İBRAHİM SİYAHKAYA:00.36.55-00.37.21 Bişey belirteceğim mesela bu doğu topluluğunda avcı erkeklerin ateş etrafına oturup sohbet ettiklerin de hani o dönem itibarıyla ne yaptıkları ne ettikleri çok bilmiyoruz ama hani bir sonraki günün projesini burada avlanacağız, şunu avlanacağız, bunlar gelir, şunlar gelir. Onun bir ön aşamasınıdır. Yani meclisler vilayetler olarak yani meclisler olarak oluşacak ama o meclislerin neye göre belirleyecek? Amaçlarını belirlemek.
X50 ŞAHIS:00.37.21-00.40.29 Amaçları belirlemek. Bu çok şey yakıcı bir örnektir. Bölgenin birçok (Anlaşılmıyor), meclisler oluştu. Şimdi bu meclisler (Anlaşılmıyor), temel özellikler esas alınmadan kurulduğu için ne yapıldı? Bir (Anlaşılmıyor), işte (Anlaşılmıyor)… İşte siyasi partide bir yere gelmek için meclise girdi, işte yani kendi kuruluş amacını, toplumsal bir çalışma amacına hizmet adına değil meclis adeta güç odağı oldu. (Anlaşılmıyor), statü sahibi olmak istiyor. (Anlaşılmıyor)… Veya belediye işçi alımlarını organize etmek istiyor. (Anlaşılmıyor)… O olduğu zaman baktık ki biçimsel olarak onlarca meclisimiz oldu. (Anlaşılmıyor), şimdi eksik olan neydi? O meclislerin ocak felsefesi. Düşünsel ve zihinsel olarak kendini yeterli hale getirip sonrası için çalışmalara o şekil katılacak şeyi kalmadı. Bizim şu anda bölgelerde yaşadığımız en büyük sıkıntımız budur. Meclisler oluşuyor ama oluşan meclis toplumsal alan çalışmasına resmi organizeden ziyade adeta (Anlaşılmıyor)… Farklı demokratik kitle kuruluşlarımız var. Meclise diyor ki e efendim bende bunun bir parçasıyım. Söz hakkında benim size karşı ne kadar sözüm var. Bir iktidar olarak (Anlaşılmıyor)… Oysa biz demokratik konfederal (Anlaşılmıyor)… iktidar sistemini reddeder toplumdaki yapması gereken iş ve rol koordinasyonuyla en alta kadar (Anlaşılmıyor) …. İşte onun o zihniyetini felsefesini günübirlik sorunlarının çözümü biraz ocak mantığıyla çözülür onun için mesela dikkat edin en başta ocak veriliyor ocaktan sonra ocağın bilincini almayan komün kuramaz komün kuramadığı gibi işte kasaba meclisi il meclisi kuramaz burada da mesela sıkıntıdır (Anlaşılmıyor)… İstanbul’da (Anlaşılmıyor)… ama nedir nicel anlamda belki yüzlerce insan var mecliste iş ve rol koordinasyonuna gelindiğinde bakıyorsun ki arkadaş bulamıyoruz sonra soruyoruz (Anlaşılmıyor)… sen iş yapamayacaksan orda aktif olamayacaksan niye kendin (Anlaşılmıyor)… sonra yeni bir meclis kuruyoruz yine bu zihniyetlerin öncülüğünde eski meclisle yeni meclis arasında farklı oluyor yani arkadaşın dediğine ek olarak ocakların biraz o düşüncel zihinsel aydınlanmaların gereğini yerine getirecek organizasyon olarak değerlendirin onun için çok bi meclis gibi biçim yok mesela bunların kendisinin iç tüzükleri var yani demokratik kent meclislerinin içtüzükleri var daha detaylı iş ve rol koordinasyonunun anlatıyor ama ocakta mesela ocakta içtüzükte ocağa yansıtılan şey daha çok işin zihni boyutunun doyurulması ki o boyutta doyurulmadan kurulacak her türlü çalışma özünden sapma ihtimali vardır.