T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no
Yüklə 31,9 Mb.
|
|
pe" şeklindeki mesajlar göz önüne alındığında, bu örgütlenmenin yasal bir örgütlenme olmadığı, Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu olanların savunmalarında, kendilerine ait kişisel bilgileri İbrahim ŞAHİN'e terörle mücadele amacıyla yeni kurulan birimde görev alacakları düşüncesi ile verdiklerini iddia etmiş iseler de, bu tür bir görevin, görev yerindeki yetkili
sonucunda gerçekleşebileceği, şüphelilerden hiç birisinin ilgili birimlere bu yönde resmi bir başvurusunun bulunmadığı, Astubay Okulu, Askeri Lise, Harp Okulu eğitimi alan, bütün aşamaları çok titizlikle ve ayrıntılı olarak hazırlanmış Askeri kuralları personeline titizlikle veren TSK'ya mensup bir askeri personelin, kendi hiyerarşisi dışında bulunan emekli ve sabıkalı bir emniyet müdürü ile yasal ve görev amaçlı bir birlikteliğinin, bu kişinin emir ve komutasına girmesinin, "Komutanım, Başkanım" diye hitap etmesinin hayatın olağan akışı ile uyumlu ve mantıklı olmadığı, S-l isimli yapılanmanın İbrahim Şahin'in kontrolünde kamu görevlilerinden yasadışı amaçlara yönelik olarak oluşturulan bir ekip olduğunun anlaşıldığı, Özellikle İbrahim Şahin'in, kamuoyunda Susurluk Davası olarak bilinen dava ile ilgili olarak; Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 15.1.2002 gün ve 2001/16176 Esas -2002/125 sayılı kararıyla uygun bulunarak onaylanan İstanbul 6. DGM'nin 12.2.2001 gün ve 180 esas 36 sayılı kararıyla, 765 sayılı TCK. nun 313. maddesi gereğince "Cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün yöneticiliğini yapma" suçundan hapis cezasına mahkûm edilerek TCK. nun 31. maddesi gereğince müebbeden kamu hizmetlerinden yasaklanmasına hükmedildiği düşünüldüğünde, TSK bünyesinde görev yapan muvazzaflar ile Emniyet teşkilatında görevli kişilerin, bu özellikteki bir kişiyle kurdukları irtibatın örgütsel bir irtibat olduğunu gösterdiği,
Danıştay saldırısı. Cumhuriyet gazetesine bomba atılması gibi toplumda infial uyandıracak mahiyette gerçekleştirilen eylemler olduğu, soruşturma kapsamında İbrahim Şahin'de ele geçen planlardaki suikastların gerçekleşmesi halinde ülkede darbe zemininin oluşturulması için gerekli kaos ortamının oluşacağı, bu eylemlerin toplum üzerinde Danıştay saldırısı. Cumhuriyet gazetesine bomba atılması eylemlerine benzer etkiyi yaratacağı, ele geçen suikast planları ve bu planları gerçekleştirme konusunda yeterli ve elverişli silah ve mühimmatın bulundurulması, suikastlarda görev alacak kişilerin bulunması, ekiplerin oluşturulması eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde İbrahim Şahin yönünden Terör Örgütü yöneticisi olmak, cebir ve şiddet kullanılarak yasama ve yürütme organlarını ortadan kaldırmaya, görevlerini yapmasını engellemeye teşebbüs suçları olarak, S-l isimli dokümanda ve suikast planlarında isimleri bulunan, bu dokümanlar ve tespit edilen iletişim bilgilerine göre kendi iradeleri ile İbrahim Şahin liderliğindeki yasadışı bu örgütlenmeye katılan, ancak bir eylemde yer aldığı açıkça tespit edilemeyen diğer kişilerin eylemlerinin Terör Örgütü üyesi olmak şeklinde nitelendirildiği anlatılarak, İbrahim Şahin'in,
TCK 174 - (1),(2), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir. C)KOVUŞTURMA SAFAHATI Mahkemenizce 2010/52 sayılı emanet makbuzuna kayıtlı olan eşyalar üzerinde, detayları yukarıda anlatıldığı şekilde keşif yaptırılmış, malzemelerin fiziki özellikleri, sağlam ve çalışır durumda olup olmadıkları, menşeileri vb. hususlar bilirkişilerce tek tek tespit edilmiş, kamera kaydına alınmış ve raporlanmıştır. Bu bölüm ile ilgili kısmı çok hacimli olduğundan buraya alınamayan bilirkişi raporunun gerekli bilimsel ve hukuki yeterliliğe . . . 456/2271 haiz olduğu ve yukarıda anlatılan bomba uzmanının raporu ile uyumlu olduğu görülmektedir. Gölbaşı aramasında ele geçen bomba ve patlayıcılar ile diğer mühimmatlar konusundaki itirazlar genellikle Mustafa Dönmez tarafından ileri sürüldüğünden, bilirkişi raporunun ilgili kısmı Mustafa Dönmez'den ele geçirilen bomba ve patlayıcı malzemelerin anlatıldığı aşağıdaki bölümde anlatılacaktır. İbrahim Şahin hakkında Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca verilen son raporun sonuç kısmında özetle, İddianamede yüklenen suçlar nedeniyle, mevcut hastalığının suç tarihinde ve halen TCK 32. Maddesi kapsamında cezai ehliyeti etkileyip etkilemediği sorulan İbrahim Şahinin, cezai sorumluluğunu müessir ve kişide şuur ve harekât serbestisini azaltacak mahiyet ve derecede olan "organik kişilik bozukluğu " denilen akli arıza ve vestibuler sistem problemine ikincil gelişen cerebellar ataksi (sensörinorinal ataksi) saptandığı, adli tahkikat dosyasının tetkikinde mezkûr suçları işlediği sırada fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını idrak etme ve bu fiil ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini azaltacak boyuttaki bu akli arızanın etkisi altında olduğu anlaşıldığı, bu duruma göre İbrahim Şahin 'in 7.1.2009 tarihinde sanığı bulunduğu suçuna karşı cezai sorumluluğu tam olmadığı belirtilmiştir.
yere bomba koymadığını, bombayla işi olmayacağını ifade etmiş, İbrahim Şahin müdafi Av. Cavit Subaşı da aynı mahiyetteki savunmaları tekrarlamış, İbrahim Şahin'in demans hastası olduğunu, cezai ehliyeti bulunmadığını, bunun aksi yönündeki Adli Tıp Kurumu raporunun şaibeli olduğunu, aramaların usule uygun yapılmadığını, takip eden soruşturma işlemlerinde de şaibe bulunduğunu, Ankara Gölbaşı'nda bulunan cephaneliği gösteren kroki ve ele geçen malzemelerde parmak izi bulunmadığını, henüz kroki bulunmadan kazı yerine gidildiğinin anlaşıldığını, diğer bir kısım sanıklar gibi İbrahim Şahin'e de komplo kurulduğunu, Fatma Cengiz'in de bu komplonun içinde yer aldığını, İbrahim Şahin'in Terörle Mücadele konusunda yeni kurulacak olan birimin Müsteşarı olacağına inandırıldığını, konu hakkındaki bazı evrakların imzasız ve çelişkili olduğunu vb. mahiyetteki ifadeleri ile İbrahim Şahin'in suçsuzluğunu savunmuştur.
anlatımlar özetlenmiştir. Mütalaada, iddianame anlatımlarına iştirak edilmiştir. Usulüne uygun olarak alınan Mahkeme kararlarına dayanan iletişim tespit tutanaklarına, usulüne uygun olarak yapılan aramalara, aramalarda bulunan delillere, bilirkişi raporuna, Adli Tıp Kurumu raporuna, telefon HTS dökümlerine, diğer bir kısım sanık ve tanık ifadeleri içeriğine göre, sanık savunmaları cezadan kurtulma amacına matuf görülerek itibar edilmemiş, İbrahim Şahin'in Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olduğu ve Ankara Gölbaşı'nda aramada bulunan silah ve mühimmatları Ergenekon Terör 457/2271 Örgütünün amaçlan doğrultusunda kullanılmak üzere bulundurduğu ve sakladığı anlaşılmıştır. Netice olarak, Ankara Gölbaşı'nda açık alanda yapılan kazıda ele geçen el bombaları ve patlayıcılarla ilgili ve bu eylem ile sınırlı olarak, Sanık İbrahim Şahin'in, Silâhlı Terör Örgütü yöneticisi olmak eylemine uyan TCK 314 - (1), 3713 Sayılı TMK 5, TCK 32 - (2), Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmak eylemine uyan TCK 174 - (1),(2), 3713 Sayılı TMK 5, TCK 32 - (2), Maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, sanık hakkında TCK 53, 58 ve 63. maddelerinin tatbik edilmesine, Ayrıca, TCK 220 - (5) Maddesindeki "Örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır" ve TCK 314 - (3) Maddesindeki "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçuna ilişkin diğer hükümler, bu suç açısından aynen uygulanır" hükümlerine göre, iddianamede Ergenekon Terör Örgütü yöneticilerinden olduğu iddia edilen Yalçın Küçük'ün. Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundumıak eylemi nedeni ile TCK 314 - (3), TCK 220 - (5) Maddeleri delaleti ile TCK 174 - (1),(2), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, Örgüt eyleminde talimatı olduğu veya eylemin kendi hâkimiyet alanında gerçekleştiği ispat edilemeyen Örgüt yöneticilerinin, bu örgüt eyleminden sorumlu tutulamayacağına dair yerleşik Yargıtay içtihatları dikkate alınarak, bu eylemde talimatı olduğu veya eylem üzerinde hâkimiyeti bulunduğu sabit olmadığından sanığın bu eylemden dolayı Beraatına, El bombaları ve mühimmatlardan inceleme sonucu arta kalanların ilgili kurumlara iadesine karar verilmesi kamu adına mütalaa edilmiştir. 6)SAKARYA SAPANCA İLÇESİ GÜLDİBİ MAHALLESİNDEKİ FATMA DÖNMEZ'E AİT EVDE, ANKARA ZİR VADİSİNDE YAPILAN ARAMALARDA BULUNAN BOMBA VE DİĞER PATLAYICILAR
23.1.2008 tarihinde; Emin Gürses "Muzaffer yüzbaşı yedi aydır içerde". Mustafa Dönmez "Hiç ses soluk yok dimi","Vay anasına ya, Ergün Poyraz da öyle doğru", "Kerinçsiz yalnız bunun altında kalmaz ya bu olayların", Emin Gürses "Karıştırmak istiyorlar, beni aradılar bugün, hoca seni almadılar mı içeriye, alanın da... Beni alırlarsa içeriye biliyorlar ki Amerikan ve İsrail Büyükelçilerini havaya uçurmak için bizimkiler her şeyi yapacak", Mustafa Dönmez "Şimdi ben Büyükanıt Paşa döndükten sonra bakalım neler olacak ya, ben merak ediyorum yani", "Bu bir şey yani, hareket yani", "Yani bu devir değişecek ya, bu böyle böyle mi kalacak ya", "Bir de şey demiş savcı. Cumhuriyet Gazetesindeki olayda da bağlantı araştırılacak" şeklinde, 458 / 2271 Yine Emin Gürses ile Mustafa Dönmez arasında 28.1.2008 tarihinde; Emin Gürses "...Sen başkasın Perinçek ile konuşuyordum mesaj başka", "Sen şimdi Sami Hoştan'la O Binbaşı Öztürk var, bir de Astsubay var biliyorsun", Mustafa Dönmez "Evet", Emin Gürses "Ben Ergün'e söyledim ben sana ben televizyonda söyledim, dedim ki, türban serbest olsun isteyen çarşaflı gelsin kızışsın kavga başlasın diye söyledim, bana diyorlar deli misin, böyle konuşulur mu, yav kardeşim dedim kavga başlamasın diyorsun yavaş yavaş alıştıra alıştıra milleti götürüyorlar", Mustafa Dönmez "Hakikaten kavgaya gidecek bunun sonu ya" şeklinde telefon görüşmeler geçtiği, aynı görüşmenin devamında Mustafa Dönmez'in "Bunu suçlayan Cumhuriyet savcıları bunlar affedersin aptal bir insan mı yani, bunu devranı kendisine döneceğini bilmez mi yani" dediği tespit edilmiştir. Bu görüşme içeriklerine göre Mustafa Dönmez'in irtibatlarının ortaya konulabilmesi Mahkeme kararına istinaden 12.2.2008 tarihinden itibaren Mustafa Dönmez'in iletişiminin tespitine başlanmıştır.
7.1.2009tarihinde yapılan arama, yakalama ve elkoyma işlemlerinde Mustafa Dönmez ikametindeki aramada bulunamaması nedeniyle yakalanamamış, daha sonra askeri makamlarca yakalanmıştır. Mustafa Dönmez'in Ankara Yenikent Askeri Lojmanlarında bulunan ikametinde 7.1.2009 tarihinde Ankara Cumhuriyet savcısı, Askeri savcı ve Askeri yetkililerin de katılımı ile yapılan aramada. 2 adet Kaleşnikof marka uzun namlulu silah, 3 adet Tabanca, 173 adet değişik çap ve markalarda fişek ele geçmiştir. İstanbul 9.ACM'nin 6.1.2009 tarih ve 2900/118 teknik takip, 2008/1756 Soruşturma No sayılı kararına istinaden 7.1.2009 tarihinde Mustafa Dönmez ve Fatma Dönmez'in ikameti olan Sakarya ili Sapanca İlçesi Güldibi Mahallesi Dilekli Mevkii Bahçe Sokak No:5 sayılı adreste yapılan aramada; 12Adet MKE imali Savunma Tipi sağlam el bombası gövdeleri, 8 Adet MKE imali taarruz tipi sağlam el bombası gövdeleri, 1 Adet DM41 Model savunma tipi sağlam el bombası, 1 Adet M26 Model savunma tipi sağlam el bombası, 20 Adet el bombası fünye grupları, 2 Adet el bombası fünye gruplarının saklama kutusu, üzerinde US yazı ibaresi bulunan haki renkli bez çanta ele geçirilmiştir.
bombasının gövdesi dökme demirden 32 (otuz iki) dilimli olan el bombaları infilak ettiği zaman bomba gövdesi kare şeklinde küçük parçalara ayrılır. Gövdenin büyük kuvvetle patlaması ile tesir sahasındaki canlı hedeflerin yaralanmasına veya ölmesine sebep olur. Dolgu maddesi TNT olduğu, tesir yarıçapı ise 10(on) metredir. NATO standartlarında üretilen, kör tapaları üzerlerinde takılı, MKE imali savunma tipi el bombası gövdeleri olduğu; ele geçen savunma tipi el bombası gövdeleri üzerinde yapılan incelemelerde sağlam vaziyette, üzerinde herhangi bir tadilat yapılmadığı ve orijinalliğini muhafaza ettiği tespit edilmiştir.
bombası gövdesinin haki renkli, limon şeklinde olup, ince saçtan imal edilmiş, içerisi TNT 459/2271 dolgu maddesi ile doldurulmuştur. Taarruz tipi el bombası tahrip maksadı için kullanılır, oda gibi kapalı yerlerde bulunan hedeflere karşı tesirlidir. Çok az parça ihtiva ettiğinden dolayı bu bombaları açık alanda kullanmak oldukça emniyetlidir. Tesir alanı ise 5(beş) metre çapında olup, canlılar üzerinde öldürücü ve yaralayıcı özelliğe sahip olduğu, NATO standartlarında askeri amaçlar için üretilen, kör tapaları üzerlerinde takılı MKE imali taarruz tipi el bombası gövdeleri olduğu; ele geçen taarruz tipi el bombası gövdeleri üzerinde yapılan incelemelerde sağlam vaziyette, üzerinde herhangi bir tadilat yapılmadığı ve orijinalliğini muhafaza ettiği tespit edilmiştir. 1 (bir) Adet DM41 Model Savunma Tipi Sağlam El Bombası: Parça etkili olarak üretilen el bombası, NATO standardı M26A1 ve M61 modelleri örnek alınarak yapılmıştır. DM41 model el bombasının gövdesinin iki parçadan oluşmuş ince çelik plaka bulunur, hemen bu plakaların dış kısmında helezon şeklinde, kertiklenmiş çelik yaylar bulunur. Bombanın parça etkisi yapmasının sebebi bu çelik kertiklenmiş yaylardır.
Z DM 72 LOS FMP-196 zeytuni zemin üzerine sarı renkli boya baskı ile rakam ve harf grubu bulunmaktadır. Ele geçen DM41 model el bombası gövdeleri üzerinde yapılan incelemelerde çalışır sağlam vaziyette olduğu, üzerinde herhangi bir tadilat yapılmadığı, orijinalliğini muhafaza ettiği tespit edilmiştir
el bombasının, fünye kısmı hariç gövdeleri birbirinin aynısı olan M26,A1 ve M61 modelleri de vardır. Bu üç el bombasının da eğitim modeli M30 diye adlandırılır.
bu plakaların iç kısmında helezon şeklinde, kertiklenmiş çelik yaylar bulunur. Bombanın parça etkisi yapmasının sebebi bu çelik kertiklenmiş yaylardır.
edilmektedir. Fünye olarak M204A1 ve ya M204A2 tipteki fünye ler kullanılır. El bombasının gövde rengi zeytuni olup, üzerinde sarı renkli yazı ve rakamlar bulunur. Bu el bombasının dolgu maddesi patlayıcı madde COMPOZİSYON B olduğundan, diğer el bombalarının etkisinden çok daha fazla bir gücü vardır.
COMP-B LOT LS-14-106 sarı renkli yazı ve rakam grubu bulunmaktadır. Maşa grubu üzerinde ise FÜZE M204 Al LS-2-63 12-52 zeytuni zemin üzerine pres baskı ile yazılmış rakam ve harf grubu bulunmaktadır. Ele geçen M26 model el bombası üzerinde yapılan incelemelerde çalışır, sağlam vaziyette olduğu, üzerinde herhangi bir tadilat yapılmadığı ve orijinalliğini muhafaza ettiği tespit edilmiştir. 20 (yirmi) Adet El Bombası Fünye Grupları :Elde edilen el bombasının fünye grupları haki renkli olup, maşa üzerinde siyah baskı boya ile kafile ve seri numaraları yazılı olduğu, toplam 20(yirmi) adet M204 A2 tipi MKE imali el bombası fünye grupları olduğu, ele geçen fünye grupları üzerinde yapılan incelemelerde çalışır sağlam vaziyette oldukları, üzerinde herhangi bir tadilat yapılmadığı ve orijinalliğini muhafaza ettiği tespit edilen;
toplam 7(yedi) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-12 3-71 harf ve rakam grubu bulunan aynı seriden toplam 2(iki) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-38 6-73 harf ve rakam grubu bulunan aynı seriden toplam 2(iki) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-22 9-71 harf ve rakam grubu bulunan aynı seriden toplam 2(iki) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-23 10-71 harf ve rakam grubu bulunan aynı seriden toplam 2(iki) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-26 12-71 harf ve rakam grubu bulunan aynı seriden toplam 2(iki) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-11 2-71 harf ve rakam grubu bulunan l(bir) adet fünye grubu. Üzerinde TAPA M 204 A2 KF-MKE-132 3-81 harf ve rakam grubu l(bir) adet fünye grubu.
oldukları anlaşılmaktadır.
veya elin bomba üzerindeki tazyiki gevşediği zaman yukarı fırlar. Emniyet maşasının yukarı fırlamasına iğne yayının kuvveti sebep olur, iğne yayının kuvveti sayesinde, dairevi bir hareketle hareket eden iğne hızla ateşleme kapsülüne çarpar. Ateşleme kapsülü kibrit çöpünün ucundakine benzer bir kapsül eczası ihtiva eder. Ateşleme kapsülü geciktirme elemanının üzerine monte edilmiştir. İğne ateşleme kapsülüne çarptığı zaman kapsülün yanmasına sebep olur. Bundan sonra kapsülde geciktirme elemanını ateşler. Geciktirme elemanı aynı saniyeli fitilde olduğu gibi dedantöre gelinceye kadar yanar, bu süreç 4,5 sn. ile 6 sn. arasında değişir. Geciktirme elemanı dedantöre kadar yandığında dedantör patlar. Detantör tahrip kapsülüdür. Dedantör hassas olan az miktarda infilak maddesini ihtiva eden bir ucu kapalı aliminyum bir borudur. Dedantör geciktirme elemanı kendisine kadar yandığı zaman parçalanacak şekilde imal edilmiştir. Bu parçalanma esnasında yüksek derecede ısı, gaz ve basınç ihtiva ettiğinden el bombasının gövdesi içerisinde bulunan patlayıcı, imla hakkını (TNT) şoklayarak gövdenin parçalanmasına sebep olur. Bu tür el bombası fünye grupları M204 A 2 tapa modeli MKE üretimi savunma ve taarruz tipi el bombalarının gövdelerine takılarak kullanılabilir.
bombası fünye grubunu saklama haznesi bulunan, fabrikasyon olarak üretilen el 461 /2271 bombalarının fünye gruplarının taşınmasında ve muhafazasında kullanılan üst kapağı olmayan, 16,5x10,5x10,5 ebatlarında, sert plastikten mamul, 2 adet haki yeşil renkli kutu. Üzerinde US Yazı İbaresi Bulunan Haki Renkli Bez Çanta: Ön yüzünde USSL FIELD PROTECTIVE MASK M9A1 yazı ve harf grubu bulunan, arka yüzü kemer bölümünde ise M11BS 11059-8410 harf ve rakam grupları yazılı bulunan haki renkli, 498 gram ağırlığında 30x30 ebadında 2 (iki) adet taşıma askısı olan tek gözlü, iç kısmında gizli cebi olan 1 (bir) adet mühimmat çantası olduğu tespit edilmiştir.
İlçesi Güldibi Mahallesi Dilekti Mevkii Bahçe Sokak No:5 sayılı adreste yapılan aramada evin bodrum kısmında toplam 22(yirmi iki) adet el bombası elde edilmiş, elde edilen el bombalarından numuneler alınarak tetkik ve incelenmek üzere İstanbul Kriminal Polis Laboratuar Müdürlüğüne gönderilmiş, yapılan analizlerde MKE imali savunma ve taarruz tipi el bombaları gövdeleri içerisinde bulunan granül veya toz halde bulunan nevi belirsiz maddenin TNT olduğu, Almanya imali DM41 model ve ABD imali M26 model savunma tipi el bombalarının gövde içerisinde pres halinde bulunan nevi belirsiz maddenin TNT + RDX karışımı (COMPOSE B) olduğu ve el bombalarına ait fünye gruplarının ise, el bombalarının ateşleme işleminde kullanılan ateşleme mekanizması ve fünye grubu olduğu 09/01/2009 tarih ve 2009/KİM.282 sayılı kimya ekspertiz raporundan anlaşılmaktadır, denilerek, Netice ve Kanaat bölümünde, bunların piyasadan rahatça temininin mümkün olmadığı, askeri amaçlar doğrultusunda fabrikasyon olarak üretilen mühimmatlardan olduğu, DM41 model ve M26 model toplam 2 adet el bombasının yabancı menşeli olduğu, üzerinde US yazı ibaresi bulunan haki renkli bez çantanın bu tür askeri malzemelerin saklanıp veya bir yerden bir yere taşınmasında kullanılan çantalardan olduğu, 2 adet haki renkli kutunun ise el bombalarının fünye gruplarına ait orijinal saklama kutuları olduğu, Terör ve Organize suç örgütlerinin çeşitli yollarla ele geçirdikleri bu tür askeri mühimmatları kendi amaç ve niyetleri doğrultusunda kullandıkları, saklama koşullarına ve depo şartlarına haiz yerlerde bu tundurutmadığından zamanla üzerlerinde oluşacak korozyon ve paslanmadan dolayı tehlike arz edeceğinden elde edilen mühimmatların adli emanet v. b. depolarda saklanmasının risk arz ettiği, söz konusu mühimmatların TCK 174 maddesi ile 6136 Sayılı kanunun Ek-5 maddesi kapsamında mütalaa edileceği belirtilmiştir.
haricinde 1 adet Pord Said seyyar dipçikli otomatik tüfek, 4 adet Tabanca, 6037 adet değişik çap ve markalarda fişek, 19 adet değişik çaplarda bıçak, çakı ve kasatura, kriptolu telsiz ve askeri iç çamaşırlarına varıncaya kadar muhtelif askeri eşya ele geçirilmiştir. Mustafa DönmezMn Ankara Yenikent Askeri Lojmanlarında bulunan ikametindeki aramada bulunan ajandasında bir kroki bulunduğu görülmüş, krokinin Ankara Yenikent Beldesi Bağevleri Zir Vadisi Mezarlığı yanındaki metruk evin bahçesini gösterdiği tespit edilmiştir. Bu krokiye göre 12.1.2009 tarihinde Ankara Sincan Yenikent Beldesi Bağevleri Zir vadisi mezarlık yanındaki metruk evin bahçesinde yapılan aramada,
toplam 9 (dokuz) adet göz yaşartıcı bomba,Üzerinde gösteri bombası yazı ibareleri MKE imali toplam 6 (altı) adet gösteri bombası,Maşa üzerlerinde FÜZE M-12 LOT KGM 1.12 11-53 GÖVDE ÜZERLERİNDE FLARE TRIP M49 LOT KGM-1-12 NOV 53 yazı ve rakam grupları bulunan toplam 12 (on iki) adet tuzaklı aydınlatma fişekleri,Üzerinde renkli Yüklə 31,9 Mb. Dostları ilə paylaş:
|