TÂRİH
Neye teşbîh edeyim ben seni ey merd-i dilîr
Sana ancak yine sensin olacak hüsn-i misâl
Seni ser-tâc-ı kerâmet diye fevkinde taşır
Himmeti kalb-i cibâl eyleyen attâb-ı ricâl
İki yüz bin kişilik yan kesici ordusunu
Eyledin sür’ât-ı berkiyye ile istîsâl
Sensin ol bârika-i şemşir-i zafer- şaşaa kim
Mihr-i âlem gibi yok şânına âlemde zevâl
Koyun imzânızı târîh-i zafer-nâmenize
Seyf-i münsil-i gazâ, Gazi Mustafa Kemal
1338-1922 Muallim Cudi
( 11 Teşrîn-i evvel 1922, sayı. 107, s. 7 )
[ TAŞRA GAZETELERİNDEN ]
ŞEYH SÛNİSÎ’NİN TELGRAFNÂMESİ
Maraş’tan gönderilen âtîdeki tebrik telgrafnâmesi Millet Meclisi’nde kıraat edilmiştir:
“ İslâmiyet’in müncîsi olan ordumuzun avn-i Samadanisiyle ihraz ettiği zaferden dolayı o kahraman, aziz orduyu teşkil eden dilâver babalarından ve kardeşlerinden müteşekkil olan heyet-i celîlelerini tebrik ve işbu zaferin rûhâniyet-i Peygamberîyi hoşnut edeceğini tebşîr ve te’yîd-i hürmet eylerim efendim.”
[ MÜNCÎ KUMANDAN NÂMINA ABİDE ]
İstanbul mekâtib-i ibtidâiyye muallimi ile talebe ve talibânı tarafından cem’ ve derc edilecek mebâliğ ile Gazi Mustafa Kemal Paşa nâmına Beyazıt meydanında tunçtan ma’mûl bir abide rekzi kararlaştırılmıştır.
Abide, Gazi Başkumandana ait bir hatıra ile Türkiye’nin istihlâsına musabber bir timsali ihtiva edecek ve üzerinde İstiklal Marşı’ndan bir mısra ile irfan ordusunun bir çelengi mahkûk bulunacaktır.
[ ÇANAKKALE HAKKINDA ]
Daily Kronikal gazetesi Çanakkale hakkında diyor ki: İngilizlerin kefil olarak Çanakkale’de bulunduklarını hatırlamak icap eder. Yegâne hedefi muslihâne ve hiss-i adaletten mülhem bir suret-i tesviye temin etmektir. Biz mülk sahibi değiliz. Bunu da arzu etmiyoruz. Çanakkale’de İngiliz kuvvetleri olmamış olsaydı Türkler Çanakkale Boğazı’nın Asya sahiline hükm edeceklerdi. Boğazların serbestîsinden yalnız vakt-i harbte bilcümle sefâînin mürûrunu temin değil, aynı zamanda Boğazlar’ın Cemiyet-i Akvâm’ın müsaadesi olmadıkça kapanamayacağını anlıyoruz.
[ BOĞAZLAR HAKKINDA BİR İDDİA ]
Londra’da, nîm-resmî mehâfilde beyan edildiğine göre Çanakkale’de İngiliz kıt’aâtının ibkası ne inattan, ne de izzet-i nefs meselesinden ileri gelmiş olmayıp sırf esbâb-ı askeriyye ve bahriyyeden mütevelliddir. Çünkü Boğazlar’ın serbestîsi ancak iki sahilin de gayr-ı askerî bir hale ifrâ’ı takdirinde temin edilebilir.
[ HÂMİD BEY’İN BEYANATI ]
( Aurore ) gazetesi Hâmid Bey ile vaziyet hakkında icrâ ettiği bir mülâkatı ber-vech-i âtî nakl etmektedir: Biz Müttefiklerden hiçbiri ile harp etmek istemeyiz. Müsâlemet-perver fakat hukuk-ı meşru’amız için mücadele ediyoruz.
Elimizde bir Misâk-ı Millî var. Buna nazaran Trakya’da Yunan boyunduruğu altında inleyen vatandaşlarımızı tahlîse mecburuz.
Ordumuz ile bu Türk vilâyeti arasında bîtaraf mıntıka bulunuyor. Bu mıntıkanın te’essünden beri ihtaratımıza rağmen, Yunan filosu bu suları kat’ etmekten hâli kalmadı. Binâenaleyh biz de bugün aynı şeyi yapmak istiyoruz. Düşmanlarımızın müctemi’ etmelerine vakit bırakmak için beklemeyeceğiz.
Ankara hükûmeti Boğazlar’ın serbestîsini kabul ediyor mu?
-Biz Boğazların serbestîsini İstanbul’un emniyetine ait teminat ile beraber talep ediyoruz.
-Biz müttefikîn işgal-i askeriyyesini kabul eder misiniz? ( Tuna ) beynelmileldir. Orada bir işgal var mıdır? O halde vaziyeti nasıl buluyorsunuz?
-Vaziyet müttefiklere tâbi’dir.
Türk Milleti bir kere hür ve müstakil yaşamaya veya ölmeye karar verdi.
( 11 Teşrîn-i evvel 1922, sayı. 107, s. 9 )
İstanbul:
Mudanya konferansının bu sabahki ictima’ında General Harrington Paris’te vuku’ bulmakta olan istişâreleri zikr ederek konferansın yeniden te’hîrini talep etmiştir.
İsmet Paşa mülkî ve askerî Türk esirlerinin iadesini talep etmiş ve Türklerin Yunan esirlerini serbest bırakmış olduklarını ve harp esirlerini de sulhun in’ikadından sonra iade edeceklerini söylemiştir.
Müttefikîn generalleri Türk metâlibini Yunanîlere göndermeye muvafakat eylemişlerdir.
Paris:
Sulh Konferansı hâl-i in’ikadda iken, Türkler’in gayr-ı kabil-i kabul yeni metâlip dermeyanına mümana’at etmek maksadıyla, takrîben sekiz tabur Fransız askeri, nısfı Çatalca ve nısf-ı diğerinin de Meriç’in sahil-i garbîsini taht-ı işgalinde bulunduracağını Poincaré beyan etmiştir.
MUZAFFER ORDUYA
Kurtar artık şu güzel yurdunu Osman Hân’ın
Arşa varmış yüce gönlündeki îmân-ı zafer
Göremez çeşm-i cihân böyle mu’allâ asker
Yürüyor satvet-i ber-pâ gibi arslan ordu
Mübtezel düşmanı korkak yüreğinden vurdu.
Süngüsünden akıtıp düşmanının kanlarını,
İşte susturdu şeâmetle vuran çanlarını
Reng-i lâ’liyle semâlarda uçan al sancak
Derd-i hasretle sönen gözlere derman olacak
Bunca bîçârelerin âhını çıkmaz sandı
Tanrı’nın zâlimi zannında fakat aldandı
Hakkıdır şanlı yüzünden seni öpmek ananın
Yürü Orhanların evlâdı sevinsin vatanın
Düşman ecsâdının üstünde ezanlar vererek
Yürü her gün yeni bir hârika ibdâ’ ederek
Bekliyor kabr-i melûnunda yatan sultânın
Kurtar artık şu güzel yurdunu Osman Hân’ın
( 19 Teşrîn-i evvel 1922, sayı. 107, s. 10 )
[ BÎTARAF MINTIKAYA RİÂYET EDİLECEKMİŞ ]
Paris matbuatında selahiyaddar ricâl-i siyasiyyede hâkim olan fikre göre Türkiye bîtaraf mıntıkaya riâyet edecektir. Alel-husus bu mıntıkaya dair müzâkerat-ı sulhiyye bir sükûn-ı mutlak içinde cereyanı temin için tesis edilmiştir.
[ EKALLİYETLER MİLLÎ ORDUNUN HİMÂYESİNDE ]
( Matin ) den:
Anadolu’daki Hristiyan ekalliyetlerin Millî ordu tarafından maruz olabilmesi ihtimalini suret-i kat’iyyede tekzip edebiliriz. Ankara’nın mümessili Ferid Bey orduların İzmir’e duhûlünde Hristiyan ekalliyetlerin himayesini bilzat Kemal Paşa’nın deruhte ettiğini söylemiştir. Mezkûr ekalliyetlerin iâşe ve himayesi temin edilmiştir.
[ İZMİR BELEDİYE REİSİ ]
İzmir’in tahliyesi esnasında Yunanîler Belediye Reisi Refik Bey’i de beraberlerinde alıp götürmüşlerdi. Hilal-ı Ahmer Cemiyeti tarafından vuku’ bulan teşebbüsât Yunan Salîb-i Ahmer’ince nazar-ı itibara alınmış ve Refik Bey’in serbest bırakıldığı cevaben Hilâl-ı Ahmer’e iş’âr olunmuştur.
( 19 Teşrîn-i evvel 1922, sayı. 107, s. 11 )
TÜRK İSTİKLÂL SAVAŞI İLE İLGİLİ HABERLER VEREN TÜRK VE YABANCI GAZETE İSİMLERİ
Ahbar- Mısır
|
Akşam
Ankebut
|
|
Asır
|
|
Aurore
|
|
Avoyter
Atina Eki
Atina Resmi
|
|
Bosphore
|
|
Cağadamard
|
Cosmos
|
|
Daily Express
|
Daily kronikal
|
Daily mail
|
|
Daily Telegraph
|
Debat
|
|
Echo ( Eko )
|
Eco de Paris
|
Elefteros logos
|
Elefteros Tipos
|
Elefterya
|
|
Emiros
|
|
Emonya
|
|
Esdiya
|
|
Etnos
|
|
Exelsior
|
|
Eyyüka
|
|
Fos (Foche )
|
Gir
|
|
Girbus
|
|
Glob
|
|
Hronos
|
|
İstanbul
|
|
Jamanak
|
|
Journal d’orient
|
Kopenhag
|
Krikos
|
|
Laravey
|
|
Malitpiros
|
Manchester Guardian
|
Maten
|
|
Mayordimisis
|
Mesacer
|
|
Morning post
|
Mukattam
|
mukattam
|
|
Near east
|
|
Nemiros
|
|
Neologos
|
|
Neu
|
|
Nizosapatisi
|
Observer ( Obzor )
|
Orient niws
|
Over
|
|
Patris
|
|
Petit Parisien
|
Peyam-ı sabah
|
Polidiya dohi
|
Pres de soir
|
Proodos
|
|
Prooya
|
|
Provadosa
|
Pru
|
|
Routers
|
|
Sunday Express
|
Sunday Times
|
Tahidromos
|
Temps
|
|
Times
|
|
Tribuna
|
|
Vakit
|
|
Vepizoseti
|
Vircin lord
|
Yenigün
|
|
Zora
|
|
SON SÖZ
Kıbrıs’ta 1918’de Ulusal Meclis’in kararından sonra Türklerin gazete ve dergi çıkarması Kıbrıs basın tarihi açısından büyük önem teşkil etmiştir. Bu gazete ve dergilerde çıkan Türk İstiklâl savaşı ile ilgili haberlerin Kıbrıs Türk halkı üzerinde büyük etki uyandırdığı dikkatlerden kaçmamıştır. Bu haberler Türk tarihi ve siyasi edebiyat açısından büyük önem arz etmektedir. Yapılmış olan bu çalışmada Kıbrıs Türk basınının önemli gazetelerinden Ankebut seçilmiştir.
8 Eylül 1920’de Larnaka’da yayına başlayan Ankebût, 17 Mart 1923 yılına kadar devam eden haftalık bir gazetedir. Ankebut gazetesinde Türk İstiklal savaşı ile ilgili yazıları ve şiirleri Osmanlı Türkçesinden Latin harflere çevirerek okuduk. Çalışma, bir önsöz, Kıbrıs basını ve Ankebût hakkında kısa bilgiler veren bir bölüm, 1920-1922 yılları arasında, İzmir’in kurtuluşuna kadar olan metinleri tarih sıralamasına göre tespit ederek konunun anafikrini ortaya çıkadık. Metinlerin sonunda Ankebût gazetesinin yerli ve yabancı basından aldığı haberlerin gazete isimleri de yer almaktadır. Çalışma, kaynakça ve son söz şeklinde tamamlanmıştır.
Bu çalışma, Türk tarihinin önemli bir devresini konu alan Türk İstiklâl savaşı ile ilgili haberleri ve şiirleri bir araya toplayarak bizden sonraki araştırmacılara yardımcı olacaktır.
BİBLİYOGRAFYA
Kıbrıs Türk basınından Ankebut Gazetesi ( 1920 – 1922 ) tarihleri arasında çıkmış olan sayılar.
Devellioğlu, Ferit. Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat. Ankara, 1988.
Sami, Şemseddin. Kâmûs-ı Türkî. İstanbul, 1899.
Dedeçay, Servet Sami. Kıbrıs’ta yazılı ve Sözlü Basın. Lefkoşa, 1989.
Parlatır, İsmail. Osmanlı Türkçesi Sözlüğü. Ankara, 2009.
Ünlü, Cemalettin. Kıbrıs’ta Basın Olayı .Kıbrıs, 1980.
ÖZ GEÇMİŞ
Hasan Yurdbekler 1979 yılında Antakya / Hatay’da doğdu. İlkokulu Demirköprü Köyü ilkokulunda, ortaokulu Muhtar Abdurrahman Çetiner ortaokulu’nda, Lise eğitiminini ise Antakya Lisesi’nde tamamladı. Lisans eğitimini KKTC Yakın Doğu Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde 2007 yılında tamamladı. 2008 yılından itibaren KKTC Yakın Doğu Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Yeni Türk Edebiyatı Ana Bilim Dalı üzerinde Yüksek lisans tezi çalışmalarını yürütmektedir.
Dostları ilə paylaş: |