Üye Hakim : "Dolaylı olarak da sordum."
Tanık Hilmi Özkök: "Dolaylı olarak öyle algıladım."
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: "Dikkat ederseniz."
Tanık Hilmi Özkök: "Yanihakkımda çıkan başlayan kampanya."
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: "Yani meslektaşlarınız."
Tanık Hilmi Özkök: "Genelkurmay Başkanı oluncaya kadar tertemiz himayesi olan bir
insan birden bire her türlü şey oldu, şeyde bunla tabi beni çok etkiledi ve böyle bir
değerlendirmeyi aklımdan bende geçirdim, acaba böyle mi isteniyor diye ama bu
doğrudan dolaylı olarak kabul edilir mi bu sizin takdiriniz." Şeklinde cevap vermiştir.
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu nun: "Biraz önce size yönelttiğim sorularda sizin bir
beyanınızdan hareketle yıpratma amaçlı belli yayınları sorduk. Bu anlamda dosyamız
sanıklarından Tuncay Özkan ve Kemal Yavuz'un birlikte yaptıkları programlar var bu
programlarda sizinle komutanlığınızla alakalı yıpratıcı yayınlar olmuş mudur?" sorusuna,
Tanık Hilmi Özkök: "Evet olmuştur. Benim aleyhime yayınlar olmuştur ama yıpratıcı
olup olmadığı onların kendi takdirindedir."
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: "Sizin aleyhinize olmuştur bunun düzeyi nedir?"
sorusuna,
Tanık Hilmi Özkök: "Aleyhime ve haksız bana göre benim değerlendirmeme göre bana
haksız ithamlarda bulunmuştur."
867/2271
Üye Hakim Sedat Sami Haşdoğiu: "Düzey nedir yani bu haksızlığın somutlaştırabilir
misiniz, aklınıza geliyor mu?" sorusuna,
Tanık Hilmi Özkök: "Efendim yani bir tanesini örnek vereyim mesela bir televizyon
yayınında bana salak demiştir, ağzından kaçtı diye değerlendirdik gerçi ama kendisi
buradaysa bilmiyorum kendisine de sorulabilir yani benim tutumumu daima yanlış
değerlendirmiştir veya kendine göre değerlendirmiştir. Hep aleyhimde konuşmalar bu
kanalda yapılırdı bunu kendimde dinledim bana da bilgiler verildi."
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu: "Kanal dediğiniz Kanaltürk televizyonu."
Tanık Hilmi Özkök: "O zaman Kanaltürk'tü zannediyorum evet." Şeklindeki beyanları
dikkate alındığında Ayışığı darbe planının bizzat uygulamaya konulduğu açık bir şekilde
anlaşılmıştır.
02-Ayışığı kod adlı darbe planında, l.Ordu Komutanı Yaşar Büyükanıt ve 2. Ordu
Komutanı Fevzi Türkeri'nin altında sağlam adamlar bulunması ya da oldu bitti ile A
bunların hareketsiz ve yetkisiz bırakılması planlanmıştır.
Ayışığı kod adlı darbe planında belirtilen bu husus Yakamoz kod adlı darbe planında hayata
geçirilmiş ve TSK'nın yeniden düzenlenmesi başlığı altında, 1. Ordu Komutanı Yaşar
Büyükanıt ile 2. Ordu Komutanı Fevzi Türkeri etkisiz hale getirildiğinde onların yerine
atanacak Korgenerallerin belirlendiği görülmüştür.
Bunların yanı sıra darbe planlayıcısının baş aktörlerinden olan dönemin Jandarma Genel
Komutanı sanık Mehmet Şener Eruygur, planladığı darbeyi daha sağlıklı
gerçekleştirebilmek için bir taraftan da Kara Kuvvetleri Komutanı olmayı planlamış ve bu
nedenle de normal hiyerarşi içerisinde Kara Kuvvetleri Komutanlığına gelecek olan
Mehmet Yaşar Büyükanıt"ın önünü kesmek için yıpratmaya ve sindirmeye yönelik ciddi
çalışmalar yaptırdığı belirlenmiştir.
Sanık Mehmet Şener Eruygur'un Genel Başkanlığını yaptığı ADD Genel Merkezi
binasında Genel Başkan odasında ele geçirilen 5 nolu CD içerisinde, "Org. Büyükanıt" ^
isimli klasör içerisinde 5 adet klasör, 1 adet pdf dosyası, 2 adet word dosyası olduğu W
görülmüştür. Klasör ve dosyalar incelendiğinde eski Genelkurmay Başkanı Mehmet Yaşar
Büyükanıt'a ait sağlık raporları, kullandığı ilaçlar, ailevi bilgiler, dostlarıyla ilgili kişisel
bilgiler, kardeşi Mednan Büyükanıt'ın öldürülmesi ile ilgili soruşturma ve kovuşturma
evrakları, kooperatif bilgileri ve bazı kişisel bilgiler olduğu görülmüştür. Ayrıca Yaşar
Büyükanıt'ın kardeşinin öldürülmesine ilişkin dava dosyası bilgi ve belgeleri sanık
Muzaffer Tekin'den de ele geçirilmiştir. Bu konu dava sanıkları arasında irtibat ve aynı
hedefe yönelik yapılan çalışmaların önemli bir kanıtıdır.
Yine aynı bilgi ve belgelerin sanık Ahmet Hurşit Tolonun Ankara ili Çankaya ilçesi Yukarı
Bahçelievler Mahallesi Kazakistancaddesi No: 163/34 adresinde ele geçirilen Elba marka,
ALI0043 seri numaralı cd içerisinde de olduğu tespit edilmiştir.
Ayrıca şüpheli Özden Örnek'e ait olduğu anlaşılan günlüklerde: "10 Ekim 2004"başlıklı
not içerisinde; "Öğleden sonra Kara Kuvvetleri Komutanı geldi. Önce Filiz ile yalnız
konuştuk. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur'un bir şeyler karıştırıp
868 / 2271
1
durduğunu anlatan Aytaç Paşa nın neler söylemek istediğini şimdi daha iyi anladım.
Yaşar'ı zehirlemeye kadar varan planlar hazırlanmış. Tabi aynı zamanda internette
okuduğumuz Yaşar 'ların 3 villa sahibi oldukları. İmar Bankası 'ndan para çektikleri,
Sevil le beraber asker işi yaptıklar; gibi konuların da bu gurup tarafından yapıldığını
tespit etmişler." ifadesinin yer aldığı belirlenmiştir.
Mahkemenizde tanık olarak dinlenen Hilmi Özkök*e duruşmada;
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu nun: "'Evet. Aynı belgenin devamında 7 Haziran 2005
İstanbul'da işte Hurşit TolonTa üç buçuk saat görüşme. Devam ediyor Özkök kendini
Danimarka Genelkurmay Başkanı sanıyor. Büyükanıt göreve gelişi engellenebilir değişik
yöntemler var. C. B'yi devre dışı bırakabilirler. Temel güç sivil toplum AKPmin hedefler
birinci sorum medya beni asacaklarını bilsem doğruları söyleyeceği şeklinde notlar var.
Mustafa Balbay soru şöyle sorulmuş kendisine, sizin Hurşit Tolon ile ilişkiniz nedir, hangi
sıklık ve amaçla görüşmektesiniz C. B kimdir neden ismini bu şekilde kısaltma gereği
duydunuz devre dışı kalacağı durum nedir? Kim ya da kimler devre dışı bırakmak
istemektedir notlarda isimleri geçen diğer şahıslar ve şahıslarla ilgili yorumları açıklayınız.
Ayrıca temel güç sivil toylu ifadesini ve notlarda geçen detayları açıklayınız. Yanıt olarak
Hurşit Tolon 2005 yılında l. Ordu Komutanı iken beni İstanbul'daki makamına çağırdı.
Ben de gittim ben Selimiye Kışlasını ilk kez görmüştüm orada biraz gezdik buradaki
Özkök ve Büyükanıt ile ilgili değerlendirmeler Hurşit Tolon'a aittir. Burada
Cumhurbaşkanı devre dışı bırakılmasının nasıl olacağını bende bilmiyorum bunu Hurşit
Tolon'a bu Hurşit Tolon'a ait bir değerlendirmedir. Sizin Cumhurbaşkanının devre dışı
bırakılması Büyükanıt'ın göreve gelişin engellenmesi hususlarında herhangi bir size
istihbarat duyum ulaşmış mıdır, genelde sizinle birlikte paralel röportajlarda paralel olarak
zikredilen bir isim Büyükanıt göreve gelişinin engellenmesiyle alakalı ve değişik
yöntemlerin kullanılabileceğine dair herhangi bir şekilde size duyum gelmiş midir?"
sorusuna,
Tanık Hilmi Özkök: "2004 yılı Bahar aylarında bana geldiğini söylediğim CD lerde onun
Abide kod adıyla şey yapıldığını devre dışı bırakılmasını ön gören bazı ifadeler atıldı.
Bunun dışında şeyden kendisi hakkında basında bir kampanya olduğunu da ben
hatırlıyorum özellikle son zamanlarda benim emekli olmama yakın bir zamanda ama bunu
kimden kaynaklandığı nasıl olduğunu şu anda bilmiyorum. "Şeklinde yanıt vermiş, bu
çalışmaların yapıldığı konusunda duyumu olduğunu teyit etmiştir.
03-Ayışığı kod adlı darbe planında Kuvvet Komutanlarının arka arkaya sert açıklamalar
yapması gerektiğine ilişkin planlar:
Konu ile ilgili şüpheli Özden Örnekin günlüklerinde de, Kuvvet Komutanlarının sık sık
açıklamalar yapmalarının ve özellikle Harp Okullarının açılış törenlerinde mesajlar
verilmesinin planlandığı görülmüştür.
Söz konusu darbe planlarının yapıldığı yıllardaki basın yayın organları incelendiğinde,
Kuvvet komutanlarının planlandığı şekilde sık sık açıklamalar yapıldığı, özellikle
Ergenekon terör örgütünün amacına uygun yayın yapan Cumhuriyet gazetesi, Yeni Çağ
gazetesi ve Aydınlık dergisinin bu açıklamaları ağır ifadelerle ve çarpıcı manşetlerle
kamuoyuna duyurduğu ve böylelikle örgütün gerçekleştirmeyi planladığı darbeye zemin
oluşturmaya çalıştıkları anlaşılmıştır.
869 / 2271
Bu haber başlıklarından birkaç örnek burada belirtmek gerekirse, "Komutandan Sert
Uyarı" "Yaşta Muhtıra Gibi Sözler" "Başbakan Erdoğan Uyarıldı" "Muhtıra Gibi"
"Ordu Millet İşbirliğiyle Hesap Sorulur" "Paşalardan Uyarı" "Komutanlar Sert Çıktı"
"Akp İktidarını Yıkma Çağrısı" "Ş.Eruygur Paşa Sert Konuştu" "Komutanların Son
İhtarı" "Ordudan Akp İktidarına Balyoz'''' şeklinde haber başlıkları ile bir taraftan darbeye
zemin oluşturulmaya çalışıldığı belirlenmiştir.
Dolayısıyla tüm bu veriler şüpheli Özden Örnek'in günlüklerinin doğruluğunu ve Darbe
Planlarının aynen uygulamaya konulduğunu açıkça göstermektedir.
Şüpheli Özden Örnek'e ait olduğu anlaşılan günlüklerde. Kuvvet komutanlarının sık sık
açıklamalar yaptıkları ve bu açıklamaları yaparken de Genelkurmay Başkanına bilgi
vermedikleri, tamamen Genelkurmay Başkanından bağımsız hareket ettikleri, ayrıca kendi
aralarında yaptıkları toplantı ve görüşmelerde Genelkurmay Başkanını tasfiye etmek için
planlar yaptıkları tespit edilmiştir.
Şüpheli Özden Örnek 'e ait olduğu anlaşılan günlüklerdeki notlar incelendiğinde;
"22 Eylül 2003" başlıklı not içerisinde, "Bu takdim bitiminden sonra 1 Ekim meclis
açılışına eğer TBMM Başkanı kapıda bizleri türbanlı ve eşli olarak karşılarsa gitmeme
kararı aldık. Sonra bizler (komutanlar) Jandarma Genel Komutanlığına geçip çok özel
olarak konuştuk Şu kararları aldık: AKP hükümetini vazgeçirmek için neler yapılması
konusunda yapılan hazırlıklar bu hafta Genelkurmay Başkanına takdim edilecek.
İncelemesi için kendisine fırsat verilecek ve sonra onun niyetleri ve görüşü sorulacak. Eğer
bizle aynı fikirde veya yakın ise yolumuza devam edeceğiz. Eğer bir işlem yapılmasını
kabul etmezse kendisine "Ya sen çekilyahutta biz çekiliyoruz diyeceğiz",
"26 Eylül 2003" başlıklı notta "Sabahtan öğleye kadar özel çalışmayı yaptım. Güzel
hazırlanmış. Bazı eksik noktalar vardı onları not ettim ve öğle yemeği için Kara Kuvvetleri
Komutanlığı 'na gittim. Özel çalışma üzerinde konuştuk. Hepimiz aynı fikirdeyiz. Bu
çalışma tüm ordu komutanları ve bizlerin fikirlerini yansıtıyor. Bu çalışma Kara Kuvvetleri
Komutanı tarafından genkur. Bşk'a verilecek ve onun reaksiyonu beklenecek. Çalışma
biraz muhtırayı andırıyor ama Kara Kuvvetleri Komutanı 'na onu yumuşatarak vermesini
söyledik. Eğer Genkr. Bşk onaylamazsa problem o zaman başlayacak. Ya o gider ya da biz
gideriz. ",
Bu notun devamında "Ekim ayı başında Harp okulları açılışı için yapılacak konuşmada
hepimizin mesajlar vermesine karar vermiştik. Genelkurmay Başkanı açılıştan bir gün
önce Kara Kuvvetleri Komutanı konuşma metnini istemiş oda ben size bu metni veremem
demiş. BG peki ben Kuvvet Komutanlarının metinlerini kontrol edemiyecek miyim demiş.
Oda hayır edemezsiniz. Diye cevap vermiş. Bunun üzerine hepimiz artık bu Genelkurmay
Başkanı ile işlerin yürüyemiyeceğine kendisinin başka menfaatler peşinde olduğuna korkak
ve hükümet yanlısı olduğuna, dışdan cumhuriyetçi gözükmekle beraber içeriden dinci bir
görüşü desteklediğine karar verdik" şeklinde ifadelere yer verildiği belirlenmiştir.
Konu ile ilgili belirtilen tarihlerdeki temin edilebilen gazete haberlerine bakıldığında, 2003
yılı içerisinde. Kuvvet Komutanlarının açıklamalar yaptıkları, özellikle Sanıklar Ahmet
Hurşit Tolon ve Mehmet Şener Eruygur'un sık sık sert açıklamalar yaptığı, yaptıkları bu
870 / 2271
açıklamalarla planladıkları darbevi meşrulaştıracak zemin oluşturmayı hedefledikleri
anlaşılmıştır.
Ayrıca yine Özden Örnek*in günlüklerinde belirtildiği gibi. yapılan plan çerçevesinde.
2003 yılında Harp okullarının açılış törenlerinde Kuvvet Komutanlarının sert açıklamalar
yaptığı ve bu açıklamaların basın yayın organlarında yer aldığı tespit edilmiştir.
Söz konusu açıklamalarla ilgili olarak örgütün stratejisi doğrultusunda yapılan
yönlendirmelerle, medya organlarında yer alan haberlerin ve açıklamaların bir kısmı
aşağıda örneklendirilmek amacıyla alınmıştır. .
16.05.2003 tarihli Yeni Çağ gazetesinde, "Komutandan Sert Uyarı'''' başlıklı haberde,
dönemin Ege Ordu Komutanı sanık Ahmet Hurşit Tolon un Hasan Tahsin'i anma
töreninde yaptığı açıklamalara,
16.05.2003 tarihli Milliyet Ege gazetesinde, "İrticaya Karşı Anlamlı Mesaj" başlıklı
^ haberde, yine İzmir ilinde Hasan Tahsin'i anma töreninde yapılan açıklamalara,
25.05.2003 tarihli Ortadoğu gazetesinde. "Ordu İle Hükümetin Arası Açılıyor" başlıklı
haberde, AKP hükümetinin yaptığı bazı icraatların TSK da yarattığı hoşnutsuzluktan
bahsedildiği ve özellikle laiklik ilkesini hedeflediği düşünülen girişimlerin TSK'nın
tepkisini artırdığı, bu tepkinin üst düzey komutanlar tarafından Genelkurmay Başkanı
Hilmi Özkök'e iletildiğinin belirtildiği, ayrıca son günlerde yaşanan bazı gelişmeler
nedeniyle TSK'nın alt kademesinden Özkök'e daha sert tepki göstermesi yönünde talepler
geldiğinin yönündeki değerlendirmelere,
16.06.2003 tarihli Hürriyet gazetesinde, "İrtica Uyarısı" başlıklı haberde, dönemin
Jardarma Genel Komutanı sanık Mehmet Şener Eruygur'unJandarma teşkilatının 146 ıncı
kuruluş yıldönümündeki laiklik konusundaki açıklamalarına,
17.06.2003 tarihli Sabah gazetesinde, "Org. Eruygur: İrticai Faaliyetler Sistemli Olarak
Sürdürülüyor", Türkiye gazetesinde. "Eruygur 'dan Uyarı" Akşam gazetesinde, "Eruygur:
^ İrtica Yoğunlaşıyor" »Cumhuriyet gazetesinin 1. sayfasında "Jandarma Genel Komutanı
™ Orgeneral Eruygur, 'Duyarlı Yurttaşları' Göreve Çağırdı. İrticai Örgütlenme Hızlandı",
Milliyet Gazetesinde, "Org. Eruygur: İrtica İle Mücadele Edelim" başlıklı haberlerde,
sanık Mehmet Şener Eruygur"un irtica ile ilgili yaptığı açıklamalarına,
03.08.2003 tarihli Ortadoğu gazetesinde, "Yaşta Şerh Krizi" başlıklı haberde, YAŞ'ta 20
kadar subay ve astsubayın irticai faaliyetlerden dolayı ordudan ihraç edildiğinin
kararlaştırıldığı, bu karara Başbakan Erdoğan'ın muhalefet şerhi koymasının ilişkileri
gerdiğini yönündeki değerlendirmeye,
04.08.2003 tarihli Cumhuriyet gazetesinin 1. sayfasında yayımlanan, "Yaşta Muhtıra Gibi
Sözler: Laik Yapının Bozulmasına Ordu-Millet İşbirliği İzin Vermeyecektir. " "Başbakan
Erdoğan Uyarıldı" başlıklı habere,
04.08.2003 tarihli Sabah gazetesinde. "Komutanlar Artan İrticai Faaliyetlerden Yakındı"
başlıklı habere.
871 /2271
05.08.2003 tarihli Ortadoğu gazetesinde, "Muhtıra Gibi" gibi başlıklı haberde, emekliye
ayrılan 1. Ordu Komutanı Çetin DoğanTn giderayak Hükümeti uyardığı, yaş toplantısında
Erdoğan'ı eleştirdiği ve laik yapının bozulmasına "Ordu-Millet İşbirliği İzin
Vermeyecektir" şeklindeki açıklamalarına,
10.08.2003 tarihli Aydınlık Dergisinde, "Ordu Millet İşbirliğiyle Hesap Sorulur" başlıklı
haberde. Yüksek Askeri Şura toplantısında komutanların hükümete neredeyse muhtıra
verdikleri çok ağır bir dil kullandıkları ve günü geldiğinde yaptıklarının hesabının
sorulacağını söyledikleri şeklinde değerlendirmeye,
20.08.2003 tarihli Cumhuriyet gazetesinde, "Takiyyeyi Görüyoruz'"',20.08.2003 tarihli Star
gazetesinde. "Tolon Paşa Sert Konuştu'''' Bursa Hakimiyet Gazetesinde "Paşalardan
Uyarı'1'' .Akşam Gazetesinde, "Paşadan Sert Çıkış" , Yeni Asır Gazetesinde, "Tolon
Paşadan Laiklik Uyarısı" başlıklı haberlerde, sanık Ahmet Hurşit Tolon'un sinsice
yürütülen laiklik karşıtı eylemlerin farkında oldukları şeklinde açıklamalarına.
21.08.2003 tarihli Yarın isimli gazetede, "Anlayana'1'' başlıklı haberde, "Devir Teslim
Törenlerinde Konuşan Orgeneral Doğan ve Tolon Laiklik Düşmanlarına Balans Ayarı
Yaptı''' şeklindeki değerlendirmeye,
24.08.2003 tarihli Yeni Çağ gazetesinde, "Komutanlar Sert Çıktı" başlıklı haberde. Kara
Kuvvetleri Komutanı şüpheli Aytaç Yalman ve MGK genel sekreteri sanık Tunçer
Kılınç'ın açıklamalarına.
24.08.2003 tarihli Aydınlık Dergisinin 4. sayfasında, "Akp İktidarını Yıkma Çağrısı"
başlıklı haberde, Ege Ordu Komutanı Hurşit Tolon ve 1. Ordu Komutanı Çetin DoğanTn
açıklamalarına,
26.08.2003 tarihli Akşam Gazetesinde, "Ş. Eruygur Paşa Sert Konuştu" başlıklı haberde,
Dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur'un Jandarma Okullar
Komutanlığının mezuniyet töreninde yaptığı konuşmaya,
29.08.2003 tarihli Hürriyet Gazetesinde. "Laikliğe Tehdit Sürüyor" başlıklı haberde. Yeni
Deniz Kuvvetleri komutanlığı görevini devralan Özden Örnek'in açıklamalarına,
31.08.2003 tarihli Halka Tercüman Gazetesinde, "İrtica İle Mücadelede Engel
Takiyecilik"başhk\\ haberde. Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur'un
açıklamalarına,
01.09.2003 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde, "Ağustos Mesajları" "Komuta Kademesi
Kökten Dincilikle Mücadelede Kararlılığını Vurguladı" başlıklı haberde Genelkurmay
Başkanı Hilmi Özkök, Orgeneral Şener Eruygur ve Orgeneral Aytaç Yalman' ın
açıklamalarına.
02.09.2003 tarihli Radikal Gazetesinde, "Eruygur: İrtica İş Başında" , Posta Gazetesinde,
"Demokrasiyi Kullanıyorlar",03.09.2003 tarihli Yeniçağ Gazetesinde, "Devlet İrtica
Kıskacında" başlıklı haberlerde, Jandarma Genel Komutanı sanık Mehmet Şener
Eruygur'un açıklamalarına,
872 / 2271
02.09.2003 tarihli Hürriyet Gazetesinde, "Sözlerim Hala Uyanmayan Ya Da Uyarıdan
Bıkanlara "başlıklı haberde dönemin Ege Ordu Komutanı sanık Ahmet Hurşit Tolon'un
Maltepe Askeri Lisesinin eğitim ve öğretim yılı açılış töreninde yaptığı konuşmalara.
30.09.2003 tarihli İstanbul Gazetesinde, "Kökten Dinci Faaliyetler Devam Ediyor" başlıklı
haberde, Deniz Kuvvetleri Komutanı şüpheli Özden Örnek'in Deniz Harp Okulu
Komutanlığı 2003-2004 eğitim öğretim yılı açılış töreninde yaptığı konuşmalara,
30.09.2003 tarihli Yeni Asır Gazetesinde, "Laiklikten Asla Taviz Verilemez'''' başlıklı
haberde, Hava Kuvvetleri Komutanı şüpheli İbrahim Fırtına nın Hava Harp Okulunun
2003 eğitim yılı açılış töreninde yaptığı konuşmaya,
30.09.2003 tarihli Bursa Hakimiyet Gazetesinde. "Kemalizm Modernizmin Zirvesi""
başlıklı haberde. Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın Kara Harp Okulunun 2003-
2004 öğretim yılı açılış töreninde yaptığı açıklamaya,
05.10.2003 tarihli Aydınlık Dergisinin 14.sayfasında "Komutanların Son İhtarı" başlıklı
iki sayfalık haberde, Kuvvet Komutanlarının 2003 - 2004 öğretim yılı açılış
konuşmalarında yaptıkları açıklamalara yer verdiği, bu çerçevede Kara Kuvvetleri
Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman, Hava Kuvvetleri Komutanı İbrahim FIRTINA ve
Deniz Kuvvetleri Komutanı Özden Örnek'in eğitim öğretim yılı açılış törenlerinde
yaptıkları açıklamalarına,
04.01.2004 tarihli Aydınlık Dergisinde, "Ordudan Akp İktidarına Balyoz" başlıklı
haberde, komuta kademesinin görülmemiş ölçüde birleşerek. Cumhuriyet devrimini
savunma kararlılıklarını olağanüstü yöntemlerle açıkladıklarını, batı güdümlü medya ve
batı destekli ilticanın telaşa düşerek komuta kademesini bölünmüş gösteren tertiplere
kalktığının belirtildiği ve haber içerisinde Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç
Yalman'ın açıklamalarına.
13.05.2004 tarihli Gözcü Gazetesinde, "Söyleyeceğimizi Söyledik" başlıklı haberde. Kara
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman'ın YÖK ile ilgili açıklamalarına,
27.08.2004 tarihli Akşam Gazetesinde. "Eruygur 'dan Zehir Gibi Veda" başlıklı haberde.
Jandarma Genel Komutanı sanık Mehmet Şener Eruygur'un emekliye ayrılırken
düzenlenen devir teslim töreninde yaptığı açıklamalara,
27.08.2004 tarihli Posta Gazetesinde. "Hükümete Tarikat Eleştirisi Yapıp Gitti" başlıklı
haberde, Jandarma Genel Komutanı sanık M.Şener Eruygur'un devir teslim töreni
sırasında irtica ile ilgili yaptığı açıklamalara ,
24.10.2004 tarihli Cumhuriyet Gazetesinde, "Atatürkçüler Birleşmeli" başlıklı haberde,
eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur'un Atatürk Çizgisi Platformu
Atatürkçü Düşünce Eğitim Merkezinin "Cumhuriyet ve Demokrasi" ödüllerinin dağıtımı
nedeniyle düzenlenen törene gönderdiği mesajdan bahsedildiği ve eski MGK Genel
Sekreteri Orgeneral Tunçer Kılınç'ın açıklamalarına.
11.11.2004 tarihli Güneş Gazetesinde. "Paşadan Anlamlı Günde Anlamlı Çıkış" "Sahte
Gözyaşları Dökenler Var" başlıklı haberde, Sanık Ahmet Hurşit Tolon'un 10 Kasım
873 / 2271
konuşmasında, sahte gözyaşlarıyla Ata'yı anar gibi görünenlere dikkat çektiği yönündeki
açıklamalara yer verildiği, bu açıklamaların örgütün stratejisi doğrultusunda yapılan ve
basında yer alan açıklamalar olduğu anlaşılmaktadır.
Örgütün darbe planı kapsamında gerçekleştirdiği bu faaliyeti ile ilgili sanık Mehmet Şener
Eruygur'dan ele geçirilen 13 nolu CD'de, "SLOGAN_l.doc"isimli word belgesinden,
Kuvvet Komutanlarının gelişlerinde söylenecek sloganların dahi belirlendiği görülmüştür.
Bahse konu word dosyasında, kuvvet komutanlarının gelişinde, "Ordu Millet Ayrümaz,
Türkiye Bölünmez" "Atatürk'ün Ordusu Hainlerin Korkusu" "Milli Ordu Göreve" "Her
Türk Asker Doğar" "Hepimiz Askeriz Emrinizdeyiz" "Türk Toprağı Mal Değil,
Satılamaz" "Tüccar Tayyip Kibri sı Satma" "Rumlara Sattığın Türk Toprağı, Cola Turka
Değil" "Tayyip Kendine Gel, Helenizme Engel Ol" "Tayyip Başbakanlık Yap, Uşaklık
Değil" "Cola Turka Sat, Kıbrısı Satma" "Tayyip Şaşırma, Sabrımızı Taşırma" "Tayyip
Uslu Dur, Kıbrıstan Uzak Dur" "Türk Milleti Silkelen, Birbirine Kenetlen" "Kıbrıs
Türkündür, Satılamaz" "Kıbrıs Bizimdir, Yunanın Değil" şeklinde sloganlar artırılacağı
planlanmıştır.
04-Ayışığı kod adlı darbe planında "emekli Generaller, diğer subaylar ve darbe ile
koordineli hareket eden sivillerin Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Özkök'ü
hedef alan açıklamalar yapmaları yönündeki plan:
Konu ile ilgili yapılan çalışmalarda Ergenekon terör örgütünün bu planı da aynen
uygulamaya koyduğu, bu çerçevede bir taraftan, emekli generaller ve darbe ile koordineli
hareket eden, Sinan Aygün ve Kemal Alemdaroğlu gibi sivil unsurlara açıklamalar
yaptırıldığı görülmüştür. Bu açıklamaların özellikle örgütün amaçları doğrultusunda yayın
yapan medya organlarında sert ve çarpıcı ifadelerle yayınlanarak darbe için zemin
oluşturmaya çalışıldığı tespit edilmiştir.
Ayrıca, yönlendirdikleri sivil toplum örgütlerinin düzenledikleri gösteri yürüyüşü ve
mitinglerde de hükümeti hedef alan açıklamalar yapıldığı ve bu açıklamalarında özellikle
örgüt lehine yayın yapan basın-yayın organlarında çarpıcı ve sert ifadelerle haber
yaptırmak suretiyle darbeye zemin oluşturmaya çalışıldığı anlaşılmıştır.
Bunların yanı sıra sanık Mehmet Şener Eruygurun Jandarma Genel Komutanı sıfatı ile
emekli Jandarma Genel Komutanlarına mektuplar göndererek kamuoyunda gerekli desteği
vermelerini sağlamayı amaçladığı tespit edilmiştir.
Söz konusu emekli generaller ve sivillerin yaptıkları açıklamalarla ilgili o dönemde basın
yayın organlarında yer alan haberlere bakıldığında. "Emekli Paşalar Sert Bir Çıkış
Planlıyor" "Danıştay da Uyardı" "İşçiler Hükümeti Uyardı" "İktidara Üçlü Uyarı" "Akp
Ayağını Denk Alsın" "Rektörler Yine Uyardı" "Yargıdan Hükümete Uyarı" "On Binlerden
Hükümete Kırmızı Kart" "Cumhuriyet Tehdit Altında" "Bumin'den Laiklik Uyarısı"
Dostları ilə paylaş: |