19.11.2003 tarihinde Başbakana sunulan kitapçığın arz yazısı içeriği ile paralel bilgiler
içeren 19.01.2006 tarihli bu bilgi notu aynısı ile aşağıdaki şekilde bitirilmiştir
Mevcut bilgilerden hareketle, kesin belirleme yapüamakla birlikte Ergenekon adı
kullanılarak yürütülen çalışmaların; bu aşamada Devleti/Rejimi hedef alan bir grubun
kendi çıkarları çerçevesinde organize olma çabalarını içerdiği izlenimi edinilmiştir.
Ancak, iddia niteliğindeki bu bilgilerin, bir birinden müstakil değişik kanallardan gelmesi
ve birbirini büyük ölçüde teyit eder olması, olaya dedikodu çizgisinin ötesinde bir anlam
kazandırmakta ve yönlendirilmiş organize bir faaliyetin işaretlerini taşımaktadır.
Bu nedenle, konuyla ilgili mevcut bilgiler; Asker orjinli yönlendirici bir kadronun
kontrolünde, bazı Sivil Toplum Örgütleri (STÖ), Siyasi Parti ve medya kuruluşlarının
kullanılması suretiyle, sivil idarenin örtülü biçimde denetime tabi tutulması ve yeni bir
yapı altında yeni bir yönetim biçimi yaratılması amacına dayalı, teorik yanı
detaylandırılmış, ancak pratikteki etkinliği tartışılabilecek bir oluşum, olarak mütalaa
edilebilir.
D)GENELKURMAY BAŞKANLIĞI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma safahatında Genelkurmay Başkanlığı Askeri
Savcılığından, soruşturma kapsamında ele geçirilen, TSK içerisinde faaliyette bulunduğu
belirtilen Ergenekon isimli oluşumdan bahsedilen "Lobi" isimli belge ve Ergün Poyraz'dan
ele geçirilen elektronik veriler içindeki gizli askeri belgeler konusunda bilgi verilmesini
istemiştir.
Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliğinin 24.09.2007 tarihli yazısının ilgili
bölümlerinde; Genelkurmay Başkanlığında Ergenekon tipi bir yapılanmaya ait herhangi bir
bilgi ve belgenin mevcut olmadığı bildirilmiştir. Ayrıca, Ergün Poyraz'ın askeri belgeleri
kimin vasıtası ile aldığı ve bu hususta kendisine TSK içinde yardım edenlerin bulunup
bulunmadığı konusunda bir belirleme yapılamadığının belirtildiği Adli Müşavir
Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu imzalı bu yazıdaki "Anılan bilgilerin derlenerek Tutuklu Ergün
Poyraz 'ın bilgisayarına yüklenmesi muhtemeldir. Söz konusu yazarın ifadesinde ısrarla bu
bilgilere sahip olmadığını ifade etmesi bu ihtimali kuvvetlendirmektedir" değerlendirmesi
dikkati çekmektedir.
Mahkemenin MİT Müsteşarlığının 10.07.2003 ve 26.05.2006 tarihlerinde Genelkurmay
Başkanlığına gönderdiği bilgi notları ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının Ergenekon
örgütü ile ilgili olarak değişik tarihlerde gönderdiği bilgi ve belgeler konusunda ne
yapıldığının bildirilmesine dair yazısına Genelkurmay Başkanlığınca verilen cevapta;
"Ergenekon oluşum isimli belgenin TSK'ne ait olmadığı, belge içinde TSK ile ilgili geçen
her türlü bilgi ve ifadenin TSK ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı", "Ergenekon tipi bir
yapılanmaya ait herhangi bir bilgi ve belgenin Gnkur.Bşk.lığında mevcut olmadığı"
bildirmiştir.
173/2271
Genelkurmay Başkanlığı, MİT Müsteşarı tarafından Genelkurmay Başkanlığına verilen
Ergenekon konulu belge ve eklerinin gönderilmesine dair Mahkeme yazısına verdiği
cevapta; 10 Temmuz 2003 tarihli raporun bulunamadığını belirterek 26 Mayıs 2006 tarihli
raporun ise gönderildiği bildirmiştir.
Mahkemenin, Genelkurmay Başkanlığına yazdığı bir yazı ile; Erol Mütercimler'in 1990'h
yıllardaki anlatımları ve Aydınlık dergisinin yayınları ile gündeme getirilen, Can Dündar
ve Celal Kazdağlı'nın yazdıkları bir kitaba ismi verilen, bazı köşe yazarlarınca da Türk
Silahlı Kuvvetleri içinde faaliyette bulunduğu iddia edilen Ergenekon adlı yapılanma
hakkında, bu yayınlardan dolayı gerek o tarihlerde, gerekse daha sonra herhangi bir
tahkikatın yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise sonucunun bildirilmesi istenmiştir.
Genelkurmay Başkanlığının cevabı "Genelkurmay Adli Müşavirliği ve Genelkurmay
Askeri savcılığı kayıtlarında yapılan araştırma ve incelemeler sonucunda, ilgi yazıya konu
olay veya kişiler ile ilgili herhangi bir soruşturmanın yapılmadığı tespit edilmiştir"
şeklindedir.
Duruşmada tanık olarak dinlenen Emekli Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök konu A
hakkında özet olarak, görevi döneminde MİT Müsteşarı tarafından Genelkurmay
Başkanlığı makamında kayıtsız olarak kendisine Ergenekon Örgütü ile ilgili belge ve şema
verildiğini, bunların kâğıt üzerinde basılmış şekilde olduğunu, duruşmada Mahkemenin
kendisine gösterdiği şemanın 2003 yılında kendisine verilen şema olduğunu, bu şemada
askeri yönden kıdemsiz olan birisinin daha kıdemli olandan yukarıda göründüğü için
tutarsızlık gördüğünü, incelenmesi için İstihbarat Başkanlığına gönderdiğini, 2006 yılında
ise gerek MİT Müsteşarlığı gerekse Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı tarafından
kendisine aynı konuda bir belge verilmediğini ifade etmiştir.
E)JANDARMA GENEL KOMUTANLIĞI
Ergenekon ve bağlantılı olduğu iddia edilen örgütler ile ilgili olarak 12.06.2007 tarihinden
önce herhangi bir suç intikal edip etmediğinin bildirilmesine dair yazıya verilen cevapta;
Jandarma Genel Komutanlığı Karargâhına 12.06.2007 tarihinden önce konuyla ilgili bir
suç ihbarında bulunulmadığı bildirilmiştir.
F)EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ #
Emniyet Genel Müdürlüğünün, 2007 yılı itibariyle silahlı ve silahsız terör örgütü
listelerinin gönderilmesine dair Mahkeme kararına verdiği cevapta. Emniyet Genel
Müdürlüğünün idari ve icrai işlem niteliğine haiz bir terör örgütleri listesi tutma
uygulamasının bulunmadığı, bununla birlikte görülmekte olan somut davalarla ilgili
olarak bazı adli makamların Emniyet Genel Müdürlüğünden, bir yapılanmanın terör
örgütü niteliğinde olup olmadığı sordukları, bu durumda ilgili kanun hükümleri, yargı
kararları, kayıtlarda bulunan ya da adli makamlarca gönderilen belgeler doğrultusunda
hazırlanan "Değerlendirme raporlarının " adli makamlara sunulduğu bildirilmiştir.
Mahkeme, Emniyet Genel Müdürlüğünden iddianamede belirtilen Ergenekon Terör Örgütü
ve var ise bu örgüte bağlı başka oluşumlar ile ilgili bilgi verilmesini istemiştir. Emniyet
Genel Müdürlüğünün cevabında aynısı ile "12.6.2007 tarihinde başlatılan
operasyonlarda, çok sayıda bilgi/belge, doküman, silah ve bombaların ele geçirilmesi
sonucu, iddianamede belirtilen örgüt ile ilgili bilgilere ulaşılmıştır. Bu operasyonlar
174/2271
sonucu Genel Müdürlüğümüze intikal eden bilgi/belgelerin incelenmesi ve bomba irtibat
raporlarının değerlendirilmesiyle; geçmiş dönemde faaliyetleri görülen bazı terör/suç
örgütlerinin "Ergenekon" örgütü ile bağlantılı olabileceği anlaşılmıştır. Genel
Müdürlüğümüz kayıtlarında yapılan incelemede; iddianamede adı geçen örgüt ve bu
örgütle bağlantılı terör/suç örgütlerine ilişkin bilgilerin, iddianamede var olan bilgilerle
sınırlı olduğu, soruşturma süresince elde edilen tüm bulguların soruşturma savcısının
kontrolünde adli makamların uhdesinde bulunduğu, ayrıca iddianamede adı geçen
örgütün, terör/suç örgütleri ile ilişkisinin tespitine yönelik çalışmalara adli makamların
kontrolünde ilgili birimlerce devam edildiği bilinmektedir" denilmiştir.
Ergenekon ve bağlantılı olduğu iddia edilen örgütler ile ilgili olarak 12.06.2007 tarihinden
önce herhangi bir suç intikal edip etmediğinin bildirilmesine dair yazıya Emniyet Genel
Müdürlüğünce verilen tarihli cevapta da aynısı ile;
"Genel Müdürlüğümüze intikal eden terör/suç örgütleri ile ilgili yürütülen çalışmalarda
elde edilen bulgular "Ergenekon" isimli örgüt ve diğer terör/suç örgütlerinin
"Ergenekon" isimli örgüt ile bağlantısının, 12.6.2007 tarihinden önce bilinememesi veya
deşifre edilememiş olması nedenleri ile 12.6.2007 tarihinden önce meydana gelen
olay/olaylar gerçekleştirilen operasyon ve soruşturmalar esnasında
anlamlandırılamamıştır.
Nitekim 2001 yılında İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından yürütülen bir operasyonda
Tuncay Güney isimli şahıstan ele geçirilen "Ergenekon" örgütü ile ilgili bilgi, belge ve
dokümanların Genel Müdürlüğümüze intikal etmediği tespit edilmiştir.
Ancak, soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Genel Müdürlüğümüze
gönderilen bilgi, belge ve dokümanların incelenmesi neticesinde; bu örgüt veya bağlantılı
terör/suç örgütlerince 12.6.2007 tarihinden önce işlenmiş terör/örgütlü suçlarla da ilgili
olabileceğini ortaya koymuştur.
Ayrıca, soruşturma kapsamında ele geçirilen toplam (39) adet el bombasının
incelenmesinde aynı/yakın kafile ve stok numaralı bombaların önceki yıllarda kullanıldığı
(18) olayın tespit edildiği, bunlardan (7) 'sinin şiddet içerikli eylemlerde kullanıldığı
yönünde Emniyet Genel Müdürlüğü Bomba Bilgi Merkezi İrtibat Raporu ekte
gönderilmiştir " denilmiştir.
Mahkeme, 2001-2002 yıllarında İstanbul Emniyet Müdürlüğünden gönderilen Tuncay
Güney ile ilgili mülakat görüntüleri, çözüm metinleri ve buna dair tüm bilgi ve belgelerin
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığında "General Veli Küçük' ün İllegal
Yapılanması" başlığı ile kayıt altına alınıp saklandığı iddiası nedeni ile Emniyet Genel
Müdürlüğüne bir yazı yazarak bu belgelerin gönderilmesini istemiştir. Emniyet Genel
Müdürlüğünün 21.07.2009 tarihli cevabı konu ile ilgili herhangi bir belgeye rastlanılmadığı
şeklindedir.
Mahkeme Emniyet Genel Müdürlüğünden, İstanbul Emniyet Müdürlüğünce 2001 yılında
gözaltına alınan Tuncay Güney ve Ümit Oğuztan ile ilgili olarak İstanbul Emniyet
Müdürlüğü tarafından intikal ettirilmiş evrak, belge, mülakat kasetleri ve sair tüm
dokümanların gönderilmesini istemiştir. Emniyet Genel Müdürlüğünün cevabında, söz
konusu evrakların "Kamu arazileri üzerinde kendilerine rant sağlamak amacıyla kaçak
/ / , 175/2271
yapılanma yoluyla yüksek kazanç sağlama ve çenç oto işi" ile ilgili olduğu, bu kapsamda
alınan ifadeler, ifade özetleri, bahse konu şahısların ev ve işyeri aramalarında ele geçen
malzemeler vb. hususları içerdiği, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube
Müdürlüğünün İstanbul DGM Cumhuriyet Başsavcılığı emriyle yürüttüğü proje
çalışmasının içeriği bağlamındaki bazı evraklarda "kaset" ten söz edildiği, ancak sözü
edilen kasetlerin İstihbarat Dairesi Başkanlığına yada İstanbul İstihbarat Şube
Müdürlüğüne bu evrakla birlikte gönderilmediği, İstihbarat Dairesi Başkanlığında bu
kasetlere rastlanılmadığı bildirilmiştir.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğünün Mahkemeye
verdiği bir cevapta, 2001 yılındaki soruşturmada ele geçen bilgisayar hard diski yedeği ve
mülakat kasetlerinin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığında
görevli Komiser Vedat Erdem tarafından teslim alındığının bildirilmesi ve konu hakkında
tahkikat açıldığının öğrenilmesi üzerine Emniyet Genel Müdürlüğünden bu tahkikat
dosyası istenilmiştir.
Emniyet Genel Müdürlüğü, Emniyet Müdürü Özer Özben hakkında henüz karara
bağlanmadığını belirttiği bu soruşturma hakkındaki cevabi yazısı ekinde dosyayı
Mahkemeye göndermiştir. Polis Başmüfettişleri tarafından yapılan idari soruşturmada; Söz
konusu kasetlerin Başkanlık arşivlerinde bulunmadığı gibi herhangi bir kayıt ve yazılı
belgenin de olmadığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Mücadele Şube
Müdürlüğü arşiv kayıtlarında ise, kasetlerin 2001 yılında KOM Daire Başkanlığından
gelen görevlilere teslimi ile ilgili olarak görevliler arasında bir tutanak düzenlendiği,
başkaca kayıt ve yazılı belge olmadığı, bahse konu kasetlerin İstanbul Foto Film Şube
Müdürlüğünde birer nüsha çoğaltılarak o tarihte İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize
Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde Komiser olarak görev yapan Tuncay Özcanlı
tarafından Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı Organize Suçlarla Mücadele
Şube Müdürlüğünde görevli Komiser Vedat Erdem 'e 7.3.2001 tarihinde teslim edildiği, her
iki şahsın alınan beyanlarında da tutanak içeriğini doğruladıkları ve imzaların kendilerine
ait olduğunu kabullendikleri, Komiser Vedat Erdem 'in zarf içerisinde getirdiği 4 adet VHS
tipi videokaseti o tarihlerde Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı Organize
Suçlarla Mücadele Şube Müdür Vekili olarak görev yapan Özer Özben 'e teslim ettiği ve
teslimine dair tutanağın altına Özer Özben'in 8.3.2001 tarihinde "Mevcut malzemeler
tarafımdan teslim alınmıştır" şeklinde kendi el yazısı ile not düştüğü ve paraf attığı, bu
durumun kendisi tarafından da kabul edildiği, Özer Özben 'in, teslim aldığı bu kasetlerin
değerlendirmelerinin yapılıp Şube arşivine kaldırıldığını beyan etmesine karşılık, KOM
Daire Başkanlığı tarafından arşive kaldırıldığına dair herhangi bir resmi kaydın
olmadığının bildirildiği, Bahse konu kasetlerin KOM Daire Başkanlığı Organize Suçlarla
Mücadele Şube Müdürlüğünde, teslim tarihi olan 8.3.2001 den sonra belirsiz bir tarihte
kaybolduğu anlaşılmakla, Özer Özben'in kasetlerin muhafazasında gerekli hassasiyeti
göstermediğinden ve arşive kaldırılmasında da resmi kayıt işlemi yaptırmadığından
kasetlerin kaybolmasında ciddi kusuru bulunduğu belirtilerek, ilgili mevzuata göre idari
yönden "16 ay uzun süreli durdurma" cezası ile tecziyesinin gerektiği, ancak suç tarihi
itibariyle 657 sayılı DMK'nun 127.maddesi gereğince ceza verme yetkisi zamanaşımına
uğradığından dosyanın işlemden kaldırılmasının uygun olacağı, belirtilmiştir.
176/2271
13)ERGENEK0N TERÖR ÖRGÜTÜ İLE İLGİLİ OLDUĞU İDDİA EDİLEN
BELGELER (ÖRGÜT BELGELERİ)
Belge kelimesi Türk Dil Kurumu sözlüğünde ''Bir gerçeğe tanıklık eden yazı, fotoğraf,
resim, film vb. vesika, doküman". Hukuk metinlerinden 6100 sayılı HMK'nun "Belge"
başlıklı 199.maddesinde "Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı
metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile
elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları" şeklinde tanımlanmıştır.
Ceza Hukuku mevzuatında Terör ve Örgüt kavramları hakkında bazı tanım ve açıklamalar
bulunmakta ise de "Terör Örgütü Belgesi" konusunda ayrı bir düzenleme yoktur.
TCK, 3713 sayılı TMK ve diğer hukuk metinlerine göre Terör Örgütü Belgesi kavramını;
Terör örgütlerinin varlığının, yapısının ve her türlü faaliyetinin ispatına elverişli olan yazılı
veya basılı metin, fotoğraf, resim, film, plan, kroki, çizim, görüntü veya ses kaydı,
elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları olarak tanımlamak
mümkündür.
Ergenekon Terör Örgütünün, yapısı, eleman profili, faaliyet ve eylemleri bakımından
ülkemizde bugüne kadar yargılama konusu edilmiş diğer yasa dışı örgütlerden oldukça
farklı nitelikte olduğu görülmektedir. Örgüt belgeleri Ergenekon Terör Örgütünün bu
niteliğini açıkça ortaya koymaktadır. Yargı uygulaması dikkate alındığında en çok belge
yakalatan örgütlerden birisi olduğu söylenebilecek olan Ergenekon Terör Örgütüne ait çok
fazla sayıda belge usulüne uygun aramalarda ele geçmiş, dava dosyasına girmiştir. Böylece
örgütün yapısına, faaliyetlerine, eylemlerine, mensuplarına ve silahlarına ilişkin pek çok
gizli husus deşifre edilmiştir.
A)ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ANA BELGELERİ
"Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi İstanbul/29 Ekim 1999"
ve "Lobi Aralık 1999 İstanbul" isimli belgeler Ergenekon Terör Örgütünün ana belgeleri
niteliğindedir. Bunlar örgütün yazılı kurallarının yer aldığı, eleman profili ve yönetim
hiyerarşisinin tespit edildiği, örgüt içi ve dışı ilişkilerin esaslarının belirlendiği yazılı
metinlerdir. Diğer örgüt belgeleri ise Ergenekon belgesinin "Amaç" başlıklı bölümünün
son cümlesindeki "Ergenekon'un gerçek ve çağdaş anlamda ve organizasyonunun
sağlanabilmesi için talep edilmesi halinde daha birçok ayrıntılı etüt hazırlanması
mümkündür" ifadesine dayanılarak hazırlanan, bu iki ana belgede belirtilen esasların
ayrıntılı olarak ele alındığı etüt, analiz çalışması, eylem planı, değerlendirme raporu ve
araştırma metinleridir. Bu nedenle öncelikle Ergenekon Terör Örgütünün bu iki ana belgesi
incelenecektir.
1 )ERGENEKON ANALİZ YENİ YAPILANMA YÖNETİM VE GELİŞTİRME PROJESİ
İSTANBUL / 29 EKİM 1999
Ergenekon Belgesi; Ergenekon Terör Örgütünün yeniden yapılandırılmasına, amaçlarına,
eleman profiline, örgütün fınans kaynaklarına, organizasyon planına, merkez yönetimine
ilişkin esasların belirlendiği örgüt belgesidir.
Bu belgenin kapak kısmında "Ergenekon" kelimesi diğer kelimelerden ayrı ve daha büyük
puntolarla yazılı olduğundan bu belge "Ergenekon belgesi" olarak isimlendirilmiştir.
177/2271
Kapak ve içindekiler kısmı dâhil olmak üzere 24 sayfadan oluşan bu belge aramalarda Veli
Küçük, Doğu Perinçek,(İşçi Paritisi Genel Merkez) Tuncay Güney, Mehmet Şener
Eruygur, Ahmet Hurşit Tolon, Ufuk Akkaya, Mehmet Deniz Yıldırım, Hasan Atilla Uğur,
Hasan Ataman Yıldırım. Emcet Olcaytu ve İşçi Partisi İstanbul İl Örgütü binasında ele
geçirilmiştir.
Ergenekon belgesinde kullanılan üslup, içerik ve sistematik, bu belgenin diğer örgüt
belgeleri ile ortak özellikler taşıdığını göstermektedir.
Veli Küçük' ten ele geçirilen Ergenekon belgesinin son sayfasında "En içten saygı ve
şükranlarımızla" yazısının hemen altına Strateji Grubu yazdığı, fakat bu yazının üzerinin
mavi tükenmez kalemle karalandığı, Doğu Perinçek ve Tuncay Güney'den ele geçirilen
"Ergenekon" belgelerindeki bu kısmın aynı şekilde karalanmış fakat fotokopi oldukları
görülmüştür. Dolayısıyla belge aslının Veli Küçük'te ele geçen belge olduğu anlaşılmıştır.
Veli Küçük ve Tuncay Güney'den ele geçirilen Ergenekon belgelerinin tamamen aynı
içerikte olduğu, Doğu Perinçek' ten ele geçirilen Ergenekon belgesi içeriğinin de tamamen
aynı olduğu, ancak belgenin 5. , 12. ve 16. sayfalarında başlık yanında bulunan
numaralandırmaların bulunmadığı görülmüştür.
Ergenekon belgesi hakkında değerlendirmelerin yapıldığı aşağıdaki bölümde, belge
metninden aynen alıntı yapılarak, yazım hataları düzeltilmemiştir.
Belgenin kapağında yazılı olan 29 Ekim 1999 tarihinin gerçek olduğu, belge içeriğinden,
kullanılan ibarelerden, bölüm başlıklarından anlaşılmaktadır. (Örnek olarak belgenin 9. ve
24. sayfaları) Genel değerlendirme başlıklı bölümde yazılan "Türkiye Cumhuriyetinin 76.
Yaşının gururla kutlandığı şu günlerde" ifadesinden yazım tarihinin belge kapağında yazılı
olan 1999 yılı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer örgüt belgelerlerinin bir kısmının kapağına
sadece ay ve yıl yazılmakla yetinilir iken. Ergenekon Terör Örgütünün yeniden
yapılandırılmasına dair çalışma ve projelerin yürütüldüğü dönemde yazılan bu belgenin
kapağına Cumhuriyetimizin kuruluşu olan 29 Ekim tarihi konmasının, örgütün yeni
yapılanmasının başlangıcına vurgu yapılması amacı ile olduğu anlaşılmaktadır.
Belge içerisinde 45 yerde "Ergenekon", 4 yerde "Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde
faaliyet gösteren Ergenekon". 1 yerde "Ergenekon gibi çok özel bir yapılanma",
"Ergenekon komutanı", "Ergenekon Merkez Komutanı", 2 yerde "Ergenekon örgütü"
kelime ve cümleleri geçmektedir. Bunun yanında 26 yerde Ergenekon yapılanması yerine
"Örgüt" kelimesi kullanılmıştır.
Ergenekon belgesinde Ergenekon Terör Örgütü içerisinde yer alan kişiler, örgüt tarafından
verilen "Ergenekon örgütü Başkanı/Komutanı", "Ergenekon Başkanı" "Ergenekon
Komutanı", "Üst yönetici", "Yönetici", "Köprü Personel", "Başkan Asistanı", "Bölüm
Uzmanı", "Personel", "Ajan", "Eleman", "Sivil Personel" gibi isimlerle nitelendirilmiştir.
Ergenekon belgesinde örgüt bünyesinde yer alan ve yukarıdaki gibi isimlendirilenlerin
dışında örgüt adına yürütülecek faaliyetlerde yararlanılabilecek kişiler de belirtilmiştir.
Örnek olarak "Hacker", "Askeri Ataşeler", "Doktor ve Psikologlar" örgüt adına
yürütülecek faaliyetlerde yararlanılabilecek kişiler olarak belirlenmiştir. Ergenekon
belgesinde, örgütün bazı tüzel kişiliklere sahip olması gerektiğine yer verilmiştir. Belgeye
göre bunlardan illegal olarak nitelendirilebileceklere "Naylon Şirketler", "İthalat, İhracat
178/2271
Temsilcilik Dağıtım ve Pazarlama'", legal olarak nitelendirilebileceklere "Holdingler.
Üretim tesisleri ve bankalar", "Konut işi ile uğraşacak İnşaat Şirketi" örnek olarak
verilebilir.
"AMAÇ" başlıklı bölümde: Ergenekon belgesinin yazılış amacı "Bu çalışmanın amacı; ...
Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde faaliyet gösteren Ergenekon'un reorganizasyonuna
katkıda bulunabilmektir." şeklinde açıklanmıştır. Belge içeriğinden, Ergenekon Terör
Örgütünün TSK'ne sızarak burada da faaliyet gösterdiği, örgüt içinde "reorganizasyon"
çalışması yapıldığı, bu yeni yapılanmanın ilkelerinin ve teşkilat yapısının bu belge ile
düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Belgenin bu bölümünden, belgenin düzenlendiği tarihte Ergenekon'un örgüt olarak kurulu
olduğu ancak sorunlarla karşı karşıya bulunduğu tespiti yapılmaktadır. Belgede "Bu
sorunların belirlenmesi ve giderilmesine yönelik gözlem, tespit, karşılaştırma ve önerilere
yer veren ve bununla yetinmeyip yepyeni bir yapılanma örneği öneren bir çalışma olduğu"
net bir şekilde vurgulanmaktadır. Bu çalışmanın daha önceden kurulu olan ve faaliyetlerini
sürdüren "Ergenekon örgütü" nün "21.yüzyıl koşullarına uygun reorganizasyonu için
analiz yapılan bir yeni yapılanma raporu" olduğu ifade edilmiştir.
Belgede "Bu yeniden yapılanmanın sağlanabilmesi için talep edilmesi halinde daha birçok
ayrıntılı etüt hazırlanmasının mümkün olduğunun" belirtildiği dikkate alındığında, bazı
dava sanıklarından elde edilen ve aşağıda incelenecek olan diğer örgüt belgelerinin bu
kapsamda hazırlanan çalışmalar olduğunu göstermektedir.
"KAPSAM" başlıklı bölümde: Belge çalışmasındaki amacın ve kapsamın Ergenekon' un
büyüteç altına alınması olmadığı, daha ziyade 21. Yüzyılda yeni bir yapılanma ile TSK
mensuplarının yanı sıra sivillerden de sonuna kadar yararlanılması gereği ve zorunluluğuna
vurgu yapmak olduğu belirtilmiştir.
"Her meslekten seçkinlerin yer alacağı, Sivil personel kadrosu ile Ergenekon iç ve dış
faaliyetlerinde çok daha etkin bir güce erişecek, her alanda hareketlilik, duyarlılık ve
yaptırım gücü, yüksek olanaklar kazanmış olacaktır" cümlesi ile örgütün faaliyet alanı ve
eleman profili konusunda yeni bir yapılanma ile 21. Yüzyıla girilmesinin hedeflendiği
vurgulanmıştır.
Belgenin sonraki bölümlerinde örgütün duyarlılığına ilişkin değerlendirme kapsamında;
istihbarat, yöntem, gizlilik prensibi, dünyada istihbarat örgütlerinin yapılanma ve faaliyet
alanları, örgütsel hareketlilik kapsamında genel durum ve sorunlar, terör, yeni yapılanma
organizasyonu, personel analizi, sivil toplum örgütleri, eleman ve organizasyon, köprü
personel, ajan profili, medya, ticaret ve bankacılık, ilaç ve kimya sanayi ve taşımacılık,
organizasyon planı gibi başlıklar altında değerlendirmeler yapılmış, örgütün yaptırım
gücünün artırılmasına dair olarak Terör başlığı altında "Terör gruplarının mutlaka kontrol
altında tutulması, gerektiğinde naylon terör grupları oluşturularak terör dünyasına yön
verilmesi", Politikalar başlığı altında "Örgüt ideallerine uygun siyasilerin seçim
Dostları ilə paylaş: |