Halk mahkemesi
Ahlaki ve Politik suçların tanımı,
Şeklinde olduğu ve bu konu başlıkların PKK/KCK terör örgütünün KCK yapılanmasının, örgütün sözde anayasası olarak da belirtilen KCK sözleşmesinde belirtilen konu başlıkları ve içeriği ile benzer olduğu dolayısıyla KADININ TOPLUMSAL SÖZLEŞMESİNİN terör örgütünün kadın yapılanmasına ait anayasa olduğu,
Şüpheliden elde edilen Kadının Toplum Sözleşmesi Taslağının bir kısım eklemeler yapılmış halinin terör örgütünün güdümünde yayın yapan;
http://www.pajk-online.com/tr/degerlendirme/sozlesme_2.html isimli sitede yer aldığı, dolayısıyla söz konusu belgenin PKK/KCK terör örgütünün anayasası olan KCK sözleşmesi uyarınca düzenlenen Kadının Toplumsal Sözleşmesi taslağı olduğunun tespit edildiği,
(383) ve (384) ile numaralandırılan dokümanların yapılan incelemesinde;
Teröristbaşı Abdullah ÖCALAN’ın talimatıyla Türkiye genelinde Diyarbakır, Van, Şanlıurfa, Mardin, Batman, İstanbul, Mersin ve İzmir illerinde kurulan ve Şırnak ilinde kurulacak Siyaset Akademilerinin 2010 yılının kasım ayı itibariyle çalışma durumuyla ilgili faaliyet raporu olduğu, devletin Siyaset Akademilerini illegalize etmeye çalıştığının beyan edildiği, akademilerde yazım çalışmalarına devam edildiği, bu belge içeriğinden şüphelinin tüm Türkiyede faaliyet yürüten Siyaset Akademilerinin sorumlusu olduğu ve bu akademilerin yürüttüğü faaliyetlere ilişkin olarak terör örgütü organlarına rapor sunduğunun tespit edildiği,
354 numaralı belgede yapılan incelemesinde;
Bu seçenekler içinde en açık ve net olanı çözümü kolaylaştırma enerjisi olan ve sisteme karşı gerekli bir direniş yaratın. Boykot bunlardan biridir ve tamamen siyasi bir duruştur Siyasidir çünkü farkın altını çizer, evet ve hayırı sistemde görür alternatif oluşunu benimser. İbarelerinin bulunduğu,
358 numaralı belgede yapılan incelemesinde;
“BDP, SDP, TOP ÖZ PLATFORMU, DEM HALKLARI FADARASYONU, PARTİZAN, KÖZ, EMEKÇİ HAREKET, TÜRKİYE GERÇEĞİ, SOSYALİST BİRLİK HAREKETİ, TEORİ VE POLİTİKA, DEM ve ÖZGÜRLÜK HAREKETİ, SOSYALİST GELECEK PARTİ HANELİK, ESP, DEVRİMCİ PARTİ GİRİŞİMİ, SOSYALİST DAYANIŞMA PLATFORMU, SOSYALİST DEVRİM PARTİ GİRİŞİMİ, 18 örgüt boykot” ibarelerinin bulunduğu,
134 ile başlayan 161 ile biten barış ve demokrasi için bin umut adlı derginin yapılan incelemesinde;
Dergi içeriğinde, terör örgütü lideri Abdullah ÖCALAN ve PKK/KCK terör örgütünün sözde bayraklarının olduğu, terör örgütünün kırsal alanında silahlı olarak faaliyet gösteren ve güvenlik güçleri ile girmiş olduğu çatışmalarda yaşamını yitiren örgüt mensuplarına ait resimlerin bulunduğu,
340-341 ile numaralandırılan sayfaların yapılan incelemesinde;
PKK/KCK terör örgütü lideri ÖCALAN’ın talimatı ile kurulan “Demokratik Toplum Kongresi” başlığı ile başlayan doküman içeriğinde “Demokratik Özerklik Çalıştayı Proğram Bilgileri” alt başlığında 18-19 Aralık 2010 günü Diyarbakır ilinde yapılan “Türkiye-Ulus Devlet, Milliyetçilik ve Yeniden inşa yapılanma sorunları, Türkiye’nin toplumsal ve Siyasal yapısı… Demokratikleşme sürecinde yeniden yapılanma sorunları, Meşru bir hak olarak Demokratik Özerklik, Özerkliğin dayanakları, Üniterlik-Özerklik ilişkisi” gibi konuların tartışıldığı toplantıya ait program olduğu,
390 ve 391 ile numaralandırılan dokümanın yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “talepleri nasıl dile getireceğiz, ulusların kaderlerini tayin hakkı, Kürt Halkında fedakarlık beklemek doğrumu, nasıl yapmalı? Boykot etkili mantıklı idi, adil idi, eşitlikçi idi, ana dilde eğitim, bütün gençler onurlarının kırılmamasını ister, bütün insanlar etkin özgün yerel yönetimler ister, komünist, anarşist, terörist” gibi ifadelerin yazılı olduğu,
393 ve 394 ile numaralandırılan sayfaların yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “1970’lerin sonundan günümüze istatistiki dönelmede PKK kurulup, değişim, eylem, yargı kayıp tüm konularda sosyal, politik beşeri anlamda araştırılması gerekmektedir. Bunu DTK’ya tevkif edilebilir, organize edilmesi için bazı STK larla vakıflarla işbirliği yapılabilir.” şeklinde ibarelerin olduğu devamında, notların orta kısmında “bireysel silahlanma” ibarelerinin yazılı olduğu,
400 ile numaralandırılan dokümanın yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “askeri kahramanlık üzerine kurulu bir demokratik özerklik TC kuruluşuna benzemezmi” ibarelerinin yer aldığı,
Yukarıda verilen doküman içeriklerinden şüphelinin Siyaset Akademilerinin terör örgütü adına sorumluluğunu üstlendiği, bu Akademilerin işleyişine ilişkin olarak raporlar sunduğu, terör örgütünün uzantılarının yasal görüntü altında yaptığı her türlü yasadışı eylemin düşünsel alt yapısını hazırladığı, bu haliyle terör örgütünün şehir yapılanmasının teorisyenliğini yaptığı, nitekim kurulması tasarlanan devletin temel yapısına ilişkin olarak ta kafa yorduğunun “askeri kahramanlık üzerine kurulu bir DEMOKRATİK ÖZERKLİK TC kuruluşuna benzemezmi” şeklinde ki beyanından ortaya çıktığı, şüphelinin kurulması hayal edilen kürdistan’ın Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşta dayandığı felsefeye benzememesi gerektiğini beyan ettiği,
401 ve 402 ile numaralandırılan dokümanların yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “siyasal değerlendirme halkların ilkeli birliktelik demokratik özerklik kurmak, Kürt Demokratik muhalefetini ayaklamak, evlilik üzerinden mücadele etmek lazım, örgütsel gündem, kadın bakış açısından akademilerin gözden geçirilmesi bunun için bir kadın meçlisi bir kamuoyu lazım” gibi notların tutulduğu,
403 ve 404 ile numaralandırılan dokümanların yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “BDP silahlarını bıraksın demek legal bir partiye, AKP’nin aczini gösteriyor, Kürt hareketi Türkiye’de meşru bir zemin yaratmıştır, taktik savaşlarında biz çok öndeyiz, kamuoyu yoklamak lazım Leyla Zana Belediye Başkanı, halka ne lazım” şeklinde ibarelerin yazılı olduğu,
Şüphelinin bu ibarelerde de yukarıda ki tespitlerimizin doğruluğunu bir kez daha teyit ettiği, PKK ekseninde oluşan ayrılıkçı ve bölücü hareketin meşru bir zemin olduğunu beyan ettiği, kendisinin de bu bölücü hareket içerisinde yer aldığını “taktik savaşlarında biz çok öndeyiz” demek suretiyle ortaya koyduğu, nitekim terör örgütünün taktiksel anlayışından bahsederken “biz” diyerek kendinin de hareketin içerisinde olduğunu ve terör örgütünün hareket ve eylem tarzını içselleştirdiğini ortaya koyduğu,
405 ve 406 ile numaralandırılan dokümanların yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde “Mücadeleyi radikalleştirmek ama somut önerilerle ortak mücadele zeminlerinin geliştirilmesi, akademilerde eğitilecek, pratikte deneyim kazanacak, KM kendisini güçlendirebilir, demokratik özerklik-yerel örgütlülük, kadın siyaset akademilerinin kadın eksenli yön vermek, yedek insanların…. Yedek kadrolar, demokratik özerklik amacını oluşturan yerel örgütlenmelerdir, özgün yerel yönetimler, sisteme muhalefet yapan kişilerle daha yakın ilişkiler, kadın nezdinde bir anayasa, 43 ilin 6 sında kadın meclisimiz (DÖKH) var” şeklinde ibarelerin yazılı olduğu,
PKK/KCK terör örgütünün kadın yapılanması olan Demokratik Özgür Kadın Hareketini (DÖKH) sahiplenerek, “43 ilin 6 sında kadın meclisimiz (DÖKH) var” dediği,
407 ve 408 ile numaralandırılan dokümanların yapılan incelemesinde;
Doküman içeriğinde, “kadın siyaset akademilerinin gene siyaset akademilerinin kadın bakış açısıyla yapılması, esnek olmalı 5 günlük, 2 günlük, 10 günlük eğitimler alabilir, ilçe merkezlerinin organize edip eğitim alacakları getirip götürmesi, akademik eğitimcilerine katkıda bulunabilir, sürekli bağlantıda olabileceğiniz bir komisyon mümkün mü, akademilerde koordine olacak kadınların mutlaka kalıcılığı gerekmektedir, kadın meclisleri illerde il yönetimine paralel olmamalı entegre olmalıdır, kadınlar bizi kendinden görmüyor, kadın meclisinde sorumluluk yok, illerde yaratılan kadın meclisleri ve yönetimlerine paralel değil entegre (Eş Başkanlık) bir güç olması için ne yapılabilir, siyasi anlamda güçlü olmakta bir iktidardır, iktidar kavramını bir süreç olarak da algılamak mümkün” şeklinde ibarelerin yazılı olduğu,
411 ile numaralandırılan dokümanın yapılan incelemesinde;
Doküman üzerinde “11 Kasım Hayata Dönüş basın toplantısı” şeklinde ibarelerin not alındığı,
614 ile numaralandırılan sayfada Türkiye de Özerklik Tartışmaları başlığı ile başlayıp devam eden yazıda;
Daha önce “Özgürlük savaşçısı” veya “yurtsever” denilen insanlarının birçoğunun son 10 yılda resmi dilde “terörist” dendiği, sorunun çözümünün engelleyici faktörünün bu olduğunun, bunun bir inkar yolu olduğunun, bu durumun, kendi kaderini tayin hakkı bulunan grupların ulus ve devlet konusundaki algılarının değiştirdiğini, Özerklikle ilgili kürt siyasal hareketinin bazı tasarılar hazırladığını, üç metin halinde hazırlanan bu tasarıların; İdari Reform, Yerinden Öz Yönetim ve Demokratik Özerk Kürdistan şeklinde olduğu, bu sistemlerin Kürtlere uygunluğunun detaylı olarak anlatıldığı, şüphelinin bu dokümanlarda da terör örgütünü ve teröristleri ne kadar benimsediğini ortaya koyduğu,
723-725 arasında numaralandırılan bilgisayar çıktısı A4 kağıt dokümanların incelenmesinde;
Bahse konu dokümanın DEMOKRATİK ÖZERKLİK TUTUM METNİ başlıklı metin olduğu, Kürt halkının vermiş olduğu özgürlük mücadelesinin sonucu olarak açığa çıkardığı demokratik özerkliğin, kürt sorununun çözüme kavuşturulması için gerekliliğini, demokratik konfederal örgütlenmelerin arttıkça demokratik özerkliğinde kurumlaşacağını, bu kürt halkının meclislere dayalı örgütlenmesini tamamlama hedefi olduğu, Köy, sokak kominlerinden, Mahalle ve Kent ve bölge meclislerine dayalı bir örgütlülükle kadın, gençlik ve emekçilerin özgün konfederal örgütlenmeleri kürt sorununu çözemeyen devlet karşında Türkiye de demokratik dönüşümü sağlama projesi olduğu, Mücadele kürtlerin ulusal birliğinin gerçekleştirdiği oranda gerçekleşeceği, DEMOKRATİK ÖZERK KÜRDİSTAN demokratik devletle iç içe kurumsallaşacağı, kürt toplumunu imha ve inkar politikalarının böyle aşılabileceği, Halkların varlığını ve özgürlüğünü esas alan meşru savunma ve öz yeterliliğe dayalı örgütlenmenin demokratik özerkliğin temeli olduğu, Kürt bireyinin kurumuna ve değerlerine karşın her saldırıya karşı öz savunmasını yarına bırakmadan örgütleyeceğinin, her zamankinden daha fazla cesur, iradeli ve kararlı bir mücadeleyle özgürlüğün kazanılacağı, Demokratik Özgür Kürdistan’ın inşa edileceği, Demokratik Toplum Kongresinin olağan 4. Kongresinde geçmiş dönemde olduğu gibi bundan sonra da DEMOKRATİK ÖZERK KÜRDİSTANI inşa temelinde çalışmaların daha da derinleşeceğinin, DTK’nın tüm bileşenlerini KÜRDİSTAN’DA Kürdistan halkının mücadelesinde yalnız bırakmayan dostlarını demokratik özerk kürdistanı inşa etmeye çağırdıkları şeklinde ibarelerin bulunduğu, bildirinin bitiminde sağ alt köşede el yazımı Kongre Hazırlık Komisyonu ibarelerinin yer aldığı,
Yine bahse konu dokümanın 6. şeklinde numaralandırılan maddesinde;
“18 Ekim’ de tutuklu arkadaşlarımızın davası Diyarbakır’ da başlayacaktır. Bu amaçla MYK ve Meclis grubu ilk gün tam kadro hazır bulunacak sonraki günlerde ise dönüşümlü olarak dava takip edilecektir. İlk gün için özellikle Amed bölgesindeki illerimiz katılım göstermeli, ilk gün sonrasında iller bazında nöbet sistemiyle tüm illerimiz Diyarbakır’ da hazır bulunacaktır. Ayrıca davayı izlemek için yurt içi ve dışından gelecek misafirler ilgilenilecektir.” şeklinde ibarelerin olduğu,
Bu ibareleri kullanan birinin bilim adamı ve siyasi kimliği olan şahıs olarak yaşamını sürdürdüğünü beyan etmenin insanların akıl ve zekâlarıyla alay etmek anlamına geleceği, PKK/KCK terör örgütü içerisine yönetici ya da üyelik yapmak eyleminden dolayı haklarında adli soruşturma yapılan şüphelilerin Diyarbakır’da görülecek davalarını kendi davası gibi ele alıp örgütsel bir tutumla davayı savunan şüpheli Emine Büşra’nın terör örgütü içerisindeki geniş interlandının açıkça belli olduğu,
Yine bahse konu dokümanın 12. şeklinde numaralandırılan maddesinde;
“…operasyonlarda, tutuklamalarda ya da baskı ve şiddet oluşturulması durumunda örgütlü olduğumuz her yerde genel merkezin açıklama ya da talimatını beklemeksizin, kendiliğinden tepki gösterilmelidir. Bu gibi durumlarda örgütsel refleksimiz ya da duyarlılığımız güçlü olmalı…halkımız kendini yalnız hissetmemeli, genel ve kitlesel tepkiler gösterilmezse seçime girdiğimiz bu süreçte partimize yönelik tutuklamalar artacağı kesindir. Operasyon, baskı ve tutuklamaların önüne ancak ve ancak bütünlüklü, örgütlü, demokratik ve meşru eylem ve etkinliklerle geçebiliriz. Tüm yönetimlerimiz il başkanlarımız ve PM üyelerimiz bu konuda duyarlı, sorumlu ve inisiyatifli hareket edebilmelidir” şeklinde ibarelerin olduğu,
Şüphelinin metin içerisinde meşru eylemlerden bahsetmesine rağmen, bunun bir göz boyama olduğu, nitekim Barış ve Demokrasi Partisinin bu tarz etkinliklerinin ekseriyetinin terör örgütünün gösterisine dönüştüğü, nitekim dosya kapsamında metni verilen eylemlerden bu hususun açıkça anlaşıldığı, şüphelenin burada da yine terör örgütü içerisindeki akıl hocalığı rolünü ortaya koyarak, yapılacak eylem tarzına ilişkin yol haritasını çizdiği,
730 ile numaralandırılan ve Nihat OĞRAŞ tarafından düzenlenerek bedewi-arap@hotmail.com isimli e-mail adresine gönderilen yazı 2 isimli e-posta metninin şüphelinin ikametinde bulunduğu, söz konusu dokümanın KCK sözcüsü olan Nihat OĞRAŞ kanalı ile PKK’nın dağ ve şehir kadroları arasındaki irtibatları sağlamak üzere düzenlendiği, 12 Haziran 2011 Milletvekilliği Genel Seçimlerine ilişkin olarak PKK’nın Kandildeki yöneticilerinin seçim çalışmalarına yönelik olarak yapılmasını talep ettikleri hususları e-mail ile Nihat OĞRAŞ’a bildirdikleri, Nihat OĞRAŞ’ın da bu talepler doğrultusunda hazırladığı metni BDP ve KCK’daki belirli düzeyde bulunan yöneticilere yine e-mail yoluyla ilettiği, nitekim söz konusu e-mail metinlerine ilişkin olarak Cumhuriyet Başsavcılığımızın 2011/1140 sayılı soruşturması kapsamında şüpheli Nihat OĞRAŞ’a ilişkin olarak kamu davası açıldığı, şüpheliden elde edilen bu belgeden şüpheli Emine Büşra’nın terör örgütünün üst düzey yapılanmasıyla irtibat halinde olduğu, örgütün dağ ve şehirdeki üst düzey kadroları arasında irtibatı sağlayan KCK sözcüsü ile söz konusu örgütsel bilgi, belge ve dokümanları paylaştığı, böylece şüphelinin KCK içerisinde aktif şekilde yer aldığı ve önemli bir konumunun bulunduğu,
731 ile numaralandırılan sayfanın GENELGE başlıklı, Siyasal Süreç Hk. Konulu, 03.10.2011 tarihli Demir ÇELİK Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonu Başkanı Eş Başkan Yardımcısı ibareleri ile son bulan doküman olduğu, dokümanın içeriğinde “önemli tarihi fırsatlın yakalayabileceğimiz bir süreçten geçmekteyiz. Demokratik Özerklik, Özgür Demokratik Yerel Yönetimler modeli, sivil demokratik anayasa talebi, referandum boykotu, Anadilde Eğitim boykotu temel konulara ilişkin projemizle hem ülke halklarının gündeminde hemde uluslararası siyası arenada önemli bir siyasi aktör olduğumuz ortaya çıkmıştır.” Şeklinde ibarelerin yer aldığı,
Şüphelinin yine terör örgütü ve onun şehir merkezlerindeki uzantılarının gerçekleştirdiği faaliyetleri sahiplenerek, bu husustaki başarılarını nazara verdiği,
745-769 arasında numaralandırılan bilgisayar çıktısı A4 kağıt dokümanların yapılan incelemesi neticesinde;
TUTUM BELGESİ (TASLAKTIR) KADIN BAKIŞ AÇISINDAN SOSYAL POLİTİKAMIZ başlığı altında yazılmış bir metin olduğu,
“Demokratik Özgür Kadın Hareketi olarak toplumda kadın şahsında somutlaşan tüm gerilikleri erkek egemen sistemin yaşam içindeki bakı ve sömürülerini, vahşi kapitalizmin halklar üzerindeki imha, inkar emeği gasp etme ve toplumları birey şahsında yozlaştırma politikalarını teşhir etmeyi ve buna dönük çözüm politikalarımızı toplumun tüm kesimlerine mal etmeliyiz.” Şeklinde ibarelerle başladığı, yine terör örgütünün kadın yapılanması olan (DÖKH) olarak nasıl hareket etmeleri gerektiği hususunun işlendiği,
“Halkın öz iradesini ortaya çıkaran toplumsal örgütlenme modelinin temelinde meclislerimizde bulunmaktadır. Mahalleden başlayarak oluşturulan komünler ve meclisler kendileri hakkında tüm kararları alırlar ve uygularlar yada uygulanması için baskı unsuru oluştururlar.” Şeklinde ibarelerle başladığı,
Mahalleden başlayan, komünler ve meclisler ibarelerinin KCK yapılanmasını anlatan ibareler olduğu,
770 ile numaralandırılmış Dokümanın;
“Değerli katılımcılar, değerli konuklar, dostlar, sevgili arkadaşlar. İbareleri ile başlayan bir konuşma metni olduğu, metinde “Demokratik Toplum Partisi’nin TBMM’ de Kürt sorununun çözümü için ilk kez önerdiği ve şimdiye kadar tartışa geldiğimiz, Demokratik Özerk Kürdistan Projesinden ne anladığımızı ana hatlarıyla sizlerle paylaşacağız. ” şeklinde ibarelerin yer aldığı açılış konuşma metni olduğu,
771 ile numaralandırılmış Dokümanın;
Dostları ilə paylaş: |