Sözün Sadır Olduğu Atmosfere Bakarak Manayı Anlamak
Akılcı tarzın iletişimdeki diğer özellikleri arasında her sözün mana ve maksadını sözün sadır olduğu atmosfere bakarak çıkarma yöntemi vardır. Yani kelamın sadır olduğu sebep, zaman ve mekan, bireylerin onun sadır olduğu vakitteki kültür ve zihniyeti söze ilişik karine kabul edilerek sözün anlamını belirlemede bunlar etkili sayılmaktadır. Gerçek müfessirlerden nakledilmiş rivayetlerde de ayetlerin manasını açıklamak için ayetlerin nüzul atmosferinin hatırlatılması sıklıkla görülmektedir. Kuleyni, nispeten iyi bir senedle İmam Bâkır’dan (a.s) şöyle rivayet etmiştir:
Cabir b. Abdullah bana haber verdi: Ne zaman müşriklerden biri Ev’in (Kabe) etrafında Allah Rasülü’nün (s.a.a) yanından geçse göğsünü öne büker ve başını çevirir, yahut Allah Rasülü görmesin diye (s.a.a) başını elbisesiyle örterdi. Bunun üzerine Allah azze ve celle
أَلا إِنَّهُمْ يَثْنُونَ صُدُورَهُمْ لِيَسْتَخْفُواْ مِنْهُ أَلا حِينَ يَسْتَغْشُونَ ثِيَابَهُمْ يَعْلَمُ مَا يُسِرُّونَ وَمَا يُعْلِنُونَ 273
ayetini indirdi.274
Bu rivayette İmam’ın (a.s) sözkonusu ayetin manasını açıklamak için, sahabeden olan ve müşriklerin davranışlarını gözlemlemiş Cabir b. Abdullah’dan ayetin nüzul sebebini naklettiği görülmektedir.Aynı şekilde mürsel içeren275 bir senedle şöyle rivayet etmiştir:
İmam’a (a.s) Safa ve Merve arasında say etmenin vacip mi, müstehap mı olduğu soruldu. Hazret şöyle buyurdu: “Vaciptir.” (Ravi anlatıyor) dedim ki: Allah azze ve celle “فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ أَن يَطَّوَّفَ بِهِمَا”276 buyurmuyor mu?” İmam şöyle buyurdu: O kaza umresinde olmuştu. Allah Rasülü (s.a.a) müşriklere putları Safa ve Merve’den kaldırmalarını şart koştu. Birisi bir işle meşguldü ve say yapmayı terketmişti. Aradan günler geçti ve nihayet putlar kaldırıldı. Hazret’in yanına gelip dediler ki: “Ey Allah’ın Rasülü (s.a.a), filan kişi Safa ve Merve arasında say yapmadı, putları da kaldırdılar (ne yapsın?)” Bunun üzerine Allah azze ve celle “فَلاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ أَن يَطَّوَّفَ بِهِمَا” ayetini indirdi. Yani o iki dağda (Safa ve Merve) putlar varken de o ikisi arasında tavafı (say) yerine getirmesinde günah yoktur.277
Bu rivayette görülmektedir ki İmam (a.s), bahsi geçen ayetin Safa ve Merve arasında say yapmanın vacip olmadığına delalet etmediğini beyan için onun nüzul sebebine istinat etmiştir.
Tefsiru Kummi’de “وَيُطْعِمُونَ الطَّعَامَ عَلَى حُبِّهِ مِسْكِينًا وَيَتِيمًا وَأَسِيرًا”278 ayetinin izahı yapılırken muteber senedle279 İmam Sadık’tan (a.s), bu ayetin, “وَكَانَ سَعْيُكُم مَّشْكُورًا”280 ayetine kadar Hz. Ali’nin (a.s) kendisi ve ailesinin yemeğini yoksula, yetime ve esire takdim etmesinden sonra nazil olduğunu anlatan bir rivayet nakletmiştir.281 Bu rivayetten de, gerçek bir müfessir olan İmam Sadık’ın (a.s), bu ayetlerde amel ve ihlasları dile getirilen iyi kimselerin örnekliğini ortaya koymak ve ayetlerin manasını açıklamak üzere ayetin nüzul sebebini zikrettiği sonucu çıkarılmaktadır.
Hazret’ten nakledilmiş başka bir rivayette Maide suresinin 55. ayetinde “الَّذِينَ يُقِيمُونَ الصَّلاَةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكَاةَ وَهُمْ رَاكِعُونَ” ifadesinden maksadın Hz. Ali (a.s) ve onun evladından kıyamete kadar gelecek imamlar olduğunu beyan etmek için Hz. Ali’nin (a.s) namaz sırasında yaptığı infakı anlatan nüzul sebebi zikredilmiştir.282 Bu tür örnekler, gerçek müfessirlerden nakledilmiş rivayetlerde fazlasıyla görülmektedir. Dipnotta bu dört konu ve başka örneklerin geçtiği yerlerin283 özet olarak zikredilmesiyle yetinilmiştir.
Dostları ilə paylaş: |