KENT KONSEYİ’nin halkın demokratik işlerini yürüten en üst icra organı olduğu, DTM(Demokratik Toplum Meclisi)’nin ve Demokratik Kent Meclisinin almış olduğu kararları faaliyete geçirdiği, kentin ihtiyaçlarına cevap verecek düzeyde alan örgütlenmelerine uygun kendi içinde komiteler tarzı görev dağılımı yaparak örgütlendirme yaptığı, DKM(Demokratik Kent Meclisi) tarafından iki yılda bir meclis delegeleri arasından seçilen 30 üyeden oluştuğu,
3. Kent Meclisi ve Konseyi ile ilgili olarak açık kaynaklarda yapılan araştırmada, terör örgütünün güdümünde yayın yapan organların incelenmesi neticesinde, http://www.firatnews.org isimli internet sitesinde;
“25.08.2010 tarihli teröristbaşı Abdullah ÖCALAN’ın avukatları ile gerçekleştirmiş olduğu haftalık olağan görüşmeye ait olduğu değerlendirilen 27.08.2010 tarihinde yayımlanan, “Boykot daha da aktifleştirilebilir” başlıklı haberde; Abdullah ÖCALAN’ın uzun süredir kent konseyleri kurulması gerektiğini belirttiği, ayrıca kurulması talimatını verdiği Kent Konseyleri’nin yapısını ve nasıl kurulacağı ile ilgili;
Diyarbakır için öz savunma güçlerini önermiştim. Bir tehlike durumunda Diyarbakır'ı, Diyarbakır merkezindeki halkı kim koruyacak? Soruyorum, gerilla mı koruyacak? Mümkün değil. Özsavunma, silahlı güç anlamında değildir, örgütlülük anlamındadır. Mahalle birlikleri oluşturulur, bunlar temsilini Kent Konseyi'nde bulur. Bütün bunlar Akademilerde tartışılabilir. Halk kendi çözüm ve analizlerini kent meclislerinde karara bağlayabilir.” şeklinde açıklama yaptığı.
10.11.2010 tarihli ÖCALAN’ın avukatları ile gerçekleştirmiş olduğu haftalık olağan görüşmeye ait olduğu anlaşılan 14.11.2010 tarihinde yayımlanan “Demokratik Özerklik Anayasası hazırlanmalı” başlıklı haberde; Abdullah ÖCALAN’ın örgütün şehir yapılanması olan KCK (Koma Civaken Kurdistan)’ya çağrı yaptığı, sözde Kürdistan illeri başta olmak üzere bütün il merkezlerinde Kent Konseyleri, ilçe ve köylerde ise Bölge Konseyleri’nin oluşturulması talimatını verdiği belirtilmiştir. Haberin devamında;
Daha önce önermiştim, Kent Konseyi demiştim. Kürdistan illeri başta olmak üzere bütün il merkezlerinde bu konseyler oluşturulur. Bir de il merkezi dışında kalan o ilin ilçe ve köylerini kapsayan bir Bölge Konseyi oluşturulur. Buna bir örnek vereyim. Diyarbakır merkezde Kent Konseyi oluşur. Bu konsey daha önce de söylemiştim, merkezde yer alan bütün STÖ' leri, zanaatkarlar, esnaflar, gençlik, kadın, bütün mahalle ve semt temsilcilerini bünyesinde barındırır. Bir de merkezin dışında yer alan Diyarbakır'a bağlı işte kaç ilçe varsa o ilçe ve köylerin temsilcilerinden oluşan bir Bölge Konseyi oluşturulur. Sorunlar burada tartışılır. Bunlar öz örgütlülüğün oluşturulmasına yönelik çalışmalardır” şeklinde ibarelerin bulunduğu,
15.12.2010 tarihli ÖCALAN’ın avukatları ile gerçekleştirmiş olduğu haftalık olağan görüşmeye ait olduğu anlaşılan 17.12.2010 tarihinde yayımlanan “Öcalan: Demokratik çözüm için son şans” başlıklı haberde;
Diyarbakır'da İl Konseyleri, Kent Konseyleri çalışmaları yoğunlaştırılmalıdır. Kesin bir rakam söylemek istemiyorum ama İl Konseyleri 500-600 olabilir, Kent Konseyleri 200-300 olabilir. İhtiyaca göre değerlendirilir, karar verilir. İlçe ilçe, köy köy, mahalle mahalle çalışılmalıdır. Kent Konseyleri barışı zorlamalıdır” şeklinde ibarelerin bulunduğu,
10.03.2011 tarihinde yayımlanan “Gever Kent Konseyi: Demokratik Özerklik tek çözüm seçeneğidir” başlıklı haberde; Hakkari ili, terör örgütü üyelerinin Gever olarak adlandırdığı Yüksekova ilçesinde Gever Kent Konseyi tarafından sözde 2. Konferansının gerçekleştirildiği belirtilmiştir. Kongre sonrası açıklanan 16 maddelik sözde sonuç bildirgesinin;
“-PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın görüşme notlarının tüm mahallelerde okutularak halka anlatılması,
-Bir yıl içerisinde Yüksekova'nın tüm mahallelerinde mahalle meclislerinin kurulması,
-Konferansımızın Kürtçenin eğitim dili olması için çalışmalar yapması ve yaşamın her alanında Kürtçenin yaygın olarak kullanılması için çalışmayı önüne koyması,
-Demokratik Özerkliği tek çözüm seçeneği olarak görmek ve inşa çalışmalarını hızlandırılmak,
-Öz savunma bilincinin gelişmesi için çalışmaların yapılması ve öz savunmanın sağlanmasına dönük gerekli örgütlenmenin yapılmasının esas alınması,
-Halkın yaşamını bozan fuhuş, uyuşturucu, hırsızlık vb. suç işleyen kişi ve şahıslara karşı mücadele etmenin esas alınması,
-Demokratik Ekolojik Cinsiyet Özgürlükçü toplumun geliştirilmesinin esas alınması, bunun önünde engel olan her türlü anlayış, tutum ve zihniyete karşı mücadele edilmesi,
-Ekolojik dengeyi bozan barajların ve HES'lerin yapılmasını reddetme, yapımı süren baraj ve heslerin yapılmaması için mücadele edilmesi,
-Geleneksel klasik toplum ölçülerinden kaynaklı gelişen kadın erkek arasındaki eşitsizlikle mücadele etme, iki eşli evliliklere, kadına karşı işlenen şiddete karşı mücadele edilmesi, kadın soykırımı kampanyasına katılımı ilkesel düzeyde ele alınması,
-Eğitimin bir ihtiyaç olarak görülüp düzenli eğitimin yapılması için çalışmaların yapılması,
-Mahalle ve köylerde oluşan meclislerde siyasi partinin komitelerinin oluşturulması, meclislerin olmadığı köy ve mahallelerde komisyonların kurulması şeklinde olduğu,
5. KCK sözleşmesinde Öcalan’ın talimatı ile kaleme alınan bölüm
-KCK Sözleşmesinin “Başlangıç” bölümünde 6. Paragrafta Abdullah Öcalan’ın;
“Herkes kendisini bir komünde ifade edebilmeli, herkesin bir komünü olmalıdır. Bütün toplumsal sorunlarla ilgili örgütlenmeler geliştirilmelidir. Kadın sorunu ile ilgili, çevre sorunları ile ilgili, azınlıklarla ilgili vb. akla gelebilecek her toplumsal olay ve olgu ile ilgili komün şeklinde örgütlenmeler olmalı. Tarımsal komünler, köy komünleri, mahalle komünleri vb. çoğaltılabilir. Benim “kom” ya da “komün” dediğim örgütlenmeler bunu ifade ediyor.” şeklindeki beyanları doğrultusunda yazıldığı,
Dostları ilə paylaş: |