13- SANIK AYKUT AYDIN SAVUNMASINDA ÖZETLE: Benim müştekilere yönelik yumruk vurduğum şeklindeki beyanım yanlış zapta geçmiştir, ben kesinlikle kimseye yumruk vurmadım. Samet ve Evren'le beraber olay yerinde bulunduk, Samet'le Evren kavga ettiler, ben dışarıda bekledim, olaya dahil olmadım, daha sonrada olay yerini kaçarak terk ettim. Biz odaya girdiğimizde Mustafa Cici masasında oturuyordu, aralarında tartışma büyüyüp de kavgaya dönüşünce ben kaçtım. Kaçma sebebimde bana olay yerine kavga için gittiğini söylememesiydi, şayet kavga için gittiğini söyleseydi, gitmezdim. Zaten odaya Evren Kımıl ilk girdiğinde Mustafa Cici'ye seninle yalnız görüşebilir miyiz dedi,yanında Samet Erdemir'de vardı. Evren doğrudan doğruya Mustafa Cici'ye daldı. Bende bunun üzerine olay yerini terk ettim, şeklinde beyanda bulunmuştur ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
14-SANIK BEŞİR ACAR SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 95 Dizi;221-223) Ben Mersin İdman Yurdun da 3 yıldır As Başkanlık görevi yapmaktayım. Ben Giresunspor Başkanı Ömer Ülkü ile Orduspor-Mersin İdman Yurdu maçı sonrası Trabzodan İstanbul uçağında yan yana oturduğumuz için tanıştık. O güne kadar kendisi ile ne bir tanışıklığım vardı. Ne bir görüşmem vardı. Tamamen tesadüf eseri tanışma ile 2 spor adamının yan yana gelmesi ile o günkü spor olaylarından konuştuk. Konuşmanın sonunda bir birimize kartvizitlerimizi verdik. Ve yaklaşık bir ay sonra Ömer Ülkü İle sadece 3 tane benim telefon görüşmem oldu. Bu ilk görüşme de 1 ay sonra oldu. İlk telefon görüşmemiz tanıştığımıza yaklaşık 1 ay sonra sonra. Kendi sahamızda 2-1 yenildiğimiz ve küme düşme olasılığı yüksek olan Altay maçı hazırlıkları sonra beni aradı ve tapelere dikkatlice bakıldığında kendisini tanımadığım açık bir şekilde anlaşılmaktadır. Kendisini tanıtmak için çaba sarf ettiği görülecektir tapelerde. Bu da Ömer beyle aramızda herhangi bir tanışıklığın olmadığını göstermektedir. Telefon görüşmemizde herhangi bir yasa dışı talebim veya Ömer beyin böyle bir talebi olmamıştır. Ömer Ülkü biz Mersin İdman Ordu Giresun maçı vardı. Oraya gittiğimiz de kendisi bize ulaşım ve otel harcamaları konusunda yardım etmek istemişti. Bütün konuşmamızda gayri yasal bir konuşma olmamıştır. Ayrıca iddianamede Mersin İdman Yurdu'nun puan kaybına tahammülü olmadığı için Ömer Ülkü ile irtibata geçtiğim iddia edilmiştir. Oysa ben Ömer Ülkü ile irtibata geçmedim. Kendisi beni aradı. Ömer Ülkü'nü benim aramadığı tapelere bakıldığında bu görülecektir. İddianamede Giresun 31. Haftada 34 puan olduğu ve küme düşme riskinin ortadan kalktığı iddia edilmiştir. Oysa halen riske düşme riski hesaplandığında ortaya çıkacaktır. Bunu destekleyen etik kurul raporu vardır. Bu mantık yani düşme riski bulunan bir takımın maçı satmayacağı bir gerçektir. Ömer Ülkü ile yaptığımız telefon görüşmeleri tamamı bu konuda şike amaçlı hiçbir görüşme olmadığı görülecektir. Ben kesinlikle şike yapmadım. Ve bir teşebbüste bulunmadım, şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
15-SANIK BÜLENT İBRAHİM İŞÇEN SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 94 Dizi;390-394 ve Kls 96 Dizi;51-61) Hiçbir suç örgütüne üye olmak, suç örgütü ile faaliyette bulunmak, irtibatlı olmak gibi hiçbir eylemim olmamıştır. Maçlarla ilgili olarak, herhangi bir kişiyi bir futbolcuyu, bir menajeri ve bir yöneticiyi, hiç kimseyle bir görüşmem, hiç kimseyle bir talebim asla olmamıştır. Sadece Başkanımızın bir kere benden ricası olmuştur, o da sadece Ahmet Çelebi'yi tanımamdan dolayı, çok sıkça konuşulan o dönemlerde o şampiyonluk maçları döneminde, Trabzonspor'un, Fenerbahçe'nin oynayacağı diğer takımlara sürekli teşvik vereceği, teşvik primleri teklif ettiği şüphesi oluştuğu dedikoduları yayılmıştı. Bununla ilgili olarak da Başkanım bana sadece; "Ahmet'i tanıyosun, Sivasspor yöneticisi, onunla ilgil bir görüşür müsün?" dedi. Ben de Ahmet'i aradım, Ahmet'e kendim bizzat, kendim söyledim. Dedim ki; " bak böyle böyle Ahmet, ben de konuşmam seninle, Başkanım da bana bunu söyledi, lütfen bunu daha önce git, Sivas'ta bu olaya hakim ol, hiçbir şekilde teşvik primi alınmasını engellemeye çalış, böyle durumlar alıyoruz.
İstanbul Belediye- Trabzon maçının ne gün oynandığını bile bilmiyorum. O konu ile ilgili ne bir görüşmem ne bir şeyim var, ne Ankaragücü maçı ile ilgili, sadece Sivas maçı ile ilgili olaraktan sayın Başkanımızın telefonunun, görünmeyen numarası olmasından dolayı, Mecnun Başkanın da görünmeyen numaralara cevap vermemesinden dolayı Başkanımız o sırada arabanın içindeymiş, arabanın içinde olmasından mütevellit, gelip aradığında bana rica etti, söyle Başkan, Mecnun Başkan ile bir görüşmem gerek, görüşebilir miyiz, görüşme sebebi de benim ifadelerimin hepsi, açıkça belirttiğim gibi sadece o stada o gün gelecek olan kişilerin bilet oturma yerleri, karşılama ve o sıradaki güvenlik ile ilgili sorunlarla ilgili görüşmelerden ibarettir.
Abdullah Başak, o araba alınmadan 10 gün önce tahmin ediyorum, 10 veya 15 gün önce rahmetli babası ve Abdullah'ın ailesi, Abdullah'ın kardeşlerinin dükkanı olduğu yerde benim kız kardeşimin dükkanı da mevcuttur sayın Başkanım. O sırada oraya uğradığımda, kız kardeşi ve öbür kardeşi; kız kardeşimin arabasını sattıklarını, bundan bir ay önce, ama Abdullah'a söylediklerini, Abdullah ondan büyük olduğu için, yaşça büyük olduğu için kendilerini dinlemediğini, seni abisi gibi görüyor, sen söylersen Bülent abi, arabayı üstüne almasın, benim arabamı sattı, benim üstüme alınan araba, benim paramı tekrardan benim üstüme alınsın dedi şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
16-SANIK BÜLENT UYGUN SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 94 Dizi;342-353) 2002 ile 2004 yılında, Olgun Aydın ile şimdi Olgun Peker olan arkadaşımla menajerlik yaptım, sonra kendi aramızda problemler oldu. Ben hayatım boyunca hiçbir zaman bu tarz işlerin içinde bulunmadım ki bana maç sattın deniliyor. Şimdi maç satan denilen arkadaşlara baktığımızda, Ümit Karan'la sattın diye suçlamada bulunuluyor, Ümit Karan'ı ben 77. Dakikada oyuna sokuyorum, yani 13 dakka oynatıyorum, 90 dakika oynatmıyorum, Sezer Öztürk'ü 45. Dakikada oyundan alıyorum, aynı kadro ile çıkıyorum, Fenerbahçe'nin oyun sistemi itibariyle çift ön libero oynuyorum, Trabzon oyun sistemi itibariyle tek ön libero, çift önde oyuncu ile oynuyorum. Teknik anlamda iyi olduğumu düşündüğüm için teknik konuları kimseyle konuşmam. CMK'nın 135. Maddesi 2. Fıkrası gereğince şüpheli veya sanığın, tanığın çekilebilecek kişiler arasında iletişim kaydının alınmayacağından, kayda alınması gerçekleştirilen ve sonra bu durumun anlaşılması halinde bu kayıtların derhal yok edileceğinin üstüne basarak söylüyorum. Üzerime atılı suçlardan 6222 sayılı şiddet ile düzensizliği önleme yasasının, 6253 sayılı yasadan beraat kararı verilmesini talep ediyorum.
Ali Kıratlı, abim geldiğinde, Şef Restorantta, alışveriş merkezinde bir restorantta, yani onların dediği gibi yok koridorda gittim, tuvaletin koridorundaki kamera kaydındaki, gidiş gelişimizdeki, tuvalete gidiş gelişimizdeki, olayı sanki böyle ballandırarak anlatıyorlar. Kamera telefonla ya da artık neyle çektilerse. Olayı anlatıyorlar. Türkiye'de, ben şike olduğuna inanmıyorum. Bir futbolcunun şike yapabilme cesareti olamaz, kimse yapamaz bunu. Ben teşvik priminin tahmin etmediğim için, ama yine de ben her türlü önlemini alayım, yıllardan beri bu bir söylemdir, onla ilgili, ben söyledim. Zaten olaylar ister istemez kesildi. Hiçbir şekilde de kimseden gelmedi. Ben Fenerbahçe'den de böyle bir şey geldiğine inanmıyorum, Trabzonspor'dan da geldiğine inanmıyorum. Sonucunda iki taraf ta sanki böyle bir şey yapıyormuş gibi bir imaj ortaya çıktı. Fenerbahçe iki kere şampiyonluğu bu tarzdaki söylemlerinde hep kaybettiği için, belki bunun bir önlemini alıyordu. Onun çalışmasını yapıyordu. Maalesef bugün baktığımızda, herkes bir şekilde suçlanıyor şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
17-SANIK CANDEMİR SARI SAVUNMASINDA ÖZETLE:Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. 32 yıldır gazetecilik yapmaktayım, gazetecilikten emekli oldum, halen bir gazetenin yazı işleri müdürlüğü ve iki yerel gazetenin de sahibiyim, basın konseyinin üyesiyim, benim görevim sadece gazeteciliktir, ben mesleğim icabı herkesle görüşürüm, suç işlemiş kişilerle de görüşürüm, bu suç işlemiş olan kişilerle görüştüm diye onlara yardım ve yataklık olduğum anlamına gelmez. Haber yapıyorum, röportaj yapıyorum makale yazıyorum, yaptığım haberler Giresunspor eski kulüp başkanı hakkındadır, bu kişi Osman Çırak'tır, Osman Çırak 3 dönem kulüp başkanlığı yapmıştır, son dönemde yapmış olduğu başkanlıkta ben divan heyet başkanıydım, bu kişi sabıkalıdır. Giresun 1 Asliye Ceza Mahkemesinin bu kişi hakkında verilmiş olan bir kararı vardır, Kulübü zarara uğrattığından dolayı ceza almıştır, biz bu nedenlerle bu kişi hakkında haberler yaptık, biz gazeteci olarak memleketimizin sorunlarına eğilmeliyiz, geçmişinde sabıkalı olduğu için Osman Çarık'ın tekrar kulübe alınmaması için onunla ilgili haberler yapmıştık, buna ilişkin belgeleri ibraz ediyorum. Hakkımda yapılan suçlamalar mesleğimle ilgili suçlamalardır, herhangi bir sabıkam yoktur, bu durum adli sicil kayıtlarından da bellidir. Hakkaniyet ve insaniyet duyguları içerisinde gazetecilik yapan bir kişiyim. Beraatimi talep ederim şeklinde beyanda bulunmuştur ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
18-SANIK CEMİL TURHAN SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 94 Dizi;192-198) İddianamede Manisa-Trabzon maçı teşvik olarak nitelendirilmektedir. Başkanımız Aziz Yıldırım'ın bizi gönderdiğini ve benim de gittiğimi kabul ediyorum. Hikmet Karaman ile görüşmek için Manisa Tesislerinin içinde bütün futbolcuların olduğu yerde çalışanların olduğu yerde rahat rahat girdik. Çayımızı kahvemizi içtik. Hikmet Karaman'a gereken yani işte duyumlarımızı aldığımızı söyledik. Trabzon'dan bazı futbolcuların olduğu için gevşeme olacağını duyum alınca Hikmet Karaman da benim olduğum yerde böyle bir şey olmaz hiç merak etmeyin şeklinde bize yanıt verdi. Telefon bir yerde iyi bir şey olmuyor yüz yüze olduk mu daha rahat oluyoruz. Daha rahat konuşuyoruz. Tesislerde 15-20 dk kalmadık bir çay kahve içtik konuştuk, çıktık.
Kasımpaşa- Fenerbahçe maçıyla ilgili benim bir tek tapem vardır. O da İlhan beyle konuştuğum o da maç ile ilgili değildir. İnşaatlarla ilgilidir, çünkü biz Dereağzı'nda çok büyük inşaatlar yapan kişileriz. Molozlar ile ilgili bir gelen bir kişilerle bütün oradaki sorumluluk bana aittir. Çünkü oradaki bütün belgelere imza atan kişi benimdir. Orada işle ilgilenen benimdir. Ben orada imza attığım zaman mutlaka da telefon ile alım satım müdürüne bildiririm. Para ödemesi de olsa para içeriye girmesi çıkması da benim imzam ile olmaktadır. Murat Şahin ile bir tek konuşmam yok da ben Fırat'ın yani kaleci Fırat'ın oynadığını maç günü saatinde orada sahada gördüm. Kimin oynadığını da bilmiyorum ve bu arkadaşımız kardeşimiz de bana göre sahanın en iyi oyuncusu. En iyi kalecisi hayatının en iyi kaleciliğini yaptı inanılmaz toplar çıkardı. Biz burada suçlanıyoruz benim bu suçu kabul etmiyorum.
Şimdi Can Arat'ı bir tek tapem var, Can Arat'ı aramışım. Telefona çıkmadı sonra Can beni arıyor. Şimdi evet Can Arat'ı aradım. telefonu kapalıydı çıkmadı, Can Arat benim elimde büyüyen bir çocuk yani çocuğum yani 7 yaşından beri benim evimde olan bir çocuktur. Biz şimdi şampiyonlara giriyoruz tabii ki biz bu şeyleri oradaki bize yakın olan çocuklarla yani futbolcularla takip edeceğiz yani Trabzon dan teşvik geldi mi gelmedi mi bunları öğrenmemiz lazım birde ona kızdım.
Son maç Ankaragücü maçıyla ilgili olarak sanık İlhan Bey görev olarak benim üstüm olan bir insandır. Ancak biz İlhan ile ağabey kardeş gibiyiz. FB liyiz, İlhan Beyde gerçekten çok büyük FB lidir. Gençlerbirliği'ndeki Orhan Şam, Musa Pekdemek ne yapabiliriz? Ankara'da Gençlerbirliği'nde çalışan Mehmet Yenice var dedim. Mehmet Yenice benim kırk yıllık dostluğum vardır. Gerek ben Ankara'ya gittiğimde o bana gelir. Beni gelir ağırlar o İstanbul'a geldiği zaman bana uğramadan gitmez. Bir de bu işleri çok iyi bilen benim arkadaşım. Mehmet'i çağıralım dedim. Mehmet'le burada konuşalım. İlhan bey tamam dedi biz de Mehmet i çağırdık. İlhan bey ben Yavuz Ağırgöl, Mehmet Yenice galiba 20 - 25 tarihleri arasında oluyor bu galiba. Nisan ayı içinde, konuşuldu edildi. Mehmet dedi ben bir araştırma yapayım dedi. Araştırma yapmak için yola çıktı. Bu araştırma yapmak için yola çıktı. Gençlerbirliği kulübünde bu futbolcuların sözleşmeleri devam ediyordu. Gidip futbolcularla görüşme imkanın yoktu, çünkü, bir de İlhan Cavcav'dan futbolcu almak çok zor bir olaydır.
Mustafa Pektemek'le tabi ki biz bunları tabi Mehmet ile bunları konuşurken Mehmet ile geriye bu konuşma olmayınca konu olumsuz sonuçlandı. 23 Nisan'da Mehmet beye Yavuz Ağırgöl'e teslim ediliyor. Teslim edildikten sonra ondan sonraki para akımını fazla bir bilgim yok orada işte bir 100 bin dolar kalıyor. Yüz bin dolar Yavuz Abide kalıyor. Mehmet'te yüz bin dolar Erdal'a bırakıyor. Tabi ki bu paralar daha sonra İlhan Beye iade edildi. Çünkü zaten İlhan Bey zaten Orhan Şam, Nihat Bey bitirdiği zaman yarısını istedi, birde iki gün içinde o para geldi İlhan Beye. Ondan sonra da galiba bildiğim kadarıyla Haziran ayında diğer para iade edildi, şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
19-SANIK CENGİZ DEMİREL SAVUNMASINDA ÖZETLE: Ben üzerime atılı suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum, tape kayıtlarındaki telefon görüşmeleri tamamen transfer amaçlı telefon görüşmeleridir. Tamamen oyuncularımıza yardımcı olmak için yapılan görüşmelerdir ve belirtilen transfer olsaydı bundan herhangi bir menfaatim de olmayacaktı, ayrıca ben avukat tuttum, İstanbul’dadır, burada avukatsız savunma yapmak istedim, ana dosyada avukatlarım savunmamı dosyaya sunacaklardır, yaptığım görüşmeleri futbolda antrenör, yönetici herkes yapabilmektedir, herhangi bir yasa dışı yönü yoktur, ben herhangi bir kurulan örgüte üye olmadım, herhangi bir suçta işlemedim, bu nedenle suçlamaları kabul etmiyorum, beraatimi istiyorum şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
20-SANIK COŞKUN ÇALIK SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 94 Dizi;70-76) Kendimde fanatik Trabzonspor taraftarıyım. Bahri Kaya'yı darp olayını kabul etmiyorum. Başkan da o ara aramış beni ve gerçekten 75 milyondan ve Bahri hocamdan özür diliyorum, böyle bir konuşma yapmışım orada, kendime de yakıştıramıyorum. Kulüp zor durumdaydı, gerçekten yani biz paraları ödemeye başlayınca, demiş ki; önce futbolcuların parasını ödeyin, onlar bu alın terini veriyor. Sonra da Antrenöre para vermeye gelince demiş ki: Önce yardımcı hocalarımızın parasını verin demiş, mağdur Bahri Kaya kulüpte en sonra para alan kişidir. Bu fedakarlığı da yapacak ben öyle babayiğit de tanımıyorum, duymadım da bu zamana kadar. Darp olayının neticesi budur. Ben gerçekten de bir kaç kere konuşmuşuz Başkanımla, kendimden utandım açıkçası bu konuşmayı tapelerden öğrendikten sonra onu bir kere belirtmek istiyorum.
Bir gün dedi ki; “ Kahveni içmeye geliyorum Coşkun” dedi. “Buyur gel başkanım” dedim. Ben sabah altı buçukta kesin iş yerimi açarım, yedi en geçtir yani, 30 senedir böyleyim. Geldi, dedi ki, ya dedi; “ Alparslan Bey, Olgun Beye mektup yazmış” dedi. Kahvede kızlar sağ olsun arkadaşlar yaptılar. Okudu da mektubu, masanın üstünde, zarfın içindeydi zaten. Masanın üstüne koydu, benim üst katta işlerim var, alt kat soğuk oluyor diye hep ofisimizi orta katta kullanırız. Aşağı indiğimizde, mektup dedim yukarıda kaldı, mektubunu al dedim, dedi ki; “ Ben sonra alırım, bir daha yukarı ne çıkacaz, ben alırım senden” dedi. Mektup o şekilde kalmıştır şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
21- SANIK DOĞAN ERCAN SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 95 Dizi;62-67) Ben 15 yıldır menajerlik yapıyorum. Almanya'daki gurbetçi çocukların ilk Türkiye'ye gelmesinden, Almanya'da yaşayan arkadaşımızla beraber bu gurbetçi çocukların Türk futboluna yardımımla önünü açmış bulunmaktayım. Yusuf Şimşek'ten dolayı, Fenerbahçe'de İlhan Ekşioğlu'na görüşüyorum, bilgi veriyorum. İlhan Ekşioğlu'yla biz görüştük, İlhan Abi Doğan dedi, 4-5 tane oyuncu var, bunlardan bir tanesi Mehmet Ekici Bayer Münih'ten tanıyorum ben, 3 sene önce de Fenerbahçe'ye söyledim, Deniz Yılmaz'la beraber, o zaman ikinci takımda oynadığı için Doğan dedi zor dedi ama 2 sene sonra, 3 sene sonra bu oyuncular gelişiyor transfer etmek istiyor, 4-5 tane oyuncuyu da bana söyledi. Gençlerbirliği, Fenerbahçe maçından önce ben zaten Gençlerbirliği'nin maçına gidiyorum. 1 hafta önce de oradaydım, Gençlerbirliği Ankaragücü'nü 4-2 yendi, yine oradaydım, oraya da bir tane biz oyuncu verdik. İlhan Abi'de bana dedi ki Doğan dedi, 1 ay 1,5 ay önceden, listeyi verdi, Gençlerbirliği'nde 2 tane, 3 tane var, Aykut Demir'de var ama Aykut dedi ki ben 1 sene daha oynayayım Doğan Abi dedi, Orhan soy ismini unuttum Başkanım, Mustafa Pekdemir, Orhan Şen bundan da dedi alabiliriz, hiçbir yabancı oyuncuyla hiç kimseyle görüşmedim. Futbolcularla maçtan önce hiçbir görüşmem olmamıştır. 15 yıldır menajerlik yapmaktayım. Günde 150 kere telefonla konuşuyoruz. Ilhan Ekşioğlu'nun istediği şahısla ilgili Serdar olduğu iddialarının günde pek çok insanla görüşmem sebebiyle hatırlayamadım. Suçsuzum beraatime karar verilmesini talep ederim şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
22-SANIK EMANUEL EMENİKE : Mahkeme aşamasında savunması alınamamış olup, dosyası tefrik edilmiştir.
23-SANIK ERDEM KONYAR SAVUNMASINDA ÖZETLE: (Kls 95 Dizi;106-109) Ben lisanslı futbolcu temsilcisiyim yani menajerim. Bütün dünyada oyuncularım vardır. Emenike'yi Güney Afrika'da keşfettim. Orada amatör düzeyde futbol oynuyordu. Önce Karabükspor'a getirdim. Orada çok başarılı bir performans gösterince taraftarın ve camianın sevgilisi haline geldi. Sonra 2010/2011 sezonunda çok başarılı maçlar çıkardı ve Türkiye ve Avrupa'dan birçok kulübün ilgisini ve dikkatini çekti. Benim Emenike gibi şu anda Türkiye Liginde top koşan üst düzey futbolcularım da vardır. Bunların hepsine çok büyük emek verdim ve Nijerya Kamerun gibi ülkelerden keşfedip Türkiye'ye getirdim. Bana suçlamayı kesinlikle kabul etmem. Hayatım boyunca hiçbir zaman suç işlemedim. Bu olaya kadar hiçbir zaman polise dahi gitmedim. Her zaman onurum ve şerefimle işimi yapmaya çalıştım ve Türk futboluna bende kendimce hizmet etmeye çalıştım. Emenike Ankaragücü maçında sakatlanmamasına rağmen sakatmış gibi gösterilerek, Fenerbahçe'yle anlaşarak Fenerbahçe maçında oynatmadığım iddia ediliyor. Ben bu suçlamayı kesinlikle kabul etmem. Ben hiçbir zaman hukuka aykırı bir şey yapmam ve suç işlemem. Emenike Ankaragücü maçında 40. dakikasında sakatlandı. Zaten 1 gün sonra da M-R çekildi ve karın duvarında kanamalı ödem olduğu tespit edildi. Bu rapor dosyanızda vardır. Yine cd içinde Emenike'nin sakatlandığına dair ve röntgenler de vardır. Öncelikle ifade etmeliyimdir ki Emenike gerçekten sakat olduğu için Fenerbahçe maçında oynamadı. Emenike'nin sakat olmadığı Fenerbahçe maçında oynamamak için sakatmış numarası yaptığı dair iddialar tamamen gerçek dışıdır ve mantıksızdır. Böyle bir kötü niyetimiz olsa Emenike' zaten Ankara maçına çıkar 3 sarı kartı bulunmaktadır. O maçta 40. dakika kala 1 sarı kart daha gördüğünde zaten otomatik olarak Fenerbahçe maçında oynayamayacaktı. Biz bu maçta oynanamaması için şike yapsak o 4. sarı kartı görür ve Fenerbahçe maçında zaten oynamazdı. Sağlık müdürü dahi bu iddianın gerçek dışı olduğunu göstermektedir. Zaten Feridun Tankut ile idari menajer Seyit İçgül 3 günde Emenike'nin sakat olduğu için Fenerbahçe oynadıklarına ilişkin olarak yazılı basına verdikleri demeçler var. Ben Emenike'nin Fenerbahçe maçında oynamasını çok ama çok istiyordum. Çünkü Emenike hem onun hedefleri ve kariyeri hem de ekonomik sebeplerle yurtdışına satmak istiyordum. Futbolcuyu Fenerbahçe maçında Alman ve Katar takımları ile Fransa'nın Lille, Rennes, Marsilya, Rusya'nın Spartak Moskova, Rubin Kazan gibi takımlar izlemeye gelecekti ve oyuncuyla ilgileniyorlardı. Hatta o maça Scout ekipleri gönderilecekti. Bu nedenle bu oyuncunun Türkiye'ye transfer olmasını istemediğim için, onun kariyeri ve hedefleri ve ekonomik sebepleri yurt dışına transfer olmasını istediğim için bu maçta oynaması için kendisine çok ısrarcı oldum. Bire bir dahi konuştum fakat çocuk sakat olduğunu söyleyerek futbol hayatını tehlikeye sokamayacağını söyledi. Karabükspor'da futbolcunun iğneyle oynamasını istemiş. Futbolcuyu Nijerya Milli Takım hocası bu konuda aramış ve sakat olmasına rağmen kulübün kendisi iğneyle oynatmak istedi ifade etmiştir. Nijerya Milli Takım hocası Emenike'nin kesinlikle iğneyle oynamasını, iyileşmeden oynaması halinde milli takım kariyerinin tehlikeye gireceğini ifade etmiştir. Bunun üzerine Emenike sakat olduğu için Fenerbahçe maçında oynamamıştır. Fenerbahçe'nin şampiyonluktaki en önemli rakibi olan Trabzonspor maçında sakat olduğu için oynamamıştır. Kötü niyetli olsak o maça çıkar oynardı ve Trabzonspor bu maçı 4-0 kazanamazdı. Salt bu durum dahi suç işlemediğimizi ortaya koymaktadır. Benim Emenike'ye Fenerbahçe maçında oynamamasıyla ilgili olarak hiçbir mesajım veya görüşmem olmadığı gibi tam tersi oynaması için ısrarcı dahi oldum ki maça gelecek yabancı kulüpler kendisini izlesin. Emenike'nin sezon sonu Fenerbahçe'ye transferine gelince Emenike bağlı oyuncu olduğundan önce kulüplerin anlaşması gerekiyordu. Sonra futbolca yeni kulübüyle görüşebilirdi. Sezon devam ederken Karabükspor Başkanı Feridun Tankut tarihi hatırlamıyormuş o an Fenerbahçe'nin Emenike'yle ilgilendiği ve bu konuda Ali Yıldırım ile görüştüklerini söyledi hatta bana Emenike'nin değerini 10 milyon euro olarak ifade etti ve sezon sonu resmi görüşmelere Fenerbahçe'yle başlanacağını ve Fenerbahçe'ye öncelik hakkı vereceklerini söyledi ama anlaşma olduğunu falan söylemedi. Tabi ben bu durumu Emenike'ye söylemedim çünkü Emenike'nin konsantrasyonunun bozulmasını ve dikkatinin dağılmasını istemiyordum ve Emenike'nin kariyeri hedefleri ve ekonomik sebepler Türkiye'de futbol oynamasını istemiyordum. Sonuçta sezon sonu kulüpler anlaştıktan sonra biz Fenerbahçe ile görüştük ve resmi sözleşmeyi imzaladık. Ama oyuncu yaşanılan bu olaydan haksız yere gözaltında kalmasından sonra psikolojik olarak çok etkilendiği için Türkiye'den ayrılmak istedi ve Rusya'ya transfer oldu. Şu anda çok iyi performans sergiliyor ve takımında gol kralı olmuştur. Futbolcunun bir takıma transfer olması için şike anlaşması yapmasına gerek yoktur. Çünkü çok kaliteli ve iyi bir futbolcudur. Şu an dahi kendisiyle İngiltere Manchester City ve Chelsea gibi kulüpler de ilgilenmektedir. Gazetelerden sansüner kaygılar yok Emenike'nin para alırken fotoğrafları var yok Emenike'nin senetleri var gibi birçok gerçek dışı haber çıktı. Bu haberlerin gerçek dışı olduğu ve dosyada böyle şeyler olmadığı açıktır. Oyuncuyu gerçek dışı bu haberler çok üzdü. Sayın başkanım ben kesinlikle ve kesinlikle Fenerbahçe maçında şike yapılmasına aracılık etmedim. Bu konuda kimseyle görüşmedim ve bana bu yönde teklif gelmedi. Bu haberler beni mesleki kariyerimi de olumsuz etkiliyor. Mutluluğuma da mani oluyor. Hayatım boyunca onurum ve şerefimle işimi yaptım ve Türk futboluna faydalı olmaya çalıştım. Suçsuzum şu an sizin karşınızda olmak bile beni çok üzüyor. Suçsuzum beraatimi talep ediyorum şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
24-SANIK METİN KORKMAZ SAVUNMASINDA ÖZETLE: Ben bir dönem şu an Galatasaray'da oynayan futbolcu Sercan Yıldırım'ın menajerliğini yapmıştım. Ayrıca kendisiyle ailevi olarak samimiyetimiz devam etti. Kendisiyle sık sık görüşürüz, Trabzon maçında da Sercan oynamamıştı. Benim daha önceden Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'la Mehmet Topuz transferinden dolayı bir sorunum olmuştu, Mehmet Topuz transferinde 10 milyon euro'ya çıkan transfer ücreti sebebiyle Aziz Yıldırım bana kızdı, menajerliği adam gibi yapacaksınız, bende bu ülkede olduğum sürece size menajerlik yaptırmayacağım dedi. Daha sonra da kendisi federasyon üzerinde baskı kurarak eskiden şirket üzerinden yapabildiğimiz menajerliğimizi federasyonun da şirket yoluyla menajerlik yapılamayacağı üzerine bir karar alması sebebiyle yapamamaya başladık. Hatta Fenerbahçe Kulübü'nden herhangi bir kimse Aziz Yıldırım'ın bana kızması sebebiyle benimle görüşmeye çekiniyordu. Bende Ali Kıratlı'nın Fenerbahçe Kulübü'ne olan yakınlığını bildiğim için Sezer Öztürk transferiyle ilgili kendisini aradım. O da bilgisinin olmadığını söyledi. Ben şike amacıyla kimseyle görüşmedim, bana da bu şekilde bir talep kimseden gelmedi. Ayrıca Ali Kıratlı da beni Sercan'ın Galatasaray'a transferiyle ilgili aramıştı, bonservis bedelini merak etmişti. Bunu aramızda konuştuk, Ali Kıratlı'yla telefonla görüştükten sonra Sercan Yıldırım'la buluşmadım. Ben Ali Kıratlı ile de gizli gizli buluşuyorduk, kendisi Aziz Yıldırım duyarsa beni kulüpten kovar diye gizli buluşmayı tercih ediyordu. Gizli buluşmamın tek sebebi de dediğim gibi Ali Kıratlı'nın endişeleriydi. Üzerime atılı şike yapma suçunu reddediyorum şeklinde beyanda bulunmuş ve atılı suçlamaları reddetmiştir.
Dostları ilə paylaş: |