Veli Küçük'ün talimatları doğrultusunda Aydınlık grubundaki bilgi birikiminden
faydalanmak için Doğu Perinçek ile görüştüğünü düşündüğünü, bu görüşmelerin herhangi
bir konuda haber yapılması ya da bir konuda Tuncay Güney vasıtası ile kendisine bilgi
gönderilmesi gibi konularda olduğunu sandığını ifade ettiği, söz konusu mülakatta sanık
Ümit Oğuztan'ın başta Tuncay Güney ile sanık Veli Küçük arasındaki irtibatın mahiyeti.
Veli Küçük ve Doğu Perinçek arasındaki irtibat, Örgüt belgelerinin kimler tarafından, nasıl
ve ne şekilde hazırlandığı konusundaki anlatımlarının, kendisiyle ilgili olarak gerek 2001
gerekse 2008 yılında yapılan aramalarda ele geçen belgeler, aynı şekilde Tuncay Güney ile
ilgili aramalarda ele geçen belgeler. Tuncay Güney'in mülakatında bu konular hakkında
söyledikleri, 2008 yılındaki aramalarda bu belgelerin bir kısmının Veli Küçük. Doğu
Perinçek ve Doğu Peinçek ile irtibatlı bir kısım sanıklarda da ele geçmesi, yukarıda
anlatılan İstanbul l.Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/64 esas sayılı dosyası kapsamındaki
gerek kendisinin, gerek diğer kişilerin adli ifadeleri, Ergenekon soruşturması kapsamında
2008 yılında alınan önceki aşama ifadesinde Veli Küçük ile Tuncay Güney'in irtibatı
konusundaki beyanları, duruşmada dinlenilen Tanık Turgut Büyükdağ'ın ifadeleri dikkate
alındığında "İçeriği, diğer deliller ile doğrulanmış olan suç ihbarları" olarak kabul edilmesi
gerektiği,
İlgili bölümde daha ayrıntılı şekilde anlatıldığı şekilde, Tuncay Güney'in 2001 yılında
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğündeki görüntülü mülakatında örgüt belgeleri
konusunda özetle, Necabettin Ergenekon isimli emekli Albay in kendisini İzmit'e götürüp
öğrencim dediği İzmit Jandarma Alay Komutanlığı'na yeni gelen Veli Küçük ile
tanıştırdığını, Veli Küçük' ün aracı olması ile Akşam Gazetesinde işe başladığını,Veli
Küçük'ün kendisine gazetelerde çıkan haberleri, Doğu Perinçek'ten gelen bilgileri
aktarma görevi verdiğini, Veli Küçük adına Aydınlık'a gidip geldiğini, buradan kendisine
ne veriliyorsa Veli Küçük 'e götürdüğünü, aynı şekilde Veli Küçük 'ün verdiği, genelde de
yazdırdığı belgeleri Aydınlık'a götürdüğünü, Mehmet Adnan Akfırat'tan aldığı bilgi ve
haberlerin kendi adı ile Akşam gazetesinde yayınlandığını. Dokuz yıldır artan bir
samimiyetle Veli Küçük ile beraber olduğunu, haftada iki üç kez telefonla, bir defa da
mutlaka yüz yüze görüştüklerini, Veli Küçük 'ün lojmanlardaki evinde gece üçlere kadar
fikir bazında konuşmalar yaptıklarını, Giresun 'da görevli iken makamında fotoğrafını
2234 / 2271
çektiğini, hatta kendisi odada iken makamına oturup fotoğraf çektirdiğini, evinde de
bulaşık yıkarken fotoğrafını çektiğini, kendisinin Veli Küçük'ün emir subayı veya
belgelerini getirip götüren bir mutemedi gibi hareket ettiğini. Veli Küçük çevresindeki
grubun "Ergenekon" hakkında "Ergin" veya "Ergün" kod adı ile konuştuklarını,
Ergenekon üzerinde çalışıp araştırmalar yaptığını, bu konuda kendisinde Veli Küçük 'ten
aşırdığı "Lobi" ve örgütün yeniden yapılanmasının tasarımı olan "Ergenekon" isimli
tezler bulunduğunu, evinde bulunan sarı yapraklı, mavi çıkışlı konu ile ilgili bu belgelerin
hepsinin Veli Küçük'ün Bilecik'te bulunduğu dönemde hazırlanan yeni plan ve projeler
olduğunu, kendi düşüncesine göre Veli Küçük 'ün Ergenekon 'un sözcüsü konumunda
bulunduğunu, Veli Küçük'e giden yazıların Ümit Oğuztan'ın bilgisayarında da
bulunduğunu, bilgisayardan çıktı alınan yazıların bir örneğini de kendisinin alıp
arşivlediğini, belgelerin kendisi bilgisayardan çıkış almadan Veli Küçük'e gitmesi halinde
mutlaka bilgisayarda da olması gerektiğini, belgelerin fotokopilerinin ise Doğu
Perinçek'te bulunduğunu, bu fotokopilerinin aynılarının ise Veli Küçük'te bulunduğunu
ifade ettiği,
I
Duruşmada dinlenen Tanık Turgut Büyükdağin. Tuncay Güney'in bu mülakatta Veli
Küçük ile irtibatı konusundaki söylediklerini doğrular mahiyette ifade verdiği, önceki
aşamalarda Turgut Büyükdaği tanımadığını savunan Veli Küçük'ün daha sonra ifadesini
değiştirerek Turgut Büyükdağin kendisinin yanına geldiğini, önceki ifadesinin bu olayı
hatırlayamamaktan kaynaklandığını söylediği,
Tuncay Güneyi tanımadığını ve Tuncay Güneyin mülakatında bahsettiği gibi sanık Veli
Küçük ile arasında bir irtibat olmadığını savunan sanık Ali Yasakin, başka bir soruşturma
kapsamında Hanefi Avcı'dan ele geçen ve bir kısmı Mahkeme dosyasına giren kasetler
içerisinde Tuncay Güney arasında geçen ve ilgili bölümde çözümü verilen bir telefon
konuşmasının ses kaydının bulunduğu,bu telefon konuşmasında Tuncay Güneyin sanık
Veli Küçük'ün sanık Ali Yasak ile görüşmek istediğinden ve bu irtibatı kendisinin
sağlayacağından bahsettiği görülmüştür.
Sanığın Susurluk kazası sonrası idari tahkikat sırasında verdiği ifadedeki hususlar ile
mahkemenizde verdiği ifadeler arasında da çelişkiler bulunduğu görülmüştür.
Veli Küçük'ün duruşmadaki, evinde yapılan aramada basılı olarak bulunan Ergenekon
Terör Örgütünün belgeleri konusundaki bir savunmasının "'...el konulan dokümanlar
içerisinde 2000 yıllarında Tuncay Güneyin bana getirdiği, bir bakar mısın biz hazırladık
dediği, şimdi sözde Ergenekon dokümanı olarak değerlendirilen yazılımlarda alınan belge
ve dokümanlar dosyaların içersinde mevcuttur. Kütüphanemin hiç kullanılmayan rafında
klasörler içersinde bu belgelerde bulundu, alındı. Varlığını dahi unutmuş idim..." şeklinde
olduğu,
İddianamede ise, Veli Küçük'ün 22.01.2008 tarihindeki ev araması sırasında Beşiktaş'taki
Jandarma Komutanlığında bulunduğu anlaşılan O. ile yaptığı telefon konuşmasında
"Şimdi... Sizin bilginiz olsun Merkez Komutanlığının da, Genel Komutanlığın da bilgisi
olsun, evime geldiler sabah 6 ya doğru polisler. Mahkeme kararı var, arama yaptılar, Bizim
Dosyalar, Özel Klasörler, şüpheli gördükleri şeyleri aldılar, şimdi emniyete gidiyorum"
dediği, dolayısıyla örgüt belgelerinin alındığını ilgili yerlere iletmek istemiştir.
2235 / 2271
Sanığın örgütün gizli üst düzey yapılması ile gizli sivil yapılanması olan lobi bölümü
arasında köprü elemanı olarak görev yaptığı, diğer dosya sanıklarında fotokopileri bulunan
pek çok örgütsel dokümanın aslının ve yine Tuncay Güney'de ele geçen pek çok belgenin
bu sanıkta bulunduğu, sanığın mafya olarak bilinen ve bu hususta haklarında açılmış
davalar bulunan diğer sanıklar Sedat Peker, Ali Yasak ve Sami Hoştan gibi kişilerle sıkı
irtibatının bulunduğu, Ergenekorı Terör Örgütünün üst düzey yöneticilerinden Sanık Doğu
Perinçek ve örgütün lobi yapılanması yöneticilerinden Sevgi Erenerol ve Kemal Kerinçsiz
ile doğrudan irtibatlı olduğu, bu ilişkilerini kendisiyle aynı konumda olan Sanık Muzaffer
Tekin ile birlikte yürüttüğü, örgütün nihai amacı olan hükümetin cebren ilgasına zemin
hazırlamak, ülkede kargaşa ve kaos ortamı oluşturmak için işlenen Cumhuriyet Gazetesine
bomba atılması ve Danıştay'da görevli üyelere yönelik saldırı sonucu bir kişinin ölmesi ve
dört kişinin yaralanması eylemlerinin talimatlarını verdiği yapılan yargılama ve toplanan
delillerden anlaşıldığından,
a)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini
ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye
teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 312 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre
cezalandırılmasına,
b)Ergenekon Terör Örgütü yöneticisi olmak eylemine uyan TCK 314 - (1), 3713 Sayılı
TMK 5 maddelerine göre cezalandırılması talep edilmiş ise de, Yargıtay 'ın, TCK 'nın 302,
309 maddelerindeki suçlara uyan bir eylemin varlığı halinde aynı sanık için TCK'nın 314
maddesinden ceza verilemeyeceğine dair yerleşik içtihadı dikkate alınarak, sanık hakkında
bu suç nedeni ile Ceza Verilmesine Yer Olmadığına,
c)Yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme
eylemine uyan TCK 312 - (2) ve TCK 38/1 maddesi delaleti ile TCK 82 - (1), a), g), 3713
Sayılı TMK 5 maddelerine göre cezalandırılmasına,
ç)Yerine getirdikleri kamu görevi nedeniyle 4 kişiyi tasarlayarak kasten öldürmeye
teşebbüs etmeye azmettirme eylemine uyan TCK 312 - (2) ve TCK 38/1 maddesi delaleti ile
TCK 82 - (1), a), g), TCK 35 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine göre (4
Kez) cezai andırd masına.
d)Örgüt faaliyeti çerçevesinde tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurmaya
azmettirmek eylemine uyan TCK 312 - (2) ve TCK 38/1 maddesi delaleti ile TCK 174 -
(1),(2), 3713 Sayılı TMK 5, maddelerine göre (3 kez) cezalandırılmasına
e)Örgüt faaliyeti çerçevesinde kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli
olacak biçimde ya da kişilerde korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda patlayıcı
madde kullanmak eylemine azmettirmek eylemine uyan TCK 312 -(2) ve TCK 38 - (1)
maddeleri delaleti ile TCK 170 - (1), c), 3713 Sayılı TMK 5 maddelerine (2 Kez) göre
cezalandırılmasına
fiÖrgüt faaliyeti çerçevesinde mala zarar vermeye azmettirme eylemine uyan TCK 312 -
(2) ve TCK 38/1 maddesi delaleti TCK 151 - (1), TCK 152-(2),a), 3713 Sayılı TMK - (5)
maddelerine göre cezalandırılmasına,
2236 / 2271
g)Örgüt faaliyeti çerçevesinde devletin güvenliğine veya iç veya dış siyasal yararlarına
ilişkin belge veya vesikaları geçici de olsa tahsis olundukları yerden başka bir yerde
kullanmak hileyle almak veya çalmak eylemine uyan TCK 326 - (1), TCK 43 - (1),(2)
maddelerine göre cezalandırılmasına,
ğ) Örgüt faaliyeti çerçevesinde devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları
bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri temin etmek eylemine uyan
TCK 327 - (1), TCK 43 - (1), (2) maddelerine göre cezalandırılmasına,
h) Örgüt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı olarak birden fazla kişinin siyasi, felsefi veya
dini görüşlerine, ırki kökenlerine: hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel
yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri birden fazla
kez kişisel veri olarak kaydetmek eylemine uyan TCK 135 - (2), (1), TCK 137 - (1), TCK
43 - (1), (2) maddelerine göre cezalandırılmasına,
ı) Ör güt faaliyeti çerçevesinde hukuka aykırı kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşüne, ırki
kökenine: hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimine, cinsel yaşamına, sağlık durumuna veya
sendikal bağlantısına ilişkin kişisel veri olarak kaydedilen bilgileri hukuka aykırı olarak
bir başkasına vermek, yaymak veya ele geçirmek eylemine uyan TCK 136 - (1), TCK 137 -
(1), TCK 43 -(1), (2). Maddeleri gereğince cezalandırılmasına,
i)Örgüt faaliyeti çerçevesinde Halkı, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetine karşı silahlı bir
isyana tahrik etmek eylemine uyan, TCK 313 - (1), 3713 Sayılı TMK 5 maddesine göre
cezalandırılması talep edilmiş ise de, dosya kapsamına göre yüklenen suçun kanuni
unsurlarının oluşmadığı, eylemlerinin bir bütün halinde TCK 312-(1) maddesi kapsamı
içinde kaldığı anlaşıldığından, sanık hakkında bu suçtan ayrıca Ceza Verilmesine Yer
Olmadığına,
j)Ayrıca, örgüt yöneticisi sıfatı nedeni ile TCK 314- (3), TCK 220 - (5) Maddeleri delaleti
ile, diğer bir kısım örgüt eylemlerine uyan kanun maddelerine göre cezalandırılması talep
edilmiş ise de, Örgüt eyleminde talimatı olduğu veya eylemin kendi hâkimiyet alanında
gerçekleştiği ispat edilemeyen Örgüt yöneticilerinin, bu örgüt eyleminden sorumlu
tutulamayacağına dair yerleşik Yargıtay içtihatları dikkate alınarak, diğer sanıkların
eylemlerinde talimatı olduğu veya eylemler üzerinde hâkimiyeti bulunduğuna dair
cezalandırılmasına yetecek derecede delil elde edilemediğinden bu suçlardan Beraatine,
k)Sanık hakkında TCK 53 -(1), (2), (3), TCK 58 -(9) ve TCK 63. Maddelerinin
uygulanmasına,
264. SANIK YALÇIN KÜÇÜK
İddianamede sanığın,
a)Ergenekon Terör Örgütü yöneticisi olmak evlemine uyan TCK 314 - (1), 3713 Sayılı
TMK 5
b)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini
ortadan kaldırmaya veya Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerini kısmen veya
2237 / 2271
tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 311 - (1), 3713
Sayılı TMK 5
c)Örgüt faaliyeti çerçevesinde cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini
ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye
teşebbüs etmek eylemine uyan TCK 312 - (1), 3713 Sayılı TMK 5
ç)Örgüt faaliyeti çerçevesinde görülmekte olan bir davada veya yapılmakta olan bir
soruşturmada, hukuka aykırı bir karar vermesi veya bir işlem tesis etmesi ya da gerçeğe
aykırı beyanda bulunması için, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı
olarak etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunmak eylemine uyan TCK
288-(1)
d)Ayrıca, örgüt yöneticisi sıfatı nedeni ile TCK 314- (3), TCK 220 - (5) Maddeleri delaleti
ile, diğer bir kısım örgüt eylemlerine uyan kanun maddelerine göre cezalandırılması talep
edilmiştir.
Sanık aşamalardaki savunmasında Ergenekon denen örgütün varlığına inanmadığını ve
kendisinin de her hangi bir örgütle ilgisinin olmadığını söyleyerek atılı suçlamaları kabul
etmemiştir.
Dosyaya getirtilen TİB ve GSM Şirketleri kayıtlarına göre, sanık Yalçın Küçük'ün
kullanımında olduğu anlaşılan telefon hatları ile diğer sanıklardan; Durmuş Ali Özoğlu,
Ünal İnanç, Bedrettin Dalan, Mustafa Ali Balbay, Güler Kömürcü. Gürbüz Çapan, Hasan
Ataman Yıldırım, Vedat Yenerer, Emin Şirin, Erkan Önsel, Merdan Yanardağ, Erol
Mütercimler, Turhan Özlü, Doğu Perinçek, Ufuk Akkaya. Ergün Poyraz, Adnan Türkkan,
Mehmet Bora Perinçek.İşçi Partisi Genel Merkezi (Yusuf Tunçer) ve İşçi Partisi İstanbul İl
Örgütü'nün(Doğu Perinçek. Aydın Gergin, Yusuf Beşirik) kullanımlarındaki telefon hatları
arasında irtibat bulunduğu
Aramalarda ele geçirilen deliller, sanık savunması, diğer sanık ve tanık beyanları, dosyaya
getirtilen bilgi ve belgeler ve tüm dosya kapsamından; Sanık Yalçın Küçük'ün Ergenekon
Terör Örgütü mensubu sanıklar İlhan Selçuk, Engin Aydın, Ahmet Tuncay Özkan, Sami
Hoştan, Ferid İlsever, Mehmet Ufuk Büyükçelebi. Sinan Aydın Aygün, Tunçer Kılınç,
Merdan Yanardağ ve firari sanık Turan Çömez ile irtibatlı olduğu tespit edilmiştir.
"Ergenekon" isimli örgüt ana belgesinde, "Kapsam" başlığı altında: 21. Yüzyılda yeni bir
yapılanma ile TSK mensuplarının yanı sıra sivillerden de sonuna kadar yararlanılması
gereği ve zorunluluğuna vurgu yapılarak "Her meslekten seçkinlerin yer alacağı, Sivil
personel kadrosu ile Ergenekon iç ve dış faaliyetlerinde çok daha etkin bir güce erişecek,
her alanda hareketlilik, duyarlılık ve yaptırım gücü. yüksek olanaklar kazanmış olacaktır."
cümlesi ile Ergenekon örgütünün faaliyet alanı ve örgüt eleman profili konusunda yeni bir
yapılanma ile 21. yüzyıla girilmesinin hedeflendiği açıkça ve defaatle vurgulandığı,
Belgenin sonraki bölümlerinde örgütün duyarlılığına ilişkin değerlendirme kapsamında
istihbarat, yöntem, gizlilik prensibi, dünyada istihbarat örgütlerinin yapılanma ve faaliyet
alanları, gibi başlıklar altında değerlendirmeler yapılmış, örgütsel hareketlilik kapsamında
genel durum ve sorunlar, terör, yeni yapılanma organizasyonu, personel analizi, sivil
toplum örgütleri, eleman ve organizasyon, köprü personel, ajan profili, medya, ticaret ve
2238/2271
bankacılık, ilaç ve kimya sanayi ve taşımacılık, organizasyon planı gibi başlıklar altında
değerlendirmeler yapılmış, örgütün yaptırım gücünün artırılmasına ilişkin olarak ise terör
başlığı altında "terör gruplarının mutlaka kontrol altında tutulması, gerektiğinde naylon
terör grupları oluşturularak terör dünyasına yön verilmesi"' gerektiği belirtilmiş, "İçte ve
dışta ortak ve benzer idealler doğrultusunda faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası legal ve
illegal örgütler ile işbirliğine yönelmenin kaçınılmaz bir zorunluluk" olduğu ifade edildiği.
"Ergenekon" isimli örgüt ana belgesinin "Terör" başlığı altında terör grupları mutlaka
kontrol altında tutulmalı, gereğinde "naylon terör grupları" oluşturularak, terör dünyasına
yöne verilmeli ve güçlü istihbarat örgütlerinin kurguladığı oyunun içinde mutlaka yer
alınmalıdır" denilerek Ergenekon Terör Örgütü'nün terör örgütleri konusundaki hedefinin
ana çerçevesinin belirlendiği,
Belirlenen bu hedef doğrultusunda hazırlanan "Panzehir" isimli örgüt belgesinde; PKK
terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalanin konumundan yararlanılarak, Ergenekon Terör
Örgütü üyesi kişiler vasıtasıyla irtibat kurularak Abdullah Öcalanin hükümlü olarak
kaldığı ceza evinden örgütü, "güvenilir kuryeler aracılıyla" idare etmesinin sağlanması.
"PKK başkanlık konseyi içinde Ergenekon Terör Örgütü mensuplarının yer alması
sağlanarak" PKK'nın yapısının ve faaliyetlerinin Ergenekon Terör Örgütü adına kontrol
altına alınması gerekliliğinin ifade edildiği,
Sanık Yalçın Küçük, Ergenekon ve Panzehir isimli örgüt belgelerinde öngörüldüğü
şekilde, Ergenekon Terör Örgütü'nün amaçları doğrultusunda; PKK terör örgütünü
yönlendirmek ve Ergenekon Terör Örgütü ile PKK arasında irtibatı sağlamak, darbe
çalışmalarını organize etmek ve dezenformasyon yaparak kamuoyunu yönlendirmekle
görevli Ergenekon Terör Örgütü yöneticisi olduğu,
Sanık Yalçın Küçük'ün PKK Terör Örgütünü ve Elebaşını Yönlendirme, Örgüt Üyelerine
İdeolojik Eğitim Verme ve Onları Motive Etme Faaliyetleri Kapsamında:
14.11.2008 Günü Kanal 7 televizyonu "İskele Sancak" isimli programda yayınlanan ve
duruşmalarda ada izletilen görüntülerde; Sanığın, 1992 yılında Almanya'da Terör Örgütü
PKK'nın düzenlediği bir festivalde, stadyumda toplanmış yüzlerce kişinin önünde yaptığı
konuşmada; "Bugün diyorum. Dünyada en güzel baş Kürt başıdır. Çünkü Kürt başını
kaldırıyor. Her yerde bunu söylüyorum. Şu anda sevgili dostlarım; Mezopotamyalı
olduğum için, Anadolulu olduğum için, Orta Asyalı olduğum için gurur duyuyorum.
Selambaşkaldıran Kürde. Selam Kürdistan dağlarına..Selam Kürdistan dağlarındaki
kardeşlerime. Selam Kardeşime " şeklinde cümleler kullandığı, PKK terör örgütü üyelerini
ve elebaşı Abdullah Öcalani selamladığı, örgütü ve üyelerini övdüğü,
Aynı programda, PKK eski yöneticisi olarak bilinen Selim Çürükkaya ile Almanya'da
yapılan röportajın bir bölümünün yayınlandığı, Selim Çürükkaya bu röportajda : "Yalçın
Küçük, Öcalan 'ın yanına gider gitmez Öcalan 'ı yönlendirmeye başlamıştır. Yalçın Küçük
tek başına değildi. ..bizden daha yetkiliydi. Yalçın Küçük ile Abdullah Öcalan aynı örgütün
üyeleridir. Yalçın Küçük'e Pariste ev tutulmuştu, örgüt evinde kalıyordu" şeklinde
beyanda bulunduğu, yine röportajın bir bölümünde; PKK Terör örgütü elebaşı Abdullah
Öcalanin Ergenekon Terör Örgütü ile irtibatlı olduğunu, Ergenekon Terör Örgütü'nün
Abdullah Öcalan'ı istemediği hükümetleri devirmek veya baskı altına almak için
kullandığını, Yalçın Küçük'ün de bu yüzden görevlendirildiğini beyan ettiği,
2239/2271
Terör örgütü üyesi olup bir çok eylem gerçekleştirmiş olan ve 1997 yılında yakalanan
Şahin Aras (Nevzat K) isimli şahsın 18.09.1997 yılında alınan ifadesinde; eğitim
yaptıkları Suriye'deki kampta. Yalçın Küçük ve ÖDP başkan yardımcısı Mahir Sayan,
Pakistan Sindi örgütüne mensup iki Pakistanlı. Yunanistan'dan sivil giyimli ve subay
olduklarını öğrendiği bazı şahıslar, bazı Rus gazeteciler. KDP Türkiye temsilcisi Siraç
Bilgin. MED TV yöneticileri gibi birçok yerli ve yabancı gazeteci, örgüt ve asker
guruplarının geldiğini, Abdullah Öcalan'ın faaliyetleri ve eğitimler hakkında bilgi aldığını,
Yalçın Küçük'ün kendilerini toplayarak Kürdistan ve Abdullah Öcalan hakkında ders
verdiğini, Kürtleri ve Kürdistanı anlattığını, Abdullah Öcalan hakkında: "Abdullah
Öcalan'ı siz tam olarak tanımıyorsunuz o iyi bir liderdir, bu kendiliğinden çıkmadı"
dediğini ve Kürdistanın gelişmesinde Abdullah Öcalan oluşumunun etkili olduğunu
anlattığını ve Yalçın Küçük"ün kendilerine "örgüt hakkında ders veren örgüt mensubu"
olduğunu beyan ettiği,
"PKK terör örgütü elebaşısı Abdullah Öcalan'ın İmralı Cezaevi'nde, D.G.M. Cumhuriyet
Savcıları tarafından alınan ilk ifadesinde "06 Mayıs 1996 tarihinde Suriye'de evinin
yakınında patlayıcı madde dolu kamyonun patlaması olayıyla ilgili sorulan soruya; Yalçın
Küçük'ün olaydan önce kendisine telefon açarak "bugünlerde size karşı bir saldırı
gerçekleştirilecek hazırlıklı olun' dediğini beyan ettiği.
Tuncay Güney 2001 yılındaki anlatımlarında; Doğu Perinçek'in isteği ve Veli Küçük"ün
talimatları doğrultusunda, PKK Terör örgütü elebaşısı Abdullah ÖcalanTn Türkiye'ye
teslim edilmesinden önce ve sonra üç kez Abdullah Öcalan'ın avukatı Doğan Erbaş ile
görüştüklerini, bir keresinde Adnan Akfırat, Doğan Erbaş ile birlikte Doğu Perinçek'in
odasında görüşme yaptıklarını. Abdullah ÖcalanTn Türkiye'ye teslimiyle ilgili şartların
görüşüldüğünü, Yalçın Küçük'ün Abdullah ÖcalanTn teorisyeni olduğu, MİT Müsteşarı
Şenkal Atasagun ve Hikmet ÇiçekTn hocası olduğu. Doğu Perinçek'in adamlarından birini
Yalçın Küçük'e göndererek görüştüğünü. Yalçın Küçük'ün de "ben ona (Abdullah
Öcalan 'a) kendim Cumhuriyetin 74. 75. yılında dedim ki kendisi gelirken gel ben Birleşmiş
Milletler uçağını ayarladım beraber gidelim Türkiye ye teslim olalım indiğimizde de
uçaktan karanfiller at silahı da iki kere at yere at teslim ol o zaman şimdi o tiren geçti"
diye anlattığı, bu konunun aslında kadınlar başkanı Sakine Cansız'ın teklifi olduğu, Yalçın
Küçük ile Sakine Cansız'ın Paris'te iken sürekli görüştüğünü beyan ettiği,
Terör örgütü PKK'nın yayın organı olarak bilinen MED TV'nin 06.03.1997 tarihli "yeni
tarihe doğru " programında; Muhtemelen Suriye de bulunan PKK terör örgütü kamplarında
çekilmiş bir görüntünün yayınlandığı, bu görüntülerde; PKK terör örgütü elebaşı Abdullah
Öcalan ve Sanık Yalçın Küçük aynı masada oturduğu, çevrelerinde PKK terör örgütünün
üst düzey yöneticileri oldukları değerlendirilen kalabalık bir gurubun olduğu, Yalçın
Küçük ve Abdullah ÖcalanTn bu gruba ders verdiği tespit edilmiştir. Bu görüntülerde;
Sanık Yalçın Küçük'ün devlet olmaktan bahsedip TC Devleti'ni ima ederek terör örgütü ile
kıyasladığı ve "Devlet" tanımına ilişkin verdiği teorik bilgiler vererek teröristleri ve
elebaşını motive ettiği, aynen şu şekilde dediği : "eğer asker alamıyorsa, vergi alamıyorsa
devlet değildir. Burada size bir teorik bilgi; eğer bir yerden siz bir otorite olarak asker
alıyorsanız, vergi alıyorsanız, orada devlet sizsiniz. ... Oraları kontrol ediyorsanız, oranın
ekonomik, size yetecek kadar alabiliyorsanız ve asker de alabiliyorsanız orası artık sizin
olmuştur. Bu Siyasi Teoridir" dediğinin tespit edildiği, sanığın bu görüntülü
konuşmasından; sanığın, PKK terör örgütü militanlarına açıkça eğitim verdiği, Türkiye
Cumhuriyeti Devletinin devlet olmanın asgari koşullarını belli yerlerde sağlayamadığını.
2240 / 2271
bu nedenle meşruiyetini kaybettiğini, "asker alma ve vergi toplama" gibi koşulların yerine
Dostları ilə paylaş: |