T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliği sayı : 2009/191 Esas no



Yüklə 31,9 Mb.
səhifə269/335
tarix17.08.2018
ölçüsü31,9 Mb.
#71833
1   ...   265   266   267   268   269   270   271   272   ...   335

birçok mensubu ile örgütsel irtibat halinde bulunduğu. Ergenekon Terör Örgütünün

Cumhuriyet gazetesinin reorganizesi konusundaki çalışmalarına iştirak ettiği, Ergenekon

Terör Örgütünün cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan

kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek

eylemi kapsamındaki Cumhuriyet Çalışma Grubunun eylem ve faaliyetlerine iştirak ettiği,

bazı devlet yöneticilerine ait kişisel bilgileri hukuka aykırı olarak kişisel veri olarak

bulundurduğu ve yaydığı, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve

yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5

maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, Yargıtay'ın, TCK'nın 302, 309

maddelerindeki suçlara uyan bir eylemin varlığı halinde aynı sanık için TCK'nın 314

maddesinden ceza verilemeyeceğine dair yerleşik içtihadı dikkate alınarak, sanık hakkında

bu suç nedeni ile Ceza Verilmesine Yer Olmadığına,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini

ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya

tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 311 - (1), 3713 Sayılı

TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, dosya kapsamına göre

Ergenekon Terör Örgütünün asıl ve öncelikli hedefinin, kastının apaçık ortaya çıktığı

eylemin TCK 312 - (1) maddesine uyan Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti

Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen

engellemeye teşebbüs etmek suçunu oluşturduğu, Yürütme Organı gücünü Yasama

Organından aldığı için Yasama Organının da hedefte olduğu kabul edilebilir ise de, dosya

kapsamına göre Ergenekon Terör Örgütünün Yürütme Organına karşı olan eylem ve

faaliyetlerinin öne çıktığı, Yasama Organına karşı olan eylem ve faaliyetlerinin tali

nitelikte olduğu ve Yürütme Organına karşı yürütülen eylem ve faaliyetlerin içinde kaldığı

anlaşıldığından, bu suçtan Ceza Verilmesine Yer Olmadığına,
c)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini

ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye

teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 312 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre

cezalandırılmasına,


ç) Ör güt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi veya

dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel

yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla
1812/2271
kez kişisel veri olarak kaydetmek eylemine uyan TCK 135 - (2), (1), TCK 43 - (1), (2)

maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, sanığın eyleminin basın yayın

alanındaki faaliyetlerinin sağladığı kolaylıktan yararlanarak kişisel verileri hukuka aykırı

olarak başkasına vermek, yaymak veya ele geçirmek suçuna uyduğu anlaşıldığından TCK

136-(1), TCK 137- (1), TCK 43-(l), (2) maddelerine göre cezalandırılmasına,
d)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 ~(9) ve TCK 63. Maddelerinin

uygulanmasına,


70.SANIK EROL MÜTERCİMLER
İddianamede sanığın Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2),

3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.


Sanık Erol Mütercimler aşama ifadelerinde suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Erol Mütercimler

kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Erbay Çolakoğlu, İlyas

Çınar, Ahmet Tuncay Özkan, Hatice Bahtiyar, Gürbüz Çapan, Bedrettin Dalan, Mustafa

Ali Balbay, Halil Kemal Gürüz, Mehmet Haberal. Hüseyin Nazlıkul, İlhami Ümit Handan,

Bedrettin Dalan, Ercüment Ovalı, Hasan Ataman Yıldırım, İsmail Yıldız, Ümit Oğuztan,

Veli Küçük, Hüseyin Vural Vural, Vedat Yenerer, Güler Kömürcü, Habip Ümit Sayın,

Halil Behiç Gürcihan, İbrahim Şahin, Kemal Yalçın Alemdaroğlu, Mehmet Şener Eruygur,

Sinan Aydın Aygün, Emin Caner Yiğit, Evrim Baykara. Halis Yavuz Işıklar, Muzaffer

Tekin, Adnan Türkkan, Mehmet Adnan Akfırat, Turhan Özlü, Emin Gürses, Hüdayi

Ünlüer, Merdan Yanardağ, Yalçın Küçük ve Altunay Şahin'in (Donanma Komutanlığı

Santral-2624146601) kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu, ayrıca

sanık Erol Mütercimler'in telefon numarasının sanık Selim Utku Gümrükçümün cep

telefonu rehberinde kayıtlı olduğu tespit edilmiştir.
Dosya kapsamına göre Ergenekon adlı bir örgütün varlığı iddiasını 5 Ocak 1997 de

Aydınlık dergisinde, 7 Ocak 1997 de Show TVde yayınlanan 40 Dakika adlı programda

yayınlanan röportajları ve 14-15 Haziran 1997 deki Susurluk konferansındaki konuşması

ile kamuoyu gündemine getiren kişinin sanık Erol Mütercimler olduğu,


Erol Mütercimler'in önceki röportajlarında ve Susurluk konferansındaki konuşmasında

Ergenekon örgütünün dağıtıldığı/tasfiye edildiği gibi bir anlatımı yok iken, sanık Ferid

İlsever'in konuşmasından sonra tekrar söz alarak " 1990'larda şekil değişikliğine gittiler.

Ergenekon örgütü dağıtıldı. Haydar Saltıkların tasfiyesinden sonra bu örgüt gücünü

yitirdi, bu da bir gerçek " dediği.
Duruşmada tanık olarak dinlenilen Can Dündar ve Celal Kazdağlı'nın, sanık Erol

Mütercimler'in Ergenekon örgütünün dağıtıldığı, tasfiye edildiği şeklindeki beyanlarını

doğrulamadıkları,
Erol Mütercimler'in Aydınlık dergisinde yayınlanan röportajındaki, 1997 deki Susurluk

kazası sonrası ortaya çıkartılan yapının Ergenekon örgütünün bir birimi olduğu, Susurluk

Konferansındaki, Emekli Generaller Kemal Kayacan ve Adnan Ersöz'ün Ergenekon

örgütünün azmettirmesi ile 1991 ve 1992 yıllarında suikast sonucu öldürüldükleri ifadeleri


ile Ergenekon örgütünün 1983 yılında dağıtılmış olduğu beyanları arasında açık bir çelişki

bulunduğu ve duruşmasındaki savunmasında bu çelişkili durumu mantıklı bir şekilde izah

edemediği,
Erol Mütercimler tarafından Ergenekon örgütünün varlığı iddiasının ortaya atıldığı ilk

açıklamalardan sonra kademeli olarak, örgütün tasfiye edildiği/eski gücünü yitirdiği

açıklanarak, son olarak da Mahkeme huzurunda Memduh Ünlütürk'ün anlattıklarında bazı

çelişkiler gördüğü için 1997 yılından sonra 2008 yılına kadar Ergenekon'dan hiç

bahsetmediği söylenerek, önceki anlatımlarını kıymetten düşürme çabasına girdiği,
Erol Mütercimler'in Ergenekon Terör örgütü hakkındaki açıklamalarının Susurluk

kazasından hemen sonraki döneme denk gelmesinin tesadüf olmadığı, örgütün deşifre

olması ihtimalinin belirdiği bu dönemde ilk olarak bir başkası tarafından değil de Erol

Mütercimler tarafından Ergenekon Örgütü adının açıklanmasının örgütün "Psikolojik

harekât" planının parçası olarak uygun görüldüğü, takip eden dönemdeki bazı tutarsız

açıklamalarının ise, örgütün gerçek anlamda deşifre edilmesinin önüne geçme amacına

yönelik olarak "Bilgi kirliliği" oluşturma faaliyeti olduğu.
Soruşturma kapsamında İşçi Partisinde yapılan aramada bulunan Mütercim (4.3.1997)

başlıklı, üzerinde el yazısı ile Genel Başkan 'a iletilecek notu yazılı bir belge ele geçtiği,

belgenin bazı bölümlerinde "Darbe." Ordu henüz darbe yapmak istemiyor. Darbenin iç ve

dış koşulları henüz olgunlaşmadı. Ama gelişme darbe yönünde. Bu kez darbe olursa, ordu

öyle iki-üç yıl içinde gitmez. En az otuz yıl kalır. Bir kuşağı kendilerine göre yetiştirmeleri

lazım. Türkiye 'nin dengelerini yeniden kurmaları lazım, Üç meraklı subay: Ben, Memduh

Ünlü tür k ile karşılaştığımda bana "Gözlerindeki parıltı aynen EroTunki gibi (Erol

Bilbilik) onu tanıyor musun" dedi. "Tanıyorum" dedim. Biz dört meraklı subayız. Erol

Bilbilik, Memduh Eren, ben. Bir de eskilerden Talat Turhan var. Biz orduyla ilgili malum

konuları araştırıyoruz. Memduh Eren 'i üç gün önce kaybettik, Yılmaz Doğrusöz:

Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı idi. Emekli Koramiral. Çete ve Ergenekon

hakkında konuşabilir" yazdığı, bu belgenin sanık Erol Mütercimlerin anlatımları ile

oluşturulduğunun anlaşıldığı,
Dosya kapsamına göre, sanık Erol Mütercimlerin Ergenekon örgütü konusundaki bu

açıklamaların yapıldığı 1997 ve sonrasının, Ergenekon örgütünün Adli anlamda deşifre

edilmesinin zor olduğu, örgütün gücünü muhafaza ettiği bir döneme denk geldiği, nitekim

bu konuda adli bir girişimde de bulunulamadığı. diğer yandan yerine göre Genelkurmay

Başkanlarının dahi içinde yer alabildiği, örgütten bahseden emekli Generallerin teker teker

öldürüldüğü, geçmişte askeri darbe yapan güçteki bir yapılanmadan bahsedilip hem

örgütün propagandasının yapıldığı, hem de topluma ve ilgili herkese korku salınarak

gözdağı verildiği,


Sanık Erol Mütercimlerin iddianamede belirtildiği ve mütalaanın ilgili bölümünde

anlatıldığı şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün birçok mensubu ile örgütsel irtibat halinde

bulunduğu, Susurluk olayı, Danıştay elmemi, AK Partinin kapatılması davası, askeri darbe

tartışmaları gibi her önemli olayda Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda

kamuoyu oluşturmak ve kamuoyunu yönlendirmek amaçlı faaliyette bulunduğu. Akadamik

ve basın yayın alanındaki kariyerini basın yayın alanındaki bu fâaliyetleri ile örgütün

hizmetine tahsis ettiği, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve

yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,


1814/2271
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5

maddelerine göre cezalandırılmasına,


b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin

uygulanmasına,


71 .SANIK EROL ÖLMEZ
İddianamede sanığın Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2),

3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.


Sanık Erol Ölmez önceki aşama ifadelerinde, başka kalacak yeri olmadığından Kuvayı

Milliye 1919 Demeğinde çaycılık ve temizlik işleri yaptığını, sanıklardan Kahraman

Şahin'in kendisine muhtemel bir deprem afetinde "Özel Kuvvetlerin Afet ve Deprem

Kısmından Sorumlu" olduğunu söyleyerek Özel Kuvvetler yazılı bir kimlik kartı verdiğini,

ayrıca kendisine Erolhan Ejderoğlu ismini taktığını ve bu şekilde hitap ettiğini, İsmailağa

semtinde istihbarat toplama çalışmasında bulunmadığını, sanık Kahraman Şahin ile bu

konulardaki ve kendisini askeri personel olarak tanıtmasına dair telefon konuşmalarının

şaka mahiyetinde bulunduğunu beyan ederek suçlamaları kabul etmemiştir.


Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Erol Ölmez'in

kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Kahraman Şahin, Ali

Kutlu. Abdülvahit Özkaya, Raif Görüm ve Abdullah Arapoğulları'nın kullanımlarındaki

telefon hatları arasında irtibat bulunduğu, sanığın diğer bir kısım sanıklarla da örgütsel

irtibatının bulunduğu, yapılan telefon görüşmelerinde örgütsel gizliliğe riayet edildiği.
Her fırsatta maddi imkansızlıklarından bahsetmesine karşılık on ayrı telefon hattının ele

geçtiği, kullandığı telefon hattını sürekli olarak değiştirdiği, önemli örgütsel görüşmelerini

telefonda yapmayarak muhataplarını uyarardığı. kalmış olduğu evin adresini sürekli

görüştüğü kişilere dahi vermekten kaçındığı,


Sanık Erol Ölmez'in usulüne uygun olarak tespit edilen telefon konuşmaları içeriğinin

Ergenekon Terör Örgütü ve bir kısım mensupları ile irtibatını ortaya koyar mahiyette

bulunduğu,
Sanık Kahraman Şahin'in önceki aşama ifadesinde. Erol Ölmez'in kendilerine tarikatlarla

mücadele etmek, bazı tarikatları takip etmek amacı ile Çarşamba semtine gittiğini ve sakal

bıraktığını söylediğini beyan ettiği,
Duruşmada da dinlenilen Gizli Tanık 17 nin, Erol Ölmez dernek binasında yatıp

kalkıyordu. Hüseyin Görüm kendisine binbaşı rütbesi vermişti. Bir arada Fatih'teki

Çarşamba semtine tarikatlar hakkında istihbarat toplamak için görevlendirildiğini

biliyorum. Hatta Erol Ölmez bunun için sakal bırakmıştı şeklinde ifade verdiği,


Sanık Erol Ölmez'in kovuşturma safahatında Cumhuriyet savcılığına gönderdiği ve

Mahkemeye verdiği dilekçelerinde Ergenekon Terör Örgütünün var olduğunu, kendisinin

bu örgütün tetikçi kanadında yer aldığını ifade ettiği,
1815/2271
Bunun yanında kendisinin emirleri bu örgütün bir numarasından aldığı, örgütün askeri bir

bölgedeki kimyasal dâhil iki milyar dolarlık silahının yerini bildiği, kendisinin Kuvayı

Milliye 1919 Derneğindeki konumu, dava sanıkları arasında kendisinden başka Ergenekon

örgütü üyesi olanın bulunmadığı, Danıştay saldırısının arkasında İsmailağa tarikatının

bulunduğu gibi dosya kapsamı ve dosya kapsamına göre kendisinin konumu ile

bağdaşmayan beyanlarının bilgi kirliliği/karartması da yapmak anlamına gelen

dezenformasyon amaçlı olduğu,
Sanık Erol Ölmez" in Mahkeme verdiği dilekçelerinde, şimdiye kadar 43 kişiyi hem de

zevk alarak infaz ettiği ve infazlarına devam edeceği şeklindeki beyanları ile Ergenekon

Terör Örgütünün korkutucu gücünü kullanarak ilgili herkesi tehdit ettiği, basın yayın

organlarına da gönderdiği aynı mahiyetteki yazılarda, Cumhurbaşkanı ve Başbakanı

öldüreceğini, Cumhurbaşkanı ve Başbakana suikast yapmak için muvazzaf bir subaydan

emir beklendiğini ifade ettiği, Ergenekon Terör Örgütü mensuplarınca kurgulandığı

anlaşılan bu ifadeler ile en önemli devlet adamlarının, dolaylı yönden de hüküm verecek

olan Mahkemenin sanık Erol Ölmez aracılığı ile tehdit edildiği,


Sanık Erol Ölmez'in iddianamede belirtildiği ve mütalaanın ilgili bölümünde anlatıldığı

şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün bir kısım mensubu ile örgütsel irtibat halinde

bulunduğu. Ergenekon Terör Örgütünün Sivil Toplum Kuruluşları alanındaki

yapılanmalarından birisi olan Kuvayı Milliye 1919 Demeği ile irtibatlı olduğu, Ergenekon

Terör Örgütünün yöneticilerinden olan sanık Mehmet Fikri Karadağ liderliğinde bu dernek

içerisinde oluşturulan illegal yapılanma hiyerarşisinde yer aldığı, askeri üniforma benzeri

bir elbise giyerek fotoğraf çektirdiği, kendisine üzerinde "Kuvayı Milliye Derneğinin Özel

Kuvvetler Komutanlığında" görevli kimlik kartı verildiği, sanık Mehmet Fikri Karadağ'ın

talimatı ile sanıklar Hüseyin Görüm ve Kahraman Şahin ile irtibatlı olarak Çarşamba

semtinde İsmailağa Tarikatı hakkında istihbarat topladığı, örgütsel nitelikteki

faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör

Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından.


a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5

maddelerine göre cezalandırılmasına,


b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin

uygulanmasına,


72.SANIK ERSİN GÖNENCİ
İddianamede sanığın,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler

hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak ruhsatsız ateşli silah ve bunlara ait mermileri

satın almak, taşımak veya bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (1), 3713 Sayılı

TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.


Sanık Ersin Gönenci önceki aşama ifadelerinde susma hakkını kullanmış, duruşmada sanık

İbrahim Şahin ile 2001 yılından itibaren tanıştıklarını, sanık İbrahim Şahin'in kendisinden


1816/2271
Sivas'ta yaşayan Minas Durmazgüler'in adresini istediğini, sanık İbrahim Şahin'e olan

güveninden dolayı art niyet düşünmediğini ve amatörce tespit ettiği bu adresi mesajla

gönderdiğini, evinden ele geçen bıçak ve silahın babasından kaldığını, silahın

çalışmadığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiştir.


Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre. sanık Ersin Gönenci'nin

kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Bekir Çelik, Oğuzhan

Sağıroğlu, İbrahim Şahin. Oğuz Bulut ve Emrah Gönenci'nin kullanımlarındaki telefon

hatları arasında irtibat bulunduğu, sanığın diğer bir kısım sanıklarla da örgütsel irtibatının

bulunduğu, yapılan telefon görüşmelerinde örgütsel gizliliğe riayet edildiği,
Soruşturma kapsamında ele geçen bazı fotoğraflarda sanık Ersin Gönenci'nin kar maskesi

takmış resminin, evinde yapılan aramada 6136 S.K. kapsamında yasak niteliğe haiz silah

ve bıçakların ele geçtiği,
Sanık Ersin Gönenci'nin iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün

yöneticilerinden İbrahim Şahin ile irtibatlı olarak Sivas ilinde örgüt adına faaliyet

gösterdiği, sanık İbrahim Şahin Sivas iline gittiğinde sürekli olarak kendisiyle birlikte

gezdiği, şoförlüğünü yaptığı, sanık İbrahim Şahin'den aldığı talimat gereğini yerine

getirerek Sivas ilinde yaşayan Ermeni Kökenli Minas Durmazgüler'in adresini tespit edip

sanık İbrahim Şahin'e bildirdiği, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve

yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5

maddelerine göre cezalandırılmasına,


b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler

hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak ruhsatsız ateşli silah ve bunlara ait mermiler ile

6136 S.K kapsamında yasak niteliği haiz bıçak bulundurmak eylemlerine uyan 6136 S.K.

13 - (3), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılmasına,


c)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin

uygulanmasına,


73. S ANIK ERTAÇ GİRAY
İddianamede sanığın,
a)Silahlı Terör Örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüte bilerek

ve isteyerek yardım etmek eylemine uyan TCK 314 - (3), TCK 220 - (7) Maddeleri

delaleti ile TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler

hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak ruhsatsız ateşli silah ve bunlara ait mermileri

satın almak, taşımak veya bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (1), 3713 Sayılı

TMK 5,
1817/2271


c)2863 Sayılı Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu kapsamındaki haber verme

sorumluluğuna ait hükümlere aykırı hareket etmek eylemine uyan 2863 S.K. 67 - (1)

maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Ertaç Giray aşama ifadelerinde, diğer sanıklardan Hüseyin Keskin*in kendisine ait

Avukatlık bürosunda çalıştığını, kendisinin bilgisi dışında aldığı tabanca ile Sarıkamış'ta

yakalandığını, olayın müştekisi iken sanığı olduğunu beyan ederek suçlamaları kabul

etmemiştir.


Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Ertaç Giray'ın

kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; İsmail Eksik, Emin

Caner Yiğit, Levent Temiz, Turhan Çömez, Gürbüz Çapan. Hüseyin Keskin, Muzaffer

Tekin. Mehmet Zekeriya Öztürk, Recep Gökhan Sipahioğlu, Güler Kömürcü, Rafet

Arslan, Alparslan Arslan ve Semih Tufan Gülaltay'ın kullanımlarındaki telefon hatları

arasında irtibat bulunduğu, sanığın diğer bir kısım sanıklarla da örgütsel irtibatının ^

bulunduğu, w
Danıştay eyleminin azmettiricisi olan sanıklardan Muzaffer Tekin'in, olay sebebi ile

arandığı ve evinde arama yapıldığı 17 Mayıs 2006 tarihi akşamından intihara teşebbüs

ettiğini iddia ettiği 20 Mayıs 2006 tarihine kadar teslim olmadığı, kaçarak sanıklardan

İsmail Eksik'in, Mehmet Zekeriya Öztürk'ün bir arkadaşının ve Mahmut Öztürk'ün

evlerinde saklandığı,
Sanık Muzaffer Tekin'in duruşmada kabul etmediği önceki bir aşama ifadesinde, evindeki

aramaya Avukat sıfatı ile katılan sanık Ertaç Giray ile aramadan sonra buluştuklarını, sanık

Ertaç Giray'ın burada kendisine cep telefonunu kapatıp pilini çıkarmasını, teslim olması

halinde rencide olacağını, birkaç gün sonra Cumhuriyet savcısına kendisinin götüreceğini

söylediğini ifade ettiği, sanık Muzaffer Tekin'in 17 Mayıs 2006 akşamından itibaren

telefonunu kapattığı ve teslim olmadığı,


Sanık İsmail Eksik'in duruşmada Danıştay eylemi sanığı Alparslan Arslan ile

tanışmadıklarını savunmasına karşılık sanık Alparslan Arslan'ın, Hoca lakaplı sanık İsmail ^

Eksik'in kendisini sanık Ertaç Giray'ın Şişli'deki Avukatlık ofisine götürdüğünü ve burada

sanık Ertaç Giray ile tanıştıklarını ifade ettiği,


Sanık Ertaç Giray'ın Avukatlık bürosunda çalışan sanık Hüseyin Keskin'in, sanık Ertaç

Giray'ın büroda bulunan ruhsatlı silahını alarak 18.10.2008 tarihinde Sarıkamış'a gittiği,

burada askerlik yaptığı dönemde komutanı olan Astsubay Kubilay Seyhan'ın evinde

misafir olduğu, polis tarafından şüphe üzerine yakalandığında üzerindeki ruhsatsız silahın

ele geçtiği, sanık Hüseyin Keskin'in Sarıkamış Polis Merkezinde verdiği ancak sonraki

aşamalarda kabul etmediği 20.10.2008 tarihli ifadesinde "...Aktütün Karakol baskınından

sonra kendisinde vatan hainlerine karşı aşırı bir intikam duygusunun oluştuğunu, Türkiye

genelinde vatan hainlerinin izini sürmeye başladığını, karşısına çıktıkları esnada

intikamını alacağını....... İstanbul'dan Sarıkamış'a 18.10.2008 günü otobüsle geldiğini,
üzerinde Browning marka silah olduğunu, yakalandığı tarihten yaklaşık 6 ay önce Ertaç

Giray 'ın Şişli ilçesinde bulunan ofisine gittiğini, yakın koruma olarak yanında çalıştığını,

2008 yılı Ağustos ayında Ertaç Giray'ın Şişli'de bulunan Avukatlık bürosunun

kapandığını, Avukatlık bürosunun kapanacağı sırada büroda bulunan Ertaç Giray'a ait


1818/2271
Browning marka silahı aldığını, Ertaç Giray 'ı telefonla arayarak Browning marka silahın

kendisinde olduğuna söylediğini, Ertaç Giray 'ın da "tamam silah sende kalsın, ben onu bir

ara senden alırım " dediğini, daha sonra görüşmediklerini, silahın bu şekilde kendisinde

kaldığını " beyan ettiği,


Kriminal Polis Laboratuarı raporuna göre sanık Hüseyin Keskin'den ele geçirilen ve sanık

Ertaç Giray adına bulundurma ruhsatı olan silah ve mermilerin 6136 S.K. kapsamındaki

yasak niteliğini haiz ateşli silah ve fişeklerden olduğu,
Sanık Ertaç GirayTn işyerindeki aramada, 2 adet bronz mıh/çivi, 1 adet bronz ayna sapı, 1

adet bronz kirman çengeli ele geçtiği, bunların 2863 Sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını

Koruma Kanunu kapsamında kaldığı, sanık Ertaç GirayTn bunları ilgili makamlara haber

verme zorunluluğuna uymadığı,


Sanık Ertaç GirayTn, Ergenekon Terör Örgütünün bir kısım mensubu ile örgütsel irtibatı

bulunduğu, özellikle geçmişteki Cumhuriyet savcılığı mesleki tecrübesinden dolayı ifade

alma ve delil toplama işlemlerinin sıcağı sıcağına yapılmasının suçu aydınlatabileceğini

bildiğinden Danıştay eylemi sebebi ile aranan sanık Muzaffer Tekin'e teslim olmamasını,

telefonunu kapatmasını tavsiye ettiği, sanık Muzaffer Tekin'in de kaçması nedeni ile

ifadesinin sıcağı sıcağına alınamadığı, Ergenekon Terör Örgütünün bu şekilde kazandığı


Yüklə 31,9 Mb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   265   266   267   268   269   270   271   272   ...   335




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin