süre içinde olay hakkında nasıl hareket edileceğine dair stratejiler geliştirme fırsatı
bulduğu, sanık Ertaç GirayTn kendi adına bulundurma ruhsatlı silahını sanık Hüseyin
Keskin'e verdiği, sanık Hüseyin KeskinTn de bu silahı toplumda kargaşa çıkartabilecek
mahiyette bir eylemde kullanmayı planladığı, ancak yakalanmış olduğu, sanık Ertaç
GirayTn örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve yoğunluğu dikkate
alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
bJÖrgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli silahlar ve bıçaklar ile diğer aletler
hakkında kanun hükümlerine aykırı olarak ruhsatsız ateşli silah ve bunlara ait mermileri
satın almak, taşımak veya bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (1), 3713 Sayılı
TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması istenilmiş ise de, kendisine ait ruhsatlı silahı bir
başka örgüt üyesine vermek şeklindeki eylemin örgüt üyeliği eyleminin kapsamı içinde
kaldığı, yüklenen suçun kanuni unsurları ile oluşmadığı anlaşıldığından bu suçtan
Beraatine,
c)2863 Sayılı Kültür ve tabiat varlıklarını koruma kanunu kapsamındaki haber verme
sorumluluğuna ait hükümlere aykırı hareket etmek eylemine uyan 2863 S.K. 67 - (1)
maddelerine göre cezalandırılmasına,
ç)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
74.SANIK ERTUĞRUL ORTA
İddianamede sanığın Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2),
3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
1819/2271
Sanık Ertuğrul Orta aşama ifadelerinde, 5. Kolordu Komutanlığında görevli herhangi bir
subay ile irtibatı bulunmadığını, bu konudaki tanık ifadelerinin doğru olmadığını, sanık
Bahadır Berk'in 5. Kolordu Komutanlığında görev yapıp yapmadığını bilmediğini beyan
ederek suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Ertuğrul Orta'nın
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Adnan Türkkan, Ferid
İlsever, Mehmet Bora Perinçek, Zafer Şen, Bahadır Berk, Turhan Özlü. Doğu Perinçek.
Ufuk Akkaya, Mehmet Bedri Gültekin, Mehmet Bozkurt, Erkan Önsel ve İşçi Partisi Genel
Merkezi'nin (Yusuf Tunçer) kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu,
sanığın diğer bir kısım sanıklarla da örgütsel irtibatının bulunduğu.
Sanık Ertuğrul Orta'nın Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olan sanık Doğu
Perinçek ve diğer bir kısım sanıklar ile irtibatlı olarak Çorlu bölgesinde Emekli Askeri
Savcı sanık Bahadır Berk ve Emekli Binbaşı sanık Zafer Şen ile irtibatlı olarak Ergenekon
Terör Örgütü adına faaliyette bulunduğu,
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2010/929 sayılı soruşturması kapsamında 21.12.2010
tarihinde ifadesi alınan Gizli Tanığın, sanık Ertuğrul Orta 'nin kendisini DTP lilerin içine
sokacaklarını, bu şekilde bilgi alacaklarını, bu süreçte kimliğinin ortaya çıkmaması için
internet üzerinde irtibata geçeceklerim, kriptolu olarak haberleşeceklerini söylediğini ve
kendisine "samur" adını verdikleri kripto sistemini öğrettiğini, sanık Ertuğrul Orta'nın bu
teklifini kabul ettiğini çünkü bunun bir teklif değil emir olduğunu, B. Y. 'nin tanıştırmış
olduğu Mahmut ve Ferdi isimli DTP'li iki genç ile irtibata geçip bilgi toplamaya
başladığını, sanık Ertuğrul Orta 'mn yaptıkları toplantılara katılan gençlere sürekli olarak
ülkede bir darbe yapılması gerektiğini anlattığım, Çorlu ADD'de gençlerle yapılan
konuşmalarda da bu hususun üzerinde durulduğunu, B. Y. 'nin sanık Ertuğrul Orta
tarafından ADD'de bu amacı taşıyan gençlerin tespiti için görevlendirildiğini, bu faaliyet
sırasında kullanması için sanık Ertuğrul Orta tarafından kendisine Ayşe ve Ömer oğlu
1988 doğumlu M.Ç.isimli şahıs adına düzenlenmiş bir nüfus cüzdanı verildiğini, bu nüfus
cüzdanında kendi fotoğrafının bulunduğunu beyan ettiği,
Sanık Ertuğrul Orta'nın önceki aşama ifadesindeki, 5. Kolordu Komutanlığında görevli ^
veya daha önce burada çalışmış bir subayla irtibatının olmadığı, sanık Bahadır Berk'in 5.
Kolordu Komutanlığında çalışıp çalışmadığını bilmediği şeklindeki beyanının, sanık
Ertuğrul Orta'nın İşçi Partisi Çorlu İlçe Başkanı, sanık Bahadır Berk'in de İşçi Partisi
Çorlu İlçe Başkanlığında Yönetim Kurulu üyesi olması, sanık Ertuğrul Orta ile sanık
Bahadır Berk arasında, sanık Bahadır BerkMn 5. Kolordu Komutanlığında görevde iken
telefon görüşmelerinin bulunduğu tespitlerine göre doğru olmadığı,
Sanık Ertuğrul Orta'nın Ergenekon Terör Örgütünün faaliyetleri kapsamında, milli ve
manevi değerlerin istismarı ve Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda
kullanılması esasına göre kurulan Talat Paşa Komitesinde de aktif olarak faaliyette
bulunduğu,
Sanık Ertuğrul Orta'nın iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün bir
kısım sanıkları ile örgütsel irtibat halinde bulunduğu, Ergenekon Terör Örgütünün
yöneticilerinden olan sanık Doğu Perinçek'e bağlı olarak Çorlu bölgesinde örgüt adına
faaliyette bulunduğu, Ergenekon Terör Örgütünün amaçları için kurulan Talat Paşa
1820 / 2271
Komitesinin faaliyetlerine katıldığı, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği
ve yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu
anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına.
b)Sanık hakkında TCK 53 -(T). (2), (3). TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına.
75.SANIK EVRİM BAYKARA
İddianamede sanığın, Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314
3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
(2),
Sanık Evrim Baykara aşama ifadelerinde, diğer sanıklardan Adnan Bulut, Murat Ağırel,
Mesut Özcan, Hüseyin Nazlıkul, Erol Mütercimler, Selim Utku Gümrükçü ve Ahmet
Tuncay Özkan'ı tanıdığını, telefon görüşmelerinin yasal sivil toplum faaliyetleri ile ilgili
olduğunu beyan ederek suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Evrim Baykara'nın
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Ahmet Tuncay Özkan,
Selim Utku Gümrükçü. Murat Ağırel, Adnan Bulut, Hüseyin Nazlıkul, Mesut Özcan ve
Erol Mütercimler'in kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu, sanığın
diğer bir kısım sanıklarla da örgütsel irtibatının bulunduğu,
Sanık Evrim Baykara'nın usulüne uygun olarak kayda alınan çok sayıdaki telefon
konuşmalarının Ergenekon Terör Örgütü yöneticilerinden olan sanık Ahmet Tuncay Özkan
ve diğer bir kısım sanıklar ile olan örgütsel irtibatını ortaya koyar mahiyette olduğu,
Sanık Evrim Baykara'nın Ergenekon Terör Örgütünün Sivil Toplum alanındaki
yapılamamalarından birisi olan sanık Ahmet Tuncay Özkan liderliğindeki Bizkaçkişiyiz
isimli derneğin kurucu üyesi ve genel sekreteri olduğu, yöneticisi olduğu bu sivil toplum
kuruluşu mensuplarını sanık Ahmet Tuncay Özkan'ın emir ve talimatları ile Ergenekon
Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda yönlendirme faaliyetlerinde bulunduğu, ayrıca
ADD'de de yine sanık Ahmet Tuncay Özkan'ın emir ve talimatları doğrultusunda örgütsel
çalışmalar yaptığı,
Ergenekon Terör Örgütünün siyaset dünyasına yön verilmesi hedefi kapsamında sanık
Ahmet Tuncay Özkan'ın CHP'ne yönelik faaliyetlerinde sanık Ahmet Tuncay Özkan'ın
emir ve talimatları doğrultusunda hareket ettiği,
Sanık Evrim Baykara ile sanık Ahmet Tuncay Özkan arasında 24.7.2008 tarihinde özetle,
Ahmet Tuncay Özkan "Nerdesin lan" "Hemen Ankara'da ATV'nin önündeki eyleme
katılıyorsun bir sürü adam toplayıp oraya götürüyorsun", Evrim Baykara "Evet
katılıyorum ahi", Ahmet Tuncay Özkan "Saat 10 da seni gebertirim... "
Aynı tarihte, Evrim Baykara "NTVgeldi öyle işte basın açıklaması yaptık", Ahmet Tuncay
Özkan "Yumurta domates atmadınız mı olum", Evrim Baykara "İl başkanı yaptı basın
1821 /2271
açıklamasını atacaz birazdan", Ahmet Tuncay Özkan "Atın olum görsünler onlar
domateslerle yumurtaları görsünler eylemin önemi domates yumurta Ergenekon omleti
yaptık diye " şeklinde telefon görüşmeleri geçtiği.
Sanık Evrim Baykara'nın iddianamede belirtildiği şekilde. Ergenekon Terör Örgütünün
birçok mensubu ile örgütsel irtibat halinde bulunduğu, Ergenekon Terör Örgütü
yöneticilerinden olan sanık Ahmet Tuncay Özkan'ın emir ve talimatları ile örgütün legal
kanadında, sivil toplum örgütlerinin yönlendirilmesi, siyaset dünyasına yön verilmesi
faaliyetlerinde bulunduğu, örgütsel nitelikteki faaliyetlerinin sürekliliği, çeşitliliği ve
yoğunluğu dikkate alındığında Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
76.SANIK FAHRİ KEPEK
İddianamede sanığın, Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2),
3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Fahri Kepek aşama ifadelerinde, diğer sanıklardan sadece Fatma Cengiz'i tanıdığını,
sanık Fatma Cengiz'in kendisini Kayseri'de Talat Ertan isimli bir paşayla tanıştıracağını,
bu paşanın çocuklarını bir okula yerleştirip kendisini de şoför olarak alacağını söylediğini,
sanık Fatma Cengiz'in bir gün kendisine işi düştüğünü söyleyerek yardımcı olmasını
istediğini, kendisinin de iş bulması ve çocuklarına yardımcı olması şartıyla kabul ettiğini,
sanık Fatma Cengiz'in sanık İbrahim Şahin'i arayarak telefonu kendisine verdiğini, sanık
İbrahim Şahin'e kendisini Talat Ertan olarak tanıtmasını söylediğini, bunun üzerine sanık
İbrahim Şahin'e kendisini Talat Ertan olarak tanıtıp Fatma Cengiz'in söylediği şekilde
'Ben Ankara'dayım Çevik Bir ile görüşüp şu saatte İstanbul'da olacağım, şu adreste
buluşalım' dediğini, bunun dışında sanık İbrahim Şahin ile irtibatının olmadığını, sanık
İbrahim Şahin'in telefon görüşmelerinde bahsettiği ekip konusunda bilgisi olmadığını,
Ermeni Patriği MutafyanT tanımadığını ve bu kişiye yönelik suikast planı konusunda
bilgisi bulunmadığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiş, duruşmalarda ise örgütsel
savunma tarzı geliştirerek, diğer sanıklarca yazılıp eline tutuşturulduğu anlaşılan metinleri
okuyarak soruşturma ve yargılama makamlarına hakaret etmiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Fahri Kepek'in
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; İbrahim Şahin ve Fatma
Cengiz'in kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu.
Sanık Fahri Kepek'in iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün
yöneticilerinden olan sanık İbrahim Şahin'in talimatları doğrultusunda oluşturulan illegal
yapılanma içerisinde yer aldığı, sanık İbrahim Şahin'den ele geçen Ermeni Patriği Mesrob
Mutafyan'a yönelik tedhiş planında Talat Kod ismiyle görevlendirildiği, bu şekilde
Ergenekon Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşılmakla,
1822 / 2271
a) Ergene kon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırdmasına,
b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
77.SANIK FAHRİ SÜSLÜ
İddianamede sanığın.
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 Sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler
Hakkında Kanuna aykırı olarak uçaksavar, ağır ve hafif makineli tüfekler ve benzeri askeri
amaçlı savaş mermileri bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (4), (Ek-5), 3713
Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Fahri Süslü aşama ifadelerinde, Antalya Özel Harekat Şube Müdürlüğünde görev
yaptığını, diğer sanıklardan Servet Kaynak* Ayhan Atabek ve İbrahim Şahin'i tanıdığını,
sanıklar İbrahim Şahin ve Servet Kaynak ile hiçbir yapılanma içerisinde yer almadığını, bu
konuda kendisine teklifte bulunulmadığını, S-l isimli yapılanmadan haberinin olmadığını,
sanık Servet KaynakTn yakın zamanda görevli gitmiş olduğu Afganistan'dan döndüğünü,
sanık Servet Kaynak'a kendisinin, Amirim bu tür dış görevler olduğunda bizim de
ismimizi verin, biz de gidelim dediğini, iki ay kadar önce sanık Servet KaynakTn kendisini
çağırarak seni dış göreve yazayım mı dediğini, kendisinin de kabul ettiğini, bunun üzerine
bir telefon numarasını aramasını istediğini, kendisinin de arayıp Servet Amirim aramamı
söyledi diyerek kişisel bilgilerini verdiğini, görüştüğü kişinin sanık İbrahim Şahin
olduğunu daha sonra Servet KaynakTn kendisine söylediğini, ancak kendisinin buna
inanmadığını, Servet KaynakTn şaka yaptığını düşündüğünü, evinde bulunan mermileri
Murat Seçkin isimli bir arkadaşının verdiğini, bu kişinin daha sonra şehit olması nedeniyle
hatıra olarak sakladığını, suçlamaları kabul etmediğini beyan etmiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Fahri Süslü'nün
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; İbrahim Şahin, Servet
Kaynak ve Ayhan Atabek'in kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu,
Sanık Fahri Süslümün iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütünün
yöneticilerinden olan sanık İbrahim Şahin'in talimatları doğrultusunda oluşturulan S-l
isimli yapılanmanın içine sanık Servet Kaynak vasıtasıyla dahil olduğu, bu oluşuma
katılmak için şahsi bilgilerini verdiği, bizzat sanık İbrahim Şahin ile telefonda konuşarak
bu bilgilerin doğruluğunu teyit ettiği, bu bilgilerin tamamının sanık İbrahim Şahin'den elde
edilen S-l belgesinde yer aldığı, evinde 6136 S.K.'na göre yasak niteliği haiz mermi
bulundurduğu.
Sanık İbrahim Şahin'in, kamuoyunda Susurluk Davası olarak bilinen davada "Cürüm
işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün yöneticiliğini yapma" suçundan hapis cezasına
mahkûm edilerek müebbeden kamu hizmetlerinden yasaklandığı dikkate alındığında,
Emniyet Teşkilatında görevli olan sanığın bu özellikteki bir kişiyle kurduğu irtibatın
örgütsel nitelikte olduğunu gösterdiği.
1823/2271
Ergenekon Terör Örgütünün ülkede darbe zemini oluşturmak için izlediği yollardan birinin
Danıştay saldırısı, Cumhuriyet gazetesine bomba atılması gibi toplumda infial uyandıracak
eylemler olduğu, sanık İbrahim Şahin'de ele geçen planlardaki suikastların gerçekleşmesi
halinde ülkede darbe zemininin oluşturulması için gerekli kaos ortamının oluşacağı, ele
geçen suikast planları ve bu planlan gerçekleştirme konusunda yeterli ve elverişli silah ve
mühimmatın bulundurulması, suikastlarda görev alacak kişilerin bulunması, ekiplerin
oluşturulması eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde S-l isimli belgede ismi yazılı
olan, kendi iradesi ile sanık İbrahim Şahin liderliğindeki yasadışı bu örgütlenmeye katılan,
ancak bir eylemde yer aldığı açıkça tespit edilemeyen sanığın eyleminin Ergenekon Terör
Örgütü üyesi olmak şeklinde nitelendirilebileceği anlaşıldığından,
a)Sanık Fahri Süslünün, Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 -
(2), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılmasına,
b) örgüt faaliyeti çerçevesinde 6136 S.K. 'na göre yasak niteliğe haiz olan mermi
bulundurmak eylemine uyan 6136 S.K. 13 - (4), (Ek- 5), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine
göre cezalandırılmasına,
c)Sanık hakkında TCK 53 -fi), (2), (3), TCK 58 ~(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına.
78.SANIK FATİH DERDİYOK
İddianamede sanığın.
a)Silahlı Terör Örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüt adına suç
işlemek eylemine uyan TCK 314 - (3), TCK 220 - (6) Maddeleri delaleti ile TCK 314 -
(2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli
olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda patlayıcı
madde kullanmak eylemine uyan TCK 170 - (1), c), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre
cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Fatih Derdiyok aşama ifadelerinde suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Fatih Derdiyok'un
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile sanık Murat Aplak'ın kullanımlarındaki
telefon hatları arasında irtibat bulunduğu,
Sanık Fatih Derdiyok'un, diğer sanıklar Bedirhan Şinal, Oğuzhan Aslan, Umut Erdoğan'ın
önceki aşama ifadeleri, benzin istasyonu güvenlik kamerası kayıtları, kendisinin kısmi
ikrar mahiyetli beyanları ve tüm dosya kapsamına göre, maddi menfaat elde etmek
amacıyla Cumhuriyet gazetesi binasına atılacağını bildiği molotof kokteylinin
hazırlanmasına iştirak ettiği.
Sanık Fatih Derdiyok'un iddianamede belirtildiği ve mütalaanın ilgili bölümünde
anlatıldığı şekilde, Ergenekon Terör Örgütü adına yapılacağını bildiği eylemi, maddi
1824 / 2271
menfaat beklentisi içinde gerçekleştirdiği, bu şekilde Ergenekon Terör Örgütü adına
işlediği anlaşıldığından;
a)Ergenekon Terör Örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte örgüt
adına suç işlemek eylemine uyan TCK 314 - (3), (2. 7.2012 tarih ve 6352 Sayılı Kanunun
85.Md. ile değişik) TCK 220 - (6) Maddeleri delaleti ile TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK
5 maddelerine göre cezalandırılmasına,
b) Örgüt faaliyeti çerçevesinde kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından
tehlikeli olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda
patlayıcı madde kullanmak eylemine uyan TCK 170 - (1), c), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, dosya kapsamına göre molotof
kokteyli atma eylemine katılmadığı, patlayıcı madde imalinde görev aldığı anlaşıldığından
sanığın Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli maddeleri izinsiz olarak imal etmek,
bulundurmak, taşımak eylemine uyan TCK 174 - (1),(2), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine
göre cezalandırılmasına,
c)Samk hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
79.SANIK FATİH HİLMİOĞLU
İddianamede sanığın,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini
ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya
tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 311 - (1), 3713
Sayılı TMK 5,
c)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini
ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye
teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 312 - (1), 3713 Sayılı TMK 5,
ç)Örgüt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi veya
dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel
yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla
kez kişisel veri olarak kaydetmek eylemine uyan TCK 135 - (2), (1), TCK 43 - (1), (2)
maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Fatih Hilmioğlu aşama ifadelerinde suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre. sanık Fatih Hilmioğlu'nun
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Nusret Senem, Mehmet
Şener Eruygur, Mustafa Ali Balbay, Ahmet Hurşit Tolon. Halil Kemal Gürüz, Merdan
Yanardağ. Rıza Ferit Bemay, Mehmet Haberal, Doğu Perinçek, Kemal Yalçın
Alemdaroğlu, Birol Başaran, Ferid İlsever, Vedat Yenerer, Levent Ersöz, Hasan Iğsız,
Mustafa Hüseyin Buzoğlu, İlhami Ümit Handan, Mehmet Bora Perinçek (İstanbul
Üniversitesi iletişim Fakültesi-2124400000) ve Ulusal Kanal'ın(Serhan Bolluk, Ferid
İlsever) kullanımlanndaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu, sanığın diğer bir kısım
sanıklarla da örgütsel irtibatının bulunduğu,
Mütalaanın ilgili bölümünde ayrıntısı ile anlatıldığı gibi, Ergenekon Terör Örgütünün
2003-2004 yıllarında Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan
kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs
ettiğine dair belgeler ele geçtiği, dönemin Jandarma Genel Komutanı sanık Mehmet Şener
Eruygur'un emir ve bizatihi kontrol ve denetimi altında görev yapmak üzere, İstihbarat
Başkanı sanık Levent Ersöz'e bağlı olarak sanık Cihandar Hasanhanoğlu nun başkanı
olduğu Planlama Koordinasyon ve Güvenlik Daire Başkanlığı bünyesindeki sanık Mustafa
Koç'un müdürü olduğu İstihbarat Yönetim Şubesinde Cumhuriyet Çalışma Gurubu adı ile
illegal bir yapının oluşturulduğu. Askeri darbe çalışmaları için illegal olarak ihdas ve
istihdam edilen Cumhuriyet Çalışma Grubunun (CÇG) İstihbarat Yönetim Şube adı ile
kamufle edilmeye çalışıldığı, sanık Hasan Atilla Uğur'un ise teknik istihbarat başkanı
olduğu ve askeri darbe çalışmaları kapsamında yapılan yasadışı dinlemelerden sorumlu
olduğu, dosya kapsamına göre, bu askeri darbe planlarının aşama aşama uygulamaya
konulduğunun anlaşıldığı,
Askeri darbe çalışmaları çerçevesinde ülkede askeri darbeye zemin oluşturmak için
güvenilir olarak ifade edilen Üniversite Rektörleri ile irtibata geçilmesinin planlandığı. 19
Eylül 2003 tarihinde sanıklar Fatih Hilmioğlu, Mustafa Abbas Yurtkuran, Rıza Ferit
Bemay ve Kemal Yalçın Alemdaroğlu'nun aralarında bulunduğu Rektörler ile bir toplantı
yapılarak bu planın hayata geçirildiği, sanık Mehmet Şener Eruygur'un da hazır bulunduğu
bu toplantıda Rektörlere CÇG faaliyetleri konusunda brifing verildiği, bu toplantıda
konuşulanların yazıldığı tutanağın soruşturma kapsamında yapılan aramada sanık Mehmet
Şener Eruygur'dan ele geçtiği,
Bu tutanakta özetle, "Üniversiteler ve Ordu gibi zinde ve Atatürkçü kurum ve kuruluşlar
bir araya gelmeli ve ciddi bir çalışma programı yaparak birleşmeli ve planlı faaliyetleri
uygulamalıyız ", "3 Kuvvet Komutanı, Jandarma ve Genelkurmay Başkanı büyük bir güç.
Atatürkçü Düşünce Derneği ile bazı sivil toplum örgütleri bazı şeyler yapmalı", "Biz
Atatürkçü devrimci rektörler olarak mücadeleye hazırız. Bu mücadelede herkesin ışığı
önemli. Eğer idari yapı bu şekilde devam ederse sonumuz kötü. ", "Bizim gözümüz kara.
Ordu bir güç. Üniversiteler bir güç. Birbirimizi korumalı ve CHP yi ne olursa olsun
yanımıza çekmeliyiz. Türkiye nin geleceğini beraber çizmeli ve müttefiklerimizin adedini
arttırmalıyız. Basın CHP 'yi dııyurmuyor. Onlar ne yapsın", "25 Ekimde Rektörler ve
öğretim üyeleri Anıtkabire geleceğiz. Bizlerle beraber, bize destek veren kurumlar da
gelmeli. TSK ile beraber olalım " ifadelerinin yer aldığı,
19 Eylül 2003 tarihinde yapılan bu gizli toplantıda Üniversite gençliğinin sokağa
Dostları ilə paylaş: |