T c istanbul 13. AĞir ceza mahkemesi başkanliği beşİktaş / İstanbul


Sanık Fuat Ermiş söz istedi, verildi



Yüklə 0,69 Mb.
səhifə8/8
tarix08.01.2019
ölçüsü0,69 Mb.
#92738
1   2   3   4   5   6   7   8

Sanık Fuat Ermiş söz istedi, verildi: Mahkemenizden baro tarafından avukat tayin edilmesini talep etmiştim, kabul edilmişti henüz tayin edilmedi efendim bu birincisi, savunmam geleceği sırama göre Bekir Öztürk ile 34 kez telefonla görüşmem ek klasörlerde belirtilmiş, eğer mümkünse bu görüşmelerimin içeriğinin çözümlenmesinin de dosyaya konulmasını arz ediyorum efendim, doğruların ortaya çıkması açısından bu çok önemli, üçüncü bir husus ek klasör 30, 168’de e-mail inceleme tutanağında vermiş olduğum e-mail adreslerimin açılamadığı tespit edilmiş halbuki ben o günkü vermiş olduğum adres ve şifrelerle hiç değiştirmediğim halde şuanda açıyorum, ancak tutuklandığım zamandan önceki süre silinmiş, eğer ki emniyette bunun kaydı varsa onunda kopyasını istiyorum efendim,teşekkür ediyorum dedi.

Sanık Hayrettin Ertekin söz istedi, verildi:Benim üç talebim var, bir tanesi tahliyeye kendimle ilgili sağlık sorumlarımdı, bunun sanıyorum raporu gelmiş ayın 26.sında kalp kapakçığı değişecek açık ameliyat olacağım, ben biliyorsunuz tutukluyken evlendim, 10 yıl evlenmemiştim depremden sonra , daha yeni evime gidemedim, tutukluyken bundan üç ay önce evlenmiştim, belki çok sıkıntılı bir ameliyat geçireceğim ifademi önce verip Türk Milletinin benim ne söyleyeceğimi duymasını istiyorum, belki tekrar dönemeyebilirim, ikincisi bana 13 gün var, bugün ayın 13’ü , 13 gün bir yaşama hakkı vermeniz için tahliyemi talep ediyorum, ikincisi de biraz önce avukat hanımın söylemiş olduğu tape konuşmalar benimde zaten suçlandığım bir tek 19 kişiyle konuştuğum telefon var, başka hiçbir şey yok, sadece telefon var, bir tane de mesaj var, avukatıma mesaj atmışım En İyi Kürt Ölü Kürt’dür diye sormuşum Av.Üzeyir Termeli ‘e suç mudur bir bakar mısınız diye bir mesajım var, onun haricinde de yanımda çalışan emekli generallerle memleket meseleleri ne oluyor diye konuşmuşum, başka buradaki kişilerin hiçbirini tanımıyorum, ne bomba, ne Ümraniye, ne bilmem kim, nede bir başkasıyla hiçbir alakam yok, hiçbir kimseyle hiçbir yerde bulunmadım, telefonla da konuşmadım, sayın savcılarımız orada biliyorlar, yani buradaki kişilerin hiçbiriyle konuşmadım, zaten 4 yıldır da yurt dışında bir sanayi yatırımıyla meşguldüm, bir telefon konuşmalarıyla ilgili teknik bir konuyu aydınlatayım çünkü herkes aynı konudan suçlanıyor, bildiğim bir konu olduğu için o konuda doktora yaptığım için söylüyorum, telefon denilen cep telefonları GSM operatörlerine bağlı olarak onların adı nottur , bu notlar sokak operatörlerinden merkeze aktarılarak uyduya çıkar ve aynı şekilde geri döner, bunun saniyede 300 Bin km. hızla bunu gerçekleştirir, bu sokak hızları birbirinden diğerine aktarılırken mesafe ölçmek için merkezdeki bilgisayar ücretlendirmeyi yapabilmek için sayıları bir daha yeniden aranmış gibi not düşer ve belirler , örneğin 700 kere arandı , 1000 kere arandı denilen şeyler aslında bir arabayla hareket ederken sokaklarda 1 km. arayla bulunan yansıcılardan diğerine geçerken tekrar yeniden aranmış gibi gösterilir bu, bunu da Avea, Vodafone ve Telsim’in operatörlerine yazıyla sorabilirsiniz çünkü bu konuda ben doktora yaptım ve bu konuda benim Bulgaristan’da Enternet Grup diye bir şirketim var, bu büyük GSM operatörlerine teknik yazılım desteği veriyoruz ve ondan dolayı da sayın savcımız bunu sorarsa çok doğru bir şeye ulaşır çünkü Oktay Bey’in hesabını yaptım, 14860 dk. Söylediğine göre konuşmuş, birer dakika konuşsa kişilerle hesap ettim 19 sene yapıyor, 19 senedir telefonla sürekli konuşması lazım, onun için burada bir yanlışlık var , bu seyahat halindeyken 15-20 tane not değiştirir yani sokak aktarıcılarını değiştirir , o aktarıcılarda her biri ayrı bir arama olarak kaydeder , sorulduğu zaman da yeni bir arama yapıyormuş gibi örneğin ben bir kere aradığım burada kişi var özel büronun sahibi bir kere aramıştım kızmıştım bana niye böyle bir mail gönderiyorsun diye 19 kere aradığım yazılıyor, oysa ki seyahat halinde olduğum için Beşiktaş’dan Maslak’a gidinceye kadar tam 9 tane operatör yansıtıcı değiştiririm, Çamlıca’ya geçer, hareket halindeyken konuştuğunuz zaman fazla görüşmüş gibi , çünkü ücretlendirmeyi mesafeye göre yaparlar, çünkü rom inikte de ,uluslararasında da bu aynıdır, rom inik hatlarında da aynı şekildedir, bunu isterseniz bir ben yazı olarak verebilirim imzalayabilirim bu konuda hatta sorabilir sayın savcılarımız GSM operatörlerine, diğer sanıkların tamamını kapsıyor çünkü hesap ettiğiniz zaman buradaki konuşanların milyonlarca konuşmuş olması gerekiyor, bunun ücretlendirmesinin her biri 400 kuruştan yapılsa, Türkiye’nin bütçesi yetmez bu sayılara, üçüncüsü, benim 13 günlük bir sürem var 13 gün içerisinde ya ifademi vermem ya da hiçbir araya gelmediğim ailem yeni evlendim, müsaade ederseniz benim tahliyemi talep ediyorum, sağlığım müsait değil, ben her zaman yine sağılım yerinde olduğu zaman gelip ifademi vereceğim , kaçacak falan değilim, ben 30 yıldır aynı yerde Beşiktaş’da kuyumculuk yapan biriyim,dedi.

Sanık Sami Hoştan söz istedi, verildi: Geçen gün iki metin bir şey okumuştum, iddia makamı benle olan bölümüne inanıyorum yani suçlamalarına inanıyorum ama suç ortaklarım Jitem dediği, eroin işi, bana getirilen suç ortaklarının cevabını alamadım, nerede yatıyorlar bunlar, suç ortaklarımı arıyorum, yani eroin işi, Sami Hoştan’a İskenderun’dan eroin işi geliyor, peki suç ortaklarım nerede benim, nerede yatıyorlar bunlar, ben iddianameye inanıyorum, beni suçladıkları şeye inanıyorum ama suç ortaklarım nerede , onu yani benim savunmam gelene kadar o suç ortaklarımın da burada olmasını istiyorum, onun için Jitem denen isim midir, çok afedersiniz yolda geçen oğlan bir piç midir, bu isim nedir Jitem dedikleri, Jitem diye bir örgüt diye ben bir şey duymadım, bunun anası babası kimdir bu Jitem’in , Jitem diye bir şey yok , istihbarat ,Askeri İstihbaratlar olabilir, Jitem diyor, Sami Hoştan Jitem ile uyuşturucu işi yapıyor ve bunu manşet manşet o dinci servis yaptığı basında Şaban Aslan diye bir tane kiralık katil hergün manşet manşet verdi, çoluk çocuğumuzda okullarda Koç Üniversitesinde Ekonomide okuyor ,baba diyor bu nedir falan yani ben suç ortaklarımı arıyorum, iddia makamı suç ortaklarımı buraya getirsin, kasten yapmışım ne yapmışım, dedi.

Sanık İbrahim Benli söz istedi, verildi: Ben önümüzdeki günlerde sorgum sırasında sayın heyetinize bir delil sunacağım bu delili , sunacağım delil şu görüntü, iddianamede benim örgütün toplantılarını evimde yaptığım iddia edilmiştir, en esaslı iddiada budur, iddia makamının hakkımdaki suç delili olarak belirttiği toplantının görüntülerini o gün kaydetmiştim, bu görüntüleri sorgum sırasında sayın heyetinize ve iddia makamına göstermek istiyorum, acaba bu hukuk mevzuatı açısından mümkün müdür, mümkünse bunun gösterilmesi için salonun teknik imkanları yeterli midir, Dvd formatında görüntü efendim, dedi.

Mahkeme Başkanı” Mümkündür”

Sanık İbrahim Benli “Teşekkür ediyorum, sayın başkanım”dedi.

Sanık Ali Yiğit müdafii Av. Mehmet Sami Selçuk söz istedi, verildi: Müvekkilim hakkında suçu bildirmemeden dava açılmıştır, suçu bildirmeme iddiası ile açılan müvekkilim hakkındaki evrakın tefrikini talep ediyoruz çünkü bu suçun cezası biliyorsunuz ki Ümraniye Sulh Ceza Mahkemesinin yetkisine girmektedir, İstanbul 250. maddesi ile yetkili Ağır ceza mahkemesinin yetkisi dahilinde değildir fakat usul ekonomisi bunu gerektiriyor gerekçesiyle bu dosyadan açılmıştır fakat ifadesi alınıp gereken sorular sorulduğundan dolayı usul ekonomisini gerektirecek bir durumun kalmadığını düşünüyoruz,hakkında tefrik kararı verilmesini talep ediyorum, dedi.

İddia makamından soruldu ( C. Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ) :Sanık Kemal Kerinçsiz’in talebi doğrultusunda telefon kayıtları ile dernekler masasına yazı yazılarak kayıtların istenmesi,

Tutuklu sanık Mehmet Zekeriya Öztürk müdafii sayın Av. Yaşar Ağsu’nun ,tutanak tanziminde görev almış olan polis memurlarının tanık olarak dinlenmesi talebinin sanıkların savunmasının tespitinden sonra çağrılarak dinlenmesi olarak kabulüne,

Sanık Hüseyin Görüm’ün tanık dinletme talebinin , savunmasının alınması sonrasında söz konusu tanıkların hangi konuda tanıklık yapacaklarının açıklığa kavuşturulmasından sonra değerlendirilmesine,

Tutuklu sanık Oktay Yıldırım müdafiinin sanık Ali Yiğit’in tutuklanması talebinin, bu sanığa yüklenen suçu bildirmeme suçunun niteliği, ceza miktarı dikkate alınarak Reddine,

Sanıklar Tuncay Hacı Bektaşoğlu ve Erdal İrtem müdafilerinin mazeretlerinin Kabulüne,

Sanık İlhan Selçuk müdafilerinin talebinin kabulü ile istenilen belgelerin kendilerine verilmesine,

Sanık Hayrettin Ertekin’in dava hakkında basında çıkan yazılar hakkında mahkeme ve C. Savcılığının açıklık getirmesi talebinin, yasal dayanağı olmadığından Reddine,dava dosyasındaki kendisi ile ilgili olan belgelerin Cd içerisinde verilmesi talebinin Kabulü ile istenilen belgelerin kendisine verilmesine,savunması sırasında Kenan Atay’ın hazır edilmesi talebinin bu aşamada Reddine,

Sanık Ali Kutlu’nun müteaddit defalar müdafii görevlendirilmesi talebinin yerine getirilmediği veya görevlendirilen müdafii sanıkla görüşmediği anlaşıldığından bu konuda yeniden İstanbul Barosuna yazı yazılmasına,

Tutuklu sanık Doğu Perinçek’in Başbakanlık Müsteşarlığının gönderdiği Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından Ergenekon örgütü hakkında hazırlamış olduğu örgüt şemasının açık örneğinin dosyaya konulması talebinin bu davadan tefrik edilmiş olan soruşturmanın halen gizli olarak devam etmesi nedeniyle Reddine,

Tutuksuz sanıklardan mazeretsiz olarak gelmeyenler hakkında Ceza Muhakemesi Kanununun 98/3. maddesi gereğince Yakalama Emri Çıkartılmasına,

Tutuklu sanıkların kendilerine yüklenen Terör örgütü yöneticisi veya üyesi olmak ile buna bağlı suçları işlediklerine dair iddianamede gösterilen kuvvetli suç şüphesi bulunan delillerin bulunması,yüklenen bu suçun Ceza Muhakemesi Kanununun 103/a-9. maddesinde sayılı tutuklama nedenlerden olması,tutuklama nedenlerinde değişiklik bulunmaması ve yargılamanın kesintisiz devam edeceği hususları gözetilerek tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi kamu adına talep ve mütalaa olunur,dedi.

Kısa bir ara verildi.

Duruşmaya kaldığı yerden devam olundu,

Dosya incelendi,



GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

1-Sorgu ve savunmaların alınmasına devam olunmasına,

2-Tüm sanıklar ve müdafilerinin bu oturumda vaki talepleri konusunda önümüzdeki oturumda karar verilmesine,

3-Başka suçtan hükümlü ve tutuklu sanıkların duruşmada hazır edilmesi için yazı yazılmasına,

4-Gelmeyen cevabı yazıların beklenilmesine,

5-Geçen oturumlardaki gerekçeler, sevk maddeleri dikkate alınarak tutuklu sanıkların mevcut hallerinin sürdürülmesine,

Mevcut hallerinin devamına ilişkin kararımıza İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesine itiraz hakları bulunduğu konusunda ihtarat yapılmasına ( Hazır sanık ve müdafilere ihtarat yapıldı )



Bu nedenle duruşmanın 14.11.2008 günü saat 09.30’a bırakılmasına oybirliği ile karar verildi. 13.11.2008

Başkan-20909 Üye-28298 Üye-37266 Katip-93829
Yüklə 0,69 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   2   3   4   5   6   7   8




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin