T. C. Sosyal güvenlik kurumu başkanliği sigorta Primleri Genel Müdürlüğü Sayı : 32995964/230 22/2/2013 Konu : Sigortalılık işlemleri genelge



Yüklə 2,42 Mb.
səhifə1/47
tarix29.10.2017
ölçüsü2,42 Mb.
#20958
  1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   47

T.C.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI

Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü

Sayı : 32995964/230 22/2/2013

Konu : Sigortalılık işlemleri

GENELGE

2013/11

Başkanlık Makamının 29/12/2010 tarihli ve 747 sayılı OLUR’ları ile Kurumumuz tarafından çıkarılan ve halen uygulanan genelgelerin, yürürlükte bulunan güncel mevzuata göre yeniden gözden geçirilmesi, güncelleştirilmesi, tekleştirilmesi ihtiyacının ortaya çıkması nedeniyle gerçekleştirilen Komisyon çalışmaları kapsamında sigortalılık işlemleri çerçevesinde çıkarılan genelge, genel yazı, talimat ve e sigortalı mesajlarına dair çalışma bitirilmiş olup, sigortalılık iş ve işlemlerine ilişkin süreçler belirlenmiştir.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun (Genelgede bundan böyle Kanun olarak anılacaktır.) 4 üncü maddesinin birinci fıkrası ile ilk defa 2008 yılı Ekim ayı başı itibariyle sigortalı olarak çalışmaya başlayanlar için sigortalılık statüleri; hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar için (a) bendi, hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlar (b) bendi, kamu idarelerinde (a) ve (b) bentleri dışında çalıştırılanlar ise (c) bendinde belirlenmiştir.

Kanunun geçici 1 inci maddesi ile de 2008 yılı Ekim ayı başından önce 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ve 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olan sigortalılar Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununa tabi olan sigortalılar 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununa tabi olan iştirakçiler ise 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kabul edilmişlerdir.



BİRİNCİ KISIM

KANUNUN 4 ÜNCÜ MADDESİNİN BİRİNCİ

FIKRASININ (a) BENDİ KAPSAMINDA OLAN SİGORTALILAR

BİRİNCİ BÖLÜM

Kanunun 4 üncü Maddesinin Birinci

Fıkrasının (a) Bendine Tabi Çalışan Sigortalılar

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar sigortalı sayılmışlar, hizmet akdine tabi olmamakla beraber ilgili kanunlarında yaptıkları iş bakımından hizmet akdi olarak tarif edilen işleri yapanlar ile kamu idarelerinde çalışıp 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olması öngörülmemiş olanlar da 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmıştır.

6111 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine tabi olup isteğe bağlı sigortaya prim ödeyenler, ay içinde 30 günden az çalışmaları nedeniyle kalan günlerini isteğe bağlı sigortaya prim ödeyerek tamamlayanlar, Kanuna eklenen ek 5 inci maddeyle tarım veya orman işlerinde hizmet akdiyle süreksiz olarak çalışanlar ile ek 6 ncı madde kapsamında ticari taksi, dolmuş ve benzeri nitelikteki şehir içi toplu taşıma aracı işyerleri ile 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (b) bendinde belirtilen ve Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek alanlarda kısmi süreli iş sözleşmesiyle bir veya birden fazla kişi tarafından çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içerisinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı on günden az olanların sigortalılık statüleri de 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sayılmıştır.

506 sayılı Kanunun ek 36 ncı maddesi gereğince geçici 20 nci madde kapsamında bulunan sandıkların mali durumlarının üyelerine sosyal güvenlik yardımları yapmaya elverişli olmaması halinde bunların yetkili organlarının alacakları fesih ya da devir kararları neticesinde bütün aktif ve pasifleriyle birlikte Sosyal Sigortalar Kurumuna devredilmesine Bakanlar Kurulu yetkili kılınmış olup,

İttihadı Milli Türk Anonim Sigorta Şirketi Emekli Sandığı (11/7/1978 tarihli ve 16343 Resmi Gazete’de yayımlanan 2167 sayılı Kanunun geçici 6 ncı maddesi ile),

İstanbul Bankası Personeli Sosyal Sigorta Sandığı Vakfı (27/11/1994 tarihli ve 94/6231sayılı BKK ile)

Türkiye Öğretmenler Bankası A.Ş. Emekli Sağlık ve Sosyal Yardım Sandığı Vakfı (5/6/1995 tarihli ve 6965 sayılı BKK ile),

Tam Sigorta A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Emekli Sandığı Vakfı (22/11/1999 tarihli 99/13718 sayılı BKK ile),

Ankara Anonim Türk Sigorta Şirketi Memur ve Hizmetlileri Sağlık ve Emeklilik Sandığı Vakfı (25/12/2001 tarihli ve 2001/3534 sayılı BKK ile)

Türkiye Tütüncüler Bankası A.Ş. Memur ve Hizmetlileri Sosyal Sigorta ve Yardım Sandığı Vakfı (9/6/2003 tarihli ve 2003/5734 sayılı BKK ile),

Türkiye Kredi Bankası A.Ş. Memur ve Müstahdemleri Sosyal ve Yardım Sandığı Vakfı (9/6/2003 tarihli ve 2003/5733 sayılı BKK ile)

Türk Ticaret Bankası Emekli Sandığı Vakfı (10/6/2003 tarihli ve 2003/5745 sayılı BKK ile)

Sosyal Sigortalar Kurumuna devredilmiştir. Kurumca devralınan banka sandıklarında geçen sigortalılık süreleri hakkında 506 sayılı Kanun hükümleri uygulanmakta, bu süreler 506 sayılı Kanuna tabi geçmiş sigortalılık ve hizmet gibi kabul edilerek işlem yapılmaktadır.

Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının;

(a) bendi ile hizmet akdi ile çalışmamakla birlikte, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutukluların,

(b) bendi ile 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanununda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler ile 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 46 ncı maddesine tabi olarak kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, 82 nci maddeye göre belirlenen günlük prime esas kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanların,

(c) bendi ile harp malulleri, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu, 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanuna göre vazife malullüğü aylığı bağlanmış malullerden, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya başlayanların,

(e) bendi ile Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan kursiyerlerin,

(g) bendi ile Ülkemiz ile sosyal güvenlik sözleşmesi olmayan ülkelerde iş üstlenen işverenlerce yurt dışındaki işyerlerinde çalıştırılmak üzere götürülen Türk işçilerinin, sigortalılık statüsü de 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi olarak belirlenmiştir.

Ayrıca, 2008 yılı Ekim ayı başından önce 506 sayılı Kanunun mülga 2 nci, mülga ek 10 uncu ve mülga ek 13 üncü maddeleri gereğince sigortalı sayılanlarla, ilgili kanunlarında 506 sayılı Kanuna tabi olması öngörülmüş olanlardan, çalışması devam edenlerin sigortalılıkları da 2008 yılı Ekim ayı başından sonra ilk defa Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında çalışmaya başlayanlar için getirilen düzenlemeler doğrultusunda devam ettirilecektir.



1- Sigortalı sayılanlar

1.1- Hizmet akdine tabi çalışanlar

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine göre sigortalı sayılabilmek için sigortalının işverenle arasında Kanunun 3 üncü maddesinde tanımlanan hizmet akdi bağının bulunması, işveren veya işveren vekili ya da alt işveren tarafından işe alınıp, hizmet akdine tabi çalıştırılması gerekmektedir.

Kanunda hizmet akdi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda tanımlanan hizmet akdi ve iş mevzuatında tanımlanan iş sözleşmesi olarak tanımlanmış olup, 6098 sayılı Kanunun 393 üncü maddesi ile hizmet sözleşmesi, işçinin işverene bağımlı olarak belirli veya belirli olmayan süreyle iş görmeyi ve işverenin de ona zamana veya yapılan işe göre ücret ödemeyi üstlendiği sözleşme olduğu, işçinin işverene bir hizmeti kısmi süreli olarak düzenli biçimde yerine getirmeyi üstlendiği sözleşmelerinde hizmet sözleşmesi sayılacağı öngörülmüştür. Hizmet akdi iki taraflı akitlerden olup tarafları birbirine taahhütlerle bağladığından, hizmet akdinde hukuki bağımlılık şarttır. Hizmet akdinin varlığından söz edilebilmesi için işçinin işverenin emir ve görüşleri doğrultusunda işverenin gösterdiği yerde belirli ya da belirsiz sürede çalışması ve bunun karşılığında da işverenden ücret alması gerekmektedir.

4857 sayılı Kanunun 8 inci maddesinde ise iş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafında (işveren) ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşme olarak tanımlanmış olup, hizmet akdinin içinde iş, ücret, bağımlılık ve zaman unsurları bulunmaktadır.

Hizmet sözleşmesi ve iş sözleşmesi birlikte incelendiğinde hizmet akdinin unsurları aşağıdaki gibidir.

Hukuki bağlılık : Hizmet akdi iki taraflı akitlerden olup, tarafları birbirine taahhütle bağlar. İşçi, emeğini işverenin emrine veren, hizmetin görüldüğü sürece ona tabi olan, yani hizmeti işverenin emir, talimat ve denetimi altında yapmak zorunda olan kişidir. İşveren ise buna karşılık işçiye ücret vermeyi vaat eder.

İş sözleşmesinde de ayırt edici unsur bağımlılık unsurudur. Bu unsur işçinin işin yapılması sırasında işverenin talimatlarına sıkı sıkıya bağlı olması ve işverence denetlenmesi anlamındadır. Bağımlılık unsuru iş sözleşmesini eser ve vekalet gibi diğer iş görme borcu doğuran sözleşmelerden de ayırmaktadır. Eser sözleşmesinde müteahhit, bir bedel karşılığı olarak iş sahibine bir eser yapıp teslim eder ama işini yaparken bağımsız hareket eder. İş sahibinden işin yapılması ile ilgili talimat almaz. Burada önemli olan eserin anlaşmada belirlenen niteliklere uygun olarak ve belirtilen sürede yapılıp teslim edilmesidir. Vekalet sözleşmesinde vekil belirli bir işin görülmesi yükümlülüğü altındadır. Sözleşme varsa ücret de isteyebilir. Ancak burada vekil ile iş sahibi arasındaki bağımlılık unsuru iş sözleşmesine nazaran çok zayıftır. Vekil işini işverenden ekonomik açıdan bağımsız bir şekilde kendi araçları ve personeli ile ve genellikle kendi iş yerinde yapmaktadır.

Süre : Hizmet akdi belli bir süre için yapılabildiği gibi, süresiz de olabilir. Bu sürenin aralıksız olması şart değildir. Hizmetin, sözleşme süresi içinde günün birkaç saatinde veya haftanın, ayın belli günlerinde görülmesi şart koşulabilir. Bu çeşit periyodik çalışma şartları akdin niteliğini etkilemez. Süre unsuru ücret bakımından değil, hizmet yönünden önemli rol oynar. Hizmet sözleşmelerinin yazılı yapılması 4857 sayılı Kanunun 9 uncu maddesinde hükme bağlanmış olup belirli süresi bir yıl veya daha uzun süreli hizmet akitlerinin yazılı yapılması zorunludur. İş sözleşmesinin süresiz yapılması şart ve zorunluluk değildir. Hizmet akitlerinin yazılı yapılmamış olması, hizmet akdinin varlığını etkilemez

Hizmet : Hizmet akdinde işçi, işverene bedeni veya fikri (düşünsel) veya her iki nitelikte emek vaadinde bulunur. Hizmet eden kişi bir neticeyi değil, kendiliğinden hizmet götürmeyi taahhüt eder. Çalışmasının işverene sağlayacağı ekonomik sonuçtan sorumlu değildir. Hizmetin kapsamı, görülüş tarzı ve yeri belli olmalıdır. Hizmetin işverenin işyerinde veya onun göstereceği yerde yapılması şarttır.

İş sözleşmesi gereğince işçi işverene karşı bir işin görülmesi (yerine getirilmesi) ile yükümlü olan gerçek kişidir. Ekonomik açıdan iş olarak değerlendirilen her türlü çalışma bu kapsama girer. Çalışma bedenen veya fikren yahut her ikisi birlikte de olabilir.

Ücret : İşverenin işçiye vermeyi taahhüt ettiği ücret emeğin kirası niteliğindedir. Ücret, para veya başka şekilde ödenir. Ücret, zaman birimi esasına (saat başına, günlük, haftalık, aylık gibi) veya iş birimi esasına (parça, ağırlık, alan veya hacim birimleri gibi) göre verilebilir. İşin miktarına göre verilen ücrete götürü ücret denilir. Ücret kardan pay verilmek suretiyle de ödenmiş olabilir. Ücrete mahsuben ödenecek avans da aynı niteliktedir. Bütün bu usuller ücretin ödenme şekline ilişkin olup, akdin niteliğini değiştirmemektedir. İş sözleşmesinin tanımında, işçinin ücret karşılığında iş gören kişi olduğu açıkça belirtilmiştir. Ücretin iş sözleşmesinde açıkça belirlenmemiş olması çalışmanın ücret karşılığı olmadığı sonucunu doğurmayacağı gibi ücretin uzun süre ödenmemesi de bu niteliğini ortadan kaldırmaz. Ancak, hatır için yahut ahlaki bir görev kapsamında çalışılan işler ücret karşılığı yapılan işler olarak kabul edilmez.

1.2- İşçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenler

Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi ile işçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenler 2008 yılı Ekim ayı başı itibariyle sigortalı sayılmıştır.

Mülga 2821 sayılı Kanunun 29 uncu maddesi gereğince sendika şube başkanlığı ve yönetim kurulu üyeliğine seçilip işyerlerinden ayrılmadan bu görevlerini sürdürenler işyerlerindeki çalışmalarından dolayı sigortalı sayılacaklarından bu kapsamdakilerin bildirimleri işverenleri tarafından yapılmaya devam edilecektir.

2008 yılı Ekim ayı başından sonra sendika şube başkanı veya yönetim kuruluna seçilenlerden görevlerinden ayrılanların sigortalılıkları seçildikleri tarih itibariyle başlatılacak, 2008 yılı Ekim ayı başından önce bu görevi yapmakta olanlardan sendikalar tarafından bildirilmeleri nedeniyle 506 sayılı Kanunun mülga hükümlerine göre sigortalı olanların sigortalılıkları 2008 yılı Ekim ayı başından itibaren devam ettirilecektir. Sendika şube başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilmeleri nedeniyle sigortalı sayılanlarla ilgili Kanunda işverenlere verilen yükümlülükler, Kanunun 12 nci maddesi gereğince işçi sendikaları ve konfederasyonları tarafından yerine getirilecektir.

7/11/2012 tarihli ve 28460 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 23 üncü maddesi gereğince işçi kuruluşunda yönetici olduğu için çalıştığı işyerinden ayrılan işçinin iş sözleşmesi askıya alınmakta olup çalıştığı işyerince bildirim yapılmayan işçi sendikaları ve konfederasyonları ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenlerin bildirimleri işçi sendikaları ve konfederasyonları tarafından yapılacaktır.

1.2.1- 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) veya (C) fıkrasına tabi olup 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa göre sendika, konfederasyonlar ile şube başkanlıklarına seçilenler

657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası kapsamında sözleşmeli olarak çalıştırılan personel ile (C) fıkrası kapsamında bir yıldan az süreli veya mevsimlik olarak çalıştırılan geçici personel, Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmaktadır. Bu kapsamdaki kişiler işçi sayamadıklarından, işçi sendikalarına üye olamamakta dolayısıyla haklarında 6356 sayılı Kanun hükümleri uygulanmamaktadır.

Devlet Personel Başkanlığının, 1/7/2011 tarihli ve 12661 sayılı ve 23/7/2012 tarihli ve 12638 sayılı görüşleri ile 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) fıkrası veya (C) fıkrasına tabi olanlar 4688 sayılı Kanunun 18 inci maddesi kapsamında kamu görevlileri sendikalarına üye olabilmekte, sendika, konfederasyonlar ile şube başkanlıklarına seçilebilmekte, bu sürelerde aylıksız izinli sayılmaktadırlar.

Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi olup 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) veya (C) fıkrası kapsamındaki sigortalılardan 4688 sayılı Kanunun 18 inci maddesine göre kamu görevlilerine ait sendika ve konfederasyonlar ile sendika şubelerinin başkanlıkları ve yönetim kurullarına seçilenlerin bu sürede iş akitleri askıya alındığından, kamu idaresince askıya alınan sürede aylık prim ve hizmet belgesinin “41- Kamu idaresinde iş akdi askıda olanlar" belge türü ile genel sağlık sigortası primi ödenecek, kamu sendikası tarafından da sigortalı için işe giriş bildirgesi verildikten sonra “24” numaralı belge türü ile bildirim yapılacaktır.

1.3- Sanatçı, düşünür ve yazarlar

506 sayılı Kanuna 11/7/1978 tarihinden itibaren ilave edilen ek 10 uncu madde ile bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları, müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşıları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar, düşünür ve yazarlar sigortalı sayılmıştır.

2008 yılı Ekim ayı başında yürürlüğe giren Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılan film, tiyatro, sahne, gösteri, ses ve saz sanatçıları ile müzik, resim, heykel, dekoratif ve benzeri diğer uğraşları içine alan bütün güzel sanat kollarında çalışanlar ile düşünürler ve yazarların sigortalılıkları aynı şartlarla devam ettirilmiştir.

Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği (SSİY) ekinde yer alan tabloda belirtilen işleri yapanlar (EK-4) sigortalı sayılmışlardır.

Sanatçıların çalışma sürelerinin diğer meslek gruplarından farklılık göstermesi ve kayıt dışılığın fazla olması hususları da dikkate alınarak kayıtlı çalışmanın artırılması amacıyla Kanuna 1/3/2011 tarihinden itibaren eklenen ek 6 ncı madde ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca belirlenecek alanlarda kısmi süreli iş sözleşmesiyle bir veya birden fazla kişi tarafından çalıştırılanlardan ay içerisinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı 10 günden az olanlar, primi 30 gün üzerinden kendileri tarafından ödenmek kaydıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamına alınmışlardır. Bunlar hakkında bu Genelgenin ikinci kısım üçüncü bölümündeki açıklamalar doğrultusunda işlem yapılacaktır.

SSİY ekinde yer alan “Kanunun 4 üncü Maddesinin İkinci Fıkrasının (b) Bendi Kapsamında Sayılan Sigortalılara İlişkin Uğraşı Alanı ve Çalışanları Gösterir Liste”nin “1- Sinema sanatçıları ve çalışanları” bölümünde belirtilen işleri yapanların çalışma sürelerinin diğer meslek gruplarından farklılık göstermesi nedeniyle;

- Yapım şirketlerinde ya da yapım şirketlerine oyuncu, yardımcı oyuncu (figüran) temin eden ajanslarda çalışmaları nedeniyle işverenin emrinde, işveren tarafından belirlenen sürede ve ücret karşılığında çalışanlar 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (b) bendine tabi sigortalı sayılacaklardır.

- Yapım şirketlerine oyuncu temin eden ajanslarda 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı olan figüranlar için yapım şirketlerince ajanslardan fatura mukabili hizmet satın alınması durumunda, bu kişilerin söz konusu işlerde görevlendirildikleri kabul edilmek suretiyle ayrıca sigortalı olarak bildirilmeyeceklerdir.

- Yapımcı şirket adına kendi hususiyetini vermek suretiyle bir eser (ürün) üreten, çalışma zamanı ve yeri yapımcı şirketin emir ve talimatı dışında bulunup mesleğini icra eden senarist, özgün müzik yapımcısı, diyalog yazarı ve başrol oyuncusu gibi kişiler, bireysel olarak yaptıkları bu işlerden dolayı serbest meslek faaliyeti yürütmesi nedeniyle doğan serbest meslek kazancı olan ve bu kapsamda serbest meslek makbuzu veya fatura düzenleyerek çalışanların yapım şirketi ile arasındaki ilişki istisna (eser) sözleşmesi kapsamında sayılarak 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalılık olarak değerlendirilecektir.

Senaryo yazarlığı, özgün müzik yapımcılığı, yönetmenlik ve diyalog yazarlığı gibi işleri yapanların sırf vergi kaydının olmaması, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu hükümleri çerçevesinde vergiden muaf olmaları sebebiyle belirtilen işleri vergiden muaf olarak ortaya bir eser koymak suretiyle gider pusulası mukabilinde gerçekleştirenler ile yapımcı arasında hizmet akdinin bulunmaması sebebiyle Kanunun 4 üncü maddesi birinci fıkrası (a) bendi kapsamında sigortalı sayılmayacaklardır.



1.4- Yabancı uyruklular

Bu kişiler hakkında bu Genelgenin beşinci kısım birinci bölümde belirtilen esaslar doğrultusunda işlem yapılacaktır.



1.5- 4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması Hakkında Kanuna göre çalıştırılanlar

4081 sayılı Kanuna göre çalıştırılanlar 506 sayılı Kanunun mülga 2 nci maddesi gereğince 26/5/1976 tarihinden itibaren sigortalı sayılmıştır. 506 sayılı Kanunun mülga geçici 41 inci maddesiyle de 26/5/1976 tarihinden önce sigortalı sayılan çiftçi mallarını koruma bekçilerinden primleri ödenmemiş olanların, 506 sayılı Kanuna göre tahakkuk ettirilecek prim borçlarının tamamının, 26/5/1977 tarihine kadar ödenmesi halinde bu sürelere ilişkin sigortalılık süreleri de geçerli sayılmıştır. 26/5/1976 tarihinden önce çalışması bulunup primi ödenmeyen koruma bekçileri ise bu tarihten önceki süreler için sigortalı sayılmazlar.

Kanunla, 4081 sayılı Kanun gereğince köy sınırları içinde ya da şehir ve kasaba haricinde olup, belediye hududu içinde veya dışında, zirai üretim yapılan yerlerde, köylerde ihtiyar meclisi, diğer yerlerde koruma meclisi tarafından seçilerek valilik veya kaymakamlık onayına sunulmak suretiyle çalıştırılan koruma bekçilerinin sigortalılıkları 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında devam ettirilmiştir. Bu sigortalılar hakkında, işverenler tarafından yerine getirilmesi gereken yükümlülük bunları çalıştırmaya yetkili makam tarafından yerine getirilecektir.

1.6- 1593 sayılı Umumi Hıfzısıhha Kanununda belirtilen umumi kadınlar

Kanunla 1593 sayılı Kanunda belirtilen umumi kadınlar 4 üncü maddenin ikinci fıkrasının (e) bendine istinaden 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamına sigortalı sayılmışlardır.



1.7- Usta öğreticiler ve kamu idarelerinde ders ücreti karşılığı görev verilenler

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen kurslarda usta öğretici olarak çalıştırılanlar ile kamu idarelerinde ders ücreti karşılığı görev verilenler sigortalı sayılmıştır.

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ek ders ücreti karşılığında ilgili mevzuatı çerçevesinde uzman ve usta öğretici olarak çalıştırılanlar 657 sayılı Kanunun 89 uncu maddesine göre her derecedeki eğitim ve öğretim kurumları ile üniversite ve akademi (askeri akademiler dahil), okul, kurs veya yaygın eğitim yapan kurumlarda ve benzeri kuruluşlarda öğretmen veya öğretim üyesi bulunmaması halinde ücretle ek ders görevi verilenlerden Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendine tabi olmayanlar (a) bendi kapsamında sigortalı olacaklardır.

Kanunun 80 inci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında uzman ve usta öğretici olarak çalıştırılanların prim ödeme gün sayısı 30 günü aşmamak kaydıyla, bir takvim ayı içerisinde hak kazandıkları brüt ek ders ücreti toplam tutarının, prime esas günlük kazanç alt sınırına bölünmesi sonucu bulunacaktır.

Bir aylık süredeki gün sayısı (Brüt Aylık Kazanç / Asgari Günlük Kazanç = Gün Sayısı) formülüne göre hesaplanacak, bulunacak miktar 30 günden fazla ise 30 gün olarak alınacak, bu şekilde yapılacak hesaplamalarda tam sayıdan sonraki küsuratlar dikkate alınmayacaktır.

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında uzman ve usta öğretici olarak çalışanlar dışında kalan diğer sigortalıların aylık prim ve hizmet belgesi (EK-5) ile bildirilecek gün sayısı ise kısmi süreli çalışanlar için (Ay İçinde Toplam Çalışma Saati / 7,5 = Gün Sayısı) formülüne göre hesaplanacak, 7,5 saatin altındaki çalışmalar 1 güne tamamlanacaktır.



1.8- 657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) ve (C) bentleri kapsamında çalıştırılanlar

657 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (B) bendi kapsamında geçici olarak sözleşmeyle çalıştırılan personel ile (C) bendi kapsamında bir yıldan az süreli veya mevsimlik olarak çalıştırılan geçici personel Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı sayılacaktır.



1.9- İŞKUR tarafından düzenlenen Toplum Yararına Çalışma Programlarından yararlananlar

Toplum Yararına Çalışma Programları, ekonomik kriz, özelleştirme, ekonomik yapılanma, doğal afetler ve işsizliğin yoğun olduğu dönemlerde İŞKUR’a kayıtlı işsizlerin, çalışma hayatından uzun süre ayrı kalarak maddi sıkıntıya düşmelerini önlemek, çalışma alışkanlık ve disiplinlerini yitirmemelerini, kısa süreli istihdam ve eğitimlerini sağlamak üzere doğrudan veya yüklenici eli ile toplum yararına bir iş veya hizmetin gerçekleştirilmesini sağlamak amacıyla İŞKUR tarafından yürütülen programlardır.

Kanunun 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasına 2/11/2011 tarihinden itibaren eklenen (g) bendi ile İŞKUR tarafından düzenlenen Toplum Yararına Çalışma Programlarından yararlananlar hakkında Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalı sayılanlara ilişkin hükümler uygulanacağı öngörülmüştür. Bu kapsamda sayılan sigortalılar için İŞKUR prim ödeme yükümlüsü olmakla birlikte Kanun kapsamında işyeri ve işveren sayılmamaktadır.

Toplum yararına çalışma programları kamu yararına yönelik olup, bu programlara katılmak için İŞKUR’a kayıtlı işsiz olmak, 18 yaşını doldurmak ve emekli, malul, dul ve yetim aylığı almamak şartları aranır. Toplum yararına çalışma programları haftalık en az kırk beş saat olup en fazla sekiz ay süreyle düzenlenir, kısmi süreli iş sözleşmesine tabi olarak da yaptırılabilir.

Çalışma ve iş kurumu il müdürlüklerince işsizliğin fazla olduğu yerlerde kamu ya da özel sektör işverenler ile yapılan protokol/sözleşme gereğince yukarıda belirtilen şartlarla sigortalı çalıştırılmaktadır. İŞKUR bu uygulama kapsamında işyeri ve işveren sayılmadığından ayrıca işyeri dosyası açılmaz. Sigortalıların bildirimleri toplum yararına çalışma yapan işyeri tarafından

Kuruma bildirilir. İŞKUR bu kapsamda asgari ücret üzerinden çalıştırılacak sigortalıların sigorta primlerini ve işsizlik sigortası primlerini işverene öder.

Toplum yararına çalışma programları ile ilgili uygulama İŞKUR’un 31/12/2008 tarihli ve 27097 (6. Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanan İşgücü Uyum Hizmetleri Yönetmeliği gereğince yürütülür.


Yüklə 2,42 Mb.

Dostları ilə paylaş:
  1   2   3   4   5   6   7   8   9   ...   47




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin