*Kayıt Sıra No:... 03.03.2008 günü saat: 10.55 sıralarında İlhan SELÇUK ile Alev ÇOŞKUN'un yaptıklan telefon görüşmesinde ö/etle; 1
İ.SELÇUK' un "...Doğu PERİNÇEK ile Kemal ALEMDAROĞLU geldiler bana" dediği, A.ÇOŞKUN' un "Evet onu onu bilmiyorum da işte Kemal telefon etti bana" "...Balbay ile konuştum dedim ki yarın geliyor saat 14:00 de Haberal ile randevusu var ama öncelikle seninle konuşması lazım..." dediği, İ.SELÇUK' un "Bu Haberal ile Balbay'ın arası iyi değilmiş galiba birileri söyledi" dediği, A.ÇOŞKUN' un "Önemli değil şimdi" dediği, İ.SEÇUK' un "Önemli önemli değil" dediği, A.ÇOŞKUN' un "Balbay koordinasyon sağlayacak.." dediği, İ.SELÇUK' un "Şimdi yol uçak ücretini verelim mi yoksa gerekmez mi Kemal ALEMDAROĞLU" "Yani durumu nedir onun" dediği, A.ÇOŞKUN' un "Onun durumu iyidir ama ben bir çıtlatayım bakayım" dediği, İ.SELÇUK' un "... bu işler senin üstüne vazife" dediği. A.ÇOŞKUN' un "Yani ben zaten aldım o işi Balbay'la da konuştum onları koordine ettiriyorum" dediği,
*Kayıt Sıra No:... 14.02.2008 günü saat: 12.59 sıralannda İlhan SELÇUK İlhan YILDIZ' m yaptıkları telefon görüşmesinde özetle;
İ.SELÇUK' un "Bizi işte bi şeyin başına geçirmek istiyorlar özellikle Kemal Alemdaroğlu çok ısrar etti falan filan.Tabi olacak iş değil ama herkeste bir şeyler istiyor bekliyor falan Dünya senin anlayacağın siyaset miyaset falan şey olduk, neyse Oktay erken gitti. Biz işte orda duman olduk yok medyadır yok bilmem nedir şimdi yani baktığın zaman işte şeyi birleştinelim üzerine şey yapıp. 4 tane TELEVİZYON var bu hikayenin içinde. İşte biri o Ankara daki Türk metalin TV si var" "Avrasya Evet" "B kanal var. Burda da Doğu Perinçek kanalı ile bizim Tuncay Özkan kanalı var. 4 tane kanal işte ne yapılabilir şu bu falan filan bi şeyler. Yani zor bir iş dedik ki ya biz zaten gazeteden çok zor" dediği, İ.YILDIZ' ın "Kanalları nasıl birleştiriceksiniz" dediği, İ.SELÇUK' un "Yani ortak bildireler yaymak, bir bütün bu kanal sahipleri arasında bir, efenim birisi Metal in başında birisi işte İŞÇİ partisinin başında Tuncay Özkan işte HALK partisine girdi girecek bir hareketin başında. E öbürü de REKTÖr ANkarada. O da doğru dürüst bir adam işte sen birleştirirsin bunları gibi olmayacak şeyler öneriyorlar bana" "Yav bide şey var bilemiyosun ki yani DOĞU yarın öbür gün ne yapar bilebiliyormusun" dediği, İ.YILDIZ' ın "Evet Dogu ya güvenilmez ama" dediği, İ.SELÇUK' un "Öbürleri daha iyi filan. Zaten kendileri geliyorlar şubu. Şeyi pek fazla tanımıyorum ama onuda şey tanıyor Kemal, eski rektör falan öbür rektör falan tanıyorlar. Neyse böyle bir yani senin anlıyıcağın böyle bir gece geçirdik, (gülüyor). Sen ne yaptın" "İyi onun dışında bu Başbakan duman ha" dediği, İ.YILDIZ' ın "Başbakan duman abi. Bugün Ertuğrul ÖZKÖK tekrar yanıt yazmış. Sabahtaki çocukta yazıyor. Çıplak kadın fotoğrafları meselesi varya abi" dediği, İ.SELÇUK' un "...Bilemiyoruzki herşey çok karışık. Ama Türkiye bir noktaya sürükleniyor gibi" dediği, İ.YILDIZ' m "Evet. Fehmi Koru bugün yazmış Yeni Şafak ta. Oda şeyi Aydın DOĞAN grubunu eleştiriyor. Ertuğrul ÖZKÖK ün yazıları aynen Cumhuriyet te Hiket ÇETİN KAYA nın yazıları gibi..." "Aydın DOĞAN kendini kurtarır ama ötekiler kurtaramaz. Ertuğrul ve arkadaşları Cumhuriyet e gitsin demiş" dediği, İ.SELÇUK' un "Evet çok güzel. Ne yapalım bu polemiklerden bi şey yapalım mı. İşin içine Cumhuriyet te girdi şimdi" dediği, İ.YILDIZ' m "Doğru olabilir abi. Fakat Akşam grubu Aydın DOĞAN a bayrak açtı. Tayyip in yanında yer aldılar. Tercüman gazetesi inanılmaz. İşte Simavi döneminde böyle değildi. Doğan grubuna geçtikten sonra Hürriyet in yayın politikası böyle oldu. Manşetler acayip. Vakit gazetesi yine öyle" "Abi yarın bi şey anlaşırlar bunlar tam 90 derecede dönerler" "Aydın Doğan ında günahı az değil abi" dediği, İ.SELÇUK' un "Delimisin ya" "Delimisn ya bütün bu ikinci Cumhuriyetçi denen takım nerde palazlandı Aydın Doğan" dediği, İ.YILDIZ' ın "Onun için çok kzor bi 30 yıl eğer SOL iktidar olsaydı heralde şimdi bambaşka bi şey olurdu^ğajbeycim" dediği, İ.SELÇUK' un "Yani 70 bin Okul var 90 bin cami var. Getirdiıu^Bİüen|~prskam" dediği, İ.YILDIZ' ın "Gelmedi abi bugün yazısını koydum içinçps bıliyorsund^^etiricek onu çalııyor
getiricek" ".. .acaba bu ABD ve Avrupa Tayyip ten vazmı geçiyor" dediği, İ.SELÇUK' un "En güzel soru bu tabi yani bütün mesele bizim Liboşlarm bunlardan vazgeçmesi için Avrupa dan esinti gelmesi lazım. Öbürleri içnde, sermaye için de Amerikadan gelmesi lazım" dediği, İ.YILDIZ' m ...Şimdi Amerika BÜYÜK ELÇİSİ DAR BİR YEMEK VERİYORMUŞ ANKARA DAKİ TEMSİLCİLERE. BALBAY ŞİMDİ BÜYÜKELÇİNİN MASASINDA ŞARAP İÇİYOR ABİ. BAKALIM ORADAN NE ÇIKACAK DAR BİR TOPLANTI" dediği, İ.SELÇUK' un "Bu BALBAY gemi azı ya aldı buna bir şey düşünmek lazım. Yok efendim konaklar alıyor otomobiller alıyor, şarap içiyor.." dediği, İ.YILDIZ' m "Şeyinde kira sözleşmesi yapıldı bugün Ankara daki bina tamamdır" dediği, İ.SELÇUK' un "O çok iyi oldu yav" dediği, İ.YILDIZ' m "Bugün aynı anda aynı zamanda zamanlaması ilginç, bizim Amerka muhabiri Elçin Poyrazlar da Amerka başkan yardımcısı Cehenny in bürosuna davet edildi abi. Şimdi kız gitmeden önce konuştuk falan aşağı yukarı Türkiye üzerine sorular soracaklar. Belli oldu işte ordaki islam ne oluyor, türban meselesi nedir gibi sorular var" "Biz ona bazı şeyler gönderdik. Birde şöyle soruyorlarmış abi daha önce bir gazeteci daha gitmiş. ERDOĞAN IN KARŞISINA KİM RAKİP OLABİLİR. Gibi soru tahmin ediyoruz dur bakalım şimdi toplantı akşamüzeri" dediği, İ.SELÇUK' un "Demek ki bi seçenek yaratmaya çalışıyorlar bu demin senin söylediklerimde doğrulayan şey bu" "... Bu Cheneye kini yazabilecekmiyiz" dediği, İ.YILDIZ' ın "Abi çıksın bakalım toplantıdan yazdıcakmı yoksa özel bir şey mi onu Elçin ile akşam konuşacağız. BALBAY da bu büyükelçiden edinimler aktarsın, bakalım ne oluyor" dediği, İ.SELÇUK' un "O zaman onları bekleyelim çok önemli çünkü bence çok önemli..."dediği,
19.02.2008 günü saat: 12.36 sıralarında İlhan SELÇUK ile X bayan/BALBAY' m yaptıkları telefon görüşmesinde özetle;
İ.SELÇUK'un "...Bülent YENER ile galiba itişip kakışıyorlar işte orada bir Bülent vardı onun bir şeyi çıktı problemi onu tafsiye edilmesi gerekiyordu ... Bülent YENER biraz kaknemlik mi ediyor" "...Serdar memnun Bülent'ten ne sen memnunsun nede İbrahim memnun ortada böyle bir olay var. Ersini de kışkırtıyor galiba Bülent" dediği, BALBAY'ın "....memnunluk memnun değilik duygusunu çok lüks buluyorum eğer orda gerekli ise ve onunla çalışacaksak çalışırız abi..." dediği, İ.SELÇUK' un "...Er..in Akgüç ...bu işleri sen Erol ERKUT, Bülent YENER, Hüseyin GÜLER üçü anlaşamadılar bunun üzerine Erol u efendim vakfa aldık bilmem ne Ersin i öyle istedi Erol ile kim çalıştı Güray ÇAPAN çalıştı yani baktık ki gazeteye yani Günay ÇAPAN gelmiş 2 milyon dolar getiriyor fakat bizim Hüseyin ile Bülent istemiyorlar adamı. Yani anlıyor musun Cumhuriyet in zorluğunu bunun üzerine onları pasif tarafa aldık ve oraya Erol u oraya koyduk Günay ÇAPAN, Erol ile çalıştı parasını koydu efendim dolar 613 bin lira iken efendim getirdi 2 milyon doları sonra dolar efendim 1 milyar 200 bin iken de 1 milyon dolarını aldı oda karlı çıktı.Şimdi de efendim zeytinleri elinde kalmış onları satayım diye şimdi olay manzara-i umumiye bu. Şimdi burada Balbay bir Serdar ı bir kere sakinleştirelim ben bu Bülent YENER meselesine falan bi bakayım efendim çünkü sorun çözmek yerine sorun çıkarmak üzerine istiyor galiba" dediği, BALBAY'ın "...ÇANKAYA BELEDİYESİ ARTIK ONLAR İLE İLİŞKİMİZ BİZİM böyle HANİ İKİ RESMİ KURUM GİBİ artık DEĞİL YANİ FALAN... DİYELİM Kİ BELEDİYEDEN BÖYLE BİR GELİR GELİYOR BÖYLE BİR KALEM YOK ZATEN GAZETE DE YANİ BÖYLE BİR GELİR KALEMİ YOK SIFIRDAN GELİYOR GAZETEYE AMA BU NASIL GELECEK BUNUN MUHASEBESİNİ ŞÖYLE YAPALIM SİZ ELDEN PARA ALMAYIN BİZİM JH^ŞABIMIZA GEÇSİN ŞİMDİ BEN BAŞKAN A BAŞKAN BİZE BUNU YAPIYpjfSİJIpp|f%BUNU RESMİ KAYDA GEÇİR BİLMEM NE şimdi" dediği, İ.SELGMK* un 'İbiklim şimdi artık herkes
tehlikenin farkına vardı bunu belirten bir sürmanşet bir şey yapabilir miyiz diye dün reklamcılar geldiler bir hayli güldük falan işler fena değil bakalım ne çıkacak ... ERSİN İNDE KAYGISI ŞU DİYOR Kİ GAZETENİN BÜTÜN ŞEYLERİNİ TEMİZLEDİK ÇÜNKÜ BİR SÜRÜ İŞ YAPMIŞTIK BİLİYORSUN İŞTE KARIŞMIŞTI İŞLER O ŞİRKET BU ŞİRKET BÜTÜN BU YAN ŞİRKETLER TASFİYE EDLİDİ..." dediği, BALBAY'ın "Ama öyle yapmamız lazım abi.yani şeyi odur abi.Şimdi burda da Baykal ile sizin ile konuştuktan sonra" dediği, İ.SELÇUK' un "Tamam Baykal olayı." Dediği, BALBAY' m "Şimdi Baykal olayı siz söylediniz ya aralık buluşmasında Baykal a biraz aç diyelim dediniz bir heyet olsun dediniz sonrasında Engin abi üzerine aldı onu biz küçük bir grup toplandık işte Sabih KANADOĞLU, Alpaslan hoca, ben işte Yargıdan bir kaç kişi falan şimdi resmen her kafadan ayrı bir ses çıktı yok işte Baykal a gidilip bu denir mi? şu denilir mi bu denmez falan mesala Alpaslan IŞIKLI CHP de siyaset yapmak istiyor gidelim söyleyelim ve bende heyette olayım bende burda siyaset yapacağım diyeyim diyor o zaman sizin söylediğinizin şeyi kaçıyor yani siz genel bir aç diye önermiştiniz ya aralık ayında" dediği, İ.SELÇUK' un "Şimdi Balbay burda geçen gün beni burada Bülent Berkarda eski rektör falan Tonguç Görker bide İstanbul Üniv. eski rektörü Kemal Alemdaroğlu falan geldi orada bana söyledikleri şey efendim sen toparlarsın bu işi bu işin başına geç bilmem ne gibilerinden tabi bu olmaz ben yalnız orda bir aklımıza bir şey geldi işte seninlede konuştuk galiba" "Fakat oda olmadı, şimdi orada da yine çeşitli fikirlerde insanlar bir araya geliyorlar işte Kemal Alemdaroğlu dediğin zaman Doğu Perinçek e yakın öbürünü dediğin zaman berikine yakın Tuncay Özkan tabi onun da televizyonu var Doğu Perinçek inde var efendim diyorlarki işte Kanal B oda bir Üniv. Televizyonu" "Şimdi bir nokta da sen konuyu açarsan biz Cumhuriyet gazeteziyiz efendim bu işlere girmeyiz ama ortada böyle bir realite var ve yani İlhan Selçuk uda beni de başka arkadaşları da bir baskı altında tutuyorlar Çünkü burada Halk Partisinin kapalılığı dışarıda bir takım hareketlerin oluşmasına yol açıyor. Burada Türkiyenin bu Üniv. kesimi ve bürokrat kesimi durumdan pek memnun değil diye bir açılış yapabilirsin ama bunu yaparsan yaparken her zaman ben Ankara, ben yazarım, ben köşe yazarıyım Cumhuriyet in vakfındayım bizim böyle bir particilik siyaset yapmamız imkanı yoktur mantığını hep göz önünde tutarak konuşmalısın" "Onu da biliyor geçen gün şey geldi bana SHP Başkanı Murat Karayalçm geldi oda bir şeyler söylüyor diyor ki müthiş Anadolu da bir yakınma var şuralara gittim diyor bu şeyin sonu geliyor diyor AKP nin diyor, ben o kadar iyimser görmedim, ben o kadar iyimser değil mi" dediği, BALBAY' ın "Bende öyle, şöyle görüyorum İlhan abi bende iyi bir seçenek gelmeden bu partinin sonu gelmez" dediği, İ.SELÇUK' un "Proplem budur ama bunu nasıl söyleyeceksin bunu Tuncay Özkan mesala bu partiye efendim oda bir liderlik peşinde galiba anladığım" dediği, BALBAY' ın "Liderlik peşinde abi Nisan a kadar eğer CHP ye genel sekreter yapmazlarsa kendisi parti kuracakmış" dediği, İ.SELÇUK' un "Yani biz şeyin içindeki Cumhuriyet in içindeki kendi içindeki çözdük Cumhuriyet in içinde ki bütün sorunları kar ediyoruz, satışımız artıyor 100 bine çıkacağız efendim işte medyadan bahset bana sorarsan biliyordur ama Doğan grubunun Cumhuriyet e yanaştığını söyle. Ve bir noktada dinciler tepeleyecekler herkesi Baykal ıda tepeleyecekler o zaman ittifaklara ihtiyacı var. Yani sen bilirsin o işi" dediği,
24.120.2007 günü saat : 14.38'de Sevgi ERENEROL ile Selda ÖZTÜRKKAY arasındaki telefon görüşmesinde özetle;
Selda ÖZTÜRKKAY'm "Merhabalar Ankara Yeniçağ Gazatesinden arıyorum ben Selda Öztürkkay nasılsınız" "Sevgi hanım... Kiliseye bağlı kurulan yardım kuruluşu karitas hakkında bilginiz var mı" dediğj^l^ş^EREN EROL'un "Karitas... Katolik Vatikana ait bir kuruluştur" "Normalde TOİsyonljj^fn\bir yan kolu gibi çalışır
yani yardım adı altmda misyonerlik faaliyetleri tabi ön plandadır o konuyla ilgili en iyi araştırmayı Ali Rıza BAYZAN bey yapmıştır şeyden girerseniz internetten onun o çalışmasını bulabilirsiniz" dediği.
23.12.2007 günü saat:12.47'de Veli KÜÇÜK ile Vedat..? (YENERER) yaptığı telefon görüşmesinde özetle;
VELİ'nin "Bu sabah bende seni arayım diyordum be, yazını okudum internette" "Güzel çok güzel olmuştu" dediği, VEDAT'ın "Ya paşam yazıyoruz da hiç bişey şey yok ki suyla yazıyoruz" dediği, VELİ'nin "Yo yo hayır bi şey yok değil oluyo, gayet güzel oluyo" dediği, VEDAT'ın "Bi yararı oluyosa iyi paşam" dediği, VELİ'nin "Oluyo oluyo, oluyo ben bakıyorum, yani yavaş yavaş millet artık uyanmaya başladı ya..." dediği,
*Kayıt Sıra No:3888'da kayıtlı, 08.02.2008 günü saat:20.20 sıralarında İlhan SELÇUK ile Mehmet' ın yaptıklan telefon görüşmesinde özetle;
MEHMET' in "...İlhan olucak gibi değil artık teslim oldum bittim yapıcak bi şey yok. Geçen günde başımdan bi olay geçti bi eksiğimiz oydu oda oldu" "Yav Turhan bir şey söyledi bana, devretmek istiyor şeyleri falan biraz kenara çetilip kendi yalnız yazı yazacak filan gibilerden öyle bir fikrin mi var" dediği, İ.SELÇUK' un "Şimdi Mehmet tabi hayatta iken ve elim ayağım tutarken bu sorumlulukları başkalarına devretmem gerekiyor..." dediği, MEHMET' in "Peki var mı öyle bi kimseler.İlhan" dediği, İ.SELÇUK' un "İşte bu vakıf meselesinde vakfı açmak lazım açtık ta onu. Efendim bir takım adamlar oraya şeyler yaptım getirdim ...Gazete de vakıf yönetim kurulunda bir icra kurulu oluşturdum 3 kişilik. Oraya BALBAY, bizim avukat Akın ATALAY ve İbrahim YILDIZ ı oturttuk. İşte gazetede mümkün olduğu kadar böyle bir örgütlenme yapmak istiyorum" dediği, MEHMET' in "Giricekler tabi birbirlerine. Tabi yaptığın seni çok akıllıca birilerine devretmek ve kontrol etmek onları çok akıllıca bi şey ama var mı öyle adamlar, yapabiliceklermi" dediği, İ.SELÇUK' un "...Yani herkes bu gazete yaşasın diyor ve elinden geleni yapmaya çalışıyor. Mesala bu İnan KIRAÇ var. Koç un şeyi falan" "O nu getirdik Vakıf danışma kurulu başkanı yaptık. Oda yanına iki tane yardımcı aldı, biri Osman BERKMEN,biri Erdoğan TOPRAK..." "Efenim Vakfın yönetim kuruluna Hakan diye bir çocuk aldık. KOÇ şeyinin reklam bilmem nesi falan filan" "İşte Ersin AKGÜÇ Gazeteye işte şeyler yürütücekler" dediği, MEHMET' in "Balbay filan diyosun" dediği, İ.SELÇUK' un "Efendim işte bu KOÇ müthiş ilgi gösteriyor, KOÇ grubu. Onlarda şimdi anladılar anyayı konyayı" dediği, MEHMET'in "Geç kaldılar ama" dediği, İ.SELÇUK' un "CUMHURİYET in ne demek olduğunu. Fakat bu iktidar sermayeyi Dincileştirmek, İslamlaştırmak için alıp yürüyoryani" dediği, MEHMET' in "Hayır yani bu herifleri berheva etmek lazım, Türkiye olduktan sonra neye yarar yani. Ama artık iç savaştan başka bi şeyde temizlemiyicek bu işi öyle görünüyor yani" dediği, İ.SELÇUK' un "İÇ SAVAŞ OLMAZ DA YANİ BİR NOKTA DA EĞER ORTALIK KARIŞIRSA, HEM EKONOMİK HEM SİYASİ OLARAK BELKİ ASKER GELİRSE BİR ŞEY OLABİLİR" dediği, MEHMET' in "ASKER GELEBİLİR Mİ? ARTIK İLHAN" dediği, İ.SELÇUK' un "E MECBUR OLACAK" dediği, MEHMET' in "HAYIR YANİ GELSE BECEREBİLİR Mİ BU ADAMLAR ÇOK ŞEY YAV" dediği, İ.SELÇUK' un "İŞTE ORTALIK BİRBİRİNE GİRDİ Mİ ÇOK ŞEY GİBİ GÖRÜNEN ADAMLAR" dediği, MEHMET' in "Sinerler mi diyorsun" dediği, İ.SELÇUK' un "Evet" "Yani bir noktada her şey çok zor. Çünkü Türkiye yi şey yaptılar. Yani bir noktada DİNCİ EGEMENLİK, TARİKATLARA CEMAATLER" "MEDYA YI DA ELE GEÇİRDİLER. APTAL AYDIN DO^&N la ^TAL TURGAY CİNER ve APTAL MEHMET KARAMEHMET birbirleriyle,uğra|«^eirÖ|mlar aldılar ele şimdi.
İşte Sabah grubu da bir adama geçti oda Tayyip Erdoğan ın adamı falan" "Amerika yaptı Mehmet, Amerika yaptı" dediği, MEHMET' in "Valla İlhan Amerika yaptı..." dediği, İ.SELÇUK' un "E işte sonu kötü oldu işin ATATÜRK CUMHURİYETİ elden gidiyor" dediği, MEHMET'İN "MAALESEF MAALESEF İLHAN... Şimdi ben tabi bi şey bilmiyorum senin kadar sen tabi işin içindesin eskiden beri tutturduklan bir şey var yok Anasaya makemesi yok bilmem ne kanunu yav bunlarla olur mu bu iş İlhan. Yani Anayasa mahkemesi ne yapabilir herifler kanun yapma yetkisini her şeyi değiştirebilirler yani, ne yapılabilir artık. VARMI BİR ÜMİT" dediği, İ.SELÇUK' un "ŞÖYLE OLACAK GALİBA ANAYASA MAHKEMESİ SON OLARAK KENDİSİNİ TASFİYE EDİLMEDEN BU AKP HAKKINDA PARTİNİN KAPATILMASI KARARINI VERİRSE O ZAMAN ORTALIK BÜSBÜTÜN BİRBİRİNE KARIŞIR" "Anayasa mahkemesinin yetkisi var. Ondan sonrada yav şimdi bu moda kanalında deminden beri şeye bakıyorum, efendim Brezilya karnavalı. Yav ne kadar kadınlar şişmanlamış ya. Allah Allah. Ama müthiş bir olay yav" dediği,
*Kayıt Sıra No:3891'da kayıtlı, 14.02.2008 günü saat: 11.40 sıralarında İlhan SELÇUK ile Bülent TANLA'nın yaptıkları telefon görüşmesinde özetle;
İ.SELÇUK' un "Günaydın Bülent" "...şöyle oldu yazı BÜLENT daha detaylı ve yapısallığa daha fazla ilişkin bir yazı yazacak idim..." dediği, B.TANLA' nin "... bunun bu şekilde ortaya koymak iyi başlangıç olmuş" "Tartışma safhasında ortaya çıkacak bu çok daha tepeden bir bakış olmuş" dediği, İ.SELÇUK' un "... birileri diyorlar ki bu Aydın DOĞAN alacağını aldıktan sonra anlaşacak, kimileri de öyle diyorlar ki; Yok bu öyle bir olay ki AYDIN DOĞAN'IN İPİ ÇEKİLMİŞTİR, onu hissettiği için efendim bunu yapıyor falan gibi" dediği, B.TANLA' nin "Tabi, siz çok önemli bir şey vurgulamışsınız bugün yani sermaye el değiştiriyor" "Burda, bence bu çok daha geniş kapsamlı olmuş ve çok daha ses getirebilecek nitelikte diye algıladım ben" "...bu büyük cesarettir yani..." dediği, İ.SELÇUK' un "Bazı şeyler var konuşacak çünkü dün gece bu Rektörler beni bir yere götürdüler..." "eee ORADA BİR BASKI KURDULAR ÜSTÜMDE onu anlatacağım sana" dediği,
*20.02.2008 günü saat: 13.32 de Vedat YENERER'in Gülgün FEYMAN ile yaptığı görüşmede; Habertürk te yürütülen "Mehmetçiğe yardım kampanyası" dan bahsettiği, kendisinin de "ben onun bütün pisliklerini biliyorum ama Turgay CİN ER izin vermedi" dediği, bu konunun Turgayla alakası olmadığını konuştuğu, Gülgün'ün "Melih MERİÇ'in rezidans aradığını" anlattığı, kendisinin de "bu satıştan cebine para girdi" dediği, Gülgün'ün de "Murat ONGUN'un aldığı arabadan bahsettiği"
SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ YAPILANMASI
ERGENEKON Terör Örgütünün, LOBİ faaliyetleri çerçevesinde; "kendi sivil toplum örgütlerini oluşturmak ve mevcut sivil toplum örgütlerini kendi kontrolleri altına almak" için faaliyetlerde bulundukları anlaşılmıştır.
ERGENEKON Terör örgütünün, "ERGENEKON" isimli dokümanda belirtildiği
şekilde, sivil toplum örgütleri çalışmasının alt yapısını oluşturacak bazı araştırmalar yaparak
dokümanlar hazırladıkları, aynca değişik isimlerle dernek ve federasyonlar kurduklan, bazı
mevcut sivil toplum örgütlerini de destekleyerek kendi etki alanlannda tuttuklan tespit
edilmiştir. Bu bağlamda farklı isimlerde Kurulan sivil toplum örgütlerinin bazılannda,
kuruculannm aynı kişiler olduğu, yakın tarihlerde kurulduğu, hatta birkaç derneğin aynı
binada faaliyet gösterdiği anlaşılmıştır. ^
Bahsedilen Sivil Toplum Örgütlerinin aItA'â^ısııu,q|aşturmak için;
*"Dinamik Ulusal Güç Birliği Kuvvayi Milliye Cephşşfi
" i Al ^ i t; i
// \\ '*>ft jg
*"KemaIist Hareket" isimli belgelerin ERGENEKON Terör Örgütü tarafından hazırlandığı ve uygulamaya sokulduğu anlaşılmaktadır.
Uygulama neticesi ortaya çıkan Sivil Toplum Örgütleri; *Uluslar arası Noel Baba Barış Konseyi,
* Kuvayı Milliye Derneği,
*Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi Derneği, *Büyük Hukukçular Birliği Derneği, *Ayasofya Derneği,
* Büyük Güç Birliği Derneği, *Ulusal Birlik Hareketi Platformu, *Kuvva-i Milliye Derneği olduğu tespit edilmiştir.
ERGENEKON terör örgütünün yönetici kadrosunda yer alan şüpheliler Veli KÜÇÜK, Doğu PERİNÇEK ve örgüt üyesi Tuncay GÜNEY'den elde edilen "ERGENEKON ANALİZ YENİ YAPILANMA YÖNETİM VE GELİŞTİRME PROJESİ İSTANBUL 29 EKİM 1999" isimli "ERGENEKON" dokümanında,
"ERGENEKON" un 21.yüzyılda yepyeni bir yapılanma ile değerli Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının yanı sıra sivillerden de sonuna değin yararlanılması gerektiği, her meslekten seçkinlerin yer alacağı sivil personel kadrosu ile "ERGENEKON" un iç ve dış faaliyette daha etkin bir güç haline erişilebileceği belirtilmiştir.
Bu amaç doğrultusunda hazırlanan "LOBİ" belgesinde ise "Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'a bağlı olarak sivil unsurlarm örgütlenmesinin zorunlu olduğu, bu faaliyetlerin LOBİ adı verilen gizli örgütsel çalışma ile yapılacağı" belirtilmiştir.
"ERGENEKON" dokümanında "SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ" başlığı altında, "ERGENEKON" un, kendi kuracağı sivil toplum örgütlerine ihtiyacı olduğu, sivil toplum kuruluşlarının içte ve dışta kamuoyunda kutsal bir insanlık görevini yerine getiren örgütler olarak değerlendirildiği, ERGENEKON'un Türkiye'de faaliyet gösteren tüm sivil toplum örgütlerini kontrol altına alması gerektiği belirtilmiştir.
"LOBİ" dokümanının "KAPSAM" başlığı altında; "LOBİ geniş halk kitlelerine yönelik çalışmalarında, özellikle gençlerin Kemalist ideolojiye ve ülke çıkarları doğrultusunda yeniden örgütlenmelerini sağlamayı tasarladıkları, bu çerçevede üniversite gençliğinin yanı sıra büyük kentlerin varoşlarında ve Güneydoğu Anadolu'da boşluğa sürüklenmiş sahipsiz gençlerin örgütleneceği belirtilmiştir.
Aynca "Ergenekon" ve "Lobi" isimli dokümanlarda; "Ergenekon, Türkiye' de faaliyet gösteren tüm sivil toplum örgütlerini kontrol altına almalıdır. Bu bir zorunluluktur." ve "Lobi, prensip olarak hiçbir zaman doğrudan doğruya toplumsal eylemler içinde yer almamalı, oluşturacağı sivil toplum kuruluşlarının etkinlik ve eylemler düzenlemesini organize ve kontrol eden güçlü bir mekanizma olarak kalmalıdır." Prensipleri doğrultusunda Türkiye"de faaliyet yürüten Sivil Toplum Kuruluşları ile ortak faaliyetler sürdürerek Ergenekon"un bu kuruluşları kontrol eden bir mekanizma olması amaçlanmaktadır." Şeklinde amaçlar belirlendiği tespit edilmiştir.
Örgüt yöneticileri, "ERGENEKON" ve "LOBİ" dokümanlannda belirtilen amaçlan gerçekleştirebilmek için, öncelikle sivil toplum örgütleri çalışmasının alt yapısını oluşturan "DİNAMİK ULUSAL GÜÇ BİRLİĞİ KUVVAYİ MİLLİYE CEPHESİ" ve "KEMALİST HAREKET" dokümanlarının hazırlanmasını sağladığı ve devamında hedefleri doğrultusunda çok sayıda sivil toplum örgütleri oluşturduklan tespit edilmiştir.
Dostları ilə paylaş: |