inceleme isteği yazısının 11.sırasında yazılı şeffaf bant yapışkan yüzeyinde Oktay
Yıldırım 'ın sağ el işaret ve sol el işaret (2) parmak izleri bulunduğunun belirtildiği,
Yine olay yerinde bulunan malzemelerin 13.6.2007 tarihinde İstanbul Kriminal Polis
Laboratuvarı Müdürlüğüne gönderildiği, burası tarafından verilen 15.6.2007 tarihli
raporda, yapılan test ve incelemeler sonucunda 18 adet Ülkemiz MKE imali ve 2 Adet
ABD imali el bombalarında ana patlayıcının TNT, 3 adet ABD yapımı NATO
standartlarında üretilen el bombalarında ve 4 adet Alman yapımı NATO standartlarında
üretilen el bombalarında ana patlayıcının TNT+RDX (COMP B) olduğu, MKE'ne ait
saklama kabında bulunan 18 adet fünye grubunun, el bombalarına ait tahrip
kapsüllerinden olduğunun belirtildiği, ifade edilerek neticeve kanaat olarak,
Fabrikasyon MKE, ABD ve Alman imali NATO standartlarında, savunma tipi parça ve
basınç etkili el bombalarının askeri amaçlar için üretilen mühimmatlardan olup piyasadan
temininin mümkün olmadığının bilindiği, bu tür mühimmatları çeşitli yollarla ele geçiren
şahısların terör amaçlı veya şahsi menfaatler doğrultusunda kullandıkları, bu tür el
bombalarının piminin çekilerek ilgili hedeflere atılmasından sonra, meydana gelen
patlamadan dolayı canlılar üzerinde öldürücü-yaralayıcı, cansızlar üzerinde ise yakıcı-
yıkıcı-tahrip edici özelliğe sahip olacağı, fakat kullanılmadan ele geçirilmesinden dolayı
TCK' nun 174 ve 6136 S.K. ' nun Ek-5 maddesi kapsamında mütalaa edileceği
bildirilmiştir.
Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğünden birisi Komiser olan üç görevli ile l.Ordu
Komutanlığından Piyade Albay, Ord. Yarbay, Ord. Binbaşı ve Ord.Kd.Bçvş. rütbelerinde
toplam yedi görevlinin imzaladığı tutanakta,25.6.20ö7 tarihinde l.Ordu Komutanlığından
gelen dört Askeri personelin söz konusu el bombalarını görmek istediklerini beyan etmeleri
üzerine, el bombalarının Bomba İmha ve İnceleme Şube Müdürlüğünde huzura getirilip
Askeri personele gösterildiği belirtilmiştir.
26.6.2007 tarihli İmha tutanağında. Mahkeme kararına istinaden, 27 adet el
bombalarından 4 adet DM 41 model ve 3 adet M26 model el bombalarının içindeki
patlayıcısı pres halde olduğundan gövdelerinin tamamının, 18 adet MKE yapımı, 2 adet
RFX Amerilan el bombalarının içlerinde bulunan patlayıcıları çıkarılarak, 4 adet DM 41
model ve 3 adet M26 model el bombalarına ait kapsüller de dahil olmak üzere kapsülleri
sökülüp meskun mahal dışına çıkarılarak ayrı ayrı imha edildikleri, imha neticesinde
emsallerine eş değerde patladıklarının görüldüğü, 18 adet MKE ve 2 adet RFX Amerikan
el bombalarının gövde kısmı ile maşa gruplarının tahkikata esas olmak üzere Terörle
Mücadele Şube Müdürlüğüne teslim edz/d/ğ/'belirtilmiştir.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Emniyet Genel Müdürlüğünden, aramada ele geçen el
bombalarından MKE üretimi olanlar ile aynı kafile numarasından olan el bombalarının
diğer illerdeki olaylarda kullanılıp kullanılmadığı konusunda arşiv tetkiki yapılmasını,
ayrıca bu bombaların hangi tarihte ve hangi kuruma tahsis edildiğinin, çalıntı olup
olmadıklarının MKE Kurumu nezdinde araştırılmasını istemiştir. Emniyet Genel
Müdürlüğü, MKE üretimi, aynı kafile stok numaralı el bombalarının kullanıldığı olaylarla
ilgili Bomba Bilgi Merkezi kayıtlarının tetkiki ile hazırlandığı belirtilen irtibat raporu ile
konu hakkında MKE Kurumundan alınan yazıyı göndermiştir.
Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu Mühimmat Fabrikası Müdürlüğünün yazısında,
MKE MOD 45 Cinsi KF-MKE-1-58 12-94 Numaralı 8270 Adet El Bomba Tapası
Mühimmatının 21.12.1994, MKE MOD 45 Cinsi KF-MKE-1-8 5-88 Numaralı 18980 Adet
El Bomba Tapası Mühimmatının 09.06.1988, MKE MOD 45 Cinsi KF-MKE-1-25 10-92
Numaralı 1740 Adet El Bomba Tapası Mühimmatının 27.10.1992 tarihlerinde Kara
Kuvvetleri Komutanlığına verildiği,
10.000 adet olarak üretimi yapılan MKE MOD 45 Cinsi, KF-MKE-1-25 10-92 Kafile
numaralı el bombası tapasının KF-MKE 1-17 Numaralı MKE MOD 44 savunma el
bombasında kullanıldığı belirtilerek, MKE MOD 44 Cinsi KF-MKE 1-17 Numaralı 10.000
Adet Savunma El bombasının 02.11.1992 tarihinde Jandarma Genel Komutanlığına, M204
A2 Cinsi KF-MKE 1-152 6-83 Numaralı 19550 adet Tapanın 04.07.1983, M204 A2 Cinsi
KF-MKE 1-169 5-85 Numaralı 15260 adet Tapanın 04.06.1985 tarihlerinde Kara
Kuvvetleri Komutanlığına verildiği belirtilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laborauvarları Dairesi Başkanlığı Bomba İmha
ve İnceleme Şube Müdürlüğü Bomba Bilgi Merkezince hazırlanan irtibat
raporunda,/2.06.2007 tarihinde İstanbul Ümraniye'de ele geçirilen MKE ve yabancı
menşeli el bombaları ile ilgili olarak Bomba Bilgi Merkezi kayıtlarının tetkikinde, aynı
kafile ve stok numaralı el bombalarının kullanıldığı 14 ayrı olay tespit edildiği, bu
olaylardan birisinin de 10.05.2006 tarihinde İstanbul Şişli ilçesindeki Cumhuriyet gazetesi
binasına el bombası atılması olayı olduğu, Ümraniye'de ele geçen el bombalarından
birisinin fünye grubunda M 204 A 2 MKE 169-5-85, Cumhuriyet gazetesine atılan el
bombasının fünye grubunda M 204 A2 MKE 173-9-85 ibareleri bulunduğu belirtilmiştir.
Bu eylem mütalaanın ilgili bölümünde anlatılmıştır.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı Ankara Cumhuriyet başsavcılığından, Danıştay saldırısı
eylemi ile birlikte soruşturulan bu olay hakkındaki soruşturma evrakının gönderilmesini
istemiş, bu olaya dair evrak soruşturma dosyasına eklenilmiştir.Diğer olaylara dair
soruşturma veya kovuşturma evrakları da yapılan yazışmalar sonucu dosyaya getirtilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı 1 .Ordu Komutanlığına yazdığı bir yazı 'ûearamada ele
geçen malzemelerin ordu malı olup olmadığının, kime zimmetli olduğunun, herhangi bir
operasyonda kullanılıp kullanılmadığının, Askeriyeye ait bir mühimmat deposundan
çalınıp çalınmadığının, çalınmış ise bu konuda bir soruşturma açılıp açılmadığının, olayda
adı geçenlerin Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde görevli olup olmadıklarının,
kendilerine herhangi bir görev verilip verilmediğinin bildirilmesini istemiştir.
l.Ordu Komutanlığı İstanbul Cumhuriyet başsavcılığına gönderdiği yazıda,72 Haziran
2007 tarihinde Ümraniye 'de ele geçirildiği bildirilen mühimmat ve malzemelerin, İstanbul
Cumhuriyet başsavcılığının bilgisi ve müsaadesi dâhilinde l.Ordu Komutanlığınca teşkil
348 / 2271
edilen heyet tarafından İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesinde
incelendiği,
Söz konusu mühimmat ve malzemelerin TSK envanterinde bulunan mühimmat ve
malzemeler ile benzer özelliklere sahip olduğu, ancak TSK'ne ait olup olmadığının tespiti
için ayrıca ve ayrıntılı bir inceleme yapılması gerektiği, ele geçirilen mühimmatın TSK'den
çalınıp çalınmadığı ile ilgili olarak Komutanlık kayıtlarında herhangi bir belge ve
soruşturma evrakına rastlanılmadığı, bu kapsamda (E) Lv.Kd.Bşçvş.Oktay Yıldırım'ın
görev yaptığı Hasdal Kışlasında mühimmat sayımları yapıldığı ve envanterde bulunan
mühimmatın tam olduğunun anlaşıldığı.
Adı geçen kişilerden Oktay Yıldırım 'ın Ast. Lv. Kd. Bçvş. rütbesiyle görev yaptığı 6 'ıncı
Mot. P. A. Kliği (Hasdal/İstanbul) 'dan 1 Nisan 2005 tarihinde malulen emekliye ayrıldığı,
P.Kd.Yzb.Muzaffer Tekin'in 1985 yılında Yüksek Askeri Şura kararıyla Türk Silahlı
Kuvvetlerinden ihraç edildiği, Astsb.Lv.Bşçvş.Mahmut Öztürk'ün Türk Silahlı
Kuvvetlerinden 1996 yılında sağlık nedeni ile malulen emekliye ayrıldığı, Ali Yiğit ve
Mehmet Demirtaş 'ın ise Türk Silahlı Kuvvetleri ile herhangi bir ilişkisinin bulunmadığı,
adı geçenlerin halen Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde görevli olmadıklarından
kendilerine herhangi bir görev verilmesinin söz konusu olmadığı belirtilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı l.Ordu Komutanlığından, bu yazıda belirtilen ayrıntılı
incelemenin yapılıp yapılmadığını, yapılmamış ise gereğinin takdiri ile sonucunun
bildirilmesini istemiş olup, soruşturma safahatında bu yazıya cevap verilmediği
anlaşılmaktadır.
Bu yazının ekindeki dört kişiden oluşan Askeri heyetin imzaladığı tutanakta da, İncelenen
mühimmat ve materyallerden, 15.6.1997 tarihli mühimmat istif kartının Türk Silahlı
Kuvvetlerinde kullanılan (Stok No:918) standart mühimmat istif kartı olduğu, 15.6.1997
tarihinde sayım maksatlı olarak işlem gördüğü, mühimmat istif kartında yer alan (Kapsül
kutusu 50 lik) ifadenin ele geçirilen mühimmatla bir ilgisinin olmadığı, Mühimmat istif
kartı üzerinde en son işlem yapan şahsın kimliğine ilişkin bir ibare bulunmadığı,
Mühimmat istif kartının üzerine takılı olduğu ve ele geçirilen mühimmatın taşınmasında
kullanıldığı anlaşılan sandığın, Türk Silahlı Kuvvetlerinde el bombalarının taşınmasında
ve depolanmasında kullanılan orijinal mühimmat sandıkları ile benzer özelliklere sahip
olduğunun tespit edildiği,
Ele geçen el bombaları ve tapaları numaraları ile birlikte listelendikten sonra, bunların
Türk Silahlı kuvvetleri envanterinde bulunanlar ile benzer özelliklere sahip olduğu, ancak
ordu malı olup olmadığı konusunun ayrıca ve ayrıntılı olarak incelenmesigerektiği
belirtilmiştir.
Genelkurmay Başkanlığı Askeri savcılığı, İstanbul Cumhuriyet başsavcılığının 12.6.2007
tarihinde Ümraniye'de ele geçirilen mühimmatların Ordu malı olup olmadığının, envanter
kayıtlarına göre hangi askeri birliğe teslim edildiğinin ve usulüne uygun sarf edilip
edilmediğinin dayanak belgeleri ile bildirilmesine dair yazısına verdiği cevapta, bu
mühimmatlarla ilgili olarak şüphelilerden birinin emekli Astsb. Oktay Yıldırım olup
mühimmatlara dair Genelkurmay Askeri savcılığınca yürütülmekte olan bir soruşturma
bulunmadığını, E.Astsb. Oktay Yıldırım İstanbul Hasdal 6. Motorlu Piyade Alay
/ . 349/2271
Komutanlığında görevli iken malulen emekli olduğundan asker kişi sıfatını taşıdığı sırada
Askeri Ceza Kanununun 131 inci maddesi kapsamında bir suçu işlediği tespit edildiğinde
soruşturma yapma yetkisinin İstanbul 3. Kolordu Komutanlığı Askeri savcılığında
olduğunu, bu mühimmatlarla ilgili sivil kişilerin eşyaların askeri eşya olduğunu bilmeleri
halinde ise yargılama yerinin belirlenmesinde 353 Sayılı Kanunun 12, Askeri Ceza
Kanunun 192. maddelerinin gözönünde bulundurulması gerektiğini bildirilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı, Oktay Yıldırım'a yüklenen Silahlı Terör Örgütü üyesi
olmak ve Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak suçlarına dair soruşturmaya
devam etmiş, aramalarda ele geçen 27 adet el bombası ile 1 adet kasaturanın askeri
malzeme olduğu, bu nitelikteki eşyayı çalma suçunun yargılama yerinin 353 Sayılı Askeri
Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanununun 12, 1632 Sayılı Askeri Ceza
Kanununun 131/1-2 ve 192 Maddelerine göre Askeri Mahkemeler olduğu gerekçesi ile
Oktay Yıldırım'a yüklenen eşyayı çalmak suçuna dair Ayırma Kararı vermiş, ayrılan
soruşturma evrakı ve söz konusu kasaturayı da Görevsizlik Kararı ekinde 3.Kolordu
Komutanlığı Askeri Savcılığına göndermiştir.
3.Kolordu Komutanlığı Askeri savcılığı, l.Ordu Komutanlığından 307042 seri numaralı
G3 Piyade tüfeği kasaturası konusunda bir idari tahkikat raporu var ise gönderilmesini.
Makine Kimya Endüstrisi Kurumundan kasaturanın MKE imali TSK envanterine dâhil
edilen eşya olup olmadığının hangi askeri birliğe ne zaman tertip edildiğinin bildirilmesini,
52'inci Zırhlı Tümen Komutanlığından Oktay Yıidırım'ın Komutanlıktaki görev safahatı
ile 307042 seri numaralı G3 Piyade tüfeği kasaturasının envanter, kayıp/çalıntı kaydı olup
olmadığı hususlarının bildirilmesini istemiştir.
Makine Kimya Endüstrisi Kurumu, kasaturanın 25.5.1979 tarihinde yapılan 1978/13
protokolle Kara Kuvvetleri Komutanlığına teslim edildiğini, MKE imali olup olmadığının
ise inceleme sonucu anlaşılabileceğini bildirmiştir.
Oktay Yıidırım'ın evindeki aramada ele geçen 307042 seri numaralı G-3 Piyade tüfeği
kasaturası ile ilgili olarak 52'inci Zırhlı Tümen Komutanlığınca idari tahkikataçıldığı,
yapılan tetkik sonucunda G-3 Piyade tüfeğinin mevcut olduğu halde kasaturasının birlikte
mevcut olmadığının tespit edilerek ilgililerhakkında kanuni işlem başlatıldığı
anlaşılmaktadır.
İdari tahkikatın askeri malzeme eksikliği ile sınırlı tutulduğu, ifadesi alınanlara eksik
olduğu tespit edilen bu askeri malzeme evindeki aramada bulunan Oktay Yıldırım
hakkında bir soru sorulmadığı görülmektedir.
Dosyada bulunan bu idari tahkikat evrakına göre, Muharrem Çetinkaya, Yıldıray Çınar
tarafından kendisine sayımda eksik çıkan kasaturanın 6'ıncı Mot. P.Alayı Askeri
Gazinosunda olduğunun söylendiğini, Yıldıray Çınar. Hilmi Dönmez'den tarafından
kendisine sayımda eksik çıkan kasaturayı 6'ıncı Mot.P.Alayı Gazinosunda görevli Hamit
Uzaydın 'a verdiğinin söylendiğini, Hamit Uzaydın ile kasaturayı iade almak için yaptığı
görüşmelerin sonuçsuz kaldığım, Hamit Gözaydında önceden 6'ıncı Mot.P.Alayı
Gazinosunda görev yaptığını, ancak kasatura almadığını ifade etmişlerdir. Buna göre
Bando Komutanlığı envanterinde bulunan askeri kasaturanın nasıl olup da bu birlikte görev
yapmayan Oktay Yıidırım'ın eline geçtiği anlaşılamamaktadır. Oysa Oktay Yıidırım'ın
16.7.2001-1.4.2005 tarihleri arasında Yıldıray Çınar ve Muharrem Çetinkaya'mn
350 / 2271
ifadelerinde kasaturanın verildiği yer olarak geçen 6'ıncı Mot. P.A.K.lığı B Tipi Askeri
Gazinoda görev yaptığı kolaylıkla anlaşılabilmektedir. Mahkemeniz dosyasında
yapılabilecek incelemelerde ise ilk bakışta. Oktay Yıldırım'ın, yine bu kişilerin
ifadelerinde kasaturanın verildiği kişi olarak geçen aynı yerde görevli Hamit Gözaydın ile
irtibatlı olduğu. Oktay Yıldırım 13.6.2007 tarihinde yakalandığında üst aramasında
bulunan içerisinde 05425315368 hattı takılı Nokia 1100 marka cep telefonu rehberinde
"Hamit Bçvş 05058079358" ve "Amit Ev 02126878491" olarak kayıtlı telefonların Hamit
Gözaydın'ın kullanımında bulunduğu ve Oktay Yıldırım'ın kullanımındaki 05058108791
ve 05425315368 numaralı telefonların rehberde kayıtlı bu telefonlar ile irtibatlı olduğu
görülmüştür.
3.Kolordu Komutanlığı Askeri savcılığı. 307042 seri numaralı kasaturanın 52'inci Zh.
Tümen Bando K.lığı kayıtlarında olduğu, 2004 ve 2006 yıllarında yapılan devir-
teslimlerde eksik olarak tespitinin yapıldığı, bu kasaturanın Oktay Yıldırım tarafından ne
zaman ve nasıl temin edildiğinin belirlenemediği, Askeri Yargıtay kararlarına göre
malzemenin ne zaman ve ne şekilde temin edildiğinin kesin olarak tespit edilememesi
durumunda fiilin askeri eşyayı gizleme şeklinde tavsifinin gerekeceği, bu şekilde
ikametinde yapılan aramada silahtan sayılan G-3 P. Tüfeği kasaturası bulunan Oktay
Yıldırım 'ın Askeri Eşyayı gizleme suçunu işlediği anlatımı ile iddianametanzim ederek
Oktay Yıldırım'ın As.C.K.nun 131/1 ve 131/2'inci maddeleri gereğince
cezalandırılmasına, kasaturanın 5237 sayılı TCK'nun 54'üncü maddesine göre Birlik
K. lığına iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
3.Kolordu Komutanlığı Askeri savcılığı aramada bulunan kasatura konusunda Oktay
Yıldırım hakkında bu şekilde dava açmış, 27 adet el bombası konusunda ise ayrı bir
soruşturma yürütmüştür. İstanbul Cumhuriyet başsavcılığına gönderdiği yazıda, 307242
numaralı G3 Piyade tüfeği kasaturasının Oktay Yıldırım'ın 52. Zh. Tüm. K.lğında görevli
iken 52.Zh. Tüm. K.lığı envanterinde eksik olarak görünmesi nedeniyle askeri malzemeyi
gizlemek suçundan dava açıldığını belirttikten sonra.
El bombalarının ele geçirildiği tarihte sivil kişi statüsü taşıyan Oktay Yıldırım 'm, bunları
asker kişi sıfatını taşırken ele geçirdiğine dair bir belge ve kaydın bulunmaması, el
bombalarının sayı ve nitelik itibariyle 6136 Sayılı Kanunun 13 ve Ek 5. Madde kapsamına
dahil eylemi, bulundurma amacına bağlı olarak TCK'nun 314. Maddesindeki silahlı örgüt
eylemini yada el bombalarının TSK envanterinde yer alan mühimmatlardan olması halinde
askeri malzemeyi gizlemek suçunu oluşturabileceği ihtimalleri bulunduğundan TCK'nun
42. Maddesindeki bileşik suç hükmünün uygulanabileceği, bu durumda yargılamanın TCK
314 ve 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet suçlarından Adli yargı yerinde yapılabileceği, Oktay
Yıldırım hakkında 27 adet el bombasının nereden temin edildiğinin tespiti ve sorumluluar
için soruşturmaya devam edildiği, yapılacak hukuki tahlil ve değerlendirmelere esas olmak
ve muhtemel görev uyuşmazlığını önlemek üzere el bombalarının hukuki niteliğinin ne
olduğunu gösteren düzenlenmiş yada düzenlenecek iddianamenin Oktay Yıldırım 'a ait
bölümlerinin gönderilmesini istemiştir.
Askeri savcılık Oktay Yıldırım'ın, İstanbul Cumhuriyet başsavcılığının söz konusu
aramalarda ele geçen ele geçen el bombaları ve kasatura hakkındaki soruşturmasının,
bunların askeri malzeme niteliğinde olduğu, TSK envanterinde yer aldığı, el bombalarının
üzerindeki şeffaf bantta TSK'den emekli Oktay Yıldırım'ın parmak izine rastlandığı
gerekçesine göre Askeri savcılığa gönderildiğini, Askeri savcılıkça Oktay Yıldırım 'ın bu
351 /2271
kasaturayı muvazzaf olduğu dönemde ele geçirdiği iddiasıyla 3. Kolordu Komutanlığı
Askeri Mahkemesine dava açıldığını, aramada bulunan el bombaları konusunda da
3. Kolordu Komutanlığınca olayın sorumlularının tespit edilip haklarında adli işlem
yapılması için soruşturma izni verildiğini belirttikten sonra,
Askeri savcılıkça söz konusu el bombaları konusunda geniş kapsamlı bir araştırma
yapılmış ise de kayıp veya çalıntı kaydına rastlanmadığından, Askeri Yargıtay kararlarına
göre malzemenin ne zaman ve ne şekilde temin edildiğinin kesin olarak tespit edilememesi
durumunda fiilin askeri eşyayı gizleme şeklinde tavsifinin gerekeceğinden, Oktay
Yıldırım 'ın el bombalarını muvazzaf olduğu dönemde elde ettiğine dair bilgi ve belgeye
rastlanmaması sebebi ile bunlar ile irtibatının sivil şahıs statüsünü taşıdığı dönemde
aranması gerektiğinden, eylem tarihinin Oktay Yıldırım 'ın sivil olduğu olay tarihi olarak
kabulü gerekeceğinden, 353 S.K.13 ve 1632 S.K. 192 maddelerine göre Askeri Ceza
Kanununun 131 inci maddesinde yer alan Askeri eşyayı gizlemek suçunun Askeri
Mahkemelerin görevine girmediğinden bahisle 353 S.K. 112 maddesine göre görevsizlik
kararı vererek soruşturma evrakını Ümraniye Cumhuriyet başsavcılığına göndermiştir.
Ümraniye Cumhuriyet başsavcılığı, Askeri savcılığın soruşturması ile Oktay Yıldırım'ın
görev yaptığı birliklerde el bombaları konusunda kayıp/çalıntı bulgusuna rastlanmadığının
tespit edildiği, Oktay Yıldırım 'ın aramada ele geçen TSK envanterindeki bu el bombaları
ile irtibatının sivil olduğu döneme ait olduğu, bu şekilde Oktay Yıldırım'ın Tehlikeli
maddeleri izinsiz olarak bulundurma suçunu işlediği anlatımı ile iddianame tanzim ederek
Oktay Yıldırım'ın TCK 174/1-1, 53 Maddelerine göre cezalandırılmasını talep etmiştir.
B)İDDİANAMELERDEKİ ANLATIM. YÜKLENEN SUÇ VE UYGULANMASI
TALEP EDİLEN KANUN MADDELERİ
2008/623 sayılı iddianamede 12 Haziran 2007 tarihinde İstanbul Ümraniye ilçesindeki bir
gecekonduda 27 adet el bombası ele geçirilmesi olayına, soruşturmanın başlamasına sebep
olması. Cumhuriyet gazetesi binasına el bombası atılması eylemleri ile irtibatının
bulunması, Ergenekon örgütü hakkında açılan ilk dava kapsamında kalması sebeplerinden
dolayı, olayın ve olay faillerinin irtibatlarının mahiyetinin anlaşılabilmesi maksadı ile geniş
yer verildiği, birleştirilen davalara ait iddianamelerde de bu olaya atıf yapılarak olay
faillerinin irtibatlarının anlatıldığı görülmektedir.
Ayrıca bu olay ile aşağıda anlatılacak olan Cumhuriyet gazetesi binasına el bombası
atılması eylemlerinin iç içe geçtiği anlaşılmaktadır. Bu bölümde daha çok el bombalarının
bulunması ve takip eden soruşturma işlemlerine, olayın asli faili olarak gösterilenlerden
Oktay Yıldırım'ın irtibatlarına dair iddianame anlatımları ele alınarak bölüm sonunda
iddianamelerde bu eylem nedeni ile hakkında sevk maddesi tanzim edilenler gösterilmiştir.
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığının 10.7.2008 tarih ve 2007/1536-2008/623 sayılı
iddianamesinde,
Oktay Yıldırım ile başlayan 86 şüpheli hakkındaki iddianamede, bu bölümde ele alınan
konular ile ilgili olarak özetle.
Olayın ve soruşturmanın gelişiminin anlatıldığı S.31-38, 44-45 de, Soruşturmanın
12.6.2007 tarihinde Trabzon İl Jandarma Komutanlığına yapılan bir telefon ihbarı ile
352 / 2271
1
353 / 2271
başladığı, Ümraniye'deki bir gecekonduda arama yapılarak 27 el bombası bulunduğu,
olayla ilgili olarak ilk aşamada Mehmet Demirtaş ve Ali Yiğit ile Mehmet Demirtaş'ın
bombaların Oktay Yıldırım'a ait olduğuna dair sözlü beyanı üzerine Oktay Yıldırım'ın
yakalandığı, Mehmet Demirtaş'ın bu konuyla ilgili susma hakkını kullandığı, Oktay
Yıldırım'ın suçlamaları kabul etmediği belirtilerek Ali Yiğit'in yukarıda yazılı ifadelerinin
özetlendiği, Ali Yiğit'in ifadesi ve Muzaffer Tekin'in bombaların hurda olup Oktay
Yıldırım tarafından çöplükten toplanmış olabileceği şeklindeki beyanının basında
yayımlanması üzerine Muzaffer Tekin ve Mahmut Öztürk'ün yakalandıkları, Oktay
Yıldırım'dan ele geçen belgelerde ve soruşturma aşamasında ölen Kuddusi Okkır'ın
beyanlarında KMT Teşkilatı olarak ifade edilenin. Ergenekon örgütünün legal kurumu
olarak vasıflandırılan Kuvva-i Milliye Teşkilatı olduğunun tespit edilmesi üzerine İstanbul
İl Başkanlığını Oktay Yıldırım'ın yaptığı Kuvva-i Milliye demeklerinde aramalar
yapıldığı,
Danıştay eylemi sanığı Osman Yıldırım'ın Ankara Cumhuriyet başsavcılığınca alınan ek
ifadesi ve soruşturmada el edilen deliller çerçevesinde Danıştay ve Vatansever Kuvvetler
Güç Birliği Hareketi Demeği dosyası sanıklarının bu soruşturma kapsamında tanık sıfatı
ile ifadelerinin alındığı, Osman Yıldırım'ın Cumhuriyet gazetesi binasına bomba atılması
ve Danıştay eylemlerinin azmettiricisinin Veli Küçük ve Muzaffer Tekin olduğunu ifade
ettiği,
Ergenekon örgütünün Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki yapılanmasının, silahlı örgüt olma
niteliğinin ve sahip olduğu araç gerecin örgütün amaç suçlarını işlemek için yeterli
olduğunun anlatıldığı S.50-54, 72-74, 117-118, 113-114, 121-122, 125, 732 de, Oktay
Yıldırım'ın da Türk Silahlı Kuvvetlerinden emekli olduğu, örgütün askeri yapılanmasında
yer alanların örgüt hedefleri doğrultusunda faaliyette bulundukları, görevde oldukları
dönemde ellerindeki imkân ve yetkileri örgüt amaçları doğrultusunda kullandıkları, örgüt
eylemleri için lazım olan patlayıcı madde, suikast silahları ile el bombalarını gizlemek
veya sarfedildi göstermek suretiyle karargâh dışına çıkarabilecekleri, yine örgütün amaçları
doğrultusunda gerektiğinde suikast düzenlenmesi için lazım olan istihbari bilgi, kroki ve
şemaların da askeri yapılanma içinde bulunan örgüt üyelerince rahatlıkla temin edildiği,
Ümraniye'de ele geçen el bombaları dâhil soruşturmada ele geçen silahlar sayılarak
Ergenekon örgütünün amaç suçları işlemek için yeterli araç-gerece sahip olduğu, bunların
legal amaçlarla bulundurulmasının mümkün bulunmadığı, ya da idida edildiği gibi
Dostları ilə paylaş: |