babasının Ökkeş Kurt olduğuna ilişkin iddia bakımından da “babalığa” ilişkindir. Başka bir ifade ile davada iki ayrı talep söz konusudur. Birinci talep soybağının reddi, ikincisi ise babalığa hükmedilmesidir. Soybağı reddedilmeden küçüğün babasının bir başkası olduğu kabul edilemeyeceğine göre, her iki davanın birlikte sonuca bağlanması mümkün bulunmamaktadır. Bu bakımdan “babalığa” ilişkin ikinci talebin davadan tefrik edilip ayrı bir esasa kaydedilmesi, soybağının reddi davasının, babalığa ilişkin davada “bekletici sorun” sayılarak, neticesinin beklenmesi, soybağı reddedildikten ve buna ilişkin hüküm kesinleştikten sonra, babalık davasının sonuca bağlanması gerekir. Çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuğun isteyebileceğinin (TMK. md. 301/1), davacı Hıdır Çiftçi'nin "babalık davası" açma hakkının bulunmadığının gözetilmesi ve babalık davasının Cumhuriyet savcısına ve Hazineye ihbar edilmesi gerektiğinin (TMK. md. 301/3) gözetilmesi gerekir. Soybağının reddi davasının kabulü halinde, çocuğun baba hanesindeki kaydı kapatılarak, anasının bekarlık hanesine, anasının bekarlık soyadı ile taşınacağından (Nüf. Hiz. Kanunu Uygulama Yönetmeliği md. 104/1) nüfus kaydının idarece açıklanan yönde düzeltilmesi soybağının reddinin kendiliğinden doğan sonucu olup, davanın 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesindeki nüfus kayıtlarının düzeltilmesi ve iptali ile bir ilgisi bulunmamaktadır.

Soybağına ilişkin davalarda davalıların “davayı kabul” beyanlarının tek başına sonuç doğurmayacağı, hakimin maddi olguları re’sen araştırmakla yükümlü olduğu (TMK. md. 284/1), kan ve genetik araştırma ile soybağı olgusunun kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti ile sonuca gidilmesi gerektiği gözetilmeden davalıların kabulüne dayanılarak eksik inceleme ile karar verilmesi de usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin yukarıda açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliğiyle karar verildi. 12/4/2012
R.G. 13 Haziran 2012 – 28322]

—— • ——



Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğünden:

İHALELERE KATILMAKTAN YASAKLAMA KARARI



1. İhale Kayıt Numarası (İKN)

2012/20340

2. Yasaklama Kararı Veren Bakanlık/Kurum

Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü

3. İhaleyi Yapan İdarenin




Adı

Elazığ E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu

İl/İlçe

Elazığ/Merkez

Adresi

Malatya Yolu 10. Km. /Elazığ

Tel-Faks

4242471111-4242471208

Posta Kodu




E-Mail




4. İhalelere Katılmaktan Yasaklanan Gerçek veya Tüzel Kişi

5. Ortak ve/veya Ortaklıkların

Adı/Unvanı

Köytürler Gıda Ltd. Şti.




Adresi

Hilalkent Mah. Baskil Cad. No:369 Merkez/Elazığ




T.C. Kimlik No.







Vergi Kimlik/ Mükellefiyet No.

890435511




Kayıtlı Olduğu Ticaret/Esnaf Odası

Elazığ Bakkallar ve Tekel Bayiler Esnaf Odası




Ticaret/Esnaf Sicil No.







6. Yasaklama Süresi

Ay

( )

Yıl

(1)

7. Yasaklamanın Dayanağı ve Kapsamı

a-4734

KİK


(X)

b-4735

KİSK


( )




c-2886 DİK

( )

d-Diğer Mevzuat

( )




Tüm İhalelerden

(X)

Tüm İhalelerden

( )




Bakanlık İhalelerinden

( )

Bakanlık İhalelerinden

( )




Kurum İhalelerinden

( )

Kurum İhalelerinden

( )




















































Yasaklama Kararı Aşağıdaki Açıklamalar Dikkate Alınarak Doldurulacaktır.

1 - İKN : İstisna kapsamındakiler dahil 4734 ve 4735 sayılı Kanunlara göre yapılan yasaklamalarda doldurulacaktır.

2 - T.C. Kimlik No : Yasaklananın gerçek kişi olması durumunda doldurulacaktır.

3 - Kayıtlı Olduğu Ticaret/Esnaf Odası ve Ticaret Esnaf Sicil No : Herhangi bir Ticaret veya Esnaf Odasına kayıtlı olmaması halinde kayıtlı olmadığı belirtilecektir.

4 - Diger Mevzuat : İstisna kapsamındakiler dahil 4734, 4735 ve 2886 sayılı Kanunların dışındaki mevzuata göre verilen yasaklamalarda doldurulacaktır.

5 - Ortak ve/veya Ortaklıkların : 4734 sayılı Kanunun 58/2 nci maddesi ile 4735 sayılı Kanunun 26/2 nci maddesinde sayılan ortak ve/veya ortakların bulunması halinde bu bölüm doldurulacaktır. Bu bölümde yer alan kişinin birden fazla olması durumunda ek yapılabilir.

4952/1-1

R.G. 14 Haziran 2012 – 28323]

—— • ——



KANUN
AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN İLE BAZI

KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN

Kanun No. 6322 Kabul Tarihi: 31/5/2012

MADDE 1 – 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 39 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “bu yerin belediye sınırları dışındaki” ibaresi “diğer” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 2 – 6183 sayılı Kanunun geçici 8 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “31/12/2014” ibaresi “31/12/2023” şeklinde, “genel bütçeye dahil daireler ve katma bütçeli idarelerce” ibaresi “merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerince” şeklinde, “29.1.2004 tarihli ve 5084 sayılı Kanun” ibaresi “29/6/2001 tarihli ve 4706 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun ek 3 üncü maddesi” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 3 – 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “(operatör değişiklikleri hariç)” ibaresi “(iş ve hizmetlerin merkezi bir sunucu tarafından uzaktan izlenmesi ve yürütülmesine yönelik makineler arası veri aktarımına mahsus olan ve bunların yürütülmesi için zorunlu olanlar dışında sesli, görsel iletişim veya genel amaçlı internet erişimi için kullanılmayan mobil telefon aboneliğinin ilk tesisi ile operatör değişiklikleri hariç)” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 4 – 31/12/1960 tarihli ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, fıkraya aşağıdaki bent ve maddeye son fıkrasından önce gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“8. Bu Kanunun 47 nci maddesinde yazılı şartları haiz olanlardan kendi ürettikleri ürünleri satanlara münhasır olmak üzere el dokuma işleri, bakır işlemeciliği, çini ve çömlek yapımı, sedef kakma ve ahşap oyma işleri, kaşıkçılık, bastonculuk, semercilik, yazmacılık, yorgancılık, keçecilik, lüle ve oltu taşı işçiliği, çarıkçılık, yemenicilik, oyacılık ve bunlar gibi geleneksel, kültürel, sanatsal değeri olan ve kaybolmaya yüz tutan meslek kollarında faaliyette bulunanlar;”

“9. Yukarıdaki bentlerde sözü edilen işlere benzerlik gösterdikleri Maliye Bakanlığınca kabul edilen ticaret ve sanat işleri ile iştigal edenler.”

“Esnaf muaflığına ilişkin şartları taşıyanlara talepleri halinde vergi dairesince Esnaf Vergi Muafiyeti Belgesi verilir. Bu belgenin şekil ve muhtevasının tayin ve tespiti ile iptali ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”



MADDE 5 – 193 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “gelirleri bunlar tarafından bildirilecek olanlar” ibaresi “istisna haddinin üzerinde hasılat elde edenlerden, beyanı gerekip gerekmediğine bakılmaksızın ayrı ayrı veya birlikte elde ettiği ücret, menkul sermaye iradı, gayrimenkul sermaye iradı ile diğer kazanç ve iratlarının gayri safi tutarları toplamı 103 üncü maddede yazılı tarifenin üçüncü diliminde ücret gelirleri için yer alan tutarı aşanlar” şeklinde değiştirilmiştir.

MADDE 6 – 193 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin birinci fıkrasının mülga (9) numaralı bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.

“9. Kullanılan yabancı kaynakları öz kaynaklarını aşan işletmelerde, aşan kısma münhasır olmak üzere, yatırımın maliyetine eklenenler hariç, işletmede kullanılan yabancı kaynaklara ilişkin faiz, komisyon, vade farkı, kâr payı, kur farkı ve benzeri adlar altında yapılan gider ve maliyet unsurları toplamının %10’unu aşmamak üzere Bakanlar Kurulunca kararlaştırılan kısmı.

Belirlenecek oranı sektörler itibarıyla farklılaştırmaya Bakanlar Kurulu, bendin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”

MADDE 7 – 193 sayılı Kanunun 46 ncı maddesinin altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.

“Basit usule tabi olmanın şartlarından herhangi birini takvim yılı içinde kaybedenler, ertesi takvim yılı başından itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Basit usulün şartlarını haiz olanlardan, bu usulden yararlanmak istemediklerini yazı ile bildirenler dilekçelerinde belirttikleri tarihten veya izleyen takvim yılı başından, yeni işe başlayanlar ise işe başlama tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilirler. Gerçek usulde vergilendirilen mükelleflerden, 47 nci maddede yazılı şartları taşıyanlardan arka arkaya iki hesap döneminin iş hacmi 48 inci maddede yazılı hadlerden düşük olanlar, yazılı talepleri üzerine bu şartın gerçekleşmesini takip eden takvim yılından başlayarak basit usule geçebilirler. İşin eş ve çocuklara devri halinde iş hacminin hesabında devirden önceki süreler de dikkate alınır. Sahte veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge düzenledikleri tespit edilenler hiçbir suretle basit usulde vergilendirilmezler.”

“Gerçek usulde vergilendirilmekte iken işini terk eden mükellefler ile basit usulün şartlarını kaybedenlerden gerçek usulde vergilendirilmeye başlamadan önce işini terk eden mükellefler, terk tarihini takip eden yılın başından itibaren iki yıl geçmedikçe basit usule dönemezler. Bu hüküm, işin eş veya çocuklara devri halinde de uygulanır.

Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.”



Yüklə 3,21 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   43   44   45   46   47   48   49   50   51




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin