(13)'e kadar numaralandırılan doküman içerisinde Emniyet istihbarat şube müdürü
hakkında fişleme niteliğinde ibarelerin bulunduğu tespit edilmiştir. Türkmen Köyü
Gölpazaı/Bilecik adresinde yapılan aramada,Konu: Binali Yıldırım Hk. Başlıklı, Binali
Yıldırım hakkında bilgi notu ele geçirilmiştir. Binali Yıldırım hk şeklinde başlayan
dokümanın içerğinde; "Binali Yıldırım isimli şahsın Kasım 2002 tarihinde AKP"den
İstanbul birinci milletvekili seçilmeden önceki yürüttüğü ticari ilişkiler ve ailesi hakkında
651 /2271
ki yolsuzluk iddiaları" hakkında bilgiler içerdiği görülmüştür. DHMİ Personel Daire
Başkanı Zeki Şimşek, Müdür Yardımcısı Orhan Birdal ve Müdür Yardımcısı Ömer
Gönül'ün konumlarını ve özelliklerini açıklayan 1 sayfalık bilgisayar çıktısı ele
geçirilmiştir. Dokümanda fişleme niteliğinde değerlendirmeler bulunduğu tespit edilmiştir.
Emniyette ve Savcılıkta Alınan Beyanında: Kendisinin Ergenekon yapılanmasını kabul
etmediğini, evinde ele geçirilen;"Jandarma Kurmay Albay M.Yahya Şahin'e yapılan
komplo" kapağı altında 5 sayfalık "Paşam Sizin himmetleriniz sonrası Hatay ..." şeklinde
başlayarak, son sayfasında "Emir ve Görüşlerinize arz ederim, Saygılarımla 1881-
AVŞAR" imzalı doküman hakkında Adı geçen Albay T tanıdığını, şuanda emekli olduğunu
tahmin ettiğini, tarihte Hatay Serinyol Jandarma Eğitim Alay Komutanı olduğunu, kendi iç
konusunda ve terfii konunda sıkıntıları olduğunu, AvşarT da tanıdığını, Yahya AlbayTn
yakını olduğunu, Belki Yahya AlbayTn kendisinden tavassutta bulunmak istemediği için
İskenderun'da ikamet eden İsmet AvşarTn kendisine yazıp gönderdiğini, bunun üzerine
Yahya Albay Ta görüştüğünü fakat fazla bir sorunlarının bulunmadığını ve dikkate
almadığını belirtmiştir.
Sanık hakkında tanzim edilen iddianamede sanığın TCK 220 - (5) Maddeleri delaleti ile
diğer örgüt mensuplarının işledikleri suçlardan dolayı sorumlu tutulması gerektiği
belirtilmiş ise de, diğer sanıkların eylemlerini Sanığın bilgisi, talimatı, kontrolü ve örgütsel
denetiminde gerçekleştirdikleri sabit olmadığından; diğer sanıklarını işlemiş olduğu TCK
133,134,135,136 maddelerini ihlal suçlarından dolayı sanık hakkında beraat kararı
verilmesi gerektiği mütalaa edilmiştir. Ancak, Sanığın kendisinin işlediği tüm dosya
kapsamından anlaşılan Kişisel verileri kaydetmek ve kişisel verileri vermek / ele geçirmek
suçlarından ayrı ayrı TCK 135-(2). (1), 137—(1), TCK 43-0), (2),TCK 136-0), 137—(1),
(43)—(1), (2) maddeleri uyarınca cezalandırılması mütalaa edilmiştir.
61) SANIK YÜKSEL DİLSİZ
Yapılan Aramada:Yüksel Dilsiz'in Bursa ili Yıldırım ilçesi Yavuz Selim Mahallesi nde
bulunan ikametinde usuli uygun olarak yapılan aramada ve bu arama sonucunda düzenlenen
inceleme raporunda; 04 nolu delil evrak içeriğinde; "Milli istihbarat teşkilatı görevlileri ile
bazı şahısların telefonlarını kaydederek posta adresleri, telefon adresleri ve Serdar isimli
şahısın araç plakasının kayıt ettiği" görüldüğü, 07 nolu delil evrak içeriğinde, "Hisar
Turizmin eski sahibi Gani Balkan ve yeğeni Salko Balkan hakkında araştırma yaparak
uyuşturucu nakliyatı işi yaptıklarını ve bu sevkiyatların nereden ve nasıl yapıldığını
öğrenerek adreslerin tespit edilmesi" yine Gaziantep Nobel Turizmin sahibinin emekli
hâkim Mehmet Özçelik olduğu bilgisinin yazdığı, 09 nolu delil evrak içeriğinde, "Feza
Sesli isimli şahsın kimlik bilgilerini, SSK ve Vergi kayıtlarını elde ederek, şahsın eşinin
telefon numarasını bularak ve bu numaranın açık olduğunu ayrıca babasıyla görüştüğünü
tespit ederek şahsın ev adresi, olabileceği yerlerin detaylı olarak araştırılması yönünde
çalışmalar yaptığı" doküman olduğu, 14 nolu delil evrak içeriğinde, "Sentim Bilgisayar
isimli iş yerinin adresini yazmış olduğu evrak üzerinde Abidin K. ve Mustafa K. isimli
şahısların adresleri ile telefon numaralarının bulunduğu bu şahıslar ile adı geçen iş yeri
hakkında bilgi toplamaya ve topladığı bilgileri arşivlemeye çalıştığı" ile ilgili doküman
olduğu, 18 nolu delil evrak içeriğinde, "Ör-Tim Tekstil yetkilisi veya sahibi olan Vehbi A.
isimli şahıs hakkında bilgi toplandığına dair yazı: 18.sayfada el yazısı ile "Selman Battal
Astsubay Ankara Çubuk Hava Savunma. Ankara Emek'teki Mehmet Kurdoğlu'na ait
yerlerde sohbetlere katılan astsubaylar" biri Kütahyalı ışıklar Bursa Askeri Lise mezunu
652 / 2271
(Binbaşı Habib ö... zamanında)" yazdığı, bu şekilde kamu görevlileri hakkında bilgi
toplayarak kayıt tuttuğu, 92.ve 93. Sayfalarda el yazısı ile; "Memduh K. 88 doğumlu Baba
Adı=Davut Mesir mah. Ebru sok. No/9/1 Manisa ev tel:2362333117 ve Mustafa Ünverjji
Terminalde ast" T.Ziyaeddin Akbulut, A.Yüksel kavuştu, Hacı Biner, Muzaffer Gülyurt
gibi notları düşen Yüksel Dilsiz' in Örgüt tarafından alınan eylem kararları doğrultusunda
yapılacak işleri ve Bazı yerlerde görevli kamu görevlileri ve Siyasette görev alan kişilerin
bilgilerini not ettikleri anlaşılmaktadır.
110. Sayfada el yazısı ile l)Tekirdağ vali yardımcısı, 2)Konuşma metni=Toktamış.
3)Murat Aksu=Antalya, 4)Rusya Maliye Bakanı, 5)Sudan Büyükelçilii ile Hikmet Bucak,
6)Murat Aksu. Detine işleri, 7) Adayların dosyaları. Demetevlerde emeldi bir asker. Saat
22.30 civarı notlarının düşen Şüpheli Yüksel Dilsiz' in Örgüt tarafından alınan eylem
kararları doğrultusunda yapılacak işleri ve Bazı yerlerde görevli kamu görevlileri ve
Siyasette görev alan kişiler ile Ülkemizde bulunan Yabancı devletlerin Büyükelçilikleri ve
Siyasetçileri hakkında dahi bilgileri not ettiği, 128. Sayfada el yazısı ile Edime Vali
Yardımcısı iki sene önce eşi Devlet Hastanesinde Başhekim Hasan=Ali ERBAŞ: İskender
AMAÇ Ermeni asıllı Üsküdar da oturur Dişçi ofisi var, Ihlamur Kaya Seyrantepede, O. Kır
Kâğıthane, Ömer Kır Kağıthane Belediyesinde görevli Gönen/Balcıdede Köyü notlarını
düşen Şüpheli Yüksel Dilsiz' in Örgüt tarafından alınan eylem kararları doğrultusunda
yapılacak işleri ve Bazı yerlerde görevli kamu görevlileri ve kişilerin uyrukları gibi tüm
bilgilerini kayıt ettikleri, 140. 141. ve 142 Sayfalarda el yazısı ile Fehmi Koru, Ahmet
Akan, Ergun Babahan, Mehmet Altan, Ali Bayram isimleri not edilerek isimlerin altında
141. 142 sayfalarda dahil tam olarak okunamayan bir notun da yazıldığı Yüksel Dilsiz' in
örgüt tarafından alınan eylem kararları doğrultusunda Ulusal Basında Yazan kişiler
hakkında notları kayıt ettiği, 145. sayfada el yazısı ile "Emin Yıldırım 13.11.89 Rahmanlar
mah Kartal 216.3067487 Baba Mehmet Muhamet Emin Yıldırım TC. 17776994730" notu
ile kişilerin tüm bilgilerini kayıt ettiği, 147. 151. ve 153 Sayfalarda el yazısı ile; Rıza
Öztürk 538.2083115 T.R.A.Z SUN S1C61- 212 İbrahim Doğan Silahlı Ku —
Polat.5323674137 151 Sayfada; T.r.s.816897 M.S.N.T.R.Z, 153 Sayfada; 5323217248
Z.K.A.T.SUN SK.61 T.R.A.Z Ece Özbek 544.8030303 notları Örgüt Üyesi Yüksel Dilsiz
Örgüt tarafından kendisine verilen şifre ile birlikte kişilerin bilgilerini kayıt ettiği tespit
edilmiştir.
01 numara ile numaralandırılan CD içeriğinde, Gündüz vakti yaya yürüyüşüne açık olan
bir yerde bankta oturan bir şahısla kamera ile gizli çekim 02 numarası ile numaralandırılan
CD içeriğinde, duvarları beyaz boyalı bir oda içerisinde Yüksel Dilsiz'in kendisinin
düzenek kurduğu ve kendi oturuş pozisyonlarına göre ayar yaptığı kamera karşısına
geçerek yaptığı görüntülü ve sesli kayıtta; Mustafa SUNGUR ve cemaati hakkında bazı
tehdit ve şantajların bulunduğu CD olduğu görülmüştür. 8-9-10-17-18-19 numarası ile
numaralandırılan DVD-r içeriğinde, Aczimendi lideri Müslüm Gündüz'ün de yer aldığı
Gizli kamera çekimi ile yapılan evde yer alan gruba önderlik yapan şahsın öncülüğünde
dini konularda vaaz verildiği tespit edilmiştir.
Yüksel Dilsiz' in Toshiba marka Y7287400 K seri numaralı dizüstü bilgisayarın içerisinde
bulunan Hitachi marka 071102BB0200WBGV59AC seri numaralı hard disk
incelendiğinde, Erg Erg Doc. belge içerisinde; Ergenekon Nihayetteki Bidayet başlıklı
belge de; O dönemde Türkiye Büyük Millet meclisinde görevli 550 milletvekilinin
dosyalarının elde edildiğini, Fişlemiş bütün Milletvekillerinin Araçları, ev Adresleri ve
653/2271
telefonlarının takibe alındığı, bakanların telefonlarının hariç tutulduğunu, Bakanlarında
şoför ve yakın korumalarının telefonlarının teknik takibe alındığı tespit edilmiştir.
Savcılık Beyanında; 11 yaşında Nur cemaatinin içine girip değişik kademelerde
bulunduğunu, 2000 yılında askere gittiğini, askerde istihbarat biriminde çalıştığını, 2002
yılında Bursa Jandarmada haber elamanı olarak başladığını, 2002 yılında Bursa da görevli
Levent Ersöz' ün Ankara'ya İstihbarat Daire Başkanı olarak atanmasından sonra
kendisinin de Ankara'ya gittiğini, Nur cemaati içersinde kendisine duyulan güvenden
dolayı cemaat ile ilgili görevlendirildiğini, toplantılarda kimlik tespiti ve gizli kamera
çekimi yaptığını, dönemin milletvekillerinden nur cemaati ile ilişkisi olanları tespit görevi
verildiğini, milletvekillerinin bulunduğu ortamlarda çekim yapıp evlerini izlediğini, rapor
hazırlayıp Dursun yüzbaşı vasıtasıyla Salih Albay'a verdiğini, bu şekilde 2004 yılına kadar
devam ettiğini. 2006 yılına kadar aktif olarak faaliyetlerine devam ettiğini, bilgisayarında
yaptığı faaliyetlerle ilgili notlar olduğunu, daha sonra kullanıldığını hissettiğini, korktuğu
için irtibatını koparttığını belirtmiştir.
Sorgu Beyanında; 2002 yılında Levent Ersöz ile Bursa Jandarma Bölge komutanlığında
faaliyetlere başladığını. Nur cemaatinin yapılanmasını, Nur cemaati ile irtibatı olan siyasi,
bürokrat ve iş adamları hakkında cemaate üye olan subaylar, askeri personeller, emniyet
personeli hakkında bilgi topladığını, bu çalışmalarda elde ettiği bilgileri İstihbarat Bölge
Komutanlığındaki İsmail Albay'a teslim ettiğini, yanında görevli sivil rütbeli personel ile
bu toplantılara katılarak gizli kameraya çektiğini, bu çekimler sayesinde toplantılara
kimlerin katıldığını tespit ettiğini, Levent Ersöz ile yaptığı görüşmede "Cemaat seni çok
yıpratmış bunun öcünü alacağız" diyerek örgütün yapılanması konusunda araştırma
yapmak için kendisine görev verdiğini, rüzgarOOl isimli dosya hazırladıklarını, bu
dosyanın cemaat yapılanması, siyasi bağlantıları, askeri bağlantı, emniyet bağlantıları ve
öğrenci evlerini kapsayan bir çalışma olduğunu. Bursa Jandarma Bölge Komutanlığına
bağlı Çanakkale, Kütahya, Bilecik, Yalova ve Balıkesir illerini kapsadığını, hazırladıkları
rüzgarOOOl araştırma dosyasını elden almak üzere Şener ERUYGUR paşanın Bursa'ya
geldiğini. Jandarma tarihinde ilk kez böyle bir çalışma olduğunu söyleyerek kendisini
tebrik ettiğini, bir süre sonra Levent Ersöz' ün yapılan çalışmalardan dolayı istihbarat
Daire Başkanlığına atandığını, kendisinin de Levent Ersöz' ün daveti üzerine Ankara'ya
gittiğini. Ankara'daki çalışmalarının tamamen siyasilere yönelik olduğunu, Yüzbaşı
Dursun Özkara' nın mecliste çalışan biri vasıtasıyla Başbakan ve bütün
milletvekillerinin telefon numaralarını, adreslerini ve tüm bilgilerini topladıklarını,
Ankara'da bir yıl faaliyette bulunduğunu, bu çalışmalar sonucunda darbeye doğru
gidildiğini anladığını ifade etmiştir. Sanık Yüksel Dilsiz'in,
Örgüt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi veya
dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel
yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla
kez kişisel veri olarak kaydetmek eylemine uyan TCK 135 - (2), (1), TCK 43 - (1), (2),
Örgüt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak bir kişinin siyasi, felsefi veya dini
görüşüne, ırki kökenine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimine, cinsel yaşamına, sağlık
durumuna veya sendikal bağlantısına ilişkin kişisel veri olarak kaydedilen bilgileri hukuka
aykırı olarak bir başkasına vermek, yaymak veya ele geçirmek eylemine uyan TCK 136 -
(1), TCK 43 - (1), (2), maddelerine göre cezalandırılmasına karar verilmesi mütalaa
edilmiştir.
654/2271
62) SANIK ZAHİDE RUHSAR ŞENOĞLU
Sanık Zahide Ruhsar Şenoğlu'nun Aydınlık Dergisi Sorumlu Müdürü olduğu dönemde;
Aydınlık Dergisi'nin 18/10/2009 tarihli 1161. sayısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan
ile Mehmet Ali Talat arasındaki görüşmenin yayınlandığı. Aydınlık Dergisi'nin 25/10/2009
tarihli 1162. sayısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Remzi Gür arasında geçen
görüşmenin yayınlandığı. Aydınlık Dergisi'nin 01/11/2009 tarihli 1163. sayısında
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Melih Gökçek arasında geçen görüşmenin
yayınlandığı. Aydınlık Dergisi'nin 15/11/2009 tarihli 1165. sayısında Anayasa Komisyonu
Başkanı Burhan Kuzu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek arasında
geçen görüşmenin yayınlandığı, Aydınlık Dergisi'nin 22/11/2009 tarihli 1166. sayısında
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile RTÜK yetkilisi olduğu iddia
edilen bir şahıs arasında geçen görüşmenin yayınlandığı tespit edilmiştir.
Yapılan Aramada; sanığın kullandığı bilgisayarda Devlet Bakanı Ali Babacan ile Cüneyt
Zapsu arasında geçen telefon görüşmesinin çözümünün yer aldığı tespit edilmiştir. Maltepe
ilçesinde bulunan ikametinde yapılan aramada 23 adet CD/DVD ele geçmiştir. 16 ile
numaralandırılan DVD içerisinde yer alan "hasta tayyip" başlıklı klasör içerisinde Türkiye
Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'a ait olduğu belirtilen tahlil raporu yer
aldığı, tespit edilmiştir. Savcılık savunmasında bu yöndeki suçlamaları kabul etmemiştir.
Sanık Beyanında; "Başbakana ve diğer bazı kişilere ait ses kayıtları İşçi Partisi tarafından
yayınlamıştır, biz de işçi partisinden aldık yayınladık.", "Başbakan ile ilgili ses kayıtları
İşçi Partisinden geldiğinde yayınladık. Biz bu görüşme içeriklerini kamuyu aydınlatmak
için ve haber değeri olduğu için yayınladık... O zaman söylenen iddialara göre örtülü
ödenekten alınan paralarla bu dinlemenin yapıldığı söyleniyordu. Tahminime göre örtülü
ödenekten kim para alabiliyorsa dinlemeleri o yapmıştır." şeklinde beyanlarda bulunmuşsa
da, sanık Doğu Perinçek'in yukarıda yer alan ve İşçi Partisi, Ulusal Kanal ve Aydınlık
Dergisi yöneticilerine ortak olarak verdiği talimatlar, şahsın bu iddialarının asılsız
olduğunu ortaya koymaktadır. Zahide Ruhsar Şenoğlu ifadesinde, kendisini suçtan
kurtarmaya yönelik her ne kadar "Ses kayıtlarının Mehmet Deniz Yıldırım'dan ele
geçmesini bilemem. Muhtemelen İşçi Partisinden almıştır." şeklinde beyanda bulunmuşsa
da;2009/191 Esas nolu davanın 13/07/2010 tarihli 10. celsesinde Mehmet Deniz Yıldırım
ses kayıtlarının özel olarak kendisine değil Aydınlık Dergisi'ne geldiğini, bu ses
kayıtlarının montaj olup olmadığını ses uzmanlarına sorduklarını, avukatlarına bu kayıtları
yayınlayıp yayınlayamayacaklarını sorduklarını beyan ettiği, dolayısıyla uzun bir süre çok
yönlü olarak ses kayıtları üzerinde çalıştıkları anlaşılmaktadır.Zahide Ruhsar Şenoğlu
ifadesinde, "Aydınlık Dergisi hiç kimseden talimat almadı.", "Bu ses kasetlerinin
yayınlanması ile ilgili olarak herhangi bir yerden talimat almadık." şeklinde beyanlarda
bulunmuş, ancak yukarıda verilen Doğu Perinçek'in iki sayfalık talimatlarına bakıldığında,
bu haberlerin tamamen talimatta yer aldığı şekilde yapıldığı ve bu talimatların harfiyen
yerine getirildiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle sanığın beyanlarına itibar edilmemiştir.
Sanığın Örgüt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi
veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel
yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla
kez kişisel veri olarak kaydetmek ve kişisel verileri vermek / ele geçirmek suçlarından ayrı
ayrı TCK 135-(2), (1), 137-(1), TCK 43-(l), (2),TCK 136-(1), 137-(1), (43)-(l), (2)
maddeleri uyarınca cezalandırılması mütalaa edilmiştir
655/2271
Ç) ANAYASAL DÜZENE VE BU DÜZENİN İŞLEYİŞİNE KARŞI EYLEMLER
DARBEYE TEŞEBBÜS SUÇU:
Tanım: Türk Dil Kurumu sözlüğünde Darbe; "Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak
veya demokratik yollardan yararlanarak hükümeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek
biçimde yönetimi devirme işi" olarak tanımlanmıştır.
Wikipedia'da da: Askerî darbe: "Bir ülkede silahlı kuvvetler mensuplarının silah zoru ile
ülke yönetimine el koyması" dır.
Teknik olarak darbeciler genellikle ordunun yapacakları eyleme karşı tarafsız kalmasını
fırsat bilerek iktidarı ele geçirir, lideri devirir, radyoların ve televizyonların vb. iletişim
kanallarının işgal edilmesi gibi hükümet daireleri üzerinde bir otorite kurarlar, elektrik
santrallerinin ele geçirilmesi gibi temel altyapı tesislerini ele geçirirler.
Askeri darbeler 20. yüzyılda yaygın biçimde Latin Amerika'da (Arjantin, Şili), Asya'da
(Birmanya). Afrika'da ve Avrupa'da (Yunanistan. Türkiye gibi) özellikle gelişmekte olan
ülkelerde gözlenmiştir.
Askeri darbeler, aynı zamanda güçlü devletlerin zayıf devletler üzerindeki emellerini
gerçekleştirebilmeleri için tercih edilen bir yol olarak da karşımıza çıkar. Örneğin, CIA'in
Şili darbesine destek vermesi gibi. Ayrıca, NATO'nun askeri kanadından 1974'te çıkan
Yunanistan'ın, karşılığında Türkiye'ye hiçbir taviz verilmeden 1981'de tekrar veto
edilmeden NATO'ya kabulü de ancak 12 Eylül 1980 darbesinden sonra mümkün
olabilmiştir.
Darbeler, siyaset tarihinin uzun zamandır bir parçasıdır. Örneğin Roma İmparatoru Jül
Sezar bir darbe kurbanı olmuştur ve bazı Roma imparatorları iktidara darbeyle gelmiştir.
1799'da Napolyon da Fransa'da iktidarı bir darbeyle ele geçirmişti. Antik Yunan ve
Hindistan kentlerinde darbeler fazlasıyla yaygındı.
20. asrın sonlarına doğru darbeler başta gelişmekte olan ülkeler olmak üzere dünyada bir
hayli yaygınlaştı, denilmiş.
Türkiye'de darbe olgusu başlığı altındaki, Türkiye'de askeri müdahaleler alt başlığında;
"TSK, iç güvenliğin tehdit altında olduğunu ifade ederek zaman zaman sivil yönetime
müdahale etmiştir. Türkiye 1950 yılındaki demokratik seçimlerle çok partili hayata geçiş
yaptığı dönemden sonra, millet iradesine dayanan demokratik düzen neredeyse her on yılda
bir askeri müdahalelerle kesintiye uğradı. İlki 27 Mayıs 1960'da olmak üzere; 12 Mart
1971'de (muhtıra), 12 Eylül 1980'de, 28 Şubat 1997'de (post-modern darbe) arka arkaya
askeri müdahaleler" olarak sıralanmıştır.
TBMM DARBELERİ ARAŞTIRMA KOMİSYON RAPORUNDA DARBE VE
DARBECİLİK;
Mahkemenizin 25.12.2012 tarih, 2012/938 değişik iş sayılı ara kararının 32. Maddesi
gereği TBMM Darbeleri Araştırma Komisyon raporu Meclis Başkanlığından istenerek
dava dosyasına getirtilmiştir.
656 / 2271
Raporun başlangıç kısmında komisyon başkanının sunuş bölümünde darbe ve darbecilere
ilişkin olarak; "Darbe: Devlet adına devletin gücüyle topluma dayak atılması, elinde silah
olanlar tarafından meşru iktidarın gasp edilmesidir.
Milletin güvenliği, ülkenin selameti için kendilerine emanet edilen silahları belli
dönemlerde millete doğrultan ilkel, modern ve post-modern darbelerin tamamı gayrı
hukuki ve gayrı meşrudur.(Sayfa:15- pdf:21)
Darbeleri gerçekleştirenler kendilerini ve darbelerini Cumhuriyetin kurucu iradesi ve
kurucu ideoloji ile temellendirerek, devlete sahipliklerini güçlü vatan ve millet sevgisiyle
gerekçelendirmişlerdir.
Darbeciler her zaman vatanı, vatandaşlardan daha çok sevdiklerini söyleyerek darbe
yapmışlardır.
Darbecilerin ortak ifadesiyle bütün darbelerde cunta yönetimleri "şartların olgunlaşmasını
beklemiş" ve "şartlar olgunlaşınca" darbe yapmış ve yönetime el koymuşlardır.(Sayfa:16-
pdf:22)
Darbecilere yardım ve yataklık edenler, üretilmiş korkuların örgütlendiği darbe
süreçlerinde topluma karşı yürütülen psikolojik savaş unsuru olarak aktif roller alırlar ve
sosyal psikolojiyi sevk edilmek istenen istikamete yönlendirirler.
Darbeler demokrasiye tuzak kurarak, toplumu tahrik ederek, ayrıştırarak, çoğu zaman pusu
kurarak tasarlanan ve taammüden işlenen suikastlardır. (Sayfa: 17-pdf: 22)
"İhbar, jurnal, espiyonaj, fişleme" darbecilerin en büyük özellikleridir.(Sayfa 20-pdf:24)
Darbecilerin zihin dünyasında düşman algısı hayati derecede önemlidir. Sık sık düşman
belirleme ihtiyacı duymaları aldıkları doktrin gereğidir. Onların samimi inanışlarına ve
aldıkları doktrine göre devletin bekası düşman algısına bağlıdır.(Sayfa 22-pdf:25)
Darbecilere göre gidilecek yol bellidir, resmi, legal ideoloji bellidir, diğer yolların hepsi
sapık yollardır. Halkı hizaya getirmek, kurucu iradede tek hissedar olan Silahlı Kuvvetlerin
görevidir. (Sayfa 23-pdf:25)
... Sivil toplum sivil olmayınca, darbeciler sivil organize güçleri 'silahsız kuvvet' olarak
darbe zamanlarında yedeklerine alıyor ve sivil toplumu topluma karşı bir silah olarak
kullanabiliyorlar.(Sayfa 29-pdf:28)
Darbeciler her darbe öncesi ve sonrası yüksek bir gerilim stratejisi planlamış,
uygulamışlardır. İç düşman önceliklerini belirleme, medyayı psikolojik savaşa hazırlama,
düşman algısı oluşturma ve bu üretilmiş algıyı besleme, toplumu kategorize etme,
kamplara ayırma, gerilim ve çatışma noktaları belirleme, psikolojik harekatın yürütüleceği
odakları, merkezleri, şehirleri tayin etme, sivil toplum örgütlerini kullanma, "Anayasal
kurumlan" siyasi iktidar üzerinde baskı unsuru olarak kullanma, "Niyet okuma"
yöntemiyle potansiyel suçluları tespit etme, Darbeye karşı koyma ihtimali olan insanlara,
gruplara, örgüt ve cemaatlere dönük eylem planları hazırlama, itibarsızlaştırılacak siyasetçi
ve toplumsal aktörlerin yerine yenilerini belirleme ve topluma takdim etme, Bürokrasi,
657 / 2271
Yargı ve Üniversite başta olmak üzere önem sırasına göre toplumu "fişleme", tasfiye
edilecek kadrolar ve kurumlar ile ikame edilecek kadro ve kurumlar gibi devleti yeniden
dizayn edecek stratejiyi belirleme, planlama, tasarlama ve kurgulama darbecilerin işidir.
Devamında da; Büyük bir tasarım, büyük bir projedir darbe. Şartlar olgunlaşmadan ya da
yanlış zamanlamayla deşifre olursa darbecinin canı yanar. Gerçekleşirse topyekun
milletin... (Sayfa 33-pdf: 30)"şeklinde açıklama ve tespitlere yer verilmiştir. Bu tespitler
yargılama ya konu dava dosyamız içeriği ile büyük oranda benzerlikler göstermektedir.
Örneğin; gerilim stratejisi belirleme, iç düşman olgusu yaratma, fişleme faaliyetlerinde
bulunma, medya ve üniversite rektörlerini yönlendirme, psikolojik harekat faaliyeti
yürütme faaliyetlerinin birebir uygulandığı, sanıklardan hakim kararı ile usulüne uygun
olarak yapılan aramalarda ele geçirilen belgeler ve toplanan delillerden anlaşılmıştır.
A.İDDİANAMELERDE ANAYASAL DÜZENE VE BU DÜZENİN İŞLEYİŞİNE
KARŞI EYLEMLERİ NEDENİYLE SANIKLAR HAKKINDA UYGULANMASI
İSTENİLEN SEVK MADDELERİ:
1) YAS AMA ORGANINA KARŞI SUÇ
İddianamelerde, Yasama organına karşı suç nedeniyle, sanıklar Ahmet Hurşit Tolon,
Ahmet Tuncay Özkan, Cihandar Hasanhanoğlu, Durmuş Ali Özoğlu, Erol Manisa, Fatih
Dostları ilə paylaş: |