T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə234/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   230   231   232   233   234   235   236   237   ...   335

C 27 nolu aynı koğuşta kaldıklarını, diğer sanıkları tanımadığını, Bedirhan Şinal"le

akrabalıktan öte büyük bir dostluğunun bulunduğunu, Cezaevinde birlikte kaldıkları 30-45

gün içerisinde Bedirhan 'ın temizlik, bulaşık gibi görevleri yapamaması nedeniyle küskün

olduğunu. Cezaevinde kaldığı süre boyunca cep telefonu kullanmadığını, sadece yasal

hakkı olan haftalık 10 dakikalık görüşmede eşi Güllen ve annesi Melahat Fatma'yı

aradığını, Cumhuriyet Gazetesine molotof atılması olayı ile ilgisi ve bilgisinin olmadığını,

olayı televizyonlardan izlediğini, olay tarihinde Bora Ballı ve Sinan Çetin ile birlikte

Bayrampaşa Cezaevinde C-27 numaralı koğuşta birlikte kaldıklarını, Bedirhan Şinal'ın

2007 yılı içerisinde birkaç kez kendisini cezaevinde ziyaret ettiğini, ziyaretler sırasında

Bedirhan'a herhangi bir talimat verilmediğini, 05393724925 numaralı telefonun kime ait

olduğunu bilmediğini, Cezaevinde koğuşta ortak olarak kullanılan telefon olduğunu,

kendisinin Cezaevinden İlhan Selçuk'a ile ilgili herhangi bir görüşme yapmadığını, Bora

Ballı ile de Cumhuriyet gazetesine molotof atılması ile ilgili olarak görüşmediklerini.

Cezaevinde cep telefonu yasak olduğu için Bedirhan Şinal 'ı cezaevinden cep telefonu ile

hiç aramadığını, 05393724925 nolu telefonu hiç kullanmadığını ifade etmiştir.


1576/2271
Sorular üzerine ise, 05315650206 numaralı telefonun eşi Güllen Zayim'e, 05323471388

numaralı telefon hattının da annesi Melahat Fatma Zayim 'e ait olduğunu, hu numaralar

ile cezaevinden 05393724925 nolu hattı kullanarak görüşmeler yaptığını, ancak bu

görüşmelerin içeriğini hatırlamadığını, Bedirhan Şinal 'ın aleyhine olan beyanlarını kabul

etmediğini, herhangi bir örgüt ile ilgisinin olmadığını, Bedirhan Şinal 'ın hayal dünyasının

geniş olduğunu, hayal dünyasında yaşadığını, akli dengesinin yerinde olmadığını

düşündüğünü, beyanlarında geçen hususları uydurduğunu, Cezaevinde telefonu olmadığı

için Bedirhan Şinal'i cezaevinden arayarak tehdit etmesinin mümkün olmadığını, eşi ile

Yüksel Özdoğan arasında geçen 11.8.2008 tarihli telefon görüşmesindeki konu ile ilgili

olarak Bedirhan Şinal 'e mektup yazmadığını belirtmiştir.


Seyhun Zayim 5.12.2008 tarihinde Cumhuriyet savcılığında ve tutuklanması talebi ile sevk

edildiği Mahkemedeki sorgusunda müdafii Av. Özlem Özçelik refakatinde alınan

ifadelerinde, Bedirhan Şinal'i cezaevine girmeden 5-6 ay kadar önce tanıdığını,

Bedirhan 'ın iddialarını kabul etmediğini, koğuşta Boğaç isimli bir kimsenin kalmadığını,

Bedirhan 'a olaydan sonra herhangi bir mektup yazmadığını ve talimat vermediğini,

Bedirhan Şinal 'in medyadan tanıdığı insanların adını kullanarak isim yapmaya çalıştığını

düşündüğünü beyan etmiştir.
Bogaç Kaan Murathan 4.12.2008 tarihinde Emniyette müdafi Av.Burak Bekiroğlu

refakatindeki ifadesinde, Kendisinin 15.7.2007 yılında Çeteye üye olmak suçundan

yakalanarak Fethiye Cezaevine girdiğini, 22.7.2007 tarihinde Bayrampaşa cezaevine nakil

olunarak B 14 ve B 7 koğuşlarında kaldığını, 23.11.2007 tarihinde de Kandıra 1 Numaralı

Cezaevine sevk olunduğunu, 4.3.2008 tarihinde de tahliye olduğunu, 28.3.2008 tarihinde

eşi ile birlikte Alanya'ya gittiklerini, 29.3.2008 tarihinde Alanya'da olduklarını,

Cezaevinde kaldığı dönemde numarasını ve kime ait olduğunu bilmediği bir cep

telefonunun bulunduğunu, bu telefonla 2-3 kez eşini aradığını, ancak eşinin o tarihte

kullandığı telefon numarasını hatırlamadığını, Sedat Peker'i tanıdığını, Kadıköy'de spor

salonu işlettiği dönemde buraya Sedat Peker'in gelip gittiğini, telefonla aradığını müsait

olduğunda görüştüklerini, yaklaşık 4,5-5 yıldır hiçbir şekilde görüşmediğini, Sedat

Peker'in lideri olduğu suç örgütüne üye olduğu iddiasıyla İstanbul 9.Ağır Ceza

Mahkemesinde yapılan yargılamasının devam ettiğini, kendisinin Bedirhan Şinal, Bayram

Demir ve Bora Ballı isimli şahısları tanımadığını, İlhan Selçuk'u da yazar olarak

medyadan bildiğini, böyle bir eylem planının varlığından haberdar olmadığını, Veli Küçük

ile 1998 - 1999 yılları içerisinde ozturkler.com isimli sitenin açılış gecesinde tanıştığını,

Veli Küçük'ün bu dönemde emekli bir paşa olduğunu bildiğini, birkaç kez Veli Küçük'ü

bayramını kutlamak için aradığını, ancak Veli Küçük ile yüz yüze görüşüp görüşmediğini

hatırlamadığını, bunun dışında Veli Küçük ile samimiyeti bulunmadığını, Bedirhan

Şinal 'in beyanlarını kabul etmediğini beyan etmiştir.


Boğaç Kaan Murathan 5.12.2008 tarihinde Cumhuriyet savcılığında ve Mahkemedeki

sorgusunda müdafii Av.Burak Bekiroğlu refakatinde alınan ifadelerinde. Emniyette vermiş

olduğu ifadenin doğru olduğunu, atılı suçlamaları kabul etmediğini, Bayrampaşa'da C 27

koğuşunda kalmadığını, B 7 ve B 14 koğuşlarında kaldığını, sanıklardan hiçbirini

tanımadığını, Sarı Serdar veya Serdar Çakır isimli birisini tanımadığını, B 7 ve Bl 4

koğuşlarında 15 gün kadar birlikte kaldıkları Akın Büyükoğlu dışında Akın isimli bir

tanıdığının olmadığını, Sedat Peker 'i aynı semtte oturdukları için lise ikinci sınıftan beri

tanıdığını, 4,5 yıldır görüşmediğini beyan etmiştir.


1577/2271
Bayram Demir 17.12.2008 tarihinde Silivri Cezaevinde müdafi Av.Emin Emir refakatinde

Emniyet görevlileri tarafından alman ifadesinde ve benzer olan Mahkemedeki sorgusunda.

Suçlamaları kabul etmediğim, Bedirhan Şinal'ın tutuklu bulunduğu Bayrampaşa

cezaevinde aynı koğuşta bulunduğunu basından öğrendiğini, Bayrampaşa Cezaevinde

koğuşların 100-120 kişilik olduğunu, bu kişi ile herhangi bir samimiyetinin ve

görüşmesinin olmadığını, Bora Ballı 'yı ve Şeyhim Zayim 'i Bayrampaşa Cezaevinden

tanıdığını ve cezaevinde aralarında samimiyet oluştuğunu, birçok kez sohbet etme

imkânlarının olduğunu, diğer kişileri tanımadığını, Bayrampaşa Cezaevinde C-27

numaralı koğuşta kaldığını, Seyhun Zayim, Bora Ballı ve Bedirhan Şinal arasındaki telefon

görüşmelerine dair bilgisinin bulunmadığını, Ahmet Genc'e herhangi bir suikast veya

saldırı yapmasının mümkün olmadığını, bir husumetinin bulunmadığını, Alperen Ocakları

İstanbul İl Başkanı olduğu dönemde birçok kez görüştüğünü, kendisinin inşaat şirketinin

veya inşaatının bulunmadığını beyan etmiştir.
Bora Ballı 16.12.2008 tarihinde Silivri Cezaevinde müdafi Av.Esma Birgez refakatinde

Emniyet görevlilerince alınan ifadesinde, Suçlamaları kabul etmediğini, Bedirhan Şinal i

Eyüp Ülkü Ocaklarına gelip gittiği için tanıdığını, Bayram Demir'i de Cezaevinde

tanıdığını, birkaç kez sohbet ettiklerini, ancak samimiyetlerinin olmadığını, Seyhun

Zayim 'i de mahalleden tanıdığını ve ayrıca görüştüklerini, diğerleri hakkında da bilgisinin

olmadığını ve tanımadığını, Cumhuriyet gazetesine molotof atılması olayını 8.4.2008

tarihli bir gazete haberinden öğrendiğini, olay tarihinde kendisinin Bayrampaşa

Cezaevinde C 27 numaralı koğuşta Seyhun Zayim, Bayram Demir ile kaldığını, Cezaevinde

koğuşa ait cep telefonu ile birkaç kez ailesiyle görşüme yaptığını, başkaca kimse ile

görüşmediğini, Cezaevinde iken Bedirhan Şinal i hiç arayıp sormadığını, Bedirhan

Şinal in neden böyle bir iddiada bulunduğunu bilmediğini beyan etmiştir.
Bora Ballı 26.12.2008 tarihinde Cumhuriyet savcılığında ve Mahkemedeki sorgusunda

müdafi Av.Zekeriya Çetin refakatinde alınan ifadelerinde, Bedirhan 'a olayı yaptıranların

hedef saptırmak için kendi isimlerini verdirmiş olabileceğini, Bedirhan Şinal'in

iddialarının iftira niteliğinde olduğunu ve kabul etmediğini, hiçbir suç için Bedirhan i

azmettirmediğini beyan etmiştir.
Tanıklar Arifhan Mehmet Kızılyalı, Eren Sulakçı ve Görkem Çötelioğlu Emniyette bilgi

sahibi olarak alınan ifadelerinde, olay günü 34 JZ 1670 plakalı araçla çıkış yaptıkları

esnada güvenlik kulübesinin olduğu yerden alev parlaması gördüklerini, bu esnada gazete

binası önünden bir kişinin yaya olarak kaçtığını, araba ile bu takip ettiklerini, trafiğin

tıkanması üzerine Arifhan Mehmet Kızılyalı, Görkem Çötelioğlu ve Eren Sulakçı 'nın

arabadan inerek kaçan kişileri yaya olarak takip ettiklerini, birisini Abide-i Hürriyet

Caddesi üzerindeki mezarlık girişi önünde yakaladıklarını, bu esnada kişinin üzerinden

yere bir silah düştüğünü, yanlarına gelen resmi polis ekibine yakaladıkları kişiyi ve silahı

teslim ettiklerini beyan etmişlerdir.
Tanık Yüksel Özdoğan 31.3.2008 tarihinde Emniyette alınan ifadesinde; Bedirhan Şinal'ın

kendisinin torunu olduğunu, çamaşırlarını yıkamak için aldığında pantolon cebinde 1 adet

kalemle yazılı mektup kâğıdı bulduğunu, mektubun ne olduğunu sorduğu Bedirhan Şinal'ın

kendisine, Seyhun ile aynı Mahkemede ifade vereceğini, ifadelerinin farklı olmaması için

bu mektubu kendisine verdiğini ve ezberlemesi gerektiğini söylediği anlattığını, kendisinin

bu mektubu Bedirhan Şinal in Cezaevinde iken kendisine gönderdiği mektupların arasına

koyduğunu, olay hakkında bilgisinin bulunmadığını beyan etmiştir.
1578 / 2271
Zakir Siluşu Emniyette alınan ifadesinde; Cumhuriyet gazetesinde silahlı özel güvenlik

görevlisi olarak çalıştığını, 29.3.2008 günü saat 23.30 sıralarında nöbetini teslim aldığını,

nöbet kulübesine geçtikten birkaç dakika sonra kulübeye bir cismin çaptığını ve kulübenin

kapısının önünde alevlerin yükseldiğini, hemen kulübeden çıkarak çevre emniyetini

aldığını, bu cismin nereden ve kimler tarafından atıldığını görmediğini beyan etmiştir.
Aydan Özdemir 1.4.2008 tarihinde saat 22.30 da Emniyette alınan ifadesinde; Cumhuriyet

gazetesine molotof atılması olayından 20 gün kadar önce Bedirhan'ın evine gittiğini,

Bedirhan 'ın anneannesi ile sohbet ettiği sırada Bedirhan 'ın kendilerine, bir ahinin işi var,

halledersem bana 200 milyar para verecek, yapacağım bu iş sonunda cezaevine gireceğim,

bu abi bana çok iyi Avukatlar tutacak, 3-5 ay içerisinde cezaevinden beni çıkaracak

dediğini, bunun üzerine kendisinin ve Bedirhan 'ın anneannesinin Bedirhan 'a saçmalama

dediklerini, Bedirhan Sinal'ın da kendilerine kızarak, göreceksiniz bu işi yapıcam, senin ve

Coşkun'un hayatını karartacam dediğini, ertesi günü 18.30 sıralarında Bedirhan Sinal'ın

evine gittiğini, Bedirhan Şinal 'ın anneannesinin kendisine Bora, Seyhun ve Hasan isimli

kişilerin cezaevinden Bedirhan Şinal 7 aradıklarını söylediğini, bunun üzerine kendisinin

Bedirhan Şinal'a bu şahısların niye kendisini aradıklarını sorduğunda, onlar benim

reislerim, istekleri olduklarında yerine getiriyorum dediğini, 1.4.2008 günü saat 16.30

sıralarında Bereket Kafe 'de Mesut isimli bir kişi ile buluştuklarını, kafeden dışarı çıkıp

yürüdükleri sırada Mesut 'un Cumartesi günü Bedirhan Şinal 'ın kafeye geldiğini ve bugün

öyle bir olay yapacağım ki Türkiye ayağa kalkacak dediğini, nasıl bir olay yapacağını ise

söylemediğini kendisine anlattığını, bunun üzerine kendisinin Bedirhan'ın anneannesini

arayarak olay günü Bedirhan Şinal 'ın saat kaçta eve geldiğini sorduğunu, anneannesinin

de saat 00.30 sıralarında eve geldiğini, ellerinin ve elbisesinin benzin koktuğunu

söylediğini beyan etmiştir.
Gülten Zayim Emniyette alınan 4.12.2008 tarihli ifadesinde, Eşi Seyhun Zayim

Cezaevindeyken kendisini değişik numaralardan aradığını, 23.7.2008 tarihli saat 14.59 'da

yapılan görüşme tape kaydındaki Bedirhan Şinal 'e örgütün başındaki ismin kim olduğunu

soranın Fatma Melahat Zayim olduğunu, Bedirhan Şinal'in anneannesinin isteği üzerine

birkaç kez Bedirhan Şinal 'in Avukatı olan Ertuğrul Yılmaz ile görüştüğünü beyan etmiştir.
Fatma Melahat Zayim Emniyette alınan 4.12.2008 tarihli ifadesinde, Seyhun Zayim'in

annesi olduğunu. Bedirhan Şinal 7 çok sevdiğini, bu nedenle Avukatı ile sık sık

görüştüğünü, Bedirhan 'ın Cumhuriyet Gazetesine molotof atmasına şaşırmadığını,

23.7.2008 tarihinde saat 14.59'da yapılan görüşmede Bedirhan'a örgüt'ün başındaki

kişinin kim olduğunu soranın kendisi olduğunu, Bedirhan 'ın telefonda söylediği ismi V

harfi ile başlayan kişinin kim olduğunu öğrenemediğini bu konuda Bedirhan 'ın da bir

mektup yazmadığını beyan etmiştir.
Bedirhan Şinal'in kullandığı 05344018743 numaralı telefon hattı için 2.4.2008, 0534

4276481 ve 05374337079 numaralı telefon hatları ve Fatih Derdiyok'un kullandığı

05346082092 nolu telefon hattı için 6.5.2008, Seyhun Zayim ve Bora Ballı'nın

Bayrampaşa Cezaevinde yatmakta iken ortak olarak kullandıkları, Bedirhan Şinal'a ait

05344018743 nomaralı sim kartında Sinan Abi olarak kaydedildiği tespit edilen

05393724925 nolu telefon hattı için 16.4.2008, 05345813821 numaralı telefon hattı için

1.7.2008, 05346050117 numaralı telefon hattı için 21.4.2008 tarihinde Mahkeme kararına

istinaden iletişimin dinlenmesi ve kayda alınması kararı verilmiştir.


1579/2271
Bedirhan Şinal'in Bayrampaşa Cezaevinden 4.12.2007 tarihinde tahliye olduktan sonra

30.1.2008'de saat 12.47'de kullanımında bulunan 05344276481 nolu telefonunun

Bayrampaşa Cezaevinde bulunan Seyhun Zayim ve Bora Ballımın kullandığı

05393724925 nolu telefondan arandığı ve görüşmenin 24 saniye sürdüğü,


5.2.2008 tarihinde saat 23.30 sıralarında yine aynı numaradan arandığı ve görüşmenin 105

saniye sürdüğü,


Bedirhan Şinal'in anneannesinin kullanımında bulunan 05374337079 numaralı telefonun,

Seyhun Zayim ve Bora Ballımın Bayrampaşa Cezaevinde ortak olarak kullandıkları

05393724925 nolu telefonu 10.3.2008 tarihinde saat 00:03'te aradığı ve görüşmenin 332

saniye sürdüğü,


Aynı gün saat 00.09'da bu kez 05393724925 nolu telefonun 05374337079 nolu telefonu

aradığı ve görüşmenin 106 saniye sürdüğü,


Aynı gün saat 00.11'de aynı şekilde tekrar arandığı ve görüşmenin 144 saniye sürdüğü

tespit edilmiştir.


Bedirhan Şinal'in kullandığı, ikametinde yapılan aramada ele geçen 05344018743 nolu

telefon tarafından 9.3.2008 tarihinde saat 17.07"de Seyhun Zayim ve Bora Ballı tarafından

kullanılan 05393724925 nolu telefonun arandığı ve görüşmenin 96 saniye sürdüğü, baz

verilerine göre görüşme sırasında Bedirhan Şinal'in kullanımındaki telefonun Eyüp

Meydanı Yeniyol Bulvarı civarında olduğu,
28.3.2008 tarihinde saat 17:49 dan itibaren telefonun kapatıldığı en son Eyüp'ten sinyal

bilgisinin alındığı HTS raporlarından ve telefon görüşme detay inceleme tutanaklarından

tespit edilmiştir.
2.Nolu Tape (25.6.2008): Seyhun Zayim'in eşi Gülten Zayim ile Bedirhan Şinal'in

anneannesi Yüksel Özdoğan arasında özetle, Yüksel'in, Bedirhan'ın hala kendisine

Cumhuriyet gazetesine mal ot of atması olayı ilgili bir şey söylemediğini, o akşam

geldiğinde üzerinde benzin kokusu olduğunu, ne olduğunu sorduğunda da arkadaşının

arabasına dayandığını, deponun tıkandığını bu yüzden üzerinin benzin olduğunu

söylediğini ifade ettiği, Gülten'in Çarşamba günü görüşe gideceğini söylediği, Yüksel'in,

Telefonda konuşmayalım, sizden taraf bizim Avukat da Ertuğrul bey biliyor musun dediği,
3.Nolu Tape (2.7.2008): Bedirhan Şinal'in, Yüksel Özdoğan'ın kullandığı ev telefonunu

aradığı, telefonu Yüksel Özdoğan'ın evinde bulunan Seyhun Zayim'in annesi Fatma

Melahat Zayim'in açtığı. Bedirhan'ın, isim vermeden konuşmasını isteyerek "Şey
Mahkeme şeymişiz galiba.....ya bu söylicem de şimdi o ev telefonunda şey var anne biliyo
musun" dediği, telefonu alan Gülten Zayim'in Bedirhan'a, Adliyede Mahkemeye girerken

kendisine zorla söylettirdiklerini, kabul etmediğini, arkadaşlarının da bu şekilde

söylemesini tembih ettiği. Bedirhan'ın. telefonda rahat konuşamadığını ve konuyla ilgili

mektup yazacağını söylediği, Gülten'in Bedirhan'a, baskı altında ifade verdiğini,

söylediklerinin hiçbirinin doğru olmadığını söylemesini tekrar tembihlediği,
ö.Nolu Tape (23.07.2008): Bedirhan Şinal'in, Yüksel ÖzdoğanT aradığı; telefonu Gülten

Zayim'in açtığı ve Bedirhan'a sorulara ne cevap verdiğini sorduğu, Bedirhan'ın;


1580/2271
Emniyette baskı altında ifade verdiğini söylediği, Gülten Zayim'in; Bedirhan'ın

söylediklerinin Seyhun Zayim ve kendi açısından çok önemli olduğunu, Seyhun Zayim 'in

Bedirhan 'a çok güvendiğini, Bedirhan 'ın çok dikkatli olması gerektiğini, Seyhun 'un

"Bedirhan kendisini çok büyük bir örgütün içinde bulacak" dediğini söylediği ve

Bedirharfa etrafındaki kimseye güvenmemesini tembihlediği ve telefonu Fatma Melahat

Zayim'e verdiğ, Fatma Melahat Zayim'in "Tamam mı akıllı ol, şey ne diyecem sana, peki

kim en baştaki kim Bedo, sadece bi isim ver bana" dediği, Bedirhan'ın "En baştaki, ben

onu mektuptayazacam" dediği, Fatma Melahat Zayim'in "Bi baş harfini de bana" dediği.

Bedirhan'ın "O, "V" ile başlıyo, yok hurdan değil, o da Cezaevinde, kandıra 'da yatıyo"

dediği, tespit edilmiştir.


Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Veli Küçük'ün bu görüşme tarihinde

Kandıra F Tipi Cezaevinde bulunduğu anlaşılmaktadır.


34.Nolu Tape (11.08.2008): Yüksel Özdoğan'ın Gülten Zayim'i aradığı ve Seyhun

Zayim 'in Bedirhan 'dan beklediği mektubun geldiğini, Bedirhan 'ın mektupta havadan

sudan şeylerden bahsettiğini söylediği,Gülten Zayim'in; Seyhun'un Bedirhan'a mektup

yazıp kendisine vereceğini, kendisinin de Bedirhan 'a bu mektubu göndereceğini

Bedirhan 'a söylemesini istediği,
Bu telefon görüşmelerine göre Seyhun Zayim ve yakınlarının olaya dair soruşturma

sürecinde Bedirhan Şinal'i baskı altına almaya çalıştıkları, Bedirhan Şinal'in Cezaevinden

telefon açacağı saatlerde Seyhun Zayim'in annesi ve eşinin Bedirhan Şinal'in anneannesi

Yüksel Özdoğan'ın evinde hazır bulunduğu ve Bedirhan Şinal ile bu amaca yönelik olarak

konuştukları anlaşılmaktadır.
Bedirhan Şinal'in Edime F Tipi Cezaevine nakledildiği 19.4.2008 tarihinden itibaren

17.9.2008 tarihine kadar sadece Yüksel Özdoğan tarafından 12.5.2008 ve 18.5.2008

tarihlerinde ziyaret edildiği,
Edime Cezaevi İdaresince gönderilen cari hesap ekstesine göre Bedirhan Şinal'in Cezaevi

hesabına: Yüksel Özdoğan adına 13.5.2008 tarihinde 100 TL, 18.5.2008 tarihinde 50 TL,

27.5.2008 tarihinde 80 TL, 17.6.2008 tarihinde 90 TL, 08.7.2008 tarihinde 90 TL,

22.7.2008 tarihinde 80 TL, 26.8.2008 tarihinde 80 TL, 9.9.2008 tarihinde 95 TL, 9.9.2008

tarihinde 90 TL yatırıldığı tespit edilmiştir.
Ancak iletişim tespit tutanakları genelinden. Bedirhan Şinal'in çok daha fazla parası

bulunduğu. Bedirhan Şinal'in ifade vermemesi veya ifadesini değiştirmesi amacı ile

verilen bu paraların Bedirhan Şinal ve anneannesi Yüksel Özdoğan'a illegal yollardan

ulaştırıldığı anlaşılmaktadır.


39 Nolu Tape (16.8.2008); Yüksel Özdoğan ile Gülten Zayim arasındaki görüşmede

Yüksel Özdoğan'ın Gülten Zayim'e; Avukata 3,5 milyar ödediğini söylemiştir.


Yüksel Özdoğan'ın 22.9.2008 tarihinde Bedirhan Şinal'in avukatıyla yaptığı görüşmede

25.9.2008"de 1 milyar TL'yi bürosuna bırakacağını söylediği tespit edilmiştir.


Buna göre, bir yıldan kısa bir sürede Yüksel Özdoğan'a, Bedirhan Şinal'in Avukatına 4500

TL ödemeyi yapacak maddi imkânın sağlandığı anlaşılmaktadır.

/f //? , 1581 /2271
57 Nolu Tape: Yüksel Özdoğan ile Bedirhan Şinal'in Avukatı Ertuğrul Yılmaz arasındaki

telefon görüşmesinde Ertuğrul'un; Yani tekrardan bi görüşsek mi diye, konuşsak mı

Bedirhan 'la, hani bi şey var mı yok mu diye de, yani ne konuşması gerektiğine dair dediği,

tespit edilmiştir.


Bedirhan Şinal'in ifadesinde geçen Uğur isimli tornacı ile ilgili olark Emniyet tarafından

tahkikat yapılmış, bu şahsın tespit edilemediğine dair tutanak tutulmuştur. Kurusıkıdan

bozma tabancanın Karaköy'den alındığı iddiası ile ilgili araştırmada, İstanbul Emniyet

Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Büro Amirliği tarafından 20.9.2008 tarihinde

yapılan bir operasyonda Karaköy yer altı çarşısında Mevlana Elektronik isimli işyerinde 37

adet ucu açılmış, kurusıkıdan bozma tabanca ele geçirildiği belirtilmiştir.


Bedirhan Şinal'in ifadesinde geçen Hapçı Yusuf isimli kişinin kimlik ve ikamet bilgileri

araştırılmış ancak tespit edilemediğine dair 17.11.2008 tarihli tutanak tanzim edilmiştir.

Ayrıca Yusuf isimli bir kişinin 2008 yılının ilk üç ayında silahla yaralanmasına dair bir

müracaatın olmadığı Eyüp İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan araştırma sonucu

tespit edilmiştir. Fransız onlusu tabir edilen tabanca ve bu tabancaya ait mermilerin

alınması iddiasıyla ilgili araştırma yapılmış ve herhangi bir kimlik tespiti yapılamadığına

dair rapor tanzim edilmiştir. Bedirhan Şinal'in Emniyet ifadesinde geçen "Eyüp'te

mobilyada çalışan Erhan, Erhan'ın arkadaşı Mete, Serdar Çakar, Eyüp ilçesinde

Giresunluların kahvehanesinde çıkan çatışmada yaralanan Yunus gibi isimlerin bulununp

bulunmadığının tespiti için araştırma yapılmış, ifadede geçen isimler ve olaya dair

herhangi bir bilgi elde edilemediği belirtilmiştir. Şişli Adliyesi'nde Cuma isimli bir kişinin

çalışıp çalışmadığına dair araştırma yapılmış, dinlenen tanıklar Şişli Adliyesi'nde Çaycı

Cuma isimli bir kişinin çalışmadığını söylemişlerdir.
Bedirhan Şinal'in ifadesinde geçen She-Va (Şiva) Bar, Harem otogarı civarındaki Çay

bahçesiyle ilgili olarak araştırma yapılarak rapor tanzim edildiği. Bedirhan Şinal'in

ifadesinde geçen Özcan Uğur'un Bayrampaşa H Tipi Cezaevinde tutuklu olarak kalmadığı

bildirilmiştir.


Ferit Orhan Pamuk'un 2008 yılı içerisinde Türkiye'den çıkış ve Tükiye'ye giriş yaptığı

tarihlerin tespiti için kayıtlar getirtilmiş, 29.3.2008 tarihinden önce 14.2.2008-10.3.2008 £

tarihleri arasında yurtdışında olduğu tespit edilmiştir. Buna göre Bedirhan Şinal'in önceki

aşama ifadesindeki, kendisine eylem yapılması konuşulan Orhan Pamuk'un yurtdışında

olduğuna dair beyanının doğru olduğu anlaşılmıştır. Bedirhan Şinal'in, ifade verdiği tarih

ve öncesinde bu hususu kendiliğinden bilemeyeceği açıktır.


30.3.2008 ve 2.4.2008 tarihli Emniyet Kriminal Laboratuvarı Ekspertiz raporlarına göre,

Umut Erdoğan'dan yakalandığı sırada ele geçirilen 4841 seri numaralı 9 mm çaplı Fırtına

Süper Magnum marka kurusıkıdan çevrilen ve sağlam durumda olan tabancanın 6136

sayılı yasa kapsamında kalan, yasak niteliği haiz ateşli silah olduğu, elde edilen 1 adet gaz

fişeğinin yasak olmayan fişeklerden olduğu, olay yerinden elde edilen kırmızı renkli bez

parçaları ve cam parçaları üzerinde benzin bulaşıkları bulunduğu belirtilmiştir.


Edirne F Tipi Cezaevi Tabipliğinin 26.11.2009 tarihli yazısında, Bedirhan Şinal'in

25.4.2008 tarihinde kendini kesici aletle yaraladığı, gerekli müdahale yapılıp Serequel 100

isimli ilaç başlandığı. 29.5.2008 tarihinde Edime Devlet Hastanesi Psikiyatri Polikliniğine

sevkedildiği ve ertesi gün aynı serviste Anksiyete bozukluğu tanısı konduğu, ilaç


1582 / 2271
önerildiği, ancak ilaç almayı reddettiği, 27.6.2008 tarihinde odasında bulunan ilaçların

tamamını içtiği, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Polikliniğine götürülerek gerekli

müdahale ve tedavinin yapıldığı edilmiştir.
Cumhuriyet savcılığının talebi üzerine Edime F Tipi Ceza ve İnfaz Kurumu Müdürlüğü

tarafından gönderilen yazıda, Bedirhan Şinal'in 22.4.2008 tarihinde kuruma yerleştirildiği,

Fatih Derdiyok ve Murat Aplak ile birlikte kaldığı, A Blokl. Koridor 1 Nolu odada


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   230   231   232   233   234   235   236   237   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin