dosyasının05.12.2008 tarihli 25. Celsesinde,
1138/2271
Duruşma savcısının; sanığın kabul ettiği ifadesine atfen : "Muzaffer Tekin saldırıyı
gerçekleştiren avukat Alpaslan Aslan ile daha önce VKGB' de karşılaştığı, avukat olup
olmadığı konusunda şüphe taşıdığını belirtti diyorsunuz" şeklindeki sorusuna;
Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk : "Hayır "
Duruşma savcısı: "Sizin ifadenizi okuyorum yani, Muzaffer Tekin böyle bir şey söyledi mi
size"
Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk: "Hayır, hayır, hayır " şeklinde yanıt verdiği ve ifadenin
dosyadaki yerini öğrenmek istemesi üzerine klasör ve sayfa numarası belirtilerek;
Duruşma savcısı tarafından yöneltilen soru: " 6. sayfanın son, soru şöyle Muzaffer
Tekin'in 20.05.2006 tarihinde silahla yaralanması olayı ile ilgili bildiklerinizi anlatınız
demişler, sayfanın son cümlelerinde Muzaffer Tekin saldırıyı gerçekleştiren avukat
Alpaslan Aslan ile daha önce VKGB'de karşılaştığı, avukat olup olmadığı konusunda
şüphe taşıdığını belirtti, ben isim hatırlamıyorum ama VKGB'nin İstanbul'da yaptığı
toplantılarda bir avukat hatırladığımı söyledim, Muzaffer Tekin soyadı neydi diye sorarak
düşündü ve arayıp kendisine sorayım mı şeklinde bir soru sordu. Yani bu cümleyi
soruyorum, yani saldırıyı gerçekleştiren avukat Alpaslan Aslan ile daha önce VKGB'de
karşılaştığını söyledi mi size Muzaffer Tekin? onu sormak istiyorum" şeklinde
tekrarlandığında;
Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk: "Bunu şuan hatırlayamıyorum'"
Duruşma savcısı: "Bu ifade sizin ifadeniz onu söylüyorum"
Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk: "Doğru benim ifadem, benim ifadem" şeklinde yanıt
vermiştir.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 20.05.2006 tarih ve 2006/540 Değişik iş sayılı
iletişim dinlemesi, tespiti, kayda alınması ve sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi kararı
uygulanması sonucunda sanık Mehmet Zekeriya Öztürk'ün 532 341 29 02 numaralı
iletişim aracının dinlenmesi sonucunda sanık Mehmet Zekeriya Öztürk ile sanık Kemal
Kerinçsiz arasında geçen 20 Mayıs 2006 günü, saat 20:15:45'de yapılan görüşmede olaya
ilişkin olarak aynen,
Kemal: Peki ben bunu anlayamadım Mehmet.
Zekeriya: Söyle
Kemal: Bu Muzaffer ile şey arasında nasıl bir rabıta var.
Zekeriya: Avukat mı?
Kemal: Avukat arasında.
Zekeriya: Abi bak anlatayım
1139/2271
Kemal: Ben onu alaycıyım yani telefon görüşmeleri falan olmuş mu?
Zekeriya: Yok abiciğim yok yok 1 buçuk 2 yıldır böyle bir irtibat yok
Kemal: Peki nasıl ulaşıyorlar arkadaş ya bu nasıl isim vermiyor.
Zekeriya: Bak Vatanseverler Kuvvetler Güç Birliği varya
Kemal: tamam
Zekeriya: Onun böyle hurda kurmak isteyenler bize geldiler sizde bize katılın falan filan
gibi bir Ermeni konulu konferansta tanıştık biz bunlarla
Kemal: Heee
Zekeriya: Ondan sonra bizi davet ettiler gittik o beraber çalışalım diyen biz VKGB'yiz
diyen adamlar bu adamı tanıştırdılar orada tamam mı? Ondan sonra da görmedik zaten
bu adamı 1 kere büroya geldi 1 buçuk sene 2 sene önce bu VKGB'li bize geldikleri
zaman. " şeklinde görüşme yapddığı anlaşılmıştır.
Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk, duruşmadaki beyanının aksine bu görüşmede sanık
Alparslan Arslan ile tanışmasını anlatırken VKGBTilerin Muzaffer Tekin ile birlikte
kendisini davet ettikleri toplantıda Alparslan ArslanT tanıştırdıklarını, daha sonra da 1 kere
büroya geldiğini söylemektedir. Bu görüşme içeriği Sanık Mehmet Zekeriya Öztürk'ün
önce inkar ettiği daha sonra hatırlamadığını belirttiği. "Muzaffer TekinTn saldırıyı
gerçekleştiren Alparslan Arslan ile daha önce VKGB'de karşılaştığı" şeklindeki beyanları
ile örtüştüğü anlaşılmış, sanıkların ilişkilerinin boyutunun ortaya çıkmaması için bu hususu
gizlemeye çalıştıkları kanaatine varılmıştır.
Hüseyin Görüm 26.05.2006 tarihli Ankara Emniyet müdürlüğünde alınan İfadesinde;
Kendisine sorulan "17.05.2006 tarihinde Danıştay üyelerine saldırı eylemi gerçekleştiren
Alparslan Arslan isimli şahıs ile ilişki ve irtibatlarınızı anlatınız?" şeklindeki soruya "Ben
Alparslan Arslan 2001 yılında Avukat olarak evime bir icra konusu ile geldi. Evimdeki
eşyayı kaldırdı. Bu olay neticesinde tanıştık ve bizim dürüstlüğümüzü anladı. Bu konuda
mağdur olduğumu gördü. Bu tarihten sonra zaman zaman işyerime gelirdi. Son 1 yıldır
Alparslan Arslan ı görmüyorum. Bana karşı çok saygılı birisiydi. Herhangi bir nedeni
olmamasına rağmen 1 yıldır hiç görüşemedik. Bugüne kadar Alparslan Arslan 'la tahminen
6-7 defa görüştüm. Alparslan Arslan'ı tanıdığım kadarı ile iyi niyetli bir çocuktur. İçine
kapanık arayış içerisinde olan biridir. Bu eylemi ne için gerçekleştirdiği hakkında bir
bilgim yoktur. Alparslan Arslan 'ın böyle bir eylemi gerçekleştirmesi için kişisel sebebi
yoktur. Ancak görüşmediğimiz son 1 sene içerisinde birileri tarafından beyni yıkanmış
olmalı ki, böyle bir eylemi gerçekleştirmiş olsun. Ben Alparslan Arslan'la görüştüğüm
dönemde ülkücülük yaptığını söylüyordu. BBP'liler ile görüştüğünü söylüyordu.
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi (VKGBH) kurucusu Nihat Gürkan ile iyi
tanıştığını ve onun aracılığı ile VKGBH derneğine gitmiş olabilir. " şeklinde,
Kendisine sorulan "Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi demeğinin İstanbul ilindeki
kuruluşu sürecini ve bu süreç ile ilgili bildiklerinizi açıklayınız?" şeklindeki soruya
1140/2271
"VKGBH derneğinin ilk kuruluşu bundan yaklaşık 1-1,5 yıl önce Ankara İlinde
gerçekleşmiştir. Bu dönemde kurucusu Taner Ünal, Nihat Gürkan, Onursal Genel Başkanı
Hasan Kundakçı, Halit Bozkurt idi. Nihat Gürkan Teşkilat Başkanı olacaktı. Taner Ünal
Genel Başkandı. Halit Bozkurt ise onların yanında idi. Kuruluşu ve amacı ile ilgili ayrıntılı
bir bilgim yoktur. Vatansever bir dernek olarak biliyordum. Birçok paşanın bu dernekte
olduğunu söylüyorlardı Türkeli Dergisinde yayın kurulunda bulunan bütün şahısların
derneğin üyesi olduğunu söylüyorlardı. Ankara 'ya Genel kurul için geldiğimde kurulun
ismini bilmediğim Ankara 'da bir otelde toplandığını gördüm. Yaklaşık 35-40 kişi vardı. Bu
toplantı esnasında Halit Bozkurt isimli şahsı tanıdım. Taner Ünal onun elini öptü. Ben
Nihat Gürkan 'a kim bu diye sorduğumda 1 numara dedi. Genel kurul oldu ve geri
İstanbul'a döndük. Ankara'daki Genel Kurul toplantısında yaklaşık 10 gün öncesinde
Taner Ünal benden İstanbul ilinde bir konferans vermek istediğini ve kendisine yardımcı
olmamı istedi. Bende İstanbul Erol Çakır Öğretmenevi konferans salonunda bir
organizasyon düzenledim. Taner Ünal bu konferansta Ankara 'da kendisine ait 2 bin
metrekare kapalı alanda 4 yıl kaldığını, burada binlerce kitap okuduğunu, 25-30 kişilik
ekibi ile birlikte hazırlandığını beyan ediyordu. Bu organizasyona Muzaffer Tekin, Hüseyin
Beyazıt, Nihat Gürkan gibi şahıslar katıldı Taner Ünal ve Nihat Gürkan ve ben birer
konuşma yaptık. Benim konuşmam teşekkür konuşmasıydı. Burada Cumhuriyet Derneğinin
kurucularından olan Nihat Gürkan Cumhuriyet derneğinin komple Vatanseverlere
katıldığını söyledi. Muzaffer TekinleTaner Ünal'ı burada ben tanıştırdım. Muzaffer Tekin
Taner Ünal'aHasan Kundakçı paşamıza selam söyle, bizde her zaman arkalarından
destekleyicileriyiz." Şeklinde.
Kendisine sorulan "Vatanseverler Kuvvetler Güç Birliği Hareketi derneğinden aynlış
nedeninizi açıklayınız?"şeklinde soruya "Dernek Başkanı Taner Ünal'ın kooperatif
işlerinden dolayı insanları dolandırdığına şahit oldum. Bu konuları Nihat Gürkan ve Halit
Bozkurt benden çok daha iyi bilmektedirler. Nihat Gürkan ve Taner Ünal'ın arkamdan
beni ilkokul mezunu olduğumu kariyerimin olmadığını, dernekte görev vermeyeceklerini
konuşmuşlar. Bende bunu duyduğumda Taner Ünal 'ı arayarak görüşmek istedim. Benimle
görüşmeyi kabul etmedi. Ayrıca Dernek tüzüğünde bulunan mukavemet güç birliklerinin
kurulması gerektiği konusunu çok sık tekrar ediyorlar ve gençlere eğitim verilmesi
gerektiğini iddia ediyorlardı. Derneğin kurucularının büyük bir kısmının asker şahıslar
olduklarını söylemeleri nedeniyle bu eğitimin niteliği askeri eğitim olarak anlaşılmaktaydı.
Kurulacak olan birliklerin neye ve kime karşı mücadele edeceğini bilmiyorum. Bu tüzüğü
Taner Ünal, Nihat Gürkan, Hasan Kundakçı ve Halit Bozkurt gibi şahısların hazırladığı
söyleniyordu. Ben VKGBH derneğine vatansever duygularımla girdim. Burada gördüğüm
insanlardan kimisi paşa, kimisi bürokrasinin üst kademelerinde olan ve saygın kişiler
oldukları imajını yaratan insanlar oldukları için derneği hiç sorgulamadan onlara
güvendim. Ancak yaşanan ve basından takip ettiğim yolsuzluk iddiaları ve çıkar
çatışmaları nedeni ile bu dernekten ayrılmaya karar verdim. Ayrıca Taner Ünal kendisinin
bu dava için 9 kurşun yediğini, illegal örgütler tarafından vurulduğunu iddia ediyordu.
Oysa Taner Ünal'ın vurulmasının nedeninin alacak, verecek davası olduğunu öğrendim.
Bu dernekte gördüğüm şahıslardan;
- Muzaffer Tekin, Askeriyede etkin biri olduğunu, bir çok albay ve paşanın arkadaşı
olduğunu, Muzaffer Tekin 'in gittiğim bürosunda Can Özeray isimli albay vasıtasıyla Sedat
Peker 'i tanıdığını çeşitli konuşmalar esnasında duydum.
1141 /2271
I
-Taner Ünal, VKGBH Derneğinin Başkanıdır. Aynı zamanda inşaat işleri ve kooperatif
işleri yapmaktadır.
-Fikri Karadağ: Benimle birlikte VKGBH' nin ayrılan grubu içerisindedir. Şu anda Kuvayi
Milliye Derneği Genel Başkanıdır. VKGBH'nin İstanbul'da gerçekleştirmiş olduğu
konferansa benimle birlikte katılmıştır. VKGBH Derneğinin sahtekar olduğunu benden
önce Mehmet Fikri Karadağ tespit etmiştir.
... ayrılışımın arkasından yapmış olduğumuz çalışmalar sonucu Mehmet Fikri Karadağ ile
birlikte Halen Teşkilat Başkanlığını yaptığım ve sizlere Genel Merkez adresini verdiğim
Kuvayi Milliye Hareketini kurduk. Beyan ettiğim gibi Kuvayi Milliye Hareketinin Genel
Merkezi İstanbul Kadıköy de dir. Genel Başkanı Mehmet Fikri Karadağ, Teşkilat Başkanı
ben, Hüseyin Görüm, kurucu üyelerinden hatırladığım kadarı ile Bimvar Kurbanoğlu,
Mehmet Beşiroğlu, Avukat Nevzat Çetin, Yusuf Ziya Tanrıverdi isimli şahıslardır."
Şeklinde,
Kendisine sorulan "Muzaffer Tekin'in 26.05.2006 tarihli ifadesinin 8.sayfasında kendisini
sizin arayarak Ankara Merkezli Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi adı altında bir
oluşum olduğunu, söylediğinizi, yaklaşık bir ay sonra bürosuna İbrahim Özcan ile birlikte
giderek içinde yer aldığınız Kuva-i Milliye Hareketinin Vatansever Kuvvetler Güç Birliği
Hareketine katıldığınızı söylediğinizi ve elinizde bulunan Türkeli dergisini kendisine
göstererek ve (VKGBH) derneği tüzüğünü getirerek incelemesi için kendisine verdiğinizi,
bu hareketin onursal başkanının Hasan Kundakçı Paşa olduğunu, dernek başkanının Tamer
Ünal olduğunu, Taner ÜnalTn kendisini 35 yıldır davaya adadığını, birçok yazarın
yazılarını hazırlayan gölgedeki isim olduğunu, hatta dava için 9 defa kurşun yediğini,
Ankara'da 2000 metrekare bir alanda ellibin kitaplık bir arşivlerinin bulunduğunu ve
burada Türkiye'nin saygı duyduğu 25-30 akademisyenin çalıştığını, beyan ettiğinizi ifade
etmiştir. Kuvai Milliye hareketi olarak ve VKGBH derneğine katılmanızın sebebi nedir.
Dernek tüzüğünü Muzaffer Tekin'e verdiğiniz doğrumudur, derneğin onursal başkanı
Hasan Kundakçı paşa ile dernek başkanı Taner Ünal'la olan ilişki ve irtibatlarınızı
açıklayınız?" şeklindeki soruya "Yukarıda belirtilen konuların hepsi doğrudur. Ancak bu
2000 metre karelik yeri ben hiç görmedim. Akademisyenlerin çalıştığı konusunu
bilmiyorum. Ayrıca Taner Ünal'ın dokuz kurşun yediği ve kendisini davaya adadığı
sözlerinin yalan olduğunu daha sonra gazete ve medyadan öğrendim." Şeklinde,
Kendisinesorulan"Muzaffer Tekin'in 26.05.2006 tarihli ifadesinin 8.sayfasında; İstanbul
Vali Erol Çakır konuk evinde düzenlediğiniz toplantıya Danıştay üyelerine saldırıyı
gerçekleştiren Alparslan Arslan'ın da katıldığım hatırladığını beyan etmektedir,
düzenlediğiniz bu toplantıda Alparslan Arslan varmıydı. açıklayınız?" şeklindeki soruya
"Yapılan bu toplantıda Alparslan Arslan isimli şahıs yoktu.Olsaydı ben hatırlardım.
Alparslan Arslan. Muzaffer Tekin'in şirketinin Avukatıydı. Eğer o ortamda olsaydı
Muzaffer Tekin 'inyanına otururdu.. " şeklinde,
Kendisinesorulan, "Trakya'dan bu hareketi duyup heyecanlanarak evinin tapusunu
bağışlayan bir şahıs olduğunu, kendisinin sizinle görüşerek bu tapuyu iade ettirdiğini ifade
etmektedir. Bir ev tapusu derneğe bağışlayan şahıs kimdir. Bu bağışı neden yapmıştır. Bu
tapuyu iade ettiğiniz doğrumudur?"şeklindeki soruya "Böyle bir tapu yoktur. Yalnız Çerkez
Köy Atatürkçü Düşünce Derneğinin Başkanı olan ......isimli sevdiğimiz bir ağabeyimiz
Müteahhitle aralarında geçen bir uyuşmazlıktan dolayı aracı olmamızı istedi. Bizde
1142/2271
1
Kendisine Sorulan "Alparslan Arslan'ın 25.05.2006 tarihli ifadesindeki; Üzerinden çıkan
ulusal pres kartı ile ilgili olarak arkadaşı olan sizi ve Hüseyin isimli şahsı bu kartı temin
ettiğinizi ifade etmektedir. Alparslan Arslan isimli şahsa bu kartı neden temin ettiniz,
açıklayınız?"şeklindeki soruya "Ben Alparslan Arslan'a böyle bir kart vermedim.
Alparslan Arslan Zekeriya Tümer isimli şahsı tanımaktadır. Dolayısı ile bu şahıstan basın
kartını kendisi almış olabilir. Zekeriya Tümer isimli şahıs Ulusal Haber Gazetesinin
sahibidir." Şeklinde,
Kendisine sorulan "Muzaffer Tekin ile irtibatlı olduğunu bildiğiniz diğer şahıslar hakkında
bilgi veriniz? şeklindeki soruya "Mustafa Alpay, kendisini jitemci binbaşı olarak tanıtır,
Muzaffer Tekin 'in sürekli yanındadır. Muzaffer Tekin 'in işlerini takip eder. VKGBH ile
halen ilişkileri devam etmektedir. Şahsı Ankara da ki VKGBH Derneğinin Genel kurulunda
ve Taner Ünal'ın yardımcılığına getirildiğini duydum. Ayrıca üç defa da Muzaffer Tekin 'in
Bürosunda gördüm.
-Hanifı Aktaş, Yeni Hayat Dergisinin sahibidir. Muzaffer Tekin bu dergi ile ilişkilidir.
Muzaffer Tekin bu dergiyi bir çok yerde yanına gelen insanlara verirdi.
-Semih Tufan Günaltay, bu şahsın Muzaffer Tekin isimli şahsı yıllar öncesinden tanıdığını,
cezaevinde yattığı dönemlerde Muzaffer 'in Semih 'e yardım ettiğini Muzaffer söylüyordu.
Şahsın ismini duydum ancak kendisini yüz yüze görmedim.
1143/2271
hukuksal işleri İsmail Paker iyi bildiği için Muzaffer Tekin 'inyazıhanesinde İsmail Paker 'e
dosya verildi. Daha sonra da bizi dışladıkları için verdiği dosyayı geri iade ettik. Bu tapu
derneğe yapılan bir bağış değildi. Bizim bu tapuya el koyma gibi bir niyetimiz hiç
olmamıştır. "Şeklinde.
Kendisine sorulan "Mehmet Zekeriya Öztürk'ün 25.05.2006 tarihli ifadesindeki; VKGHB
demeğinin 2004 haziran ve temmuz ayları içerisinde Maltepe'deki baraka ve deponun
bahçesinde gerçekleştirmiş olduğu bir buluşmada, 4-5 kişilik gençlerle konuşmakta iken
sizin Mehmet Zekeriya Öztürk'ü kastederek "komutanda sizin eğitiminizi verecek"
dediğinizi kendisinin "ne eğitimi imiş bu diye sorduğunda "ne olacak komutan sen daha
iyi bilirsin, asker olan sen değil misin " dediğinizi, kendisinin "bu eğitim nerede verilecek"
diye sorduğunda ise " yerimiz var, hazır Düzce 'de" diye karşılık verdiğinizi, devamında da
"asker yetiştireceğiz, silahımız her şeyimizde var" dediğinizi ifade etmektedir, bu konuda
bildiklerinizi açıklayınız? şeklindeki soruya, "Ben bu şahsa bu şekilde bir beyanda
bulunmadım. Tamamen kendi uydurmasıdır. Kendisi bana askeri eğitim vermek istediğini
beyan etmiştir. Zekariya Öztürk'ün bana karşı olan bu isnadı tamamen yalan ve
uydurmadır." şeklide cevap vermiştir.
m
Kendisine sorulan "Mehmet Zekeriya Öztürk'ün 25.05.2006 tarihli ifadesindeki; Alparslan
Arslan'ın (VKGBH)'nin İstanbul Maltepe'deki yerinde gördüğünü hatırladığını, aynı
zamanda sizinde kendisinden askeri eğitim vermenizi istediğini "silahımız, her şeyimiz
var" dediğinizi bu ifadeler ışığında, Danıştay saldırısı ile ilgili olarak Alparslan ArslanT
silah temin etme ve yönlendirme anlamında desteklemiş olabileceğiniz ifade etmektedir,
bu konuyu açıklayınız?" şeklindeki soruya "Alparslan Arslanhiçbir zaman benim Maltepe
de bulunan konteynırıma gelmedi. Bu iddiayı da kabul etmiyorum. Alparslan Arslan 'a
silah temin edebileceğim düşüncesini de kabul etmiyorum. Asılsız bir iddiadan öte bir şey
değildir." Şeklinde,
i'
- İbrahim Özcan, şu anda Kuva-i Milliye Hareketinde birlikteyiz. Kendisini iyi tanıyorum.
İyi bir vatan evladıdır. Tanıdığım diğer isimler ile yan yana dahi koymam. Geçmişinde sol
görüşlüdür. Siyasi düşüncelerinden dolayı uzun yıllar cezaevinde yattığını biliyorum.
- Yılmaz Tavukçuisimli şahsı Muzaffer Tekin 'in arkadaşı olması nedeni ile tanıyorum.
Birlikte ticaret yapmaktadırlar. Şirketin avukatı olması sebebiyle Alparslan Arslan'ı
tanır, "şeklinde cevap vermiştir.
Özetle; "Alparslan Arslan 'ın Vatansever Kuvvetler Güç Birliği Hareketi (VKGBH)
kurucusu Nihat Gürkan ile iyi tanıştığını ve onun aracılığı ile VKGBH derneğine gitmiş
olabileceğini, Mehmet Zekeriya Öztürk'ün ifadesinin aksine Alparslan Arslan ın hiçbir
zaman kendisinin Maltepe 'de bulunan konteynırına gelmediğini "beyan etmiştir.
Mahkemenizin bu dosya ile birleşen 2008/209 esas saydı dava dosyasının 02.03.2009
tarihli 58. Celsesinde, sanık Hüseyin Görüm konuya ilişkin olarak:
Duruşma savcısının: "... Muzaffer Tekin"in çapraz sorgusu sırasından Muzaffer Tekin'e
bir takım sorular yönelttiniz ve bunları savunmanız sırasında açıklayacağınızdan
bahsettiniz ama çok bu konulara girmediniz bunlarla ilgili size sorular sormak istiyorum
Muzaffer Tekin'e sorduğunuz sorulardan bir tanesi Alparslan Arslan ile ikinizin bir arada
görüp görmediği konusuydu Alparslan Arslan ile siz bir arada bulundunuz mu onumu ima
etmek istediniz sormadaki amacınız neydi" sorusuna.
Sanık Hüseyin Görüm "bilmiyorum özür dilerim sayın reisim Alparslan Arslan ile
Muzaffer Tekin beni hiç görmedi, hiç ama şeyde terörle mücadelede şöyle bir şey geçmiş
Hüseyin Görüm 'le gördüm sonradan öğreniyoruz ki belki görmüş olabilirim tabi polisin
bana ifadelerine göre orda konuşmalarımız oldu ama gördüm şeklinde e zaten gördüm
veya görmüş olabilirim ikisi de aynı e ismimizde lakabımızda imam Hüseyin baş örtüsü
davası başka adam aramaya gerek var mı, ama buradan da çünkü çok iyi biliyorum yani o
kadar bazı şeyleri kolay kolay unutmam hele böyle önemli bir davada ülke için önemli bir
davada asla en ince ayrıntısına kadar hepsini düşündüm benle beraber hiç görmediği gibi
vatanseverler toplantısında da kasetler sizin elinizde seyredebilirsiniz bakarsınız kesinlikle
Alparslan Arslan oraya gelmedi gelmiş olsa dahi ben kendisine dedim geldi çünkü
saklamam öyle bir olayda ben kolluğa yardıma olmak isterim çünkü davamın kutsal
olduğunu biliyorum kutsal davamda da hiçbir zaman Allah söyletmesin yalan söylemen
öleceğimi bilsem dahi yalan söylemem artı Zekeriya Öztürk kardeşimizde burada dedi ki
ya orda beni yanlış anladılar ben kendim düzelttim Düzce Hendek, Adapazarı 'nda
kamplarda işte silahlı eğitim filan bunu günlerce televizyonlar verdi ben o tarihte genç
kardeşlere kuran-ı kerim veriyordum, asla hiç kimseye silah verip de git adam vur bilmem
ne hiçbir tanesi diyemez hiçbir tanesi diyemez" şeklinde.
Duruşma Savcısı Nihat Taşkm'ın: "Alparslan Arslan sizin Maltepe'deki barakanıza geldi
mi gelmişse kaç sefer gelmiştir, Vatanseverler Kuvvetleri Hareketinden haberi var mıydı
toplantılarına katılmış mıdır" sorusuna,
Sanık Hüseyin Görüm: "Alparslan Arslan hiçbir zaman Maltepe'deki barakama gelmedi
vatanseverlerin bir tek toplantısı vali Erol Çakır öğretmen evindedir onun cd'leri de
sizdedir Muzaffer bey diyor ki ben onu orda görüş olabilirim ya ben hepsini tek tek
tanıyorum çünkü öbür taraftan keleğe geldiğim için gelen insanları tanıyorum... Alparslan
1144/2271
gelseydi derdim ki evet geldi Alparslan gelmedi o toplantıda çünkü tek tek sayabilirim yani
kimin geldiğini mesela İbrahim Cingi desen İbrahim Cingi geldi o toplantıdaydı "
Duruşma Savcısı Nihat Taşkın "Alparslan Arslan yakalandığında üzerinden çıkan VKGB
kartvizitini siz mi verdiniz ne amaçla"
Sanık Hüseyin Görüm "onu terörle mücadelede de sordular VKGB 'den dolayı hiç benim
kartım olmadı dedim ki yok ben vermedim VKGB kartını ondan sonra öğrendik Nihat
Gürkan'dan almış bende dedim ona ulusal haber kartı verdim Ulasal haber hani bu
ulusalcılar filan diyor ya o işte bizim Alparslan bizim adamımız mı bilmem ne hani herkes
ayağa kalmış ya bir kere .."
Duruşma Savcısı Nihat Taşkın "Size soruldu Muzaffer Tekin'in sizden bir takım talepleri
olduğunu söylediniz bu konularda Alparslan Arslan size yardım etmiş midir"
Sanık Hüseyin Görüm "hayır hiçbir zaman hiçbir zaman zaten Alparslan bu Danıştay
davasını yapmadan bir sene öncesine kadar zaten görüşmüyordum. Şeklinde yanıt
vermiştir.
Aynı celsede;
Sanık Muzaffer Tekin'in "... diğer konuları müsaade ederseniz arz edeceğim şimdi en çok
rahatsız olduğu haklı olarak tabi kendisin çünkü ya Allah'ım Muzaffer Tekin'e ben ne
yaptım diyor Alparslan Arslan la beraber gördüm böyle bir ifadem var mı şimdi Alparslan
Arslan"ı sizinle gördüğümü ifade etmişim böyle bir duyumunuz var mı veya size kim
söyledi?" sorusuna,
Sanık Hüseyin Görüm " ya zaten Alparslan Arslan 'dan dolayı sizin ifadenizden dolayı bizi
götürmediler mi Ankara 'ya, sabaha kadar ben senden dolayı ben sorguya çekildim "
Sanık Muzaffer Tekin; "şimdi benim sorduğum soruya cevap verin Alparslan Arslan ile
gördüm şeklinde Ankara da bir şey söylediler mi? "
Sanık Hüseyin Görüm "tabiî ki onu söylediler''''
Sanık Muzaffer Tekin; " peki şimdi sayın başkanım benim ifadem de mevcut ben
Alparslan Arslan 'ı Hüseyin Görüm 'ün yanında gördüm demedim, VKGB hareketi
toplantısında emin olmamakla beraber görmüş olabilirim ifadesini kullandım, onu da niçin
polis ısrarla toplantı yapıldığını şey dedim ki önüme bir kaset getirir çünkü ben bazıları
gibi şey yapmıyorum onu önüme getirdiği zaman mahcubiyet duyardım görmüş olabilirim
dedim o Hüseyin Görüm 'e ait değil o Hüseyin Görüm 'ün yanında da demedin çünkü o
toplantıda çok insan vardı ifadem sadece budur ..."
Sanık Hüseyin Görüm; "Hüseyin şeyhin torunu imam Hüseyin'in yanında görmüş
olabilirim evet doğru bende onu öyle söylüyorum "
Sanık Muzaffer Tekin; " VKGB toplantısı o bakılır diğer bir konu başkanım ben kendisiyle
görüştüğüm dönemde Alparslan Arslan 'ı tanıdığını bile bilmiyorum inanın bilmiyorum,
1145/2271
diğerbir soru soracağım Danıştay olayında gözetime alınmandan beni mi sorumlu
tutuyorsun biraz önce söyledi başkanım beni sorumlu tutuyor"
Sanık Hüseyin Görüm; "hayır ben kimseyi sorumlu tutmuyorum" şeklinde yanıt vermiştir.
Muzaffer Tekin 26.05.2006 günü Ankara Emniyet Müdürlüğünde alınan İfadesinde;
Kendisine sorulan "Avukat Alparslan ArslanT tanır mısınız? Ne şekilde tanıştığınızı, ilişki
ve irtibatlarınızı anlatınız." şeklindeki soruya "yaklaşıkiki sene önce Kuşdili Caddesi
Dostları ilə paylaş: |