15- ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNE BAĞLI DERNEKLER:
A-KUVVAİ MİLLİYE DERNEĞİ
Oktay YILDIRIM'm il başkanı olduğu ve Devletin Yeniden Yapılanması için kurulduğu anlaşılan Kuvva-i Milliye Derneğinin aynı amaçla örgütlenmesini sürdürdüğü, dernek başkanı Bekir ÖZTÜRK'ün derneğin amaçlan doğrultusunda yazılan yazılan internet sitesinde yayınladıklan ve yine demek ile doğrudan irtibatı olmamakla birlikte örgütün stratejik plan ve yapılanmasını sağlayan SESAR Araştırmalar ve Stratejik Geliştirme Merkezinin sahibi olan BÜLENT (kod) İsmail YILDIZ' ın da aynı amaçla örgütlendiği ve yazmış olduğu yazılan örgüt üyesi olan Fuat ERMİŞ ve Bekir ÖZTÜRK' ün kendi isimleri ile Kuvva-i Milliye.net isimli sitede yayınladıklan, daha sonra da SESAR ismi ile ve kendi isimleri ile yayınladıkları, yazılann içeriklerinin de ordu ile hükümeti karşı karşıya getirip birbirlerine karşı düşmanca hareket etmelerini sağlamak, yine örgütün stratejisi doğrultusunda ermeni düşmanlığı, yabancı ve diğer dinlerin düşmanlığı, Süleymaniye çuval olayı gibi yazılannda şüphelilerin aynı amaç için hareket edip aynı konuda yazı yazıp propaganda yaptıklan, Türkiye' de öldürülen yabancı şahıslar ve Danıştay saldınsı olayı ile alakalı yorumlann yanı sıra Türkiye' de bundan sonra öldürülebilecek yabancı din temsilcilerinin de isimlerini açıkça yazmak suretiyle de bu şahıslan da hedef gösterdikleri, şüpheli Güler KÖMÜRCÜ'nün bizzat Kuvvai Milliye Demeği ile ilgilendiği, Bekir ÖZTÜRK ün tayini ile ilgilendiği, sırf Kuvvai Milliye Demeğinin kurulabilmesi için Bekir ÖZTÜRKün tayinini Ankara ya çıkarmaya çalıştığı, şüpheli Bekir ÖZTÜRK Kuvvai Milliye Demeğinin faaliyetlerini yürütürken, diğer şüpheliler, Kemal KERİNÇSİZ, Sevgi ERENEROL, Halil Behiç GÜRCİHAN, İsmail YILDIZ, Erkut ERSOY, Recep Gökhan SİPAHİOĞLU' Ayşe Asuman ÖZDEMİR, Muammer KARABULUT la irtibatlannm bulunduğu mevcut telefon irtibat raporlanndan anlaşılmaktadır.
Paşa(kod) Fikri KARADAĞ'ın yönetimindeki Kuvayı Milliye Demeği (1919) içinde faaliyet gösteren şüpheliler Erkut ERSOY ve Recep Gökhan SİPAHİOĞLU ile irtibatlanda her iki demeğin aynı amaca yönelik çalıştıklannı göstermektedir. Şüpheli soruşturma aşamasında ölen Kuddusi OKKIRm da her iki demeğin kuruluş çalışmalanna (Zafer kod)Muzaffer TEKİN ile birlikte katılıp örgütlenmelerine yardımcı olduğu, Kuvvai Milliye Demeği İstanbul sorumlusu olan şüpheli Oktay YILDIRIMında ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNE ait elbombalannı gizlediği, örgütsel tüm eylemlere fiilen (Zafer kod)Muzaffer TEKİN' ve Sevgi ERENEROL un yanında katıldığı anlaşılmaktadır.
Aynca Oktay YILDIRIM ve Bekir ÖZTÜRK ün bilgisayarlannda elde edilen belgelerde, birçok şahsın özgeçmiş raporlannm bulunduğu, bazılannm üzerinde tehlikeli, takip edimesi lazım, şeklinde ibarelerin bulunduğu, şüpheli Fuat ERMİŞin İsmail YILDIZ yazdığı yazılan Kuvvai Milliye.com sitesinde yayınlama görevini yürüttüğü anlaşılmıştır.
B-KUVAYI MİLLİYE DERNEĞİ (1919)
Kuvayı Milliye Demeği (1919) nin kuraculuğunu ve başkanlığını yapan Paşa(kod) Fikri KARADAĞ'ın aynı demek çatısı altında silahlı tetikçi grubu örgütlediği, bizzat bazı kişilerin öldürülmesi için organizasyon yaptığı^i-etiS^fîerlç yüzyüze görüştüğü, bazı konuşmalannda 10 milyon dolar paranın ^geldiği y^he\ ulaştınldığını belirtitiği
Aynı grubun ankarada davaya konu VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ derneğinin kuruluşunda birlikte hareket ettikleri, bizzat Hüseyin görüm Muzaffer TEKİN Paşa(kod) Fikri KARADAĞ Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK Soruşturma aşamasında ölen Kuddisi OKKIR ın bu derneğin kuruluşunda bulundukları, daha sonra Muzaffer TEKİN in önderliğinde başkanlığını Bekir ÖZTÜRK'ün yaptığı Oktay YILDIRIM m İstanbul şubesi başkanı olduğu Kuvvai Milliye Derneğini kurdukları, Bekir ÖZTÜRK'e ait aynı isimli internet sitesinide örgütsel amaçlı olarak kullandıkları anlaşılmıştır.
Aynı tarihlerde Kuvayı Milliye Derneği (1919) nin de Paşa(kod) Fikri KARADAĞ tarafından kurulup faaliyete geçmeside şüphelilerin ERGENEKON terör örgütünün aldığı kurumsallaşma ve sivil toplum örgütlerinin çok olmasıyla başta istihbarat toplama ve örgütlerin sayılarının ve üyelerinin çok olması ile de toplumsal olaylarda örgüt üyelerini harekete geçirmek açısından görünmez bir güç olmayı hedefledikleri, bu gücü bazı toplumsal olaylarda kullandıkları, Dernek ve sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini gerek kuruluş aşamasında gerek sonrasında örgüte ait medya kuruluşlarında reklam ve propaganladalınn yapılması suretiyle bu dernek ve vakıfların baskı unsuru olma özelliklerini arttırdıkları saptanmıştır.
Dosyada mevcut fiziki takip tutanakları ve fotoğraflar ile telefon görüşmelerinden anlaşıldığı kadarıyla gizliliğe çok önem verildiği, önemli konuların hep yüzyüze konuşulduğu. Paşa(kod) Fikri KARADAĞ Sevgi ERENEROL ve Veli KÜÇÜK' ün gizli buluşmalarla örgütsel içerikli toplantıları yapıp kararlan burada aldıklan, aynca Türk Ortodoks Kilisesinde örgütün gizli toplantılaranm yapıldığı bu toplantılara örgütün üst düzey tüm yöneticilerinin katıldığı gibi bazı askeri şahıslannda buradaki ayin adı altında yapılan toplantılara katıldıklan telefon görüşmelerinden alaşılmaktadır.
Kuvayı Milliye Derneği (1919) nin üyelerinin büyük çoğunluğunun sabıkalı kişilerden oluştuğu. Hiçbir geliri olmayan dernek binasında şüphelilerin esrar patileri düzenledikleri gibi kendilerine çeşitli askeri rütbeler ve makamlar tahsis etmek sretiyle aralannda hiyerarşik bir yapı oluştrduklan. Örgüt üyelerine çeşitli görevler ihdas edip bu yönde örgüt kimlik karılan bastmp dağıttıklan. Kimlik kartlannm resmi askeri kimlik kartlanna benzer şikilde yapıldığı. Bazı şüphelilere verilen kartlarda ÖZEL KUVVETLER, bazılanna İSTİHBARAT, bazılanna ÜLKELER ARASI İSTİHBARAT SORUMLUSU şeklinde görev dağılımını belirten ibarelerin bulunduğu. Buradan da şüphelilerin kendilerini koımutan binbaşı görev karargah şeklindeki tabirlerle tanıttıklan ve aralanndaki hiyararşik yapıya uygun olarak birbirlerine görevler verdikleri anlaşılmaktadır.
Şüphelilerde ele geçirilen CD ve fotoğraflarda kısa sürede bu üç derneğin birçok ilde örgütlendikleri, kuruluş aşamasında birçok salonda seminerler verildiği, Paşa(kod) Fikri KARADAĞ nin Kiralık Mercedes münübülerle seyahat ettiği, Dernek çatısı altında birçok şehirlerarası etkinliğin düzenlendiği, derneklerin üye sayısı ve bu üyelerden elde edilecek gelirlerle bu tür çalışma ve organizasyon faaliyetlerinin finanse edilemeyeceği, bu aşamada paralann nereden geldiğinin şüphelilerce izah edilemediği görülmektedir.
GİZLİ TANIK 17 nin ifadesinde bu konuyla alakalı olarak, ERGENEKON terör örgütünün mafya yapılanması içinde önemli görevi olduğu Arnavut Sami (Kod) Sami HOŞTANın bizzat bu derneğin örgütsel faaliyetlerinin finansmanı için para gönderdiği, şüpheli Hüseyin GÖRÜM kendisini özel kuvvetler komutanı olarak tanıttığıve Kuvayı Milliye Derneği (1919) üyelerine çeşitli askeri görevler dağıttığı, örgüt üyelerinin askeri eğitimini verdiği, silahlı eğitimlerinin verilmesi içinde Mehmet Zekeriya ÖZTÜRKe teklifte bulunduğu, şüpheli Veli KÜÇÜK'ün bizzat dernek binasına gelerek, ERGENEKON terör örgütünün bünyesinde bulunan sol tandanslı üyelerle aralarındaki ihtilafın giderilmesi için uzlaştırmaya yönelik konuşmalar yaptığını, bazı şahısların Murat ÇAĞLAR tarafından araba bagajında derneğe getirilip, zorla tahsilat yapıldığını beyan etmiş^r^****^
Şüpheli Erkut ERSOY'un Paşa(kod) Fikri KARADAĞa bağlı olarak istihbarat faaliyetlerinden sorumlu gurubun yöneticisi olduğu, tespit edilemeyen bazı askeri şahıslarlada irtibatlarının olduğuve istihbarat bilgilerini bu şahıslara ilettiğini telefonlarda söylediği, telefon konuşmalannda karagah olarak adlandırılan yerlerden bahsettikleri, istiklal mahkemelerini kuracaklannıve motorize ekipler kurup kendi yöntemlerine göre kişileri cezalandırmayı düşündükleri anlaşılmaktadır.
C-VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ
Yine bu örgüt tarafından kurulan ilk kuruluşunda ZAFER (kod) Muzaffer TEKİN , Fikri KARADAĞ, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Soruşturma aşamasında ölen Kuddisi OKKIR gibi şüphelilerin kurulmasına önayak olduklan VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ derneğinin de aynı amaçla kurulduğu çok kısa bir sürede bu derneğin örgütün amaçlan doğrultusunda bir suç merkezi haline geldiği bu dernek hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığığmca hazırlanan 06.09.2007 tarihli 2007/1495 sayılı iddianamede "VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ derneğinin 06.05.2005 tarihinde kurulduğu kurulmasına müteakiben halen görev yapan kamu görevlileri ile emekli olan kamu görevlilerinin derneğe sempati ile yaklaşıp dernek faaliyetlerinde görev aldıkları. Derneğin kurucuları ve liderlerinin dernek çatısı altında TCK 220. maddede belirtilen Suç işlemek için Kurulmuş Örgüt kurup bu yapılanma içinde hiyeraraşik olarak örgütlenip çeşitli suçları işlediklerinin belirtildiği, Örgütün: her Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşında olması gereken ve var olan; Vatan, Millet, Bayrak ve Mustafa Kemal Atatürk sevgisini kendi kişisel ve maddi çıkarları için kullanmaya başladıkları görülmektedir." Denilmiş olup; buradan da VKGB derneğinin amaç ve faaliyetlerinin ERGENEKON örgütünün gizli amaçlan ve stratejisi doğrultusunda faaliyet gösterdiği de açıkça anlaşılmaktadır. Bunun dışında Türkiyede birçok pretosto eylemi ve değişik yürüyüşlerin bu şüpheliler tarafından organize edilmiş ancak bu tür faaliyetler için harcanan paralann nasıl ve kimler tarafından karşılandığı hususlannm da şu aşamada tespit edilememiştir.
VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ-derneğinin kuruculan arasında bulanan Taner ÜNAL ve Ahmet CİNALİ nin Veli KÜÇÜK' ile irtibatlan aynı şahıslann Muzaffer TEKİN ile irtibatlan derneğin Veli KÜÇÜK' ün talimatıyla kurulduğu, kuruluşunda bizzat Muzaffer TEKİN Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK Soruşturma aşamasında ölen Kuddisi OKKIR gibi örgütün ileri gelenlerinin de bulanmasına rağmen daha sonraki aşamalarda dernek başkanı Taner ÜNALIn İşçi Partisi lideri Doğu PERİNÇEK ten aldığı talimatlarda Diyarbakır da örgüt adına yürüşüş tertipledikleri, Mersinde meydana gelen bayrak yakma ve akabinde tüm Türkiyede meydana gelen gösterilerinde ö dönem itibanyla VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ derneğinde faaliyet gösteren tutuklu şüpheli Ali KUTLU tarafından provakasyon amaçlı yakıldığı da Gizli Tanık 17 nin beyanlanndan anlaşılmaktadır.
16-İSTİHBARAT YAPILANMASI
Şüphelilerden Erkut ERSOY'un örgüte ait gizli istihbarat biriminin lideri olduğu, etrafına topladığı birçok hackerle birlikte çeşitli zamanlarda değişik illerde lüks otellerde gizli örgütsel içerikli toplantılar yaptıklan gibi başka şahıslann bilgisayar ve email gönderilerini habersiz olarak ele geçirip internet sitesinde yayınladıklan gibi bazılannı de mektup yoluyla kurumlanna şikayet edip haklannda işlem yaptırmaya çalıştıklan. Erkut ERSOY'un hiçbir geliri olmamasına karşılık görüşmelerinde bu konu telefonda görüşülmez biz zaman zaman otellerde gizli toplantılar yapıyoruz buraya sende gelirsen konulan yüzyüze görüşürüz şeklinde beyanlarda bulunması da kendi geliri olmayan bu şüphelinin örgütün mali kaynaklarıyla bu toplantılan finanse ettiğini göstermekt^itft"35*»»^
Y ine telefon görüşmeleri ve şüpheliler be^filaflnda ^i^p^oplantılarda kendilerini derin devlet olarak lanse edip devletin teki ' v*e ^gcFgek ■aaMplerinin kendileri ve
ıi5 ıs z
Ergenekonculann olduğunu beyan ettikleri. Ve gizli toplantılarda örgüt üyelerine son çare olarak iktidarı devirmek için kendilerinin iltilal yapacaklarını söyledikleri ve bu yönde örgüt üyelerini şartlandırdıkları. Örgüt üyelerininde bu konuyla alakalı olarak birbirlerine hem telefonda hem de mesaj ve e-mail yoluyla 'ihtilalden başka çare kalmadı" şeklinde birbirlerine bu hususu hatırlattıkları anlaşılmaktadır.
Örgüt üyelerince kurulan derneklerin amaçlan kuruluş tüzükleri ve tüm eylem ve faaliyetlerinin birbiriyle benzerlikler gösterdiği anlaşılmıştır. Bir çoğunun tüzükleri hakkında Dernekler Kanununa uymaması sebebiyle davalann açıldığı ancak yine de derneklerin örgütsel içerikli dokümanlarda geçen isimler ile örgütün talimatlanna uygun olarak kurulduklan anlaşılmaktadır.
Şüpheliler Veli KÜÇÜK, Tuncay GÜNEY ve Ümit OĞUZTAN'dan ele geçirilen örgütsel içerikli belgelerin içinde özel güvenilk şirketlerinin de istihbarat toplama için bulunmaz bir fırsat olduğu ve bu şirketlerle her türlü illegal faaliyetinde perdelenebileceği belirtilmiş, şüpheli Veli KÜÇÜK'ün özel güvenlik şirketinin sahibi olduğu, şüpheli Oktay YILDIRIM' m özel güvenlikçi olarak Reina'da çalıştığı, daha bir çok örgüt üyesinin özel güvenlik işi yaptıklan, hatta Gizli Tanık 17' nin beyanına göre Veli KÜÇÜK'ün Kuvayı Milliye Derneği (1919)'ne gelip 150 tane özel güvenlikçi alacağını ve bu özel güvenlikçilerin de Kuvayı Milliye Derneği (1919)'nden seçileceği ve bu konuda da derneğe ilan astığı, gelen kişilerin de dernekte mülakata tabi tutulduklan anlaşılmaktadır.
17-MEDYA İRTİBATLARI;
Şüpheliler örgütün amaç ve talimatlanna uygun olarak medyayı ele geçirmek için faaliyetlerde bulundukları, şüpheli Veli KÜÇÜK'ün bu konudaki faaliyetleri yanında Türkeli Dergisini kurdurup, daha sonra yine kendi talimatı ile kurulan VATANSEVER KUVVETLER GÜÇ BİRLİĞİ Derneğine bu derginin yönetimini bıraktığı, şüphelilerden İlhan SELÇUK' un Cumhuriyet Gazetisinin genel yayın yönetmeni olduğu, şüpheli Doğu PERİNÇEK'in İşçi Partisinin genel başkanı olmasına rağmen Aydınlık ve Ulusal Kanal'da söz sahibi olduğu, kendisine bağlı olarak yönettiği bu kanallarda Mehmet Adnan AKFIRAT, Ferid İLSEVER, Serhan BOLLUK, Hikmet ÇİÇEK ve Hayati ÖZCAN'ın medya yapılanması içersinde yer aldıklan gibi istihbarat toplama ve kişisel verileri kaydetme ile devlete ait gizli ve belgeleri ele geçirdikleri anlaşılmıştır.
Şüpheli Hayrettin ERTEKİN' in ENTERNET grupun sahibi olduğu, şüpheliler Halil Behiç GÜRCİHAN, Bekir ÖZTÜRK, İsmail YILDIZ ve Erkut ERSOY'un internet sitesi sahibi olduklan, şüphelilerden Ayşe Asuman ÖZDEMİR, Gazi GÜDER, Ergün POYRAZ, Fuat ERMİŞ, Güler KÖMÜRCÜ, Hayrullah Mahmut ÖZGÜR, Habip Ümit SAYIN, Muammer KARABULUT, Oktay YILDIRIM, Orhan TUNÇ, Kemal KERİNÇSİZ, Ümit OĞUZTAN, Emin GÜRSES ve Vedat YENERER'nin çeşitli gazete internet sitesi ve televziyonlarda örgütün amacı doğrultusunda yazı, yayın ve propaganda faaliyetleri yaptıklan anlaşılmaktadır.
18-HUKUK DEPARTMANI;
Şüpheliler Kemal KERİNÇSİZ, Nusret SENEM ve Fuat TURGUT'un Avukat olduklan ve örgütün tüm faaliyetlerini hukuk kurallan çerçevesinde yapılması için gerekli yasal zemini oluşturmaya çalıştıklan, örgütün amacı doğrultusunda gerçekleştirilen tüm eylem ve faaliyetlere ilişkin davalan meccanen takip ettikleri anlaşılmıştır.
BÖLÜM III
ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN DEŞİFRE EDİLEBİLEN YAPILANMASI
l-ASKERI YAPILANMASI
ERGENEKON terör örgütünün yapılanması içinde askeri yapılanmanın çok önemli yerinin bulunduğu, ERGENEKON dokümanında ERGENEKON başkanlığına bağlı 7 gizli birimin 5 tanesinin başında asker bulunduğunun belirtilmesi ve bu bölümlerin başkanlıklarına komutanlık diye isim verilmesinden bu örgütlenmenin kurucularının ve önemli yöneticilerinin asker kökenli olduğunu göstermektedir.
Diğer taraftan ele geçirilen dokümanlardan ve alman ifadelerden örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içerisine sızmaya çalıştığı ve burada örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda faaliyetlerde bulunduğu, hakkında işlem yapılan şüphelilerin de görevde olduklan dönemde ellerinde bulunan imkan ve yetkileri örgütün amaç ve çıkarlan doğrultusunda kullandıklan anlaşılmıştır.
Öte yandan örgütsel dokümanlarda belirtildiği gibi örgütün en çok önem verdiği ve sızmaya çalıştığı kurumlardan birisinin Türk Silahlı Kuvvetleri olduğu, bu nedenle halen gizli bir şekilde bu faaliyetlerini sürdürdüğü, hatta bu faaliyetlerini KARARGAH EVLERİ şeklinde adlandırarak özellikle harp okullannda bulunan subaylar ve öğrencilerle ilgilendikleri, bunlann yanı sıra halen görevde olan bazı Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplan ile ilişki içerisinde olduklan, bu ilişkileri sayesinde birçok kişinin askerlikle ilgili problemlerini çözdükleri ve istedikleri yerlerde askerlik yapmalannı sağladıklan, aynca bu ilişkileri örgütün farklı amaç ve hedefleri için kullandıklan anlaşılmıştır.
Soruşturma kapsamında olan şüphelilerden;
1-Şüpheli Veli KÜÇÜK (Emekli Tuğgeneral)
2-Şüpheli Mehmet Fikri KARADAĞ (Emekli Kurmay Kıdemli Albay)
3-Şüpheli Muzaffer TEKİN (Emekli Piyade Kd.Yüzbaşı Disiplinsizlik)
4-Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK (Emekli yüzbaşı istifa)
5-Şüpheli Fikret EMEK (Emekli Piyade Kıdemli Binbaşı Malulen)
6-Şüpheli Oktay YILDIRIM (Emekli Levazım Kademeli Başçavuş Malulen)
7-Şüpheli Muhammet YÜCE (Hava Uzman Çavuş sözleşme feshi)
8-Şüpheli Mahmut ÖZTÜRK (Emekli Levazım Başçavuş)
9-Şüpheli Orhan TUNÇ (Emekli Kademeli Kıdemli Başçavuş)
10-Şüpheli Rafet ARSLAN (Emekli Topçu Yüzbaşı Malulen)
11-Gazi GÜDER (Müstafi Deniz Yüzbaşı İstifa) oldukları tespit
edilmiştir.
E RGENEKON terör örgütünün gizli üst yapılanmasında görevli oldukları anlaşılan
Şüpheliler Veli KÜÇÜK'ün Tuğgeneral, M. Fikri KARADAĞ'ın Kurmay Albay, Muzaffer
TEKİN'in yüzbaşı (İhraç), Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Fikret EMEK, Rafet ARSLAN ve
Gazi GÜDER'in yüzbaşı, Oktay YILDIRIM, Orhan TUNÇ, Mahmut ÖZTÜRK ve
Muhammet YÜCE'nin astsubaylık ve uzman çavuşluk kadrolanndan malulen veya
kadrosuzluk sebebiyle emekli edildikleri bildirilmiştir. Aynca soruşturma kapsamında birçok
örgüt üyesinin görevli askeri şahıslarla irtibat halinde oldukları. Bazı askeri şahislann emekli
olur olmaz örgüte ait dernek ve sivil toplum kumlu^SffrSa^ls^düzey görevlere geldikleri
anlaşılmaktadır. 0 V>\
.ın l M lfe%Or-
ERGENEKON terör örgütünün üst düzey gizli yapılanmasının yöneticileri ve üyeleri olan şüpheliler,
Veli KÜÇÜK, İlhan SELÇUK, Doğu PERİNÇEK, (Zafer kod) Muzaffer TEKİN, Paşa (kod) M. Fikri KARADAĞ, Mehmet Zekeriya ÖZTÜRK, Sevgi ERENEROL, Erkut ERSOY, Habip Ümit SAYIN, Hayrettin ERTEKİN, Güler KÖMÜRCÜ, Hikmet ÇİÇEK'in doğrudan askeri şahıslarla irtibatlarının bulunduğu ve askeri yapılanma içinde görevli bulundukları anlaşılmaktadır. Şüpheli Doğu PERİNÇEK'in parti içi gizli söylemlerinde ve telefon görüşmelerinde, Milli kuvvetler olarak nitelediği ve Millet Ordu işbirliğiyle yapılacak darbe planlarından söz ettiği anlaşılmıştır.
ERGENEKON terör örgütünün ana dokümanlarında ve örgüt içi dokümanlarda;
a)İstihbarat Dairesi,
b)Operasyon Dairesi,
c)Analiz ve Değerlendirme Dairesi, (Sözde Komutanlıkları), d)Örgüt İçi Araştırma Dairesi (Sözde Komutanlıkları),
1- ERGENEKON dokümanında
1). AMAÇ, KAPSAM VE YÖNTEM
l/a). AMAÇ
"Bu çalışmanın amacı, Atatürk ilkeleri doğrultusunda biçimlendirilmiş, Kemalizm'in tek, gerçek ve içtenlikli koruyucusu (sözde) Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un re-organizasyonuna katkıda bulunabilmektir." Denilmiş ise de Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde böyle bir oluşumun bulunmadığı bizzat Genel Kurmay Başkanlığının dosyada mevcut yazılarıyla belirtilmiştir.
(sözde) TSK bünyesi içinde faaliyet gösteren Ergenekon'un sorunlarının belirlenmesi ve giderilmesine yönelik gözlem, tespit, karşılaştırma ve önerilere yer verilmekle yetinilmeyip, yepyeni bir yapılanma örneği önerilmektedir.
Böylelikle, Ergenekon'un 21. yüzyıl koşullarına uygun re-organizasyonu
doğrultusunda analiz yapılarak, bir araştırma, geliştirme ve yeni yapılanma raporu hazırlanmıştır.
Şeklindeki ibarelerden ERGENEKON terör örgütünün sürekli olarak kendisini Türk Silahlı Kuvvetlerinin bünyesindeymiş gibi göstermek suretiyle kendisine taban kazanmayı ve örgütün hakim konumda olduğunu göstermek için Türkiye Cumhuriyeti'nin Ordusunun bu işin içinde olduğunu vurgulamak ihtiyacı hissetmişlerdir.
Aynca ERGENEKON dokümanının Gizlilik Prensibi başlıklı bölümünün altında;
l/e). GİZLİLİK PRENSİBİ
Ergenekon, (sözde) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin değerli personeli dışında entelektüel ve her meslekten seçkinlerin de içinde yer alacağı "sivil" personelden yararlanmakla karşılaştığı ve bundan sonra karşılaşacağı en önemli sorunlann üstesinden gelmekte güçlük çekmeyecektir. ABD'nin birçok istihbarat biriminin örgütlenmesinde "Masonik" benzeri bir yapılanmaya gidilmiş olmasının nedenleri arasında, istihbarat birimlerinin karşılaştığı sorunlann üstesinden gelmede kendi içinde yer alan zengin insan kaynaklanna sahip olunması amacı yatmaktadır
Şeklindeki ibarelerden de örgütün sivillerle bazı askeri şahısların yönetiminde masonik yapılanma benzeri bir yapılanma olduğu, bizzat örgütü tarif eden ve prensiplerini belirleyen ERGENEKON dokümanından anlaşılmaktadır. Buradan da
Örgütün sivil yapılanmasını anlatan ERGENEKON-LOBİ başlıklı ve birçok şüpheliden elde edilen belgenin giriş bölümünde de, BÖLÜM: I 1). GİRİŞ
Gelişen ve değişen siyasal, ekonomik, bilimsel ve toplumsal dünya koşullan ile bölgesel coğrafyasında ve kendi içinde Türkiye'nin özgür iradesi dışına ve ulusal çıkarlanna aykm biçimde içine sürüklenmek istediği çeşitli oluşumlar göz önüne alındığında; (sözde) Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren "Ergenekon"a bağlı olarak,
(Sözde) "Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren "Ergenekon"un kontrolünde, sivil unsur olarak çalışması plânlanan Kemalist/sivil "Lobi"ye ve yapacağı çok yönlü yararlı faaliyetlere yeni yüzyılda gereksinim vardır. Geleceğin dünyasında "sanal ortam" büyük önem ifade edecek olmakla birlikte, katı gerçekler belirleyici ve sonuçlandıncı unsurlar olmaya devam edecektir. Bu nedenle (sözde) Türk silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un Lobi adını verdiğimiz örgütsel organizasyonun faaliyetlerine önümüzdeki zaman dilimi içinde çok daha fazla gereksinimi olacağı görüşünde haddimizin sınırlarını zorlayan ısrarcılıktaki ifade ve işaretlerimizin amacı, konunun öneminden kaynaklanmaktadır."
Şeklinde ERGENEKON terör örgütünün sivil unsurlarının dahi yönlendirilmesinde bizzat örgütün üst düzey yöneticilerince yapılıp yazdı belge haline getirilen LOBİ dokümanında dahi kendilerini (sözde) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bünyesinde ve kontrolünde kurulmuş bir örgüt gibi tanımlamak suretiyle örgütün etki ve faaliyet alanını geniş tutulmasma ve Türk Milletinin Türk Ordusuna karşı duymuş olduğu sevgi, saygı ve bağımlılığını da kötüye kullanmak suretiyle amaçlarına ulaşmayı planladıkları anlaşılmaktadır.
Yine şüpheliler Veli KÜÇÜK ve Ümit OĞUZTAN'dan ele geçirilen "PANZEHİR" isimli dokümanda: Türk Silahlı Kuvvetleri'nin genç ve yetenekli subaylarının PKK üst yönetim kademesine yerleştirilmesi şeklindeki ibarelerden de yine örgütün kendi ana prensiplerinden olan terör örgütü kurup yönetmek prensibine Türk Silahlı Kuvvetleri'nin manevi şahsiyetini alet edip kullanmak suretiyle kendi ideolojik ve örgütsel faaliyetlerini gerçekleştirmeyi amaçlamışlardır. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin tüm yasadışı oluşum ve terör örgütlerine karşı verdiği kararlı mücadele tüm dünya tarafından bilinmektedir.
Örgütsel içerikli dokümanlardan de anlaşılacağı üzere ERGENEKON terör örgütü yapılanması içinde Askeri Yapılanmanın çok önemli yer tuttuğu, yapılanmadaki ana unsurlar olan, İstihbarat Dairesi Komutanlığı, İstihbarat Analiz ve Değerlendirme Dairesi Komutanlığı, Operasyon Dairesi Komutanlığı, Örgüt İçi Araştırma Dairesi Komutanlığı başlıklı dört ana birimin asker kökenli olacağının belirtilmesinden açıkça anlaşıldığı gibi, Üniteler arasında enformasyon değerlendirmesinde ayrıcalık tanınabilecek tek bölüm "Operasyon Dairesi Komutanhğı"dır. Çünkü, elde edilen enformasyon analiz ve değerlendirilmesinde gerektiği hallerde katkısı olabilir. Denilerek muhtemelen bu daireye bazı istisnalann getirildiği,
KONTROL DAİRESİ'nin varlığından Ergenekon Örgütü Başkanı/Komutanından başkaca hiç kimsenin bilgisi olmaması kesin bir gerekliliktir. Denilmek suretiyle kontrol dairesinin çok gizli ve hücre yapılanması şeklinde örgütlendiği anlaşılmaktadır.
Operasyonlarda yer alması zorunlu olan bu dairede yer alan ajanların ilk görevi; operasyon alanı içinde bulunmak, operasyon esnasp?«fif1?en^tfcl£me ve ortadan kaldırma gibi işlemlerde doğabilecek sorunları çözümlem^tir. İkiri^^&ırVörevleri, karşı istihbarat
örgütlerine geçen, yakalanan veya operasyon amacına aykırı hareket eden herhangi BİR AJANI ÖLDÜRMEKTİR.
Kontrol Dairesinde görevlendirilecek ajanlar, mutlak'a Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinden ve özel operasyon ünitelerinden çok dürüst, güvenilir kişilerden seçilmelidir. Bu ajanlar merhametsiz olmalı Ve bağımsız görev yapabilmelidirler. Emirleri doğrudan Ergenekon Komutan'ından almalıdırlar, üst yöneticiler ve örgüt personeli ile ajanları tarafından bilinmemelidirler. Denilmiş olup soruşturma kapsamında yakalanan Fikret EMEK in özel kuvvetlerden emekli olduğu evinde KANAS suikast silahından C3 plastik patlayıcılara kadar silah ve sabotaj malzemesi olarak kullanılan geciktiricili fünye den saniyeli fitile kadar birçok silah ve dokümanın bulunduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda belirtilen örgütün oluşum ve faaliyetleriyle alakalı olarak yapılan soruşturmada yakalanan ve tutuklanan şüphelilerden, ele geçirilen diğer delillere bakıldığında,
Şüpheli Sevgi ERENEROL'dan elde edilen, DERİN ERGENEKON başlıklı örgütsel içerikli dokümanda ERGENEKON terör örgütünün gizli amaçlan ile gizli yapılanmasının tüm sistematiğinin aynntılı olarak anlatıldığı, belge içeriğinde:
....Ergenekon'un yukanda anlatılan özelliklerin yanında, bilinmesi gereken en önemli yanını şöyle özetleyebilirim. "Agarta'nın merkezinde bulunan Ergenekon, bilgi işlem ve uygulama merkezi konumunda bir oluşumdur." ..İşte şimdi Ankara merkezli Türkiye, bu sancıları çekiyor. Doğum saati yaklaştı, taktir, şu anda cenine sarılmış ipleri çözüyor. Filizin sürmesi için onu çevreleyen sert kabuğun çürümesi nasıl mukadderse, Ankara'da ruhundaki ilâhi mesajı sunmaya mani unsurları ayıklıyor.
...Etrafımızda cereyan eden olaylar bize de kaos ve gelecek endişesi şeklinde yansıyor. Oysa acaba gerçekten bir kaosu mu yaşıyoruz, yoksa filiz sürmeye durmuş, çekirdeğin cidannı yırtma sancılannı mı?
Önce bir soru: Acaba insanoğlu tam plânladığı gibi gerçekleşmiş kaç olaya tanık oldu? Yahut insanlığın ulaştığı şu seviye, ne kadanyla onun eseridir? Bu gelişen, değişen, yenilenen olaylarda, yaratıcının hiç mi dahli yok? Şans veya taktir de diyeceğimiz üçüncü faktörün bu olaylardaki yeri ne?
OYUN BİTİNCE
Kurtlar Vadisinin bulunduğu yerin özel adı ERGENEKON'dur. ERGENEKON TÜRK'ÜN MİLLİ DURUŞUDUR. Bu duruş Tann'nın özüne kadar gider. Ergenekon'a Anadolu topraklanndan ulaşım, Karaman Konya Akşehir üçgeni içinden yapılır. Farklı bir zaman boyutundadır. Destan zamanlanndaki ulaşımın Asya'dan olduğu doğruydu. Ama bu gün için Ergenekon' un Anadolu'ya geçmesi bir plânın gereğiydi. Yani zaman kaymalan mekânlan da etkileyerek, farklı zaman boyutuna Anadolu'dan sağlandı.
Ağartanın Bilgi İşlem ve uygulama Merkezi olan ERGENEKON'un işlevi çok özel zamanlarda ortaya çıkar. Bu ortaya çıkış zamanlannı bilen varlıklar vardır. Türk'ün Yolunu aydınlatan bir özellikle mesajlar verirken de her gelişte genetiklerine bazı işlevleri eklerler. Bu mesajlar Bozkurt Sembolü ile verilir. Yol göstericiliğinin yanında bazı aralarda yardımlarını bir ilâhilikle bu Millete Rahmet olarak verir. Bu Tanrısal bir oluşun gerçek yönüdür.
Agarta' da bu sistemin gönderilişi ve hazırlanışı üç kişilik bir Ruhsal İdari Evrim Üstadları tarafından Türkiye'de (Anadolu topraklarmda) yedi kişiye ulaştırılır. Bu ökült ve ezoterik bir öğretidir. Bu evrimsel üstadlarının adı TÜRK'tür. Tanrı'yı Türk kelimeleriyle anlatan ezoterik bilgi çok az inisiye bilmektedir. Bu sebeple şöyle bir söylemi bizler kullanır olduk: "Çalış didin ve çah$ş4f£tiU/ar kapacaksın,
Bu ulaşımın şifreleri çözülür. Alt Birimi olan kırk kişiye dağıtılır. Kırk görevli bu sistemin dağılımını teknik bir şekilde Türk İnsanına sunar. Bu öğretinin ve uygulamanın bizzat sahibi ERGENEKON'dur. Ergenekon'un görev alanlarının içinde Türk Ordusu'nun çok önemli yeri vardır.
Türk Ordusu içinde bu görevler ve görevliler Alpler ve Erenler olmak üzere iki misyona ayrılırlar. Her birim Türk Ordusunun okült birimlerini oluşturur. Alpler, Özel Harp Dairesinin faaliyetlerini devam ettirir. Erenler ise işin Parapsikolojik spiritüel ya da başka bir anlatımla ilâhi yönünün sergilemesini yapar. Bu sistemin idarecileri çok özeldir. Sistemin başında görülmezler. Ve asla deşifre olmazlar. ..Çünkü Kundalini gücü nasıl ki zor zamanlarda ortaya çıkarsa, Türk Milletinin zor anlarında da bu sistem olaylara direk el koyar. Sistem sürekli olmasına rağmen kendisini her zaman hissettirmez.
Diyerek ERGENEKON terör örgütünün gizli yapılanmasının her zaman devrede olduğunu, Türk milletini tarihi mitolojik değerlerini örgütün çıkarları için kullandıkları,
"KARARGAH EVLERİ" YAPILANMASI
İşçi Partisinden elde edilen İşçi Partisi Karargahevleri yapılanmasıyla alakalı Mit müsteşarlığınca hazırlanan çok gizli belge içeriğinde ERGENEKON terör örgütünün sivil yapılanması içinde yer alan Teori Tasarım ve Planlama Daire Başkanlığı içinde görevli bulunan İşçi Partisi genel başkanı şüpheli Doğu PERİNÇEK'in partisini de bu gizli yapılanmanın metodlarını ve geliştirilmesini nasıl yaptığını ayrıntılı olarak anlatmaktadır.
Çok gizli ibareli ve Genel Kurmay Başkanlığına gönderilen karargah evleriyle alakalı MİT müsteşarlığının yazısının İşçi Partisi genel merkezinde Doğu PERİNÇEK'in odasında bulunması da ERGENEKON terör örgütünün Türk Silahlı Kuvvetleri içinde gizli yapılanmasını sürdürdüğünü ve raporun İşçi Partisi'nden çıkması da örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içinde çok önemli mevkilere kadar sızdığını göstermektedir. Çünkü MİT Müsteşarlığının yapmış olduğu tüm çalışmaları mahiyeti itibariyle gizli olduğu, ayrıca mevcut raporunda Çok Gizli ibaresi taşınması da bu belgenin çok önemli ve hassas olduğunu göstermekte olup, böyle bir belgenin muhatapların eline geçmesi de gizli kadrolaşma eylem ve fiillerinin boyutlarını açıkça göstermektedir.
Ayrıca bu konuda Genel Kurmay Başkanlığı savcılığından gelen 02.06.2008 tarihli cevabi yazıda, Genel Kurmay Başkanlığınca İşçi Partisi Karargah Evleriyle alakalı doküman için Hv. Kuv. As.Savcılığına soruşturma talimatının verildiği belirtilmiş olup, ERGENEKON terör örgütünün sızma süreçlerine ilişkin soruşturmanın Genel Kurmay Başkanlığı askeri savcılığınca da devam ettiği anlaşılmaktadır.
Örgütün eylem ve fiillerinde kullanılmak için lazım olan patlayıcı maddeler, suikast silahları ile el bombalarının yine askeri yapılanma içinde bulunan örgüt üyelerince rahatlıkla temin edilebildiği de anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut Gizli Tanık İsmet ifadesinde: Kendilerine silahlar patlayıcılar ve suikast yapılacak kişilere karşı istihbarat bilgilerinin görevli askeri şahıslarca bizzat verildiği, örgütsel askeri eğitimin yine görevli askeri şahıslarca verildiğini beyan etmiştir.
Örgüt üyelerinin görevli olduğu dönemlerde muhtemelen bu tür silah mühimmat ve patlayıcı maddeleri gizlemek veya sarfedildi göstermek suretiyle karargah dışına çıkarabileceklerini şüpheli (Zafer kod) Muzaffer TEKİN beyanında aynntılı olarak anlatmıştır. Örgüt üyelerinden şüpheli Fikret EMEK'ten ele geçirilen el bombalan, plastik patlayıcı maddeler, TNT kalıpları, sabotaj teli, saniyeli fitil, fünyeler, kalashnikov makineli tüfek, dürbünlü kanas suikast silahı gibi, şüpheli Oktay YILDIRIM'a ait olan (27) adet el bombası, fünyeler ile askeriyenin o^ârtfaşm%, kayıtlı kasaturanın bizzat şüphelinin evinde ele geçirilmesinden de örgütün ihtiyacı olan mühimmatı çeşitli zamanlarda
zulaladığı ve ihtiyaç durumuna göre kullandığı, bu malzemeleri de askeri kurumlardan illegal olarak temin ettikleri anlaşılmaktadır.
Soruşturma kapsamında ele geçirilen askeri silah mühimmat ve benzeri malzemelerden Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ait olanlar Cumhuriyet Başsavcılığımızca askeri kurumlara teslim edilmiştir.
Örgütün amaçlan arasında bulunan siyasi iktidarlan dize getirmek için gerektiğinde suikast düzenlenmesi için de gerekli istihbari bilgiler, kroki ve şemalann da rahatlıkla elde edildiği, bu tür bilgilerin tamamen profesyonel kişilerce hazırlandığı ele geçirilen plan, projelerden ve krokilerden açıkça anlaşılmıştır.
Devlete sözde hizmet etme iddiasıyla kurulan ve faaliyet gösteren ERGENEKON terör örgütünün hem sivil kökenli üyeleri hem de asker emeklisi üyelerinde devletin çeşitli kurumlanna ve Genel Kurmay Başkanlığı'na ait birçok gizli ve askeri içerikli bilgi, belge, bilgisayar kaydının bulunduğu ve çoğunluğu sivil olan örgüt üyelerinde bu tür askeri gizli bilgi ve belgelerin hangi amaçla bulunduğu hususlannın anlaşılmadığı, çünkü sözde devlete hizmet etme düşüncesinde olan örgütün sivil kökenli üyelerinden, bu tür gizli bilgi ve belgelerin bulunmasının örgütün amacına nasıl hizmet ettiği anlaşılamamaktadır.
Bizzat devletin menfaatleri için gizli kalması gereken bilgilerin, çeşitli askeri kurumlar ve devletin diğer kurumlanndan alınıp sivil ve görevli olmayan örgüt üyelerine verilmesi, bazı gizli bilgilerin örgüt üyelerince kitaplarda yayınlanıp siyasi malzeme olarak kullanıldığı gibi, bazı bilgilerin de üzerlerinde çalışma yapılarak sabotaj amaçlı olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Doğu PERİNÇEK ve İşçi Partisinde yapılan aramalarda, çok miktarda, Türk Silahlı Kuvvetlerine ait "GİZLİ" ibareli, askeri içerikli istihbari bilgi, koruma planları, ordu bölge planları gibi dokümanlar bulunduğu,
Örgüt mensuplannm bu bilgileri başka bir yol ya da yöntemle ulaşmasının mümkün olmadığı, dolayısıyla örgüt mensuplanndan ele geçirilen GİZLİLİK dereceli bilgi ve belgelerin örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde bilgi akışını sağlayan güçlü bir yapılanmasının olduğu anlaşılmaktadır.
Şüpheliler (Zafer kod) Muzaffer TEKİN, Fikret EMEK, Mete YALAZANGİL, Ergün POYRAZ, İsmail YILDIZ ve Kemal KERİNÇSİZ ile Mehmet Adnan AKFIRAT'ta bu tür devlete ait çok gizli bilgi ve belgerin, mahiyeti itibanyla sivil kişilerce Türk Silahlı Kuvvetleri'nin bilgisayarlarından elde edilmesinin fiilen mümkün olmadığı, buradan da örgütün irtibatlı olduğu askeri şahıslardan bu bilgileri temin yoluna gittiği kanaatine vanlmıştır.
Şüpheli Zafer (kod) Muzaffer TEKİN, Mete YALAZANGİL, Fikret EMEK ve Kemal KERİNÇSİZ'den ele geçirilen CD ve dosya içeriğinde, Kuvvet Komutanlan ve bazı ordu komutanlannın, yaptığı gizli askeri toplantılann bulunduğu ve yine MGK (Milli Güvenlik Kurulu) toplantılanndan önce yapılan konuşmalar ve toplantılarda konuşulacak konulara ilişkin bilgilerin bulunması da ERGENEKON terör örgütünün Türkiye Cumhuriyeti Devletinin en önemli kurumlannda konuşulan Milli Güvenliğe ve ülke savunmasına ait konulardaki gizli bilgi ve belgeleri temin ettikleri anlaşılmaktadır. Bu toplantılarda konuşulan bazı konularla alakalı olarak da ERGENEKON terör örgütünün üyelerince çeşitli yayın organlannda yazılar ve propagandalar yapıldığı anlaşılmaktadır. Şüpheli Halil Behiç GÜRCİHAN'da ele geçirilen "operasyon kınk ay" başlıklı çok gizli yürütülecek örgütsel çalışmanın içinde geçen bazı konulannda bu CD içerisinde yer alan askeri gizli toplantılarda konuşulan konulann açılımı şeklinde olması hususu da ERGENEKON terör örgütünün eylem ve faaliyetlerinde devlete ait gizli bilgileri kullandıklannı göstermektedir.
Örgüt üyelerinden ele geçirilen delillerden;
NATO YA SABOTAJ PLANLANMASI Yine Şüpheli Hayati ÖZCAN'dan ele ,geçmlen İzmir Şirinyer'de NATO MÜTTEFİK KUVVETLER Karargâhına SABOTAJ PLANI VE ASKERİ BİLGİLERin
bulunduğu, CD içerisinde "hizmete özel ibareli açılabildiğive müzik CDsi görünümünde olduğu, içeriğinde İzmir Şirinyer'de NATO Karargâhı olduğu anlaşılan uluslar arası askeri statüdeki tesislerin içinden dışına kadar çalışan insanlardan bunların ID kartlarına, giriş çıkış güvenlik kartlarından çalışanların Türkiye Cumhuriyeti Kimlik numaralarına kadar birçok ayrıntının bulunması, CD içerisindeki dosyada "Açık otoparkın önündeki ev tutulacak 6 aylık kira peşin ödenecek" ibareli örgütsel içerikli bilgilerin bulunduğu buradan da muhtemelen daha önceki tarihlerde ele geçirilmiş bu bilgilerin üzerinde kendi istihbari bilgilerini eklemek suretiyle bir sabotaj planı hazırlandığı, CD içindeki bilgi ve resimlerin 2003 tarihli olmasına rağmen sabotaj içerikli orijinal resimlerin üzerinde yapılan değişikliklerin 2007 tarihi olması da örgüt tarafından belirtilen tarihte Nato askeri tesislerine bir sabotaj planı yapıldığının, hatta palanın uyfulanması için kiralık ev tutup NATO tesislerinin gözetlendiği anlaşılmaktadır.
Şüpheli Doğu PERİNÇEK ve grubunun Natoya karşı eylem ve söylemlerinden, aynca şüpheli Hayati ÖZCAN'm ajandasında bulunan Doğu PERİNÇEK'in konuşma notlanndan alınan "Türkiye Erken seçimle bir çıkış noktasına gelmiştir. Milli hükümet kurulacaktır. Türkiye de Provokasyonlar yapılacaktır buna direnecek bir hükümet şarttır". Şeklindeki beyanından da yapılacak provokasyonlar için hazırlıkların çok profesyonelce yapıldığı anlaşılmaktadır.
Belgelerin içeriğinden ve hazırlanma şeklinden Ergenekon terör örgütünün nasıl çalıştığı ve uluslar arası askeri tesislerin her türlü bilgi ve belgelerini temin edip, provakasyon amaçlı eylem yapmayı planladığı açıkça anlaşılmaktadır.
YARGITAY BİNASININ KROKİSİ
İşçi Partisinden ele geçirilen ELBA isimli CD içinde; "Yargı-Nusret SENEM'den" isimli klasör içeriğinde Yargıtay Başkanlığına ait iki Ana hizmet binası ile Ek hizmet binalannm ayrıntılı krokilerinin bulunması ve aynı tarihlerde İktidar partisinin kapatılması için Anayasa Mahkemesine dava açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının ciddi tehditlere maruz kalması da krokinin ne amaçla hazırlandığını açıkça ortaya koymaktadır.
ERGENEKON terör örgütü tarafından planlanıp gerçekleştirildiği anlaşılan Cumhuriyet gazetesine 3 defa el bombası atılması ve Danıştay 2. Dairesi Başkanı Mustafa Yücel Özbilgin'in makamında Şehit edilmesi eylemleri de ERGENEKON terör örgütünün gizli amaçlan ve suikast eylemlerindeki ustalık ve tecrübesini açıkça ortaya koymaktadır. Danıştay olayı sonrasında meydana gelen olaylar ve Türkiye'de oluşturulacak kaos ortamı sonucu Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin darbe ile devrilmesi için Türk Silahlı Kuvvetlerinin açıkça tahrik edildiği başansız olunmasına rağmen örgütün medya gücü hedef saptırmada ve gerekse eylemi gerçekleştiren sanıklann eylemden sonra yakalanıp toplanan delillere rağmen eylemin devletin güvenlik güçlerince planlanıp yaptmldığı şeklindeki devleti ve kamu otoritesini zaafa uğratma maksatlı yayınlarla kamu düzenini bozmayı amaçladıklan, devlet otoritesine karşı güvensizlik ortamı oluşturmak için yaptırdıklan dezenformasyon amaçlı haberler ve yayınlardan da tüm eylem ve fiillerin ERGENEKON terör örgütü tarafından hakim güç olma amacıyla tek merkezden yönetildiği açıkça anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut Osman YILDIRIM'm cezaevinde alman beyanında bizzat Cumhuriyet Gazetesine atılan bombalann Veli KÜÇÜK'ün talimatıyla (Zafer kod)Muzaffer TEKİN tarafından verildiğini belirttiği ve kendilerinin de bu olaydan ötürü 500 bin ABD doları para alacağını, ancak olaydan sonra herhangi bir para almadıklarını beyan etmiştir.
Ele geçirilen CD'lerde: askeri içerikli bilgiler, isimli ve isimsiz NATO kartları boş kartlar bazı şahıslara ait fotoğraflar", park yerleri işjgnli-Masör içersinde "bir bölgenin krokisi ve kroki üzerinde patlama yapılacağı belirtilen bölgeler, ^'bulunan resimler, Yargıtay krokisinin ve güvenlik zafiyetlerinin tespitini içeren bilgiler, Genel Kurmay Başkanımız Org.
Yaşar BÜYÜKANIT'ın gezi programının güvenlik bilgilerinin bulunması hususları değerlendirildiğinde; bu kroki, plan ve bilgilerin iyi niyetle bulundurulmadığı, Tıpkı Danıştay olayı gibi Türkiye 'de Kamu düzenini bozucu ve kamu otoritesini zaafa uğratacak eylemlerin planlandığı anlaşılmıştır.
GİZLİ ASKERİ BELGELERİN ÖRGÜT TARAFINDAN ELE GEÇİRİLMESİ,
Şüpheliler (Zafer kod)Muzaffer TEKİN' Mete YALAZANGİL Fikret EMEK Ergün POYRAZ İsmail YILDIZ dan devlete ait çok gizli belgelerin çıkmasından sonra İşçi Partisinde yapılan aramada Ankara İşçi Partisi, Ulusal Kanal, Aydınlık Dergisinin bulunduğu binada yapılan aramada CD içerisinde; "İZMİRDEN HAYATİ ÖZCANIN GÖNDERDİĞİ BELGELER" isimli klasör içerisinde: "GİZLİ- HİZMETE ÖZEL-ASKERİ- CASUSLUK- SABOTAJ- İSTİHBARAT" gibi konular içeren dosyalar olduğu Yine İşçi Partisinden elde edilen Hikmet Çiçek'e ulaşanlar isimli klasörün bulunduğu CD içinde çok gizli askeri bilgi ve belgelerin bulunduğu, ERGENEKON terör örgütünün devlete ait çok gizli biligi ve belgeleri elegeçirme gibi bir amacının olduğu, bu bilgilerinde örgüt içi istihbarat birimlerince kullanıldığının anlaşıldığı gibi, bazı bilgilerin mahiyeti itibarıyla çok gizli olması ve devletler arası husumete sebep olabilecek bilgiler olması da ERGENEKON terör örgütünün bu bilgileri yurt içinde kullanma ihtimali olmadığından, uluslar arası irtibatlarında bu bilgileri kullandıklan şüphesini doğurmaktadır. Yurt dışı faaliyetleriyle alakalı çalışmalar devam etmektedir.
Şüpheliler Emin GÜRSES beyanında: Ergün POYRAZ da bulunan gizli askeri içerikli bilgi ve belgelerin Şener ERUYGUR TARAFINDAN verildiğini beyan etmiştir. Yine dosyada mevcut Ergün POYRAZ'dan elde edilen ve korumalan tarafından elle yazıldığı anlaşılan günlük notlarda, ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ üyesi Ergün POYRAZ'm dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener ERUYGUR, İstihbarat Başkanı Orgeneral Levent ERSÖZ, MGK Genel Sekreteri Org.Tuncer KILIÇ'la bizzat makamlarında birçok defa görüştüğü, aynca Teknik Ve Mali Daire Başkanı Albay Atilla UĞUR' la bir çok defa görüştüğü, temin ettiği gizli askeri bilgi ve belgeleri kitaplannda kullandığı ve yazdığı kitaplan büyük çoğunluyla askeri görevli şahıslara vererek bu kitaplan sattırdığı, aynı notlann içeriğinden anlaşılmaktadır. Şüpheli Ergün POYRAZ'ın Levent ERSÖZ ve Atilla Uğur isimli üst düzey Jandarma İstihbaratından, para aldığına ilişkin tutanakların da İşçi
Dostları ilə paylaş: |