T. C. Yargitay hukuk genel kurulu e. 2011/4-58 K. 2011/176


T.C. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ



Yüklə 414,6 Kb.
səhifə16/24
tarix21.08.2018
ölçüsü414,6 Kb.
#73371
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   24

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/14758

K. 2010/16430

T. 7.12.2010

• DİŞ HEKİMİNİN TEDAVİSİNİN BAŞARISIZ OLDUĞU İDDİASI ( Davanın Diş Hekimi İle Hastası Arasındaki Tedavi Ücretinden Kaynaklanmadığı/Yeniden Yaptırılacak Tedavi Nedeniyle Oluşacak Maddi ve Manevi Zararın Talebi - Görevli Mahkemenin Davanın Değerine Göre Belirleneceği )

• MADDİ MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ ( Diş Hekiminin Tedavisinin Başarısız Olduğu İddiası İle Yeniden Tedavi Yaptırılacağı/Davanın Diş Hekimi İle Hastası Arasındaki Tedavi Ücretinden Kaynaklanmadığı - 1219 S.K.'na Göre Görevli Mahkemenin Belirlenemeyeceği )

• GÖREVSİZLİK KARARI VERİLEMEYECEĞİ ( Diş Hekiminin Tedavisinin Başarısız Olduğu İddiasıyla Maddi Manevi Tazminat Talebi - 1219 S.K.'na Göre Sulh Hukuk Mahkemesinin Görevli Olduğuyla Görevsizlik Kararı Verilemeyeceği )

• GÖREV SINIRININ TESPİTİ ( Diş Hekiminin Tedavisinin Başarısız Olduğu İddiasıyla Maddi Manevi Tazminat Talebi/Davanın Değeri Esas Alınarak Görevli Mahkemenin Belirleneceği - Faiz İcra Tazminatı Yargılama Giderlerinin Hesaba Katılamayacağı )

1219/m. 71

1086/m. 1, 2


ÖZET : Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrasına Dair Kanunda diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi giderlerinden kaynaklanan ihtilafları çözümleme görevi dava değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Dava, diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi ücretinden kaynaklanan dava değil, tedavinin başarısız olduğu iddiası ile yeniden yaptırılacak tedavi nedeniyle oluşacak maddi ve manevi zararın giderilmesine ilişkindir. Görev sınırının tespitinde faiz, icra tazminatı ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Davanın değeri esas alınır. İşin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken görevsizlik kararı verilmesi hukuka aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görev yönünden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, dişlerine ortodontik tedavi yaptırmak üzere davalıya muayene olduğunu, davalıya tedavi ücretini ödemesine rağmen davalı tarafından yapılan tedavinin başarısızlıkla sonuçlandığını, yeniden tedavisini yaptırabilmek için 4.000.00 TL harcaması gerektiğini bu nedenlerle 4.000.00 TL maddi 16.000.00 TL manevi olmak üzere 20.000.00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrasına Dair Kanun'un 71. maddesi uyarınca diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi giderlerinden kaynaklanan ihtilafları çözümleme görevi dava değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesi ile dava dilekçesinin görev yönünden reddine, yasal süresi içinde başvurulduğu takdirde dosyanın görevli Antalya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı, diş hekimi ( ortodondist ) olan davalıya yaptırdığı diş tedavisi ücretini ödemesine rağmen tedavinin başarısız olması nedeni ile yeniden yaptıracağı tedavi nedeni ile oluşacak maddi ve manevi zararının tazmini istemi ile bu davayı açmıştır. Mahkemece, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrasına Dair Kanun'un 71. maddesi gereğince diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi giderlerinden kaynaklanan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Eldeki dava, 1219 sayılı Tababet ve Şuabatı Sanatların Tarzı İcrasına Dair Kanun'un 71. maddesinde belirtilen diş hekimi ile hastası arasındaki tedavi ücretinden kaynaklanan dava değil, tedavinin başarısız olduğu iddiası ile yeniden yaptırılacak tedavi nedeniyle oluşacak maddi ve manevi zararın giderilmesi talepli bir davadır. HUMK.'nun 1. ve 2. maddelerine göre; konusu para olan davalarda görevli mahkeme ihtilaflı olan alacağın miktarına göre belirlenir. Görev sınırının tespitinde faiz, icra tazminatı ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Bu durumda görevli mahkemeyi belirlemede davanın değeri esas alınır. Davacı 4.000.00 TL maddi ve 16.000.00 TL manevi olmak üzere toplam 20.000.00 TL tazminat talep ettiğine göre davaya bakmak görevi HUMK.'nun 1. ve 2. maddeleri gereğince Asliye Hukuk Mahkemesine aittir. Mahkemece işin esasına girilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.



SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 07.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

14. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/10571

K. 2010/11909

T. 2.11.2010

• YAPIDAKİ BÖLÜMÜN ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN KATKILARIYLA MEYDANA GELMESİ ( Arsa Üzerine Yapı Yapıldığı/Bağımsız Bölüme İsabet Eden Arsa Payının Yapıyı Yapan Davacı Adına Tescilinin İstenemeyeceği - Sadece Kanıtlandığı Oranda Alacak Talep Edebileceği )

• ARSA PAYINI TESCİL ( Taşınmazın Davalıya Ait Olduğu/Davacının Kendi Geliri ile Üzerindeki Yapının Bir Katını Yaptırdığı - Katkıda Bulunanın Adına Bağımsız Bölüme İsabet Eden Arsa Payının Tescilini İsteyemeyeceği )

• TAŞINMAZIN ÜZERİNDEKİ YAPI ( Taşınmazın Davalıya Ait Olduğu/Davacının Kendi Geliri ile Üzerindeki Yapının Bir Katını Yaptırdığı - Arazinin Ayrı Üzerindeki Yapının Ayrı Düşünülemeyeceği/Katkıda Bulunan Davacının Mülkiyet Hakkını İsteyemeyeceğinin Gözetileceği )

• ALACAK TALEBİ ( Yapıdaki Bağımsız Bölümün Üçüncü Kişinin Katkılarıyla Meydana Geldiği İddiası İle Bağımsız Bölüme İsabet Eden Arsa Payını Tescil Talebi/Kanıtlandığı Oranda Sadece Alacak Talep Edilebileceği - Tescil Talebinin Kabul Edilmeyeceği )

4721/m. 718


ÖZET : Davacı, tapuda kardeşi davalı adına kayıtlı olan taşınmazı müşterek gelirleriyle satın aldıklarını, kendi geliri ile de üzerindeki yapının 1. katını yaptırdığını, bu bağımsız bölüme isabet eden arsa payının adına tescilini istemiştir. Tapuda kayıtlı taşınmazın maliki kimse kural olarak üzerindeki yapılar da ona aittir. İstisnalar dışında araziyi ayrı, üzerindeki yapıyı ayrı düşünme olanağı yoktur. Yapıdaki bağımsız bölüm üçüncü kişinin katkılarıyla meydana getirilmişse, katkıda bulunan mülkiyet hakkını istemeyemez. Ancak, kanıtlandığı oranda alacak talep edebilir.

DAVA : Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 29.07.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.05.2010 günlü hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalı ile kardeş olduklarını, tapuda 8072 ada 2 sayılı parsel numarası ile davalı adına kayıtlı olan taşınmazı müşterek gelirleriyle satın aldıklarını, kendi geliri ile de 2 sayılı parsel üzerine yapılan yapının 1. katını yaptırdığını, bu bağımsız bölüme isabet eden arsa payının adına tescilini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, bilirkişi raporunda bulunan zemin kattaki bağımsız bölüme ait arsa payının davacı adına tesciline karar verilmiştir.

Hükmü, davalı temyiz etmiştir.

Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden; 8072 ada 2 sayılı parselin arsa niteliği ile davalı adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 718. maddesi uyarınca arazi üzerindeki mülkiyet hakkı yapıları, bitkileri ve kaynakları da kapsar. Kısaca, tapuda kayıtlı bir taşınmazın maliki kimse kural olarak üzerindeki yapılar da ona aittir. İstisnalar dışında araziyi ayrı, üzerindeki yapıyı ayrı düşünme olanağı yoktur. Şayet iddia edildiği gibi yapıdaki bir bağımsız bölüm üçüncü kişinin katkılarıyla meydana getirilmişse, bu durum katkıda bulunana mülkiyet hakkını isteme yetkisini vermez. Ancak, kanıtlandığı oranda alacak talep edilebilir.

Yapılan bu saptamalar bir yana bırakılarak arazinin ayrı, üzerindeki binanın ayrı ayrı değerlendirilmesi suretiyle isteğin yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır.



SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ( BOZULMASINA ), peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 02.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Yüklə 414,6 Kb.

Dostları ilə paylaş:
1   ...   12   13   14   15   16   17   18   19   ...   24




Verilənlər bazası müəlliflik hüququ ilə müdafiə olunur ©muhaz.org 2024
rəhbərliyinə müraciət

gir | qeydiyyatdan keç
    Ana səhifə


yükləyin