2.DERS TUNÇER ÖZDOĞAN: Felsefe öğrenmenin temelidir çünkü felsefe yaparak öğrenilir. Bu anlamda bu meselelere yaparak felsefe yapmış oluruz yada öğrenmeye çalışmış olacağız. Aslında felsefe yapmış olduğumuz şey yani bir şeye iyi deriz kötü deriz doğru deriz yanlış deriz bu anlamda felsefe yapmış oluruz. Üzülürüz, seviniriz öfkeleniriz fikrimizi söyleriz o fikrini söylediğimiz şey duygularımız söz konusudur. Bu duygularamızın yanında fikirlerimiz vardır, biz fikirlerimize duygularımız üzerinden günlük yaşantılarımızdan birbirimizle görüştüğümüz ilişkiler olarak dil üzerinden felsefe yaparız bunu hepimiz yaparız bazılarımız bilerek yaparak bazılarımız bilmeden yapar önemli olan felsefe bilerek yapmak daha doğrusu felsefeyi yaparken hangi akıma tekamül ettiğini bilerek yapmak yani felsefede değişik akımlar vardır, Hegel vardır……anlaşılmadı,filozof vardır, Marks vardır, bu anlamda felsefeyi bilerek yapmak ayrıca bir önemi vardır yani tekrardan toparlarsak yani biz felsefe yapıyoruz hatta uyurken bile farkında varmadan yapıyoruz duygularımızı düşüncelerimiz ifade ettiğimiz zaman biz mertebe yapıyoruz bilelim veya bilmeden yapıyoruzdur, çoğumuz bilmeden yapıyoruzdur, bu anlamda biz siyasi yaşantımızda veya bilimselliğimizde felsefeyi ne kadar bilerek yapıyorsak yaptığımız siyasi faaliyet o kadar da tutarlıdır.Bir anlamda o kadar bilinçlidir diye düşünüyorum. Şimdi birlikte bu felsefi yapmayı çalışacağız burada, geçenlerde bir …….olmuştu bundan birkaç gün önce sabahleyin kalktım kederliydim üzüntülüydüm yani ne olmuştur, sabahleyin kalkarsınız üzüntülüsünüzdür, Sevinçlisinizdir, işte bir an düşünürsünüz ben niye üzüntülüyüm veya kederliyim sevinçliyim diye aklınızda kederlisinizdir işte üzüntülüsünüzdür o gün de cenazeye bir arkadaşımız şehit olmuştu, cenazeye gitmişizdir o sabah üzüntüyle kederle kalkmışızdır, bir fikirden dolayı kederleniyoruzdur nedir bu fikir? Bir cenazeye yönelik fikir söz konusudur bu cenazeye yönelik fikir bizi kederlendirmiştir üzüntüleşmişizdir öfkelenmişiz o yüzden sabah biz kederle veya bir öfkeyle kalkmışızdır. Veya sevinçli kalkmışızdır ya biz niye sevinçliyiz dediğimizde aklımıza o gün bir düğüne gideceğimiz gelir bu düğün olduğundan dolayı sevinçliyizdir. Yani burada şeyi anlatmaya çalışıyoruz. Bir fikir vardır düğün fikri bir fikir vardır cenaze fikri işte bu bizi kederlendirmiştir, üzmüştür yine bir fikir sevinçli kalkmışızdır huzurlu kalkmışızdır, neşe ile kalkmışızdır, burada bahsettiğim bir fikir söz konusudur bir duygu söz konusudur yine bir defin söz konusudur, nedir bir cenazeye gitmiştim bir GERİLLA cesedi söz konusudur bir cenaze arabası vardır bir mezar vardır, burada bir takım nesneler söz konusudur, bu nesnelere dair bir fikirler vardır, yani bir cenaze arabası, cenazesi olan kişi yani bundan dolayı kederlenmişizdir öfkelenmişizdir yani burada anlatmaya çalıştığım şeydir sipinoz dan bahsediyorum size spinoz da cisimleri ayırır fikirleri ayırır insanların tutkularını duygularını ayırır, şöyle der fikirler fikirlerle ilişkilenebilir cisimler cisimlerle ilişkilenebilir, duygular duygularla ilişkilenebilir gibi önermeden bahseder bu anlamda siz de katılabilirsiniz mesela son birkaç gündür veya birkaç haftadır bir kederle bir öfkeyle bir üzüntüyle bir duyguyla yataktan kalkmışızdır, veya günlük yaşantımızda öfkelendiğimiz bir şey olmuştur , bu öfkelendiğimiz şey bir haksızlıkla karşılaşmışızdır bu haksızlık ne dahilindedir bir arkadaşımız tutuklanmıştır yani burada bir olay söz konusudur, yani bir siyasi fikir ortayı çıkmıştır bu siyasi fikirle duygularımız bilinçli bir şekilde öfkemiz ortaya çıkmıştır. Günlük yaşantımızda biz böyle yaşarız. Yani biz doğarken bizim adımızı koymuşlardır, Ahmet’tir , Ayşe’dir yani bu adımıza hitab ettiğimiz mümkün değildir bir de bir süre sonra mavi elbise yada pembe elbise giydirirler yani biz pembe elbise giymek istemiyoruz biz kız çocuğu olmak istemiyoruz, veya bana erkek elbise giydirmeyin, deme hakkımız yoktur. Veya bir Kürt dili içinde doğmuşuzdur, Kürtçe konuşmak istemiyorum deme hakkımız yoktur, bu anlamda buna iddia edebileceğim …anlaşılmadı koşulu yoktur. Spinoz da bu böyledir veya 1960-70’lerde …anlaşılmadı bu böyledir bir fikir içinde duyguların içerisinde doğarız ve o duyguların dışarı çıkma kimliğidir ….(anlaşılmadı) göre şimdi katılabilirsiniz buna yani siz herhangi biri olarak karşıdakine duygularınız bu olaya dahil fikirlerinizden bahsedebilirsiniz birlikte yapalım isterseniz bunu çünkü felsefe benim anlatmam sizin dinlemenizle öğrenilecek bir şey değildir. Birlikte yaparak konuşarak onu dile getirerek birbirimize yakınarak bu anlamda günlük yaşantısında karşılaştığı ilk olaydan bahsedebilir bu olay karşısında duygularından öfkelerinden bahsedebilir burada bir öfke vardır bu öfkeye dahil bir takım olaylar olmuştur, bu olaylar bir siyasi fikir veya bir bilimsel fikir sebebinde de anlamlandırılabilir, bu anlamda fikirden duyguları ilişki kurabiliriz; ama fikir bu fikirle duygularınız toplumsal bir olayla ilişkili olarak bize söyleyin yani bir ırkçılık da olaydır yani burada bir acı vardır yani duygularınıza karşı bir takım sürprizlerde olabilir , doğan bir çocuğu düşünün yani ben nefes almakta zorlanıyorum onun için ağlıyorum veya duygulanıyorum ürküyorum diyemez demek ki ürkü değildir bir de bunu öğrendiği anda bir darbeyle karşılaştığında canı yanar öfkelenir veya üzülür ağlar, bu üzülmesi ve ağlamasını bir darbe karşılaşmış olduğu bilgisiyle anlamaya başlar yani biz sizin fikriniz belirtik ki fikrinizden duygularınızı yani günlük yaşantınızda karşılaşmış olduğunuz olaylarla bağlantı kurarak söylemeniz konuşmak isteyen arkadaşlar var.