oluşturulan fonun Hüseyin Çelik vasıtası ile kullanıldığı, EdelmanTn Amerika
Büyükelçiliğinde bu konuda ciddi bir çalışma başlattığı, Tayyip (Erdoğan)Tn da bu fondan
haberdar olduğu ve cebine para gireceğini.
Konu hakkında bilgilerin somut verilerle desteklenmesi gerektiği, Fener Rum Patriğinin
ekümenik olma çabalarını engelleme faaliyetleri çerçevesinde ve yerel seçimler öncesinde
bu bilgilerin kullanabileceği,
4. Tema başlığı altında; Cüneyt Zapsu ile Recep Tayyip Erdoğan arasında şantaj ilişkisinin
olduğu, Cüneyt Zapsumun başkanı şantaja tabi tuttuğunu, bu sayede istediği çizgide
tutabildiğini, Cüneyt Zapsu'nun önemli bir CIA ajanı olduğunu, Tayyip (Erdoğan) ın
Türkiye de Amerika İstanbul Başkonsolosluğunda yapılan bir toplantıda, önüne harita
planı konduğu ve Tayyip (Erdoğan) ın bu planı not aldığı, Türkiye'de uygulayacağı her
şeyin dikte ettirildiği, bu bilgilerinde kaset olarak Zapsu' nun elinde olduğu.
Bahse konu şantaj kasetinin veya bu yollu imaların yer aldığı görüntü ve ses kayıtlarının
temin edilmesi, söz konusu kasetin elde edilmesi sonrasında iktidar partisinin
faaliyetlerinin deşifre edilmesi için kullanılması gerektiği,
5. Tema başlığı altında; perde arkasında hükümeti yöneten 2 Amerikalı, 2 İngiliz ve
İsrailliden oluşan grubun varlığından söz edildiği, Tayyip (Erdoğan)Tn, başkanlığı bu
şahıslara kiraladığından bahsedildiği, hükümetin bütün icraatlarının perde arkasından
planlandığı ve yönlendirildiği, Tayyip (Erdoğan) ve birçok bakanın dublör olduğu, bu
komitenin İstanbul'da olduğu,
İstanbul'da çalıştığı söylenen komitenin takibe alınarak kimliklerinin ortaya çıkarılması,
yerel seçimler öncesinde ve AKP'nin faaliyetlerinin ortaya konulması gerektiği her şartta
bu bilgilerin kullanılabileceğinin belirtildiği,
6. Tema başlığı altında; Aldros'un Rusyada faaliyet gösteren en büyük Ermeni mücevher
şirketi olduğu, fınansörünün Sersarfısyan olduğu, bu şahsın burayı Ermeni ve Kürt devleti
haline dönüştürelim dediği, Türkiye'de destekçilerinin olduğu, Zaman gazetesinde de
Ermenilerin desteği bulunduğu, sermaye ilişkileri nedeniyle Zaman, Radikal, Aydın Doğan
ile temas kurulduğu, bu konularla ilgili bir isim listesi olduğu ve daha sonra
ulaştırılabileceği,
Bahsedilen görüşme ve parasal destek gibi konuların ispat edilebilmesine imkân verecek
kayıtların elde edilmesi ile şahıs tarafından verileceği bildirilen ermeni destekli şahısların
listesinin, ülke bütünlüğünü bozmaya yönelik bir faaliyet olarak görüldüğünden her
zaman kullanılmaya uygun olduğu,
7. Tema başlığı altında; Yabancı ülke gizli servislerinin Türkiye'deki cemaatlerle
ilgilerinin olduğu, özellikle İsrail, Amerikan ve İngiliz istihbaratının Türkiye'deki dini
kesim ile devletin arasındaki bağı bir şekilde koparmayı istediğini, dinler arası diyalog
çağrısının bir Yahudi kurgusu olduğunu,
819/2271
Türkiye'de dini örgütlenmelerin lideri konumundaki cemaat liderlerinin yurt dışı
bağlantılarının tespit edilmesi ve ülke genelindeki radikal örgütlenmenin tesirsiz hale
getirilebilmesi için bunun her zaman kullanılabileceği,
8. Tema başlığı altında; AKP Milletvekillerinden kopacak şahısların DYP çatısı altında
birleştirilmesiyle ilgili Ağar'ın harekete geçirilmesi gerektiği, Ağar'ın çevresinin ve
kendisinin boş olduğunu ve doldurulması gerektiği, kendisinin doldurulmaya başlandığını,
ciddi bir bilgi transferinin yapıldığını, bunun için günlük yada haftalık seanslar
uygulandığını, 219 tane milletvekilinin AKP'den kopabilecek durumda olduğunu,
gerginliğin tırmanması halinde ılımlıların yanına gitme eğilimi başlayacağını, gerilimi
TSK'nın tırmandırabileceğini, stratejik olarak dini noktalar üzerine değil, milli noktalar
idari yapı yada hukuk konularında sıkıştırılabileceğini, Ağar'ın ılımlı mesajlar
verebileceğini ve bu şekilde AKP milletvekillerinin DYP'ye geçmesi için meşru bir zemin
oluşturulabileceği,
Meclisteki milletvekillerinin biyografik istihbaratlarının yapılması. Mehmet Ağarın
bu konudaki düşüncesinin öğrenilmesinin gerektiği, bu bilgilerin yerel seçimler öncesi
başlatılan faaliyetin genel seçimlere kadar sürdürülmesi veya erken genel seçimin gündeme
getirilmesi esnasında kullanılabileceği,
9. Tema başlığ- altında; Ankara ve İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı çalışmaları,
Turgut Altınok'un DYP ye gelmek üzere olduğunu, burada seçim kazanacak Turgut ve
Melih olduğunu, Melih (Gökçek) in arkasında Yahudi bir grubun olduğunu,
Hisarcıklıoğlu 'nun arkasında MİT ve Yahudi Mossadla bağlantılı bir grubun olduğunu,
söz konusu şahıslarla ilgili teyit çalışması yapılması gerektiği, yerel seçimler öncesi
kullanılmasının faydalı olacağının değerlendirildiği,
10. Tema başlığı altında; İsrail in Irakta ki istihbarat faaliyetleri olduğu, istihbarat
teşkilatlarınca Irakta yürütülen faaliyetlerden istifade ile İsrail in Iraktaki faaliyetlerinin
ortaya çıkarılması ve medya ile yapılacak dezenformasyon çalışmasının olası sonuçlarının
analiz edilmesi gerektiği, bunun ülkenin stratejik çıkarları açısından her zaman
kullanılabileceği,
12. Tema başlığı altında; BDDK Başkanının değişmesi, Cem Uzan'ın faaliyetlerinin
irdelendiği, Cem Uzan ile AKP'nin anlaşabileceği, eğer böyle bir şey olursa Aydın
Doğan'ın da devlete 35 milyar dolar takabileceğini, verilen bilgilerin teyit edilmesi
gerektiği, bu bilgilerin yerel seçimler öncesinden genel seçimlere kadar kullanılabileceği,
13. Tema başlımı altında; Milletvekillerine şantaj yapılması konusunun olduğu, Sezer'e de
yakın olan insanlarında çok şaibeli olduğu, hepsinin de servis bağlantısının deşifre
edilebileceği. Nevrezoğlu. Alpaslan Işıklı, Gökhan Atadı, 1402'lilerin ekserisinin hepsinin
bir yerle bağlantılı olduğu, Enver Ören'inde bu alanda çok kullanılan bir kişi olduğu,
İngiliz istihbaratının bir adamı olduğu, Işık tarikatının İngiliz istihbaratının İslama yönelik
bir dezenformasyonu olduğu, bütün bilgilerin derlenmiş durumda olduğu, bir durum olması
halinde dosyanın çok rahat önüne konabileceği, kendilerine şantaj yapılan milletvekilleri
ile ilgili doküman ve fotoğraflara ihtiyaç duyulduğu, bu bilgilerin yerel seçimler öncesinde
genel seçimlere kadar kullanılabileceği,
820 / 2271
14. Tema başlığı altında; İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun faaliyetleri hakkında bir
takım iki sayfalık bir not olduğunu. Bülent beyin Aksumun Maliye Bakanlığındaki her
türlü doneyi getirebileceği, maliye ile sorunları olduğu. Aksu nun şirketlerinin bulunduğu,
Kürt iş adamlarının Aksu üzerinden Tayyip (Erdoğan)'a ulaştığı, parti içinde sorun olduğu,
Abdülkadir Aksu 'nun ilişkilerinin belgelenmesine ihtiyaç duyulduğu, bu bilgilerin yerel
seçimler öncesinden genel seçimlere kadar kullanılabileceği,
"2175 Başbakanın Sara Hastalığı Osman Tüfekçi İle Mustafa Sabri Sipahioğlu"isimli
media player dosyasında "5.46" dakikalık bir ses kaydı bulunduğu, ses kaydında; Osman
isminde bir şahsın konuştuğu, karşı şahsın ismini söylemediği, Başbakan Tayyip
Erdoğan'ın sara hastası olduğuyla ilgili konuyu sorduğu. Osman'ın da bu bilgileri, Tayyip
Erdoğan hastalandığında. Yaşar paşanın hastaneye gelerek aldığını ve Cumhurbaşkanına
da verdiğini anlattığı, konuşmanın bir bölümünde ismini vermeyen şahsın telefonu Sabri
Komutana veriyorum diyerek bir başka şahsa verdiği, onunda aynı konuyu sorduğu.
Osman isimli şahsında "Yaşar paşa hastaneye gelerek doktordan raporları aldı" dediğini,
bu şekilde kaydedilmiş bir ses kaydı olduğu anlaşılmıştır.
Sanıkların Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sağlık durumu ile yakından ilgilendikleri,
özellikle sanık Yalçın Küçük'ün kendisi Tıp Doktoru olmadığı halde Başbakan'ın sara
hastası olduğu bu nedenle başbakanlık yapamayacağı yönünde kamuoyu oluşturmak
amacıyla kitap yazdığı ve yazılı ve görüntülü basında açıklamalar yaptığı, bu faaliyetlerin
başbakanın sağlığı üzerinden hükümeti yıpratmak, görevlerini kısmen veya tamamen
yapmasına engel olmaya yönelik organizeli örgütsel bir faaliyet olduğu anlaşılmıştır.
"Mahalli Genel Seçimler" isimli word dosyasında; / Melih Gökçek ile Recep Tayyip
Erdoğan arasındaki güvensizlik ortamından istifade edilerek. Melih Gökçek in saf dışı
edilmesi ve Turgut Altınok'un DYP ye angaje edilmesi şeklinde rapor bilgilerin yer aldığı,
"Sami Demirkıran Ve Fevzi Berdibek" isimli power point dosyasında; üç sayfadan
oluşan GİZLİ ibareli ÖZET BİLGİ FORMU başlıklı bir yazı olduğu, İstihbarat
Başkanlığı'nca 11 Aralık 2003 tarihinde Sami Demirkıran ve AKP Bingöl Milletvekili
Fevzi Berdibek ile İstihbarat Başkanı Makamında yüz yüze ve ayrı ayrı birer görüşme
yapıldığı,
Sami Demirkıran ile yapılan görüşmede, Irak'ın Tikrit kentinde Saddam*in akrabalarının
elinde hardal gazının bulunduğu, eşinin AKP'den istifa eden Emin Şirin'in danışmanlığını
yaptığı, kendisinin bir grupla Liberal Demokrat Parti'ye geçeceği, Yıldırım Aktuna'nın da
kendilerine katılacağı. Emin Şirin'in de özellikle TSK ile yakınlaşma çabası içinde olduğu
şeklinde bilgiler edinildiği. bu şekilde AKP diğer partilerle ilgili bilgilerin yer aldığı,
Yine Fevzi Berdibek ile yapılan görüşmede de aynı şekilde siyasi partiler ve oluşumlarıyla
ilgili bilgilerin alındığı, siyasi partiler ve ticari şirketlerle olan ilişkilerinden bahsedildiği
görülmüştür.
Örgütün Adalet ve Kalkınma Partisi'nden bir kısım milletvekillerini koparıp, iktidarı
zayıflatmak ve sayı itibariyle Meclisteki sandalye sayısını azaltarak hükümetten düşürmek
yerine alternatif olarak düşündükleri, örgütün amaç ve hedeflerine uygun hükümetin
kurulmasını sağlamak için yürüttüğü faaliyetler kapsamında, AKP'li muhalif
milletvekillerinin siyaset yapması yasak olan askerler tarafından makamlarına çağrılarak
821 /2271
görüşme yapmaları, onlardan parti içi istihbarat alıp ona göre strateji belirlemeleri darbeye
teşebbüs suçunun oluştuğunun açık bir kanıtıdır. Dönemin Jandarma İstihbarat Başkanı
olan sanık Levent Ersöz yaptığı bu görüşmeleri Komutanımın emri ile yaptığını beyan
etmekle, örgüt yöneticisi sanık Mehmet Şener Eruygur'u işaret etmiştir.
"Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Arion Liel" isimli Word dosyasında; 15 Kasım
görüşmesindeki temalar şeklinde başlık olduğu,
1. Tema: Cem Uzan ile RTE bağlantısı başlığı altında. Cem Uzan'ın Amerikalılarla
yaptığı görüşmelerden bahsedildiği, yapılan görüşmelerin ses ve görüntü kayıtlarının temin
edilmesi, varsa anlaşma metinleri ile farklı pasaport kullanıp kullanmadığının tespiti
gerektiği, bu bilgilerin Recep Tayyip Erdoğan ile Cem Uzan arasında bir anlaşma olması
durumunda gerek duyulacağı,
2.Tema: Mehmet Ağarın etrafının boşaltılması operasyonu başlığı altında, Mehmet Ağar
ile yapılan görüşmenin aktarıldığı, bu organizasyon içerisinde bulunanların teknik
takiplerine ve DYP'den ayrılanların listesine ihtiyaç duyulduğu, bu bilgilerin Recep Tayyip
Erdoğan'ın DYP üzerine ne tür oyunlar oynadığı kamuoyuna duyurularak yerel seçimler
öncesi prestij kaybetmesini sağlayacağı,
3. Tema: Bankalarla ilgili çalışmalar isimli başlık altında, birçok banka ismi sayılarak bir
operasyondan bahsedildiği, el konulacak yeni banka isimleri ile yazılı bir metin olup
olmadığı ve yeni seçilecek kişi ile ilgili detaylı bilgiye ihtiyaç duyulduğu, bu bilgilerin
Türk Finans sektörü ve diğer sektörlerle ilgili neler tasarladıkları kamuoyuna sızdırılarak
yerel seçimler öncesi zor duruma düşürülmesinin sağlanması,
4.Tema: Albayraklar grubunun faaliyetleri isimli başlık altında, bu grubun ilişkilerinin
anlatıldığı, toplantının ses ve görüntü kayıtları ile kökenlerinin detaylı araştırılmasına
gereksinim olduğu, bu bilgilerin yandaşlarının hangi soydan geldiği vurgulanırsa ve asıl
niyetleri gün yüzüne çıkariılabilinirse Recep Tayyip Erdoğan' ın zor duruma düşeceği ve
kamu baskısı oluşacağı,
5. Tema: AKP'den DYP'ye geçiş çalışmaları başlığı altında; Ali Müfit"in düşünülmesi
gerektiği, meclisin içinde bir operasyon yapılmasını kolaylaştıracağı şeklinde bilgilerin
olduğu
6. Tema: Vakit gazetesiyle ilgili iddialar başlığı altında. Vakit'in MİT ile İngiliz
istihbaratının çıkardığı bir gazete olduğu, gazete yazarlarının teknik takibe alınarak diğer
istihbarat birimleri ile irtibatları ortaya konulması gerektiği, bu bilgilerin TSK'ne karşı
yapmış oldukları yayınların engellenmesi için baskı unsuru olarak kullanılabileceği,
7. Tema: RTE'nin kökeni ile ilgili iddialar başlığı altında, Recep Tayyip Erdoğan'ın
kökeni ile ilgili bilgilerin yer aldığı, Recep Tayyip Erdoğan 'ın kökeni ile ilgili detaylı
bilgiye ihtiyaç duyulduğu, bu bilgilerin yerel seçimler öncesinde istifa etmesi için
kullanılabileceği belirtilmiştir.
Siyaset yapması yasak olan sanıkların bu çalışmaları ile askerlik dışında her türlü siyasi
faaliyetin içinde oldukları, tüm çalışmalarının Ergenekon Terör Örgütünün amaç ve
hedeflerine uygun görmedikleri Adalet ve Kalkınma Partisi'ni yıpratmak, bölüp
822 / 2271
parçalamak ve görevlerini kısmen veya tamamen yapmasına engel olmak şeklinde olduğu
çok açık bir şekilde anlaşılmıştır.
ASKERİ MÜDAHALEYE ZEMİN HAZIRLAMA VE GERÇEKLEŞTİRME
YÖNÜNDEKİ PLANLAR
Sanıklardan ele geçirilen dokümanlardaki bilgilerden Ergenekon terör örgütünün 2003-
2004 yıllarında ve sonrasında mevcut hükümeti cebir ve şiddet ile devirip antidemokratik
yollarla devlet idaresini ele geçirmeyi planladığı, bu çerçevede "Sarihiz", "Ayışığı",
"Yakamoz" ve "Eldiven" olmak üzere (4) ayrı darbe planı hazırlığı yaptığı anlaşılmıştır.
Söz konusu darbe planları incelendiğinde. "Sarıkız" kod adlı darbe planının, darbe öncesi
ülkede darbe zemini oluşturmak için yapılması gereken faaliyetleri içerdiği. "Ayışığı" ve
Yakamoz" kod isimli darbe planlarının ise Darbenin bizzat aktif olarak nasıl ve ne şekilde
yapılması gerektiğini, "Eldiven" kod isimli darbe planının ise gerçekleştirilecek darbe
sonrası yapılacak faaliyetleri kapsadığı anlaşılmıştır.
"SARIKIZ" KOD ADLI DARBE PLANI
Sarıkız kod isimli darbe planı Emekli Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek tarafından
kaleme alındığı anlaşılan günlük notlarında ele geçirilmiştir. Sarıkız kod adlı darbe planı
çerçevesinde, basının ele geçirilmesi, Üniversite öğrencilerinin sokağa dökülmesi.
Sendikalarla birlikte hareket edilmesi, sokaklara afiş asılması. Dernekler ile temasa geçip
Hükümet aleyhine teşvik edilmesi ve tüm bu olayların yurt çapında gerçekleştirilmesinin
hedeflendiği görülmüştür.
Sarıkız kod isimli darbe planının sanık Mehmet Şener Eruygur, şüpheliler Aytaç Yalman.
Özden Örnek ve İbrahim Fırtına tarafından hazırlanmış olabileceği değerlendirilmektedir.
"AYIŞIĞF KOD ADLI DARBE PLANI
"Ayışığı" kod isimli darbe planı sanık Mehmet Şener Eruygur dan CD'ler içerisinde Power
point sunumu olarak ele geçirilmiştir. Ayışığı kod isimli darbe planı Yakamoz ve Eldiven
kod isimli diğer darbe planları ile birlikte incelendiğinde, planlanan darbenin ilk aşamasını
oluşturduğu ve bu çerçevede. Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök'ün emekliye ayrılması
yada etkisiz hale getirilmesi, azami sayıda milletvekilinin Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ı terk etmesinin sağlanması. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in görevini
sürdürmesi için yapılması gerekenlerin planlandığı görülmüştür.
Ayışığı kod isimli darbe planının dönemin Jandarma Genel Komutanı Mehmet Şener
Eruygur ve ekibi tarafından hazırlandığı değerlendirilmektedir.
"YAKAMOZ" KOD ADLI DARBE PLANI
Yakamoz kod isimli darbe planı sanık Mehmet Şener Eruygur'dan ele geçirilen CD'ler
içerisinde Power point sunumu olarak ele geçirilmiştir. Yakamoz kod isimli darbe planı
Ayışığı ve Eldiven kod isimli diğer darbe planları ile birlikte incelendiğinde, planlanan
darbenin ikinci aşamasını oluşturduğu ve bu çerçevede, TSK'nın, Sivil İdarenin ve Dış
823 / 2271
dünyayla ilişkilerin yeniden düzenlenmesi ile darbenin nasıl ve ne şekilde yapılacağı
yönünde ayrıntılı planların olduğu görülmüştür.
Yakamoz kod isimli darbe planının dönemin Jandarma Genel Komutanı sanık Mehmet
Şener Eruygur ve ekibi tarafından hazırlandığı değerlendirilmektedir.
"ELDİVEN" KOD ADLI DARBE PLANI
Eldiven kod isimli darbe planı sanık Mehmet Şener Eruygur dan 13 No'lu CD içerisinde,
sanık Mustafa Hüseyin Buzoğlu ndan Data Travaler Kingston marka 2 Gb. Flash bellek
içerisinde Power point sunumu olarak ele geçirilmiştir. Eldiven kod isimli darbe planı
Ayışığı ve Yakamoz kod isimli diğer darbe planları ile birlikte incelendiğinde, planlanan
darbenin son aşamasını yani darbe gerçekleştirildikten sonra yapılacak hususları
oluşturduğu görülmektedir. Eldiven kod isimli darbe planı çerçevesinde ise "Dahili
Mutabakatın Sağlanması, CMB Mutabakatının Sağlanması, Yıpratma, Hazırlık ve Geçiş,
TSK Türk Halkı Projesi'1'' şeklinde planların olduğu görülmüştür.
Eldiven kod isimli darbe planının dönemin Jandanna Genel Komutanı sanık Mehmet Şener
Eruygur ve ekibi tarafından hazırlandığı değerlendirilmektedir.
"SARIKIZ" KOD İSİMLİ DARBE PLANI
Şüpheli Özden Örnek'e ait olduğu anlaşılan günlüklerde bu darbe planından
bahsedilmektedir Öncelikle bu günlüklerin Özden Örnek'e ait olup olmadığı ve gerçekliği
konusunu açıklığa kavuşturmak gerekiyor.
İlk olarak bu günlükler Nokta Dergisinde 29 Mart ve 6 Nisan 2007 tarihinde
yayınlanmıştır. O dönem derginin Genel yayın Yönetmeni Alper Görmüş hakkında hakaret
ve iftira suçundan kamu davası açılmış ve yargılama neticesinde hakkında beraat kararı
verilmiştir. Soruşturma sırasında 7.3.2008 tarihinde ve mahkemenizin 20.7.2012 tarihli
208. Celsesinde Alper Görmüş yeminli tanık olarak ifade vermiştir.
Tanık Alper Görmüş 7.3.2008 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığında vermiş
olduğu ifadesinde özetle;
"Gazeteci olduğunu ve Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesinde öğretim görevlisi olarak
ders verdiğini. Nokta Dergisi Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı sırada eski Deniz
Kuvvetleri Komutanı Özden Ömek'in şahsi bilgisayarından alınan günlüklerin kendisine
bir şekilde geldiğini, yaptığı inceleme neticesinde günlükteki anlatımların gerçekteki
olaylarla örtüştüğünü fark etmesi üzerine, 2003-2005 yıllarına ait 50-60 sayfalık bölümünü
29 Mart 2007 tarihinde Nokta Dergisinde yayınladığını, yayınladığı bölümde de bizzat
2003-2005 yıllarında Türkiye de planlı bazı sosyal olaylardan sonrada patlama meydana
getirip darbeye zemin hazırlanmak istendiği, uygun ortam bulunduğunda da darbe
yapılacağının yazdığı kendisi bu günlükleri yayınlamadan önce de denizcilersitesi.com
isimli internet sitesinde yer aldığını, bunu Şamil Tayyar'ın gazetesinde yazması üzerine
Özden Örnek'in Şamil Tayyar'a kendisine ait bazı notları olduğunu daha sonra canının
yanabileceğini düşündüğünden tek tek sildiğini belirtmiş olduğunu, günlüklerin
yayınlanmasından hemen sonra Özden Örnek'in bunları televizyon da inkâr ettiğini.
Genelkurmay Başkanlığının da bu belgelerin genelkurmay bilgisayarlarında olmadığını
824 / 2271
beyan ettiğini, çalıştığı dergiye baskın yapılarak 3 gün boyunca Nokta Dergisi
bilgisayarlarında bu belgelerin arandığını ancak bulunamadığını, hakkında Bakırköy
Asliye Ceza Mahkemesine hakaret ve iftira suçundan dava açıldığını, bu notların
yayımından sonra bir tartışma başladığını, dönemin Genelkurmay başkanı Hilmi Özkök"ün
"Ben ne söylesem ateşe benzin dökmek gibi olur. Bazı bilgiler ancak zaman içinde ortaya
çıkabilir. Belki ben belki başkaları zaman içinde anlatabilir. " şeklinde bir beyanat
verdiğini ve bu beyanlarıyla yayımladığı bölümlerin gerçeklere uygun şeyler olduğunu
kanıtladığını, Anayasal sorumluluğu gereği haber kaynağını açıklamak zorunda
olmadığından bu bilgilerin nereden geldiğini açıklamayacağını, soruşturmayla ilgili olan
bölümleri bilgi amacıyla savcılığa verdiğini..."beyan etmiştir.
Mahkemenizin 2009/191 Esas sayılı bu davasının 20.7.2012 tarihli 208. Celsesinde
huzurda verdiği ifadesinde özetle: "Kamuoyunda darbe günlükleri olarak bilinen Özden
Örnek günlüklerini genel yayın yönetmeni olduğu Nokta Dergisinde 29 Mart ve 6 Nisan
2007 tarihli nüshalarında kamusal önemi fazla olduğu için seçerek 2003-2004 yıllarında
iktidara karşı kuvvet komutanlarının bir arada hareket ederek bir ya da birkaç darbe
girişimini anlatan bölümü yayınladığını, bu yayın üzerine derginin kapatıldığını, daha
sonra dönemin siyasetçilerinin bu metinleri doğrulayan ifadelerinin olduğunu, Mesela
dönemin Dışişleri Bakanı şimdiki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Hasan Cemal'e verdiği ve
Milliyet tarafından manşetten yayınlanan bir haberde biz bunları Nokta Dergisinde
yayınlanmadan önce zaten biliyorduk, gerekli devlette gerekli yerlere de durum
bildirilmişti diye bir demeç verdiğini, bazı gazetecilere de benzer demeçler verdiklerini,
dönemin başbakanının savcılar gereğini yerine getirecektir demesine rağmen bir kısım
izinler alınamadığı için askeri savcılıkta soruşturma yapılamadığını, Özden Örnek'in
müşteki olduğu kendisinin sanık olarak hakaret ve iftira suçundan yargılandığı Bakırköy
Asliye Ceza Mahkemesindeki davada 11 Nisan 2008 tarihinde beraat ettiğini, ancak
günlüklerin gerçek olup olmadığı konusunda bilirkişi incelemesi yapılmasını mahkemeden
talep etmesine rağmen kabul görmemesi nedeniyle beraat ettiği kararı temyiz ettiğini,
savcılıkta verdiği ifadesinin doğru olduğunu" beyan etmiş.
Mahkeme Başkanı'nın savcılık ifadesinde geçen "Evet şimdi bu ifadeniz içerisinde şöyle
bir anlatım vardı, işte baktım bunu inceledim, gerçekte olan olaylarla örtüştüğünü fark
etmem üzerine demiştiniz. Bu ne anlama geliyor, örtüştü... neyler örtüştü?" sorusuna,
"Yani o dönemde Türkiye kaotik bir ortamdan geçiyordu, cinayetler, faili meçhul
cinayetler, işte Hıristiyan azınlıklara misyonerlere yönelik saldırılar, mitingler yani
Türkiye 'nin Türkiye 'yi iyi istikrarsız bir ortama sürükleyecek birtakım şeyler vardı. Şimdi
bu bu belgeler 2003-2004 tarihli bu belgeler aslında bu, bu kaotik ortamla bağlantılı
görünüyordu bana, çünkü ben bu notlarda, günlüklerde sürekli olarak işte şu temel tez
işleniyordu. Eski tarzda silahlı kuvvetlerin sadece kendisinin, kendi bünyesiyle, kendi
gövdesiyle siyasete müdahale etmesinin sonuçlarının kötü olduğunu, bu faturanın hep
kendi silahlı kuvvetlere çıktığını ve böylece itibarsızlaştığını, itibar kaybettiğini o nedenle
artık sivil toplum örgütlerinin, halkın, üniversitelerin, sendikalarında, elini taşın altına
sokması gerektiğini yazıyordu ve sürekli olarak sivil toplumu örgütlemekten ve orduyla
birlikte, birlikte hareket etmesi gerektiğinden yani bir model olarak, bir anlamda yeni bir
model öneriliyordu günlüklerde. O dönemdeki olan biten Türkiye 'deki hadiselerle
karşılaştığımda, karşılaştırdığımda burada önerilen müdahale modelinin siyasete
müdahale modelinin Türkiye 'de olan bitenlerle uyum içinde olduğunu gördüm o anlamda
bunları söylüyorum. " Şeklinde,
825 / 2271
Sanık Ahmet Tuncay Özkan'ın bir sorusu üzerine. "Şimdi bu günlüklerin daha doğrusu
gelecekte böyle plan mı yapıldı ki, geçmişe değil geleceğe mi dair gördünüz bunları
Dostları ilə paylaş: |