T. C. İStanbul 16. AĞIr ceza mahkemesi (cmk 250. Maddesi İle görevli) dosya no



Yüklə 5,81 Mb.
səhifə455/666
tarix02.01.2022
ölçüsü5,81 Mb.
#20888
1   ...   451   452   453   454   455   456   457   458   ...   666
Kenan: “Ben 76500 yatırdım hesabında 75700 görünüyor nedenini soruyorum”, İbrahim: “Ben çektim çektim,…çekmedim çekmedim bir yere gönderdim tamam”, Kenan: “Ben şuan hesabındaki para”, İbrahim: “Tamam doğru doğru”.
Söz konusu tapelerde geçe Kenan Şentürk 07.05.2011 tarihli kolluk ifadesinde (Kls. 66, dizi 132); 3534 nolu tape ile ilgili olarak bu görüşmenin yapıldığı tarihte İbrahim Akın’ın kendisine 40-50 bir dolar kadar verdiğini ve bozdurmasını istediğini, bu parayı İBB Spor’dan aldığını düşündüğünü, İbrahim’in de “ödeme aldık ya Büyükşehir belediyesinde” dediğini beyan etmiştir.

Trabzonspor- İBB Spor müsabakasında da değinildiği gibi, İBB Spor Kulübü tarafından, İbrahim Akın’a 04.06.2010 tarihinde yapılan “Tadil Protokolü” gereğince attığı her üç gol için 50.000 TL ödeme taahhüdünün olduğu, İbrahim’in 2010-2011 de toplam 11 gol atan ve 3 kez prim almaya hak kazandığı, Trabzon müsabakasında bir gol atması halinde 50.000 TL prime hak kazanacağı belirtilmişti. Fenerbahçe ile oynadığı bu müsabakaya kadar sanık İbrahim’in 10 gölü bulunmaktadır. (http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=30HYPERLINK "http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=30&kisiId=280563"&HYPERLINK "http://www.tff.org/Default.aspx?pageId=30&kisiId=280563"kisiId=280563) İki gol attığı takdirde 50.000 Tl prime hak kazanacaktır. Ancak bu müsabaka Fenerbahçe’nin 2-0 üstünlüğü ile sonuçlanmış ve İbrahim gol atamadığı için söz konusu primi de alamamıştır.

01.05.2011 tarihinden önceki döneme ilişkin, İBB Spor – Ankaragücü müsabakasında İbrahim Akın’a normal prim ödemesi bulunmadığı gibi, 16.04.2011 tarihindeki Karabüç müsabakası ile ilgili olarak 7.000 TL prim verildiği anlaşılmaktadır. (Kls. 91, dizİ 58 ve öncesi) Bunun dışında FB maçı öncesinde ve sonrasında ödenen bir prim de yoktur.
11.05.2011 günü saat:00.21’de İbrahim Akın’ın Yusuf Turanlı'yı aradığı görüşme(tape:3549);

Bir süre Beşiktaş-İBB Spor müsabakası hakkında konuştukları, devamında; İbrahim: “Hani ben duygusalım etkileniyorum böyle şeylerden ya geçen etkilendim ben de sana çaktırmadım yani…o geçen muhabbeti vardı ya bir tane", Yusuf: Bir şey olmaz ondan…Hocan mutlu başkanın mutlu…hepsi mutlu senden mutlular yani ona emin ol".


20 dakika süren ve Beşiktaş – İBB Spor Türkiye Kupası maçına ilişkin şike görüşmelerinin geçtiği bu konuşmada sanık İbrahim, Fenerbahçe lehine yaptığı şike anlaşmasından etkilendiğini ve rahatsız olduğunu söylemektedir.
Sanık İbrahim Akın müdafii huzurunda alınan, yukarıda özetlenen süreç ve oluşa uygun olup bu nedenle hükme esas alınan ve sorgudaki savunmasında teyid ettiği savcılık ifadesinde özetle; “Fiziki takipler doğrudur, ben menajerimle maçtan 3 gün önce kendisinin talebi üzerine BIG CHEFS isimli restorantta buluştum. Kendisi bana Fenerbahçe’den, maçlarında gol atmamam karşılığında 100.000 dolar teklif edildiğini söyledi. Ben ilkin sıcak karşılamadım. Benim dini duygularım kuvvetlidir. Ben daha önce İstanbul'da iken tanıştığım şuan Erzurum'da imamlık yapan Ahmet isimli şahsı aradım. Bana böyle bir teklif olduğunu, karşılığında para vaat edildiğini, bu parayı kabul etmemin günah olup olmadığını sordum. Bana dinen bir sakıncası olmadığını söyledi. Bir hafta kadar sonra aynı restorantta Yusuf Turanlı ile tekrar buluştuk. Bana poşet içerisinde para getirmişti. Sonra saydığımda daha önce 100.000 dolar getireceğini söylemiş olmasına rağmen 50.000 dolar getirdiğini gördüm. Bu önceden maçta gol atmamam karşılığında Yusuf Turanlı'nm vaat ettiği paraydı. Ben, Yusuf Turanlı'nın bu parayı hangi Fenerli yöneticiden aldığını bilmiyorum. Aramızda başka bir konudan kaynaklı bir para alış verişi, kendisinin bana borcu yoktur. Ben bu parayı harcamadım. 10.000 dolar civarını Erzurum'da ki hocaya kurban kesip dağıtması için gönderdim. Geriye kalan parayı da tanıdığım fakir fukaraya dağıttım. Bu paraya zaten ihtiyacım yoktu. Yusuf Turanlı'nın zorlaması ile bu parayı almıştım” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Sanık İbrahim’in iletişim kayıtları ile birebir uyumlu olan ve suça konuyu parayı aldığına dair bu savunması, Tanık Ahmet Kanğı’nın beyanları ile de doğrulanmaktadır. Tanık Ahmet Kanğı, Erzurum 4 nolu ACM tarafından alınan 16.03.2011 tarihli ifadesinde; “para teklif edildiğini bana söyledi, ben de transfer ücreti olarak düşündüğüm için sakıncası yok dedim, sana para göndereyim kurban al kes Erzurum’da fakir fukaraya dağıt, dedi. Bu nedenle bana 10.000 TL para gönderdi” demiştir. (Kls 89, dizi 252)
Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman imzalı transfer listesinde (Kls. 68, dizi 318) sanık İbrahim Akın’ın Fenerbahçe’ye transferi düşünülen futbolcular listesinde de bulunmadığına göre yapılan görüşmelerin bu amaca yönelik olmadığı da açıktır.
Bizzat şike anlaşmasının tarafı olan sanık İbrahim Akın’ın, yukarıda özetlenen ve iletişim tutanakları ile uyumlu savunması ile tanık anlatımları ve fiziki takipler değerlendirildiğinde, cezalandırılmalarına karar verilen diğer sanıkların suçtan kendilerini kurtarmaya dönük, oluşa aykırı, iletişim tutanaklarını izaha yönelik gerçeklikten uzak savunmalarına itibar edilmemiştir.
Tüm bu nedenlerle başta suç örgüt lideri sanık Aziz Yıldırım’ın bizzat tüm süreci yönetmesi yanında TCK'nın 220/5. maddesindeki “örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır” hükmü yollaması ile diğer sanıklar Abdullah Başak, Ahmet Çelebi, Bülent İbrahim İşçen, İbrahim Akın ve Yusuf Turanlı’nın şike suçunun kanuni tanımında yer alan fiilleri birlikte gerçekleştiren sıfatıyla sorumlu oldukları anlaşılmış ve Mahkememizde oluşan bu vicdani kanı ile cezalandırılmalarına karar vermek gerekmiştir.
Sanık Tamer Yelkovan müdafi huzurunda alınan kolluktaki ifadesinde; “Daha öncede belirttiğim gibi bana verilen talimatları ben yerine getiriyorum. Ben eğer bir para verdiysem bile bunun ne parası olduğu hakkında bilgim yoktur, Söz konusu parayı Aziz Yıldırım'ın talimatı ile İlhan Yüksel'e verdim. Para tam olarak 400.000 Dolardı. Ama bunun ne amaçla kullanıldığı hakkında bilgim ve ilgim yoktur. İlhan beyin isteği üzerine yine ne amaçla benden istenildiği bilmediğim 250 bin $ paradır. 550 niye bahsettiğimi hatırlayamıyorum. Neyin parası olduğunu bilmiyorum ” şeklinde beyanda bulunmuştur. Beyanlardan da anlaşıldığı üzere sanık Tamer’in, Aziz Yıldırım’dan aldığı talimat ile şike ve teşvik için kulübün parasını verdiği anlaşılmaktadır. Suça konu İBB-Fenerbahçe müsabakasında da sanık İbrahim’e şike parası verildiği sabit olduğuna göre, yukarıda bir kısım tapelerden anlaşıldığı üzere Aziz Yıldırım’ın şike için görüşmek amacıyla diğer sanıklar ile bir arada bulunduğu yerde sanığın da bulunmasının ve bu şekilde eyleme dahil olmasının yanında ayrıcı mali işler müdürü olarak talimat ile de olsa kulübe ait parayı şikede kullanılmak üzere verdiği sabittir. Şu hale sanığın doğrudan şike faaliyetine dahil olduğuna dair delil bulunmamakla birlikte, şike faaliyetinde kullanılmak üzere Fenerbahçe Kulübüne ait parayı vermesi nedeniyle şike suçuna yardım eden sıfatıyla dahil olduğu anlaşılmış ve bu kapsamda cezalandırılması cihetine gidilmiştir.
Yukarıda değerlendirilen 30.04.2011 günü saat:17.04’de Can Arat’ın Cemil Turhan’ı aradığı görüşme(tape:1517);

Can: “Abi telefonum değişti…İskender söyleyince jeton düştü benim”, Cemil: “…10 gündür seni arıyorum hastayım ulan yatıyorum arıyorum arıyorum Can bana döner diyorum,…oynuyorsun yarın değil mi”, Can: “…Öyle gözüküyor şu an yani” Cemil: “Oğlum işte sana ...sana bir şey söyleyecek halim yok”, Can: “Yani abi” .


Söz konusu görüşmede Sanık Cemil Turhan’ın, İBB- Fenerbahçe müsabakası öncesinde, İBB Spor oyuncusu Can Arat’a, müsabakada iyi oynamaması ve Fenerbahçe’nin yararına işler yapması konusunu açıkça dile getirmese de, “oğlum işte sana…sana bir şey söyleyecek halim yok” diyerek bir şike teklifinde bulunduğu söylenilebilir.
Ancak, 6222 sayılı yasa, “belirli bir spor müsabakasının sonucunu etkilemek amacıyla kazanç veya sair menfaat teminini” suç olarak düzenlemiştir. Kazanç veya sair menfaat temini suçun unsuru olarak öngörülmüştür. Şüphesiz “suçta ve cezada kanunilik” ilkesi uyarınca “hatır şikesi” denilebilecek böyle bir durum şike suçu tanımına uymamaktadır. Sanık Cemil Turhan ile Can Arat arasındaki konuşmanın içeriğine bakıldığında, bir kazanç ya da sair menfaat temininden söz etmek mümkün değildir. Cemil Turhan, Fenerbahçe alt yapısında yetişip profesyonel olan sanık Can Arat’a, adeta Fenerbahçeliliğini hatırlatarak bir talepte bulunmaktadır. Dolayısıyla, Futbol Disiplin Talimatı’nın 58/1. maddesinde “müsabakanın sonucunu … spor ahlakına aykırı şekilde etkilemek” disiplin hukuku çerçevesinde bir kusur olarak düzenlenmiş ise de, ceza hukukunda “spor ahlakına aykırı” hareket ceza yargılamasının konusunu teşkil etmediğinden, suç tanımına uygun bir hareketten söz etmek mümkün değildir. Sanık Cemil hakkında, şike suçundan cezalandırılmasına yeter başkaca kesin ve inandırıcı kanıtlar da elde edilemediğinden beraatine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar sanıklar Ali Kıratlı, Serkan Acar ve İlhan Yüksel Ekşioğlu hakkında, ayrıca bu müsabakaya ilişkin olarak kamu davası açılmış ise de, suçlamayı reddeden savunmalarının aksine cezalandırılmalarına yeter kesin ve inandırıcı kanıtlara ulaşılamadığından beraatlerine karar vermek gerekmiştir.

Yüklə 5,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   451   452   453   454   455   456   457   458   ...   666




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin