T. C. DİYanet iŞleri başkanliği eğİTİm hiZMETleri genel müDÜRLÜĞÜ Program Geliştirme Daire Başkanlığı


) Sehl İbn Muâz el-Cuhenî (R.A) anlatıyor: “Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim Kur’ân’ı okur ve onunla amel ederse, Kıyamet



Yüklə 5 Mb.
səhifə340/740
tarix05.01.2022
ölçüsü5 Mb.
#63144
1   ...   336   337   338   339   340   341   342   343   ...   740
12) Sehl İbn Muâz el-Cuhenî (R.A) anlatıyor: “Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim Kur’ân’ı okur ve onunla amel ederse, Kıyamet günü babasına bir tâç giydirilir. Bu tâcın ışığı, güneş dünyadaki herhangi bir evde bulunduğu takdirde onun vereceği ışıktan daha güzeldir. Öyleyse, Kur’ân’la bizzat amel edenin ışığı nasıl olacak, düşünebiliyor musunuz?” Ebu Dâvud, Salât, 349, 1453.H.

13) Hz. Ali (R.A) anlatıyor: “Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim Kur’ân’ı okur, ezberler, helâl kıldığı şeyi helâl kabul eder, haram kıldığı şeyi de haram kabul ederse Allah, o kimseyi cennete koyar. Ayrıca hepsine cehennem şart olmuş bulunan ailesinden on kişiye şefaatçi kılınır.” Tirmizi, Sevâbu’l-Kur’ân 13, 2907 H.

14) Abdullah b.Amr (R.A) anlatıyor: Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki:“Kur’ân’ı okuyup ona sâhip çıkan kimseye (âhirette):“Oku ve (cennetin derecelerine) yüksel, dünyada nasıl ağır ağır okuyor idiysen öyle oku. Zirâ senin makamın, okuduğun en son âyetin seviyesindedir” denir.” E.Dâvud, Vitr, 20, 1464; Tir, Sevâbu’l-Kur’ân 18, 2915, H

15) Hz.Aişe (R.A) anlatıyor:“Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Kur’ân’da mâhir olan (hıfzını ve okuyuşunu güzel yapan), Sefere denilen kerîm ve mutî meleklerle berâber olacaktır. Kur’ân’ı kekeleyerek zorlukla okuyana iki sevap vardır.” Buhârî,_Tevhid_52_;_Müslim'>Buhârî, Tevhid 52; Müslim, Müsafirin 244; Ebu Dâvud, Vitr 14, (1454); Tirmizî, Sevâbu’l-Kurân 13 (2906). 

16) Üseyd İbnu Hudayr (R.A)’ın anlattığına göre: “Geceleyin, (hurma harmanında iken) Kur’ân’dan Bakara suresini okuyordu. Hemen yakınında da atı bağlı idi. Birden bire atı şahlandı. Bunun üzerine sükût ederek okumayı bıraktı. At da sükûnete geldi. Üseyd tekrar okumaya başlayınca at yine şahlandı. Üseyd yine sükût edince at da sükûnete erdi. Az sonra yine okumaya başlayınca at da şahlanmaya başladı. Oğlu Yahya, ata yakındı. Ona bir zarar vermesin diye attan uzaklaştırmak için yanına gitti. Bir ara başını göğe kaldırınca bir de ne görsün! Gökte şemsiye gibi bir şey ve içerisinde kandilimsi nesneler var. Sabah olunca koşup gördüklerini Resûlullah (s.a.v.)’a anlattı. Hz. Peygamber AS kendisine: “O gördüklerin neydi bilir misin?” diye sordu. “Hayır!” cevabı üzerine açıkladı: “Onlar melâike idi. Senin sesine gelmişlerdi. Öyle ki, sabahleyin herkes onları seyredebilecekti, çünkü halktan gizlenmeyeceklerdi.” Buhârî, Fedailu’l-Kur’ân 15; Müslim, Müsâfirîn 242, (796).

17) el-Berâ (R.A) anlatıyor: “Bir zat Kehf suresini okuyordu. Yanında da iki uzun iple bağlı olan atı duruyordu. Der­ken etrafını bir bulut kapladı. Ve bu bulut ona yaklaşmaya başladı. At da bu durumdan huysuzlanmaya, ürkmeye ko­yuldu. Sabah olunca adam Resûlullah (s.a.v.)’e gelip vak’ayı anlattı. Hz. Peygamber (s.a.v.) ona şu açıklamada bulundu: “Bu sekinet idi, Kur’ân için inmişti.” Buhârî, Fedailu’l-Kur’ân 11; Müslim, Müsafirin 240, 241, (795); Tirmizi, Sevâbu’l-Kur’ân 6, 2887.H.

18) Ebu Musa (R.A) anlatıyor: “Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: “Kur’ân okuyan mü’minin misâli portakal gibidir. Kokusu güzel tadı hoştur. Kur’ân okumayan mü’minin misâli hurma gibidir. Tadı hoştur fakat kokusu yoktur. Kur’ân-ı okuyan münafık reyhan otu gibidir. Kokusu güzeldir, tadı acıdır. Kur’ân okumayan münafığın misali ise Ebu Cehil karpuzu gibidir, tadı acıdır, kokusu da yoktur.” Buhârî, Et’ime 30, Fedailu’l-Kur’ân 17, 36, Tevhid 57; Müslim, Müsafirin 243; Ebu Dâvud, Edeb 19, 4329; Tirmizî, Edeb 79; Nesâî, İman 32; İbnu Mâce, Mukaddime 16, 214 H.


Yüklə 5 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   336   337   338   339   340   341   342   343   ...   740




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin