T. C. İStanbul cumhuriyet başsavciliğI

Oraj Hava Harekat Planı içerisinde;

“…İrtica tehdidi halihazırda diğer tehditlere göre birinci öncelikli tehdittir…”

“…ABD’nin yönlendirmesi ile Kuzey Irak’ta bir Kürt devleti kurulması yönünde yoğun çabalar mevcuttur. Kuzey Irak’taki gelişmelere kuvvet ayırmamızı ve buradaki faaliyetlere yoğunlaşmamızı fırsat bilen İslami kesim irticai faaliyetlerini artırmıştır. Ege ve Kıbrıs konuları ise irtica, Kuzey Irak’taki gelişmelerin gölgesinde kaldığından dolayı üçüncü öncelikli tehdittir...” şeklinde ibareler yer almakta buna paralel olarak;

Oraj Hava Harekat Planı içerisinde; “Günümüzde tarikatlar ve cemaatler etkinliklerini yeniden artırmıştır. İslami sermayenin ulaştığı ekonomik güç yıllık 50 milyar dolar civarındadır.”şeklinde,

Suga Harekat Planı içerisinde ise; “İrticai örgütler, ülke çapında; okul, dershane, vakıf, dernek, Kur-an kursu, kitap, gazete, dergi, radyo ve TV'ler başta olmak üzere faaliyetlerini arttırarak sürdürmekte ve bu faaliyetlerini yıllık 50 Milyar ABD Doları civarındaki İslami sermaye ile desteklemektedirler.” Şeklinde ibareler yer almakta, Oraj’da yer alan ibarelerin benzerini, Suga’daki ibarenin ise aynısını ;

3.Kolordu Komutanı Ergin SAYGUN sunumunda; “İrticai örgütler ülke çapında perdede sunulan alanlarda faaliyetlerini sürdürmekte ve bu faaliyetlerinde yıllık 50 milyar dolar civarındaki İslami sermaye ile desteklemektedirler.” Şeklinde beyanlarda bulunarak ifade etmektedir.

Oraj Hava Harekat Planı içerisinde; “İrticai örgütlerin belirtilen imkân ve kabiliyetlerini kullanarak tanıtım ve propaganda yöntemiyle halkı etkilemek suretiyle bir buçuk milyon kişilik sempatizan ile üç bin kişilik militan grubunu daha da büyütebileceği ve elde edecekleri bu güç ile halen yürüttükleri rejim aleyhtarı faaliyetleri yurt geneline yaygınlaştırarak İslam Devleti kurma özlemlerini biran önce hayata geçirmeye çalışacakları değerlendirilmektedir.” Şeklinde ibareler yer almakta bu ibarelerin bazı kelimeler farklı olmak üzere aynısını,

Ergin SAYGUN sunumun ilerleyen bölümlerinde; İrticai örgütlerin tanıtım ve propaganda yöntemiyle halkı etkilemek suretiyle bir buçuk milyon kişilik sempatizan ile üç bin kişilik militan grubunu daha da büyütebileceği ve elde edecekleri bu güç ile halen yürüttükleri rejim aleyhtarı faaliyetleri yurt geneline yaygınlaştırarak İslam Devleti kurma özlemlerini biran önce hayata geçirmeye çalışacakları değerlendirilmektedir.” Şeklinde ifade etmektedir.

Suga Harekat Planı içerisinde; “…İrticai unsurlar; başta Almanya olmak üzere, bazı batılı ülkelerde, o ülkelerin iç hukuku ve insan hakları uygulamalarından istifade ile kendilerine kolaylıkla siyasi ve maddi destek sağlayabilmekte ve yurt içindeki eylemlerini bu desteğin de katkısı ile sürdürebilmektedirler…” şeklinde ibareler yer almakta bu ibarelerin aynısını;

Ergin SAYGUN sunumun ilerleyen bölümlerinde; “…Bu unsurlar, başta Almanya olmak üzere bazı batılı ülkelerde, o ülkelerin iç hukuku ve insan hakları uygulamalarından istifade ile kendilerine kolaylıkla siyasi ve maddi destek sağlayabilmekte ve yurt içindeki eylemlerini bu desteğinde katkısı ile sürdürebilmektedirler…” şeklinde ifade etmektedir.

Suga Harekat Planı içerisinde; “…SUGA Komutanlığı tarafından, Sıkıyönetim Kanunu’nda belirtilen yetkileri kullanarak iç tehditle mücadeleyi kolaylaştırmak üzere kısmi seferberlik ilan edilmesi maksadıyla…” şeklinde ibareler yer almakta; buna paralel olarak,

Ergin SAYGUN konuşmasının ilerleyen bölümlerinde; “…Ege Ordu Komutanlığı Bölgesinde de kısmi seferberlik ilan edilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir…” Şeklinde beyanlarda bulunmaktadır.

Suga Harekat Planında; Harekâtın maksadının; Ege Denizi’nde Yunanistan ile çatışmaya varmayan faaliyetler ve küçük çaplı çatışmalarla krizi tırmandırmak ve kısmi seferberlik ilan edilmesi için gerekli ortamı oluşturmak” olduğu görülmektedir.

Oraj Hava Harekat Planında; “Vazifenin; Hava Kuvvetleri Komutanlığı olarak Türkiye genelinde sıkıyönetim ilan edilmesini sağlamak ve Sıkıyönetim Komutanlıklarının faaliyetlerinin başarıya ulaşmasını sağlamak maksadıyla; Yunanistan’la gerginliği artıracak ve irtica yanlılarını tahrik ederek TSK aleyhine faaliyetlere başlamalarını sağlayacağı, envanterindeki mevcut silah sistemlerini kullanarak psikolojik etki yaratarak hükümet ve TBMM üzerinde baskı kuracağı, personel görevlendirmesi yaparak Sıkıyönetim Komutanlıklarına destek vereceği” olarak belirlendiği görülmektedir. Bu bilgilere paralel olarak;

1nci Zırhlı Tugay Komutanı Yurdaer OLCAN’ın; O nedenle iç tehdidin birinci öncelikli hal edilmesi gereken bir tehdit olduğunu düşünmekle birlikte bence komutanım iç tehdidin çözülmesi ülke içerisinde özellikle vatandaşlar arasında birlik beraberlik dayanışma duygusunun da artırması bakımından küçük çaplı düşük yoğunluklu çatışmalarla Yunanistan’ın psikolojik destek sağlaması amaçlı yoksa oradaki mil kararının çözülmesi zor bir konu büyük bir çaplı harekat veya siyasi çalışmalar gerektiriyor. Bu nedenle komutanım hava kuvvetleri ve deniz kuvvetlerinden hatta sınırda küçük çaplı olayların gerekirse basını da kullanarak halkın bir amaç birliği etrafında toplanmasının sağlanmasına fayda sağlayacağını siyasi tedbirleri de alarak iç tehdidin öncelikle ve yurt sathında giderilmesini sağlanmasını müteakiben uzun vadede komutanım güneydoğu Kuzey Irak meselesinin halledilmesinin uygun olacağını düşünüyorum. Arz ederim…” şeklinde ifadelerinin olduğu görülmektedir.

Oraj Hava Harekat Planı içerisinde vazife başlığı altında; Hava Kuvvetleri Komutanlığı olarak Türkiye genelinde sıkıyönetim ilan edilmesini sağlamak ve Sıkıyönetim Komutanlıklarının faaliyetlerinin başarıya ulaşmasını sağlamak maksadıyla; Yunanistan’la gerginliği artıracak ve irtica yanlılarını tahrik ederek TSK aleyhine faaliyetlere başlamalarını sağlayacağı, envanterindeki mevcut silah sistemlerini kullanarak psikolojik etki yaratarak hükümet ve TBMM üzerinde baskı kuracağı, personel görevlendirmesi yaparak Sıkıyönetim Komutanlıklarına destek vereceğinin belirtildiği,

Suga Harekat Planında Vazife başlığı altında; “…SUGA Komutanlığı tarafından, Sıkıyönetim Kanunu’nda belirtilen yetkileri kullanarak iç tehditle mücadeleyi kolaylaştırmak üzere kısmi seferberlik ilan edilmesi maksadıyla;

EGAYDAAK’larda Yunanistan’ın Türkiye aleyhine fiili uygulamaların engelleneceği, Ege Denizi’nde icra edilen tatbikatlarda Yunanistan ile çatışmaya varmayan gerginliği tırmandırıcı durumların oluşturulacağı, Yunan Adalarının 6-12 mili arasında sancak/varlık gösterileceği, Emredildiğinde Yunan unsurlarına karşı Ege ve Doğu Akdeniz’de caydırıcı ve zorlayıcı tedbirler alarak krizin tırmandırılmasına yönelik faaliyetler icra edileceği ifade edilmektedir. Bu iki planda yer alan bilgilere paralel olarak;

Çetin DOĞAN ve Kuzey Deniz Saha K.lığından Albay Fazıl BİLEN arasında geçen diyalogda;

Çetin DOĞAN’ın; Şimdi tabi bir gerginlik var. Gerginlik egede. Ve Türk Yunan İlişkilerinde bir bozukluk var. Ama kontrollü bir tırmanma ve savaş istemiyoruz. Ama deniz kuvvetlerimizde alarm verdik yani. Belli bir şekilde hem bekasını sağlama hem belli görevleri yerine getirme bakımından tertip ve tedbirler içerisinde. Bu arada da bu arada sizin kuzey deniz saha komutanlığı olarak şey içerisinde şimdiye kadar ki planlarda…

Çetin DOĞAN’ın; Komutanlıkları içerisinde bünyesinde ne? Bazı komutanlıkların kendi şeyleri içerisinde durum ne? Boğazlardan böyle bir durumda efendim eski şey olmayacağı için bir NATO Varşova Paktı arasında olduğu gibi boğazlardan efendim tehdit göründüğü zaman Türkiye’ye yakın kendisine tehditte bulunduğu zaman boğazları kapama yetkisine falan sahip. Biz tek Yunanistan’la hasma ne bir durum başlama belirtilerine karşılık çeşitli bahanelere kontrobant mı diyorsunuz ne diyorsunuz? şeklinde beyanlarının yer aldığı görülmektedir.

1nci Ordu Komutanlığının, Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetleri ile kuruluşlarında organik bir bağı bulunmamasına rağmen, 1nci Ordu Komutanlığı bünyesinde oluşturulan Balyoz sıkıyönetim Komutanlığı isimli yapılanmaya destek vermek amacıyla; Deniz Kuvvetlerine bağlı bazı unsurların Donanma Komutanlığı komutasında, Hava Kuvvetlerine bağlı bazı unsurların ise Harp Akademileri Komutanlığı komutasında yeni bir yapılanma içerisine girdikleri,

Balyoz Harekat Planı ile Oraj ve Suga Harekat Planları karşılaştırıldığında, planlar arasında ciddi anlamda Vazife ve Söylem birlikteliklerinin olduğu, Oraj ve Suga Harekat Planlarının Balyoz Harekat Planına bağlı kalınarak hazırlanmış planlar olduğu, ayrıca Balyoz Harekat Planı kapsamında personel görevlendirmesi de yapılarak planın desteklendiği,

Oraj Hava Harekat Planında personel görevlendirmesi yapılarak sıkıyönetim komutanlıklarına destek verileceğinin belirtildiği, bu kapsamda sıkıyönetim görevlerinde kullanılmak üzere 90 kişi, büyük çoğunluğu özel personel olarak Balyoz Harekat Planında öngörülen kategorilerin üst kademelerinde görevlendirilmek üzere 197 kişi olmak üzere toplam 287 Hava Kuvvetleri personelinin belirlendiği görülmektedir.

Yine plan içerisinde 1nci Ordu Komutanlığına irtibat personelinin görevlendirileceği belirtilmekte, bu kapsamda 1nci ordu komutanlığına bağlı 52nci Zırhlı Tümen komutanlığında görevlendirilmek üzere bir irtibat subayının belirlendiği görülmektedir.

Suga Kuvvetleri isimli yapılanmanın emrinde GÖLCÜK Birlik Komutanlığı, ANKARA Birlik Komutanlığı, İZMİR Birlik Komutanlığı ve İSTANBUL Birlik Komutanlığı bulunduğu ve buralarda görevli 7 amiral 24 subay olmak üzere 31 kişinin ismen belirtildiği,

Suga Harekat Planı kapsamında hazırlandığı ve üst makama hitaben yazıldığı anlaşılan Bilgi Notu içerisinde yer alan hususlar incelendiğinde ise, Deniz Kuvvetleri içerisinde sıkıyönetime yönelik ön hazırlıkların yapıldığı, bu kapsamda oluşturulan çalışma gruplarının; kamu görevlerini devralacak personel, ilişiği kesilecek personel, müzahir personel listeleri ve eylem planları hazırlıklarına devam ettiği, talep edilirse bu listelere ilave olarak istenen kritik yerlerde görevlendirilecek personelin de belirleneceğinin belirtildiği,

Bahse konu çalışma gruplarında 10 amiral ve 28 subayın görevli oldukları ve farklı bölgelerde toplam 1895 Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personelinin çalışma gruplarındaki personel tarafından müzahir personel olarak belirlendiği görülmektedir.

05-07 Mart 2003 tarihlerinde 1nci Ordu Komutanlığında gerçekleşen plan semineri ses kayıtları incelendiğinde Oraj ve Suga planlarının üstü kapalı bir şekilde masaya yatırıldığı,

Seminerde ele alınan “Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryoda” yer alan Yunan unsurlarınca bir uçağımızın düşürülmesi ve gerginliğin artması hadisesinin Oraj Hava Harekat Planında yer alan uçak düşürülmesi hadisesi ile benzerlik taşıdığı görülmektedir.

Seminere ait ses kayıtları incelendiğinde;

3 ncü Kolordu Komutanı Ergin SAYGUN’un Suga ve Oraj Harekat Planlarında yer alan hususların aynısını ve benzerlerini kullanarak sunum yaptığı,

Oraj Harekat planında birinci öncelikli tehdidin iç tehdit olduğunun belirtildiği ve seminer katılımcılarının birinci öncelikli tehdidin iç tehdit olduğu noktasında mutabık oldukları,

Oraj ve Suga Harekat Planlarında öngörülen Yunanistan ilişkilerindeki gerginliğe paralel olarak, Çetin DOĞAN ve Kuzey Deniz Saha K.lığından Albay Fazıl BİLEN arasında geçen diyalogda; Çetin DOĞAN’ın Yunanistan ile gerginliğin olduğunu, savaş istemediklerini, kontrollü bir tırmanma istediklerini, bu kapsamda boğazdan geçen Yunan gemilerinin aranacağını belirttiği,

1nci Zırhlı Tugay Komutanı Yurdaer OLCAN’ın ise halktan psikolojik destek sağlamak için, Yunanistan ile sınırda veya Hava Kuvvetleri ve Deniz Kuvvetleri bağlamında küçük çaplı çatışmalar yaşanmasını önerdiği,

Bu haliyle seminerin bazı bölümlerinde harekat planlarında geçen durum değerlendirmelerinin aynısının yapıldığı, bazı bölümlerde ise planlarda sıkıyönetim ilanını kolaylaştırmak amacıyla Yunanistan ile Hava ve Deniz Kuvvetleri arasında gerçekleştirilmesi öngörülen gerginliğin başta Çetin DOĞAN olmak üzere katılımcılar tarafından dile getirildiği görülmekte ve bu sebeple planların üstü kapalı bir şekilde seminerde ele alındığı,

Balyoz Harekat Planının, askeri müdahale için gereken ortamı oluşturacak nitelikte harekat ve eylem planlarını bünyesinde barındırdığı, Oraj ve Suga Harekat Planlarının ise; Balyoz Harekat Planı kapsamında silahlı kuvvetlerin imkan ve kabiliyetlerinden istifade ile Ege Denizi’nde Yunanistan ile gerginlik oluşturarak hükümeti baskı altına alıp sıkıyönetim ilanını kolaylaştırmak amacıyla hazırlanmış planlar oldukları değerlendirilmiştir.

1. 
   BALYOZ HAREKÂT PLANININ SAKAL VE ÇARŞAF EYLEM PLANLARI İLE İLİŞKİSİ
   

Sıkıyönetim ve olağanüstü hal ilan edilmesi amacıyla, Balyoz Harekât planında yer alan hususlar doğrultusunda Jandarmaya bağlı bazı unsurlarca hazırlandığı anlaşılan Sakal ve Çarşaf Eylem Planları ve aynı şekilde jandarmaya bağlı bazı unsurlarca hazırlandığı değerlendirilen 11 Nolu CD içerisinde OPERASYON TİMLERİ isimli belgede yer alan tedhiş planları da Jandarma unsurlarının Balyoz Harekat Planı kapsamındaki faaliyetlerinden olması sebebiyle bu bölümde incelenecektir.

1-ÇARŞAF EYLEM PLANI :

J. Yzb. Hüseyin TOPUZ ismine açılmış, ÇOK GİZLİ gizlilik dereceli, 4 (dört) adet EK’ten oluşan, 6(altı) sayfadan ibaret Çarşaf Eylem Planı Harekât Emri incelendiğinde;

1. Durum Başlığı Altında:

AKP Hükümetinin 2002 yılındaki seçimlerde almış olduğu halk desteği ile tek başına iktidara gelerek parlamentoda bariz bir üstünlük elde ettiği, ülkenin kaderinin mevcut hükümetin anti laik ve ümmetçi politikalarına teslim edildiği,

Halkın söz konusu iktidarın popülist ve kurnaz politikalarının tesiri altında olup henüz durumun farkında olmadığı,

Hedefi mevcut rejimi yıkarak yerine şeriat düzenine dayalı bir devlet kurmak olan mevcut iktidarın, ülke içerisinde teşkilatlanmış diğer irticai gruplarla da koordineli bir şekilde çalıştığının ve kendileri için yegane engel olarak değerlendirdikleri Türk Silahlı Kuvvetlerini yıpratmaya yönelik faaliyetlerini arttırdığının gözlemlendiği,

2. Vazife başlığı altında:

Darbe için elverişli koşulları oluşturmak maksadıyla; İstanbul Fatih Camii’nde G Günü S Saatinde(28 ŞUBAT 2003) tedhiş faaliyeti icra edileceği,

3. İcra başlığı altında:

a.Harekat Tasarısı:

Hedef bölgede icra edilecek tahrip ve müteakiben propaganda ile son bulacak olan faaliyetin üç safhada, dokuz kişilik bir ekip ile icra edileceği,

(1) Birinci Safha (Hazırlık ve Yerleşme Safhası):

Hedef bölge ile ilgili yapılan keşif neticesinde oluşturulan Hedef Analizinin EK-A ‘da sunulduğu,

Keşif Emniyet Timi tarafından faaliyetten bir hafta ve bir gün önce Cuma namazı vaktinde yapılan keşif neticelerinin Keşif Emniyet Tim Komutanı tarafından Ekip Liderine bildirileceği ve hedef bölgesindeki son değişikliklere göre faaliyet planının güncelleneceği, faaliyetten bir saat önce bölgenin son keşfinin yapılacağı, faaliyeti etkileyebilecek herhangi bir husus varsa ivedi olarak Ekip Liderine bildirileceği,

Üç kişiden oluşacak olan Keşif Emniyet Timinin iki personelinin hedef bölgesi dışında, bir personelin ise içeride (camii avlusu ve camii içerisinde) keşif yapacağı, dış keşifte; bir personelin camiin yakın çevresinin keşfini (Camii avlusu yakın çevresi) diğer personelin ise uzak keşfini (Camii 500 m. Çevresi ) yapacağı,

Keşif faaliyetlerinin süresinin Keşif Emniyet Tim Komutanı tarafından faaliyet öncesi belirleneceği, keşif sonunda tüm unsurların Keşif Emniyet Tim Komutanının belirleyeceği noktada toplanacağı ve keşif neticesinin Keşif Emniyet Tim komutanına burada aktarılacağı,

Hedefte tahribin, cep telefonu düzenekli patlayıcı ile gerçekleştirileceği, patlayıcı maddenin ayrı bir ekip tarafından hazırlanacağı ve faaliyetin icra tarihinden bir gün önce Taarruz Tim komutanı tarafından teslim alınacağı ve faaliyet zamanına kadar Tahrip Unsuru tarafından eğitim ve provalarının yapılacağı,

G (Cuma günü)günü faaliyetin icra edileceği gün olduğu, S saati G günü öğle ezanın okunma zamanı olduğu, tahrip düzeneğinin Cuma namazının farzının kılınmasını müteakip patlatılacağı, tahrip düzeneğini patlatacak Taaruz timinin en geç S saatinde yerlerini almış olacakları, taarruz timinin icra edeceği faaliyetin provasını bir gün önceden aynı saatte aynı mekânda yapacağı,

Taarruz Timinin (Dört kişi); Kayıt unsuru (Kayıt- A ve Kayıt -B olmak üzere İki kişi) ve Tahrip unsurundan(Tahrip –A ve Tahrip-B olmak üzere İki kişi) oluştuğu, faaliyet esnasındaki tertiplenmelerinin EK-B Tertiplenme Planı’nda sunulduğu,

(2) İkinci Safha (İcra Safhası):

G günü sabah S-2 saatinde tüm hazırlıklar yapılmış ve malzemeler alınmış olarak hedef bölgesine hareket edileceği, (hedef bölgesinin ve civarının G günü kalabalık olacağından) araçların tenha bir yerde park edileceği ve hedef bölgesine yaya olarak yaklaşılacağı,

Keşif Emniyet Timinin hedefte son keşfini yapmasını müteakip Emniyet görevi için tertiplenecek Keşif Emniyet–A’nın caminin kuzeyinde, Keşif Emniyet –B’nin camiinin güneybatısında, Keşif Emniyet-C’nin caminin güneydoğusunda hedef bölgeyi gözlemleyecek şekilde yerleşeceği, Keşif Emniyet Timinin yerleşmesini müteakip Taarruz Timinin yerini alacağı,

Tahrip düzeneğinin bir çanta içerisine yerleştirilmiş olarak Tahrip-A tarafından camii içerisinde caminin iç kısımlarındaki cemaate yakın ayakkabılığa bırakılacağı, kendisinin de cami çıkışında kapıya yakın bir yerde yerini alacağı,

Keşif Emniyet Timinin en geç S saatinden 10 dakika evvel yerleşmiş olacağı, tahrip düzeneğini patlatacak Taarruz Timinin en geç S saatinden 5 dakika önce yerlerini almış olacakları, faaliyetin Cuma namazının farzının kılınmasından sonra icra edileceği, Tahrip-A’nın farzın kılınmasını müteakip süratle camiden çıkacağı ve “Tahrip Hazır” İşaretini vereceği,

Tahrip-A’nın camiden çıkmasını müteakip avluyu terk etmesinin “Tahrip Hazır”, camiden çıkmayı müteakip avluda şadırvanda ellerini yıkamasının ise “Tahrip İptal” işareti olacağı, Tahrip–A’nın “Tahrip hazır işaretini” gören ve camii avlusunda bekleyen Tahrip-B’nin, camii avlusundan çıkıp 300 m. kadar uzaklaştıktan sonra ilgili telefon numarasını arayarak tahribi gerçekleştireceği, Tahrip timinin patlamayı müteakip bölgeden süratle sıyrılacağı,

Patlama esnasında; Kayıt–A’nın camii üst katından, Kayıt-B’nin camii alt katından, patlama anını ve sonrasında oluşan panik havasını çekeceği, patlama sonrası önce camii avlusunda toplanan ve sonra ana caddeye intikal ederek caddeyi kapatan öfkeli kalabalığın camii avlusunda toplanmasını ve caddedeki eylemlerini hem Kayıt-A’nın hem de Kayıt-B’nin birbirlerinden bağımsız ayrı noktalardan üzerlerindeki video kayıt cihazlarıyla kaydedecekleri,

Kayıt timinin (Kayıt-A ve Kayıt-B ) kaydettikleri görüntü kayıtlarını Keşif Emniyet Tim Komutanına teslim edecekleri ve müteakiben bölgeyi geldikleri araçlarla terk edecekleri, Keşif Emniyet Tim K.’nın söz konusu görüntüleri ivedi olarak internet üzerinden yayılmasını sağlayacağı,

Patlamayı müteakip oluşan kargaşadan da istifadeyle cami içerisindeki Tahrik timinden Tahrik-A’nın bir kısım radikal Fatih esnafı içerisine sızdırılmış Tahrik-B ile irtibata geçeceği,

Tahrik-A ve Tahrik-B’nin irtibatlı bulundukları ve halkın içerisine sızmış bulunan provokatörleri harekete geçirecekleri, böylece Cami cemaatinin, çoğunluğunu Fatihli esnafın oluşturduğu öfkeli radikal grupla ana cadde üzerinde birleşmesinin sağlanacağı, yapılacak manipülasyonlarla öfkeli grubun yaşananları irticai söylemler ve sloganlar eşliğinde protesto etmesinin sağlanacağı,

(3) Üçüncü Safha (Sıyrılma Safhası):

Faaliyetin icrasından sonra; Tahrip unsurunun tahribi müteakip, Kayıt Timinin kayıtlarını tamamlamalarını ve Keşif Emniyet tim komutanı ile buluşmayı müteakip yaya olarak ayrı güzergâhlardan arabalarını park ettikleri bölgeye intikal edecekleri ve kendi araçları ile bölgeden uzaklaşacakları, (Tahrip unsuru bir araca, Kayıt timi diğer araca binecek şekilde)

Faaliyet sonrası durumun, trafik sıkışıklığı, yol kapaması, arama ve bunun gibi sebeplerle araçlı intikale imkân vermediği takdirde, unsurların yaya olarak ayrı ayrı güzergâhlardan toplu taşım araçlarını kullanarak “emin ev”de buluşacakları,

b. Ast Unsurlara Görevler:

Görevlendirme Çizelgesinin EK-C ‘de sunulduğu, Tedhiş Görevi Ekibinin üç ana timden müteşekkil olduğu, bu timlerin; Keşif Emniyet Timi, Taarruz Timi, Tahrik Timi olduğu,

(1) Keşif Emniyet Timi (Üç kişi):

Keşif Emniyet-A (Dış yakın keşif), Keşif Emniyet-B( Dış uzak keşif), Keşif Emniyet-C (İç keşif) alt unsurlarından oluşmakta olduğu, Görevlerinin;

(a) Faaliyetten önce Hedef Bölgesinin ayrıntılı keşif raporlarını çıkartmak ve faaliyet günü son keşfi icra etmek olduğu,

(b) Faaliyet günü son keşfin icrasını müteakip Emniyet timi olarak Hedef bölgesinde yerini alarak faaliyetin emniyetini sağlamak olduğu, (faaliyet öncesi ve sonrası bölgedeki mevcut güvenlik görevlilerinin durumu, bölgeyi takviye zamanı ve faaliyet planın icrasını menfi yönde etkileyecek alışılmışın dışında herhangi bir gelişmeyi anında Ekip Liderine bildirmek ve erken müdahalenin yapılmasını sağlamak olduğu),

(c) Faaliyet sonrası Kayıt timinin gerçekleştirdiği kayıtları internet ortamı ve medya aracılığıyla kamuoyuna yaymak olduğu,

(d) Faaliyet öncesi personelin kullanacağı cep telefonlarının teminini ve dağıtılmasını sağlamak olduğu,

(2) Taarruz Timi (Dört kişi) :

Tahrip (Tahrip-A, Tahrip-B) ve Kayıt ( Kayıt-A, Kayıt-B) alt unsurlarından oluştuğu,

Görevlerinin;

(a) Faaliyet öncesi Taarruz Unsur Komutanı tarafından Tahrip düzeneği teslim alarak düzenekle ilgili gerekli eğitimi icra etmek olduğu,

(b) Faaliyet günü tahrip düzeneğini patlatmak olduğu,

(c) Faaliyet günü Ekip Lideri aynı zamanda tahrip düzeneğini harekete geçirecek olan Tahrip-B görevini icra edeceği, böylece Ekip liderinin faaliyetin icrasını bizzat yönetebileceği,

(3) Tahrik Timi(İki kişi):

Tahrik-A ve Tahrik-B’den oluştuğu, Görevlerinin;

(a) Faaliyet öncesi; Fatih esnafı ve camii cemaati içerisine yerleştirilmiş radikal ve irticai gruplarla irtibatlı provokatörlerle son koordinasyonu icra ederek faaliyet sonrası yapılacak provakatif eylemde işlenecek temaların çerçevesini belirlemek olduğu,

(b) Faaliyet sonrası icra edilecek provakatif gösteri eylemini bahsi geçen kilit provakatörler vasıtasıyla Ekip Liderinin talimatları doğrultusunda takip-kontrol ve yönlendirmek olduğu,

c. Koordinasyon Talimatı:

(1) Operasyon Öncesi: Ekip Lideri ve ekibi tarafından; Fatih esnafı içerisinde yer alan ve dini grup cemaatlerle faaliyet içerisinde olan şahıslarla irtibatın çok dikkatli kurulacağı, içeriden yürütülecek propagandanın çerçevesinin operasyon öncesi bildirilerek yönlendirileceği,

(2) Faaliyette kullanılacak tahrip düzeneğinin başka bir Ekip tarafından temin edileceği ve üst komutanlığın yapacağı koordine neticesinde, emredilecek yer ve zamanda Tahrip Unsur komutanına teslim edileceği,

(3) Konulacak malzemenin ölümden daha çok yaralanmaya sebep olacak şekilde hazırlanmasının sağlanacağı,

(4) Cami ve çevrede bulunan kameraların durumunun tespit edileceği,

(5) Tv’lerde canlı yayına bağlanarak fikir ifade edebilecek olanların tespiti ve yönlendirmesinin Ankara’dan yapılacağı,

4. Komuta ve Muhabere başlığı altında:

a. Operasyonun Ekip Lideri tarafından yönetileceği, ekip liderinin Tahrip Timinde Tahrip-B görevini icra edeceği, görevi müteakip, faaliyetleri hedef bölgeye hakim bir noktadan takip ve kontrol edeceği, ekip liderinin etkisiz hale gelmesi durumunda Tahrik Tim Komutanının (Tahrik-A) emir komutayı alacağı,

b. Operasyon esnasında muhaberenin, emniyetli cep telefonları ile sağlanacağı, Operasyon timinin cep telefonlarının evlerinde ve eşlerinde olacağı, operasyon günü için kullanılacak cep telefonlarını Keşif Timinin temin edeceği aynı gün sabah tüm telefonların personele dağıtılacağı, sadece ihtiyaç olduğu takdirde telefonların kullanılacağı, olayı müteakip cep telefonlarının kapatılıp Keşif Emniyet Tim K.’na geri teslim edileceği,