Sanık Emcet Olcaytu'nun, aramada ele geçen istihbari içerikli notlar konusundaki sorulara
"Bunları bana soramazsınız", "Bunlar Aydınlık Dergisi'nin hukuk danışmanı olmam
nedeniyle bende olan belgelerdir, yayınlanıp yayınlanmadığını bilemem ", "O sorduğunuz
kişiler bizim mahallenin çırağı ve yahudi terzisidir" şeklindeki cevaplarla savsaklayarak
cevap vermediği, dosya kapsamındaki delillere göre sanık Emcet Olcaytu'nun Ergenekon
Terör Örgütünün istihbari çalışma ve ilişkilerinde önemli bir yere sahip olduğu,
Sanık Emcet Olcaytu'nun aramada kendisinden ele geçen "Görüşme yeri Kornikov 'un evi,
görüşülen kişiler Kornikov ve Vitoli Siguryev, görüşme konuları PKK, İran, Günay
Azerbaycan, Hint- Çin anlaşması, İrak 'ta ki gerilla Türk- Rus gazı.... ", " Vitoli Siguryev 'in
Rus Yahudisi İhan Koziski koordinatörlüğünde Dohuk'ta PKK, KDP ve Türkiye
Gladyosundan birkaç kişinin katıldığı toplantı neticesinde Şemdinli olaylarının patlak
verdiği, Seferi Yılmaz 'm olaydan önce haberi olduğu, Suriye 'ye karşı operasyon öncesi
1783/2271
Türkiye'de istikrarsızlığın çıkarılacağı..." şeklindeki istihbari belgelerde geçen kişiler
hakkında "Kornikov bizim bakkalın yeğeni, Vitali Siguryev 'de bizim mahalledeki Yahudi
terzi" gibi beyanlarda bulunduğu, sanık Ferid İlsever'in ise Kornikov hakkında
"Pravda'nın Türkiye'de çalışmış, Rusya'ya ait Pravda gazetesinin Türkiye'de çalışmış
muhabiridir " şeklinde beyanda bulunduğu,
Yine İşçi Partisi İstanbul il örgütünde yapılan aramada ele geçen el yazısı ile "Teoman 'dan
gelen bilgi" ibaresiyle başlayan bilgisayar çıktısı belgede Yaklaşık 2 ay önce Sirkeci'de bir
kebap restoranında önemli bir yemek yendiğini, yemeğe çok önemli bazı emekli generaller
ve çeşitli Kuvai Milliye Derneklerinin yöneticilerin katıldığı bir toplantı yapıldığı
belirtiliyor ve devamla bu bilgiyle örtüşen bir başka bilgiyi ise Kornikov verdi, Kornikov
Gladyonun 1, 2 yıldır Ulusalcılara sızmaya çalıştığını ancak bunu tam başaramadığını
belitti. Bunun için Gladyo kendi Ulusalcılarını yarattı. Bunun başında daha önce
duyulmamış bazı Dernekler ve isimler var. Gladyo bu iş için hatırı sayılır paralar da
harcıyor. Hatta Gladyonun Ulusalcıları yeni bir televizyon kanalı kuracak paraya ulaştılar
yazdığı.
Sanık Emcet Olcaytu'nun bir kısmı kendisinden ele geçen bu belgelerde Türk
Gladyosunun bir kısım faaliyetlerinden bahsedilmesine rağmen yalnızca Azerbeycan ile
ilgili olanları haberde kullandığını, sanık Ferid İlsever'in beyanının ve Teoman Alili'den
gelen şeklindeki notların kendisini bağlamayacağını ifade ettiği, böylece önceden
tanışıldığı, evinde yapılan görüşmeye vakıf olunduğu, Türkiye Gladyosu hakkında
iddianameyle de kısmen örtüşen bir kısım bilgiler verdiği söylenen ve irtibat halinde
olunduğu anlaşılan Rus Pravda yazarı Kornikov ile aralarındaki ilişkiyi ve Ergenekon
Terör Örgütünün bu konudaki istihbari çalışmalarını gizlemeye, verdiği cevaplarla konuyu
önemsiz göstermeye çalıştığı.
Sanık Emcet Olcaytu'nun sanıklarından Adil Serdar Saçan ile irtibatının Ergenekon Terör
Örgütü üyelerinin perde arkasındaki ilişkilerini ortaya koyduğu, 2001 yılında Tuncay
Güney'in beyanlarından sonra muhtemel operasyonların önünü almak amacıyla Aydınlık
dergisinde değişik haberler yapıldığı, bu haberlerden 1 ve 8 Nisan 2001 tarihli olanlarında
doğrudan sanık Adil Serdar Saçanin hedef alındığı ve "...Süper NATO ile ve
Fethullahçılar ile sıkı bağlantısı ile tanınıyor. Serdar Saçan ifadesini aldığı sanıklara,
hazırladığı dosyaların günü gelince işleme konacağını ve ordu içindeki önemli
düzenlemelerde kullanılacağını söylemekten bile çekinmedi. Hatta ordunun bütünlüğünü
hedef alan propagandalar yaptı ve ödüller vaat etti" şeklinde isnatlarda bulunulduğu,
sanık Adil Serdar SaçanTn 2006 yılında ise kendisine geçmişte bu isnatlarda bulunan
Aydınlık dergisi adına gelen sanık Emcet Olcaytu ile Danıştay ve Hrant Dink olaylarının
Polis içindeki Fethullahçı yapı tarafından gerçekleştirildiğinden bahsettiği bir röportaj
yaptığı,
Sanık Adil Serdar Saçan ve Aydınlık dergisi çevresi arasındaki geçmişten bu yana devam
eden görünürdeki husumetin Danıştay eyleminden sonra sanık Emcet Olcaytu ile yapılan
ilk görüşmede bitirilmesi, sanık Adil Serdar SaçanTn Ergenekon Terör Örgütünün Hrant
Dink ve Danıştay eylemlerindeki hedef saptırma amaçlı propagandasına destek vermesi,
sanık Emcet Olcaytu'nun sanık Doğu Perinçek'in görüşme talebini sanık Adil Serdar
Saçan'a iletmesi, yine sanık Doğu Perinçek'in sanık Emcet Olcaytu kanalı ile bir kaza
geçiren sanık Adil Serdar Saçan'a "Gazi Kardeşim" hitabıyla geçmiş olsun mektubu
yazması ve benzeri olayların sanık Emcet Olcaytu ile sanık Adil Serdar Saçan arasındaki
1784/2271
I
örgütsel irtibatı ve Ergenekon Terör Örgütü mensuplarının perde arkasındaki irtibatlarını
gösterdiği,
Sanık Emcet Olcaytu nun Danıştay eyleminden hemen sonra Ergenekon Terör Örgütünün
amaçlarına uygun şekilde faaliyet gösterdiği, soruşturma kapsamındaki aramada
kendisinden sanık Alparslan Arslan ve ailesinin özel fotoğraflarının ele geçtiği, bu
fotoğrafların kullanılarak sanık Veli Küçük'e destek verildiği, bu fotoğrafların sanık
Alparslan ArslanTn babası İdris Arslan tatarından Aydınlık dergisine verildiği, İdris Arslan
bu fotoğrafları Aydınlık dergisine verme sebebini "Basında oğlum ile Veli Küçük'ün bir
arada gösterildiği fotoğraftaki kişinin, bu fotoğraflarla karşılaştırılarak oğlum olmadığı
anlaşılsın diye Aydınlık Dergisine verdim " şeklinde açıkladığı, bu fotoğrafları Emniyet,
Cumhuriyet savcılığı veya diğer basın kuruluşlarına değil de Aydınlık dergisine verdiği
sorusuna ise "Emniyet beni Savcıya gönderdi, Savcıya ulaşamadım, diğer basın organları
ilgilenmediler, dinlemediler " şeklinde inandırıcılıktan uzak bir cevap verdiği.
Sanık Emcet Olcaytu'da ele geçen "Önemli Not" başlıklı el yazısı belgede, "Emcet
Ocayto, Ethem Sancak! değil Savcıyı ve Tayyip Erdoğan'ın hukuki sorumluluklarını
ortaya koyan bir hukuki değerlendirme yapsın. Bu olayda Ethem Sancak'ın bir
sorumluluğu, suçu gözükmüyor" yazdığı, . bu belgede geçen Ethem Sancak'ın kendi
beyanına göre işletmelerinde İşçi Partisi ile bağlantılı birçok kişiyi çalıştıran, geçmişte
sanık Doğu Perinçek ile birlikte hareket eden birisi olduğu,
Soruşturma kapsamındaki aramalarda Adil Serdar Saçan, Ahmet Tuncay Özkan, ve
Tuncay Güney'den "...Ethem Sancak, İlgi: 17.4.2000 Tarihli Öneriniz Hk." başlıklı,
"...Kurumumuza yaptığınız başvuru oldukça düşündürücü, dikkate değer bulunmuş ve
değerlendirilmeye alınması için ilgili birimlere iletilmiştir. Bilgilerinize... " ibaresiyle
biten, yine ".....4). Ulusal Lobi içinde yer alması uygun görülen işadamlarımızın
Koordinasyon Merkezi'nin oluşumuna 50 milyar liradan az olmamak kaydı ile bağışta
bulunmaları kararlaştırılmıştır. Bilgilerinize.. Saygılarımızla, 19 Mayıs 2000" ibaresiyle
iki adet mektup ele geçtiği. Ethem Sancak'ın bu mektuplar hakkında "...hatırlamadığı, bu
iki mektubun kendisine yazılmış ama gönderilmemiş ya da Doğu Perinçek ile yollarını
ayrıldığı için kendisini zor duruma sokmak için yazdırılmış olabileceğini. Ulusal Lobi
hakkında bilgisi olmadığını" beyan ettiği,
Ergenekon Terör Örgütünün kendi mensuplarını baskılamakta hatta intihara bile
zorlamakta olduğu, Ergenekon Terör Örgütü yöneticilerinden olan sanık Veli Küçük'ün
gazeteye verdiği röportajda "Süleyman diye tanırım" dediği, Danıştay eyleminden sonra
polisten kaçtığı süre içerisinde intihara teşebbüs eden Muzaffer Tekin için kullandığı "Qy/e
dangıl dungul intihar olmaz, Türk subayı dediğin alır silahı kafasına sıkar " şeklindeki
ifadenin açık bir örgütsel tavır olduğu,
Aynı şekilde, aramada sanık Emcet Olcaytu'dan çıkan ses kaydına göre, sanık Gürbüz
Çapan'ın basına yansıyan ve kamuoyunca Ergenekon Terör Örgütü aleyhine
değerlendirilebilecek beyanatlarını değiştirmesi konusunda sanık Ferid İlsever tarafından
zorlandığı, buna dair telefon görüşmesinden sonra sanık Gürbüz Çapan adına bir basın
açıklaması hazırlanılarak mail yoluyla sanık Gürbüz Çapan'a gönderildiği, sanık Emcet
Olcaytu'da sanıklar Ferid İlsever ile Gürbüz Çapan arasında geçen bu görüşmenin ses
kaydının bulunduğu,
1785/2271
Sanık Emcet Olcaytu'dan aramada Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet savcısı
Zekeriya Öz hakkında ve Üstteğmen Özkan Seyrek imzalı ilçe Kaymakamı, Milli Eğitim
Müdürü, Nüfus Müdürü ile eşleri hakkında siyasi, dini vb. görüşlerine göre kişisel
verilerinin kaydedildiği belgeler ele geçtiği,
Sanık Enıcet Olcaytu'dan aramada sanık Emin Gürses'e ait. Aydınlık dergisi ile ilgili
olmayan bir tekzip metni ele geçtiği, sanık Emcet Olcaytu'nun bu tekzip metninin
kendisinde bulunma sebebini mantıklı bir şekilde açıklayamadığı görülmüştür.
Sanık Emcet Olcaytu'dan "hayatiozcan.jpg" isimli bir dijital belge ele geçtiği, bu belgenin
dijital dosya yolunun "\C\FOTO\ege ordu\hayatiozcan\hayatiozcan.jpg" şeklinde olduğu,
buna göre sanık Emcet Olcaytu ile de irtibatı bulunan ve aramada kendisinden NATO
İzmir Karargahına ait sabotaj planları ele geçen sanık Hayati Özcan'ın, sanık Emcet
Olcaytu tarafından "Ege Ordusu'" ile ilişkilendirildiğk sanık Emcet Olcaytu'nun bu
konudaki sorulara ilgisiz cevaplar verdiği, İşçi Partisi Genel Merkezindeki aramada ele
geçen bir CD içerisindeki "İzmirden Hayati Özcanın Gönderdiği Belgeler" isimli klasörde
bulunan Ege Ordu Komutanlığına ait askeri belgelerle irtibatını ortaya çıkartabilecek bu
delil hakkında cevap vermekten kaçındığı,
Sanık Emcet Olcaytu'nun iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün bir
kısım mensubu ile örgütsel irtibat halinde bulunduğu, tespit edilen telefon görüşmeleri
içeriğine göre örgütsel gizliliğe riayet ettiği, Ergenekon Terör Örgütü yöneticilerinden olan
sanık Doğu Perinçek'in emir ve talimatları doğrultusunda basın yayın, örgüt mensupları ve
irtibatlı Sivil Toplum Örgütlerinin örgütsel faaliyetlerinden kaynaklanan hukuki
sorunlarının çözümü konusunda örgütsel faaliyette bulunduğu, örgüt faaliyeti çerçevesinde
istihbarat topladığı, kişilere ait bilgileri hukuka aykırı olarak kişisel veri olarak kaydettiği,
kendisi dışındaki kişiler arasında geçen bir telefon konuşmasını kayda aldığı ve/veya
bulundurduğu, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu
dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde, mesleğinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak, hukuka
aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine;
hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya
sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla kez kişisel veri olarak kaydetmek
eylemine uyan TCK 135 - (2), (1), TCK 137 - (1), TCK 43 -(1),(2) maddelerine göre
cezalandırılmasına,
c) Örgüt faaliyeti çerçevesinde mesleğinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak hukuka
aykırı kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşüne, ırki kökenine; hukuka aykırı olarak ahlaki
eğilimine, cinsel yaşamına, sağlık durumuna veya sendikal bağlantısına ilişkin kişisel veri
olarak kaydedilen bilgileri hukuka aykırı olarak bir başkasına vermek, yaymak veya ele
geçirmek eylemine uyan TCK 136 - (1), TCK 137 ~(1), TCK 43 -(1), (2) maddelerine göre
cezalandırılmasına,
ç)Örgüt faaliyeti çerçevesinde mesleğinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak seslerin
kayda alınması suretiyle kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal etmek eylemine uyan
1786/2271
(2.7.2012 tarih ve 6352 S.K. riun 81 - a) maddesi ile değiştirilmeden önceki) TCK 134 -
(1), TCK 137 - (1) maddelerine göre cezalandırılmasına,
d)Sanık hakkında TCK 53 ~(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
53.SANIK EMİN CANER YİĞİT
İddianamede sanığın.
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler
hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak bir adet ruhsatsız ateşli silah ve buna ait
mermileri bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (1), (3), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Emin Caner Yiğit aşama ifadelerinde, kendisinin sanık Veli Küçük'ün şoförü
olmadığını, 2004 yılı Kasım ayı ile 2005 yılı Ocak ayı ortasına kadar bir buçuk ay süreyle
Stratejik Güvenlik Şirketinin evrak götürüp getirme işlerini yaptığını beyan ederek
suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Emin Caner Yiğit'in
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Levent Temiz, Sinan
Aydın Aygün, Ertaç Giray. Hayrettin Ertekin, Emin Şirin, Sami Hoştan, Veli Küçük, Erol
Mütercimler, İbrahim Şahin, Kemal Kerinçsiz, Sevgi Erenerol, Erol Manisa, Mehmet
Zekeriya Öztürk, Vedat Yenerer, Güler Kömürcü, Emin Gürses ve Boğaç Kaan
Murathan'ın kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu tespit edilmiştir.
Sanık Emin Caner Yiğit'in, Ergenekon Terör Örgütü üyesi sanık Sedat Peker'in daha önce
hüküm giydiği Çıkar amaçlı organize suç örgütünün üyelerinden birisi olduğu, sanık Sedat
Peker tarafından Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olan sanık Veli Küçük'e
şoförlük yapması için görevlendirildiği, maaşının sanık Boğaç Kaan Murathan vasıtası ile
sanık Sedat Peker tarafından ödendiği,
Sanık Emin Caner Yiğit'in evindeki aramada sanık Boğaç Kaan Murathan ve yine sanık
Sedat Peker liderliğindeki çıkar amaçlı organize suç örgütü üyelerinden Yener Keskin
adına düzenlenmiş pasaportlar, sanık Sedat Peker'in resminin yer aldığı özel tasarım bir
tablo, bayrak ve üç hilal üzerinde silahlar ve mermiler konularak çekilen resimler.
Ayrıca Ergenekon Terör Örgütü üyelerinden Semih Tufan Gülaltay'ın hüküm giydiği ve
Silahlı Terör Örgütü olduğu yargı kararları ile kesinleşen Türk İntikam Tugayı Terör
Örgütünün adı geçen, üzerine silah ve şarjör konulmuş Türk Bayrağı üzerine "Ölüm
Allah in Emri Biz Emir Kuluyuz-TİT" yazan resim,
1 adet VZOR 70 Cal marka ruhsatsız tabanca, tabancaya ait 1 adet şarjör ve şarjöre basılı
vaziyette 5 adet MKE yapımı 7.65 mm. çapında fişek, 1 adet boş vaziyette Glock marka
tabancaya ait şarjör ele geçirildiği, Kriminal Polis Laboratuarı ekspertiz raporuna göre
tabanca ve fişeklerin 6136 S.K. kapsamında yasak niteliğe haiz oldukları,
1787/2271
Sanık Emin Caner Yiğit"in iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün
yukarıda yazılı mensupları ile örgütsel irtibat halinde olduğu, sanıklar Sedat Peker ve Veli
Küçük'ün hiyerarşisinde faaliyet gösterdiği, sanık Veli Küçük*ün sanık Sedat Peker ve
adamları ile irtibat kurmasına aracı olduğu, ruhsatsız silah bulundurduğu ve taşıdığı,
örgütsel sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör
Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından.
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler
hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak bir adet ruhsatsız ateşli silah ve buna ait
mermileri bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K 13 ~ (1), (3), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
c)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
54.SANIK EMİN GÜRSES
İddianamede sanığın,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde Halkı. Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı bir
isyana tahrik etmek eylemine uyan, TCK 313 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre
cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Emin Gürses aşama ifadelerinde suçlamayı kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre. sanık Emin Gürses'in
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Sevgi Erenerol, Erol
Mütercimler, Emcet Olcaytu, Merdan Yanardağ, Tunç Akkoç, Mustafa Dönmez, Levent
Temiz, Erbay Çolakoğlu, İlyas Çınar. Kemal Kerinçsiz, İbrahim Benli, Ferid İlsever, Fuat
Turgut. Ufuk Akkaya, Habip Ümit Sayın, Vedat Yenerer, Veli Küçük, Mehmet Zekeriya
Öztürk, Doğu Perinçek, Mehmet Adnan Akfırat. Turhan Özlü, Güler Kömürcü, Mustafa
Ali Balbay, Emin Caner Yiğit, Hatice Bahtiyar, Mehmet Bedri Gültekin, Durmuş Ali
Özoğlu, Halil Behiç Gürcihan, Erkan Önsel, Erol Manisa, Mehmet Bora Perinçek (İstanbul
Üniversitesi İletişim Fakültesi-2124400000), İşçi Partisi İstanbul İl Örgütü (Doğu
Perinçek. Aydın Gergin. Yusuf Beşirik), İşçi Partisi Genel Merkezi (Yusuf Tunçer) ve
Ulusal Kanal'ın (Serhan Bolluk. Ferid İlsever) kullanımlarındaki telefon hatları arasında
irtibat bulunduğu, ayrıca sanığın dosya kapsamına göre sangın diğer sanıklar Mehmet
Haberal, Muzaffer Tekin, Mehmet Fikri Karadağ, Hasan Atilla Uğur, İlker Güven, Birol
Başaran ve Oktay Yıldırım ile örgütsel irtibatının olduğu anlaşılmıştır.
Sanık Emin Gürses'in 6.9.2003 tarihinde bir konferans salonunu dolduran dinleyicilere
Ergenekon Terör Örgütünün propagandası olan. ülkenin kurtuluş savaşı koşullarında
bulunduğu, milli devletin saldırı atında olduğu, milli bir cephe oluşturmaya çalıştıkları,
devleti yıkmak isteyenlere devletin teslim edilemeyeceği, bunun için kavganın göze
1788/2271
alınması, örgütlenilmesi gerektiği şeklinde bir konuşma yaptığı ve "...Mustafa Kemalin
dediği görevi, talimatı yerine iyi getiriyoruz ifa ediyoruz şiddetle demek doğru yoldayız,
onun için çekinecek bir şey yoktur. Gerekirse silah almak için başvuruda bulunun, bunu
açık söylüyorum, bunu açık söylüyorum iş o kadar ciddidir ki Diyarbakır 'da her an Avrupa
Birliğinin talimatı ile Belediye Başkanı yeni bir referandum yapacağım diye açıklama
yapabilir, bunlar olmayacak şeyler değildir... " şeklindeki ve benzer mahiyetli, basın yayın
araçları ile de kamuoyuna yayılan konuşmalar yaptığı,
Usulüne uygun olarak kayıt altına alınan iletişim tespit tutanaklarında Sanık Emin
Gürses'in Ergenekon Terör Örgütü ve bazı mensupları ile irtibatını ortaya koyan birçok
telefon konuşmasının tespit edildiği, örnek olarak,
10.1.2008 tarihinde sanık Emin Gürses ile sanık Sevgi Erenerol arasında geçen telefon
görüşmesinde sanık Emin Gürses'in bazı irtibatlarıyla yapmış olduğu görüşmelerde
"Şemdinli meselesini çözdünüz buna sıra ne zaman gelecek" şeklinde soruşturma
kapsamında tutuklanan sanık Muzaffer Tekin'in durumunu sorduğu ve "Sıra ona geldi
şimdi" şeklinde cevap aldığının anlaşıldığı,
Sanık Emin Gürses'in, Ergenekon Terör Örgütü mensuplarından Veli Küçük, Sevgi
Erenerol. Mehmet Fikri Karadağ. Mehmet Zekeriya Öztürk, Kemal Kerinçsiz, Güler
Kömürcü, Sami Hoştan, Ali Yasak, Ümit Oğuztan ve birçok kişinin soruşturma
kapsamında gözaltına alınmalarına müteakip aynı gün Ü.K. ile yaptığı telefon
görüşmesinde "Ya bu topladılar bizim bütün şeyleri" dediği,
Sanık Habip Ümit SayınTn kendisi hakkındaki "Klişedeki bir toplantıda Sevgi Erenerol 'un
bu yapılanmanın adının Ergenekon olduğunu söylediğini" iddiasını reddeden sanık Emin
Gürses, sanıklar Veli Küçük ve Güler Kömürcü' nün soruşturma kapsamında gözaltına
alındığı 22.1.2008 tarihinde yaptığı bir telefon konuşmasında muhatabına "...Mesela Güler
Kömürcü var gazeteci, onu da almışlar, hiç bunlarla bi ilişkisi yok, demek ki mesela benim
bildiğim bi ilişkisi yok, bi çok biçok toplantıya ben gittim, hiçbir zaman Güler Kömürcü'yü
orda görmedim bunlar gizli toplanıyorlar diyor, gizli toplantılarda bile görmedim Güler
Kömürcü'yü, demek ki bunun haricinde, benim gitmediğim bunlar ayrı bi iş
çeviriyorlar... " diyerek, sanık Sevgi Erenerol'un basın sözcüsü olduğu Türk Ortodoks
Klisesindeki kendisinin de katıldığı gizli toplantılardan bahsettiği, bu durumun ayrıca
"Derin Ergenekon" isimli belgenin neden Sevgi Erenerol'da bulunduğu konusundaki
ithamı destekler mahiyette olduğu.
Sanık Emin Gürses'in bu tarihten sonra bir sempozyuma davet edilmesi konulu telefon
görüşmesinde " Valla ne güzel olurdu ya, ben bana Şubat ve Mart 'ta sokağa çıkma yasağı
var", "Valla hocam, bizimkiler sızmalar var dediler, İsrailliler ortalarda dolaşıyor.
Nisan 'a kadar orta yerde görünmeye çeksin... " dediği,
Sanık Emin Gürses ile o tarihte henüz gözaltına alınmayan Muvazzaf Yarbay Mustafa
Dönmez arasında 23.1.2008 tarihinde; Emin Gürses "Muzaffer yüzbaşı yedi aydır içerde ",
Mustafa Dönmez "Hiç ses soluk yok dimi", "Vay anasına ya, Ergün Poyraz da öyle
doğru", "Kerinçsiz yalnız bunun altında kalmaz ya bu olayların". Emin Gürses
"Karıştırmak istiyorlar, beni aradılar bugün, hoca seni almadılar mı içeriye, alanın da...
Beni alırlarsa içeriye biliyorlar ki Amerikan ve İsrail Büyükelçilerini havaya uçurmak için
bizimkiler her şeyi yapacak", Mustafa Dönmez "Şimdi ben Büyükanıt Paşa döndükten
S 1789/2271
sonra bakalım neler olacak ya, ben merak ediyorum yani", "Bu bir şey yani, hareket
yani", "Yani bu devir değişecek ya, bu böyle böyle mi kalacak ya", "Bir de şey demiş
savcı, Cumhuriyet Gazetesindeki olayda da bağlantı araştırılacak" şeklinde bir telefon
konuşması geçtiği, devam eden süreçte sanık Mustafa Dönmez'in Sapanca'daki evinde,
Ankara'daki askeri lojmanında ve bu lojmanda ele geçen krokinin gösterdiği Zir
Vadisindeki aramalarda çok miktarda el bombası ve muhtelif silahlar ele geçtiği,
Aynı görüşmede sanık Emin Gürses'in "...Şimdi ben komutanlara Harp Akademisinde
söyledim. Ben olsam başörtüsü maşörtüsü serbest, ister g... açın ister a... açın başınızı ne
ederseniz edin serbest. Ondan sonra derim ki ekiplere, kardeşim kavgayı başlatın. Millet
birbirlerini yesinler bir bunu yaparım. Bak tam zamanıdır. Bırakacaksın birbirini yesin
millet" şeklinde konuştuğu,
Sanık Emin Gürses'in Danıştay saldırısından hemen sonra yaptığı açıklamalar ile olayın
Ergenekon Terör Örgütü ve mensupları ile irtibatının kurulamaması için, soruşturmayı
yanlış yönlendirme, gerçek dışı bilgiler ile kamuoyunu yanıltma ve kara propaganda
faaliyetleri icra ettiği, Gizli Tanık Aydın-1'in ifadelerinin de bu ithamı destekler mahiyette
olduğu,
Bir partiye intisap etmesinde yasal bir engel olmamakla birlikte, dosya kapsamındaki
delillere göre üyesi dahi olmadığı, Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olan sanık
Doğu Perinçek'in Genel Başkanlığını yaptığı İşçi Partisinin faaliyetlerine katıldığı,
Bir kısım sanık ve müdafılerinin duruşmalar boyunca dava dışı konuşmalar yaptıkları, şiir,
fıkra, hikaye okuyabildikleri, bazılarının çocukluk anılarını dahi anlattıkları gözlenmekle
birlikte. Sanık Kemal Kerinçsiz ile sanık Sevgi Erenerol arasında Necip Hablemitoğlu
Dostları ilə paylaş: |