T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI (cmk'nın 250. Maddesi İle Yetkili)

SONGÜL ÇELİK Konuşmaya Giriyor) : (10.49) Arkadaşlar kadın arkadaşlar yarı saat: 4 te toplantımız var, diğer kadın kurumlarından bu 4 delege seçilecek dedim haberiniz olsun, artı ben şeyi anlamadım 3. bölge sözcüsü kim ?
EVREN DEMİR Devam Ediyor ) : (11.10) Arkadaşlar bundan sonra seçimle alakalı sözcü gidecek, sözcülerin yeri değişti, normalde il sözcüleri bölge sözcülüğü yapmazlar, ama bizde bölgeler olduğu için birde çok kurumsallaşma tam oturmadığı için arkadaşlar bölge sözcülüklerini de yapıyorlar, bölgelerde koordinasyon yok, 5 tane arkadaş il sözcüsüdür, o arkadaşlar il sözcüsüdür o arkadaşlar ikiye de giderler üçe de giderler bire de giderler kurumları da dolaşırlar, ama şu anda biz ne yapmışız arkadaşları bölge sözcüsü yapmışız, konferansta da bölge koordinasyonları tarzında bir koordinasyon oluşturacağız, biz şimdi bölge sözcülüğüne olacak 1 tane halk delegesi, 1 tane kadın, 1 tanede siyasi parti üçlü koordinasyon olacak, bir de yürütmesi olacak, o arkadaşlar bölgenin sözcüsüdür, yerel sözcülükten olur, il sözcülüğünden olur, bölge sözcülüğünden olur, bölgeye bakan arkadaş olabilir birebir ilgilenen arkadaş olabilir, ama o bölgenin kendi koordinasyonu yada kendi sözcülüğü olması gerekiyor, oluşumu, mekanizması, şu anda da oluşum vardır çünkü bazı şeyler tam oturmadı, önümüzdeki dönemlerde oluşturulacak, Şehmuz HEVAL 1, Lütfiye Ana 2, Akgül Heval 3.bölgedeydi, önümüzdeki dönemde böyle ele almamız gerekiyor yoksa seçimde gelmedi zaten arkadaşlar, şimdi biz arkadaşların yerlerini değiştirdik, dedik ki her arkadaş aynı yerde kalmasın, yürütmedeki arkadaşlar da ileriki süreçte, yani arkadaşlar 2. Bölge de oturuyorsa sadece 2. Bölgede kalması gerekmiyor, hatta 1. Bölgeye gitsin koşullar oluşursa şey olursa yani diyoruz ya biz il yöneticisi değiliz, ilçe yöneticisi değiliz, ilçe sözcüsü değiliz il’in yürütmesiyiz o zaman biz çatalca ya da gideceğiz tuzlaya da gideceğiz yani il yürütmesi sorumlu sadece bir ilçeye bakmayacağız, yani şu an pratikte biraz öyle işliyor ama ileriki süreçte bunu biraz daha böyle yapmaya çalışacağız, çünkü her ilçenin de meclisi olması gerekiyor, yani işleyiş noktasında biraz öyle ama dedim ya çok oturtturamadığımız için herhalde bu süreçte olabildiğince yapmaya çalışmış arkadaşlar, farklı bir şey yoksa arkadaşlar biz toplantımızı bitiriyoruz arkadaşlar, şimdiden başarılar diliyorum, 15 Ağustosun güçlü geçmesi bizim yeni dönemde örgütsel hamleyi güçlü yapabilmemiz ve süreci güçlü götürebilmemiz bir şeyi vardır, o açıdan bizim güçlü ve sorumlu yaklaşmamız gerekiyor, yani arkadaşlar özen göstersinler gerek organizasyonlar olsun gerekse bütün ilçelerin tüm çalışanları pratik çalışmaya katılsınlar, 15 ağustosun ruhunu rengini o anlamda yansıtabilmeli, bunu mesela biz de yapalım, arkadaşlar pratik bir çalışma oluşturmaya çalışsınlar, 15 Ağustosu biz İstanbulda 40 - 50 yerde güçlü kutlarsak İstanbul örgütüne güçlü bir moral olur, sadece ilçe örgütüne değil İstanbulun genel örgütüne, İstanbuldaki halkımıza moral olur, moral ve coşkunun olduğu yerde de örgütte açığa çıkar, heyecan da oluşur, onlar daha rahat çalışma isteği duyar, o açıdan da biz yeni dönemde ilçe kongreleri il kongreleri yapacağız, meclis konferansı yapacağız, ona bir vesile yapmamız gerekiyor, dediğim gibi bunu da yapacak biraz bizleriz, o konuda arkadaşlar özellikle üzerinde dursunlar toplantımızı bitiriyoruz arkadaşlara başarılar diliyorum”
Şeklinde olduğu,

TOPLANTI ÇÖZÜM TUTANAKLARI ÜZERİNDE YAPILAN İNCELEME SONUCUNDA;
Bu toplantının da bir önceki toplantının devamı mahiyetinde olduğu, PKK’nın terör eylemlerini başlattığı 15 Ağustos tarihinin yıldönümünde İstanbul’un değişik ilçelerinde bölücü ve yıkıcı eylemler tertip edilmesi, bu eylemlerin basın yayın organlarından kamuoyuna duyurulması, eylemlerde terör örgütü lideri ÖCALAN’ın posterleri ile sözde konfederalizm bayrakları açılması kararlarının alındığı, hatta bu hususta tarih belirlemesi yapıldığı “15 ağustosun ruhuyla (04.25) ÖZERK ÖZGÜR KÜRDİSTANIN işareti olabilir, yani farklı arkadaşlar şey yapabilir, diğer bir şeyse arkadaşlar, her yerde önderliğin, konfederalizmin partini yani renk olarak bassınlar, çubuklara assınlar, her yerde 30-40 tane sallayacak şekilde hazırlasınlar, AMA DEDİĞİMİ GİBİ HER YERDE PROGRAMLI OLSUN KENDİLİĞİNDEN HİÇ KİMSE AÇMASIN, BUNUN ORGANİZASYONU BURADAKİ ARKADAŞLARA BAĞLI, YANİ” ifadesiyle bu kararların dile getirildiği, eylemlerin KCK İstanbul İl Meclisinin kontrolünde olduğunun vurgulandığı, PKK terör örgütü ile KCK’nın organsal bağının bir kez daha ortaya konduğu,

Terör örgütünün şehir yapılanması olan İstanbul KCK/TM’nin kadrolarının % 70-80 oranında Barış ve Demokrasi Partisi mensuplarından oluştuğu, bu hususun meclis ile parti arasında bir kısım sorunlara neden olduğu, bu nedenle yeniden delege seçimi yapılması kararı alındığı,

Toplantıda, yapılacak yasa dışı eylemlerden korkulmaması, gözaltı ve tutuklamalar olması halinde daha fazla şahıs toplayarak cevap verilmesi, yapılacak yeni eylemlerle devletin geri adım atmasının temin edilmesi hususu üzerinde durulduğu ve bunun da; “500 KİŞİ TOPLANMIŞSA BU SEFER 3000 KİŞİ TOPLANMALI, DAHA BÜYÜK BİR KİTLE TOPLANMALI Kİ, SİSTEM ŞUNU GÖRMELİ, BİRİSİ TUTUKLANDI İKİSİ, ÜÇÜ AMA BUNLARI TUTUKLAMAKLA BİTİREMEYİZ, nasıl askeriye Genelkurmay geçmiş dönemlerde açıklama yaptı,savaşarak öldürerek biz bunları bitiremiyoruz, değil mi farklı yöntemler şey yapmamız gerekiyor, bu anlamda da bizi tutuklayarak bitiremeyeceğimizi anlayışını geliştirmek gerekir,” şeklinde ifade edildiği, eylemlerin bir yıldırma ve kaos ortamı oluşturma metodu olarak benimsendiği, devletin bu yolla istenilen şartları kabul etmek zorunda kalmasının hedeflendiği,

Ayrıca toplantıda Demokratik Toplum Kongresi delegelerinin bir kısmının KCK/TM İstanbul meclisi tarafından seçildiği, DTK’nın seçilen delegelerine özel önem atfedilmesi gerektiğinin vurgulandığı ve bu suretle PKK/KCK terör örgütüyle sözde sivil toplum kuruluşu olduğunu iddia eden DTK birlikteliğinin ortaya konduğu, DTK DELEGELERİ BÜTÜN ÇALIŞMALARA KATILIYOR, GÖREVLİDİR GÖREVSİZDİR DEĞİL, O DELEGELERİ İŞLETİN, PASİF OLABİLİR, TECRÜBESİZ OLABİLİR, SORUNUN FARKINDA DA OLMAYABİLİR, SONUÇTA SEÇİLMİŞTİR HALKIN BİR KATILIMLIDIR, MÜMKÜN OLDUĞU KADAR MOTİVE EDİN, ÇALIŞMALARINIZA KATIN HATTA BAZI YERLERDE DTK DELEGESİDİR DEYİN ÖN PLANA ÇIKARTIN” şeklinde dile getirilen ifadeyle bunun ispatlandığı,

Bilindiği üzere KCK’nın terör örgütü lideri Öcalan’ın projesi olduğunun “biz bir kaç arkadaş bir araya gelip İstanbulda bir meclis kuralım kararı almadık, BU HER ŞEYDEN ÖNCE ÖNDERLİĞİN BİR PROJESİDİR” şeklinde ki beyanla dile getirildiği,
07.08.2011-08.08.2011 TARİHLERİNDE GERÇEKLEŞEN TOPLANTILARIN ARDINDAN MEYDANA GELEN YASADIŞI EYLEMLERİN ZABITA TARAFINDAN;
“EYLEM 1 : 10.08.2011 günü saat 23.00 sıralarında İlimiz Esenler İlçesi Fatih Caddesi No:42 İstanbul Oto Yıkama adlı iş yerinin önünde yolda park halinde bulunan 34 EDF 69 plaka sayılı özel halk otobüsü çevresinde yola 7 adet Molotof kokteyli atılmış olduğu, bunların 6 tanesinin kırılmış olduğu 1 tanesinin içerisinin boş fakat kırılmamış olduğu, halk otobüsünde herhangi bir zarar ve ziyan olmadığı görülmüştür. Görgü tanıklarının beyanında; 8-10 kişilik bilinen yaş grubunda, yüzleri maskeli olan şahısların BİJİ SEROK APO şeklinde slogan atarak yola ve otobüs çevresine Molotof kokteyli atıp kaçtıkları öğrenilmiş olup; Esenler İlçesi Kazım Karabekir Mahallesi 1044 ve 1045 Sokak arasındaki boş arsada ise olayda kullanılan malzemelerin olduğunun öğrenilmesi üzerine bahse konu yerde, Giresun-Şebinkarahisar nüfusuna kayıtlı, Orhan oğlu, 1981-Ankara doğumlu Ahmet GÜMÜŞ isimli şahsa ait park halindeki 06 GML 66 beyaz renkli Mazda marka minibüsün kenarında olayda kullanıldığı tahmin edilen 5 adet maske, karton kutu içerisinde boş bidon ve çeşitli renklerde 7 adet poşet olduğu görülmüş, görgü tanıkları ile yapılan görüşmelerde; 8-10 kişilik bilinen yaş grubundan şahısların aracın bulunduğu boş araziye geldikleri, aracın kenarında bir şeylerle uğraştıkları tam olarak ne yaptıklarını göremedikleri, şahısların yüzlerine maske takarak otobüs yönüne gittiklerin beyan etmişlerdir. Çevrede yapılan çalışmalarda bahse konu şahıslara rastlanılmamış olup; olay ile ilgili tahkikata başlanılmıştır.