T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə157/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   153   154   155   156   157   158   159   160   ...   335

"Aytaç Yalman Paşa Jandarma Genel Komutanı iken kurulduğu söyleniyor ben göreve

geldiğim zaman o Kara Kuvvetleri Komutanlığına gelmişti. Dolayısıyla o Jandarma Genel

Komutanıyken ben çalışmadım. Ben Jandarma Genel Komutanlığı Şener Eruygur'la

çalıştım, bir takdim tehir olabilir böyle değerlendiriyorum efendim. "


Üye Hakim'in: "Yani başlatılmıştır diyor Aytaç Yalman'm emirleriyle başlatılmıştır 1 sene

içinde de kurulmuştur diyor."


Tanık Hilmi Özkök: "Onay alınmadan başlatılmaz herhalde onay alınmış ve ondan sonra

başlatılmıştır. Ben anımsamıyorum yani dediğim gibi bütün teklifler kuruluş teklifleri belli

zamanlarda gelir Genelkurmay Başkanına sunulur daha önce arz edilir. " Şeklinde yanıt

vermiştir.


KRİPTOLU TELEFON KULLANIMI KONUSUNDA DURUŞMADA,
1064 2271
Mahkeme Başkanımın: "24 Şubat 2009 tarihinde gönderilen bir e-mail var, bu e-mailde

ilgili bölümleri size okumak istiyorum. Ben 2002 yılı sonrasında Şener Eruygur ve Hasan

Atilla Uğur komutanımızın emrinde çalışan bir görevliyim. O dönemde Levent Ersöz

komutanın da dahil olduğu bir ekip oluşturulmuştu. Böyle bir ekipten haberiniz var mı

oluşup, oluşmadığını biliyor musunuz?" şeklindeki sorusuna, "Hayır. ".Mahkeme

Başkanının: "Hiyerarşiye tezat oluşturan birçok girişimi bulunan bu ekibin yaptıklarının

Ergenekon adıyla yapılan soruşturmada ortaya çıkarılması, bilmeden bu ekibin

faaliyetlerine katılan ve destek olan benim gibi muhtemelen diğer arkadaşlarımı da rahatsız

etmiştir. O dönem çok gizli yürütülen faaliyetlerde ekip üyelerinin haberleşmesinin

kriptolu, şifreli telefonlarla sağlanması amacıyla İsrail'den beyaz telefon dediğimiz 50

adet, her biri 3 bin 4 bin Avro olan Fransızca Sagem marka telefonlar getirilerek, çekirdek

kadroya ve önemli görevlere, üniversite rektörlerine dağıtıldı. Bu telefonları kullanarak çok

uzun süre boyunca yürütülen faaliyetlerin polis ve MİT tarafından ortaya çıkarılamaması

sağlandı. Daha da önemlisi Türk ordusu kendi Genelkurmay Başkanına karşı kullanılmaya

çalışıldı. Bu telefonu kullananların tamamı Ergenekon'da önemli yerlerde bulunuyor.

Zaten bir kısmı tutuklandı, ama beyaz telefonlar hiç gündeme gelmedi. Bu telefonlardan

haberiniz var mı? Beyaz telefon ya da kriptolu telefon diye söylenen, ihbarda geçen

telefonlardan bahsediliyor." Şeklindeki sorusuna. "Efendim silahlı kuvvetlerde kriptolu

telefondan kurulmuş bir network vardır. Bunlar belli komutanlıklar seviyesindedir ve

şeyde, sivillerin de şeyi ayrı bir kanalı vardır. Mesela Başbakan 'la Genelkurmay

Başkanının konuşması için bunlar kriptolu telefonlardır. Orada konuşma bağladıktan

sonra gizliye geçelim denir ve bir düğmeye basılmak suretiyle iletişim kriptolu olarak

gönderdiği için yolda veya havada bunları tespit etmek mümkün değildir. Böyle bir telefon

vardır ama bunlar sabit telli telefonlardı benim zamanımda. Telsiz telefonunun

kriptolusunu ben duymadım ve bilgim yoktur efendim. "
Mahkeme Başkanı'nın: "Evet şimdi ihbarın bir bölümünde de diyor ki bunların çoğunluğu

2002 ortalarından sonra kullanıldı. Bazıları 2004 sonuna kadar kullanımdaydı, bir kısmı

daha sonra da kullanılmış olabilir. Hatta 2006 yılında da bu telefonların kullanıldığını

duymuştum, diyor. Yani sizin Genelkurmay Başkanı olduğunuz dönemde kullanıldığı

konusunda ihbarda geçen bölümler var." ... "Verilen kişileri söylüyor, bazı isimler veriyor.

Ergenekon üyelerinin arasındaki var olduğu iddia edilen Ergenekon üyelerinin arasındaki

üst ilişki bu telefonlar araştırılırsa bulunabilir. Atilla Albayım sık sık telefonda konuşurken

bu konuları beyazdan görüşelim, beyazdan ara diyordu. Ve yanımızdan ayrılarak beyaz

dediğimiz Sagem marka kriptolu telefondan konuşuyordu. Bahsettiğim bu telefonlar ilk

olarak Sama adında mühendis şirketleri bulunan Atilla Albayımın elemanı Hakan Şanlı

getirtti. Hakan bir dönem Aytaç Yalman komutanın kullandığı 0533 7682349 hattın

faturasını yatırmayı unuttuğu için sorun yaşandı. Aytaç Paşa Atilla Albayımı fırçalamış o

da Hakan'ı fırçalamıştı. Şener Paşaya telefonun kullanımını ben anlattım, alışmakta baya

zorlandığını hatırlıyorum. Diye böyle isimler de vermiş, beyaz telefonları o dönem Levent

Ersöz, Şener Eruygur. Hasan Atilla Uğur. Aytaç Yalman, Tunçer Kılınç gibi komutanlara

ve onlarla bağlantılı sivillere verildi. Bu sivillerden bildiklerim arasında Malatya İnönü

Üniversitesi, Samsun Üniversitesi, Uludağ Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi rektörleri

bulunuyordu. Ve bazıları da, bazı gaz... bunların dışında da gazeteci Ergün Poyraz,

Avukat Hüseyin Buzoğlu. komutanımızla çok sık görüşen sanatçı Çelik Erişçi, bazı isimler

veriyor. Bunlara bu telefonlardan dağıtılmıştır diyor, bu konulardan bilginiz var mı?"

şeklindeki sorusuna, "Hayır yok. " Şeklinde yanıt vermiştir.
1065/2271
Mahkeme Başkanımın: "Biraz önce okuduğum kardanadammail.com isimli 2 Temmuz

2008 tarihli e-mailde şöyle bir bölüm var. Emin Şirin'de yine Kürşat tarafından AKP nin

bölünmesi için görevlendirilmişti. Ama beceremedi, partiden ayrılırken kimseyi yanında

götüremedi. Buluşmada deşifre olmasın diye Hakan Şanlı nın Ankara Yıldız'daki Sama

şirketine raporları bırakıyor. Kürşaf ta oradan aldırıyordu, bu şekilde haberleşiyorlardı.

Yani bu konuda bir ihbarlar var, siz Kürşat olarak kod, Kürşat olarak bilinen bazı kişilerce

Hasan Atilla Uğur hakkında böyle duyumlar aldınız mı. Genelkurmay Başkanlığı

döneminizde?" şeklindeki sorusuna. "Hayır yani Emin Şirin 'le konuşuyor veya Kürşat

isminde hayır bende bir şeyi yok efendim. Böyle bir şey duymadım, bilmiyorum. "
Mahkeme Başkanı: "Yani Hasan Atilla (Jğur*a Kürşat denildiğini duymadınız öyle mi?"

şeklindeki sorusuna, "Hayır yok efendim, tam hatırlamıyorum şu anda yani böyle bir şeyi

Kürşat. " Şeklinde yanıt vermiştir.
Sanık Fatih Hilmioğlu nun soruları üzerine sabit hatta bağlı resmi kriptolu telefonların

Genelkurmayda kullanıldığını beyan etmiştir.


Mahkeme Başkanı nın: "Efendim bu ihbarda beyaz telefonlara, kriptolu telefon olarak

bahsedilen telefon numaraları 0533Te başlıyor ve hemen hemen 0535."


Duruşma savcısının: "Cep telefonu hepsi."
Mahkeme Başkanı: "Bunlar sabit numara mı?"
Tanık Hilmi Özkök: "Hayır 535 cep telefonları, bu hizmet veren Vodafone, Türkcell gibi

hatları kullanır ama onlar da telsiz olarak iletilen bilgileri kriptolar diye ben teknik

yayınları da okuyorum, meraklıyım bu konulara. Ama böyle bir şey bize alındı mı. edildi

mi benim kontrolümde değildir jandarmanın. " Şeklinde açıklama getirmiştir.


JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞINDA ODADA YAPILAN

GÖRÜŞMELERİN KAYDA ALINMASI KONUSUNDA DURUŞMADA:


Duruşma savcısının: "Dosya kapsamındaki delillerden Jandarma Genel Komutanlığı

İstihbarat Başkanı olan Tuğgeneral Sanık Levent Ersöz'ün makam odasında gizli kayıt

yapan cihaz bulunduğu burada yapılan bazı görüşmelerin gizli kayıt altına alındığı,

kayıtların çözümünü yaptırılarak Jandarma Genel Komutana arz edildiği anlaşılıyor. Hatta

bir kısmını da o, o dönemin Jandarma Genel Komutanı... Şener Eruygur un odasında

bizzat çekim yaptığı görülüyor. Bülent Arınç'la yaptığı görüntüler mahkeme emanetinde

mevcut. Bu tür çekimler yapılmış. Bu uygulamadan sizin haberiniz var mıydı? Odasına

gelen herkesin bir çekiminin yapıldığı yapılacağı konusunda size bir bilgi verildi mi?"

şeklindeki sorusuna "Hayır dediğim gibi Jandarma Genel Komutanının benimle bağlantısı

eğitim harekat konularındadır onun şeyleri yetkileri çok fazla karargah çalışmaları çok

değişik o nedenle bunlardan benim hiç bilgim yok ama bunları bir yerlerden duyuluyordu

böyle kayıt alınıyor falan diye gazetelerde falan da çıkıyordu biliyorsunuz. "


Duruşma savcısının: "Dönemin Jandarma Genel Komutanlığında yapılan bu uygulama

Türk Silahlı Kuvvetlerinde yasal dayanağı bululan bir uygulama mıdır bu şekilde daha

önce de yapılır mıydı sadece Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur döneminde mi

yapılmıştır."... "Bu konuda bilginiz?" şeklindeki sorusuna, " Onu o benim bilmem


1066/2271
mümkün değil efendim. Jandarma İçişleri Bakanlığına bağlı olduğu için. ".. "O konuda

benim bilgi sahibi olmam mümkün değil. "


Duruşma savcısının: "Mahkeme dosyamızda emanette kayıtlı olarak bulunan

görüşmelerden Bülent Arınç. Balıkesir valisi, Bedrettin Dalan. Cem Uzan. Fikret Barın.

İsrail Ataşesi, Küçükçekmece savcısı, Ahmet Zeki Bulunç ile Mehmet Şener Eruygur

görüşmesi, Kıvanç Değirmenci yani sanıklardan İsmail YıldızTa yapılan görüşme. Mehmet

Emin Karamehmet'le yapılan görüşme, Mustafa Ali BalbayMa görüntülü görüşme, Nuray

Başaran, Ömer Faruk Gürz, Sami Demirkıran, Fevzi Berdibek. Sami Herman Türk Musevi

Cemaati başkan vekili, Ahmet Tuncay Özkan, Turgut Altınok isimli kişilerle bir kısmında

ses ve görüntü olan bir kısmında sadece çözüm tutanağı olan görüşmeler elde edildi. Bu

görüşmelerin yapılıp yapılmaması konusunda size bir bilgi verildi mi? Bu kişilerle

görüşelim mi görüşmeyelim vesaire veya işte bu kişileri yönlendirici birtakım beyanları

var özellikle Turgut Altınok u Ahmet, sanıklardan Hasan Atilla Uğur'un görüşmelerinde

işte arkanızdayız siz işte şöyle durun böyle duruşunuzu devam ettirin biz size bilgi akışını

devam ettireceğiz gibi bilgiler var. Bu görüşmelerden önce veya sonrasında size bilgi arzı

oldu mu biliyor musunuz?" şeklindeki sorusuna, "Buna benzer görüşmelerin olduğundan

bilgim var daha evvel de bunu ifade ettim şeyimde de ifade tutanağında da var. Özellikle

gazetecilerle nasıl konuşulacağına dair Genelkurmayın düzenlemeleri de vardır. Bu

durumlarda kuvvet komutanları tabi büyük bir makamdır gazetecilerle konuşabilirler ama

önemli gördükleri bilgileri mutlaka bana aktarırlardı. Ama Jandarma Genel Komutanı

dediğim gibi özel durumundan dolayı onunla olan münasebetim emir komuta münasebetim

kuvvet komutanlarından farklıdır. O bakımdan jandarmanın jandarma tesislerinde

yaptığını ne yaptığını hakkında açık bilgi bilmem ama diğerleri kuvvet komutanlarım bana

yaptıkları önemli toplantıları kendilerince uygun gördüklerini arz ederlerdi ve bu

düzenlenmiştir konuşabilirlerdi şeylerle bu basın mensuplarıyla. E onun dışında tabi

kuvvet komutanı mesela göreve geldiği zaman bazı tebligat oluyor sonra rektörler gelebilir

diğerleri de gelebilir yani bunlar tabi yasakçı zihniyetle siz bunları yapmayın demedim

denmez de zaten durum böyle efendim, "şeklinde yanıt vermiştir.


Sanık Ergün Poyraz müdafii Av. Levent Türkoğlumun: "Sayın Özkök acaba Ergün

PoyrazT tanır mı, şahsen tanışmışlar mı, ismen tanıyorsa sadece nerden biliyor, nereden

ismini duymuş?"sorusuna.
Tanık Hilmi Özkök: "Basından duydum kendisiyle tanıştığımı hatırlamıyorum bilgim bu

kadardır. "


Mahkeme Başkanımın: "Efendim şöyle soralım Ergün Poyraz'a Jandarma Genel

Komutanlığından herhangi bir para ödendiğine dair bir bilginiz var mı?" şeklindeki

sorusuna, "Hayır çünkü onun bana bağlı olmadığını dün ifade ettim efendim onun bütçesi

ayrıdır. " Şeklinde yanıt vermiştir.


İNTERNET SİTELERİ HAKKINDA DURUŞMADA:
Duruşma savcısının: "Sizin görev yaptığınız dönem içerisinde 98 yılında 2. başkanlık

göreviniz var." .. "O dönem içerisinde internet siteleri kurulması yönünde bir çalışma

yapıldı mı bu konunda bir bilginiz var mı?" şeklindeki sorusuna, "Hayır benim zamanımda

internet sitesi kurulduğunu hiç hatırlamıyorum. O site var mıydı onu bilmiyorum yani onu

bir sorunuzu tekrar eder misiniz lütfen? "
1067/2271
Duruşma savcısının: "İnternet siteleri kurulmuş muydu? Psikolojik harekat daire

başkanlığında kamuoyunu yönlendirmeye yöne... veya bilgilendirme amaçlı herhangi bir

internet sitesi kurma çalışması yapıldı mı?" şeklindeki sorusuna, "Benim zamanımda da

şeyler olabilir ama benim çalışma prensibim itibariyle bunların hiçbirisi suç teşkil edecek

bir mahiyette yayın yapmamıştır en azından benim bilgim dahilinde yapmamıştır. Benim

genel tutumumu bildikleri için böyle bir şeyin de olduğunu zannetmiyorum. Bu siteler

eskiden kurulmuştur resmi olarak kurulmuştur. Milli Savunma Bakanlığı tarafından

ödenekleri ödenmiştir. Bunları kurmanın bir suç olduğuna dair bana Adli Müşavirlikte

esasen kimse bir şey söylemedi. Esasen benim zamanımda da işte şey etmedi açılmadı ama

şeyi sitelerin o zaman var olduğunu sanıyorum. "


Sanık Hulusi Gülbahar müdafi Av. Ziya Karamın: "...Şimdi bu internet sitelerinden

bahsedildi ve bunların 1999 yılında sizin Genelkurmay 2. Başkanlığı olduğunuz dönemde

bir kısmının açıldığı biliniyor ve daha sonra 2002, 2006 döneminde Genelkurmay Başkanı

olduğunuz dönemde de bunların devam ettiği iddiaları var. Bu internet sitesinde ne tür

haberler ve yorumlar yapıldığı hakkında herhangi bir bilginiz var mı? Örneğin bu sitelere

hiç girdiniz mi veya bu sitelerden yayınlanan dokümanlar size hiç getirildi mi? Onayınıza

sunuldu mu?"sorusuna.
Tanık Hilmi Özkök: "Benim 2. Başkanlığım zamanında böyle bir site kurulduğunu ben

hatırlamıyorum böyle bir şey kurulmadı. "... "Genelkurmay Başkanlığım zamanında da

kurulmadı onu siz nereden aldınız o bilgiyi bilemiyorum. Benim şu anda bildiğime göre

açılmadı. Ama bu siteler daha evvel açılmış sitelerdi bir kısmı ama bu sitelerde mesela ne

konusu vardır? Diyelim ki Türkiye nin büyük problemleri bölücülük Ermeni meselesi

efendim söyleyeyim işte Ruhban Okulu gibi vesaire gibi konularla ilgi yayınlar yapılıyor

bu yayınlar izlenirdi. Bunu bunlar değerlendirildi diye şey ediyorum. Yani benim onlara

girecek zamanım da yoktu yani teferruatlı olarak burada ne yazıyorlar ne yapıyorlar diye

bir şeyim olmadı çalışmam. "
Av. Ziya Karamın: "Efendim tabi bunun Genelkurmayın verdiği cevaplarda var. Yani 99

yılında bunların kurulduğu konusunda 2006 yılında Fethullah gerçeği org sitesinin irtica

isminin değiştirilerek irtica org sitesi haline getirildiği biz bunları sorarken Genelkurmayın

bu konuda yazıları var. Yani onlara atfen soruyoruz kişisel bir yorum değil yani

kendiliğimizden çıkardığımız bir şey değil. Peki, bunlarla ilgili yani yayınlanan haber ve

yorumlarla ilgili kim bilgi sahibi olabilir yani böyle bir bununla ilgili bir esasları

belirlenmiş bir şey var mıydı? Yani oradaki bir binbaşı mı daire başkanı mı harekat başkanı

mı istihbarat başkanı mı kim buna karar veriyordu? Bu organizasyonla ilgili bir bilginiz var

mı?" sorusuna,
Tanık Hilmi Özkök: "Bu konu bir teselsül meselesidir. Genelkurmay Başkanı, onun altında

2. başkan onun altında G başkanları daire başkanları gibi şeyler vardı bir örgüt vardı.

Burada karargah sorumlulukları yönergesi vardı burada herkesin nerelere bakabileceğini

nelere yetkili olduğunu neleri imzalayabileceğim belirtmiştir. Bunlar kurumsal konulardır.

Genelkurmayın verdiği haber şeyler neyse onları ben bilmiyorum gayet tabi ki doğrudur.

Kurumsal cevap verilebilir buna ancak. "Şeklinde yanıt vermiştir.


Sanık Ziya İlker Göktaş müdafii Av. Tülay ÇelikyürekTn: "...sanıkların bir kısmı Nisan

2009 tarihli internet andıcı nedeniyle tutuklu bulunmaktadırlar. Oysaki sizin Genelkurmay

2. Başkanlığını yaptığınız 1998. 1999 yılları arasında Genelkurmay Başkanlığının 18
1068/2271
Aralık 1998 günlü Genelkurmay Psikolojik Harekat Dairesinde internet bilgi

değerlendirme merkezi oluşturulması konulu andıcı ile internet bilgi değerlendirme

merkezi kurulmuş ve bu merkezin yaptığı çalışmaları destelemek maksadıyla internet

hizmeti alınmıştır. Komuta katının onayı alınarak kurulan bu merkezin 1998 yılından

itibaren Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı internet ortamında yürütülen menfi propagandayı

önlemek karşı psikoloji harekat amaçlı faaliyetlerin koordinesini sağlamak ve elde edilen

bilgileri değerlendirmek maksadıyla faaliyet gösterdiği yine Genelkurmay Başkanlığının

17 Nisan 2003 tarihli andıcında belirtilmiştir... bahsettiğim gibi 18 Aralık 1998 tarihinde

ilk defa internet değerlendirme merkezi ve internet siteleri sizin görev yaptığınız zamanda

kuruluyor. Siz o zaman 2. Başkansınız ve karargahın komutanı durumundasınız. Bu

durumda bu merkezin ve internet sitelerinin kurulması kararını nasıl verdiniz, herhangi bir

makamdan bu konuda bir talimat aldınız mı, özellikle Başbakanlığın bu konuda bir talimatı

oldu mu?" şeklindeki sorusuna, "Bu konuda Başbakanın herhangi bir şeyi olmaz sondan

başlayayım telkini olmadı. Bu sitelerin açılması bizim şeyimiz dahilindedir yetkimiz

dahilindedir biliyorsunuz zaten Milli Savunma Bakanına gönderiyoruz orası tarafından

onaylanıyor. Bunların açılmasının problemi yok ama orada kullanılan veya bu maksatları

içerisinde suç teşkil edecek bir şey varsa, ben böyle bir emir vermedim, oralarda da böyle

bir emir olduğunu ifade olduğunu zannetmiyorum. "


Av. Tülay Çelikyürek'in: "... yine Ağustos 2002, Ağustos 2006 yılları arasında

Genelkurmay Başkanı olarak görev ifa ettiniz. Genelkurmay az önce meslektaşım bunu bu

soruyu sordu ama hatırlayamadığınızı böyle bir şeyin olmayacağını söylediniz ben

hatırlatma amacıyla söylüyorum. Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliğinin 6 Mart

2012 tarih ve 120795 sayılı yazısı ekinde bulunan bir listede irtica.org alan adının 31 Mart

2006 tarihinde yayına başladığı belirtilmiştir. Yine burada bulunan sanıkların büyük bir

kısmı bu irtica.org sitesinde yer alan ancak açık kaynakta da bulunan bir haberin Yargıtay

Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ak Partiyi kapatma davasında kullanılması nedeniyle

tutuklu bulunmaktadır. Dolayısıyla bu sitede bu bir şey değil ama sizin görev yaptığınız

zamanda kurulmuştur ilk önce neden bu isme ve bu siteye ihtiyaç duyulmuştur, neden bu

isim tercih edilmiştir bu konuda yine Başbakanlık veya başka bir makamdan bir talimat

alınmış mıdır?" şeklindeki sorusuna, "Hayır alınmamıştır. Ancak şuna açıklık getirmek

lazım irtica silahlı kuvvetler için her zaman bir tehdittir daha bunu birkaç gün önce basına

da açıkçada söyledim ama bunun bir siyasi partiyle ilişkilendirerek siyasi bir faaliyet

içerisine girmek silahlı kuvvetlerin görevi değildir, onu yapacak olanlar siyasi partilerdir

bu amaçla şey edilir. Yani bize şey yapmak yurtiçi ve yurtdışındaki tehditlere karşı

savunma görevini koruma, kollama görevi veren iç hizmeti biz öyle yorumladık o şekilde

uyguladık. İrtica şeyi bizim için bir tehdit olduğu için o konuda yapılan yayınları gayet

tabi ki izlemeniz lazım. Ama orada bunu hükümetle veya belli bir partiyle ilişkilendirip de

herhangi bir yazı çıkmamıştır."... "Ben böyle bir emir vermedim." Şeklinde yanıt

vermiştir.
Sanık Hıfzı Çubuklu müdafii Av. Nazlı Çubuklumun: "Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in bir

sorusu üzerine internet siteleri legaldi suç işlense adli müşavir uyarırdı dediniz. Öncelikle

adli müşavirin internet sitelerinin kuruluşundan haberi yok. Zira bu siteler güvenlik

nedeniyle hayali isimler üzerinden kurulmuş ve adli müşavirin bilgisi olmadığı gibi söz

konusu andıçlarda da müvekkilimin koordine parafı yok. Ancak adli müşavirinizin haberi

olsaydı bu sitelerde herhangi bir illegal faaliyet yürütüldüğü ya da suç işlendiğine dair size

bunlarla ilgili bilgi verir miydi, bilgi vermesi gerekir miydi?" şeklindeki sorusuna, "Bu

yoruma, yoruma tabi bir şeydir ama müsaade eder... cevap vereyim mi efendim. "


1069/2271
Mahkeme Başkanı: "Buyurun buyurun.*' Demesi üzerine,
Tanık Hilmi Özkök: "Gayet tabi ki böyle bir şey bilseydi ki, ben tabi şeylere tam

katılmıyorum onu bilemem onun haberi yoktu vardı o tabi inceleme konusu veya kurumsal

sorun. " Şeklinde yanıt vermiştir.
Sanık Dursun Çiçek müdafii Av. İrem Çiçek'in: "... Kurmay Albay Dursun Çiçek'i

tanıyor musunuz ve görev yaptığınız sürede kendisi hakkında bir bilgi edindiniz mi?"

sorusuna.
Tanık Hilmi Özkök: "Benim zamanımda o şubede olduğunu tahmin ediyorum fakat

kendisini şahsen anımsayamadım çünkü 8. 9 sene öncesinden bahsediyoruz ve yüzlerce

subay var ama basından sonradan çıkan olaylardan dolayı kendisini şu anda basın yoluyla

tanıyorum. "


Av. İrem Çiçek'in: "Evet. Sayın Özkök internet siteleri iddialarıyla ilgili olarak

Genelkurmay Başkanlığının 26.10.2010 tarihinde mahkemeye gönderdiği bilgilerde ilk

internet sitesinin 24 Mart 1999 tarihinde yayına başladığı ifade edilmektedir. Onunla ilgili

olarak dün bir meslektaşım size gösterebilirim demişim ben istiyorsanız o evrakı

ulaştırayım, şunu da gönder. Bu evrakta sitelerin kurulma tarihi var. Siz o dönemde hangi

görevi icra ediyorsunuz 99 yılında?"sorusuna.


Tanık Hilmi Özkök: "98, 99 30 Ağustos 'undan 30 Ağustos 'una 1. Ordu Komutanı

olduğumu ve burada söylemiştim daha evvel tekrar teyit etmek isterim. "


Av. İrem Çiçek'in: "Evet. Sorumu soracağım ama incelemek isterseniz durayım evrakı."
Tanık Hilmi Özkök: "Sorunuzu sorun ben sonra vereyim çünkü. "
Av. İrem ÇiçekTn: "Tamam 2002-2006 yıllarında internet sitelerinde yayınlanıp suç

unsuru içerdiği iddia edilen haberler olduğu konusunda iddia makamının iddiaları mevcut.

Öncelikle şunu ifade etmek isterim ki bahse konu internet sitelerinde yayınlandığı iddia

edilen başka kaynaklarda yer alan haberler arşiv.org isimli hukuken bir delil niteliği

olmayan bir siteden alınma. İddia makamının bu siteden aldığı haber başlıklarından

bazıları ise sizin görevde olduğunuz döneme ilişkin bu iddiaları inceleme olanağınız oldu

mu sizin döneminizde suç unsuru içeren haberlerin Genelkurmaya ait sitelerde

yayınlandığına şahit oldunuz mu?"sorusuna,


Tanık Hilmi Özkök: "Bu dünkü konuşmalarda dile getirilmiştir efendim benim

karargahıma verdiğim kesin direktifi ve benim tutumumdan dolayı böyle sitelerde siyasi

işlerle uğraşmak tamamen yasaktır bu sitelerin ne amaçla kurulduğunu dünkü ifademde

ifade ettim burada gördüğüm kadarıyla bu site 2000 yılında kurulmuş benimle ilgisi yok

ben Kara Kuvvetleri Komutanıyım o zaman. 2006 Nisan'dan itibaren tekrar yayın

yapmaktadır deniyor. Bu konuda nasıl yayın yapıldığı burada belirtilmemiş. Bunu dünkü

ifademde tekrar söylemiştim irtica org sitesinde ne amaçlandığını suç unsuru olan bir

şeyin yayınlandığını veya yayınlanmasının müsaade istediğini ben kesinlikle reddediyorum

böyle bir şey olmadı. "
1070/2271
Av. İrem ÇiçekTn: "Peki Genelkurmay 2. Başkanı ve Genelkurmay Başkanı olarak görev

yaptığınız dönemde alt yapısı milli savunma bakanlığınca ihale açılarak kurulan söz

konusu siteler. Başta irtica.org Tiirkatak.gen.tr isimli internet siteleri olmak üzere adı

geçen sitelerin yayınları hakkında Cumhurbaşkanı ve Başbakan dahil herhangi bir kişi

veya kurumdan size ulaşan bir şikayet veya başvuru oldu mu?" sorusuna.
Tanık Hilmi Özkök: "Hayır. "
Av. İrem Çiçek'in: "İrticayla mücadele konusunda internet sitesi kurulması dahil

başbakanlıktan bir talimat almadığınızı bu konunun kendi yetkinizde olduğunu

söylemiştiniz dünkü ifadenizde. Ancak 1997. 1999. 2001. 2004 ve 2006'da ikisi sizin

Genelkurmay Başkanlığı döneminizde olmak üzere bu konuda Başbakanın 6 adet

genelgesinin olduğu tespit edildi ve bu genelgelerde dosyaya sunuldu. Başbakanlık Takip

Kurulu kapsamındaki bu faaliyetler hakkında bilgi ve tanıklığınız nedir?"sorusuna.


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   153   154   155   156   157   158   159   160   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin