1915 yılı içinde İtalya’nın İtilaf Devletleri’ne katılması ile İtalya cephesi de açılmış oldu. İtilaf Devletleri’nin Balkanlarda yeni bir cephe açma gereği, Yunanistan’ın da İtilaf Devletleri yanında savaşa girmesine sebep oldu. Bu gruba 1916 yılında Romanya da katıldı. Osmanlı Devleti ise bilhassa İtilaf devletlerinin tutumu dolayısıyla adeta Almanya’nın kucağına itilmiş ve karşı cephede yer almaya mecbur bırakılmıştı.
1915 yılı içinde İtalya’nın İtilaf Devletleri’ne katılması ile İtalya cephesi de açılmış oldu. İtilaf Devletleri’nin Balkanlarda yeni bir cephe açma gereği, Yunanistan’ın da İtilaf Devletleri yanında savaşa girmesine sebep oldu. Bu gruba 1916 yılında Romanya da katıldı. Osmanlı Devleti ise bilhassa İtilaf devletlerinin tutumu dolayısıyla adeta Almanya’nın kucağına itilmiş ve karşı cephede yer almaya mecbur bırakılmıştı.
Bilindiği gibi Akdeniz’de İngiliz gemileri ile çarpışan ve daha sonra Türk Boğazlarına giren iki Alman gemisi Goeben ve Breslau (Yavuz ve Midilli) Türkiye’yi savaşa sokacak bahane oldu. Bu gemilerin satın alındığı önce Osmanlı Hükümetince açıklandı, fakat daha sonra aynı gemiler Karadeniz’e çıkarak, Rus kıyılarını bombardımana başladı. 29 Ekim 1914 tarihinde gerçekleşen bu bombardıman olayı yüzünden Osmanlı Devleti resmen bu büyük savaşın içine sürüklenmiştir.
Bilindiği gibi Akdeniz’de İngiliz gemileri ile çarpışan ve daha sonra Türk Boğazlarına giren iki Alman gemisi Goeben ve Breslau (Yavuz ve Midilli) Türkiye’yi savaşa sokacak bahane oldu. Bu gemilerin satın alındığı önce Osmanlı Hükümetince açıklandı, fakat daha sonra aynı gemiler Karadeniz’e çıkarak, Rus kıyılarını bombardımana başladı. 29 Ekim 1914 tarihinde gerçekleşen bu bombardıman olayı yüzünden Osmanlı Devleti resmen bu büyük savaşın içine sürüklenmiştir.
Osmanlı Devleti’nin savaşa katılmasıyla savaş alanı genişlemiştir. Birçok cephede savaşmak zorunda kalan Osmanlı harekat planının temelini İttifak Devletleri’nin Avrupa’daki yükünü hafifletmek oluşturuyordu. Bunun için Romanya ve Bulgaristan bölgelerinde Karadeniz’e çıkılacak, Kafkasya’da Ruslar, Süveyş’te İngilizler meşgul edilecekti. Böylece bir yandan Almanya ve Avusturya’nın yükü hafifletilirken bir yandan da İngiltere’nin Hindistan ile olan deniz yolu bağlantısına engel olunacak ve güneydeki zengin petrollerden İttifak Devletleri’nin yararlanması sağlanacaktı.
Osmanlı Devleti’nin savaşa katılmasıyla savaş alanı genişlemiştir. Birçok cephede savaşmak zorunda kalan Osmanlı harekat planının temelini İttifak Devletleri’nin Avrupa’daki yükünü hafifletmek oluşturuyordu. Bunun için Romanya ve Bulgaristan bölgelerinde Karadeniz’e çıkılacak, Kafkasya’da Ruslar, Süveyş’te İngilizler meşgul edilecekti. Böylece bir yandan Almanya ve Avusturya’nın yükü hafifletilirken bir yandan da İngiltere’nin Hindistan ile olan deniz yolu bağlantısına engel olunacak ve güneydeki zengin petrollerden İttifak Devletleri’nin yararlanması sağlanacaktı.
Osmanlı Devleti için en önemli savaşlardan biri, Ruslar’a karşı Kafkas Cephesi’nde verilmiştir. Enver Paşa komutasında 150.000 kişilik bir ordu Sarıkamış Kış Taarruzu diye adlandırılan taarruzu başlatmış, fakat sonuç alınamamıştır. Üstelik yoksulluk, soğuk, açlık ve hastalıklardan dolayı askeri birliklerimiz yaklaşık olarak 100.000 kayıp vermiştir. 1916 yılında taarruza geçen Rus askerî birlikleri Erzurum, Muş, Bitlis, Trabzon ve Erzincan’ı ele geçirmişlerdir. 1916 yılında Mustafa Kemal Paşa’nın kolordu komutanlığında yaptığı askerî birlikler, Ruslar’a karşı bir çevirme harekâtı ile Muş ve Bitlis’i geri almışlardır. 1917 Rus İhtilali, Kafkas Cephesi’nde harekatın durmasına sebep olmuş ve daha sonra ateşkes ve 3 Mart 1918’de Brest-Litovsk Barış Andlaşması’na göre Doğu Anadolu’nun Türkiye’ye iadesiyle Kars, Ardahan ve Batum’un Ruslar tarafından boşaltılması ve buraların geleceğinin halkoylamasıyla belirlenmesi kararlaştırılmıştır.
Osmanlı Devleti için en önemli savaşlardan biri, Ruslar’a karşı Kafkas Cephesi’nde verilmiştir. Enver Paşa komutasında 150.000 kişilik bir ordu Sarıkamış Kış Taarruzu diye adlandırılan taarruzu başlatmış, fakat sonuç alınamamıştır. Üstelik yoksulluk, soğuk, açlık ve hastalıklardan dolayı askeri birliklerimiz yaklaşık olarak 100.000 kayıp vermiştir. 1916 yılında taarruza geçen Rus askerî birlikleri Erzurum, Muş, Bitlis, Trabzon ve Erzincan’ı ele geçirmişlerdir. 1916 yılında Mustafa Kemal Paşa’nın kolordu komutanlığında yaptığı askerî birlikler, Ruslar’a karşı bir çevirme harekâtı ile Muş ve Bitlis’i geri almışlardır. 1917 Rus İhtilali, Kafkas Cephesi’nde harekatın durmasına sebep olmuş ve daha sonra ateşkes ve 3 Mart 1918’de Brest-Litovsk Barış Andlaşması’na göre Doğu Anadolu’nun Türkiye’ye iadesiyle Kars, Ardahan ve Batum’un Ruslar tarafından boşaltılması ve buraların geleceğinin halkoylamasıyla belirlenmesi kararlaştırılmıştır.
Mısır’da Osmanlı hakimiyetini yeniden sağlamak ve Süveyş Kanalı’nı ele geçirip, İngiltere’nin Hindistan yolunu kesmek amacı ile girişilen Kanal Harekatı, 1915 yılı başlarında biri kıyıdan, diğeri de onun güneyinden olmak üzere iki kol halinde ilerledi. Gerekli ulaşım imkanları sağlanmaması sebebi ile bu teşebbüs başarısızlıkla sonuçlandı. Karşı taarruza geçen İngilizler 1916’da Sina yarımadasını ele geçirerek Türk Ordusunu geri çekilmeye mecbur etti. Böylece İngiliz kuvvetleri Suriye sınırlarına dayandı.
Mısır’da Osmanlı hakimiyetini yeniden sağlamak ve Süveyş Kanalı’nı ele geçirip, İngiltere’nin Hindistan yolunu kesmek amacı ile girişilen Kanal Harekatı, 1915 yılı başlarında biri kıyıdan, diğeri de onun güneyinden olmak üzere iki kol halinde ilerledi. Gerekli ulaşım imkanları sağlanmaması sebebi ile bu teşebbüs başarısızlıkla sonuçlandı. Karşı taarruza geçen İngilizler 1916’da Sina yarımadasını ele geçirerek Türk Ordusunu geri çekilmeye mecbur etti. Böylece İngiliz kuvvetleri Suriye sınırlarına dayandı.