T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə218/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   214   215   216   217   218   219   220   221   ...   335

nitelendirilen şube müdürleri adıyla açılmasının planlandığı anlaşılmıştır.


İddia makamının talebi üzerine. Mahkemenizin 2010/106 esas sayılı dava dosyasının 27

Ekim 2011 tarihli oturumunun 14-A nolu ara kararı uyarınca, Genelkurmay

Başkanlığından internet andıcı isimli belgenin kendisi ve bu andıçta belirtilen eklerinin

tüm hazırlık, proje, taslak, çalışma vesaire aşamalarındaki hallerinin, bu aşamalarda

yapılan yazışmaların, görevlendirmelerin ve ilgili tüm belgelerin eksiksiz olarak

gönderilmesi istenilmiştir. Genelkurmay Başkanlığından Genelkurmay Başkanı namına

Hakim Albay Adli Müşavir Vekili Şakir Aytaç imzalı 16 Aralık 2011 tarihli cevabi yazı ve
1472/2271
eklerinde aynen, ilgili karargâh başkanlıkları kayıtlarında yapılan inceleme neticesinde. A;

2 Nisan 2009 tarihli hrk.:3020-4-09/bilgides.d.des.ş.3512584 sayılı ve internet siteleri

konulu yazının Albay Cemal Gökçeoğlu'nun aslı gibidir onayıyla onaylı Deniz Piyade

Kurmay Albay Dursun Çiçek'in imzasına açılan imza bloğu imzasız, imza yazılı olarak

belirtilen suretinin 094079 güvenlik numarası basılı olarak bir sayfa. B; 2 Nisan 2009

tarihli hrk.:3020-4-09/bilgides.d.des.ş. sayılı andıcın fotokopisinin yine aynı güvenlik

numarası basılı olarak 3 sayfa. C; bu andıcın günlük olarak takip edilen Türkçe yayın

yapan internet siteleri başlıklı toplam 292 internet sitesinin listesinin bulunduğu imzasız

Ek-A'sının yine aynı güvenlik numarasıyla 3 sayfa. Ç; aynı andıcın günlük olarak takip

edilen yabancı dilde yayın yapan internet siteleri başlıklı toplam 138 internet sitesinin

listesinin bulunduğu imzasız Ek-A'sının devamının aynı güvenlik numarası basılı 2 sayfa.

D; yine aynı andıcın güvenlik tedbirleri başlıklı imzasız Ek-C'sinin aynı güvenlik numarası

basılı olarak 2 sayfa bulunduğu tespit edilmiş olup yukarıda sayılan evrak Ek-A'da

sunulmuştur. 3; internet siteleri konulu belgeyi hazırladığı değerlendiren destek şube

müdürlüğünün arşiv kayıtlarının incelenmesinde Ek-A'da sunulan belgeyle aynı tarih ve

sayılı 2 Nisan 2009 tarihli aynı sayılı belgenin imha edildiğine dair tutanak mevcut olduğu

belirlenmiş olup bununla ilgili belgelerde Ek-B'de gönderilmiştir. 4; arşiv kayıtlarının

incelenmesi neticesinde belgenin hazırlanış aşamalarındaki ham ve sonraki halleri bu

aşamada yapılan yazışmalar ve görevlendirmeler hakkında ilave bilgi ve belgeye

rastlanılmamıştır arz ederim" şeklindedir. Bu cevabi yazıyla gönderilen Andıç ile ihbar

mektubu ve ekindeki internet andıcı belgesi karşılaştırıldığında sadece hrk.:3020-'den

sonra bir boşluk olduğu, oraya 4 rakamının eklenmiş olduğu, sonuna da 3512584 ve tarih

Nisan 2009 yazan kısmın sonuna el yazısıyla 02 eklenmiş olduğu tespit edilmiştir. Bunun

yanı sıra andıç yazısının da Nisan 2009 yazılan bölümüne 02 numara hrk.:'den sonra 3020-

4 rakamı eklenmiştir. Onun dışında ihbar mektubu ekindeki internet andıcı belgesi ile

Genelkurmay başkanlığından gönderilen internet andıcı belgesinin birebir tıpatıp aynısı

olduğu görülmüştür. İhbar mektubu ile gönderilen Andıç ekinde yeralan günlük olarak

takip edilen Türkçe yayın yapan internet siteleri başlığı altında sıra no, site adı, yayın

politikası, başlığı altında 1, 2, 3, 4 diye devam eden ve bunların içerisinde Alevi sitesi,

bölücü internet sitesi, AKP karşıtı, AKP yanlısı, milliyetçi, DSP'nin yayın organı vesaire

şeklinde tasniflerin yapıldığı listenin Genelkurmay Başkanlığı tarafından gönderilen

orijinal internet andıcı ekinde olan siteler ile aynı olduğu görülmüş, bunun yanı sıra

internet andıcının eklerinde yer alan güvenlik tedbirleri. 1; internet sitelerinin güvenliğini

sağlamak maksadıyla alınan tedbirler. Bölümü ihbar mektubu eki ile aynıdır. Ancak ihbar

mektubunda sözü edilen fakat eklerde görülemeyen kara ve gri propaganda ile ilgili bölüm

Genelkurmay Başkanlığı'nın gönderdiği internet andıcı ekinde "internet sitelerinin

güvenliğini geliştirme maksadıyla alınacak ilave tedbirler" başlığı altında. A; internet

sitelerinin gerektiğinde kurumsal kimlik açıklanacak şekilde yapılması planlandığı için

www.tsk.mil.tr internet sitesinde de kullanılan ve ayrıntıları aşağıda sıralanan güvenlik

tedbirlerinin uygulanması sağlanacaktır diye devam eden ve bunun E fıkrasında; bilgi

destek maksatlı yapılacak olan gri ve siyah propaganda faaliyetlerini icra etmek için

kendi internet sitelerimiz kullanılmayacak olup bunların yerine; bir ücretsiz video

parantez içinde youtube ve benzeri hizmeti. 2; kampanyalar ve anketler için ücretsiz

internet sunucu hizmeti. 3; yazılı dokümanlar için günlük blog siteleri hizmeti sağlayan

internet sitelerinin kullanılması planlanmaktadır şeklinde yeraldığı görülmüştür.
Sanık Alaettin Sevim tarafından 2 Mart 2008 tarihinde oluşturulduğu ve aynı kullanıcı

tarafından 21 Mart 2009 tarihinde son kez kaydedildiği anlaşılan proje isimli belgede de;

gri ve kara propaganda yöntemleri kullanılabilecek nitelikte sanal ağ siteleri kurularak
1473/2271
çalıştırılmalıdır. İnternet siteleri güvenilir kişiler üzerinden uygun personel tarafından

kurulup çalıştırılarak kurum riske edilmeyecektir. Gri ve kara tarzda yöntemleri kullanan

uygun nitelikli bazı sanal ağ sitelerine ve gazetelere destek verilebilir. Deniz Feneri

konusunda çalışma yapılmamıştır gerekirse ilave edilebilinir" şeklinde örgütün kara ve gri

propaganda yaptığı ancak bunu kurum kimliği altında yürütülmesinin sakıncalı olacağını

düşünerek halka açık youtube ve benzeri siteler üzerinden ya da güvenilir kişiler üzerinden

uygun personel tarafından kurulup işletilen internet siteleri üzerinden yürüttüğü

anlaşılmıştır.


Dava kapsamında sanıklar tarafından kurulup yönetilen birçok internet sitesi ve e-posta

grupları olduğu tespit edilmiştir. Bunlardan www.tepkimiz.net isimli internet sitesi sanıklar

Ergün Poyraz ve Muammer Karabulut tarafından işletildiği, sanık Halil Behiç Gürcihan ve

Fatma Sibel Yüksek'in işlettiği acikistihbarat.com sitesinin birçok yazıyı bu siteden alıntı

yaptığı, www.tepkimiz.net isimli internet sitesinin sanıklar Dursun Çiçek, Fuat Selvi ve

Ziya İlker Göktaş tarafından işletilen www.irtica.org isimli internet sitesinde "Faydalı

Linkler" adı altında link verildiği görülmüştür.
Yapılan incelemede; www.tepkimiz.net isimli internet sitesinde dava sanıklarından;

Mehmet Şener Eruygur, Tunçer Kılınç, Kemal Kerinçsiz. Sevgi Erenerol. Ergün Poyraz,

Muammer Karabulut, Hakan Arı kan. Habip Ümit Sayın ve Turhan Çömez'in kamuoyunu

etkileme amaçlı yazılarının yayınlandığı görülmüştür.


Güvenilir kişiler üzerinden kurulup işletilen internet sitelerine örnek olarak; sanık Erkut

Ersoy'un DSS www.ozel-buro.com, sanık Bekir Öztürk'ün kuvva-i milliye.net (com),

sanık Vedat Yenerer'in www. internetajans.com, sanık İsmail Yıldız'ın www.sesar.com.tr,

sanık Muammer Karabulut'un www.milligucplatformu.com, sanık Durmuş Ali

Özoğlu'nun www.toplumsalhaber.com isimli internet siteleri, e-posta gruplarına da Sanık

Hasan Ataman YıldırımTn demokrasiplatformu@yahoogrups.com, sanık Hayrettin

Ertekin'in www.enternetgroup.com isimli dağıtım grupları gösterilebilir.
Sanıklara ait internet sitelerinin Genelkurmay başkanlığı Bilgi destek Dairesine bağlı

olarak yayın yapan internet sitelerinde faydalı olarak nitelenmesi ve link verilmesi,

Ergenekon terör örgütünün TSK içine sızmış muvazzaf askerleri ile sivil unsurların

örgütün hedef ve amaçlarını gerçekleştirmek için birlikte hareket ettiklerini açıkça ortaya

koymuştur.
İnternet siteleri ile ilgili bir andıç hazırlanması talimatını Hasan IğsızTn verdiği, andıcın

hazırlanmasında da ilk ifadelerinde belirttiğinin aksine Dursun Çiçek'in aktif rolünün

olduğu dosyadaki beyanlardan anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama ve toplanan delillerin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilen

ihbarı doğrular nitelikte olduğu anlaşılmıştır.


Örgüt faaliyetleri kapsamında yürütülen çalışmaların deşifre olması üzerine, Bilgi destak

dairesine bağlı şubelerde hummalı bir evrak imha, kırpma işlemi yapıldığı anlaşılmıştır.

Her ne kadar sanıklar imha işlemlerinin kullanılmayan-gereksiz evrakların kırpılması

olarak nitelendirseler de Askeri savcılığın soruşturması kapsamında ifadesi alınan Sivil

memur Veysel ÖzışıkTn "şube müdürü tarafından haftalık faaliyetler klasörünü kontrol

ederek İrtica, Fetullah Gülen"gibi ibarelerin geçtiği dokümanların araştırılarak imhasının


U1A I 2271
emredildiği" şeklindeki beyanları, karargahta meydana gelen evrak imha işleminin

İlticayla Mücadele Eylem Planı veya benzer temalı evraklara yönelik olduğunu ortaya

koymaktadır. Alınan sanık ifadeleri ile karargahta meydana gelen kırpma işleminin

Mustafa Bakıcımın emri ile yapıldığı anlaşılmıştır.


Yine İlticayla Mücadele Eylem Planının ortaya çıkmasından sonra Dursun Çiçek'in görevli

olduğu şubeye ait bilgisayarların ve bu bilgisayarların bağlı olduğu ana sunucuların

incelenmesinin de yeterince itinalı yapılmadığı, sadece Sabetaycı anahtar kelimesi

kullanılarak bu belgenin aranmaya çalışıldığı, dolayısıyla bu yöntemle içerisinde bu

anahtar kelimenin geçmediği İrticayla Mücadele Eylem Planına taslak niteliği taşıyacak

belgelere de ulaşılamadığı, bu haliyle yapılan incelemelerin bu konularla ilgili ihbarda

geçen hususları teyit ettiği kanaati oluşmuştur.
Askeri Savcılıkça yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen tahkikat evrakları

incelendiğinde İlticayla Mücadele Eylem Planının varlığının Dursun Çiçek'in çalıştığı

şubeye ait olduğu belirtilen 14 bilgisayar ve bunların bağlı olduğu sunucular üzerinde

yapıldığı ancak, bu olaydan sonra karargahta meydana gelen silme işlemine 26 bilgisayar

ve 5 ana sunucunun tabi tutulduğu görülmüştür. Yaklaşık on yıldır arşiv kaydı tutularak

yedeklemeleri yapıldığı anlaşılan internet sitelerine ait serverların da bu silme işlemleri

esnasında geri getirilemeyecek şekilde silindikleri anlaşılmıştır. İrticayla Mücadele Eylem

Planının ortaya çıkmasının ardından Dursun Çiçek'in çalıştığı birime ait bilgisayarların

yanı sıra internet sitelerinin arşiv kayıtlarının bulunduğu bilgisayarların da geri

getirilemeyecek şekilde silinmeleri İrticayla Mücadele Eylem Planı ve internet siteleri

arasındaki ilişkiyi ortaya koyar niteliktedir. Yine bu husus bilgisayarlardaki silme işlemine,

benzer belgelerin de mevcudiyeti mi sebep oldu sorusunu akla getirmektedir. Her ne kadar

Mustafa Bakıcı ifadesinde siteler kapatıldığı için içindeki bilgilerin de imha edildiğini

beyan etse de söz konusu sitelerin Şubat 2009'da kapatıldıkları içeriklerinin ise İrticayla

Mücadele eylem planının ortaya çıktığı 12 Haziran'dan sonra 19-20 Haziran tarihlerinde

gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu durum da yine silme işleminin kasıtlı olduğunu gösterir

mahiyettedir. Söz konusu silme işlemlerinin ise sanık Mehmet Eröz'ün yazılı emri üzerine

Mustafa Bakıcı'nın vermiş olduğu emirle yapıldığı alınan sanık ifadelerinden anlaşılmıştır.

Silinme işleminden sonra bu bilgisayarların başka birimlere dağıtıldığı, mahkemenin

istemesi üzerine ise bu bilgisayarların tekrar toplandığı İsmail Hakkı Pekin'in ifadesinden

anlaşılmıştır. Andıç ile kurulması kararlaştırılan ve dört yeni site olarak belirtilen sitelerin

ise yine bu silme işlemi sırasında sanık Hasan Iğsız'ın emri ile henüz faaliyet göstermeden

kapatıldıklarını sanık Mehmet Eröz ifadesinde belirtilmiştir.
Dosyada mevcut deliller ve sanık beyanları dolayısıyla, hem irticayla mücadele eylem

planının gönderildiği ihbar mektubunun hem de internet siteleri andıcının gönderildiği

ihbar mektubunun gerçekleri yansıttığı kanaatine varılmıştır.
Her ne kadar incelemeye konu yayınlar adı geçen sitelerde yayınlanmadan önceki

tarihlerde basın yayın organlarında köşe yazısı ve haber olarak yer almış olsa da, izah

edilen tüm hususlardan hareketle, soruşturma konusu internet siteleri faaliyetlerinin, Türk

Silahlı Kuvvetleri içerisine sızan Ergenekon Terör Örgütü mensuplarınca, kurumdan

bağımsız ancak kurumun imkanlarını kullanarak, hiyerarşik düzene uygun bir şekilde

Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda yürütüldükleri, kurum tanıtımı ve

bilgilendirme amacıyla yayın yaptıkları belirtilen internet sitelerinin bazıları ile Türkiye
1475/2271
Cumhuriyeti hükümeti ve milletin bir kesiminin psikolojik harekat faaliyetlerinin hedefi

haline getirildikleri anlaşılmıştır.


Yukarıda izah edilen deliller doğrultusunda sanık Hasan Ataman YıldırımTn psikolojik

harekat amacıyla yayın yapan söz konusu internet siteleri ile fiili irtibatının bulunduğu,

ayrıca diğer deliller doğrultusunda Ergenekon Terör Örgütünün Türk Silahlı

Kuvvetlerin'de yayılma faaliyetleri kapsamında görevlendirildikleri anlaşılan sanıklar

Recai Alkan, Cem Şimşek, Fatih Koca ve Altunay Şahin'in de içerisinde bulunduğu örgüt

üyelerinden sorumlu olduğu, adı geçen sanıkların Ergenekon Terör Örgütümün Deniz

Kuvvetleri içerisinde etkisini artırması ve yayılması yönünde psikolojik harekat yönü ağır

basan mail (e-posta) çalışmalarını yürüttükleri ve bu faaliyetlerin örgüt yöneticisi sanık

Doğu Perinçek'in emirleri doğrultusunda yerine getirildiği anlaşılmıştır. Yine örgütün

illegal görevlendirmelerine ilişkin bilgileri ihtiva ettiği değerlendirilen "Kitleşim" isimli

belgede dağıtım kanalı olarak sınıflandırılan grup içerisinde emekli kısmında sanık Ataman

YıldırımTn, Muvazzaf kısmında ise Fatih Koca, Recai Alkan, Cem Şimşek ve Altunay

Şahin isimlerinin yer alması şahısların kendilerine verilen mail dağıtım görevine uygun

hareket ettiklerini ortaya koymuştur.


Yine dosyada yer alan deliller bir bütün olarak incelendiğinde "Kitleşim" ve "Proje" isimli

belgelerin kullanıcı/son kaydeden bilgilerinde ismi yer alan sanık Alaettin Sevim'in

İlticayla Mücadele Eylem Planının taslağı mahiyetindeki Proje isimli belgeyi hazırlayarak

bu plan kapsamında görev aldığı, yine benzer nitelikli çalışmalara ilişkin görevlendirmeleri

ihtiva eden belgeyi de son kez kaydetmesi dolayısıyla bu tür görevlendirmelerden sorumlu

örgüt ara yöneticisi olduğu anlaşılmıştır.


SANIKLARIN HUKUKİ DURUMLARI:
l.SANIK HASAN IĞSIZ:
24.08.2010 tarihli savcılık ifadesinde; 2008 Ağustos-2009 Ağustos arasında Genelkurmay

2.Başkanı olduğunu, Psikolojik Hareket Daire Başkanlığının Harekat Başkanına bağlı

olan bir daire olduğunu, kendisine dolaylı olarak bağlı olduğunu. Dursun Çiçek'in bir veya

iki defa kendisine arza gelmiş olabileceğini, 2. Başkan olduğu dönemde birlikte

çalıştıklarını, ihbarda belirtilen İrıicayla mücadele eylem planının emri doğrultusunda

hazırlanıp hazırlanmadığı sorulduğunda, bu sorunun hayal mahsulü olduğunu, cevap

verme gereği hissetmediğini, İrticayla mücadele eylem planından sonra karargahta rutinin

dışında yaşanan evrak kırpma işlemi sorulduğunda bu konuda bildiği şeyleri aktardığını,

olayın Askeri Savcılığa intikal ettiğini, bu konuda herhangi bir şey bilmediğini, karargahta

meydana gelen bilgisayarlardaki silme işlemi ile ilgili olarak bu konuda bildiği şeyleri

söylediğini, başka bir şey söyleyemeyeceğini, bu konunun da Genelkurmay Başkanlığına

sorulması gerektiğini, internet siteleri ile ilgili olarak bu konuyla alakalı resmi olarak

açıklamanın Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapıldığını, Başbakanlık genelgesine

dayanılarak yasalar çerçevesinde hazırlanan ve Genelkurmay Başkanlığının bir faaliyeti

olarak yapılan internet siteleri ile alakalı çalışmaların daha sonra yeni çıkan yasaya

uygun hale getirildiğinde konunun önüne geldiğini, konuyla alakalı çalışmaların bütün

birimlerde yapıldığını, ilgili birimlerle koordine edilip belgenin hazırlandığını,

Genelkurmay Başkanlığı riın yasalar çerçevesinde yapmış olduğu faaliyetlerle alakalı

sorunun Genelkurmay Başkanlığı ria sorulması gerektiğini, karargahta meydana gelen

silme işlemleri ve bu silme işlemleri ile internetlere ait arşiv bilgilerinin de silinmesi ile


1476 / 2271
ilgili olarak silme işlemlerinden bilgisinin olmadığını, site içeriklerini de bilmediğini,

andıçta parafının karşısındaki "Sn.K'arz" ibaresi ile ilgili olarak "Sn.K'arz" ifadesinin

sadece Genelkurmay Başkanı'na sunulunca yazıldığını, buradan da ona sunulup onaylanıp

onaylanmadığını bilmediğini, onun onayı ve emri olmadan hiçbir şeyin yapılamayacağını,

nihai karar merciinin Genelkurmay Başkanı olduğunu, kendisinin de parafının bulunduğu

andıçla alakalı Genelkurmay Başkanlığının açıklama yaptığını, internet sitelerinin

kapatılması ve yeni bir andıç hazırlanması ile ilgili olarak herhangi bir emir verip

vermediği ile ilgili olarak da bu konunun Genelkurmay Başkanlığından sorulması

gerektiğini, Ergenekon Terör örgütü soruşturması kapsamında hakkında işlem yapılan

Ufuk Akkaya'ya ait" HEDEF ALLIENCE 2009" ibareli ajandanın 452 ile

numaralandırılmış sayfasında yer alan "Hasan Iğsız: Albay Çiçek'in sonuna kadar

arka... " şeklindeki ibareler ile ilgili olarak yasal suç işlediği kanıtlanana kadar herkesin

masum olduğu, kendi personeli için de bu görüşte olduğunu, personelinin de suç işlediği

kanıtlanana kadar ayrım yapmadığını, bunu her yerde söylediğini beyan etmiştir.


Ekinde İrticayla Mücadele Eylem planının ıslak imzalı orijinalinin yer aldığı ihbar

mektubu içerisinde Hasan Iğsız ile ilgili olarak "Söz konusu gayri hukuki çalışmalar, TSK

içerisindeki cunta yapılanmasının kilit isimlerinden olan Org. Hasan Iğsız'ın Genelkurmay

H'nci başkanlığı döneminde hız kazanarak devam etmiştir. Org. Hasan Iğsız'ın doğrudan

netice alınabilecek bir eylem planı hazırlanması konusunda verdiği direktif gereği, Korg.

Mehmet Eröz ve Tümg. Mustafa Bakıcı 'nın da katkılarıyla gerekli çalışmalar başlatılmış

ve söz konusu eylem planı Kur.Alb. Dursun Çiçek tarafından hazırlanmıştır. " Şeklinde

ibarelerin yer aldığı görülmüştür.


Sanık Ufuk Akkaya'ya ait dijitallerde yer alan Bilgi Notu Dursun Çiçek doc isimli word

belgesinde "Tutuklanacağımı biliyordum. Genelkurmay da biliyordu. Bütün olasılıklara

karşı hazırlıklıydık. Genelkurmay Ergenekon soruşturmasını geç algıladı. Bu işin bu kadar

büyüyeceğini (Karargah'a kadar uzanacağını) hiç hesap etmediler.... İrtica (Fethullah)

ülke güvenliği için tehdit. Genelkurmay bu konuda bir müdahaleye hazırlanıyor.

Genelkurmay 2. Başkanı Org. Hasan Iğsız 'ın 1. Ordu Komutanı olmamasını isteyenler var.

Ancak İlker Paşa Org. Iğsız 'ı I. Ordu Komutanlığı 'na terfi edecek. Iğsız, Ergenekon 'da

yaşanan gelişmeleri de takip edecek. " Şeklinde, yine şahsa ait bir ajandada "Hasan Iğsız:

Albay Çiçek'in sonuna kadar arka...'* şeklinde ibarelerin bulunduğu tespit edilmiştir.
Mahkemedeki sorgu savunmasında da benzer nitelikte beyanlarda bulunmuş ve

suçlamaları reddetmiştir.


Her ne kadar sanık kendisine isnat edilen suçlamaları kabul etmeyip internet siteleri

içeriklerinden de haberdar olmadığını beyan etse de, sanık Dursun Çiçek'in "üstlerinin bu

sitelerin varlığından haberlerinin olmamasının imkansız olduğunu, madem bu internet

içerikleri sakıncalıysa ve kendisinin sorumlu olduğu dönemde kurulmuşsa niçin diğer

görevlilerin kendi sorumlulukları döneminde bu haberleri kaldırmadıklarını, aynı şekilde

Genelkurmay Başkanlığındaki sistem dahilinde onay alınmadan bu haberlerin sitelerde

yayınlanmasının mümkün olmadığını, yani bu haberlerin yayınlanmasının hiyerarşik yapı

içerisindeki kendi üstündeki komutanların bilgisi ve onayı içerisinde gerçekleştiğini, bu

komutanların bu sitelere girip kontrol ve müdahale etme yetkilerinin olduğunu" ifade eden

beyanları, sanık Hasan Iğsız'ın da söz konusu sitelerin içeriklerinden haberdar olduğu ve

Ergenekon Terör Örgütünün bu siteler vasıtasıyla yürüttüğü psikolojik harekat

faaliyetlerine iştirak ettiği gerçeğini ortaya çıkarmaktadır. Dosyada mevcut delillerden


1477/2271
hareketle sanığın adı geçen siteler aracılığı ile yürütülen illegal faaliyetlere hukuk

koruması sağlamak amacıyla, sitelerin yeniden yapılandırılması yönünde düzenlemeleri

içeren andıcın hazırlanması talimatını verdiği, İrticayla Mücadele Eylem Planının ortaya

çıkmasından sonra ise yeniden açılması planlanan sitelerin tamamen kapatılması emrini

verdiği, sanığın o dönem bulunduğu konum dikkate alındığında İrticayla Mücadele Eylem

Planının ortaya çıkmasından sonra Bilgi Destek Daire Başkanlığında meydana gelen evrak

imha işlemleri ve Dursun Çiçek'in görevli bulunduğu şubenin bilgisayarları ile internet

sitelerinin serverlarının bulunduğu bilgisayarların geri getirilemeyecek şekilde

silinmesinden haberinin olmamasının hayatın olağan akışı içerisinde mümkün

olamayacağı, ayrıca İrticayla Mücadele Eylem Planının ortaya çıkması ile birlikte

karargahta yaşanan evrak kırpma, bilgisayarların silinmesi ve internet siteleri arşivlerinin

silinmesi hadiseleri arasındaki illiyet bağından hareketle de sanığın İrticayla Mücadele

Eylem Planının hazırlanmasında etkisinin olduğu kanaatine varılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın üzerine atılı

Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda, askeri müdahale ortamı oluşturmak

amacıyla, belirtilen internet siteleri vasıtasıyla kara propaganda ve dezenformasyon

faaliyetlerini icra ve organize ettiği, hükümeti baskı altına almak, devlet otoritesini zaafa

uğratmak, bu hususta gerektiğinde kamu düzenini bozup ülkede kaos ve düzensizlik ortamı

oluşturmak, halkı devlet yöneticilerine karşı kışkırtmak ve anarşi ortamı oluşturmak, ara

yönetici sıfatıyla harekat faaliyetini yönetip örgüt üyelerini yönlendirmek suretiyle, cebir

ve şiddetle hükümetin görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs

etmek suçunu işlediği anlaşıldığından;
Sanık Hasan IğsızTn sübuta eren eylemine uyan; TCK'nın 312/1, 3713 Sayılı Terörle

Mücadele Kanunun 5. maddeleri gereğince cezalandırılmasına, sanık hakkında her ne

kadar örgüt yöneticiliği suçundan TCK'nın 314/1. Maddesi gereğince cezalandırılması

istenmiş ise de; hakkında TCK'nın 312/1. Maddesinin tatbiki istenmekle, Yargıtay'ın

yerleşik içtihatlarında TCK'nın 309 ve 302. Maddelerinin uygulanma şartları bulunan

hallerde geçitli suç olması nedeniyle ayrıca terör örgütü üyeliği ve yöneticiliği nedeniyle

TCK'nın 314/1 ve 314/2. Maddelerinin uygulanamayacağı belirtildiğinden, sanık hakkında

TCK'nın 314/1. Maddesi gereğince terör örgütü ara yöneticiliğinden ayrıca ceza tertibine

yer olmadığına karar verilmesi,
2.SANIK MEHMET ERÖZ
15.06.2011 tarihli savcılık ifadesinde. Ağustos 2008 - Ağustos 2010 tarihleri arasında

Genelkurmay Başkanlığı'nda Harekat Başkanı olarak görev yaptığını, Bilgi Dairesi

Başkanlığı'nın 20 Ağustos 2008'den 27 Ağustos 2009 tarihine kadar Harekat Başkanlığına

bağlı olduğunu, bu tarihten sonra Genelkurmay Genel Sekreterliği'ne bağlandığını,

İrticayla mücadele eylem planı hazırlama emri verip vermediği ile ilgili olarak bu hususun

kesinlikle doğru olmadığını, herhangi bir şekilde kimseden direktif almadığını, kimseye de

direktif vermediğini, Dursun Çiçek'in o dönemde 8 ay süreyle kendisine bağlı olarak Şube


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   214   215   216   217   218   219   220   221   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin