Örnek- 24/12/2010 tarihli işe giriş bildirgesi 23/12/2010 tarihinde Kuruma verilen sigortalının işvereni daha sonra Kuruma yaptığı itirazda işe başlangıç tarihinin 29/12/2010 olduğu belirtmiştir.
Aylık prim ve hizmet belgesinde yapılan inceleme sigortalının işe giriş tarihinin işverenin bildirim tarihini doğruladığı, sigortalının sigortalı bildirim belgesini Kuruma vermediği anlaşılmış olup işverenin talebi doğrultusunda işe giriş tarihinde düzeltme yapılacaktır. Aylık prim ve hizmet belgesinde sigortalının işe başlangıç tarihinin 22/12/2010 tarihi olduğunun tespit edilmesi halinde bu defa işe başlangıç tarihi 22/12/2010 olarak düzeltilecek bu defa geç verilmiş duruma düşen işe giriş bildirgesinden dolayı işverene idari para cezası uygulanacaktır.
5- Yaş Düzeltmeleri
Kanunun 57 nci maddesi gereğince uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasından yararlanmada sigortaların yararlanmaya başlamadan önceki yaş düzeltmeleri kabul edilmekte, sigortalılıkları başlatılanların sigortalılık başlangıç tarihinden sonra yaptıkları yaş düzeltmeleri ise dikkate alınmamaktadır. Bu durumda yaş düzeltmelerine ilişkin mahkeme kararlarına istinaden tescil kütüklerinin tashihli yaşla ilgili bölümleri düzeltilecek ancak, uzun ve kısa vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortasına tabi olunduktan sonra yapılan düzeltmelerde sigortalılık hak ve mükellefiyetinin düzeltilmeden önceki yaşa göre belirleneceği sigortalılara bildirilecektir.
“5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 38 inci maddesinde, aile kütüklerine tescil edilmesi gereken bilgilerden; dayanak belgesinde bulunduğu halde nüfus kütüklerine hatalı veya eksik olarak tescil edilen ya da hiç yazılmayan bilgiler veya mükerrer kayıtlar maddi hata kapsamında değerlendirilmekte, bu tür maddi hatalar Nüfus İşleri Genel Müdürlüğü ya da nüfus müdürlükleri tarafından düzeltilmekte veya tamamlanmakta olup nüfus kütüğüne hatalı veya eksik tescil edilen kayıtlarla ilgili düzeltmeler mahkemeye gerek kalmaksızın Nüfus İşleri Genel Müdürlüğü ya da nüfus müdürlükleri tarafından düzeltilebilmektedir. Bu hususların belgelenmesi halinde kayıt düzetilmesi Kanunun 57 nci maddesine aykırı düşmediğinden düzeltilmiş yaş dikkate alınarak işlem yapılacaktır.
Örnek 1- İşe giriş bildirgelerindeki doğum tarihi farklı olup daha sonra aynı kişi olduğu anlaşılan ve iptal ipka işlemi yapılan sigortalının 4/6/1979 tarihli işe giriş bildirgesinde doğum tarihi 1963, 8/8/2012 tarihli işe giriş bildirgesinde ise 4/9/1970’tir. Sigortalı 27/6/2012 tarihinde mahkeme kararı ile 4/9/1970 olan doğum tarihini 31/12/1963 olarak değiştirmiştir. 4/6/1979 tarihli işe giriş bildirgesinde doğum tarihi 1963 olarak Kuruma verildiğinden 27/6/2012 tarihli mahkeme kararı gereğince tescil kayıtları düzeltilecek, uzun vade sigorta kollarından sağlanan yardımlarda 1963 doğum tarihi esas alınacaktır.
Örnek 2- 2/11/1981 ve 15/3/1985 tarihlerinde işe giriş bildirgesi verilen sigortalının 2/11/1981 tarihinde uzun vadeli sigorta kolları yönünden prim ödenmediği tespit edilmiştir. Sigortalı 7/4/1968 olan doğum tarihini 4/3/1983 tarihli mahkeme karan ile 7/4/1963 olarak düzelttirmiş olup 2/11/1981 tarihi ile yaş düzeltmesinin yapıldığı 4/3/1983 tarihi arasında uzun vade sigorta kolları yönünden prim ödenmediğinden sigortalının tescil kaydı düzeltilecek uzun vade sigorta kollarından sağlanan yardımlarda 7/4/1963 olarak dikkate alınacaktır.
Örnek 3- 22/9/1988 tarihinde 1479 sayılı Kanuna tabi, 21/11/1992 tarihinde 506 sayılı Kanuna tabi olan sigortalı 8/8/1986 tarihli mahkeme kararı ile 5/5/1965 olan doğum tarihini
4/4/1964 olarak düzelttirmiş olup tescil kayıtlarında gerekli düzeltme yapılacak uzun vade sigorta kollarından sağlanan yardımlarda 5/5/1965 doğum tarihi esas alınacaktır.
Örnek 4- Bulgaristan göçmeni olan sigortalının ilk işe giriş bildirgesindeki doğum tarihinin 18/8/1959 olduğu ancak Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünün yazısı ile 18/8/1963 olan doğum tarihinin kayıtlara sehven 18/8/1959 olarak yazıldığı ve söz konusu kaydın düzeltildiği anlaşılmış olup tescil kayıtlarında gerekli düzeltme yapılacak uzun vade sigorta kollarından sağlanan yardımlarda 18/8/1963 doğum tarihi esas alınacaktır. "
ALTINCI BÖLÜM
Sigortalılığın Sona Ermesi ve Kuruma Bildirilmesi
1- Sigortalılığın sona ermesi
Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine tabi sigortalıların sigortalılıkları hizmet akdinin sona erdiği tarihten itibaren sona ermekte, sigortalılığı bu şekilde sona erenlerin ise Kanunun 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince işverenleri tarafından işten ayrıldığı tarihi takip eden on gün içinde Kuruma sigortalı işten ayrılış bildirgesi (EK-10) ile esigorta yoluyla bildirilmesi gerekmektedir.
Kamu idarelerince;
- 4447 sayılı Kanununa göre işsizlik sigortasına tabi olmayan sözleşmeli personel,
- Yurt dışı görevde çalışmak üzere işe alınan personel,
- Dış temsilciliklerde istihdam edilmekte olup temsilciliğin bulunduğu ülkede sürekli ikamet izni veya bu devletin vatandaşlığını da haiz bulunan Türk uyruklu sözleşmeli personelden, bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumunda sigortalı olduğunu belgeleyenler,
- Dış temsilciliklerde istihdam edilen sözleşmeli personelden uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde ve temsilciliğin bulunduğu ülkenin ilgili mevzuatının zorunlu kıldığı hallerde bulunulan ülkede sosyal sigorta kapsamında sigortalı yapılanlar, hakkında işten ayrılış bildirgesinin sigortalılığının sona ermesinden itibaren üç aylık süre içinde Kuruma verilmesi gerekmektedir.
Sigortalı işten ayrılış bildirgesinin verilmesi gereken yasal sürenin son gününün resmi tatile rastlaması halinde bildirge, resmi tatili izleyen ilk iş günü içinde Kuruma verildiği takdirde süresi içinde verilmiş sayılacaktır.
5604 sayılı Kanun gereğince her yıl Temmuz ayının birinden yirmisine kadar (yirmisi dahil) mali tatil uygulanmakta olup, son günü mali tatile rastlayan süreler mali tatilin son gününü izleyen tarihten itibaren yedi gün uzamış sayılmaktadır. Sigortalı işten ayrılış bildirgesinin mali tatili izleyen tarihten itibaren yedi gün içinde verilmesi halinde bildirge yasal süresinde verilmiş sayılacaktır.
İşten ayrılış bildirgesine idari para cezası verilmesi uygulamasına 1/8/2009 tarihinden itibaren geçildiğinden sigortalı işten ayrılış bildirgesinin yasal süresinde verilip verilmediğinin tespiti sigortalının işten ayrılış tarihinde geçerli olan mevzuat hükümlerine göre yapılacaktır.
Örnek- 24/7/2009 tarihinde çalıştığı işten ayrılan sigortalının sigortalı işten ayrılış bildirgesinin 3/8/2009 tarihi saat 23:59’a kadar Kuruma verilmesi gerekmekte olup, bu süre geçtikten sonra bildirgenin verilmesi halinde işverene idari para cezası uygulanmayacak, aynı sigortalının 3/8/2009 tarihinde işten ayrıldığı varsayıldığında bildirgenin 13/8/2009 tarihi saat 23:59’a kadar verilmemesi halinde bu defa bildirgenin geç verilmesinden dolayı idari para cezası uygulanacaktır.
1/10/2008-1/8/2009 tarihleri arasında sigortalı işten ayrılış bildirgesine kaydedilen bilgiler ile ayrıca ilgili aylık prim ve hizmet belgelerinde yer alan bilgiler arasında mutabakatsızlık olması halinde aylık prim ve hizmet belgesindeki bilgiler esas alınacaktır. 1/8/2009 tarihine kadar on günlük süre dolmadan aylık prim ve hizmet belgesi verilmiş ise ayrıca sigortalı işten ayrılış bildirgesinin düzenlenmesi istenmeyecektir.
Örnek- Sigortalı, 26/1/2010 tarihinde işten ayrılmış olup bu sigortalının işten ayrılış bildirgesinin işten ayrıldığı tarihi takip eden 27/1/2010 tarihinden itibaren 5/2/2010 tarihine kadar e-sigorta yoluyla Kuruma bildirilmesi gerekmektedir.
Sigortalı işten ayrılış bildirgesinin meslek adı ve kodu, sigortalının işten ayrılış tarihi ve nedeni ile sigortalının işten ayrıldığı aydaki ve bir önceki aydaki kazancı işten ayrılış tarihi esas alınarak on günlük süre içerisinde düzeltilebildiği gibi bildirge iptali de bu süre içerisinde yapılabilir. ÇSGB iş kolu ve sigortalının adresi her zaman e-sigorta yoluyla işverenler tarafından değiştirilebilir.
İşverenlerin sigortalı işten ayrılış bildirgesinde on günlük süreden sonra yaptıkları işten ayrılış nedenine yönelik düzeltme talepleri ise sigortalı işten ayrılış bildirgesine ait bilgilerin sigortalıların işten ayrıldığı tarihten itibaren onbirinci gün İŞKUR tarafından Kurumumuz bilgisayar sistemine erişim sağlanarak alındığından bu süre dışında Kurumumuzca yapılan düzeltmeler İŞKUR tarafından kabul edilmediğinden işverenlerin ya da sigortalıların düzeltme nedenlerine ilişkin kanıtlayıcı belgelerle İŞKUR müdürlüklerine başvurmaları gerekmektedir.
1.1- İşten ayrılış bildirgesinin re’sen düzenlenmesi
SSİY’nin 112 nci maddesinin sekizinci fıkrasında işyerlerinde; ay içinde bazı işgünlerinde çalıştırılmadığına veya eksik ücret ödendiğine dair belgeleri Kuruma verilmeyen veya verilen bu belgeler Kurumca geçerli sayılmayan sigortalılar ile ilgili olarak düzenlenmesi gereken sigortalı işe giriş bildirgesi, sigortalı işten ayrılış bildirgesi ve aylık prim ve hizmet belgesinin ünitece yapılacak bir ay süreli tebligat ile ilgili işveren veya alt işverenden isteneceği, dokuzuncu fıkrasında ise söz konusu belgelerin yapılan tebligata rağmen verilmediği takdirde ünitece re’sen düzenleneceği öngörülmüştür.
SSİY hükmü gereğince sigortalıların hizmet kayıtlarının incelenmesinde;
- Aylık prim ve hizmet belgesi ile işten çıkışı bulunan sigortalılar için işten ayrılış bildirgesinin bir ay süreli tebligat ile işverenden istenmesi, yapılan tebligata rağmen belgelerin verilmemesi halinde ise ünitece re’sen düzenlenmesi,
- Aylık prim ve hizmet belgesinde hizmeti bulunmayanlar ile işten çıkış tarihi bulunmayanlar hakkında sigortalıların çalışmalarının hak iddia edilen tarihe kadar devam ettiği hususu da dikkate alınarak aylık prim ve hizmet belgesi ile hizmet bildirimlerinin yapılması, çalışmaları devam etmeyen sigortalılar için de işten ayrılış bildirgelerinin işyerinden bir ay süreli tebligat ile istenmesi, işyerinden bu süre içerisinde herhangi bir bildirimde bulunulmaması halinde Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından yapılacak denetim sonucuna göre sigortalıların işten çıkış tarihinin belirlenerek işlem yapılması, gerekmektedir.
Ayrıca, sigortalı işten ayrılış bildirgesi verilmeyen işyerleri ile ilgili olarak iki yıl boyunca bildirim yapmayan işyerlerinin listesi CİCS ekranında yer alan 1-5 TESCİL BİLGİLERİ LİSTELEME İŞLEMLERİ” menüsü içerisinde; 14.KANUN KAPSAMINDAN ÇIKAN İŞYERLERİ LİSTESİ, 15.KANUN KAPSAMINDAN ÇIKMIŞ-İZ OLMAYAN İŞYERLERİ LİSTESİ, 16.OTOMATİK KANUN KAPSAMINDAN ÇIKARILAN İŞYERLERİ LİSTESİ ekranları aracılığıyla işyerinin Kanun kapsamından çıkarılıp çıkarılmadığı tespit edilecek, işyerleri Kanun kapsamından çıkarılmışsa Kanun kapsamından çıkış tarihi itibariyle resen işten ayrılış bildirgesi düzenlenecek, tereddüt oluşması halinde Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından yapılacak denetim sonucuna göre işlem yapılacaktır.
1.2- Yasal süresinde verilmeyen sigortalı işten ayrılış bildirgeleri
Kanunun 102 nci maddesinin birinci fıkrasına 5838 sayılı Kanunla 1/8/2009 tarihinden itibaren eklenen (j) bendi ile sigortalı işten ayrılış bildirgesini Kurumca belirlenen şekle ve usule uygun vermeyenler veya Kurumca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde, anılan ortamda göndermeyenler veya Kanunda belirtilen süre içinde Kuruma vermeyenler hakkında her bir sigortalı için asgari ücret tutarında, 6283 sayılı Kanunla yapılan düzenleme ile bir takvim ayında işlenen bu fiillerden dolayı tutmakla yükümlü bulunulan defter ve belgelerin ibraz edilmemesi nedeniyle verilmesi gereken ceza tutarını aşmamak kaydıyla her bir sigortalı için asgari ücretin onda biri tutarında idari para cezası uygulanacaktır.
1/10/2008-1/8/2009 tarihleri arasında Kuruma on günlük sürenin dışında verilen sigortalı işten ayrılış bildirgeleri için Kanunda herhangi bir müeyyide yer almadığından idari para cezası verilmez.
Örnek- 24/7/2009 tarihinde çalıştığı işten ayrılan sigortalının sigortalı işten ayrılış bildirgesinin 3/8/2009 tarihi saat 23:59’a kadar Kuruma verilmesi gerekmekte olup bu süre geçtikten sonra bildirgenin verilmesi halinde işverene idari para cezası uygulanmayacak, aynı sigortalının 3/8/2009 tarihinde işten ayrıldığı varsayıldığında bildirgenin 13/8/2009 tarihi saat 23:59’a kadar verilmemesi halinde bu defa bildirgenin geç verilmesinden dolayı idari para cezası uygulanacaktır.
1/10/2008-1/8/2009 tarihleri arasında sigortalı işten ayrılış bildirgesine kaydedilen bilgiler
ile ayrıca ilgili aylık prim ve hizmet belgelerinde yer alan bilgiler arasında mutabakatsızlık olması halinde aylık prim ve hizmet belgesindeki bilgiler esas alınacaktır. 1/8/2009 tarihine kadar on günlük süre dolmadan aylık prim ve hizmet belgesi verilmiş ise ayrıca sigortalı işten ayrılış bildirgesinin düzenlenmesi istenmeyecektir.
Örnek- Sigortalı, 26/1/2009 tarihinde işten ayrılmış olup bu sigortalının işten ayrılış bildirgesinin işten ayrıldığı tarihi takip eden 27/1/2009 tarihinden itibaren 5/2/2009 tarihine kadar e-sigorta yoluyla Kuruma bildirilmesi gerekmektedir.
Kanunun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde yapılan düzenlemeyle; 8/3/2012-30/6/2012 tarihleri arasında her bir sigortalı için tahakkuk edecek idari para cezası tutarı 886,50 / 10 = 88,65 TL olup, idari para cezası, bir takvim ayında bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü işyerleri için 886,50 x 12 = 10.638,00 TL’yi, diğer defterleri tutmakla yükümlü olan işyerleri için 886,50 x 6 = 5.319,00 TL’yi, defter tutmakla yükümlü olmayan işverenler için ise 886,50 x 3 = 2.659,50 TL’yi geçmeyecektir.
1/7/2012-31/12/2012 tarihleri arasında her bir sigortalı için tahakkuk edecek idari para cezası tutarı 940,50 / 10 = 94,05 TL olup, bir takvim ayında idari para cezası bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü işyerleri için 940,50 x 12 = 11.286,00 TL, diğer defterleri tutmakla yükümü olan işyerleri için 940,50 TL x 6 = 5.643,00 TL, defter tutmakla yükümlü olmayan işverenler için ise 940,50 x 3 = 2.821,50 TL’yi geçmeyecektir.
Kanunun 102 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince mahkeme kararına, Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan tespitler veya diğer kamu idarelerinin denetim elemanlarınca kendi mevzuatları gereğince yapacakları soruşturma, denetim ve incelemelere ya da kamu idarelerinden alınan belgelere istinaden düzenlenenler hariç olmak üzere, sigortalı işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi geçtikten sonra ilgililerce kendiliğinden 30 gün içinde verilmesi ve söz konusu cezaların ilgililerce, yapılacak tebligat tarihini takip eden günden itibaren 15 gün içinde ödenmesi halinde, öngörülen cezalar dörtte bir oranına karşılık gelen tutar üzerinden uygulanır. Kanunun beşinci fıkrası gereğince ise idari para cezalarının, Kuruma itiraz edilmeden veya yargı yoluna başvurulmadan önce tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde peşin ödenmesi halinde, bu defa bunun dörtte üçü tahsil edilir.
Örnek 1- 12/3/2012 tarihinde işten ayrılan sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini 22/3/2012 tarihinde Kuruma e-sigorta yoluyla vermesi gereken işveren, bu bildirgeyi 27/3/2012 tarihinde vermiş olup, bildirgenin geç verilmesinden dolayı işverene uygulanacak idari para cezası tahakkuk tutarı 88,65 TL’dir. İşverenin işten ayrılış bildirgesini kendiliğinden ve 30 günlük süre içinde verdiği ve 12/4/2012 tarihinde tebliğ edilen tutarı 18/4/2012 tarihinde ödendiği varsayıldığında 88,65 x ¼ = 22,16 TL, 22,16 x ¾ = 16,62 TL (kuruş kısmı atıldıktan sonra16,00 TL) idari para cezası tahsil edilecektir.
Örnek 2- Örnek 1’deki işverenin bilanço esasına tabi defter tuttuğu ve 150 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini 27/3/2012 tarihinde Kuruma verdiği varsayıldığında 2012 yılı Mart ayının son günü olan 31/3/2012 tarihinde işverene uygulanacak idari para cezası tahakkuk tutarı 88,65 x 150 = 13.297,50 TL olup, bu tutar bilanço esasına tabi defter tutmakta olan işverenlere uygulanan tutardan fazla olduğundan idari para cezası 10.638,00 TL’ye indirilecek, işverenin işten ayrılış bildirgesini 30 gün içinde vermesi ve tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde ödemesi halinde ise 10.638,00 x ¼ = 2.659,50 TL, 2.659,50 x ¾ = 1.994,63 TL (kuruşkısmı atıldıktan sonra 1.994,00 TL) tahsil edilecektir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 92 nci maddesinin ikinci fıkrası gereğince “Süre; hafta, ay veya yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta, ay veya yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biter.” hükmü bulunduğundan Kanunun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi kapsamında tahakkuk eden cezalarda “bir takvim ayı” ibaresinden ilgili ayın 1’i ile sonu arasında tahakkuk eden cezalar anlaşılacaktır. İşverenlerin ay içinde idari para cezasını ödemek için başvurması halinde (ilişiksizlik belgesi, borcu yoktur, v.b) idari para cezası müracaat tarihine kadar tahakkuk eden cezalara göre belirlenerek tebliğ yapılacak, takvim ayı sonunda işten ayrılış bildirgesinin geç verilmesinden dolayı ceza oluşup oluşmadığı ayrıca kontrol edilecektir.
Örnek 3- Diğer defterleri tutmakla yükümlü (A) işvereni, 4/5/2012 tarihinde işten ayrılan 10 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini 14/5/2012 tarihinde, 15/5/2012 tarihinde işten ayrılan 15 sigortalıya ait işten ayrılış bildirgesini 25/5/2012 tarihinde, 28/5/2012 tarihinde işten ayrılan 20 sigortalıya ait işten ayrılış bildirgesini ise 7/6/2012 tarihinde e-sigorta yoluyla Kuruma vermesi gerekirken söz konusu bildirgeleri 30 gün geçtikten sonra ve farklı tarihlerde Kuruma vermiştir.
Diğer defterleri tutmakla yükümlü işverene 30/6/2012 tarihine kadar her bir takvim ayında uygulanacak idari para cezası üst sınırı 886,50 x 6 = 5.319,00 TL olup 2012 yılı Mayıs ayında toplam 25 sigortalı için 25 x 88,65 = 2.216,25 TL, 2012 Haziran ayında ise 20 sigortalı için 20 x 88,65 = 1.773,00 TL ceza tahakkuk edecektir. 2012 yılı Mayıs ve Haziran aylarında tahakkuk eden cezaların 9/7/2012 tarihinde işverene tebliğ edildiği, işvereninde 15 gün içinde cezaları ödediği varsayıldığında 2012 yılı Mayıs ayı için 2.216,25 x ¾ = 1.662,19 TL, (kuruş kısmı atıldıktan sonra 1.662,00 TL), 2012 yılı Haziran ayı için 1.773,00 x ¾ = 1.329,75 TL (kuruş kısmı atıldıktan sonra 1.329,00 TL) idari para cezası tahsil edilecektir.
Örnek 4- Diğer defterleri tutmakla yükümlü (B) işyerince 1-31/7/2012 takvim ayı için 65 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesinin yasal süresi dışında ve bildirgenin verilme süresi geçtikten sonra 30 gün içinde kendiliğinden verildiği, tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ödendiği varsayıldığında, 940,50 x 6 = 5.643,00 TL, 5.643,00 x ¼ = 1.410,75 TL, 1.410,75 x ¾ = 1.058,06 TL (kuruş kısmı atıldıktan sonra 1.058,00 TL) idari para cezası uygulanmıştır. İşverenin daha sonra 2012 yılı Temmuz ayında 3 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini 30 günlük sürenin dışında vermesi ya da bu durumun Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından tespit edilmesi halinde, işverenin o takvim ayına ilişkin idari para cezası üst limitine göre ödeme yapmış olması nedeniyle sonradan verilen sigortalı işten ayrılış bildirgelerine uygulanan idari para cezası komisyon kararı ile kaldırılacaktır.
Örnek 5- Örnek 4’deki işverenin 65 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini yasal yasal süresi dışında ve bildirgenin verilme süresi geçtikten sonra 30 gün içinde kendiliğinden vermediği ve idari para cezasının tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde ödediği varsayıldığında işverenden 940,50 x 6 = 5.643,00 TL, 5.643,00 x ¾ = 4.232,25 TL (kuruş kısmı atıldıktan sonra 4.232,00 TL) idari para cezası tahsil edilecektir. İşverenin daha sonra 2012 yılı Temmuz ayında 3 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini de 30 günlük süre dışında vermesi ya da bu durumun Kurumun denetim ve kontrolle görevli memurları tarafından tespit edilmesi halinde işverenin o takvim ayına ilişkin idari para cezası üst limitine göre ödeme yapmış olması nedeniyle sonradan verilen sigortalı işten ayrılış bildirgelerine uygulanan idari para cezası komisyon kararı ile kaldırılacaktır.
6283 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi ile “31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendinde bu Kanunun 3 üncü maddesi ile yapılan değişiklik, bu Kanunun yayımı tarihinden önce tahakkuk ettirildiği halde ödenmemiş olan cezalar için de uygulanır, ancak tahsil edilmiş tutarlar red ve iade veya mahsup edilmez.” hükmü bulunduğundan Kanununun 102 nci maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi ile yapılan düzenleme 8/3/2012 tarihinden önce tahakkuk ettirildiği halde ödenmemiş olan cezalar için de uygulanacaktır.
Örnek 6- 16/11/2011 tarihinde işten ayrılan 180 sigortalıya ait sigortalı işten ayrılış bildirgesini 26/11/2011 tarihinde Kuruma e-sigorta yoluyla vermesi gereken ve diğer defter türlerini tutmakla yükümlü olan işveren, bu bildirgeleri 28/12/2011 tarihinde vermiş olup işverene her bir sigortalı için 180 x 837,00 = 150.660,00 TL ceza tahakkuk ettirilmiştir. İşverenin söz konusu tutarı ödememesi nedeniyle yeni düzenleme doğrultusunda 2011 yılı Kasım ayının son günü olan 30/11/2011 tarihinde işverene uygulanacak idari para cezası tahakkuk miktarı 837,00 / 10 = 83,70, 83,70 x 180 = 15.066,00 TL’dir. Bu tutar diğer defterler için belirlenen tutarın üstünde olduğundan işverene 837,00 x 6 = 5.022,00 TL idari para cezası uygulanacak, işverenin tebliğ tarihinden 15 gün içinde peşin ödenmesi halinde 5.022,00 x ¾ = 3.766,50 (kuruş kısmı atıldıktan sonra 3.766,00 TL) tahsil edilecektir.
Örnek 7- Kurum denetim elemanı tarafından yapılan incelemede 28/9/2009 tarihinde işten ayrıldığı tespit edilen sigortalının sigortalı işten ayrılış bildirgesinin verilmediği tespit edilmiş olup, işten ayrılış bildirgesi re’sen düzenlenerek idari para cezası 29/3/2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. İşverenin idari para cezasını 15 gün içinde ödemesi halinde 693,00 / 10 = 69,30 TL, 69,30 x ¾ = 51,98 (kuruş kısmı atıldıktan sonra 51,00 TL) tahsil edilecektir.
1.3- Kanunun 9 uncu maddesinin (d) ve (e) bentleri kapsamında işten ayrılanların
bildirimi
Kanunun 9 uncu maddesinin (d) bendinde sayılan 5 inci maddeye tabi olarak haklarında bazı sigorta kolları uygulanan sigortalılar ile 9 uncu maddenin (e) bendinde sayılan 6 ncı maddenin birinci fıkrasının (l) bendi kapsamında olanlardan, çalışmakta iken bulunduğu ülkenin sosyal güvenlik kurumu ile irtibatlandırılanlar ile uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri çerçevesinde, seçimini bu yönde kullananların sigortalılıklarının sona ermesine ilişin Kuruma geç verilen sigortalı işten ayrılış bildirgesinden dolayı idari para cezası uygulanmaz.
1.4- İşe iade davası sonunda işe başlatılmayan sigortalıların işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi
4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinde, işverence geçerli sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı mahkemece veya özel hakem tarafından tespit edilerek feshin geçersizliğine karar verilmesi halinde, işverenin, işçiyi bir ay içinde işe başlatmak zorunda olduğu, işçinin başvurusu üzerine bir ay içinde işe başlatılmaması halinde işçiye en az dört aylık ve en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlü olduğu, kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödeneceği, işçinin kesinleşen mahkeme veya özel hakem kararının tebliğinden itibaren on işgünü içinde işe başlamak için işverene başvuruda bulunmak zorunda olduğu, bu süre içinde başvuruda bulunmaz ise işverence yapılmış olan feshin geçerli bir fesih sayılacağı ve işverenin sadece bunun hukuki sonuçları ile sorumlu olacağı hükmü bulunmaktadır.
21/8/2013 tarihli ve 28742 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan SSİY’nin 25 inci maddesine eklenen yedinci fıkra ile açmış olduğu dava sonucunda işe iade davasını kazanan sigortalıların işverence işe başlatılmaması halinde işverenlerce işten ayrılış bildirgesinin verilme süresi düzenlenmiş olup, işverenlerin sigortalı personelin işe başlamak için işverene yaptığı başvurusuna ilişkin tebligatın alındığı tarihin içinde bulunduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar işten ayrılış bildirgelerini vermeleri halinde bildirge yasal süresi içinde verilmiş sayılacağından işverenlere işten ayrılış bildirgesinin geç verilmesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır.
Dostları ilə paylaş: |