değişeceği ifade edilmiştir.
AKADEMİK FAALİYETLER KAPSAMINDA;
İrticai Faaliyetlerle Mücadele Sempozyumu: İrticai Faaliyetlerle Mücadele
Sempozyumunun. (2) gün süre ile Heyet-i Temsiliyemin Ankara'ya gelişi olan 27 Aralık
2003 tarihinin düşünüldüğü, uygulama metodunun ise, Jandarma Genel Komutanlığı
koordinatörlüğünde Akademik merkezlerin Ankara ve İstanbul'da bulunan üniversitelerin
öğretim üyeleri ile, ilgili kurum ve kuruluş temsilcilerinin katılımı ile bir bölümü basına
açık olarak icra edilecek ve sonuç bildirgesi yayınlanacak bir sempozyumun icra edilmesi
şeklinde olacağı belirtilmektedir.
Söz konusu çalışmanın Hareket ve Gn.Pl.P. Başkanlıkları tarafından koordine edileceği,
maliyetinin ise sempozyumun kapsamına göre değişeceği belirtilmiştir.
ÜNİVERSİTE BİLGİLENDİRME ÇALIŞMALARI: Üniversite Bilgilendirme
Çalışmalarının, yıl boyunca ayda bir şeklinde yapılacağı, uygulama metodunun ise,
733 / 2271
Jandarma Bölge Komutanlıkları koordinatörlüğünde sorumluluk sahası içerisinde yer alan
üniversitelerin katkıları ile irticai faaliyetlerin dünü. bugünü ve yarının içeren bilimsel
toplantıların üniversiteler, lise ve dengi okullarda, yerel yönetimlerin katkıları ile kültür
merkezlerinde icrası şeklinde olacağı belirtilmiştir. Bahse konu çalışma içerisinde yer
alacak öğretim görevlilerinin önceden sağlıklı bir şekilde tespitinin önemli olduğu ve
irtibata geçilecek öğretim üyelerinin biyografik istihbaratının yapılacağı anlatılmıştır.
Söz konusu çalışmanın, Hareket ve İstihbarat Başkanlıkları ile Jandarma Bölge
Komutanlıkları tarafından koordine edileceği, maliyetinin ise gerçekleştirilecek olan
bilimsel faaliyetlerin içeriğine göre belirleneceği belirtilmiştir.
İDARİ FAALİYETLER KAPSAMINDA;
Arma Dergisinin Karakol Seviyesinde Dağıtılması: Arma Dergisinin Karakol
Seviyesinde Dağıtılması çalışmasının, yıl boyunca ayda bir şeklinde yapılacağı, uygulama
metodunun ise İl Jandarma Komutanlıklarına gönderilen Arma Dergilerinin. Karakol
seviyesine kadar dağıtımının sağlanması ve hazırlanan özel eklerin ise yerel kamu kurum
ve kuruluşlarda, okullarda ve vatandaşların istifadesine sunulacak ortak mekanlarda
kullanılması için gerekli tedbirlerin gerçekleştirilmesi şeklinde olacağı belirtilmektedir.
Söz konusu çalışmanın, İstihbarat ve Gn.Pl.P. Başkanlıkları tarafından koordine edileceği.
Arma dergisinden 2500 Adet basılmış olduğu, her karakola (1) adet gönderildiği takdirde
en az 5600 adet basılması gerektiği, vatandaşları bilgilendirmek maksadıyla dağıtımı
düşünülür ise en az 12.000 adet basmak gerektiği belirtilmiştir.
BÖLGE KOMUTANLIKLARINDA İCRA EDİLECEK SEMİNERLER:
Bölge Komutanlıklarında İcra Edilecek Seminerlerin, Yıl boyunca ve her bölge
komutanlığı merkezinde asgari (2) gün süre ile yapılması, uygulama metodunun ise. Bölge
Komutanlıkları merkezinde 2003 yılı Eğitim Direktifi kapsamında Erzurum ve Kayseri
J.Bölge Komutanlıklarında icrası planlanan İrticai Faaliyetlerle Mücadele Seminerinin
yaygınlaştırılarak tüm Bölge Komutanlıkları merkezlerinde tüm Bölge Komutanlığı
personelinin katılımının yanında, Bölgeye bağlı İl Jandarma Komutanlıklarının öncelikle
İstihbarat Personeli, Ter.Oly. Ks.A.leri. Milli Güvenlik Dersine öğretmen olarak seçilen
subaylar ve J.İsth.Okulunda yıkıcı, bölücü ve irticai faaliyetlerle mücadele kursuna tabi
tutulan subay/astsubayların iştiraki ile anılan faaliyetin icra edilmesi şeklinde olacağı
belirtilmiştir.
Söz konusu çalışmanın İstihbarat ve Hareket Daire Başkanlığı tarafından koordine
edileceği ve katılan personelin miktarı ve merkezden görevlendirilecek personelin günlük
harcırahlarının dışında herhangi bir maliyetinin olmadığı ifade edilmiştir.
İRTİCAİ FAALİYETLERLE MÜCADELE AÇISINDAN İL VE İLÇELERİN
SINIFLANDIRILMASI:
İrticai Faaliyetlerle Mücadele Açısından İl ve İlçelerin Sınıflandırılması Çalışmasının, (2)
ay süresince yapılacağı, uygulama metodu olarak da, İl ve İlçelerin Emniyet ve asayişe etki
eden kriterleri göz önünde bulundurularak genel bir sınıflandırılmasının yapıldığı ancak
irticai faaliyetler açısından herhangi bir sınıflandırmanın olmadığı ifade edilmiştir. Bazı
734 / 2271
bölgelere, il ve ilçelere süratle yönelebilmek ve bu alanda etkin bir mücadele
sürdürebilmek amacıyla il ve ilçelerin sınıflandırılmasının uygun görüldüğü ifade
edilmektedir.
Bu proje kapsamında her il ve ilçe sorumluluk sahasında;
-Açılan Kuran Kursu sayısı.
-İmam Hatip Okullarının öğrenci durumu.
-Nüfusa göre cami ve mescit miktarı,
-Camilerde ve mescitlerdeki toplam din görevlisi miktarı,
-İrticai yapılanma maksadıyla yürütülen bölgesel çalışmalar ve bu kapsamda
değerlendirilen vakıf, dernek, pansiyon, özel okul, aş evleri gibi faaliyet yürüten kuruluş ve
alanlar,
-Üniversite, fakülte, yüksek okullardaki irtica yanlısı öğrenci ve öğretim görevlisi sayısı,
-Bölgesel ve yerel yayın yapan gazete ve dergi sayısı,
-Radyo ve TV miktarı,
-Aşırı sağ ve irticai faaliyetlere meyilli siyasi partilerin aldıkları oy miktarı gibi somut
kriterler üzerinden sınıflandırma yapılacağı görülmüştür.
Söz konusu çalışmanın İstihbarat. Harekat ve Gn.Pl.P. Başkanlığı tarafından yapılacağı
belirtilmiştir.
SANATSAL FAALİYETLER KAPSAMINDA;
Cumhuriyet Slayt Gösterisi: Cumhuriyet Slayt Gösterisi çalışmasının, 1 yıl boyunca.
(Cumhuriyet Haftası, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Gençlik ve
Spor Bayramı Kutlama programları çerçevesinde) (3) hafta olarak planlandığı,
Uygulama metodunun ise merkezi olarak hazırlanan slaytların Bölge ve İl J.K.lıkları
koordinatörlüğünde il ve ilçe seviyesine kadar dağıtılmasının sağlanması, bölgesel
televizyonlar ve akademik çevrelerden ve yerel yönetimlerden istifade edilmesi ile çeşitli
toplantılarla konunun aktarılması şeklinde olacağı belirtilmiştir.
Söz konusu çalışmanın İstihbarat, Hrk. ve Gn.Pl.P. Başkanlıklarınca koordine edileceği
belirtilmiştir.
Şeriatin Kestiği Parmak Fotoğraf Sergisi: Şeriatın Kestiği Parmak Fotoğraf Sergisinin. 1
yıl boyunca bir hafta süre ile yapılacağı, bu çalışmada uygulama metodunun, şeriat
yönetimi uygulamalarının insan hakları, sosyal yaşam, eğitim, sağlık, kadının sosyal
yaşamdaki yeri ve statüsü, adalet, kılık kıyafet gibi alanlarda yansımalarını ortaya koyacak
şekilde fotoğraf sergileri açılması şeklinde olacağı anlatılmaktadır.
735 / 2271
Söz konusu çalışmanın, İstihbarat, Harekat ve MEBS Bşk.lıkları tarafından koordine
edileceği belirtilmiştir.
SONUÇ OLARAK:
Bahse konu sunumun sonuç bölümünde ise; Cumhuriyet Çalışma Grubu projesinin çok
yönlü, çok kapsamlı, etkili koordineli ve dinamik bir proje olduğu, bu projenin hayata
geçirilebilmesi ve devamlılığının sağlanabilmesi maksadıyla kısa vadede yapılması
gereken hususların;
- ""Konunun önemi, özelliği ve gizliliği açısından özel bir çalışma grubunun kurulması ve
tüm çalışmaların bu grup tarafından yönlendirilmesinin uygun olacağı ve bu kapsamda
sistemin devamlılığı açısından İstihbarat Başkanlığı Planlama Koordinasyon ve Güvenlik
Daire Başkanlığı bünyesinde planlanan ve kuvvet yapısı planına aktarılan Özel Arşiv ve
İstihbarat Kayıtları Şubesinin kadrosuz olarak faaliyete geçirilmesi",
- Kadrosuz olarak faaliyete geçmesi teklif edilen Özel Arşiv ve İstihbarat Kayıtları
Şubesinin bünyesinde asgari mesleki açıdan temayüz etmiş (2) kurmay subay, güvenilir (2)
sınıf subayı, (2) astsubay ile kayıt, derleme, analiz ve değerlendirme çalışmalarında
sistemin alt yapısında kullanılacak toplam (6) uzman sivil memur ve (2) V.H.K.İ.'nin
İstihbarat Başkanlığı bünyesine atandırılması,
-Özel web sayfası tasarımının MEBS. Başkanlığınca süratle hazırlanarak İstihbarat
Başkanlığına tesliminin sağlanması,
-İrtibata geçilecek Sivil Toplum Örgütleri, akademisyenler, bölgesel ve ulusal alanda
faaliyet gösteren gazete ve gazetecilerin özel bir ekip tarafından angaje edilmesi,
-Olası saldırıları salmak ve özel web sitesini kurmak maksadıyla Ml.ve Tek.D.Başkanlığı
bünyesine asgari (6) adet Bilgi İşlem Uzmanının alınması,
-Tüm bu faaliyetlerin planlanması için başlangıç olarak asgari 200.000 ABD Doları kaynak
ayrılması gerektiği belirtilmiştir.
Ayrıca Özel Arşiv ve Kayıtları Şube Müdürlüğünün kurulması ve düşünülen faaliyetlerin
bu şube tarafından yürütülmesi halinde; merkezi kontrol, sevk ve idare, koordine, takip ve
icra açısından faaliyetlerin daha etkin yürütülebileceğinin değerlendirildiği
belirtilmektedir.
Son olarak Jandarma Genel Komutanlığına bağlı Planlama Koordinasyon Güvenlik ve
Daire Başkanlığıma bağlı birimlerin gösterildiği bir şema ile sunumun bitirildiği
görülmüştür.
DEĞERLENDİRME:
Bu noktaya kadar Cumhuriyet Çalışma Grubunun kuruluşu, teşkilatlanması, planlı
faaliyetleri ve bu faaliyetlerin nasıl, ne şekilde ve hangi yöntemlerle uygulanacağı,
geleceğe dönük perspektifleri ve bu çalışmaların maliyetinin neler olduğu belirtilmiştir.
736 / 2271
Cumhuriyet Çalışma Grubunun kuruluşu, teşkilatlanması, faaliyetleri, geleceğe yönelik
perspektifleri ve bu çalışmaların ekonomik maliyetlerine ve bu maliyetlerin nasıl
karşılandığına bakıldığında, sanık Mehmet Şener Eruygur'un Jandarma Genel Komutanı
olduğu dönemde, devletin kendisine verdiği imkân ve yetkileri tamamen kötüye kullanarak
Ergenekon Terör örgütünün amaç ve hedefleri doğrultusunda kullandığı ve örgütün
amaçları doğrultusunda görev yaptığı kurum içerisinde, diğer sanıklarla birlikte illegal bir
yapılanma oluşturduğu ve bu yapılanma ile örgütün temel hedef ve yöntemlerinden birisi
olan ülkede askeri müdahaleye zemin oluşturma faaliyetlerini sürdürdüğü, tüm bu
faaliyetleri de yine emir ve kontrolünde olan devletin ödeneklerinden karşıladığı, planlarda
gizliliğin öne çıkarılarak, gönderilecek mektup ve SMS'lerin kaynağının gizleneceği, yine
televizyon, gazete ve panolarda yapılacak propagandaların gizlenmiş güvenilir elemanlar
veya kendilerinin belirledikleri sivil toplum kuruluşlarınca yapılmasının detaylandırıldığı
anlaşılmıştır. Hükümete karşı darbe ortamının hazırlanmasında görev yapan Cumhuriyet
Çalışma Grubu'nun Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde kurulmasının özel bir anlamı
vardır. Çünkü dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, komutanlarla yaptığı
toplantılarda darbe ve muhtıraya karşı olduğunu sorunların demokratik yollarla çözülmesi
gerektiğini ifade etmiş olmakla, idari açıdan İç İşleri Bakanlığına bağlı olup teknik takip
yapma faaliyetleri ile örtülü ödenek harcamalarının kontrol ve denetiminin Genelkurmay
Başkanı tarafından yapılamamasındandır. Tanık Hilmi Özkök huzurdaki ifadesinde birçok
konuda Adli Müşavirliğin kendisinin denetleme yetkisi olmadığını söylemesi nedeniyle
araştırma ve inceleme yapamadığını beyan etmiştir.
Cumhuriyet Çalışma Grubunun planladığı eylem ve faaliyetlerin nasıl ve ne şekilde
gerçekleştirildiği sanıklardan ele geçirilen dijital verilerde yeralan Cumhuriyet Çalışma
Grubu Devre Raporlarında ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Sözkonusu raporlara bakacak
olursak;
CUMHURİYET ÇALIŞMA GRUBU DEVRE RAPORU-6 (01 ARALIK 2003)
01 Aralık 2003 tarihli Cumhuriyet Çalışma Grubunun Devre raporunda: Mahalli Genel
Seçimler Öncesi Ortamın Şekillendirilmesi, Vakit Gazetesi Saldırılarına Karşı
Uygulanabilecek Hareket Tarzları, Doğu ve Güneydoğu 'da Ulusal Birliği Güçlendirmek
Maksadıyla İcra Edilecek Faaliyetlerin anlatıldığı görülmüştür.
Mahalli Genel Seçimler öncesi ortamın şekillendirilmesi başlığı altında, "merkez sağda
alternatif bir partinin yaratılamaması halinde AKP'nin seçimden fazlasıyla güçlenerek
çıkacağı, ANAP liderinin merkez sağ partilere ve gizli olarak DYP'ne birleşme talebinde
bulunduğu, bu yönde alınan bilgilere rağmen, taraflardan birinin desteklenmemesi halinde
birleşmenin gerçekleşmeyeceği" belirtilmiştir.
Ayrıca Partilerin son 10 yılda yapılan seçimlerde aldıkları sonuçların ayrıntıları ile
incelendiği, DYP. ANAP ve MHP'nin parti yönetiminde görev alan kadroları ve İl Başkanı
seviyesine kadar tespit edildiği, partide söz sahibi kişilerin biyografik istihbaratlarının
yapıldığı belirtilmiştir.
Devam eden slaytlarda ANAP Genel Başkanı Ali Talip ÖZDEMİR ve ANAP'lı Nesrin
NAS hakkında yapılan biyografik istihbarat çalışmalarından bahsedildiği, sonuç
bölümünde ise ANAP ve DYP Genel Başkanlarının biyografik istihbaratlarına göre
durumları değerlendirildiğinde, DYP Genel Başkanının daha güvenilir olduğu, bu nedenle
7311 2271
Mehmet Ağar'in desteklenmesi gerektiği, Mahalli Genel Seçimlerden önce DYP ve
ANAP 'z/7 DYP çatısı altında birleşmeleri, birleşme kısa vadede mümkün olmaz ise Mahalli
Genel Seçime ittifak ile girilmesinin sağlanması gerektiği, ayrıca kısa vadede, sayıları 55 'i
bulan DYP kökenli AKP milletvekillerinden mümkün olduğu kadar çoğunun Mahalli Genel
Seçimden önce DYP'ye transfer edilmesi, bu sayede DYP'nin mecliste grup kurmasının
sağlanması gerektiği belirtilmiştir.
Ayrıca, İstanbul'da Ali Müfit Gürtuna'nın DYP ye angaje edilmesi, Ankara'da 1.Melih
Gökçek ile R.T. Erdoğan arasındaki güvensizlik ortamından istifade edilerek, İ.Melih.
Gökçek'in saf dışı edilmesi ve Turgut Altınok un DYP'ye angaje edilmesi, diğer illerde de
aday şahsiyeti bazında benzer çalışmaların yapılması gerektiği belirtilmiştir.
Örgütün aldığı bu karar kapsamında yaptığı çalışmalara ilişkin olarak, sanık Mehmet Şener
Eruygur'dan ele geçirilen 13 Nolu CD içerisinde DISKIM\MUHTELİF\görüşmeler-l\ses
dosyaları isimli klasör içerisinde"Turgut Altınok.mvp" isimli 53.00 dakikalık ses dosyası
olduğu, içeriğinde iki şahsın bir ortamda karşılıklı konuşmalarının kaydedildiğini gösterir
sesler olduğu, konuşmanın içeriği ve konuşan şahısların seslerinden şahıslardan birisinin
dönemin Ankara İli Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok diğerinin ise dönemin
Jandarma Teknik İşler Daire Başkanı sanık Albay Hasan Atilla Uğur olduğu anlaşılmıştır.
Görüşme başlamadan önce Hasan Atilla Uğur; 24 Aralık 2003 Çarşamba saat: 19.30
Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok ile görüşme şeklinde anons yaptığı, devamında
özetle; Hasan Atilla Uğur un "Başkanım ne oluyor yav seçimler geliyor son durumlar
nedir?" diyerek 2004 yılında yapılan yerel seçimler hakkında konuşmaya başladıkları.
Hasan Atilla Uğur un Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile ilgili olarak "Yani şunu
merak ediyorum. Ben şimdi senimi aday gösterecekler yoksa şeyi mi Melih' imi
gösterecek?" diye sorduğu, T.Altınok'un "Şimdi albayım. Net, objektif, adalet, refah temiz
ilkeli siyaset varsa beni aday gösterecekler. Ama sistem" "sistem diğer türlü paylaşım
üzerine devam edecekse öbür adam öbür adam çok uygun bu işe zaten profesyonel yani"
dediği, Hasan Atilla Uğur un da "Evet çok profesyonel. Bide şu var peki onu ekarte edip
onu ne yapacaklar yani İstanbul'a mı aday gösterecekler ne yapacaklar" diye sorduğu,
T.Altınokmn "Yani onu eğer niyetleri ekarte etmekse belki bi dışarıdan bakanlık makanlık
verebilirler." dediği ve görüşmenin devamında Ali Müfit Gürtuna'nın AKP'ye girmek için
yalvardığını, partiye girmek için uğraştığından bahsettiği,
T.Altınok'un "büyükşehir çok büyük de bir pasta birilerine göre çok büyük bir
hizmet birilerine göre de çok büyük bir pasta" dediği, Hasan Atilla Uğurun ise "Ondan
sonrası içinde büyük bir pasta" "Ondan sonrası ülke siyasetine ulusal siyaset içinde
büyük bir pasta" dediği, T.Altınok'un "Melih bu işi değerlendiremez" "Tayyip beyi
başbakanlığa götüren İstanbul Büyük Şehir belediye başkanlığı" "Şimdi Ankara büyük
şehir belediye başkanlığı çok önemli bir görev." "Değerlendirebilene" dediği ve
görüşmenin devamında Melih Gökçek'in yaptığı ihalelerden bahsettiği,
Görüşmenin devamında Turgut Altınok'un "Melih her pu...... yaptı baktı ki AKP'yi
durduramadı muvaffak olamadı Demokrat Parti için her şeyi yaptı" "10 trilyon para
harcadı, 39 ile gitti toplantı yaptı, il teşkilatlarına gitti müteahhitlere paylaştırdı, para verdi
açtırdı hiç harcamadıysa o zamanın parasıyla 10 trilyon para harcadı." "melihin korkusu
şu. Melih Gökçek Belediye Başkanı olmazsa Melih'ten sonra sisteme uymayan bir ...
adam gelse melih cezaevine girer." "Ama sisteme uymayan birisi gelse. İki melih tabi
738 / 2271
siyasetinde başbakanı olmak istiyor. Allah korusun Cem UzanT da pabucu beş sefer
giydirir." dediği
Hasan Atilla Uğur"un "Peki AKP den sen şuanda devam ediyorsun şeyde Keçiörende.
AKP senin dediğin o 5 tane güzel nitelik olmadı diyelim, tuttular Melih'i gösterdiler,
yada senin dışında başkan adayı gösterdiler ne yapacaksın?" dediği, Turgut Altınok'un
"Şimdi komutanım. Konjektürü iyi okumak lazım" "Halkı iyi anlamak lazım sonuca da
gitmek lazım. Şimdi seçimlere çok az bir zaman kaldı." ''Bir AKP rüzgarı var. ... ha bu
rüzgarın yönü ne kadar değiştirilebilir veya gücümüz değiştirmeye yeter mi?" "Yani
şeyi konjektürü değiştirebilecek güç bu şartlarda olur mu olmaz mı. Birde tabi şu da
var yani bu bunca p.ştluğu yaptı yapmaya da devam edecek yine..." dediği ve devamında
Keçiören'le ilgili olarak "Şuan Türk devletlerinin ülke siyasetinde bir tane bizim
burada kalemiz var Keçiören." "Milli yani bir Türk kenti" olduğundan bahsettiği,
Daha sonra Hasan Atilla Uğur'un "Başka yerden teklif falan geldi mi sana." diye
sorduğu ve devamında "Tamamen bizim gözümüzde bir numarasın. Dürüstlüğünle,
vatanseverliğinle her şeyinle..., senin milli duruşun asla tartışılmayacak, İrticayla bilmem
neyle ilginin olmaması konusu bizim için çok önemli konu." dediği ve devamında
Melih Gökçek ile ilgili olarak "Sana Çok Önemli Şeyler Söyleyecem."1"1 "Seni çok
sevdiğim için sevdiğimiz için bunları söyleyeceğim. Senin en büyük hedeflerinden bir
tanesi, Bizce bence bu Melih denilen Pe.......i alt etmek olmalı, yani bunu sakın
aklından çıkartma.'''' "Tekrar söylüyorum sen lütfen kulağını aç ve beni dinle. Şimdi
bu pe.......k artık o herifin ismini söylemiyorum. O pe........k denilen herif senle ilgili
her tarafta dedikodu yapıyor. Her tarafta ama aklına neresi gelirse." dediği,
Görüşmenin devamında Hasan Atilla Uğur'un Tahir isimli bir şahıstan bahsederek "Bu
Tahir diye bir şerefsiz var. Tahir basın müdürü. Tahir ne o" "Bu herife kesin çok
dikkat et. Bak bu herife çok dikkat et. Bu herif senin bir numaralı düşmanın ben
sana diyim. Bu herif Melihin bir numaralı da adamı." Diyerek Turgut Altınok'a bazı
şahısların isimlerini vererek bu şahısların Melih Gökçek ile irtibatlı olduğunu ve dikkat
etmesini söylediği,
Konuşmanın devamında, Hasan Atilla Uğur'un "Melih senin bu kasetle ilgili diyor ki
kadınla diyo yanında çalışan bir kadınla geçen bir senaryoyu kasete çekmişler bu kaset
polisin eline geçmiş. Bir ara diyo bunun iyice zayıflamasının nedeni bu diyo." dediği,
Turgut Altınok'un da "onun telefon konuşması var mı sende" diye sorduğu. Hasan Atilla
Uğur'un "yok telefon konuşması falan değil, bizim çocukların raporları bunların
hepsi, telefondan değil şimdi sana şöyle diyim. Avukat Mehmet Ali A. kim bu. Bu
herifle konuşuyor bunu." dediği ve F. K ve M. Ş'in isimlerini vererek "Bu adama
güvenebilirsin." dediği ve "iç istihbarat başkanımızın da bilgisi var senin geldiğinden.
O da merak etmiş geldimi gelmedimi diye soruyor, selamları var" dediği.
Görüşmenin ilerleyen bölümlerinde Hasan Atilla Uğur'un "Şimdi bu şenlen benim
söylediklerimin hepsi ölene kadar aramızda kalacak şeyler." dediği, Turgut
Altınok'un "Buradan çıktık mı bu biter." dediği Hasan Atilla Uğur'un "Olsa zaten asla ve
kati olarak sana söylemezdim..., Artı şuanda bulunduğumuz çok yetkili bir makamı
Allah bize nasip etmiş böyle bir makamı. Türkiye'nin birçok şeyinde etkili oluyor ise
bu konuda da ben kardeşimi uyarayım" "Kılıçlarını ona göre çek." "Sana verdiğim
şu bilgilerin hepsi yüzde yüz doğru." dediği
739 / 2271
/
Hasan Atilla Uğur'un devamla "Peki nasıl olur şimdi bu adamlar dediğim gibi seni şeyden
göstermezlerse büyükşehirden ne olacak?" diye sorduğu, Turgut Altınok'un da "Keçiören
de devam edicez komutanım." "Veya bırakacağız siyaseti." dediği, Hasan Atilla Uğur'un
"o yanlış tamamen yanlış olur. Çünkü bu zihniyetlerle mücadele etmek için" dediği,
Alparslan Türkeş ve MHP' den bahsettikten sonra Hasan Atilla Uğur'un "...Sen nerden
olursan ol yine hep bizimle omuz omuza olacağından hiç şüphemiz yok. ..." dediği,
Turgut Altınok" un ise Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik' in çok tehlikeli olduğunu, bir
ortamda durup dururken "...ya işte Kürtler dedi ayrı bir millettir dedi" şeklinde
konuştuğunu, bunun üzerine kendisinin de Hüseyin Çelik' e "Doğu, Güney Doğu açınca
dedim ki ya Hüseyin Bey sen ne biçim laf konuşuyorsun" dediğini, Hasan Atilla
Uğur'un "Bunu hiç tepkisi olmadı mı Tayyip' in?" diye sorduğu, Turgut Altınok'un da
"Şimdi Tayyip Bey en son dedi ki ya Hüseyin bey kapa bizim şimdi başka konular var
onları konuşalım." dediği
Görüşmenin son bölümünde; Hasan Atilla Uğur'un "Başkanım şimdi ben sana çok özel
numaramı vercem. Beni 24 saat arayabilirsin her türlü konuda. Ben hazırım tamam mı?
Ama lütfen her şeyden bilgim olsun. Mesela başka bir yerlere geçme durumu falan
olursa, bizimde bir takım hazırlıklarımız var seninle ilgili destekleme açısından. Lütfen
bana haber ver olur mu. Ben şimdi sana özel numaramı yazayım vereyim. Ama
yalnız of the record kimseye zaten dedim kimse senin aramaz" dediği, Turgut
Altınok'un da "Normalde telefonda yerleri aradığım telefondan da aramam" "Bilinen
numaralardan aramam." dediği, Hasan Atilla Uğur'un "Yalnız demin söylediğim
konularda lütfen çok dikkatli ol. Son derece duyarlı hareket ediyorsunuz zaten." dediği
ve görüşmenin devamında Turgut Altınok' un U.B isimli bir şahıstan bahsederek Melih
Gökçek' in oğluyla Çin' e gelip gittiklerini anlattığı ve U.B. ile ilgili olarak "Ufuk' un
3 tane arabası var ben her halde o plakaları vermiştim bilmiyorum arkadaşlar verdi
mi" diye sorduğu, Hasan Atilla Uğur'un da "verdiler" "Başkanım bu zor dönemde
Allah nasip ederse ülkenin bir çok şeyini kurtaracaz hep beraber hep beraber"
dediği, Turgut Altınok'un "Tahir Mahir ... onlarla şey yap ilgilen" dediği, Hasan Atilla
Uğur'un "onlarla çok iyi ol. Türk ün aklını kullan." "çünkü bunlar ne diyorlarsa ben
sana haber vercem. Anladın mı? Tekrar haber vercem." dediği, Turgut Altınok'un "Onlar
Melih' ten haber alıyor bende onlardan bir şeyler alıyorum." dediği, Hasan Atilla Uğur'un
da "Biliyorum ama onlar daha organize." dediği ve "Şimdi Ankara' da bide şu var ... parti
olarak düşünülmüyor her şey. Turgut Altınok ismine oy verecek bir sürü insan var bunu da
bil. Soysal Demokratından da tut yani bu iktidara da büyük bir tepki var ha. Şuan da sen
bakma anketlere hepsi hikaye. Şuanda git bi nabız yokla bakalım. Sadece Keçiören de
bakma"' dediği ve görüşmenin sonunda Hasan Atilla Uğur'un "Sık sık görüşelim kendine
iyi bak. Bizim senle görüşmelerimizden en yakınının dahi haberi olmaması lazım."
Dostları ilə paylaş: |