Ahmet Tuncay Özkan, Halil Behiç Gürcihan, Oktay Yıldırım, Hasan Ataman Yıldırım,
Kemal Kerinçsiz. Muzaffer Tekin, Ufuk Akkaya, Turhan Özlü ve Mustafa Ali Balbay' ın
kullanımlarındaki telefon hatları arasında irtibat bulunduğu, ayrıca Sanık Fatma Sibel
Yüksek'in telefon numarasının sanık Habip Ümit Sayın'ın cep telefonu rehberinde kayıtlı
olduğu tespit edilmiştir.
Sanık Kemal Kerinçsiz'in önceki aşama ifadesinde sanık Fatma Sibel Yüksek
(Gürcihan)'in Ufuk Ötesi dergisinin sahibi olup sanık Halil Behiç Gürcihan'ın bürosuna
gelen kişilerden olduğunu beyan ettiği, sanık Habip Ümit Sayın'ın telefon rehberinde sanık
Fatma Sibel Yüksek (Gürcihan)'e ait telefon numarasının kayıtlı olduğunun, sanık Fatma
Sibel Yüksek (Gürcihan) ile sanık Mustafa Ali Balbay'ın kullandığı telefon hattı arasında 4
adet irtibat bulunduğunun tespit edildiği,
Sanık Fatma Sibel Yüksek (Gürcihan)'in iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör
Örgütünün basın yayın alanındaki legal yapılanmalarından birisi olan, Oktay Yıldırım.
1833/2271
Habip Ümit Sayın. Adil Serdar Saçan. Mehmet Zekeriya Öztürk gibi bazı sanıkların da
yazılarının yayınlandığı sanık Halil Behiç Gürcihan'm yönetimindeki acikistihbarat.com
isimli internet sitesinde yazarlık yaptığı, burada Ergenekon Terör Örgütünün amaçları
doğrultusunda, süreklilik arz edecek şekilde Ergenekon soruşturması ve soruşturma
makamları aleyhine kara propaganda mahiyetinde yazılarının yayınlandığı, Ergenekon
Terör Örgütünün üyesi olduğu anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5
maddelerine göre cezalandırılmasına,
b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
83.SANIK FERDA PAKSÜT
İddianamede sanığın. Silahlı Terör Örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla
birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek eylemine uyan TCK 314 - (3), TCK 220
- (7) Maddeleri delaleti ile TCK 314 - (2). 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre
cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Ferda Paksüt aşama ifadelerinde suçlamaları kabul etmemiştir.
Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden kovuşturma safahatında ölen İlhan
Selçuk'un. iktidardaki AK Parti ye kapatma davası açılmasını, iktidardaki partinin
kapatılarak yerine başka bir yönetimin gelmesi amacını taşımaktan çok örgüt amaçları
doğrultusunda arzu edilen kaos ortamını oluşturacak nedenlerden birisi olarak gördüğü, 23
Ocak 2008 tarihinde başyazarı olduğu Cumhuriyet Gazetesinde yayınlanan "İktidar partisi
zanlı " başlıklı yazısı ve yazı içinde geçen "...Savcı kırmızıçizgiyi çiğneyip bölücülük ya da
dincilik yapan siyasi partiye dava açmasın görür gününü... " sözleri ile bu beklentisinin
gerçekleşmesini temin için baskı ortamı oluşturmanın adımını attığı, bu dönemde aynı
gazetede Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının dedesinin bir tarikat şeyhi olduğu içerikli bir
haber yayınlandığı,
Usulüne uygun olarak kayda alınan telefon görüşmeleri içeriğine göre, kovuşturma
safahatında ölen sanık İlhan Selçuk'un AK Partinin temelli kapatılması davasının
planlanmış bir yargı operasyonu olduğunu, ekonomik kriz ve birazda karışıklık meydana
gelmesi halinde askerler için müdahale hakkının doğacağını, kapatılma halinde iktidar
partisinin ben milli iradeyim diyerek kendini haklı göstermeye çalışacağını ve çıkacak kaos
ortamında da askerlerin hakemliğine başvurulacağını ifade ettiği, Ergenekon Terör
Örgütünün AK Parti hakkında açılan kapatma davasını kaos ortamı oluşturmak amacıyla
kullandığı ve bu nedenle örgütün siyasi yapılanmasında yer alan firari sanık Turhan
Çömez' e bu konuda görev verdiği, onun da sanık Ferda Paksüt ile irtibata geçtiği,
Soruşturma kapsamında A. Turizm adına kayıtlı telefonu kullanan bir bayanın, Mahkeme
kararı ile iletişimi dinlenen sanık Turhan Çömez ile Anayasa Mahkemesinde görülen AK
Partinin temelli kapatılması davası ile ilgili kamuoyunu yanıltmaya yönelik görüşmeler
yaptığının tespit edilmesi üzerine Mahkeme kararına istinaden bu telefonun da iletişiminin
tespitine başlandığı,
1834 / 2271
Devam eden süreçte Anayasa Mahkemesi Başkanvekilinin eşi sanık Ferda Paksüt olduğu
anlaşılan bu telefon kullanıcısının. Akşam Gazetesi Ankara Haber Müdürü Ersin Bal ile
irtibata geçerek, bazı Anayasa Mahkemesi üyelerinin şahsı, aileleri ve yaşam tarzları
hakkında bilgiler aktarıp, bu hususlarda yazılı ve görsel medyada haber yapılmasını
istediği, AK Partinin kapatılmasına ilişkin davanın Anayasa Mahkemesinde görüşülmesi
sürecinde sanık Ferda Paksüt'ün Anayasa Mahkemesi Başkanvekilinin eşi olması
nedeniyle edindiği bilgiler doğrultusunda kapatmama yönünde karar vereceğini umduğu
üyeler hakkında haberler üretip Akşam Gazetesi Ankara haber müdürü Ersin Bal ile
irtibata geçerek bunların haber yapılmasını temin etmeye çalıştığı, bu kapsamda; bir
Anayasa Mahkemesi üyesinin oğlunun çalıştığı kurum ile davalı parti arasında ilişki
kurarak bunun haber yapılmasını istediği, sözü edilen gazeteci ile bir başka konuşmasında
sanığın "Niye Belediyeden aldığı ihaleyi, oğlu ne iş yapıyor bunun niye araştırmıyorsunuz,
niye oğlunun ne iş yaptığı belli, belediyeden ihale alıyor, bunu niye araştırmıyorsunuz"
diyerek hem sitem ettiği hem de haber yaptırmaya yönlendirdiği, yine bir başka üyenin
yakın markajda olduğu, bir başka üyenin 'diğer tarafa' kaydığı şeklinde haberler yaydığı,
hatta oyunun kritik öneme haiz olduğunu düşündüğü bir üyeyi eşi vasıtasıyla "doğru dürüst
hareket etmezsen bir daha başkan olma şansını kaybedersin" şeklinde tehdit ettiği, böylece
Ergenekon Terör Örgütünün amaçları doğrultusunda yargılama sürecini etkilemeye
çalıştığı,
3.4.2008 tarihinde sanık Ahmet Hurşit Tolon ile görüşen sanık Turhan Çömez'in, onun
talimatı ile sanık Ferda Paksüfü aradığı ve ondan aldığı bilgileri bilahare sanık Ahmet
Hurşit Tolon'a aktardığının anlaşıldığı,
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığınca soruşturma kapsamında elde edilen, Anayasa
Mahkemesinde görülen AK Partinin kapatılması davasının gizli kalması gereken
müzakerelerinin sızdırıldığına dair delillerin Anayasa Mahkemesi Başkanlığına
gönderilmesi üzerine. Anayasa Mahkemesinin başlattığı inceleme sonucu verilen
16.7.2009 gün 2009/1-1 sayılı kararının "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca Anayasa
Mahkemesi'ne gönderilen dosya içinde Başkanvekili Osman Alifeyyaz Paksüt'e ait telefon
konuşmalarına ilişkin ses kayıtları ve tutanaklardan, 2949 sayılı Yasa'mn 42.maddesi
gereğince Anayasa Mahkemesi müzakereleri ile ilgili gizli kalması gereken bilgileri Osman
Alifeyyaz Paksüt'ün bazı basın mensuplarıyla paylaştığı anlaşılmış olmakla birlikte
sözkonusu delillerin adı geçen yönünden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 135.
Ve 138. Maddelerine uygun nitelikte görülmemesi nedeniyle Osman Alifeyyaz Paksüt
hakkında soruşturma açılmasına gerek bulunmadığına, Serruh Kaleli 'nin karşıoyu ve
oyçokluğuyla... " şeklinde olduğu,
Soruşturma kapsamında sanık Mustafa Levent Göktaş'tan ele geçen 51 nolu DVD'nin
içerisinde "Org. İlker Başbuğun gayri resmi iletişim ve imaj danışmanı olarak görev
yapan Doç.Dr.N.Y. ve faaliyetleri" konulu, Haziran 2007 tarihli, İstihbarat Başkanlığından
Genelkurmay Başkanına hitaben yazılan 2 sayfadan ibaret Bilgi Notu başlıklı bir belge
bulunduğu, içinde geçen isimlerin tarafımızca kısaltıldığı belgenin ilgili bölümlerinin
...4. Yukarıda ifade edilen hususların yanında Dr. Y... 'ın Org. Başbuğla sivil kesimdeki
bürokrat, siyaset adamı ve akademisyenler arasında iletişim sağlanması konusunda
yardımcı olduğuna dair bilgiler bulunmaktadır. Bu kapsamda bilgilere göre Org.
Başbuğ'un Dr.Y... aracılığı ile A... Genel Bşk. E.M. 'ya Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili
olarak; a) CHP 'nin kendi istedikleri dışında bir AKP 'linin (Milli Görüşçü - Fetullahçı)
1835/2271
aday gösterilmesi durumunda meclisteki oylamaya kesinlikle katdmayacakları, b) R.T.E. -
A.G. - B.A. üçlüsünden birisinin aday olması halinde; CHP-ANAP-DYP'nin katrimadığı
durumda seçilen Cumhurbaşkanının sadece AKP riin Cumhurbaşkanı olacağı ve bu yüzden
TSK'nın başkomutanı olamayacağından hareketle TSK'nın buna müdahale edeceği, c) Bu
müdahale neticesinde hükümetin düşeceği, bunun Anayasa Mahkemesi ile görüşülerek
sağlandığının bizzat Org. Başbuğ tarafından ifade edildiği, Anayasa Mahkemesinin AKP'yi
kapatacağı, R.T.E. - A.G. - B.A. üçlüsünün siyaset yapmasının yasaklanacağı ve böylece
AKP kadrosunun dağılacağı, ç) A.D. 'a bağlı medya kuruluşlarının sağlayacağı medya
desteği ile E.M. önderliğinde, birleşen ANAP ve DYP nin çekim gücü ile bu partiye
katılacak TSK'ya yakın ve AKP düşmanı R.H., S. A., A.Ş. ve C.Ç. gibi isimlerle bir oluşum
sözü verildiği ve bu oluşumun müdahaleden sonraki ilk seçimlerde iktidara taşınacağına
kesin gözüyle bakıldığı hususlarını ilettiği bilgileri elde edilmiştir. 5. Yukarıda ifade edilen
bilgilerin bizzat Dr. Y... tarafından iş arkadaşları seviyesinde dile getirildiğine dair
bilgiler elde edilmiştir. Sonuç: Yukarıdaki hususların akredite olmayan basın kuruluşları
tarafından ele geçirilmesi halinde TSK'nin kamuoyundaki güvenilirliğini ciddi olarak
zedeleyebileceği değerlendirilmektedir. Arz ederim. " şeklinde olduğu,
Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığfnın 6 Mayıs 2009 tarihli 91521872 sayılı yazısı
ile söz konusu belgenin kabul edildiği ve gizliliğinin kalkmadığının belirtildiği, sanık
Mehmet İlker Başbuğ'un bu belge konusundaki savunmalarına hangi gerekçeler ile itibar
edilmediğine dair iddianamede gerekli açıklamalar yapıldığı, AK Partiye açılan kapatma
davası öncesinde sanık Mehmet İlker Başbuğ ile Anayasa Mahkemesi Başkan Vekilinin
gizli bir görüşme yaptığı ile ilgili açık kaynaklara yansıyan haberlerin olduğu, sanık
Mehmet İlker Başbuğ'un Cumhuriyet savcılığı ifadesinde, belge içeriğini kabul etmemekle
birlikte belgede ismi geçen N.Y. i tanıdığını ve Genelkurmay 2. Başkanlığı döneminde
zaman zaman iletişim konularında görüşlerini aldığını. Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili
ile Kara Kuvvetleri Komutanı iken Kara Kuvvetleri makamında görüştüğünü beyan ettiği.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Ferda Paksüt'ün
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Mustafa Ali Balbay,
Sinan Aydın Aygün, Turhan Çömez ve Ahmet Hurşit Tolon'un kullanımlarındaki telefon
hatları arasında irtibat bulunduğu,
Sanık Ferda Paksüt'ün iddianamede belirtildiği şekilde, Ergenekon Terör Örgütü
yöneticilerinden olan sanık Ahmet Hurşit Tolon ve firari sanık Turan Çömez ile irtibatlı
olduğu, firari sanık Turhan Çömez'in 3.4.2008 günü Ergenekon Terör Örgütü yöneticisi
sanık Ahmet Hurşit Tolon ile görüştüğü, sanık Ahmet Hurşit Tolon'un talimatı ile sanık
Ferda Paksüt'ü aradığı ve ondan aldığı bilgileri bilahare sanık Ahmet Hurşit Tolon'a
aktardığı, sanık Ferda Paksüt'ün Ergenekon Terör Örgütün kaos ortamı meydana
getirilmesi yönündeki amacını ve sanıklar Turnan Çömez ile Ahmet Hurşit Tolon'un
örgütsel konumlarını bilerek, Anayasa Mahkemesinin gündeminde bulunan AK Partinin
kapatılması davasının müzakerelerine dair gizli bilgileri bu sanıklara verdiği, ayrıca
Anayasa Mahkemesinin bazı üyeleri hakkında basını ve kamuoyunu yönlendirme
faaliyetlerinde bulunduğu, böylece örgütün amaçlarının gerçekleşmesine bilerek ve
isteyerek yardım ettiği anlaşıldığından,
a)Ergenekon Terör Örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte, örgüte
bilerek ve isteyerek yardım etmek eylemine uyan TCK 314 - (3), (2.7.2012 tarih ve 6352
1836 / 2271
S.K. nun 85.Md. de değişik) TCK 220 - (7) Maddeleri delaleti ile TCK 314 - (2). 3713
Saydı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılmasına,
b)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
84.SANIK FERİD İLSEVER
İddianamede sanığın.
a)Ergenekon Terör Örgütü üyesi olmak eylemine uyan TCK 314 - (2), 3713 Sayılı TMK 5,
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde Halkı, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı bir
isyana tahrik etmek eylemine uyan. TCK 313 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre
cezalandırılması talep edilmiştir.
Sanık Ferid İlsever aşama ifadelerinde suçlamaları kabul etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Ferid İlsever
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Ünal İnanç, Ahmet
Tuncay Özkan, Aydın Gergin Ufuk Akkaya, Gürbüz Çapan. Emin Gürses, Doğu Perinçek,
Fatih Hilmioğlu. Bülent Baş, Mehmet Bozkurt, Zahide Ruhsar Şenoğlu, Adil Serdar Saçan,
Habip Ümit Sayın, Tunç Akkoç, Ertuğrul Orta, Hayati Özcan. Mehmet Bedri Gültekin,
Turhan Özlü. Mehmet Deniz Yıldırım, Emin Şirin, Erkan Önsel, Nusret Senem, Kemal
Yalçın Alemdaroğlu, Sinan Aydın Aygün, Mehmet Adnan Akfırat, Yusuf Beşirik, Mehmet
Bora Perinçek, Hikmet Çiçek, Mehmet Sabuncu, Mahir Cayan Güngör, İbrahim Benli,
Serhan Bolluk, Emcet Olcaytu, Erol Manisa, Mehmet Zekeriya Öztürk, Özlem Usta, Rıza
Ferit Bemay İşçi Partisi Genel Merkezi (Yusuf Tunçer) ve İşçi Partisi İstanbul İl Örgütü
(Doğu Perinçek, Aydın Gergin. Yusuf Beşirik) kullanımlarındaki telefon hatları arasında,
Dosyaya getirilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, Ulusal Kanal'ın kullanımında
olduğu anlaşılan telefon hatları ile sanıklardan; Adnan Bulut, Emcet Olcaytu, Tunç Akkoç,
Birol Başaran. Tunçer Kılınç, Serdar Öztürk, Mustafa Ali Balbay, Ufuk Akkaya, Adil
Serdar Saçan, Oktay Yıldırım, Emin Gürses, Sinan Aydın Aygün, Güler Kömürcü, Erkan
Önsel, Kemal Yalçın Alemdaroğlu, Nusret Senem. Turhan Özlü. Mehmet Bora Perinçek,
Erol Manisa, Rıza Ferit Bemay, Ferid İlsever, Zahide Ruhsar Şenoğlu, Mehmet Şener
Eruygur, Hayati Özcan, Ahmet Hurşit Tolon, İbrahim Benli. Mehmet Deniz Yıldırım,
Mehmet Bozkurt, Mahir Cayan Güngör, Özlem Usta, İbrahim Şahin, Mehmet Zekeriya
Öztürk, Adnan Türkkan, Muammer Karabulut, Mehmet Sabuncu, Bahadır Berk, Sevgi
Erenerol. Münür Kemal Yavuz, Hayri Bildik, Recai Alkan, Ünal İnanç, Bekir Öztürk, Fuat
Turgut, Gürbüz Çapan, Vedat Yenerer, Yusuf Erikel, Emin Şirin. Fatih Hilmioğlu, Turhan
Çömez, Veli Küçük, Yusuf Beşirik. Hüseyin Vural Vural, Oğuz Bulut ve Habip Ümit
Sayın'ın kullanımındaki telefon hatları ile irtibat bulunduğu, sanığın diğer bir kısım
sanıklarla da örgütsel irtibatının bulunduğu.
Ergenekon Terör Örgütünün yöneticilerinden olan sanık Doğu Periçek'e yöneltilen, Genel
Başkanı olduğu İşçi Partisi ve irtibatlı kuruluşları ile yayın organlarını Ergenekon Terör
Örgütünün amaçları doğrultusunda yönetme, TSK içinde örgütlenme. Milli ve manevi
değerleri istismar etme. Psikolojik harp sanatı ve propagandayı etkin ve yaygın şekilde
1837/2271
kullanma isnatlarının, sanık Doğu Perinçek'in yakın çevresinde bulunup, bu konularda
ciddi bir şekilde eğiterek yönlendirdiği, İşçi Partisi ve irtibatlı kuruluşlarında yöneticilik
konumları olan sanıklar için de geçerli olduğu, sanık Ferid İlseverTn geçmişten itibaren
sanık Doğu Perinçek'in yakın çevresindeki kişilerden olup Ergenekon Terör Örgütünün
yöneticilerinden olan sanık Doğu PerinçekTen sonra grubun ikinci adamı konumunda
bulunduğu, soruşturma kapsamında ele geçen "Ulusal Medya 2001" isimli Ergenekon
Terör Örgütünün örgüt belgesi içeriğinden de sanık Ferid İlseverTn bu konumda
bulunduğunun anlaşıldığı,
Sanıklar Ferid İlsever ve Doğu Perinçek ile birçok rütbeli asker kişi hakkında geçmişte
Sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde tahakkümünü tesis etmeye veya bir sosyal
sınıfı ortadan kaldırmaya veya memleket içinde müesses iktisadi ve sosyal temel nizamları
devirmeye matuf cemiyet kurmak ve bu cemiyetin faaliyetlerini tanzim veya sevk ve idare
etmek ve bu şekilde kurulan cemiyetlere üye olmak isnadıyla dava açıldığı, 4.Kolordu
Komutanlığı nezdindeki Sıkıyönetim 3 Numaralı Askeri Mahkemesinde görülen dava
sonucu verilen 20.8.1974 tarih 1974/1 E - 1974/25 K sayılı karar ile sanıkların 765 Sayılı
TCK 141/1-6 ve 173. Maddeleri gereği 20 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldıkları,
Bu dava öncesi yapılan operasyonlarda ABD vatandaşı Hillary Summer Boyd'un
lojmanında yakalanan Cahit DüzelTn, sanık Ferid İlsever'in zaman zaman yakalandığı bu
lojmana geldiğini, geldiğinde ruhsatsız silah, örgütsel doküman, telsiz, alarm vs. cihazlar
bıraktığını beyan ettiği, bu operasyonlarda sanık Ferid İlsever"den ele geçirilen şifreli
notların sanık Ferid İlseverTn ikrar ve açıklamalarıyla çözüldüğü, buna göre operasyonun
genişletilerek birçok kişinin tutuklandığı,
Soruşturma kapsamında yapılan aramada sanık Hikmet ÇiçekTen ele geçen ve sanık
Hikmet ÇiçekTn de kendisine ait olduğunu kabul ettiği bir flash bellek içinden bulunan
belgede, sanık Ferid İlsever ile kovuşturma safahatında ölen İlhan Selçuk arasında geçen
bir görüşmenin yazıldığı, sanık Doğu Perinçek'in Haymana cezaevinde bulunduğu döneme
denk gelen bu görüşmede, "Televizyon Analiz Yönetim Ve Geliştirme Projesi Ulusal
Medya" isimli örgüt belgesi içeriğine uygun konuşmalar geçtiği, Ulusal Kanal ile
Cumhuriyet gazetesinin tek çatı altında birleştirilmesinin konuşulduğu, İlhan Selçuk'un
sanık Doğu Perinçek adına orada bulunduğu anlaşılan sanık Ferid İlsever'e "Bir taban
hareketi olacak, Siz, G, Cumoklar ve benzeri herkesin hissesi olacak ama yukarı ile ilişki
bakımından benim önderliğimde" diyerek üst yapılanma planını sanık Ferid İlsever'e
anlattığı, sanık Ferid İlseverTn bu belge hakkında inkar yollu genel savunma stratejisine
uygun olarak "İlhan Selçuk böyle bir şey söyleyecek biri değil, o ibareleri buraya birisi
yerleştirmiş " şeklinde afaki ifadeler kullandığı,
2001 yılında başka bir suçtan yakalanarak gözaltına alınan Tuncay Güney'in, Organize
Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğündeki görüntülü mülakatında, sanık Veli Küçük'ün
kendisine sanıklar Doğu Perinçek, Ferid İlsever ve Mehmet Adnan Akfiraı ile ilişkiye
geçmesini söylediğini, devam eden süreçte sanık Ferid İlsever'in kendisinin niçin oraya
geldiğini çözdüğünü ve zaten sanık Veli Küçük'ü tanıyoruz dediğini anlattığı,
Soruşturma kapsamında yapılan aramalarda ele geçen Ulusal Medya 2001- Cumhuriyet
Gazetesinin Reorganizasyonu adlı örgüt belgesi içeriğinin, Tuncay Güney'in bu konu
hakkındaki beyanları ile uyumlu olduğu, sanık Ferid İlseverTn de çapraz sorgusunda
Tuncay Güney'in bu konudaki birçok anlatımını teyit edici cevaplar verdiği,
1838 / 2271
Sanık Ferid İlsever'in, Tuncay Güney'in mülakatında geçtiği gibi Enka Tesislerinde Kemal
Özden, Ümit Ülgen, Veli Küçük ve Gürbüz Çapan ile bir toplantı yaptığı, sanık Ferid
İlsever'in bu toplantıya MİT Müsteşarlığı tarafından hazırlanan Ergenekon Örgütü konulu
kitapçık ve şemalarda Ergenekon Terör Örgütünün İş dünyası ve Sivil Toplum Kuruluşları
arasındaki yapılanması olarak sayılan USİAD adlı işadamları örgütünün başkanı olan
Kemal Özden'in daveti üzerine katıldığı, sanık Gürbüz ÇapanTn ifadesi ile bu toplantıda
"Ağabey" pozisyonunda olan sanık Veli Küçük'ün bu toplantıda bulunmasının makul bir
izahının yapılamadığı, sanık Ferid İlsever'in bu toplantıyı ikrar etmekle birlikte örgütsel
içeriğini inkar ettiği, tevilli açıklamalar getirdiği, toplantının içeriği hakkında basına demeç
veren sanık Gürbüz Çapan üzerinde baskı kurarak basına verdiği beyanatını geri aldırmaya
çalıştığı ve sanık Gürbüz Çapan ile bu konuda yaptığı telefon konuşmasını illegal olarak
kaydettiği, bu kaydın sanık Emcet Olcaytu'dan ele geçtiği, sanık Ferid İlsever'in
Cumhuriyet gazetesi ile Ulusal Kanal Tn birleşmesi ve Cumhuriyet Televizyonu Kurma
projeleri için birkaç kez İlhan Selçuk ile görüştüklerini ifade ettiği,
Sanık Veli Küçük'ün bu konuda, kendimin Enka'daki yemekte sanık Ferid İlsever ile
birlikte olduğunu, bu yemekten sonra da sanık Ferid İlsever 'in aynı grupla Akatlar 'daki
toplantıya katıldığını duyduğunu ifade ettiği.
Aramada Tuncay Güney'den ele geçen el yazılı telefon rehberlerinde, sanıklar Ferid
İlsever, Veli Küçük, Doğu Perinçek, Adnan Akfırat, Hikmet Çiçek, Sami Hoştan, Ali
Yasak (Drej Ali), Semih Tufan Gülaltay'ın telefon numaralarının kayıtlı olduğu.
Sanık Ferid İlsever'in, Ergenekon Terör Örgütü yöneticilerinden olan sanık Kemal
Alemdaroğlu nun Danıştay'da görülmekte olan davasını sanık Kemal Yalçın Alemdaroğlu
lehine sonuçlandırma amaçlı olarak faaliyet gösterdiği, sanık Ferid İlsever'in sanık Kemal
Yalçın Alemdaroğlu'nu bu konuda sanık Doğu Perinçek tarafından Üniversite yıllarından
itibaren tanıdığını ifade ettiği Danıştay Başsavcısı Tansel Çölaşan ile bu konuyu görüşmek
için randevu alındığı ve iki Danıştay üyesi ile görüşüldüğü konusunda bilgilendirildiği.
Dönemin Jandarma İstihbarat Dairesi Başkanı sanık Levet Ersöz'ün talimatları
doğrultusunda bir takım raporlar hazırlayan sanık Yüksel Dilsiz'in, Jandarma istihbaratta
görevli Dursun Özkara isimli Astsubayın kendisine "Seni kitap konusunda İşçi Partisinden
arayacaklar" demesinden hemen sonra İşçi Partisinden arandığını ve oraya gittiğinde
sanıklar Ferid İlsever ve Serhan Bolluk ile görüştüğünü, daha sonra da bu görüşmeyi sanık
Levent Ersöz'e aktardığını beyan ettiği,
Sanık Ferid İlsever'in geçmişte PKK Terör Örgütü lideri Abdullah Öcalan ile PKK Terör
Örgütünün kamplarında görüştüğü, sanık Mehmet Zekeriya Öztürk'ün beyanına göre Siirt
Eruh kırsalında PKK Terör Örgütü üst düzey yöneticisi Zübeyr Aydar ile buluşarak
görüştüğü, sanık Ferid İlsever'in geçmişte Marksist-Leninist ve Maoist Örgüt faaliyetleri
bulunduğu dikkate alındığında, Ergenekon Terör Örgütü'nün PKK Terör Örgütü ile olan
irtibatında sanık Ferid İlsever'in önemli bir yeri olduğunun anlaşıldığı.
Sanık Ferid İlsever'in Talatpaşa Komitesinin Genel Sekreteri olduğu ve birçok faaliyetine
katıldığı, diğer birçok sanığın da içinde bulunduğu bu komitenin faaliyetlerinin
Ergenekon Terör Örgütünün temel örgüt belgesi olan Ergenekon isimli belgede kurulması
karalaştırılan sivil toplum örgütlerine güzel bir örnek teşkil ettiği, Talat Paşa Komitesinin,
Ergenekon ve bağlantılı örgüt belgelerinde bahsedilen içte ve dışta geniş halk kitlelerini
1839 / 2271
kazanma ve yönlendirme amacı ile kurulan bir sivil toplum kuruluşu olduğu, geçmişteki
yayınlarında yüzbinlerce Ermeni'nin Osmanlı tarafından öldürüldüğünü, yurtlarından
sürüldüğünü ifade ederek bu iddiayı destekleyici bir misyon üstlenen Aydınlık grubunun,
yine geçmişteki yayınlarında İttihatçı Komprador olarak niteledikleri kişiler arasında
bulunan Talat Paşa ismini kullanarak Ermeni soykırımı iddialarıyla mücadele ettiklerini
ileri sürmelerinin Ergenekon Terör Örgütünün bir psikolojik savaş uygulaması olduğu,
irtibatlı sanıkların Talat Paşa Komitesinin siyasi bir yönü olmadığı iddiasına karşılık sanık
Doğu Perinçek'in "Talatpaşa Komitesi, merkezinde İşçi Partisinin bulunduğu bir hükümet
çekirdeğidir" sözleriyle bu komitenin gerçek amaçlarından birini ifade ettiği,
Sanık Ferid İlsever'in Ergenekon Terör Örgütü "nün faaliyetlerinde kullandığı milli ve
Dostları ilə paylaş: |