T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə235/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   231   232   233   234   235   236   237   238   ...   335

16.9.2008 tarihine kadar kaldığı, bu tarihte Oğuz Alparslan Abdulkadir ve Ali Kutlumun

birlikte kaldığı Bl Blok 4. Koridor. 46 nolu odaya yerleştirildiği, bu kişilerin de 9.10.2008

tarihinde Silivri Ceza İnfaz Kurumuna gönderildiği belirtilmiştir.


Bedirhan Şinal'in Cumhuriyet savcılığına 13.5.2008 tarihli üst yazı ekinde gönderilen

mektubunda, Kimsesiz, cahil ve alkol bağımlılığı olan birisi olduğunu, molotof atma

eylemini kız arkadaşının kendisini kimsesiz olması nedeniyle terslemesinden dolayı içine

düştüğü bunalım ve olaydan kısa süre önce aldığı uyuşturucu ve alkolün etkisiyle

gerçekleştirdiğini, aklına sansasyonel bir eylem yapmak geldiğini, suçsuz insanların ismini

vermesinin nedeninin kimsesiz olduğu için zor zamanlarında yanında sevdiği insanların

bulunmasını istemek olduğunu, böylece onların kendisini kurtaracağını düşündüğünü"

belirtmiştir.


Bedirhan Şinal'in bu mektubunda geçen, olayı aldığı uyuşturucunun etkisi altında yaptığı

ifadesinin doğru olmadığının tespit edildiği yukarıda anlatılmıştır.


Bedirhan Şinal'in Edime F tipi Cezaevinde alınan ifadesinden yaklaşık iki ay önce eski

imzasını tamamen değiştirdiği, birkaç ay değiştirdiği bu imzasını kullandıktan sonra

yeniden eski imzasını kullanmaya başladığı, ancak bu imzanın başına da B harfini eklediği

dosyadaki resmi evraklarda bulunan imzalarından anlaşılmaktadır. Bedirhan Şinal'in

imzasını kasıtlı olarak değiştirdiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır.
Bedirhan Şinal'in yazdığı. Cezaevi idaresince el konulan mektuplar 19.12.2008 tarihinde

teslim tesellüm tutanağıyla Emniyet görevlilerine teslim edilmiştir.


Bedirhan Şinal tarafından yazılan ve İlhan Selçuk'a gönderilmek istenirken Edime F Tipi

Cezaevi Müdürlüğü tarafından el konulan bir sayfalık mektup zarfının üstüne İlhan

Selçuk'un 22.3.2008 tarihinde Emniyet ifadesinde verdiği ev adresinin yazıldığı, mektubun

altında Bedirhan Şinal'in isminin ve imzasının bulunduğu görülmektedir. "Selamün

Al ey küm " ibaresiyle başlayan mektupta, Kendisinin Bedirhan Şinal olduğunu, gazetesine

molotoflu saldırıda bulunduğunu, asıl bomba atıp kendisini öldürmesi gerektiğini, ama

öldürmek istemediği için eylemi basit hale getirdiğini, istese kolayca öldürebileceğini,

kendisine ait tüm belge ve bilgilerin elinde olduğunu, kendisini öldürmemesinin

ölmeyeceği anlamına gelmediğini, bunu anladığını umduğunu, düğmeye basıldığında

öleceğini, kendisine dikkat etmesini ve hala yaptığı gibi yanlış yolların peşine gitmekten

vazgeçmesini, düğmeye basma zorunda bırakmamasını, mektubun da kendisi adına

kimlerden geldiğini anladığını umduğunu, mektuptan kimsenin haberinin olmamasını,

olursa olacakları tahmin edeceğini ifade edilmiş ve mektup "Kendinize çoook iyi

bakın!HlBedirhan Şinal.Biz size ne zaman istiyorsak ulaşırız.sizin de bildiğiniz gibi"

ibareleriyle bitirilmiştir.
1583/2271
Bedirhan Şinal İstanbul 12.ACM'deki savunmasında "Tehdit mektubunu bana Hüseyin

Görüm vasıtasıyla Oğuz Alparslan Abdulkadir yazdırdı" demiştir.


Bedirhan Şinal tarafından gönderilmek istenen ve Edime F Tipi Cezaevi idaresi tarafından

el konulan 1 sayfalık başka mektubun zarfında "Gön: Bedirhan Şinal Edirne Ftipi kapalı

cezaevi EDİRNE SN: Tufan Yüce FatihMah. Yalçın Sok.No:24/3 Emek Bursa" ibarelerinin

yazılı bulunduğu, mektubun alt kısmında Bedirhan Şinal'in adının ve imzasının bulunduğu

görülmektedir. "Merhaba sevgili kardeşim" ibaresiyle başlayan mektupta; Hal hatır

sorduğu, İlhan Selçuk'un işinin kendisine verildiğini ancak işi tam yapamadan paket

olduğunu, ahilerin canının sıkkın olduğunu, kendisine güvendiğini, paket olmayı kafasına

takmamasını, onun halledileceğini, kendisine yazdığı numarayı aramasını, kendisine

detaylı bilgi verileceğini, güzel ve olumlu haberler beklediklerini, görüşeceği insanlara

sevgi ve saygıda kusur etmemesini yazmış ve mektup "Gazan mübarek olsun, sevgilerimle,

kardeşin Bedirhan Şinal Numara 05322066768 Not: Benim yönlendirdiğimi söylersin, çok

selamlarımı da ilet" ibareleriyle bitirilmiştir.


Yapılan araştırmada Muhammet Yücemin Ergenekon davası sanıklarından olduğu, Tufan

Yüce isimli bir akrabasının bulunmadığı, adresin Muhammet Yücemin ifade tutanağındaki

verdiği adres olduğu tespit edilmiştir.
Bedirhan Şinal Cumhuriyet savcılığına gönderdiği 25.11.2008 tarihli dilekçede, tutuklu

kaldığı 8 ayda kullanıldığını anladığını ve söylemediği konularda ifade vermek üzere

çağrılmasını, 17.12.2008 tarihli mektupta, Daha önce verdiği ifadede bazı şeyleri yarım

söylediğini Cumhuriyet savcılığına gelip kendisinden öğrenilmek istenen konularda

aydınlatmak istediğini, ifade vermek üzere çağrılmasını talep etmiştir.
Bedirhan Şinal'in yeniden ifadesini vermek istemesi, teknik takiplerin ikmal edilmiş

olması, ifadeler arasındaki çelişkilerin giderilmesi amacıyla Edime F Tipi Cezaevinde

Edime Barosu tarafından atanan müdafi refakatinde yeniden ifadesi alınmıştır. Bedirhan

Şinal'in yukarıda anlatılan iki dilekçesine attığı imzanın aynısını bu ifade tutanağına da

attığı görülmektedir. Bedirhan Şinal'in Edirne F Tipi Cezaevinde alınan bu ifadesinden iki

ay kadar önce eski imzasının tamamen dışında bir imza kullanmaya başladığı, dosya

kapsamındaki resmi evraklardan anlaşılmaktadır. Bedirhan ŞinaFin 19.12.2012 tarihinde

Edime F Tipi Cezaevinde alınan ifadesinin altına, fotoğraf teşhis tutanağının altına, Avukat

görüşme tutanağının altına, 4.11.2008 tarihli tebliğ-tebellüğ belgesinin altına, 28.11.2008

tarihli oda4^oğuşa yerleştirme kararının altına, 30.10 2008 tarihli tebliğ tebellüğ belgesine.

21.1.2009 tarihli tebliğ tebellüğ belgesine önceki imzalarından tamamen farklı bir imza

attığı görülmektedir. Bedirhan Şinal'in bu imzaların kendisine ait olmadığına dair

beyanlarının doğru olmadığı açıktır. Çünkü oda koğuş yerleştirme kararında psikolog,

öğretmen, teknisyen, kurum doktoru gibi görevlilerin de imzası mevcuttur, ayrıca diğer

tutanaklarda Avukatın imzası, kurum görevlilerinin imzaları Emniyet görevlilerinin

imzaları da bulunmaktadır. Bedirhan Şinal'in sonradan reddettiği ve imzalamadığını

belirttiği 19.12.2008 tarihli ifadesindeki imza yukarıda belirtilen bütün evraklardaki

imzasıyla aynıdır.


Seyit Şahin, Davut Yıldız ve Tayfun Çatuk Emniyette alınan ifadelerinde, Bedirhan

Şinal'le aralarında husumet bulunduğunu, kendileri hakkındaki iddiaları kabul

etmediklerini beyan etmişlerdir.
1584 / 2271
Coşkun Yıldız 2.4.2008 tarihinde Cumhuriyet savcılığında alınan ifadesinde, Bedirhan 'la

aralarının açık olduğunu, bu nedenle Bedirhan 'ın kendisine iftira atmış olabileceğini,

Emniyet Müdürlüğünde gözaltında iken Umut ve Oğuzhan 'ın kendisine, Bedirhan 'ın onları

500 TL para vaad ederek Cumhuriyet gazetesine molotof atılması eylemine ikna ettiğini,

Oğuzhan 'dan aldıkları para ile benzin alıp molotof hazırladıklarını, birlikte Gazete binası

önüne giderek olayı gerçekleştirdiklerini anlattığını, başka bir şey anlatmadıklarını beyan

etmiştir.
Nitekim Bedirhan Şinal de sonradan, ismini verdiği bu kişilerin bir suçunun olmadığını

ifade etmiştir. İstanbul Cumhuriyet başsavcılığının 2008/843 sayılı hazırlık soruşturması

sonunda, Tayfun Çatuk, Sinan Çetin, Seyit Şahin, Sevinç Beyirken. Davut Yıldız ve

Coşkun Yıldız hakkında Ek Kovuşturmaya Yer Olmadığına dair karar verilmiştir.


2)İDDİANAMEDEKİ ANLATIM, YÜKLENEN SUÇ VE UYGULANMASI TALEP

EDİLEN KANUN MADDELERİ


İstanbul Cumhuriyet başsavcılığının, olay hakkındaki 2008/843 sayılı soruşturması sonucu

tanzim edilen 19.1.2009 tarih ve 2009/70-48 sayılı iddianamesi ile Boğaç Kaan Murathan,

Bayram Demir, Bora Ballı, Seyhun Zayim. Bedirhan Şinal, Oğuzhan Aslan, Fatih

Derdiyok ve Murat Aplak hakkında dava açılmış, İddianame İstanbul 12.ACM'si

tarafından kabul edilmiştir.
İddianamede özet olarak; Suç tarihinden önce Bayrampaşa Kapalı Ceza infaz Kurumunda

tutuklu bulunan Bedirhan Şinal'in, aynı Cezaevinde başka suçlardan tutuklu olarak

bulunan Bora Ballı, Seyhun Zayim ve Bayram Demir'in azmettirmesi neticesinde Umut

Erdoğan, Oğuzhan Aslan, Fatih Derdiyok, Murat Aplak ile iştirak halinde Cumhuriyet

gazetesine molotof atılması eylemini gerçekleştirmiş olduğu, eylem talimatının ise Boğaç

Kaan Murathan tarafından verildiğinin tespit edildiği, bu eylemin ilk önce Cumhuriyet

gazetesi yazarı İlhan Selçukmn öldürülmesi şeklinde planlandığı, ancak Bedirhan Şinal'ın

Cezaevinden çıkmasından sonraki süreçte Boğaç Kaan Murathan ile yapmış olduğu

görüşmelerinden sonra molotoflu saldırı olarak gerçekleştiği, Boğaç Kaan Murathan'ın

arşiv kayıtlarının tetkikinde çıkar amaçlı suç örgütü lideri Sedat Peker ile irtibatının

olduğu, yine Bayram Demir, Bora Ballı ve Seyhun Zayim'in de çıkar amaçlı suç örgütü

üyesi olmak ve örgüt faaliyeti çerçevesindeki eylemlerinden dolayı suç kayıtları

bulunduğu, Bedirhan Şinal'in daha önceden de Bora Ballı ve Seyhun Zayim'in

talimatlarıyla değişik eylemler gerçekleştirdiği, bu anlamda Bora Ballı ve Seyhun

Zayim'in tetikçiliğini yapan bir konumda olduğu, diğer şüphelilerin beyanlarında da

Bedirhan'ın Bora, Seyhun ve Hasan'a Reis olarak hitap ettiğinin belirtildiği, Fatih

Derdiyok ve Murat Aplak'ın da suça konu olayda kullanılan molotof kokteylinin

hazırlanması aşamasında Bedirhan Şinal, Oğuzhan Aslan ve Umut Erdoğan ile birlikte

hareket ettiği ve molotofun bu şahıslarca hazırlandığı,
Suça konu olayın öncesinde Cumhuriyet gazetesi ve çalışanlarının haraç ya da tahsilat

amacıyla tehdit edildiğine dair şikayet bulunmadığı, bu durumda suça konu eylemin çıkar

elde etmeye yönelik bir faaliyet olmayıp siyasi bir amaç doğrultusunda gerçekleştiği,

Bedirhan Şinal'in Cezaevinde bulunduğu sırada devamlı ve gizli olarak Cezaevi

hesaplarına para aktarıldığı, Bedirhan Şinal'in ifadesinde para aktaran şahıslara dair

beyanda bulunmak istemediği, soruşturma esnasında iletişim tespit tutanaklarına yansıdığı

şekli ile Bedirhan Şinal'in eylemin arkasında Kandıra'da yatan Vmin olduğundan
bahsederek suça konu olayın Ergenekon Terör Örgütü ile irtibatlı olduğuna dair şifreli bilgi

aktardığı, Bedirhan ŞinalTn iletişim tespit tutanaklarına yansıyan görüşmeleri ve

Cezaevinden İlhan Selçuk ve Tufan Yüce'ye yazdığı mektuplarla ilgili araştırmalarda;

mektuplarda isimleri geçen İlhan Selçuk, Muhammet Yüce (Tufan) ve bu mektupları

yazdırdığı iddia edilen Hüseyin Görüm'ün Ergenekon Terör Örgütüne dair soruşturma

kapsamındaki kişiler olması, Bedirhan Şinal'ın beyanlarında Rober Hatemo ve Orhan

Pamuk'a karşı suikast hazırlanmasına dair görüşmelerin olduğu gibi hususlar birlikte

değerlendirildiğinde, suça konu eylemlerin ülkede kaos ve kargaşa ortamı yaratarak Devlet

otoritesini zaafa uğratmaya yönelik olduğu ve eylemlerin Ülkenin kamu düzeni ve

güvenliğini bozduğu anlaşılmış, bu eylemin Ergenekon terör örgütünün amaç ve hedefleri

doğrultusunda ve örgüt ile irtibatlı kişiler tarafından gerçekleştirildiği belirtilerek,
Bedirhan Şinal'ın; Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2. 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 170/1-c, 3713 sayılı

TMK'nın 5. Maddeleri,


Patlayıcı madde imal etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 174/1-2, 3713 sayılı

TMK'nın 5.maddeleri,


Ruhsatsız silah taşımak ve bulundurmak eylemi nedeniyle 6136 sayılı yasanın 13/1, 3713

sayılı TMK'nın 5 ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri uyarınca cezalandırılmasına

karar verilmesi,
Oğuzhan Aslan'ın, Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 170/1-c, 3713 sayılı

TMK'nın 5. Maddeleri,


Patlayıcı madde imal etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 174/1-2, 3713 sayılı

TMK'nın 5.maddeleri ve TCK'nın 31/3, 53. 54. 58 ve 63. maddeleri uyarınca

cezalandırılmasına karar verilmesi.
Murat AplakTn; Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 170/1-c, 3713 sayılı

TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri uyarınca

cezalandırılmasına karar verilmesi,
Fatih Derdiyok'un, Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 170/1-c, 3713 sayılı

TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri uyarınca

cezalandırılmasına karar verilmesi.
1586 / 2271
Bora Ballı'nın, Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 220/6-

7. 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın S.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 38/1 maddesi delaletiyle

170/1-c, 3713 sayılı TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri

uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Seyhun Zayim'in, Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri.


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 38/1 maddesi delaletiyle

170/1-c, 3713 sayılı TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53. 54, 58 ve 63. maddeleri

uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Bayram Demir'in, Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın

220/6-7, 314/3 maddeleri delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın 5.maddeleri,


Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 38/1 maddesi delaletiyle

170/1-c. 3713 sayılı TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri

uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,
Boğaç Kaan MurathanTn. Terör örgütüne yardım etmek eylemi nedeniyle 5237 sayılı

TCK'nın 220/6-7, 314/3 maddesi delaletiyle TCK'nın 314/2, 3713 sayılı TMK'nın

5.maddeleri,
Patlayıcı madde atmak eylemi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 38/1 maddesi delaletiyle

170/1-c, 3713 sayılı TMK'nın 5. maddeleri ve TCK'nın 53, 54, 58 ve 63. maddeleri

uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmalarına,
Adli Emanetin 2008/310-369-370 sıra numarasında kayıtlı kan ve kıl örnekleri ve eşyalar

ile 2008/1073 sıra numarasında kayıtlı suç unsuru görüşmeleri içeren DVDTerin delil

olarak dosya içerisinde saklanmasına karar verilmesi iddia ve talep edilmiştir.
3)KOVUŞTURMA SAFAHATI
a)İSTANBUL 12.ACM'SİNDEKİ YARGILAMA
İstanbul 12.ACM'ne açılan davanın 2009/31 Esas no ile 1.7.2009 tarihinde 1.

duruşmasının yapıldığı, bu duruşmada hazır bulunmayan Oğuzhan Aslan dışındaki

sanıkların savunmalarının alındığı, 9.12.2009 tarihinde 2.duruşmasının yapıldığı, 2.

Duruşmada Boğaç Kaan MurathanTn tanıkları olarak hazır edilen Bayrampaşa Cezaevinde

İnfaz Koruma Başmemuru olarak görevli Hüseyin Kaya, Boğaç Kaan MurathanTn

arkadaşı Şafak Sezer, Bedirhan Şinal ile Edime F Tipi Cezaevinde aynı koğuşta kalan

Oğuz Alparslan Abdulkadir'in dinlendiği, Oğuzhan Aslan'ın müdafii hazır olmadığı için

dinlenmediği,


Oğuz Alparslan Abdulkadir'in, Bedirhan Şinal'in İlhan Selçuk'a mektup yazarak bu işi

kendisinin yaptığını yazdığını bildiğini, Bedirhan'ın kendisine diğer sanıkların isimlerini,

onlar zaten müebbetlik, bir şey olmaz diyerek şaşırtmak amacıyla verdiğini, hatta Silivri'ye
1587/2271
Ergenekon davasına ne zaman gideceğini, Cezaevinden çıkınca çete kuracağını, ünlü

olmak istediğini söylediğini ifade ettiği,


Oğuz Alparslan Abdülkadır in bu beyanları üzerine Bedirhan Şinal'in, "Tehdit mektubunu

bana Hüseyin Görüm vasıtasıyla Oğuz Alparslan Abdulkadir yazdırdı. Cezaevinde, benim

görüşme sırasında kimlerin yanında kaldığım ve kimlerin bu görüşmeye katıldığının

cezaevine sorulması halinde benim ifademi değiştimıek isteyenlerin kim olduğu ortaya

çıkacaktır. Burada tanıklık yapanların da, burada ifade vermeye zorlandıkları ortaya

çıkacaktır" dediği ve 1 sayfalık el yazısı savunma sunduğu,


Duruşma sırasında Bedirhan Şinal'e küfredildiği, diğer sanıkların dinlenen tanıkların

beyanlarından Bedirhan Şinal'in ifadelerindeki çelişkinin ortaya çıktığını belirttikleri

duruşma tutanağından anlaşılmıştır.
3. Duruşma 24.5.2010 tarihinde yapılmış ve Oğuzhan Aslan'ın yaşı nedeniyle gizli yapılan

bu duruşmada Oğuzhan Aslan'ın savunması Av.Selma Taş refakatinde alınmıştır. Oğuzhan

Aslan önceki aşama ifadelerini önemli oranda değiştirerek savunmasını yaptığı, duruşmada

Bedirhan Şinal'in Oğuzhan Aslan'a baskı altında olup olmadığını sorduğu görülmektedir.

Duruşmada Cumhuriyet gazetesi çalışanları tanık olarak dinlenmiştir.
6.10.2010 tarihinde yapılan 4. duruşmada Bedirhan Şinal "Ben İlhan Selçuk ve

Cumhuriyet gazetesine yönelik eylem öncesinde bu eylemi hangi amaçla yapılacağına dair

sorulan soruya şu andaki ortam itibariyle cevap vermek istemiyorum, ancak sadece benim

bulunduğum gizli bir duruşma yapıldığı takdirde buna ilişkin sorulacak sorulara ayrıntılı

cevap verebilirim" demiş, müdahil vekili de Bedirhan Şinal'in gizli oturumda

dinlenilmesini talep etmiş, Mahkeme de celse arasında tespit edilecek bir tarihte Bedirhan

Şinal'in bulunduğu Cezaevinden getirtilerek diğer sanıkların bulunmadığı kapalı

duruşmada dinlenmesine karar vermiştir. Aynı duruşmada Murat Aplak'ın tahlisine karar

verilmiştir.
9.11.2010 tarihindeki 5. Duruşma gizli oturum olarak yapılmıştır. Gizli oturumda Bedirhan

Şinal özellikle Boğaç Kaan Murathan vekili Av. Burak Bekiroğlu hakkında iddialarda

bulunmuş ve buna dair bazı el yazılı belgeleri sunmuştur. Mahkeme bu belgelerin

gereğinin ifası için İstanbul Cumhuriyet savcılığına, Cezaevindeki infaz memuru ile ilgili

olarak da bir suretinin Silivri Cumhuriyet başsavcılığına gönderilmesine karar verilmiştir.
Oğuzhan Aslan'ın 15-18 yaş grubunda çocuk olması nedeniyle 6.10.2010 tarihli 4.

duruşmada alınan karar gereği hakkındaki evrak tefrik edilmiştir.


22.12.2010 tarihinde yapılan 6. duruşmada iddia makamı davanın İstanbul 13.ACM'de

derdest olan 2008/209 esas nolu dosyayla birleştirilmesini talep etmiş, Müdahil vekili

talebin karara bağlanılmasını Mahkemenin takdirine bırakmış, Mahkemenin 22.12.2010

tarih ve 2010/413 sayılı kararı ile davanın İstanbul 13. ACM'de derdest olan 2008/209 esas

nolu dava dosyasıyla birleştirilmesine karar verilmiş ve 13.1.2011 tarihinde dava dosyası

İstanbul 13. ACM'ne gönderilmiştir. 13.ACM tarafından Birleştirmeye muvakafakat

verilmemesi üzerine çıkan olumsuz görev uyuşmazlığı, Yargıtay 5. Ceza Dairesinin
13.4.2011 tarih ve 2011/4066-2990 sayılı kararı ile giderilmiş, dosya İstanbul 13.ACM'ne

gönderilmiştir.


1588 / 2271
Bedirhan Şinaljstanbul 12.ACM'nin 2009/31 esas saydı davasındaki 1.7.2009 tarihli

savunmasında. Savunmasını yazılı olarak vermek istediğini belirttiği ve yazılı savunma

dilekçesi verdiği, bu dilekçede Bora Ballı ve Seyhun Zayim 'in talimatıyla Cumhuriyet

gazetesine molotof attığım, ayrıca benzin alırken de Fatih Derdiyok'a ne için aldığını

söylemediğini, yalan söylediğini, üzerinde bulunan tabancayı gösterdiğinin doğru

olduğunu, tabancayı nereden bulduğunu söylemediğini, molotof yapmayı da bir

arkadaşından öğrendiğini, ismini söylemediğini, kendisine ne zaman talimat verildiği

konusunda daha önce ifadesinin bulunduğunu, bunun dışında eylemin detayına ilişkin

cevap vermeyeceğini ifade etmiştir. Soru üzerine, olay sırasında ismini hatırlayamadığı

hap kullandığını, sakinleşmek ve kendisine güven gelmesi için sayısını söylemek istemediği

miktarda hap aldığını, bilincinin yerinde olduğunu, huzurdaki şahıslardan Bora Ballı,

Seyhun Zayim, Boğaç Kaan Murathan, Bayram Demir, Fatih Derdiyok ve Murat Aplak i

tanıdığını, Boğaç Kaan'ı nereden tanıdığına ilişkin soruya cevap vermek istemediğini,

diğer sanıkları nereden tanıdığına dair soruları bu konularda ayrıntılı ifade verdiğini bunun

dışında sorulara cevap vermek istemediğini ifade ederek cevaplamıştır.
9.11.2010 tarihindeki gizli oturumda, Eski ifadelerini tekrar ettiğini Boğaç Kaan Murathan

ile aynı koğuşta kaldığına dair beyanlarının doğru olduğunu ve tekrarladığını,

Bayrampaşa Cezaevinin her türlü yasadışı yapılanma, telefon sokma açısından kontrolü

güç bir yapı olduğu beyanının da doğru olduğunu, Boğaç Kaan Murathan in tanık olarak

dinlettiği Hüseyin isimli Gardiyanın Cezaevindeki gardiyan yapılanmasının içinde ve

Boğaç Kaan in adamı olduğunu, kendisinin Tekirdağ F Tipi Cezaevinden yazdığı Boğaç

lehine olan ifadeyi Boğaç in Avukatının yazarak gönderdiğini, kendisinin de bunu aynen

yazıp gönderdiğini, kendisine bunu yazıp gönderen şahsın Hakan Karakaş olduğunu, ona

da bunları Boğaç Kaan in Avukatının yazdığını, bu ifadeyi göndermesi için Boğaç in

Avukatı tarafından kendisine para vaadinde bulunulduğunu, Hakan Karakaş in kendisine

hitaben yazdığı mektup ile Mahkemeye ne yazması gerektiğine ilişkin el yazılı belgeleri

Mahkemeye ibraz ettiğini savunduğu, Mahkemeye 2 ve 3 sayfadan ibaret 2 ayrı doküman

sunduğu anlaşılmıştır.
Ayrıca Silivri 5 Nolu L Tipi Cezaevinde iken, Polis aleyhine ifade vermesi için kendisine

gönderilmiş olan küçük notları Mahkemeye verdiğini, bu notları da kendisine Yusuf

ismindeki Gardiyanın getirdiğini ifade etmiş ve Mahkemeye 3 sayfadan ibaret küçük notlar

halinde el yazısı evrakları sunmuştur.


Kendisinden bu şekilde 12. Ağır Ceza Mahkemesine dilekçe vermesini ve polislerin de

aleyhine konuşmasını istediklerini, yargılamanın başından beri Boğaç Kaan in Avukatları

ve aracıları vasıtasıyla ifadesini değiştirmesinin istendiğini, Hakan Karakaş in göndermiş

olduğu el yazılı notları sunduğunu, bu kişilerin de anneannesine para verip açık görüşe

getirdiklerini, dilekçeleri bu yönlendirmelerle Mahkemeye göndermiş olduğunu,
Boğaç Kaan müdafıinin kendisini polislerin yönlendirmiş olduğuna ilişkin tüm iddialarını

sunduğu belgelerle çürüttüğünü, aksine Boğaç Kaan ve müdafısinin değişik yollarla bu

olayı Boğaç Kaan in ve Onun bağlı olduğu yapının üzerinden atarak sanki sadece bir

menfaat karşılığı işlenilmiş bir eylem gibi göstermeye çalıştıklarını, bugüne kadar işlediği

tüm suçları 14 yaşından itibaren Eyüp Ülkü Ocakları Başkanı Bora Ballı ve yardımcısı

Seyhun Zayim in yönlendirmesiyle işlediğini, bu şahısların herhangi bir yapıya bağlı

olduğunu bilmediğini, Cezaevine girdikten sonra öğrendiğini, kendisinin özellikle

Cumhuriyet gazetesine karşı yaptığı eylemi de bunların vaatleri sonrasında yaptığını, bu


1589/2271
yapının Seyhun Zayim 'e sahip çıktığını, Sedat Peker 'in Onu yanına aldırdığını, Boğaç

Kaan'ın da onun yanında olduğunu, gerçekleri konuştuğu için kendisine sahip

çıkmadıklarını savunmuş ve "Ben özetle şunu söylüyorum bu eylem bana Ergenekon Terör

Örgütünün amaçları doğrultusunda işlettirilmiştir. Ben bu eylemde kullanıldım. Benim asıl


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   231   232   233   234   235   236   237   238   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin