T. C. İStanbul 16. AĞIr ceza mahkemesi (cmk 250. Maddesi İle görevli) dosya no


-SANIK YUSUF TURANLI SAVUNMASINDA ÖZETLE



Yüklə 5,81 Mb.
səhifə198/666
tarix02.01.2022
ölçüsü5,81 Mb.
#20888
1   ...   194   195   196   197   198   199   200   201   ...   666
90-SANIK YUSUF TURANLI SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 94 Dizi;433-444) "Yaklaşık 20 yıldır spor camiasının içerisindeyim. Bir dönem de Rizespor Futbol Şube sorumluluğu görevini de yürüttüm. Yıllar içerisinde spor camiasından pek çok insanla tanışıklığım oldu. Müteahhitlik yapmam vesilesiyle pek çok futbolcunun da gayrimenkul yatırımlarında yardımcı oldum. Bunun en güzel örneği de, evimde yapılan aramalarda, bazı futbolcu kardeşlerimizin tapu belgeleridir. Son yıllarda yakın ilişki içerisinde bulunduğum futbolcuların transferlerinde de yardımcı olmaktayım. Nisan ayında yapılan menajerlik sınavına girdim ancak başarılı olamadığımdan menajerlik belgesini alamadım. Eylül ayındaki sınava hazırlanıyordum, bu olay başıma gelince tabi o sınava da giremedim. Futbol camiası ile ilişkilerim nedeniyle birçok futbolcunun transfer ve oynadıkları kulüplerdeki problemlerinde, kendilerine yol gösterici olarak yardımcı olmaya devam ettim. Nitekim menajerlik yapacağım düşüncesi ile, İstanbul'da çoğunluk hisseleri bana ait olan bir şirketi kurdum. Yaşadığımız bu olay neticesinde de, şirketi kapatmak zorunda kaldım. Suç örgütü ile ilgili, örgüt üyeliği suçlamasını kabul etmiyorum. Benim dosya kapsamında da, irtibatım olan kişilerle, aynı doğrultuda hareket eden, süreklilik arzedecek bir ilişkim mevcut değildir. Geçmişten tanıdığım bir kısım kişilerle bu iş ile alakalı ve yazlık komşusu olmam nedeniyle kaynaklanan normal sosyal durumlardır.

Bursaspor - İ.B.B maçı ile ilgili tarafıma suçlama vardır. Burda da mevzu bahis olan konu bir baklava konusudur. İddianamede bir tepsi baklava olarak söyleniyor, o gün iki tepsi baklava aldım ben. Hem İbrahim Akın'a aldım, hem de İskender Alın'a aldım. Bunları da zor şartlarda, büyük sıkıntılarla Antep'ten getirdim. Bu baklavaları da, tesiste kendilerine bıraktım, bunların hepsi ispatlıdır. O gün Gaziantep ilindeydim zaten, dönüşte de, bir isteğiniz var mı deyince, onlar da baklavası meşhur olduğu için iki tepsi baklavayı kendilerine getirip bıraktım. Ali Kıratlı ile olan görüşmemde bir saat konusu var. Kendisinin bizden böyle istekleri her zaman bulunur. Bir takım açılışlarda, toplantılarda, futbolcu getirmemiz, reklam açısından. Benden de böyle bir yardım talep ettiler. Ben de İbrahim Akın'ı, İskender'i, başka futbolcular da ayarlayacaktım, organize edecektim. Onunla ilgili bir isteği oldu benden, bir yıldızlar karması turnuvası için. Bununla ilgili de eğer getirirsek, katılırsan, bir saat hediye edersin diye aramızda geçen bir konuşmadır. Hiçbir şekilde bu maçla bir alakası yoktur.



Fenerbahçe- İ.B.B maçı ile ilgili İbrahim Akın'a kesinlikle şike teklifinde bulunmadım. Bahsi geçen maçtan 10 gün sonra, İ.B.B'nin Beşiktaş ile bir kupa maçı vardı. Bu İ.B.B'nin hayatındaki en önemli maçlardan biriydi. Zaten İ.B.B'nin Fener maçının kendisi açısından da bir önemi yoktu. Bunu maç öncesi ve maç sonrası da gerek teknik heyetleri, gerek te yönetimi olarak, her yerde vurguladılar basın yoluyla. Bizim için önemli olan kupa maçıdır diyerek bunu dile getirdiler. Benim de bu maçtan önce İbrahim Akın ile bir görüşmem var. Ayağında ağrılar olduğunu söylüyor bana. Bende eğer ayağında ağrılar var ise, oynamaması gerektiğini tavsiye ediyorum. Daha sonra fazla bir ağrım olmadığını söylediğinden dolayı, ben de o zaman çık güzel oyna diyorum. Bu tapelerde de mevcuttur. Hatta tekrar kendisine oynayıp oynamayacağını soruyorum. Yani oynamaması, çünkü maçın bir önemi yok, bunu kendi teknik heyeti, kendi yönetimi de birçok şekilde dile getirmiş zaten. Ben de oyna oyna şeklinde telkinde bulunuyorum. Ama burda, şike şeklinde suçlanıyorum ben. Bir de birtakım para konuları geçiyor. Benim Kıbrıs'ta, inşaa ettiğim binada İbrahim Akın'a satmış olduğum bir daire vardır. Bunu, annesi ile yaptığım sözleşme vardır. Ödediğim paralar vardır. Bununla ilgili birtakım konuşmalarımız var, bunu da şikeye yordular. Zaten 100.000 Euro, 100.000 TL, 100.000 Dolar olarak, devamlı değişen paralardır. Fener maçından önce Kıbrıs'a gittik. İki günlüğüne. Zaten belgeleri de mevcuttur, uçak biletleri, otel konaklamaları. Orda Cassino'da birtakım paralar kazanıldı. Başka Casinoda da birtakım paralar kaybedildi. Bunlarla ilgili alım ve ödeme ile ilgili de birtakım para konuşmaları geçti aramızda. Onunla ilgili belgeleri de gerekirse mahkemeye sunarız. Birde İbrahim Akın soruşturma safhasında, Cumhuriyet Savcılığında vermiş olduğu ifadeyi reddediyorum. Zaten öğrendiğim kadarıyla da, vaat yolu ile alınmıştır. Bu ifadesini kesinlikle kabul etmiyorum. Aramızda hiçbir zaman bu şekilde alışveriş olmamıştır. İddianamede Ahmet Çelebi tarafından, bana her ne kadar para verildiği söyleniyor ise de, böyle bir şey mevcut değildir. Nitekim fiziki takip tutanaklarında da, Ahmet Çelebi ile bütün görüşmelerim, tutanak altındadır. Bütün görüşmelerim, Ahmet Çelebi ile, fiziki takip tutanaklarındaki girişlerim çıkışlarım vardır. Ama hiçbir şekilde ne poşet almışlığım var, ne de bir torba almışlığım var. Ama nedense İbrahim Akın'a forma verdiğim torba, ki o torbaya, ne 100.000 TL, ne 100.000 EURO, ne 100.000 Doların sığması mümkün değil, zaten küçük bir torbadır. İbrahim Toraman'ın formasını kendisine veriyorum. Bunları o da doğrulayacaktır. Ama bunları para olarak iddia etmişler. Zaten sayın başkanım ne zaman elimde bir torba olsa veya bir poşet olsa, ki bunlar gayet doğal benim her zaman elimde poşet torba çanta olabilir. Evrak çantam da var. Hepsinin en büyük örneği de, Sivas - Fenerbahçe maçında, devamlı şike parası diye yorumlandı. Ayrıca iddianamede İbrahim Akın'ın, Fahri Tatan isimli futbolcu ile görüştüğü ve Yusuf Turanlı'dan cuma günü para alacağını söylediği şeklinde ibare vardır. İddianamede hiçbir şekilde İbrahim Akın benden ve para alacağını söylemiyor. Burada da bir çelişki vardır.

FB- Ankaragücü maçı ile ilgili olarak ise; Uğur Uçar ve Turgut Doğan Şahin ile ilgili suçlanıyorum. Ben Uğur ile Uçar'ı tanımıyorum. Hiçbir şekilde görüşmüşlüğüm de yoktur. Hiçbir yerde de, ne telefon tapelerinde, ne fiziki takip tutanaklarında zaten kendisi de bunu belirtmiştir. Turgut Doğan Şahin ile ilgili de, Abdullah BAŞAK'a gönderdiğim sadece bir tane mesajım vardır. O da bana forvet olarak kim oynuyor diye meraktan dolayı soruyor. Bende Turgut Doğan Şahin forvet yazıyorum. Tek mesaj budur, tek görüşme. Ama benim Turgut Doğan Şahin ile bu şike konusunda anlaştığım şekilde suçlanıyorum. Ben Uğur Uçar'ı tanımıyorum, hiçbir görüşmem de yoktur. Ama Ümit Aydın ile görüşmem vardır. Bu Ümit Aydın ile görüşmem de, Abdullah Başak benden rica etmiştir, o aralar basında çok çıkmıştır. Melih Gökçek'in birtakım teşvik ve takımına yüksek miktarda prim ödeyeceğine dair. Bu konuyu bir araştırmamı söyledi, teşvik midir bu nedir diye. Ben de Ümit Aydın'a yakın olduğu için, Uğur Uçar'a sormasını talep ettim. O da bana zaten tam neticeyi, öyle bir olumlu bir cevap alamadım. Yani herhalde çekindiklerinden veya tam bilgi alamadıklarından dolayı bana da net olarak cevap vermedi. Serdar Kesimal transferi ile ilgili bu görüşmeden sonra ayın 11inde Kayseri'de idim. Bu konuşmalar da karıştırılarak, bu yöne çekilmeye çalışılmıştır. Ayrıca iddianamenin 318. Sayfasında, öbüründe problem yok işte, hafta sonu tamam ya şeklindeki sözüm, iddianamenin 318. Sayfasında Trabzon'un İ.B.B maçına yönelik teşvik girişiminden sonuç alındığı şeklinde yorumlanmıştır. Görüleceği üzere de bu yorum, biraz çelişkilidir. Somut delile dayanmayan, varsayıma dayalı içermektedir.

Ankaragücü Fenerbahçe maçı ve Trabzon İ.B.B maçında, bahsi geçen davranışlar içerisinde bulunmadım. Kolluk aynı telefon konuşmasını iki maç yönünden de, şike teşvik primi fiillerine delil göstermiştir. İki maçta da aynı tapeleri koyarak çelişkili bir durum vardır. Trabzon İ.B.B maçında, 12/05/2011 tarihinde 16 sıralarında, İbrahim Akın ve İskender ile, Akmerkez de görüşmem şike görüşmesi olarak değerlendirilmiştir. Orada, yanımızda başka insanlar da vardı. Haftanın 6 günü bunlarla oturup kalkıyorum. Benim bunlarla görüşmem her maçın bir öncesine veya sonrasına denk geliyor. Yani ya bir maçın öncesi oluyor, ya bir maçın sonrası. Ama ben her görüşmemde, şike ve teşvik olarak yorumlanıyor. Bunu da size sunmak istiyorum. Yine burada efendim işte, o tapenin aynısı, Turgut Doğan Şahin olduğu şeklinde yorumlanmış, bu öbürü tamam, öbüründe problem yok şeklindeki konuşma. Bunun da bununla bir alakası yoktur, belirtmek istiyorum.

Sivas - Fenerbahçe maçı ile ilgili konuşmak istiyorum. Bana Korcan Çelikay ile yapmış olduğum görüşmeler soruluyor. Burada bir 50-60 bin Euro, araba konusu geçmektedir. Zaten ben Korcan ile görüştükten sonra, Erdal isminde, SS galerinin müdürü olan, bir galerici arkadaşımla görüşüyorum. Çok açık ve net bir şekilde belli, araba konusudur. O aralar araba arıyor zaten. Kendisi internetten birçok galeriyi arıyor. Ama burada da yine şike girişimi olarak yorumlanmış. Zaten futbolcular araba alırken fikrimi sorarlar. Ev alacakların da danıştıkları gibi, ev araba, bu konularda fikrimi sorarlar. Çünkü birçok yerden fiyat alırız. Erdal isimli şahısla görüşmem vardır. Banka kredisine kadar detaylı bir şekilde konuşmuşuzdur. Korcan ile maç kadrosu hakkında bilgi aldığım soruluyor. Ben her maçtan önce, bütün futbolculardan maç kadrosu ile ilgili bilgi alırım. Ahmet Çelebi ile ilgili benim görüşmelerim; benim de sezon bittikten sonra, yabancı transferlerini benim yapmak isteyişim ve ondan bu konuda talepte bulunmuşum. Çünkü eskiden bir dostluğumuz var, onun da bana yardımcı olmasını istediğimden doğan bir konudur. Bütün konuşmalarım buna ilişkindir. Burda da fiziki takip tutanaklarında, İlhan Ekşioğlu ve Abdullah Başak ile, İlhan Ekşioğlu'nun ofisinde görüşmem, Sakıp Aytaç isimli, Çanakkale Dardanel'de oynayan futbolcudur. Zaten yaklaşık tutuklanmadan, sezon Ocak ayından itibaren de, gazetelerde, televizyonlarda, internetlerde, Sakıp'ın Fener'e gideceği ile ilgili, transfer ile ilgili birçok haberleri mevcuttur. Yani onunla ilgili bir görüşmelerimiz var. Kendileri de zaten transfer listesinde de var. Sakıp Aytaç. Yani resmi menajer olmasam da, yakın ilişkilerimden dolayı, bazı futbolcuları bazı kulüplere öneririm. Bunları devamlı, yani menajerlik belgesini alabilseydik, bununla ilgili bir şirket de kurduk. Ama bu olaydan dolayı devam edemedik. Korcan 17/05/2011 tarihinde bir görüşmem vardır.



Beşiktaş'ın, Tayfur Havutçu beni arıyor, Beşiktaş'ta yedek kaleci Hakan'ın gideceğini söylüyor. Kendisi de doğrulayacaktır. Bana; Hakan'ın takımdan gönderileceğini, ikinci veya üçüncü kaleci olarak Korcan'ı geri alabileceklerini söylüyor. Korcan, bonservisi Beşiktaş'ta olan, Sivas'ta kiralık olarak oynayan bir oyuncudur. Yalnız Beşiktaş'ta Korcan'ın sözleşmesinde, ücret yazmıyor. Şu andaki kontratında rakam yazmıyor. Bende Tayfur hocaya; Korcan'ın Sivas'ta oynadığını, mutlu olduğunu, para da kazandığını, Beşiktaş'a geri dönerse bizi mağdur edeceğini söylüyorum. O da sen merak etme, gereken ne ise yapacağız, ücretlerini de en güzel şekilde mukavelesine yazdıracağız diye söylüyor. Bu arada tabi, Sivasspor'da da kalırsak, sayın başkan ile de görüşüp, o da var burada, görüşmelerde, Sivasspor'da da kalırsak oradaki ücretinde de arttırım istiyor. Şu anda olan kiralık sözleşmesinde Beşiktaş'a dönersek, Sivas'ta da kalırsa da fiyatını arttıracağız. Çünkü ikinci yarı Sivasspor'da iyi bir sezon geçirdi, o konuşmalar buna binaendir şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir."


Yüklə 5,81 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   194   195   196   197   198   199   200   201   ...   666




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin