4- 25.12.2010 GÜNÜ SUÇ ÖRGÜTLERİNİN MENFAAT ÇATIŞMASI SONUCU ÖMER ÜLKÜ’NÜN İŞYERİNİN BASILMASI VE DARP EDİLMESİ EYLEMİ
Giresunspor Klübü başkanlık seçimine katılmayan örgüt lideri Olgun Peker’in; verdiği her talimatı yerine getiren Ömer Ülkü’yü destekleyerek bu şahsın kazanmasında etkin rol aldığı, Olgun’un H.A.ile yaptığı görüşmede “Ömer Ülkü’nün yanında olacaksınız” diyerek desteğini açıktan beyan ettiği, Ömer’in ise seçimi kazandıktan hemen sonra Olgun Peker’i arayıp “bir emrin var mı” diye sorarak bağlılığını gösterdiği, Olgun Peker’in Giresunspor’un başına teknik direktör olarak Levent Eriş’i getirmek istediği, bu yönde Ömer Ülkü’ye talimat verdiği ve devamında Levent Eriş’in Giresunspor’a teknik direktör olabilmesi için yönetimden karar çıkartıldığı anlaşılmıştır.
Çıkar amaçlı silahlı örgüt liderlerinden Kürşad Yılmaz’ın oğlu Alparslan Yılmaz ve kendisiyle irtibatlı Battal Gazi Özdemir’in de Giresunspor yönetiminde yer aldıkları, bu şahısların takımın başında teknik direktör olarak Bahri Kaya’yı istedikleri ayrıca Ömer Ülkü’nün sürekli Olgun Peker’in talimatları doğrultusunda hareket etmesinden rahatsızlık duydukları, Giresunspor Klübünün yönetiminin bu şekilde kamuoyunda Sedat Peker ve Kürşad Yılmaz isimleriyle bilinen suç örgütlerinin rant merkezi haline geldiği ve bundan dolayı her 2 suç örgütü arasında menfaat çatışmasının başladığı,
Bu anlaşmazlıklardan kaynaklı olarak Giresunspor Klübü Başkanı Ömer Ülkü’nün 25.12.2010 günü Beyoğlu’nda bulunan işyerinde darp edildiği, olay sonrası Olgun Peker’i arayan Ömer Ülkü’nün “Olgun Peker’in adamı olduğumuz için bizi dövdüler...(Battal Gazi Özdemir) Battal Hoca ile (Kürşad Yılmaz) Kürşat’ın oğlu geldi, sen dediler Olgun ile hareket ediyorsun, sen dediler bize yanlış yaptın dediler, onlar çıktı arkadan 2 kişi daha geldi Ömer Ülkü sen misin dediler başladılar bana çalmaya”, diyerek Olgun Peker’e olan bağlılığını ortaya koyup, eylemin sebebini ve olayın azmettiricilerinin Alparslan Yılmaz ve Battal Gazi Özdemir olduğunu beyan ettiği,
Ömer Ülkü’nün kollukta ise bu konulardan bahsetmediği, olayın çözümü için örgüt lideri Olgun Peker’e başvurarak problemin suç örgütleri arasında çözülmesini istediği,
Yapılan görüşmenin akabinde Olgun’un Nizamettin Kılıç’a Alparslan Yılmaz’a ulaşması yönünde talimat verdiği ve Alparslan ile 25.12.2010 günü “Legacy Ottoman” isimli otelde görüşme yaptığı fakat görüşmede olumlu sonuç alınamadığı, ertesi gün Olgun’un; Ömer Ülkü’yü arayıp “senin her türlü yanındayım, kimse senin yanına yaklaşamaz,...olan varsa yaklaşsın bu saatten sonra” diyerek desteğini verdiği, ardından Giresun Express Gazetesi Spor Yönetmeni Mesut Erdoğan’ı arayarak Ömer Ülkü’nün darp edilmesiyle ilgili haber yapmasını isteyerek örgütün medya yapılanmasını da faaliyete geçirdiği,
“Peker” ve “Yılmaz” grubu olarak da bilinen suç örgütleri arasındaki menfaat çatışmasından doğan gerginliğin tırmanması üzerine cezaevinde bulunan örgüt liderlerinin de konuya müdahil oldukları, Kürşad Yılmaz grubu yöneticisi olmaktan hala Kastamonu Cezaevinde bulunan Ehat Akyol’un Olgun Peker’i arayarak “Alparslan’ı da çağırttırdım ben dün Alparslan’da geldi bana (Kürşat Yılmaz’ı kastederek) Kirve haber gönderiyor Tekirdağ’dan ikinizin de cahillikleri var ben mevzuları dinledim bizim için önemli olan senin sorumlu olduğun (Sedat Peker’i kastederek) abin benim de kirvem” diyerek olayların büyümeden yatışmasını istediği, (Ehat Akyol’un 07.12.2010 günü Kastamonu Devlet Hastanesine yatış yaptığı, 03.01.2011 günü cezaevine döndüğü, Olgun Peker ile görüşme yaptığı tarihte hastanede olduğu tespit edilmiştir).
Battal Gazi Özdemir’in Ömer Ülkü’yü arayarak ”(Alparslan Yılmaz’ı kastederek) o arkadaşın konumunu biraz erteleyelim yumuşatalım halledeceğim ben (Alparslan’ın babası Kürşad Yılmaz’ı kastederek) babasıyla da görüştüm” dediği, darp olayından yaklaşık bir hafta sonra Alparslan Yılmaz’ın bir şahısla yaptığı görüşmede “İstanbul’dan çıkarken ufak tefek bir şeyler yaptım da (25.12.2010 tarihini kastediyor) cumartesi gecesi ne yaptığımı sorarsan o söyler sana” diyerek Ömer Ülkü’ye karşı gerçekleştirilen eylemden bahsettiği,
Olgun Peker’in eylem sonrası süreçte Sedat Peker grubuna üye olmaktan suç kaydı bulunan Ali Dinçer Çolak, Metin Süs ve Barış Salman gibi isimlerle görüşmesini sıklaştırdığı,
Sonuç olarak; suç örgütlerinin menfaat çatışmasından dolayı meydana gelen Ömer Ülkü’nün darp edilme olayını Alparslan Yılmaz ve Battal Gazi Özdemir’in azmettirdikleri, Ömer Ülkü’nün konunun suç örgütleri arasında yapılacak anlaşma ile çözülmesini istediği, Olgun Peker’in bu maksatla devreye girdiği; müşteki beyanı, 17.01.2011 günü Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği görevlilerince tanzim edilen cd çözümleme ve teşhis tutanağı, Kastamonu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğünün 2011/2198 sayılı 23.02.2011 tarihli yazısı ve iletişim tespit tutanakları içeriklerinden belirlenmiş, Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcılığınca 2011/1580 soruşturma numarasıyla yürütülen soruşturmaya ilişkin evrak; eylemin suç örgütü tarafından değil, aksine suç örgütüne karşı gerçekleşen bir eylem olması nedeniyle soruşturma dosyamıza dahil edilmemiş, ancak suç örgütünün yapısı, diğer suç örgütleriyle yaşadığı çatışmalar, şüpheliler arasındaki örgütsel ilişki ve irtibatları göstermesi açısından burada eylemden kısaca bahsedilmiştir.
Dostları ilə paylaş: |