T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə112/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   108   109   110   111   112   113   114   115   ...   335

"Dikkatli bir taktik uygulamamız lazım bilgin olsun." dediği anlaşılmıştır.
Darbe çalışmaları için kurulan Cumhuriyet Çalışma Grubu'nun faaliyeti kapsamında

yapılan bu görüşme içeriğinden yasadışı yollarla Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı

Melih Gökçek'in telefonlarını dinleyerek elde ettikleri istihbari bilgileri sanık Hasan Atilla

Uğur'un Melih Gökçek'in yerine aday olmasını istedikleri T.Altınok'a bu özel görüşmede

aktardığı ve kendisini yönlendirmeye çalıştığı anlaşılmıştır. Buradan da sanıklarda ele

geçen darbe planlarının sözde kalmayıp bizzat uygulamaya konulduğu açıkça anlaşılmıştır.


740 / 2271
Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetinin laiklik ve dinsel temelli argümanlar yerine;

Kamu Yönetimi Yasa Tasarısının ulusal birliğimizi ve üniter yapımızı tehdit eden durumu.

Irak, Kıbrıs, Yunanistan ve Ermenistan politikalarındaki gayri milli yaklaşımlar. Uzan

grubuna yönelik tutumdaki sapmalar. Etnik köken ayrımcılığı yapması ve gayri ahlaki

tutum ve davranışları kullanılarak kamuoyunda küçük düşürülmesinin önem arz ettiği

belirtilmiştir.


Vakit Gazetesinin saldırılarına karşı alınacak tedbirlerin ise legal ve illegal faaliyetler

olmak üzere 2 ayrı başlık altında belirtildiği.


Legal faaliyetler başlığı altında, Gazetenin MİT ve İngiliz istihbaratı tarafından

kullanıldığı yönünde teyide muhtaç bilgilerin alındığı, bu nedenle gazete yönetiminin ve

yazarlarının arkasında kimler olduğunun tespit edilmesi gerektiği, bu çerçevede bunların

özel yaşamları ve aile ilişkilerinin teknik takibe alınması gerektiği, ayrıca devlet

kuruluşları, kamu yöneticileri ve siyasetçiler ile ilişkilerinin tespit edilerek deşifre edilmesi

gerektiği, her gün Adli Müşavirlikçe gazete taranarak suç unsuru tespit edilen haber ve

yorumların İsth. Ynt. Ş. Md.lüğüne bildirilmesi, tespit edilen suç unsurları doğrultusunda

ilgili kişi, kurum ve STK"larının, duruma göre açık veya kapalı olarak uyarılması ve dava

açmalarına öncülük edilmesi gerektiği, bu şekilde organize edilen yoğun davalarla

gazetenin çalışamaz hale getirilmesi gerektiği, gazetenin, Remix projesi de dahil olmak

üzere Mali ve Teknik D. Bşk.lığının imkan ve kabiliyetleri kullanılarak çok yönlü takibe

alınması, vergi, mali durum, ahlaki durum ve diğer ticari faaliyet ve ilişkilerinin de takibe

alınarak, işlem yapılması ve elde edilen bilgilerin kamuoyuna sızdırılması gerektiği, ayrıca

gazetenin ilgi ve iltisaklarına ilişkin elde edilecek bilgiler bir gazete de yayınlanarak, iki

gazete arasında yaratılacak polemikten istifade edilmesi gerektiği, www.vatansever.com

sitesi hizmete açıldıktan sonra bu siteden gazetenin deşifre edilmesinin uygun olduğu

anlaşılmıştır.
İllegal faaliyetler başlığı altında ise, Gazete dağıtım sistemi ve dağıtım şirketi takibe

alınarak, dağıtım araçlarına yönelik eylem yapılması, gazetenin baskıya girdiği akşam

saatlerinde, gazete binasının elektrik, gaz, yangın güvenliği gibi alanlarına yönelik saldırı

ve sabotajlarda bulunulması, ayrıca adam kaçırma, tehdit, darp gibi yollara başvurulması

yöntemlerinin, uygulanabilir ve etkin hareket tarzlari olarak değerlendirildiği belirtilmiştir.
Doğu ve Güneydoğudaki vatandaşlarımıza yönelik faaliyetlerinde legal faaliyetler ve

illegal faaliyetler olmak üzere iki ayrı başlık altında belirtildiği,


Legal Faaliyetler başlığı altında, Terör Örgütleri ve yabancı istihbarat örgütlerinin

siyasallaşma olarak adlandırılan kürtçülük ve bölücülük faaliyetlerine karşı, doğu illerinde

yaşayan ulusal birlikten yana. orta sınıf zenginler ve ileri gelenler teşvik edilerek, her il ve

hatta ilçede Ulusal Birlik Dernekleri kurulması gerektiği, bu örgütlenmeyi Cumhuriyet

Çalışma Grubunun yönlendirmesi. J. Blg. ve İl J. Komutanlarının desteği ile bölgede

yaşayan emekli askeri personelden istifade edilerek gerçekleştirilmesi gerektiği

belirtilmiştir.
Ayrıca belirli sayıya ulaşan mahalli derneklerin ulusal ölçekte birleştirilmesi, halkın makul

taleplerini bu dernekler vasıtasıyla dile getirmek ve bu taleplerin takipçisi olunarak

gereğini yerine getirmek suretiyle etkin ve ağırlığı olan sivil toplum kuruluşları haline

getirilmelerinin sağlanması gerektiği belirtilmiştir.


741 /2271
İllegal faaliyetler başlığı altında ise. Kürtçülük faaliyetlerinin legal alandaki elebaşüarına

ve devlet yanlısı kesime terörist tehdidi yöneltenlere karşı, aynı yöntemlerle mukabele

edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU DEVRE RAPORU-7 (2003)
Cumhuriyet Çalışma Grubu (2003) tarihli devre raporunda, Seçim öncesi TBMM'nin

şekillendirilmesi ve İskan Sorunu konularının anlatıldığı görülmüştür.


Seçim Öncesi TBMM,nin Şekillendirilmesi başlığı altında; Mahalli Genel Seçimlere

kadar merkez sağda alternatif bir partinin yaratılamaması halinde AKP'nin seçimden

güçlenerek çıkacağı, mevcut tehdidin daha da büyüyeceği. DYP ve ANAP arasında gayri

resmi birleşme taleplerinin olduğu, ancak taraflardan birinin desteklenmemesi halinde

birleşmenin gerçekleşemeyeceği, şeklinde değerlendirmeler yapılmıştır.
Ayrıca AKP 'nin kopmalarla parçalanması gerektiği, AKP bünyesinde daha önceden başka

siyasi partiler içerisinde yer almış birçok milletvekilin bulunduğu bu milletvekillerinin bir

kısmının AKP yönetiminden ve mevcut durumdan rahatsız olduğu, bir kısmının da kriz

durumunda partiden kopabileceği, bu amaca yönelik krizin suni bir gerilimle kontrollü bir

şekilde tırmandırılabileceği belirtilmiştir.
Bu krizin; TSK öncülüğünde AKP'nin tabanını da rahatsız eden uygulamalarından

istifade edilerek yaratılabileceği ifade edilmiştir. Gerilim konusu yapılacak argümanların

ise, laiklik ve dinsel temelli argümanlar yerine; Kamu Yönetimi Yasa Tasarısı, Irak, Kıbrıs,

Yunanistan ve Ermenistan politikalarındaki gayri milli yaklaşımlar ve Uzan grubuna

yönelik tutumdaki sapmaların kullanılmasının daha etkili olacağı belirtilmiştir.
İskan çalışması başlığı altında da, Cumhuriyet Çalışma Grubunun faaliyetlerini sürdüreceği

yerle ilgili planlar ve krokiler olduğu görülmüştür.


CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU AYLIK DEVRE RAPORU (19 OCAK 2004)
19 Ocak 2004 tarihli Cumhuriyet Çalışma Grubu devre raporunda, Planlı Faaliyetler, Av.

O. Pekmezci'nin AİHM'de açtığı dava, Hükümetin Acil Eylem Planının Değerlendirmesi,

Cumhuriyet Platformu Çalışmaları. İnsanca Yaşam Projesi'nin Arka Planı, Kamu

Yönetimi Temel Kanunu Tasarısının Arka Planı. Muhafazakarlık Demokrasi

Sempozyumunun Arka Planı, İçişleri Bakanlığı Merkez Teşkilatının Durumu, Özel

İstihbarat Arşivi konularının anlatıldığı görülmüştür.


Planlı Faaliyetlerden, Afiş Çalışmaları kapsamında; İlköğretim çağındaki öğrencilere

dağıtılmak üzere 60.000 adet Atatürk Fotoğrafları, Atatürk' ün Gençliğe Hitabesi, Atatürk'

ün izcisi kimdir, 2004 yılı takvimi, haftalık ders programı çizelgesi ve öğrenci ders

çizelgesinin basım faaliyetlerinin devam ettiği ve özel dağıtım planı ile İl J. K.lıklarına

gönderilmesinin planlandığı belirtilmiştir.
Basınla İrtibat ve Bilgilendirme Çalışmaları kapsamında; Pergel Kanunu olarak da

adlandırılan Belediye Mevzuatına yönelik basın bilgilendirme metninin 461 köşe yazarına

gönderildiği belirtilmiştir.
742 / 2271
100.000 Mektup Çalışması kapsamında; Kamu Yönetimi Temel Kanunu, Belediye

Mevzuatında yapılamasına çalışılan değişiklikler ve iktidarın diğer icraatlarına ilişkin,

sanık Mehmet Şener Eruygur tarafından Emekli Jandarma Genel Komutanlarına hitaben

yazılan mektupların özel kuryelerle gönderildiği belirtilmiştir.


Ayrıca Kamu Yönetimi Temel Kanunu, Belediye mevzuatında yapılmasına çalışılan

değişikler, Jandarmamın pasifıze edilmek istenmesi ve üniter devlet yapısına zarar verecek

girişimlere karşı AKP ve CHP milletvekillerine yönelik hazırlanan mektupların,

milletvekillerinin e-posta adreslerine iki grup halinde 12 farklı internet cafeden

gönderildiği belirtilmektedir.
Ayrıca 23 Aralık 2003 tarihli Tercüman Gazetesinde Gülay Göktürk'ün köşesinde çıktığı

belirtilen ve bazı EGM mensuplarının yönlendirmesiyle kaleme alındığını

değerlendirdikleri "Bizim Endişelerimiz'" başlıklı makale ile ilgili olarak iki farklı şekilde

yazılmış e-postanın Gülay Göktürk'ün e-posta adresine gönderildiği belirtilmiştir.


Ayrıca AKP Adıyaman milletvekili Hüsrev Kutlu'nun TBMM'deki Atatürk'ün Mareşal

üniformalı resmine ve TBMM Muhafız Taburu'na yönelik sözlerine karşı kaleme alınan üç

farklı e-postanın, CHP milletvekillerine, köşe yazarlarına ve Hüsrev Kutlu'ya gönderildiği

belirtilmiştir.


İrtica İle Mücadele Semineri Çalışması kapsamında; Jandarma Bölge

Komutanlıklarınca icra edilecek irtica ile mücadele seminerlerinden birincisinin 26-27

Ocak 2004 tarihleri arasında Erzurum Jandarma Bölge Komutanlığında icra edileceği,

diğer komutanlıklar için hazırlanan emirlerin arz aşamasında olduğu belirtilmiştir.


Hükümetin Acil Eylem Planı başlığı altında; Recep Tayyip Erdoğan tarafından 16 Kasım

2002 tarihinde kamuoyuna açıklanan Acil Eylem Planımda 205 faaliyetin yer aldığı, bu

eylem planından sadece 54"ünün tamamlandığı ve planının gerçekleşme oranının % 26

düzeyinde kaldığı, fakat hükümetin bu durumu medyaya %70 olarak yansıttığı, ayrıca

gerçekleştirilen eylem planları ile ilgili değerlendirmeler yapıldığı görülmüştür.
Cumhuriyet Platformu Çalışmaları başlığı altında; Ulusal Birlik Hareketi STK

Platformundan bahsedildiği ve Prof. Dr. Bülent Berkarda imzası ile gönderilen Ulusal

Birlik Hareketime Davet başlıklı davetiyenin slaytlara yansıtıldığı görülmüştür. Bu

davetiyede Türkiye'nin içte ve dışta yitirme noktasına geldiği ulusal hak ve değerlerine

sahip çıkacak bir dayanışma ve birleşme hareketine ihtiyacı olduğu, bilinçli ve sorumlu

sivil toplum kuruluşları ve yurttaşlar olarak halkımızda ulusal hedef ve güven yaratmak

için toplumun ulusalcı güçlerini birleştirip eşgüdümünü sağlamak amacıyla neler

yapılacağını araştırmak için geniş katılımlı bir toplantı düzenlediklerinin anlatıldığı

görülmüştür.
Ulusal Birlik Hareketi STK Platformu başlığı altında; İstanbul*a görevlendirdikleri Özel

İstihbarat Timi tarafından Taksim'deki Ulusal Birlik platformu faaliyetlerinin

sürdürüldüğü demek merkezinde Prof. Dr. Bülent Berkarda'nın ziyaret edildiği ve

kendisine Arma Dergisinin ekleri verildiği, bu görüşme sırasında Bülent Berkarda'nın,

"Ülke gündemi ve iktidarın icraatlarının kendileri tarafından yakından takip edildiğini,

problemin Siyasi Partiler Kanununun partileri lider diktatörlüğüne maruz bırakmasından ve

Seçim Kanununun % 45 oyu dışarıda bırakmasından kaynaklandığını, TSK'nin müdahalesi
743 / 2271
ile bu kanunların değiştirilip tekrar seçime gidilmesi ile bu partinin önünün kesilmenin

mümkün olabileceğini, İktidarın geliş sürecini; camiler, İmam Hatip Liseleri ve yeşil

sermaye olarak tanımladığını, Ulusal Birlik hareketi ile yukarıda bir faaliyetin olduğu

ancak tabana inemedikleri için çok yüzeysel kaldığı, Anadolu'ya açılmak gerektiği ve

bunun için çalıştıkları, bu sayede geniş halk kitlelerine ulaşmayı hedeflediklerini, Halkın

eğitimsizlikten ve bu tür oluşumlara ihtiyatla yaklaşmasından dolayı yapılan çalışmalara

uzak durduğu, halkın eğitilmesi gerektiğini, CHPmin iyi muhalefet yapamadığı, CHP'ye

güveninin sarsıldığını, AKP'nin son derece iyi örgütlenmiş bir parti olduğu, bunlarla

mücadele etmek için aynı tarzda STK' larının öncülüğünde iyi örgütlenilmesi gerektiği,

Türkiye 'de iktidarların sadece TSK ve üniversitelere söz geçiremediği, iktidarın yeni YÖK

Yasası ile bunu yapmaya çalıştığını"* belirttiği anlaşılmıştır.
Sonuç olarak ise; Ulusal Birlik Hareketinin yaygınlaşması için işbirliğinin sürdürülmesi.

Cumhuriyetin kazanımlarını tehlikeye sokan icraatların ve bunlara karşı önerilerin bir

basın bildirisi olarak hazırlanarak, bedeli 830 kaleminden ödenmek suretiyle, Ulusal Birlik

Hareketi ve Cumhuriyet Platformu imzası ile yüksek tirajlı gazetelerde yayımlanması,

Ulusal Birlik hareketine destek verilmesi için Garnizon Klan ve J.Blg.Kları ile

görüşülmesinin uygun olarak değerlendirildiği belirtilmiştir.


KAMU YÖNETİMİ REFORMU YASA TASARISININ ARKA PLANI başlığı

altında;
İstanbul'a Özel İstihbarat Timi gönderildiği, bu timin memorandum ile alakalı Yeniçağ

Gazetesinde makalesi yayımlanan yazar Arslan Bulut ile görüştüğü, devamında ise Kamu

Yönetimi Yasa Tasarısının arka planında Memorandum, Köklere Dönüş Projesi, ADML

şirketine verilen imtiyazlar ve Türk Tanıtım Konseyi faaliyetleri şeklinde faktörlerin

olduğu, konunun bu faktörlerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği belirtilmektedir.


MUHAFAZAKARLIK VE DEMOKRASİ SEMPOZYUMU başlığı altında;
İstanbul iline gönderilen Özel İstihbarat timinin gizli olarak temin edilen davetiyelerle,

AKP tarafından organize edilen Muhafazakarlık ve Demokrasi Sempozyumuma istihbarat

amaçlı girdiği ve konunun basma yansımayan yönleri ile ilgili bilgiler elde ettiği ve bu

bilgilerin derlenmesinin tamamlandığında arz edileceği belirtilmiştir.


İÇİŞLERİ BAKANLIĞI MERKEZ TEŞKİLATININ DURUMU başlığı altında;
Öncelikle Emniyet Genel Müdürlüğü'nün görüş ve çalışmalarının İçişleri Bakanlığı"nda

etkili olduğu, İçişleri Bakanlığı merkezinde çalışan çok sayıda Emniyet mensubunun her

seviyedeki siyasilerle ve üst düzey bürokratlar nezdinde yoğun lobicilik faaliyetlerinin

bulunduğu, bu ilişkilerini kullanarak tek kolluk yapılanmasına gidilmesi hususunda yoğun

bir çalışma içerisinde oldukları anlatılmıştır.
İÇİŞLERİ BAKANLIĞI MERKEZ TEŞKİLATI DEĞERLENDİRME VE

TEKLİFLER başlığı altında;


744 / 2271
İçişleri Bakanlığında General ve Albay rütbelerinde yeteri kadar Jandarma personeli

görevlendirilerek etkinliğin artırılması gerektiği belirtilmiştir.


ÖZEL İSTİHBARAT ARŞİVİ başlığı altında;
Özel istihbarat arşivi için ihtiyaç duyulan, 1 Adet Sunucu(Server), 4 Adet Bilgisayar, 1

Adet UPS'in tedariki için onay aldığı ve bu konudaki çalışmalarını devam ettiği

anlatılmaktadır.
CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU AYLIK DEVRE RAPORU (28 OCAK 2004)
Bahse konu sunumun takdim planının birinci bölümünde Cumhuriyet Çalışma Grubu

Planlı Faaliyetleri, Av. O. Pekmezci'nin AİHM'de açtığı dava, Üniversite Radyoları,

Hükümetin Acil Eylem Planının Değerlendirmesi. Cumhuriyet Platformu Çalışmaları, AB

Tarafından Finanse Edilen Projeler. İnsanca Yaşam Projesi'nin Arka Planı, Kamu

Yönetimi Temel Kanunu Tasarısının Arka Planı konularının anlatılacağı, takdim planının

ikinci bölümünde ise Uluslararası Muhafazakarlık ve Demokrasi Sempozyumunun Arka

Planı, Sendika ve Konfederasyonların Durumu ve Temel Dinamikleri, Medyanın Durumu

ve Hükümetin Medyaya Yönelik Faaliyetleri, Çeşitli Menfaat Gruplarının İlişki ve

İltisaklarının Değerlendirmesi konularının anlatılacağı belirtilmiştir.
CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU PLANLI FAALİYETLERİ başlığı altında;
Afiş Çalışmaları Kapsamında; 2 grup afiş çalışması yapıldığı, l.grup afiş çalışmasında

Cumhuriyet ve şeriat yönetiminin; kadın hakları ve eğitim alanında, 2.grup çalışmada

ise birliklerden alınan görüş ve öneriler doğrultusunda kıyafet, yaşam, adalet ve eğitim

alanlarında yorumsuz olarak işlendiği ve hazırlanan bu afişlerin resimlerinin slaytlara

yansıtıldığı görülmüştür. Yine bu çalışma kapsamında İlköğretim çağındaki öğrencilere

dağıtılmak üzere 60.000 adet Atatürk Fotoğrafları. Atatürk' ün Gençliğe Hitabesi, Atatürk'

ün izcisi kimdir, 2004 yılı takvimi, Haftalık ders programı çizelgesi, öğrenci ders

çizelgelerinin basımının tamamlandığı ve Jandarma Komutanlıklarına gönderilmesinin

planlandığı görülmüştür.
Basınla İrtibat ve Bilgilendirme Çalışmaları Kapsamında; Pergel Kanunu olarak da

adlandırılan Belediye Mevzuatında yapılmak istenen değişikliklerin arka planına yönelik

basın bilgilendirme metninin 461 köşe yazarının e-posta adresine Cumhuriyet Platformu

imzası ile gönderildiği belirtilmektedir.


100.000 Mektup Çalışması Kapsamında; Kamu Yönetimi Temel Kanunu ve Belediye

mevzuatında yapılmasına çalışılan değişiklikler ve iktidarın diğer icraatlarına ilişkin

Jandarma Genel Komutanı tarafından Emekli Jandarma Genel Komutanlarına hitaben

yazılan mektupların özel kurye ile kendilerine ulaştırıldığını anlatıldığı görülmüştür.


Tercüman Gazetesinde Nuh Gönültaş ve Gülay Göktürk'ün EGM merkezli olduğunu

değerlendirdikleri cunta.org adlı siteden aldıkları bilgilerle yazdıkları ifade edilen "Hani

Jandarmanın Alayları Dağ Başıydı" , "Jitem Kimliği ile Yüzde 9'luk demokrasi", "Bizim

Endişelerimiz" başlıklı makalelerine cevap olarak yazılan mektupların bu şahısların e-

posta adreslerine gönderildiği ve bu şahısların yazmış oldukları köşe yazılarının

fotoğraflarının slaytlara yansıtıldığı görülmüştür.


745 / 2271
Kamu Yönetimi Temel Kanunu ve Belediye mevzuatında yapılmasına çalışılan

değişiklerle Jandarma'nin pasifize edilmek istenmesine ve Cumhuriyet kazanımlarına zarar

verecek diğer girişimlere karşı üniversiteleri birlikte hareket etmeye davet eden (2) farklı

mahiyette mektup hazırlanması çalışmalarının devam ettiği, bahse konu mektupların

güvenilir 6 rektöre Jandarma Genel Komutanı'nin imzası ile diğer rektörlere de

Cumhuriyet Platformu imzası ile gönderilmesinin planlandığı anlatılmıştır.


Soruşturma aşamasında yapılan aramalarda sanık Mehmet Şener Eruygur'dan elde edilen

ve 23 Kasım 2003 tarihinde oluşturulduğu ve bir Rektöre gönderildiği anlaşılan mektup

başlıklı yazı da aynen,
"Sayın.........
Yıkıcı, bölücü ve İrticai odakların Türkiye Cumhuriyeti'nin üniter ve laik yapısını

aşındırmak ve koşulları şekillendirdikten sonra da değiştirmek maksadına yönelik olarak

uyguladıkları hareket tarzlarını zat-ı alinizinde tüm Atatürkçü aydınlar gibi dikkatle ve

endişe ile izlediğini biliyorum.


Bu çevreler devletin belirli makam ve mevkilerine ulaşan yandaşlarının da desteği ile

Türkiye Cumhuriyeti 'nin üniter ve laik yapısını aşındırma aşamasına yönelik adımları

birer birer atmakta, her geçen gün devletin kurumlarında kadrolaşma, bazı kurumlar

arasına nifak sokma, rejimin temel değerlerine karşı mevzuat düzenlemeleri yapma, gayri

milli dış politikalarla ulusal gücümüzü zaafa uğratma şeklinde faaliyetlerini

sürdürmektedir.


Çok yönlü, ancak tek amaçlı olarak yürütülen bu faaliyetleri; Kamu Yönetimi Temel

Kanunu Tasarısı, Belediye mevzuatına yönelik düzenlemeler, YÖK Kanunu Değişiklik

Tasarısı, Kur 'an Kursları Yönetmeliği, TÜBİTAK Kanunu, medyada tek sesliliğe yönelik

faaliyetler, Kıbrıs, Yunanistan, İrak ve Ermenistan politikalarında gayri milli sapmalar

olarak özetlemek mümkündür.
Bu faaliyetlerin arka planında tasarlanan konular hakkındaki bazı görüşlerimi sizinle

paylaşmak arzusundayım.


Bu faaliyetlerin ortak özelliğinin toplumun değişik katmanlarında tartışılmadan

oluşturulması ve ortaya atılmasını müteakip, alınan reaksiyon düzeyi değerlendirilerek,

düşük seviyede ise söz konusu faaliyetin sürdürülmesi, yüksek seviyede ise kenara çekilip

mağdur ve mazlum görünerek tabana mesaj verilmesi şeklinde olduğu gözlenmektedir.


Örneğin Kur'an Kursları Yönetmeliği, aniden ortaya atılmış, tepkiler üzerine

dondurulmuş, keza Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı tepkiler üzerine beklemeye

alınmıştır.
Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısının arka planında, devletin üniter yapısını

zedelemek, devleti küçülterek, şirket yönetimi ile özdeş hale getirmek, gücünü ve

saygınlığını yitiren devlet yönetimi karşısında güçlü yerel otoriteler yaratmak suretiyle

rejimi yıkmak düşüncesinin olduğu değerlendirilmektedir. Bu tasarının bazı dış güçler ve

hatta gizli servisler tarafından planlanıp dikte ettirildiği şeklinde bilgiler de basına

yansımıştır.


746 / 2271
SSCB'nin dağılması sürecinde yerel yönetimlerin, merkezin zayıflatılmasına karşın

güçlendirilmesi ve merkezin önüne geçen yerelin yükselişi karşısında birliğin

dayanamadığı, Türkiye 'de de benzer bir anlayışla hareket ederek üniter yapının

bozulmasının planlandığı şeklinde yorumlar yapılmaktadır.


Türkiye 'de yaratılmaya çalışılan etnisite sorununun, üniter yapının dağılması ile birlikte

mütalaa edildiğinde ne gibi felaketlere neden olabileceği takdirlerinize maruzdur.


Özellikle savunma, güvenlik, yargı, mülki idare ve eğitimin mutlak surette ulusal ve üniter

olarak kalması gerektiği değerlendirilmektedir.


Belediyelerle ilgili düzenlemelerin arka planında; seçim sonuçlarını etkilemek ve

Jandarmanın irticai odaklarla mücadele etkinliğini azaltmak olduğu

değerlendirilmektedir. Büyükşehir Belediye sınırlarının genişletilmesi, bazı belediyelerin

kaldırılması ve Denizli İlindeki mücavir belde belediyelerin kaldırılarak Büyükşehir

Belediyesine katılması şeklindeki bu düzenlemeleri, diğer il ve ilçe belediyelerine yönelik

düzenlemelerin izleyeceği yönünde çalışmalar yapılmaktadır. Bu gayretlerin kısa vadeli

amacı yaklaşan mahalli idareler genel seçiminde varoşların oyunu almak olarak

değerlendirilmektedir. Bu yaklaşım geçmiş iktidarların yeni il ve ilçeler oluşturmak

suretiyle yaptıkları popülizmin bir benzeridir ve sonuç da getirebilir.
Ancak asıl üzerinde durulması gereken arka plandaki iki konuya dikkat çekmek istiyorum.

Bunlardan birincisi olarak bu tasarılar, Kamu Yönetimi Temel Kanununun arka planında

belirtilen hususlarla birlikte değerlendirildiğinde, bu tasarıların, yerel yönetimi mülki

idarenin önüne geçirmek suretiyle üniter yapıyı bozmaya yönelik girişimin alt yapısını

oluşturmak amacına yönelik olduğu görülecektir. Zira bu yapılanma ile pasifize edilen

mülki idare yapısının etkinliği azalacak ve bunları Valinin seçimle getirilmesi gibi

çalışmalar izleyebilecektir.
Arka plandaki amaçlardan İkincisi ise; Jandarmanın pasifize edilmesi suretiyle,

cumhuriyet tarihiyle özdeş olan irticaya karşı mücadelesine sekte vurulmak istenmektedir.

Zira sadece mevcut tasarılarla; İstanbul ve Kocaeli 'nin tamamen polise devrinin yanı sıra,

250 İlçe J.K.lığı ile 850 J.Krk.Kliğinin kapatılması, Jandarma bölgesindeki 27 milyon

nüfustan 10 milyonunun polise devrinin önü açılmaktadır.
Diğer il ve ilçe belediyelerine yönelik tasavvurların da gerçekleşmesi halinde, Jandarma

sadece Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki dağ köylerinin güvenliği ile

sınırlandırılmış olacaktır.
Jandarmaya yönelik bu girişimler bununla da sınırlı kalmamakta, bu girişimlerin bazı

kurum ve kuruluşlardaki üst düzey kamu personeli tarafından geniş ölçüde desteklendiği,

ideolojik arka planı problemli olan bazı emniyet mensuplarının da, Jandarma ile Polis

arasına nifak sokma gayretlerine alet oldukları değerlendirilmektedir.


Bu kapsamda, Polis Dergisinin 36ncı sayısında, Avrupa Ülkelerinde Jandarmanın Statüsü

başlıklı bir makale yayımlanmıştır. Bu makalede; Avrupa Ülkelerindeki Jandarmalar

hakkında saptırılmış bilgiler verilmekte ve nihayet, güya bu ülkelerde Jandarmanın

sivilleştirilmesi anlamına gelen bir demilitarizasyon süreci varmış gibi anlatılmaktadır.


1 Al 12111
Bu makaleden alınan bazı saptırılmış bilgilerin: çeşitli gazetelerde ve internette; Jandarma

aleyhinde yapılan haber ve yorumlarda kullanıldığı görülmektedir.


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   108   109   110   111   112   113   114   115   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin