T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI (cmk'nın 250. Maddesi İle Yetkili)



Yüklə 14,15 Mb.
səhifə1954/3060
tarix03.01.2022
ölçüsü14,15 Mb.
#49683
1   ...   1950   1951   1952   1953   1954   1955   1956   1957   ...   3060
X9 erkek şahıs: hocam bir de bir şey söyleyebilir miyim? Felsefe bir bilim değil ama bilimde doğmuştur onu biraz açıklayabilir misiniz?

TUNÇER ÖZDOĞAN: şimdi özgür düşünceye göre bilim felsefede doğmuştur başka bir düşünceye göre felsefe bilim de doğmuştur, bana sorarsanız Yunan felsefesi …(anlaşılmadı) matematiğinden doğmuştur. Biri bir şey söyleyebilir, yani Mısır da ortaya çıkan ….(anlaşılmadı) matematiği Yunanistan da bir şekilde felsefeyi doğurmuştur bununla birlikte kopernig gibi fizik üzerine çalışan bilim insanları modern felsefeyi yapılandırmışlardır.20 .yüzyıl ise felsefesi ise 20 .yüzyıl fiziği ……(anlaşılmadı) felsefeyi ortaya çıkarmıştır gibi yaklaşımda bulunabilir ama bununla birlikte şeyde anlayışlar vardır felsefe içinden doğmuştur diyen bilim olduğu gibi bilim felsefeden ortaya çıkmıştır gibi yaklaşımlar da vardır. Bu ayrı yaklaşımlarda çalışılabilir burada Avrupa’ya göre mesela özellikle 1960 lı yıllarda Fransız komünist partisi litaretüründe olan biri olarak kendisi biraz önce söylediğim gibi Yunan felsefesi …..(anlaşılmadı) matematiğinden doğmuştur, daha sonra kopernig ………(anlaşılmadı) felesefeden yaralanmıştır.Bir de Einstein’de felsefenin gelişmesiyle ………(anlaşılmadı) yapılandırmış gibi bir takım düşünceleri analiz eder yani burada felsefenin ne olduğu bilimin ne olduğu gibi bir arayış içerisine girdiğimiz anda felsefe mi bilimden, bilim mi felsefeden ortaya çıkmıştır yoksa gibi bir takım düşünceleri olabilir o kadar da şey yapmak gerekiyor burada felsefenin ne olduğu üzerine yoğunlaşmak gerekiyor sanırım. Birbiriyle ilişkisini tanımlayabilmek için ve devamıyla derki felsefenin yöntemi her zaman ki gibi bilinçli tutarlı sistemli düşünce yöntemidir. Az önce arkadaşın dedi herkes mi felsefe yapar? Doğrudur herkes felsefe yapar ama bu yapmış olduğu felsefe tutarlı değildir düzensizdir sistemli değildir, o tarz dediğimiz hayatıyla ilgili iyi şeylerden bahseder kötü şeylerden bahseder bir fikrine dair bir şeylerden bahseder felsefe yapıyordur ama; burada bir sistemlilik yoktur . Tutarlılık yoktur. Burada sitemsiz tutarsız bir söylemin önüne bilimsel bir faaliyet bilimsel bir söylem veya politik bir söylem değiştirmek mümkün değildir. Bu anlamda biz siyaseti ne kadar sistemli ne kadar tutarlı yaparsak, kavramları ne kadar birbirleriyle ilişki kulanınsak bu anlamada politikayı veya bilime dair doğru şeyler söyleyeceğizdir. Çünkü felsefi sistemler kendi içerisinde tutarlıdır fakat genel detay bir niteliğe sahip değildir şeklinde bir cümle var burada gerçekten de her felsefi sistem Hegel’in Felsefesi, KARTEZYEN FELSEFESİ , Marks’ın felsefesi veya modern felsefeler her biri kendi içerisinde tutarlıdır. Bir diğer felsefi akıma göre tutarsız olduğundan bahsedilebilir biraz önce bahsettiğimiz gibi …..(anlaşılmadı) matematiği 2+2: 4 derse kendi içinde tutarlıdır ama ……..(anlaşılmadı) bir matematikçi bunun tutarsız olduğundan, karmaşık olduğundan bahsedebilir bize felsefenin yararından bahsedebiliriz. Felsefe kişi de merak ve tepki uyandırır, felsefeyi ne kadar tutarlı ve sistemli yaparsak bizim merakımız, tutkularımız o kadar fazlalaşıyor ve bu merakımıza tutkularımıza yönelik doğal olarak ortaya bir takım fikirler çıkacaktır. Meraklandığımız kuşkulandığımız her şey biz de bir takım fikirlerin olmasına neden olacaktır, fikirleri yönetmeye çalıştığımız oranda ortaya bir teorik sistemli bir politika bilimsel bir bilgi ortaya çıkacaktır. Demek ki felsefenin yararı bizde merak kuşku yaratıyor olmasıdır.Biz günlük yaşantımızda karşılaştığımız olayla ilgili insan merak ediyor yani insan kuşku duyar doğal olarak kuşku duymamak merak etmemek insan olmayan canlılara mahsustur, bir hayvanını merak etmesinde ve kuşku duymasını bekleyemeyiz veya insan kuşkulandıkları merak ettikleri veya şüphe duydukları oranda fikirler geliştirecektir. Bir şeyle bir olayla karşılaşmışızdır, o olayla yanına gitmişizdir bir ilişkiyle karşılaşmışızdır, bu ilişkiye dair bir kuşku duygusu ancak kuşku ve merak duyduğumuz oranda bu ilişki ve olay üzerine çalışırız bir arkadaşımıza sorarız o olayla ilgili şeyi veya bir kitap karıştırırız ancak bu kuşku veya meraktan sonra kendimizdeki bu fikirleri gözden geçiririz, fikirlerimiz yetmediği oranda bir kitaba bakarız, internete bakarız veya bir arkadaşımıza başvururuz, bu kuşkumuza veya merakımıza neden olan bizim için anlaşılmaz olayı anlaşılır hale getirmek için


Yüklə 14,15 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   1950   1951   1952   1953   1954   1955   1956   1957   ...   3060




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2025
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin