Eylem Güdüleri (hırs, saygınlık, başarı vb. motifler)
Değerler ve Tasarımlar (emirler, yasaklar vb.)
Denetim Mekanizmaları (övgü, kınama vb.)
Toplumsal Yapı (Altyapı X Üstyapı İlişkisi)
Toplumsal Yapı (Altyapı X Üstyapı İlişkisi)
Toplumsal Sistem (Mülkiyet ve Üretim İlişkileri, Temel Güdülenme, Paradigma)
Toplumsal Süreç (Sosyal Eylem ve Değişim)
Doğal faktör: Genetik (fizikî güç, güzellik, zekâ vb.)
Doğal faktör: Genetik (fizikî güç, güzellik, zekâ vb.)
Sosyal faktör: Sosyal çevrenin etkisi
Kültürel faktör: Düşünce modelleri, bilim, idealler, hukuk, gelenekler, sanatlar vb.
“insanın özü [insan doğası], tek tek her bireyin doğasında bulunan bir soyutlama değildir. Bu öz aslında, kendi gerçekliği içinde, toplumsal ilişkilerin bütünüdür.” Karl Marx, 1845
Bireyin topluma, sosyal çevreye uyum sağlaması
Bireyin topluma, sosyal çevreye uyum sağlaması
Bireyin toplum tarafından kabul edilmesi
Toplumsallaşma, bir öğrenme sürecidir. Önce ailede başlar, okulda devam eder. Yetişkinliğe geçişle beraber, çok yönlü kişisel deneyimlerle hızlanır. Ömür boyu sürer. İletişim ve ulaşımın hızlanması ve dolayısıyla kültürler arası etkileşimin artması toplumsallaşmayı hızlandırmıştır ve çeşitlendirmiştir.
Aile
Aile
Anaokulu
Okullar
Yurtlar
Arkadaş çevreleri
Dernekler
Kitle iletişim araçları (Gazete, radyo, tv, sosyal medya)
Sanatsal etkinlikler
Meslekî çevreler
Bedensel ve zihinsel engeller
Bedensel ve zihinsel engeller
Asosyal kişilik
Kadınların dezavantajları
Göçmenler
Suçlular
Cinsel yönelimi farklı olanlar
Yaşlılar
Tüketim toplumu
Asimilasyon (Benzeştirme) : Çoğunluk veya erk sahibinin baskısıyla, farklılık gösteren grupların, bunların kültür birikimleri ve kimliklerinin, baskın yapı içinde eriyerek yok olması.
1. Aile
1. Aile
2. Köy ve devlet
3. Dil birliğine dayanan halk(lar)
4. Tüm insanlık
5. Tanrıları da kapsayan dünya toplumu
Sosyo-kültürel bir kişiliğin belli bir durumda kendisinden yerine getirmesi beklenen davranışların tümü. Daha açık bir deyişle, bir kişinin hakları ve görevleridir. Sosyal rol, kişi için bağlayıcı niteliği bulunan toplum içi davranışlarını kapsamaktadır. Örn. Baba, eş, öğretmen, dernek başkanı, apartman yöneticisi, yazar vb. Burada akla bu roller için ideal tipoloji gelir. Bu yüzden, birey kendini bu tipolojiye uyma baskısı altında hisseder. Toplumsal denetim süreklidir.
Sosyo-kültürel bir kişiliğin belli bir durumda kendisinden yerine getirmesi beklenen davranışların tümü. Daha açık bir deyişle, bir kişinin hakları ve görevleridir. Sosyal rol, kişi için bağlayıcı niteliği bulunan toplum içi davranışlarını kapsamaktadır. Örn. Baba, eş, öğretmen, dernek başkanı, apartman yöneticisi, yazar vb. Burada akla bu roller için ideal tipoloji gelir. Bu yüzden, birey kendini bu tipolojiye uyma baskısı altında hisseder. Toplumsal denetim süreklidir.
Temel (Kilit) Rol: Temel rol, genelde kişinin mesleğidir. Diğer ifade ile en yaygın tanındığı roldür.
Temel (Kilit) Rol: Temel rol, genelde kişinin mesleğidir. Diğer ifade ile en yaygın tanındığı roldür.
Rol Çatışması: Bir rolden farklı kişiler farklı davranışlar bekler. Mesela bir öğretmenden öğrenci, veli, meslektaşları ve üstleri aynı rolü beklemez. Ya da bir birey, farklı rolleri nedeniyle farklı davranışlar sergilemek zorunda kalabilir. Mesela çalışan anne.
Sosyal Rol ve Yaptırım: Kişiyi rolünün gereğini yerine getirmezse, toplumsal yaptırım (kınama, dışlama, şiddet vb.) ve hukukî cezalarla karşılaşabilir.
Belli bir rolü yerine getiren kişinin toplum içindeki yeri.
Belli bir rolü yerine getiren kişinin toplum içindeki yeri.
1) Kişi, herhangi bir çaba göstermeden bir sosyal mevkiye kavuşabilir. (Kralın oğlu)
2) Kişi, çalışır çabalar ve bir mevki elde eder. (Meslekler)
Toplumlar, sosyal mevkileri belli bir saygınlık (prestij) sıralamasına göre değerlendirir. Kişinin sosyal statüsü, bu sıralama içindeki yerine göre oluşur. Bu saygınlık ölçütleri, toplumdan topluma ve dönemden döneme değişecektir. Meslek, gelir, öğrenim derecesi, sosyal köken, malvarlığı vb.
Toplumlar, sosyal mevkileri belli bir saygınlık (prestij) sıralamasına göre değerlendirir. Kişinin sosyal statüsü, bu sıralama içindeki yerine göre oluşur. Bu saygınlık ölçütleri, toplumdan topluma ve dönemden döneme değişecektir. Meslek, gelir, öğrenim derecesi, sosyal köken, malvarlığı vb.
Çok başarılı bir doktor, alkolik ve kumarbaz ise statü kaybına uğrar. Statü kazanmak için birden fazla ölçütün bir arada bulunması gerekir.
Toplumun uyulmasını zorunlu kıldığı davranış tarzlarına ve eylemlerine denir. Davranış modelleri, somut durumlarda toplumsal kuralların gereğini yerine getirmektir. Toplumsal kurallar ise, toplumsal değerlere dayalıdır.
Toplumun uyulmasını zorunlu kıldığı davranış tarzlarına ve eylemlerine denir. Davranış modelleri, somut durumlarda toplumsal kuralların gereğini yerine getirmektir. Toplumsal kurallar ise, toplumsal değerlere dayalıdır.
a) Alışkanlıklar
b) Görenekler
c) Görgü kuralları
d) Gelenekler
e) Emirler
f) Yasaklar
Belli bir toplumsal grubunun üyesinin sürekli olarak sosyo-kültürel çevresince gözetlenmesidir. Sosyal denetim, sosyalleşmenin başarıya ulaşmasında etkili bir işlev görür.
Belli bir toplumsal grubunun üyesinin sürekli olarak sosyo-kültürel çevresince gözetlenmesidir. Sosyal denetim, sosyalleşmenin başarıya ulaşmasında etkili bir işlev görür.
Bir bireyin, toplumun bütününe veya bir alt toplumsal gruba uyum sağlayamamasının temel nedeni, herhangi bir kuralın yokluğu ya da geçerliliğini yitirmesi ise kuralsızlık (anomi) söz konusudur.
Bu karşılık birey, var olan kurallara kendi öznel davranışı sonucunda uymuyorsa, o zaman genel anlamda sapma söz konusudur.
Bir topluma özgü belli ölçütlerle o toplumu oluşturan bireylerin gruplandırılarak belli bir sıraya konmasına sosyal tabakalaşma denir. Böyle bir sıralama, sosyal eşitsizlik doğurur. Tabakalaşmayı ortaya çıkaran temel unsurlar; sosyal mevki, sosyal statü ve sosyal değerlerdir.
Bir topluma özgü belli ölçütlerle o toplumu oluşturan bireylerin gruplandırılarak belli bir sıraya konmasına sosyal tabakalaşma denir. Böyle bir sıralama, sosyal eşitsizlik doğurur. Tabakalaşmayı ortaya çıkaran temel unsurlar; sosyal mevki, sosyal statü ve sosyal değerlerdir.
Bireylerin gruplandırılarak sıraya konmasında, onların sosyal iktidara katılma oranları, toplumsal etkinlikleri ve malvarlıkları rol oynar.
Toplumların saygınlık ve güç ölçütleri çerçevesinde belirli bir tabakalaşmaya gitmesi tarih boyunca tüm toplumlar için geçerli olan bir toplumsal durumdur. Tabakalaşma jeolojiden alınmış bir kavram olup, her toplumda mevcuttur. Yeryüzü farklı kaya tabakalarından oluşmaktadır. Toplumsal tabaka, yaşamda benzer avantaj ve dezavantajları paylaşan insan gruplarıdır.
Tabakalar arası farkların nedenleri: İşbölümü, mülkiyet, örgütsel işleyiş, devlet yapısı, demokrasi seviyesi, fizikî özellikler, gelir seviyesi, servet, aile kökenleri, eğitim seviyesi
Tabakalar arası farkların nedenleri: İşbölümü, mülkiyet, örgütsel işleyiş, devlet yapısı, demokrasi seviyesi, fizikî özellikler, gelir seviyesi, servet, aile kökenleri, eğitim seviyesi
Tabaka içi ortak özellikler: Ortak çıkar, eylem birliği, nesnel bir toplumsal konum, kültürel yakınlık, fizik’i benzerlikler
* ekonomik eşitsizlik
* yaşam fırsatları
* statü
* sosyal hareketlilik
Üst tabaka (üst, orta, alt)
Üst tabaka (üst, orta, alt)
Üst orta tabaka
Orta tabaka
Alt orta tabaka
Alt tabaka (üst, orta, alt)
Hor görülenler ve Yok sayılanlar
Almanya (1980)
Üst tabaka (üst, orta, alt) (yüksek yöneticiler, seçkinler) % 2
Hor görülenler ve Yok sayılanlar (işsizler, sürekli suçlular) % 4
İnsanın mülk edinilmesidir. İnsan-meta. Köle, zorla çalıştırılır ve alır-satılır.
İnsanın mülk edinilmesidir. İnsan-meta. Köle, zorla çalıştırılır ve alır-satılır.
Antik Roma ve Antik Yunan’da esastır.
Avrupa’da yaklaşık 1450 – 1800’ler arası (1807’de yasaklandı)
Amerika’da yaklaşık 1600 – 1800’ler arası (1807’de yasaklandı)
Osmanlı’da 1847’de yasaklandı.
Tüm dünya için Milletler Cemiyeti 1926’da yasakladı.
Günümüzde uluslararası, illegal insan ticareti (Özellikle çocuk ve kadınlar. En çarpıcısı seks köleliği)
Tabakalaşma sisteminin kendine özgü örneklerinden biri de kast sistemidir. Kesin ve ayrıntılı bir biçimde belirlenmiş, sınırlandırılmış ve hiyerarşik olarak bölünmüş toplumsal gruplardır. Her insan, hayatı boyunca terk edemeyeceği bir kast içinde doğar, bu kast içinden evlenir. Daha çok dinsel bir temele dayanır. Seçilecek meslek türleri, kastlara göre sınıflandırılmıştır. Özel haklar tanımlanmıştır. Özellikle Hindistan’da görülür. Ayrıca Eski Mısır, Mezopotamya, Yunan kentleri, Roma, İsrail, Arabistan, Afrika ve Orta Amerika’da görülmüştür.
Tabakalaşma sisteminin kendine özgü örneklerinden biri de kast sistemidir. Kesin ve ayrıntılı bir biçimde belirlenmiş, sınırlandırılmış ve hiyerarşik olarak bölünmüş toplumsal gruplardır. Her insan, hayatı boyunca terk edemeyeceği bir kast içinde doğar, bu kast içinden evlenir. Daha çok dinsel bir temele dayanır. Seçilecek meslek türleri, kastlara göre sınıflandırılmıştır. Özel haklar tanımlanmıştır. Özellikle Hindistan’da görülür. Ayrıca Eski Mısır, Mezopotamya, Yunan kentleri, Roma, İsrail, Arabistan, Afrika ve Orta Amerika’da görülmüştür.
Hindistan’da Kast Sistemi:
Hindistan’da Kast Sistemi:
1.Brahmanlar (Rahipler ve bilginler)
2.Kshatriyalar (Askerler ve yöneticiler)
3.Vaisyalar (Tüccar ve çiftçiler)
4.Sudralar (Köylüler, hizmetkârlar, esnaf ve zanaatkârlar)
5.Paryalar veya Dalitler (Sistemin dışında kalanlar: Dilenciler, evsizler vb.)
Sınıflar arası hareketlilik mümkündür. Hukukî eşitlik –göstermelik de olsa– söz konusudur.
Modern anlamda vatandaşlık, yasal olarak haklarının ve sorumluluklarının belirlendiği ve devlet ile arasındaki ilişkileri tanımlayan normatif beklentilerin hayata geçmesi durumudur.
Modern anlamda vatandaşlık, yasal olarak haklarının ve sorumluluklarının belirlendiği ve devlet ile arasındaki ilişkileri tanımlayan normatif beklentilerin hayata geçmesi durumudur.
Unsurları:
1. Hukukî statü
2. Siyasal katılım
3. Mensubiyet
Eşitlik tesis ederken, eşitsizliği de gizler ve yeniden üretir. Sınıf, etnisite, cinsiyet vb. farklılıkları dikkate almaz. Bu farklar ortadan kalkmadığı için sözde-eşit bireyler söz konusudur.
Tam vatandaş: Azınlıklar içindedir, ama dışlama söz konusu olabilir.
Tam vatandaş: Azınlıklar içindedir, ama dışlama söz konusu olabilir.
İkamet edenler ve misafir işçiler: Oturma ve çalışma izni almış göçmenler ve yabancılar
Sığınmacılar ve mülteciler: Sınırlı haklar, geçici koruma
Kaçak göçmenler: hiç hakları yoktur.
Özel bir durum: Yerliler: ABD, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda’da özel statüye tâbidirler.
Gelir ve Servet eşitsizliğinin azaltılmasına yönelik girişimler:
Gelir ve Servet eşitsizliğinin azaltılmasına yönelik girişimler:
1. Miras vergisi
2. Sermaye gelirleri vergisi (Tobin Vergisi)
3. Servet vergisi
4. Gelir vergisi
5. Anti-tekel yasaları
6. Transfer harcamaları (sosyal yardımlar)
Bu girişimler genelde başarısız olmaktadır. Çünkü:
d. Neoliberal politikalar: Sosyal yardımların azaltılması, kamu hizmetlerinin piyasalaşması
e. Devlet tarafsız değildir.
Toplumsal hareketlilik bir toplumsal statüden diğerine geçiş olarak tanımlanabilir. Toplumsal hareketlilik, toplumsal sınıflar arasındaki eşitsizliklere daha hoşgörüyle bakılmasına hatta meşrulaşmasına yol açabilir. Eğer bir toplumda hareketlilik yüksek ise insanlar üst sınıflara çıkmak için eşit şansa sahip olduklarına inanacaklardır.
Toplumsal hareketlilik bir toplumsal statüden diğerine geçiş olarak tanımlanabilir. Toplumsal hareketlilik, toplumsal sınıflar arasındaki eşitsizliklere daha hoşgörüyle bakılmasına hatta meşrulaşmasına yol açabilir. Eğer bir toplumda hareketlilik yüksek ise insanlar üst sınıflara çıkmak için eşit şansa sahip olduklarına inanacaklardır.
Yatay hareketlilik; insanların bir statüden, benzer prestije sahip başka bir statüye geçmesidir. Örneğin bir inşaat işçisinin temizlik işçiliğine geçişi yatay hareketliliktir. Her ikisi de bezer prestije sahip işlerdir. Buna karşılık dikey hareketlilik insanların bir statüden daha farklı bir prestije ve öneme sahip başka statüye geçişidir.
Yatay ve dikey hareketlilik
Yatay ve dikey hareketlilik
X Kuşaklar arası: İşçinin çocuğunun doktor olması.
- zorunlu eğitim kolaylaştırır.
- Fırsat eşitsizliği söz konusudur.
- Aşağı doğru da sosyal hareketlilik mümkündür.
X Bir kuşak boyunca. Bir kişinin yaşamı boyunca çabalayarak sınıf atlaması veya sınıf düşmesi.