F. ÇEVRENİN KORUNMASI VE KENTSEL ALTYAPININ GELİŞTİRİLMESİ 1. Mevcut Durum
Ekonomik büyüme, nüfus artışı, hızlı kentleşme, tüketim alışkanlıkları ve teknolojik gelişmeler, çevre ve doğal kaynaklar üzerinde giderek artan bir baskı oluşturmaktadır. Bu baskı, doğal kaynakların bilinçsiz tüketimi, çevre yönetimini düzenleyen yasal ve kurumsal yapının eksikliği ve kentsel alandaki altyapının yetersizliği sonucunda önemli çevre sorunlarına dönüşmekte; çevre ve kentsel altyapı hizmetlerine olan ihtiyacı artırmaktadır.
Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında, İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu ilgili kuruluşlar ile çalışmalarına devam etmekte olup, kurumlar arası işbirliğine ve kapasite artırımı çalışmalarına ihtiyaç duyulmaktadır. Kyoto Protokolüne taraf olunmasına ilişkin Kanun Taslağı TBMM gündemine alınmıştır.
Sürdürülebilir Kalkınmanın Sektörel Politikalara Entegrasyonu Projesi tamamlanmıştır. Bu kapsamda pilot sektörler olarak seçilen Enerji, Balıkçılık, Ormancılık, Kentleşme ve Bilim ve Teknoloji sektörlerinde sürdürülebilir kalkınma politika seçeneklerine ilişkin belgeler hazırlanmıştır.
2006 yılı itibarıyla toplam 3.225 belediyeden 3.167’si içme ve kullanma suyu şebekesine, 2.321'i kanalizasyon şebekesine sahip olup, toplam belediye nüfusunun yüzde 98’i içme ve kullanma suyu şebekesinden, yüzde 87’si ise kanalizasyon şebekesinden yararlanmaktadır. Yerleşime yeni açılan alanlar ve mevcut şebekelerin yenileme ve bakım çalışmaları dışında içme suyu ve kanalizasyon şebeke inşaatı ihtiyacı azalmıştır. Ancak hem içme suyu hem de atık su arıtma tesisi ihtiyacı artarak devam etmektedir.
2006 yılı verilerine göre, belediyeler tarafından sağlanan içme ve kullanma suyunun yüzde 36’sı barajlardan, yüzde 27’si kuyulardan, yüzde 27’si kaynaklardan, yüzde 20’si akarsu, göl ve göletlerden karşılanmıştır. Sağlanan toplam 5,16 milyar m3 suyun 2,43 milyar m3’ü (yüzde 47’si) arıtılmıştır.
Kanalizasyon hizmeti veren belediyeler tarafından toplanan 3,4 milyar m3 atık suyun yüzde 54’ü akarsulara, yüzde 35’i denizlere, yüzde 2’si göllere, yüzde 1’i araziye, yüzde 4’ü barajlara ve yüzde 4’ü diğer alıcı ortamlara deşarj edilmektedir. Deşarj edilen atık suyun 2,1 milyar m3’ü (yüzde 62’si) arıtma tesislerinde arıtılmış olup, arıtılan atık suyun yüzde 43'üne biyolojik, yüzde 33'üne fiziksel ve yüzde 24'üne gelişmiş arıtma uygulanmaktadır.
Türkiye su sıkıntısı yaşayabilecek ülkeler arasında yer almaktadır. Halihazırdaki içme suyu miktarı, artan talep, kuraklık ve su toplama havzalarındaki kirlenme ile birlikte yetersiz hale gelmiştir. Planlama, izleme, değerlendirme ve yaptırım noksanlığı, sorumlu tek bir mercinin olmaması, ortak veri tabanı ve bilgi akışı yetersizliği, kuruluşlar arası eşgüdüm sağlanamaması ve yeterli düzeyde araştırma-geliştirme yapılmaması gibi hususlar, su kaynakları yönetiminde karşılaşılan ana sorunlardır.
Ülkemizde içme suyu kayıpları konusunda sağlıklı verilere ulaşılamamakla birlikte, faturalandırılamayan (kayıp/kaçak dahil) su miktarının yüzde 55 civarında olduğu tahmin edilmektedir. Bu nedenle, şebeke su kayıp ve kaçaklarının azaltılması çalışmaları önem arz etmektedir.
Su havzalarının koruma bantlarındaki kaçak yapılaşma ve atık suların arıtmaya tabi olmadan deşarj edilmesi, temiz ve kullanılabilir içme suyu teminini güçleştirmektedir. Yer altı, yüzey ve kıyı sularının kaçak kullanım ve kirlenmeye karşı korunmasına yönelik tedbirlerin alınması gerekmektedir.
Ülkemizde 2006 yılında toplanan 25,3 milyon ton katı atığın ancak yüzde 37,3’ü 22 adet düzenli depolama sahasında bertaraf edilmiştir. 2008 yılında ise ilave 10 adet düzenli depolama sahası ile birlikte bu oranın yüzde 41,1’e ulaşacağı tahmin edilmektedir. 2006 yılında toplam atığın yüzde 1’i (255.000 ton) 4 adet kompost tesisinde bertaraf edilmiştir.
Belediyeler, katı atık yönetiminde toplama ve taşıma konularındaki görevlerini büyük ölçüde yerine getirirken, bertaraf konusunda gereken etkinliği ve hassasiyeti göstermemektedir. Özellikle düzensiz depolama, depo sahalarının yer seçiminde yapılan hatalar ile işletme koşullarındaki olumsuzluklar giderek büyüyen sorunlara sebep olmaktadır.
Tıbbi atıklar ve sanayileşme ile birlikte artan tehlikeli atıklar herhangi bir önlem alınmadan ve büyük ölçüde evsel atıklarla birlikte bertaraf edilmektedir. 2004 yılı itibarıyla tıbbi atıkları ayrı toplayan, taşıyan ve bertaraf eden belediye sayısı 578, toplanan tıbbi atık miktarı ise 62 bin tondur. 2006 yılında tıbbi atıkların yüzde 20’si yakma tesislerinde, yüzde 25’i düzenli depolama sahalarında ve yüzde 55’i ise belediye çöplüklerinde evsel atıklarla beraber bertaraf edilmiştir. Ülkemizde 790 bin m3 kapasiteli bir adet tehlikeli atık bertaraf tesisi bulunmaktadır.
Katı atık üretiminde öncelikle üretilen çöp miktarının azaltılması gerekmektedir. Ayrıca atığın kaynakta ayrıştırılarak toplamaya hazır hale getirilmesi için hane halkının bilinçlendirilmesi ihtiyacı devam etmektedir. Ulusal düzeyde etkin bir katı atık yönetimi sistemi geliştirilememiş ve bu konuda uygulamaya yönelik politikalar oluşturulamamıştır.
Belediyelerin kentsel altyapıya yönelik proje geliştirme, uygulama, izleme-değerlendirme ve finansman sağlama gibi konularda yaşadıkları darboğazlar da göz önüne alınarak, gerekli teknik ve finansman desteği sağlaması amacıyla İller Bankasının yeniden yapılandırılması çalışmalarına devam edilmektedir.
2. Temel Amaç ve Hedefler
Sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda, insan sağlığını, doğal kaynakları ve estetik değerleri korumak suretiyle yeterli çevresel koruma düzeyine erişilmesi yanında, kentlerin temiz, güvenli ve yaşam kalitesi yüksek yerler haline getirilmesi temel amaçtır.
Yerleşme birimleri ve çevrelerinin oluşturulmasında fiziki planlama sistemi ve imar kuralları; kaliteli çevre, uygulamada etkinlik, yetki dağılımı, denetim ve afete karşı dayanıklılık açılarından değerlendirilerek yeniden düzenlenecek, uygun arsa sunumu ve düzenli yapılaşmayı sağlayacak yöntemler ve araçlar geliştirilecektir.
3. Politika Öncelikleri ve Tedbirler
Öncelik / Tedbir
|
Sorumlu Kuruluş
|
İşbirliği Yapılacak Kuruluşlar
|
Süre
|
Yapılacak İşlem ve Açıklama
|
Öncelik 35. Ulusal çevre mevzuatımızın uygulanmasına yönelik yönetim, denetim ve uygulama kapasitesi geliştirilecektir.
|
Tedbir 70. Ulusal çevre mevzuatımızın uygulanmasına yönelik yönetim, denetim ve uygulama kapasitesi geliştirilecektir.
|
Çevre ve Orman Bakanlığı
|
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı,
Sanayi ve Ticaret Bakanlığı,
Sağlık Bakanlığı,
Yerel Yönetimler,
İlgili Diğer Kuruluşlar
|
Aralık Sonu
|
Çevre mevzuatının AB müktesebatı ile uyumu gözetilerek etkin olarak uygulanabilmesi amacıyla, deniz ve kıyı alanları kirlilik izleme ile kıyı alanları sıcak nokta ve hassas alanlar projeleri tamamlanacak, çevre izin sürecinin etkinleştirilmesine yönelik yönetmelik tamamlanarak uygulama projesine başlanacaktır.
|
Öncelik 36. İklim değişikliği ile mücadele çalışmaları ülkemizin kalkınma öncelikleri ve artan nüfusun ihtiyaçları gözetilerek sürdürülecektir.
|
Tedbir 71. İklim değişikliği ile mücadelenin sektörlere getireceği maliyetlerin belirlenmesine yönelik çalışmalar yapılacaktır.
|
DPT
|
İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu Üyeleri,
İlgili Diğer Kamu
Kuruluşları
|
Aralık Sonu
|
Başta enerji, sanayi, ulaştırma ve tarım olmak üzere Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli tarafından belirlenen faaliyet alanlarında sera gazı emisyon azaltımı ve/veya kontrollü salımına yönelik politika ve uygulamaların genel ekonomi üzerine etkileri ve maliyetleri tespit edilecektir.
|
Tedbir 72. 2012 sonrası iklim rejimine ilişkin uluslararası müzakere süreçleri izlenerek ülkemiz şartlarına uygun pozisyon belirlenecektir.
|
Çevre ve Orman Bakanlığı
|
İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu Üyeleri,
İlgili Diğer Kamu
Kuruluşları
|
Aralık Sonu
|
BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesinin uygulanmasına ilişkin 2012 sonrası döneme yönelik yükümlülüklerimiz ve ülkemizin pozisyonu, özel şartlarımız ve AB üyelik süreci dikkate alınarak belirlenecektir. Bu kapsamda, başta Türkiye’de İklim Değişikliğinin Yönetimi Konusunda Kapasite Geliştirme Projesi olmak üzere gerekli çalışmalar yürütülecektir.
|
Öncelik 37. Kentlerin yaşam standartları yükseltilecektir
|
Tedbir 73. Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Stratejisi hazırlanacaktır.
|
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
|
İçişleri Bakanlığı, Çevre ve Orman Bakanlığı, Belediyeler, İlgili Diğer Kamu Kuruluşları
|
Aralık Sonu
|
Yapı ve çevreye ilişkin standartlar kamu yararı çerçevesinde geliştirilecek, afet güvenliği ile ilgili risk azaltma ve yönetimini ilgilendiren standart ve yöntemlere de hazırlanacak stratejide yer verilecektir.
|
Öncelik 38. Su kaynaklarının etkin ve bütüncül yönetimine yönelik çalışmalar sürdürülecektir.
|
Tedbir 74. Su kaynaklarının etkin ve bütüncül yönetimine yönelik çalışmalar sürdürülecektir.
|
Çevre ve
Orman
Bakanlığı
|
Dışişleri Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, DPT, DSİ
|
Aralık Sonu
|
Hukuki ve kurumsal olarak bütüncül su kaynakları yönetiminin, yer üstü ve yeraltı su kaynaklarını kapsayacak ve tek bir kurum çatısı altında toplayacak şekilde kurulmasına yönelik strateji belgesi oluşturulacaktır.
|
Öncelik 39. Katı atık yönetimi etkinleştirilecektir.
|
Tedbir 75. Katı atık yönetimi etkinleştirilecektir.
|
Çevre ve
Orman
Bakanlığı
|
İçişleri Bakanlığı,
DPT,
ABGS,
İller Bankası,
Belediyeler
|
Aralık Sonu
|
Ulusal mevzuat hükümleri gereğince ve AB fonlarından yararlanabilmek amacıyla ulusal ve bölgesel düzeyde atık yönetim planları hazırlanacaktır. Evsel nitelikli katı atıkların bertarafında düzenli depolamaya öncelik verilecek, coğrafi ve ekonomik şartlar gözetilerek maliyetlerin düşürülmesi, ölçek ekonomilerinden yararlanılması ve katı atık yönetiminde etkinliğin sağlanması amacıyla 5355 sayılı Kanunla getirilen birlik modelinin uygulanması desteklenecektir.
|
Dostları ilə paylaş: |