T. C. İStanbul 16. AĞIr ceza mahkemesi (cmk 250. Maddesi İle görevli) dosya no



Yüklə 6,09 Mb.
səhifə57/79
tarix29.10.2017
ölçüsü6,09 Mb.
#20885
1   ...   53   54   55   56   57   58   59   60   ...   79

İLHAN YÜKSEL EKŞİOĞLU : Alo

AZİZ YILDIRIM : Ne yapıyorsun

İ.Y.E : İyiyim başkanım siz nasılsınız

A.Y :Ben iyiyim valla karşıdaydım geliyorum eve doğru geliyorum, gittim Mübarizlerin oraya bugün biraz orada yedim içtim

İ.Y.E : Ha

A.Y : Yemek yedik

İ.Y.E : Afiyet olsun başkanım

A.Y : Geliyorum, sağol, biletler gelmiş Bülent getirdi

İ.Y.E : Ha, iyi

A.Y : 4 - 5 Bin tane bilet geldi tamam mı

İ.Y.E : Dediğiniz rakamlar mıymış başkanım

A.Y : He 150 - 300 tamam mı

İ.Y.E : Ha, iyi

A.Y : Ama 50 işte şey yapıyor muş Ömer dedi 150 likleri 200 den söyledim dedi dedi iyi oradan da o zaman 100 vereceğiz fazla bir şey değil öbüründe dedi 100 vereceğiz yine böylece tamamlayacağız ö işte öbürünü de istersek getirecekler veya orada sattıracağız ha iyi başkanım ya ... o yönden garantideyiz

İ.Y.E : İyi başkanım

A.Y : Sen ne yapıyorsun

İ.Y.E : Ben iyi başkanım işte yarın

A.Y : Hem

İ.Y.E : Onunla birebir bi konuşmamız olacak

A.Y : He

İ.Y.E : Öbürleriyle de gidip birisi konuşacak

A.Y : Evet

İ.Y.E : İyi yani her şey yolunda yani

A.Y : Aslında seninle ben ikimiz bi özel konuşsak iyi olur ama

İ.Y.E : Konuşalım

A.Y : Ben sen Ali bu Alinin de dişini yaptırmış bilmem ne diyor

İ.Y.E : He, dişi...

A.Y : Dişi çaktırıyor muymuş bilmem ne tamam mı

İ.Y.E : Bütün gün oradaymış evet

A.Y : He, bi konuşsak iyi olur ha aslında ama neyse dur bakalım tamı mı

İ.Y.E : Tamam başkanım

A.Y : Evet, bi konuşsak iyi olur ama sen yarın neredesin

İ.Y.E : Ben buralardayım siz nere şey yaparsanız ben atlar gelirim

A.Y : İşte senin o konuşmalarından sonra olmazsa ben bi konuşayım

İ.Y.E : Tamam

A.Y : Sana anlatayım da sana bil yani ama söylemeyelim kimseye

İ.Y.E : Yok yok yok tamam başkanım

A.Y : Ben sen Ali bilelim

İ.Y.E : Tamam

A.Y : Tamam mı

İ.Y.E : Tamam

A.Y : Oldu

İ.Y.E : Oldu başkanım

A.Y : Hadi görüşürüz

İ.Y.E : Görüşürüz sağol

A.Y : Hadi sağol .

Bu görüşmeden Fenerbahçe’nin Sivasspor’dan istediği maç biletlerinin geldiği anlaşılmakta ve fakat “SÜPER LİG MÜSABAKALARI STATÜSÜ ” nün 8. maddesinin 4. bendinde “biletlerin her ne surette olursa olsun toplu bir şekilde ya da rayiç veya üzerlerinde yazılı bedellerinin altında ya da üstünde bir bedelle satılmaları, temin edilmeleri ve dağıtılmaları yasaktır” amir hükmüne rağmen Aziz Yıldırım’ın “Ama 50 işte şey yapıyor muş Ömer dedi 150 likleri 200 den söyledim dedi” şeklindeki sözlerinden, biletlerin taraftara rayiç bedel üzerinden satılmayacağı anlaşılmaktadır.

Oysa “PROFESYONEL MÜSABAKALARDA UYGULANACAK HASILAT DAĞITIM ÇİZELGESİNE GÖRE”; 200 TL rayiç bedelli bir bilet bulunmamaktadır. Yine Aziz Yıldırım ve müdafilerinin savunma olarak sundukları “Sivasspor-Fenerbahçe klasöründe” Ekler alt klasöründe Ek 1 isimli PDF belgesinde 820 VİP bilet 150 TL den satıldığı belirtiliyor. Oysa Sivasspor ve Federasyon Yetkilileri ile İl Spor Müdürünün imzasını taşıyan ve resmi belge niteliğini taşıyan yukarıda belirtilen HASILAT DAĞITIM ÇİZELGESİNDE bu tutarda bir bilet de bulunmamaktadır.
17.05.2011 günü saat:13.54’de Mecnun Otyakmaz’ın Bülent İbrahim İşçen’i aradığı görüşme(tape:3630);

Mecnun: “Paramı gönderin kardeşim,..çabuk çabuk paramı gönderim”, Bülent: “Tamam dayıcım emrin olur”, Mecnun: “Herşeye tamam emrin olur,..hiç hayır yok”, … Bülent: “…Hesabı çıkarttın mı dayı”, Mecnun: “Hesap sende işte,..3480, 1480 daha, bin daha, 1080 daha, evet”, Bülent: “Tamam dayı hemen arıyorum sana dönüyorum dayıcım,..dayı en geç yarın elinde olur ya”,

Bu görüşmede geçen ve Mecnun’un parasını istediği bilet sayısı 7.040 adettir ve Bülent İbrahim aracılığı ile Fenerbahçe kulübüne gönderildiği anlaşılmaktadır.

Klasör 58 Dizi 8 de “FENERBAHÇEYE VERİLEN BİLET DÖKÜMÜ” başlıklı belgede belirtilen bilet sayısı ve tutarları aşağıdaki gibidir:

823 ADET VİP A * 400,00 TL = 329.200,00 TL

418 ADET VİP B * 400,00 TL = 167.200,00 TL

1186 ADET MARATON * 250,00 TL = 296.500,00 TL

3480 ADET KALE ARKASI HAVUZ * 50 TL = 174.000,00 TL

1080 ADET KALE ARKASI GAR * 50 TL = 54.000,00 TL

Bu belgeye göre Fenerbahçe’nin aldığı bilet sayısı 6987 olarak belirtilmiştir ve karşılığı 1.020.900 TL’dir. Mecnun ile Bülent İbrahim arasında yapılan telefon görüşmesinde geçen sayı ile önemli bir fark bulunmamaktadır (aradaki fark sadece 53 tür)

Şu hale göre; Mecnun’un, Bülent İbrahim’den karşılığını istediği bilet sayısı söz konusu belge ile uyumu bağlamında gerçeği yansıtmaktadır. Bu biletler karşılığı gerek soruşturma aşamasında dosyaya giren ve gerekse kovuşturma aşamasında Sanık Aziz Yıldırım ve müdafileri tarafından Mahkemeye sunulan ödeme makbuzlarına göre, Fenerbahçe Spor Kulübü tarafından Sivasspor Kulübüne resmi yollardan banka havalesi ile;

18.05.2011 TARİHİNDE 350.450,00 TL.

20.05.2011 TARİHİNDE 550,00 TL.

31.05.2011 TARİHİNDE 669.900,00 TL olmak üzere toplam 1.020.900 TL ödeme yapılmıştır. “FENERBAHÇEYE VERİLEN BİLET DÖKÜMÜ” adı altındaki belgede belirtilen tutarlar ile karşılığı birbirini doğrulamaktadır.

Bu durumda, sanık Aziz Yıldırım’ın, duruşmadaki “. geç vakitte şu oldu… Dediler ki bu bin taneden yani buradan bin tane siz alın. Biz nazlandık. Ben o saate kadar almışım 10 bin tane bilet başkanım yani. Bir de 250 liraydı fiyatı. Biz dedik, ya bunu alamayız, vali filan alın işte Sivas'a yardım mardım" Derken biz sonunda evet dedik. Ve bin tane bilet aldık. Bütün bu biletlerin hepsinin parasını biz resmi olarak bankadan gönderdiksavunmasının gerçeği yansıtmadığı somut olarak bizzat sundukları ödeme makbuzları ile sabittir.

Sivas Valisi Tanık Ali Kolat 15.11.2011 tarihli Savcılık ifadesinde (Kls 66 dizi 363) maçtan bir gün önce Aziz yıldırım ve diğer yöneticiler ile Büyük Otel VİP salonunda bir arada olduklarını, Faruk Taşseten’in yanında bir çanta olduğunu, bir iki bilet çıkarıp birilerine verdiğini, biletten başka bir şey var mı bilmediğini beyan etmiş, sanık Aziz’in beyanını doğrulamamıştır.

Bu konuya ilişkin sanık Faruk Taşseten çapraz sorguda sorulmazı üzerine, çantanın içinde protokole dağıtılan zarflanmış biletler olduğunu, burada Fenerbahçe’ye bilet satmadıklarını beyan etmiştir.

17.05.2011 günü saat:14.53’de Mecnun Otyakmaz’ın Aziz Yıldırım’ı aradığı görüşmede(tape:1179);

Aziz’in; “Sen ne zaman, yarın burada mısın” dediği, Mecnun’un: “Yarın akşam Sivas’a geçeceğim” dediği, Aziz’in: “Şimdi biletler ile ilgili operasyon yapıyorum yarın sen nerelerdesin bugün,..nereye takılacaksın ben nereye gelebilirim senin yanına” dediği, Mecnun’un Kozyatağında olacağını söylediği, Aziz’in: “Başka nereye gidersin sen, sen yalnız ben seninle yalnız,.. sen benim evi biliyor musun,..Kandilli,..Sevda tepesinde,..orada mesela saat 5’de, beş buçukta buluşalım mı beş buçukta” dediği, Mecnun’un onayladığı devamında “Millet de bir şey sanmasın telefonda melefonda bizim abi kardeşliğimizi bilmeyip de başka başka yorumlara şey yapmasın bu telefonda da şey yapıyoruz” dediği, Aziz’in: “Hayır hayır şu biletlerle ilgili konuşacaktım seninle de,..sen söyle bana Nurgül’ü ara söyle deki burada buluşalım tamam, ben gelirim sen nereye istiyorsan senin istediğin yere gelirim” dediği, Mecnun’un: “Ben ofise geçeceğim abi ofis uygun ofiste kimse yok” dediği, Aziz’in: ofisin yerini sorduğu, Mecnun’un: “Optimumun karşısında E-5 üzerinde Golden Plaza C Blok 3. Kat,.., Aydın biliyordur” dediği,

Sanık Aziz Yıldırım, şike anlaşmasına yönelik görüşmek üzere Mecnun Otyakmaz’ı evine çağırmakta ve özellikle yalnız gelmesini istemektedir. Mecnun Otyakmaz’ın olası bir teknik takibe karşı “Millet de bir şey sanmasın telefonda melefonda bizim abi kardeşliğimizi bilmeyip de başka başka yorumlara şey yapmasın bu telefonda da şey yapıyoruz” sözüne Aziz Yıldırım, “Hayır hayır şu biletlerle ilgili konuşacaktım seninle de” diyerek sözde görüşmenin içeriğini telefonları dinleyenlere söylemektedir. Oysa halledilecek bir bilet işi yoktur. Zira yukarıda rakamları ile net olarak ortaya konulduğu üzere bilet işi bir gün önceden Bülent İbrahim İşçen üzerinden halledilmiş ve Aziz Yıldırım tarafından satış bilgileri İlhan Ekşioğlu ile paylaşılmıştır. Nitekim durum böyle olduğundandır ki Mecnun, “Millet başka başka yorumlara şey yapmasın” derken bilet konusundan söz etmemektedir.

17.05.2011 günü saat:19.05’de Aziz Yıldırım’ın Aydın isimli şahsı aradığı görüşme(tape:2418);

Aziz: “Söyledin mi", Aydın: “Başkanım plakayı sorguluyoruz şu anda", Aziz: “Peki daha önce aynı araba mıydı", Aydın: "Aynı yerde bekliyordu başkanım…o gazetelerde çıkmıştı ama yani aynı yerden çekilmişti gene fotoğraf başkanım", Aziz: “Peki ne zaman uyandınız", Aydın:"Mecnun başkan geldiğinde dışarı çıkma esnasında baktık biz var mı herhangi birisi falan diye çıkmadan…tam o çıkarken de karşıda bekliyordu o araba yönü bu tarafa dönük camlar filmli Mecnun başkanla çıktıktan sonra o da hemen ayrıldı", Aziz: “Buraya gelip bana söyleseydiniz kardeşim ya…arayın sorun bakalım".



17.05.2011 günü saat:19.13’de Mecnun Otyakmaz’ı Aydın isimli şahsın aradığı görüşme(tape:1181);

Aydın: “Başkanım şimdi siz çıkma esnasında bir tane araç vardı karşıda şüpheli de,.Aziz bey’de söyledi bilgisi olsun dedi her ihtimale karşı, şimdi şahsa ulaşamadık tam biz o tarafa yönelince araba yürüdü gitti karşıda durdu, camları falan filmliydi karşıdan o önceki senelerde bayrak açtı diye tam o yerden çekim yaptılar biz yine her ihtimale karşı aynı bir şey olmasın yani,..sıkıntı olmasın diye bilgi vermek istedik, plakaları da sorguluyoruz ama dedi belki plakalar büyük bir ihtimal arabalar şeydir şahıs kiralıktır,..yakalayamadık kim olduğunu şey yapamadık”.

Sanıklar teknik ve fiziki takip altında olduklarının farkına varmışlardır.

17.05.2011 günü saat:20.00’de Mecnun Otyakmaz’ın Erdal isimli şahsı aradığı görüşme(tape:1182);

Mecnun: “Şey görüştüm Aziz başkanla,.biletlerin yarın parasını gönderecekler” , Erdal: “Tamamını gönderiyor o zaman”, Mecnun: “İşte 350 mi ne yapıyor işte onu gönderecek yani,..bugün de illa gel illa gel illa gel ..nerdesin ofiste, gittim ofise orada görüştük Göksel’de geldi,..biz oyunu çirkinleştirmeyiz Çanakkale geçilmez yapmayız çıkarız Feneri yenmek için elimizden gelen her şeyi yaparız şaibeye meydan vermeyiz teşvik primi olursa bunu engellemek için elimizden geleni yaparız ondan sonra çıkarız topumuzu aslanlar gibi oynarız dedim”, Erdal: “Tamam başkanım en güzeli”,

Sanık Mecnun, 1181 nolu tape ile kendisine iletilmesi üzerine teknik takip altında olduğunu anlamış ve adeta dinleyenlere mesaj vermek ve olası bir soruşturma karşısında savunma olarak sunmak adına Erdal’a, sözde Sanık Aziz ile yaptığı konuşma içeriğini anlatmaktadır.

17.05.2011 günü saat:22.09’da Aziz Yıldırım’ın Mecnun Otyakmaz’I aradığı görüşme(tape:2432);

Mecnun: “..kapıya bir şeyler gelmişte bende diyorum ki ya ne haldeyiz şu kalan VIP biletleri sana getirdik buyur başımıza iş aldık”, Aziz: “Tabi, tabi bir şey olursa öyle,..biletlerle ilgili konuştuk”, Mecnun: “O götürdüm ben Ebru’ya bıraktım oraya haberin olsun abi,…VIP biletleri,…o kale arkalarını zaten daha önceden şeye vermiştim Bülent’e,…o götürmüştü ekstradan sen bilet isteyince bende o VIP’leri getirdim oraya koydum Ebrunun oraya”.

Bu nasıl bir bilet konusudur ki, birbirlerine “bizimki ve abi diye” hitap eden, yakınlıkları yukarıda yer yer vurgulanan iki kulüp başkanı arasında çözümü uzun süren bir sorun halini almıştır.

20.05.2011 günü saat:13.07’de İlhan Ekşioğlu’nu Abdullah Başak’ın aradığı görüşme(tape:3026);

İLHAN YÜKSEL EKŞİOĞLU : Efendim

ABDULLAH BAŞAK : Nasılsın abi

I.Y.E : İyi sen

A.B : İyi abi çok iyi her şey güzel abi

İ.Y.E : İyi

A.B : Hava biraz bulutlu şuanda, ben de dayımı hava alanına bıraktım abi

İ.Y.E : Hı

A.B : He Sivas a gitti abi

İ.Y.E : İyi, iyi iyi Her şey iyi demi

A.B : Çok iyi abi

İ.Y.E : Moralin nasıl

A.B : Süper abi

İ.Y.E : İyi

A.B : Pazartesini iple çekiyorum

İ.Y.E : Yarın hava alanında buluşuruz ben erken giderim biraz hava alanına haberin olsun

A.B : Kaçta abi sen söyle ona göre bende geleyim ararım seni

İ.Y.E : Zafer, Zafer Bodrumdan geliyor 1 buçuk uçağıyla 2 buçukta bende 3 te şeydeyim havaalanındayım

A.B : Tamam abi bende gelirim 3 te yanına

İ.Y.E : Tamam, tamam Apocum hadi

A.B : Tamam abi saygılar abi sağol

Sanık Abdullah, Ahmet Çelebi’nin Mehmet Yıldız ile görüşmek üzere Sivas’a gittiğini haber vermektedir.


20.05.2011 günü saat:13.08’de Abdullah Başak’ın Yusuf Turanlı’yı aradığı görüşme(tape:3171);

Abdullah: “Dayım gitti”, Yusuf: “…daha bugün mü gidiyor hani dün gidiyordu o,…halletmeye mi gidiyor,…bilet işlerini”, Abdullah: “He iş, bilet yok,…sayem işte olacaksınız falan filan”, Yusuf: “Hayırlısı olsun”, Abdullah: “Beni de Kadıköy’deki abim ... çağırdı,…dedi senin biletlerde bi problem var mı…”.

Sanık Abdullah, İlhan Ekşioğlu ile görüşmesinden hemen sonra aynı dakika içerisinde Yusuf Turanlı’yı arayarak, Ahmet Çelebi’nin (Dayım) Sivas’a gittiğini O’na da bildirmektedir.
20.05.2011 günü saat:20.25’de Ahmet Çelebi’yi Sivasspor futbolcusu Mehmet Yıldız’ın aradığı görüşme(tape:2880);

Ahmet’in; nerede olduğunu sorması üzerine Mehmet’in: “Otelde aşağıdayım sen nerdesin” dediği, Ahmet’in: “Dur geleceğim şimdi” dediği.


21.05.2011 günü saat:11.51’de Ahmet Çelebi'nin Abdullah Başak'ı aradığı görüşme(tape:2900);

Abdullah: “Mehmet abi geldi şimdi arabasının direksiyonuna ben geçtim şimdi bir caddede tur atacağız", Ahmet:“Tamam arabayı da havaalanına park et", Abdullah: "Kadro belli oldu mu dayı", Ahmet: “Korcan, Navraci, Sedat, Uğur Kavuk, Ziya, Erman, Kamil, Eneramo, Sedia", Abdullah: “İyi ne güzel işte Mehmet Yıldız yok" ,

Sanık Ahmet Çelebi, Abdullah Başak’a Sivasspor kadrosunu ilettikten sonra Abdullah “iyi ne güzel işte Mehmet Yıldız yok” diyerek şike anlaşması yapmak istedikleri futbolcunun kadroda olmamasından duyduğu mutluluğu dile getirmiştir.
21.05.2011 günü saat:14.48’de Ahmet Çelebi'nin Ali Kıratlı'yı aradığı görüşme(tape:2901);

Ahmet: “Geliyorsun İstanbul’a", Ali: "Sabah geliyoruz…Uçak 7 buçukta binerken ararız seni mesaj atarız biniyoruz diye araba maraba ayarlarsın var mı bir problem yok değil mi", Ahmet: “Yok yok",



21.05.2011 günü saat:15.01'de Tamer Yelkovan'ı Aziz Yıldırım'ın aradığı görüşme(tape:3638);

Aziz: “Bu artan biletleri de gönderdin mi yoksa sende mi", Tamer: “Gönderdim başkanım hepsini Mustafa’ya verdim…şey dedim hani orda hani yüz ellilikleri biz iki yüze veriyoruz yaorda başımız ağrıyabilir dedim yüz elliyi belki yüz elliden vermek zorunda kalırız", Aziz: “Tamam birşey olmaz" , Tamer: “Birileri bir şey der filan hani basına masına düşer".

Muhasebe müdürü olan ve mali işleri bilen sanık Tamer Yelkovan, Aziz Yıldırım’a rayiç bedellerinin üzerinde bir fiyat ile bilet satmalarının kendilerini sıkıntıya sokabileceğini söylemektedir.
21.05.2011 günü saat:18.31’de Abdullah Başak’ı İlhan Ekşioğlu’nun aradığı görüşme(tape:3173);

Abdullah: “Evet ben önden gidiyorum kapıda seni bekleyeceğim”, İlhan: “Tamam şeyi aldın demi Apo”, Abdullah: “Aldım abi aldım, aldım”,


21.05.2011 günü saat:18.56’da Abdullah Başak’ın Nüvit isimli şahsı aradığı görüşme(tape:3174);

Nüvit: “Efendim Apo abi”, Abdullah: “O çantayı unutursan beni ömür boyu unut, o, hem senin geleceğin, hem benim, İlhan Ekşioğlu’nun”, Nüvit: “…öyle diyorsun da dur şimdi arabayı park etmeye çalışıyorum kapıyı niye kapatmıyorsun Apo abi geliyorum şimdi bekle geliyorum oraya” .



21.05.2011 günü saat:20.29’da Ahmet Çelebi'yi Abdullah Başak'ın aradığı görüşme(tape:2902);

Abdullah: "Kapının önünde seni bekliyoruz arabada", Ahmet: “Tamam geliyorum dur",


21.05.2011 günü saat:21.07’de Ahmet Çelebi'yi Reşit isimli bir şahsın aradığı görüşme(tape:2903);

Reşit: “Erdal İstanbul’da…2 milyar para lazım ona bir Erşan’a söyle ona uğrayıp alacak pazartesi geri gönderecek sana…sen Sivas’ta maçtasın", Ahmet: “He niye hayırdır", Reşit: “Parayı aldın yoksa sonra mı verecek", Ahmet: “Hadi görüşürüz sen beni yakmanın derdindesin hayırdır", Reşit: “Hele bir vermeyin maçı görün, bence siz para alın, o para bizde kârda kalır, yoksa sıkıysa vermeyin maçı, sizi İstanbul’da görürüm".

Söz konusu görüşmeden Reşit adlı şahsın da, Fenerbahçe lehine yapılan şike anlaşması gereği Ahmet Çelebi’nin para alacağını bildiği anlaşılmaktadır. Hatta ne zaman alacağını sorduğunda Ahmet Çelebi hemen “Hadi görüşürüz sen beni yakmanın derdindesin hayırdır” diyerek telefonu kapatmak istemiştir.
21.05.2011 günü saat:23.35’de Ahmet Çelebi'nin Nüvit'i aradığı görüşme(tape:2904);

Ahmet: “Çantam nerede", Nüvit: “Arabada", Ahmet: “Getirsene onu yukarıya bir",

Sanık İlhan Ekşioğlu söz konusu çanta için duruşmada, “takım elbise çantam, o benim elbise çantamdır. İçinde çok değer verdiğim önem verdiğim maçlarda giydiğim takım elbisem vardır” ifadeleri kullanmıştır. Son maça gelinceye kadar takımının çok önemli başka maçlarına giden sanık İlhan Ekşioğlu, Abdullah Başak ya da bir başkası ile hiçbir telefon görüşmesinde uğurlu elbise muhabbeti yapmamıştır. Kaldı ki, Faruk Yaşar ve Aziz Yıldırım ile yaptığı telefon görüşmelerinde “iyi 3 dikiş,…yani her koldan spor yapacağız, çok sağlam, üçüyle yaptım başkanım” sözleri ile yapılan şike anlaşmasının sağlamlığından söz ederken, işin şahsa kaldığını gösteren uğurlu elbise savunması inandırıcılıktan yoksundur.

Söz konusu uğurlu elbise savunmasının inandırıcılıktan yoksun olduğunun bir başka kanıtı, Abdullah Başak’ın savunmasıdır. Abdullah Başak duruşmadaki savunmasında; elbiseyi kaybederse bir daha İlhan’ın yanına gidemeyeceğini, 20 yıldır süren abi kardeşliğinin biteceğini söylemektedir. Esasen hiçbir tutar tarafı bulunmayan bu savunmaya bir an itibar edilse dahi İlhan’ın uğurlu elbisesinin kaybedilmesinin Nüvit’in geleceği ile hiçbir ilgisi olmasa gerektir. Oysa Abdullah; “O çantayı unutursan beni ömür boyu unut, o, hem senin geleceğin, hem benim, İlhan Ekşioğlu’nun” sözünü Nüvit’e söylemektedir.

Savunmada dile getirildiği gibi, müsabakadan iki gün önce 20.05.2011 tarihinde Sivas’a gelen ve otele yerleşen sanık Ahmet Çelebi’nin, 21.05.2011 gece yarısı araçta olan eşyalarının bulunduğu çantayı istemesi hayatın olağan akışına aykırıdır.

Nitekim bunun farkında olan müdafii müvekkilinin, toplantıda Mecnun Otyakmaz’ın Fenerbahçeli konuğu (?) kastederek “aramızda böcek var” sözünden alındığı için oteli terk edeceğinden Mecnun Otyakmaz’ın yolda çevirdiğini, bu arada da şoförünün çantayı arabaya bıraktığını savunmaktadır. Bu savunma varsayımın da ötesine geçmiştir. Buna göre, geleceği görme kabiliyeti o kadar gelişmiş bir şoför vardır karşımızda. Mecnun, şaka üzerine alınarak toplantıyı terk eden Ahmet Çelebi’yi yolda çevirdiğine göre, Nüvit, Mecnun Otyakmaz’ın toplantıda yapacağı şakayı bildiği için önceden Ahmet Çelebi’nin odasına giderek eşyalarını toplamış ve araca götürmüştür. Ahmet Çelebi de, Mecnun’un yoldan çevirmesi ile hemen odasına çıkmadığına göre arada belirli bir sürenin geçmesi gerekir. Eğer bu senaryo Mecnun ve Nüvit arasında daha önceden yazılıp rol paylaşımı yapılmamış ise, hiçbir inandırıcı yönü bulunmamaktadır ve itibar edilmemiştir.

Şu hale göre; söz konusu çanta Nüvit için bir “gelecek” ise evleviyetle şoförlüğünü yaptığı patronu Ahmet Çelebi için önem arz etmesi gerekir. Mehmet Yıldız ile şike görüşmesi için, Bülent İbrahim İşçen’den (yukarıda değerlendirilen 2669 nolu tapede) “…yani senle konuştuklarımızda mutabık mıyız... ben yani operasyona başladım” şeklinde aldığı onay ile Sivas’a gelen Ahmet Çelebi’ye, söz konusu çanta içerisinde Mecnun Otyakmaz’ın da bilgisi ve onayı ile şike anlaşmasında kullanılan menfaat karşılığı paranın geldiği noktasında Mahkememizde tam bir vicdani kanaat oluşmuştur.

22.05.2011 günü Sivas Stadyumunda oynanacak Sivasspor-Fenerbahçe futbol müsabakası ile ilgili olarak; iletişimi tespit, dinleme ve kayıt altında bulunan Ahmet Çelebi’nin, Sivassporlu futbolcu Mehmet Yıldız’la görüşerek şike girişimlerinde bulunacağı, 17.05.2011 günü Sivasspor Başkanı Mecnun Otyakmaz ile yaptığı görüşmede Sivas’a geleceğini belirtmesi üzerine, Ahmet Çelebi’nin irtibatlı olduğu bu şahıslarla Sivas’ta temasa geçeceği ve 20.05.2011 günü havayoluyla Sivas’a gideceği, 20.05.2011 günü saat:16.00 sıralarında Sivas Nuri Demirağ Havalimanına geleceği bilgisinin edinilmesi üzerine;



20-21-22.05.2011 Günlü Fiziki Takip Tutanakları ile sabit olduğu üzere (Kls. 28, Dizi:186-202 arası) güvenlik görevlilerce 20.05.2011 günü saat:16.00 sıralarında bahse konu yere geçilerek fiziki takip çalışmalarına başlanıldığı, saat:16.32’de A.Çelebi’nin elinde bulunan valizle beraber A şahıs ile birlikte havalimanı gelen yolcu kapısından çıkış yaptığı, bu sırada orada bulunan 5-6 kişilik bir grupla selamlaşarak ayaküstü konuştuğu, daha sonra vedalaşarak kendisini karşılamaya gelen şahısla birlikte 58 FN 294 plakalı beyaz renkli Megane marka araca bindiği, birlikte geldikleri A şahsın ise 58 TD 986 plakalı füme renkli Volkswagen Passat marka araca bindiği ve her iki aracında şehir merkezine doğru hareket ettiği, 58 FN 294 plakalı aracın Erzincan yolu üzerinde bulunan Peugeot bayiine geldiği ve durduğu, burada Ahmet Çelebi’nin araçtan inerek içeri girdiği, saat:17.05’de bayii içerisinde 2. katta ofislerin bulunduğu bölümde cep telefonuyla görüşme yaptığı, bu esnada Sivasspor Kulübü Başkanı Mecnun Otyakmaz ile, beraberinde bulunan Sivasspor Kulübü İdari Menajeri Faruk Taşseten, Mehmet Oflaz ve B şahsın ofislerin bulunduğu kattan aşağı inerek dışarı çıktıkları, Ahmet Çelebi’nin arkalarından çıktığı, dışarıda bir süre ayaküstü sohbet ettikten sonra Mecnun, Ahmet ve Faruk’un 34 MLH 94 plakalı siyah renkli Honda CR-V marka araca binerek hareket ettikleri ve Erzincan yolu üzerinde bulunan Sivasspor Kulübü tesislerine girdikleri,

Yapılan iletişim tespitlerinde; Ahmet Çelebi ile futbolcu Mehmet Yıldız’ın saat: 20.25 sıralarında görüşecekleri bilgisinin edinilmesi üzerine, güvenlik görevlilerce saat:20.00 sıralarında Büyük Otele geçildiği, Mehmet Yıldız’ın; Büyük Otel’e gelerek içeri girdiği, otelin lobi bölümünde dolaştığı, bir ara cep telefonuyla görüşme yaptığı, daha sonra Ahmet Çelebi’nin gelerek Mehmet Yıldız’la tokalaştığı, asansörlerin karşısında bulunan koltuklara oturarak bir süre konuştukları, daha sonra oturdukları yerden kalkarak birlikte dışarı çıktıkları, arkasından Ahmet Çelebi’nin otele geri döndüğü, Mehmet Yıldız’ının ise ayrıldığı,

21.05.2011 günü Mecnun Otyakmaz, Ahmet Çelebi, Faruk Taşseten ve Mehmet Oflaz’ın buluşarak kahvaltı yaptıkları, ardından Mecnun, Ahmet ve Faruk’un İnönü caddesi üzerinde bulunan Burger King’e geçtikleri bilgisinin edinilmesi üzerine; güvenlik görevlilerce saat:12.00 sıralarında bahse konu yere geçildiğinde 34 MLH 94 plakalı aracın cadde üzerinde park halinde olduğu, Burger King’e girildiğinde Mecnun, Ahmet ve Faruk’un kendi aralarında konuştukları, bir süre sonra hep beraber dışarı çıkarak park halindeki araca bindikleri, Büyük Otel’e geçtikleri ve içeri girdikleri, saat: 13.15’de otelden çıkarak araca bindikleri ve ayrıldıkları,

Ahmet Çelebi’nin saat:18.00 sıralarında İstanbul’dan gelecek Abdullah Başak ve Bülent İşçen’i karşılamak için havalimanını gideceği bilgisinin edinilmesi üzerine; güvenlik görevlilerce Büyük Otel önünde beklenmeye başlandığı, saat:17.27’de Ahmet Çelebi’nin otelden çıktığı, 34 VIP 20 plakalı siyah renkli Mercedes marka minibüse binerek hareket ettiği, Nuri Demirağ Havalimanı’na gelerek VIP yolcularının giriş çıkış yaptığı kapı önünde beklemeye başladığı, saat:18.28’de gelen yolcuları karşıladığı ve Abdullah Başak ve Bülent İşçen’le araca bindiği, Aziz Yıldırım ve beraberindeki diğer şahısların ise yolcu otobüsüne bindikleri ve şehir merkezine doğru hareket ettikleri, saat:18.50’de minibüsün gelerek Büyük Otel karşısında durduğu, içerisinden A.Çelebi, A.Başak ve B.İşçen’in inerek otele girdikleri, arkasından da Fenerbahçe Spor Kulübü yöneticilerini taşıyan otobüsün geldiği, Aziz Yıldırım ve beraberindeki şahıslarında otele giriş yaptıkları, daha sonra da Fenerbahçeli futbolcuları taşıyan takım otobüsünün geldiği,

Saat:20.29’da 34 MLH 94 plakalı araçla Mecnun Otyakmaz ile Faruk Taşseten’in gelerek otele girdikleri, bu arada Ahmet Çelebi, Abdullah Başak, İlhan Ekşioğlu, Bülent İşçen ve C şahsın ise otelden çıkarak 34 VIP 20 plakalı araca bindikleri ve Sivas Ticaret Odası sosyal tesislerine gelerek içeri girdikleri, daha sonra aynı araçla saat:22.05’de Büyük Otel’e giriş yaptıkları, saat:21.44’de Faruk Taşseten’in otelden çıkarak 34 MLH 94 plakalı araç içerisinden not defteri aldığı ve otele döndüğü, bir süre sonra tekrar çıkarak aynı araç içerisinden bu sefer siyah spor çanta aldığı ve otele döndüğü, saat:00.26’da Aziz Yıldırım ve Mecnun Otyakmaz ile her iki kulüp yöneticilerinin bir ara dışarı çıktıkları, daha sonra hep birlikte tekrar içeri girdikleri, yaklaşık yarım saat sonra Aziz Yıldırım ile diğer şahısların Mecnun Otyakmaz ve yanında bulunan şahısları uğurlayarak otele girdiği, bu sırada Faruk Taşseten’in elinde bulunan siyah spor çantayı 34 MLH 94 plakalı araca koyduğu, arkasından Mecnun Otyakmaz, Mehmet Oflaz ve D şahıs ile birlikte İnönü caddesi üzerinden meydan istikametine doğru yaya olarak gittikleri anlaşılmıştır.
22.05.2011 günü saat:22.34’de Mehmet Yıldız'ın X Şahsı aradığı görüşme(tape:3310);

Mehmet: “Ne yapayım Fenerbahçe’yi şampiyon yaptık gidiyorum", X Şahıs: "Oğlum orada kafayı çakıp atsana golü ya ayakla vuruyorsun sen ayakla vuramazsın ya", Mehmet: “Nereye gidecekmiş ne golü atacağım ya ben oraya gol atmaya gitmedim ki…ben oraya bulunmaya gittim o da tesadüf oradan adam…Santos boşuna geldi, ben şey başkana söyledim ben ayrılacağım diye haberin olsun ha" , X Şahıs: "Şeyle orada iyi geçin konuş yeni Sportif direktörümüzle…Ümit Karan", Mehmet: “Ümit abiyle konuşurum ya", X Şahıs: "Bıraktı futbolu zaten…şimdi o gelecek herşeyle o ilgileniyor", Mehmet:“Transferlerle mi", X Şahıs: "Fenerle anlaşmış güya Sezer yöneticilerle dedim şampiyon olsun da barı moral bozukluğu olmasın", Müsabaka sonrasında yapılan söz konusu konuşmadan Mehmet Yıldız’ın, Ahmet Çelebi ile şike anlaşması yaptığı net olarak anlaşılmaktadır.

Mehmet Yıldız Müdafii müvekkilinin maçta oynamadığını, 82. dakikada oyuna girdiğini, eğer şike yapsaydı baştan itibaren oynayacağını savunmuştur. Ancak bilinmeli ki takım antrenörü Rıza Çalımbay’dır ve kadroyu o kurmaktadır. Tüm oyuncular gibi Mehmet Yıldız’ın da, kendisini kadroya dahil etmek/ettirmek gibi bir takdiri yoktur. Oyuncunun sonradan oyuna girmesi, onun değil Hocasının şike yapmadığının kanıtı olabilir. Rıza Çalıbay’ın da Mehmet Yıldız’ı, şike anlaşmasının varlığına bilerek oyuna almadığı gibi bir iddia ve yargılama konusu dava bulunmadığına göre, yukarıda açıklanan nedenler ile sanık Mehmet Yılmaz’ın şike anlaşmasına vardığı sonuç ve vicdani kanısına ulaşılmıştır.
23.05.2011 günü saat:10.57’de Cemil Turhan'ı X Şahsın aradığı görüşme(tape:2585);

X Şahıs: "2 tane hakemle sizin ben var ya…görmedin mi şeyi 1-1 iken maç bir tane o şeyi heriflerin ofsaytını kesti", Cemil: “Görmedin mi len Sivaslılar nasıl oynuyor" X Şahıs: "Ne yapacak adamlar yatacaklar mı", Cemil: “O zaman diyecek ki ben, oynayacak, diyecek, ben dostuz mostuz merak etmeyin demeyecek abi", X Şahıs: "Siz o zaman öyle konuştunuz öyle mi dediler sana…kendi ağzınla düşüyorsun bak…gittin demek orada görüşme yaptın hiç utanmadan bunu söylüyorsun he bana…gazetelere vereceğim", Cemil: “O açıdan demiyorum…dostlarım arkadaşlarımız ya" dediği,


Yüklə 6,09 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   53   54   55   56   57   58   59   60   ...   79




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin