T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI (cmk'nın 250. Maddesi İle Yetkili)



Yüklə 14,15 Mb.
səhifə1032/3060
tarix03.01.2022
ölçüsü14,15 Mb.
#49683
1   ...   1028   1029   1030   1031   1032   1033   1034   1035   ...   3060
TUNÇER ÖZDOĞAN: 23.38Bu bölüme ilişkin söylemek istediğiniz bir şey var mı arkadaşlar? Yeni bir başlığa geçiyoruz. Başlık İdeoloji ve örgütü reddetmek çözüm gücü olduğu ifadesi (Anlaşılmıyor) reddetmektir. Yine içimizde ideolojik ideolojisizliği ve örgütsüzlüğü dile getiren bunun propagandasını yapan anlayışı ortadan kaldırmak istiyoruz diyor ideolojiler dönemi bitti bu kimin tezidir bu kapitalizmin tezidir. Madem ideolojiler dönemi bitmiş öyleyse neden kapitalizm kendi ideolojisini terk etmiyor. Bugün bunu söyleyen A.B.D kendi kültür ve ahlakını tüm dünyaya hakim kılmak istiyor. Buna gelmeyenleri fiziki olarak imha bile edebilir. Dünyada hiç kimse ideolojisiz yaşayamaz. İdeoloji, felsefe ve örgütü ret eden insanlığı da ret etmiş olur. Maalesef bazı arkadaşlarımızda (Anlaşılmıyor)… Bir insan eğer ideoloji bana lazım değil derse ona örgütte lazım değildir. Çünkü ideoloji örgüt (Anlaşılmıyor) geçer. Bakın ideolojisizliği kabul eden, örgütsüzlüğü de kabul edendir. Lakin bizim temel gücümüz ideoloji ve örgüttür. İdeoloji ve örgütü reddetmek kötü bir şey olduğunu, halkı ve (Anlaşılmıyor)… Reddetmektir. Peki bize bunu getirenler neyi hesaplıyor. (Anlaşılmıyor)… Esas alıyorlar bu anlayış bazılarında öyle bir gelişmiş ki örgüte karşı tümüyle kapalıdır. İdeolojik kavram üzerinde birazcık duralımı arkadaşlar (Anlaşılmıyor)… Felsefi olduğunu düşünüyorum. Bi bu (Anlaşılmıyor)… Bu anlamda ideolojik kavram kendisi önemli bir kavramdır. Biz parti olarak CHP, MHP veya AKP gibi partilerden (Anlaşılmıyor)… Bu partilerin ideolojisini bilmektir. Özelikle CHP AKP den çok daha ilerici bir partidir. CHP’nin felsefesini ideolojisini genel anlamda dünya anlayışını (Anlaşılmıyor) politikasındaki (Anlaşılmıyor) CHP arasındaki (Anlaşılmıyor) kolaylaştırır. Yine MHP ile veya AKP ilen aradaki ideolojik veya felsefi ayrılıkları korumak şeyin BDP’nin halk ile halkın içersinde daha rahat çalışması daha rahat (Anlaşılmıyor) gereğidir. Bu anlamda ideoloji kavramının kendisi konusunda olduğu kadar şeyin MHP’nin AKP’nin CHP’nin elit ideolojilerini bilmek bu anlamda önemlidir diye düşünüyorum. Yani Türk İslam sentezi bu anlamda (Anlaşılmıyor) faşizm veyahut ta işte CHP’nin o sosyalist, (Anlaşılmıyor) çoğulcu felsefesini bilmek gerekiyor. Tabi bunlar (Anlaşılmıyor)… Üzerinde durulmasını gerektiğini düşünüyorum. (Anlaşılmıyor)… Ayrıca bu partilerin ideolojileri nedir? (Anlaşılmıyor)… Örgüt ile hiçbir şeyi (Anlaşılmıyor)… Grupçuluk ve sırdaşçılığı esas alıyorlar. Bu anlayış bazılarında öyle ki (Anlaşılmıyor)… Örgüte kapalı Örgüt ile hiçbir şeyi paylaşmıyor. Gidip sırdaşıyla paylaşıyor. (Anlaşılmıyor)… Örgütselliği yaşayan, her şeyini örgüte açıklayandır. Neden? Çünkü çözümü örgütte buluyor. Biliyor ki onun yaşamı da, ölümü de örgüte bağlıdır. Bu yüzden hiçbir şeyini örgütten saklamıyor. Şahıslardan saklıyor. Örgütselliği esas almayanlar şahısları esas alıyor. Bu yüzden her şeyini şahıslara anlatıyor. Çözümü örgütte değil, şahıslarda buluyor. Böyleleri her ne kadar örgüt içerisinde olsalar da örgütüyle yaşayamazlar, yaşamazlar. (Anlaşılmıyor)… Fikir ve ahlakını örgüt içerisinde yaşatmaktır. Yani örgüt içerisinde (Anlaşılmıyor) esas almalıdır. Böyle yapanlar kadro değil düşmandır. Böyle örgüt insanı her şeyini örgüt ile paylaşır, şahıslarla değil. Çünkü şahıslarla görüşeceği bir şey yoktur. Toplumdan (Anlaşılmıyor)… Alışkanlıkları örgüt içerisinde devam ettiremeyiz. Bizim arkadaşlar ne yapıyor? Toplumdan edinmiş oldukları anlayışları örgüt içerisinde devam ettiriyorlar. Hatta bu bir hakmış gibi ele alıyorlar. İşte ben bunu tanıyorum, bununla ilişkimi bilirim diyor. Konuştuğunda dahi toplumun ölçüleri ile hareket ettğini görebiliyoruz. Kadronun ölçütü değildir bu. Burada toplumun ölçütü diye ifade edilen (Anlaşılmıyor)… Genel anlayışlar. Yani AKP’nin bir şekilde veya MHP’nin bir şekilde CHP’nin (Anlaşılmıyor)… Toplumun ölçütleri olarak, kast ediliyor ve bunun karşısına kadronun ölçütü konuluyor. Kadronun ölçütü bu değildir. Tanıyıp, tanımamak, kabul edip, etmemek hangi esaslar düzenleyecek. Örgütün hedef, ihtiyaç, felsefe, ideoloji, zihniyet ve tavrı üzeredir. Tanıyıp, tanımamak, kabul edip, etmemek ölçüsü budur. Toplumun ölçülerini örgüt içerisinde yürütemezsiniz. Bir ara Mehmet (Anlaşılmıyor) beyin hesabı vardı. Bu yüzden benimle konuşmak istediğini söyledi. Bende (Anlaşılmıyor) dedim, oda bana biz eski arkadaşlarız konuşacak bir şeyimiz olamaz mı dedi. Bende ona seni hiç tanımıyorum dedim. Şok oldu, sen beni nasıl tanımazsın dedi. Doğrudur onu iyi tanıyorum. Hatta ona Batmanda geçici görevi de veren benim. Fakat onun ailesi çok tehlikeliydi. Bu yüzden ona öyle dedim. Hatta seni tanımam gerekir, senin de beni tanımaman gerekir ben senin kadro arkadaşın değilim. (Anlaşılmıyor)dedim. Bunu niçin söylüyorum? Çünkü hareket içerisinde ki birçok kişi bozgunculuk yaparak arkadaşlara böyle yaklaşıyor. İşte biz eski arkadaşlarız konuşacak birçok şeyimiz var diyerek örgütü bozuyorlar. Ne eski arkadaşı biz birbirimizi ideoloji ve felsefemiz doğrultusunda tanıyoruz. Bunun dışında bir tanıma olmaz. Kadro bunu böyle bilmelidir. Kadro yaşanana diğer tehlike (Anlaşılmıyor)… Konuyla ile (Anlaşılmıyor) kendini sınırlama (Anlaşılmıyor)… Ben kendimi neden örgüte karşı sorumlu görmemeliyim yaşanmaktadır. Bu nedir? (Anlaşılmıyor)… Anlayışını kendisinde yaşatmak örgüte içerisinde aykırılığı yaşamaktır. Doğrudur bulunduğun alanda çatışma yürüteceksin fakat sorumluluk alanın sadece bulunduğun yer olamaz. Hem örgüt çalışmandaki sorumluluğu üstleneceksin hem de genel sorumluluğu. Sen kendi alanındaki çalışmalarla (Anlaşılmıyor) başarılı olmuş olursun. Hayır sadece (Anlaşılmıyor) altındaki yada komite ve bulunduğun (Anlaşılmıyor) çalışmanın başarısı yetmez. Senin alanındaki başarı diğer alanlardaki başarıya bağlıdır. Diğer alanlar tavsiye olabilir sen hep ben başarılıyım diyeceksin. Böyle başarılı olamazsın böyle yaparak ancak kendini kandırmış olursun. Mesela bir yerden arkadaş istiyorsun sonrada hangi arkadaşın arkadaşları ise sana onu gönderiyor sanki arkadaşı gönderdiğin yer onun örgütü değildir. Aslında böyle yapanların amacı kendilerini sorunlardan kurtarmaktır. Bu anlayış (Anlaşılmıyor) anlayışıdır. Bu harekette böyle bir anlayış yoktur. Bu anlayış aynı zamanda bireyciliktir. Sadece kendi komitemiz yada emniyet gücümüz bireyciliktir. Bakın konfedaralizim adı altında kim neyi yaşamak istedi. (Anlaşılmıyor) herkes konfedaralizim adı altında kendini özerk görüyordu bu yüzdende kendini ayrı tutuyordu tümüyle kendilerini esas alıyordular. Halbuki konfederalizmin bununla hiç alakası yoktu. Önderlik konfederalizmi farklı yapmamız için geliştirmedi, tam tersi kendi gücümüzü devam ettirmemiz için önderlik bu fikri geliştirdi. İlk amaç hedeflerimizi yerine getirebilelim. (Anlaşılmıyor)… Dediler tam bizim anlayışımıza göredir, çünkü anlayışları bireycilikti. Bu yüzden hemen koptular, konfedere düzende herkes kendi kimliği ile kendini özgürce ifade edebilir. Tamam, doğrudur tamam doğrudur. Fakat bu senin sorumluluğunun karşıdakinin (Anlaşılmıyor)… Bittiği anlamına gelmez. PKK kimliği ile özgürce örgütleyeceksin. Aynı zamanda kendini karşıdakine karşı sorumlu göstereceksin. Ancak böyle olursa sonuç alabilirsin. İşte o bireycillik, bencil parçalanmayı esas alan anlayış konfederalizmde böyle gelişim gösterdi. Hatta hareket dağlıyordu. (Anlaşılmıyor)… Arkadaşlık yapmıyordu, herkes sadece kendini düşünüyordu. Bunların hepsi konfederalizm adı altında yapıldı. Buna müdahale edildiğinde de birçok kişi (Anlaşılmıyor) tepki gösterdi. Ne diyordular biz PKK yi dinliyoruz. Yani biz diyorduk konfederalizm bu değildir tavsiye olacağız, onlarda diyordu bu eski anlayıştır yeni anlayış, eski anlayışmıydı o da bilinmiyordu. (Anlaşılmıyor) gidiyorsa yeni anlayış, diğer tarafından gidiyorsa eski anlayıştır diyordular. Tabi bu (Anlaşılmıyor)… Koydu zaten bu kültür vardı. (Anlaşılmıyor) bunu daha da derinleştirdi. Örgüt günbe gün zayıflayarak çözüm gücünden uzaklaşıyordu. Düşmanda bunu üzerimizden bunu atarak sonuç almayı düşünüyordu. Hiç kimse konfederasyonun özerklik, özgürlük adı altında hareketi parçalayamaz. Önderlik hareketi parçalanmaya karşı geliştirdi. Bununla birlik ve beraberliği esas aldı. Parçalanmış bir çizgi bu hareketin çizgisi değildir. Bu çizgi işgalcilerin çizgisidir. Bakın tarihte tüm işgalci güçler sonuç alabilmek için halkın parçalanmışlığını esas almışlardır. Bu parçalanma düzeninden gemilerini yürütmüşlerdir. (Anlaşılmıyor) iktidarlarını başka bir strateji yürütemediler. Hareketin çizgisi bu olamazdı, hareketin çizgisi halkı ölçü alıyor. Birliktelik ve özgürlük ihtilaline (Anlaşılmıyor)… Zaten birlikteliğin önünü (Anlaşılmıyor) değiştirdi. Türkiye’deki gibi birliktelik yapmadı. Baskı ve (Anlaşılmıyor) birliktelik olunmaz. Hareketin böyle bir birlik anlayışı yoktur. İnkar, baskı ve tasfiye üzerine değil, özgürlük üzerine bir birliktelik hani derler ya karşılıklı bağımlılık. Bunu esas alacaksınız karşılıklı (Anlaşılmıyor)… Paylaşımcılığı esas alabilirsin. Buna bağlı olarak kadro, kadroda ortaya çıkan sorunlardan biride kadın ile erkek arasında yaşanan ilişkidir varsa bu ilişkiyi giderek derinleştiriyor. Bazılara bu çelişkiyi bilerek derinleştiriyor. Erkekde de kadında da bu var. Bununla da çalışmak ve arkadaşlık ortadan kaldırdılar. bununla da, bununla da biz önderliğin çizgisini esas alıyoruz diyorlar. Bunun önderlikle ne alakası var. Hiçbir şey erkek ile kadın arasında çelişki yaratamaz. (Anlaşılmıyor)… Esas alamaz. Senin derdin köleci ve egemen anlayışa karşı durmaktır. Köleci anlayış da daha çok kadında ortaya çıkıyor. Bu egemen anlayışın kadında olmadığı anlamına gelmez. Egemenlik anlayışı daha çok erkek de vardır. Tabi buda köleci anlayışın erkek de olmadığını gösterir. Kadında erkek de köleci ve egemen anlayışlara karşı savaşacaktır. Erkek ve kadın arkadaşlık (Anlaşılmıyor) birbirlerine kabul edecektir. (Anlaşılmıyor)… Kalmamış, bu taburlara da yansımış durumda, taburlarda da aynı şey yaşanıyor. (Anlaşılmıyor)… Arkadaşla derviş arkadaş da erkek yönetimi olmuş. (Anlaşılmıyor) yönetimi sadece bayan arkadaşlara derviş arkadaşta erkek arkadaşlara toplantıcılık yapıyor. (Anlaşılmıyor) tüketim gücü yönetimidir. Bu biçimi ile (Anlaşılmıyor) hem de (Anlaşılmıyor) tasfiye etmiş durumdalar. Hiç kimsenin böyle yapmaya hakkı yoktur. Bu din savaşı da değildir, din savaşı böyle yürütülmez. Bu ne din, ne örgütsel, ne ideolojik bir savaştır. Ortak bir değerlendirme ve karar almıyorlar. Aynı zamanda kendilerini Kürt gücü yönetimi olarak görmüyorlar. Bunları görmeyerek biz yürütmeyiz diyorlar. Bir kere ortada yürütme yok, ortada yürütme değil yürütmeme var. Örgütsüzlüğü yaşama ve yaşatma var. Bundan daha tehlikeli bir şey olamaz. Gidip sorarsınız dervişte, (Anlaşılmıyor) doğru olan buydu diyecekler. Kendilerini birbirleri ile idrak ediyorlar. Bu hareketin kadrosu kendisini kendi ile idrak edebilir. Neden kendilerini birbirleri ile idrak etmeye çalışıyorlar? Çünkü her ikiside kendisini haklı çıkarmaya çalışıyor. Haklı çıkarmak için örgüt mü parçalanıyor, iradeye mi sahip oluyor yada tüm güç mü tasfiye oluyor? Bu onların umurunda değildir. Kadro böyle yapmayacak herkes arkadaşlığı birlikte çalışmayı esas alacak. Eğer (Anlaşılmıyor)… doğar görüşülecek ise de bu böyle yürütülmez. Bunun da bir üslubu ve tarzı vardır. Böyle olursa sonuç alabilirsin. Ben (Anlaşılmıyor) toplantılar yaptıktan sonra bazı arkadaşlar ne zamandan beri ortak bir toplantı görmediklerini söylediler. Kimsenin yapıya bunu yaşatmasını doğru bulmam, bunu yapmaya hakkı da yoktur. Ben de bu güç, yeni bir güçtür partiyi tam olarak tanımıyorlar peki, bunlar partiyi nasıl tanıyacaklar. (Anlaşılmıyor) ve dervişin gösterdiği gibi mi? Arkadaşlara partiyi yanlış tanıtmaya hiç kimsenin hakkı yoktur. Bu arkadaşlar devrimcilik yapmaya geldiler. Kadro bu tür anlayışlardan kesinlikle arındırılacaktır.


Yüklə 14,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1028   1029   1030   1031   1032   1033   1034   1035   ...   3060




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin