B)GÖSTERMEYE BAĞLI EDEBİ METİNLER
1.II. Meşrutiyetle birlikte tiyatro çalışmaları hız kazanmıştır.
2.İlk resmi tiyatromuz olan Darülbedayi-i Osmani Pierre Antuine tarafından kurulmuş, buradan Muhsin Ertuğrul yetişmiş ve kurumu idare etmiştir.
3.Darülbedayi’de drama, dans, edebiyat, okuma gibi bölümler konulmuştur. Opera için müzik bölümü de eklenmiştir.
4.Darülbedayi, 1926’da kurulan İstanbul Şehir Tiyatroları’na kadar hizmetlerini devam ettirmiştir.
5.Temalar savaş şartları, milliyetçilik, istibdat eleştirisi, sosyal ve ailevi dramlar, yakın tarih, Türk dünyası idealleri çerçevesinde yoğunlaşmıştır.
6.Çok az da olsa vodviller ve komediler de oynatılmıştır.
7.Dil, konuşma dilidir, sadedir.
8.Bu dönemde eser vermekte öne çıkan yazarlar İbnürrefik Ahmet Nuri ile Musahipzade Celal’dir.
MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNİN ŞAİR VE YAZARLARI
1.ÖMER SEYFETTİN
Gönen’de doğdu, baytarlık okudu, askeri okullara gitti, bir yıl Yunanlılara esir düşmüştür, Genç Kalemler, Halka Doğru ve Türk Yurdu dergisinde yazarlık yaptı, Kabataş’ta öğretmenlik görevinde bulundu.
1.Selanik’te çıkan Genç Kalemler dergisindeki yazılarıyla tanınmıştır.
2.Yeni Lisan makalesi Milli Edebiyat’ın başlangıcı kabul edilmiştir.
3.Hikâyelerini Yeni Mecmua dergisinde yayımlayarak ününü iyice artırmıştır.
4.Kendini ağırlıklı olarak hikâyeye veren ilk sanatçı olduğu gibi Maupassant tarzının da en yetkin örneklerini vermiştir.
5.Hikâyelerinde milli bir duygu oluşturmak, savaşlar ve yoksulluklar içindeki bezgin halka umut aşılamak istemiştir.
6.Yeni Lisan’da savunduğu gibi sade bir dille yazmıştır.
7.Hikâyelerinin konuları:
-Tarihi hikâyelerinde halka moral vermek istemiştir.
-Bazılarında askerlik yıllarında Balkanlarda yaşadıklarını anlatmıştır.
-Bazılarında da toplumun aksak yönlerini, dini istismar edenleri anlatmıştır.
-Kimi öyküleri de sosyal ve siyasi konulardaki fikirlerine dayanır.
-Kimisinde çocukluk anıları vardır.
-Bazıları da efsane ve masallara dayanır.
ESERLERİ:
HİKÂYELER: Harem, Yüksek Ökçeler, Gizli Mabed, Beyaz Lale, Asilzadeler, İlk Düşen Ak, Mahcupluk İmtihanı, Dalga, Nokta, Ezeli Bir Tekerrürdür, Bomba, Falaka, Bahar ve Kelebekler, Kaşağı, Pembe İncili Kaftan, Yüzakı, Kurumuş Ağaçlar, Aşk Dalgası.
ROMAN: Efruz Bey, Ashab-ı Kehfimiz, Yalnız Efe
ŞİİR: Şiirler(Doğduğum Yer)
İNCELEME: Milli Tecrübelerden Çıkarılmış Ameli Siyaset, Yarınki Turan Devleti, Türklük Mefkûresi, Türklük Ülküsü
2.ZİYA GÖKALP
İlk Türk sosyologu unvanlı Ziya Gökalp, sosyolojiyi entelektüel bir temel olarak almıştır. Durkheim sosyolojisinden etkilenmiştir.
Türk Ocağı, Türk Yurdu, Yeni Mecmua gibi dergilerde milliyetçiliğin ilkelerini yazmıştır. Ona göre Batı medeniyetini belirleyen ulus kültürüdür. Bu yüzden önce uluslaşmak gerektiğini savunuyordu. Uluslaşmanın da yolu endüstriden geçiyordu. Böylece ekonomi yanında bilim de gelişecekti.
Gökalp, nesir ve nazımda Genç Kalemler üslubuna bağlı kalmıştır. Gökalp kendisini, “Fikirlerini vezin ve kafiyeyle yazan düşünür” olarak görmüştür. Toplumcu ve gayesi olan bir şairdir. Ona göre divan edebiyatı doğunun, Tanzimat edebiyatı ise Batının edebiyatıdır. Onlar milli ve orijinal değildir. Milli ve orijinal olmak için halk edebiyatını temel almak gerekir.
Koşma, sonnet ve kendine özgü nazım biçimlerini kullanan Gökalp; destani, vatani, öğretici şiirler yazmış, bazı şiirlerini de lirik ve çocuk şiirlerine ayırmıştır.
Kızıl Elma: Turancılık ve Vatan şiirlerinden oluşan eseridir.
Yeni Hayat: Didaktik ve lirik şiirlerinin yazıldığı eseri
Altın Işık: Bazıları manzum bazıları düzyazı masal ve efsanelerin bulunduğu eseri
Düz Yazıları: Türkleşmek İslamlaşmak Muasırlaşmak, Türkçülüğün Esasları, Türk Töresi, Doğru Yol, Türk Medeniyet Tarihi, Türkiye’nin Sosyal ve Kültürel Temelleri
3.ALİ CANİP YÖNTEM
Genç Kalemler’in başyazarıdır. Adını daha çok Yeni Lisan hareketini savunan polemikleriyle duyurmuştur. “Geçtiğim Yol” adlı şiir kitabında hem hece hem de aruzlu şiirleri vardır. Nazik ve duyarlı birisi olmasına rağmen bunları şiirlerine yansıtamamıştır.
Yeni Lisan hareketiyle ilgili olarak en çok Cenab Şahabettin’le tartışmış, bu tartışmaları “Milli Edebiyat ve Cenap Beyle Münakaşalarım” başlığı altında yayımlamıştır.
Ömer Seyfettin, Ziya Gökalp’le birlikte Yeni Lisan’ın üç teorisyeninden birisidir.
4.MEHMET EMİN YURDAKUL
İlk edebiyat derslerini babasından almış daha sonra Namık Kemal’in Evrak-ı Perişan adlı eserindeki erkekçe sese hayran kalmıştır.
İstanbul’da milliyetçiliğe de yakın duran Cemaleddin Efgani ile tanışmış, “Kuran-ı Kerim” şiirini onun etkisiyle yazmış, meşhur “Cenge Giderken” şiirini de Efgani’ye gösterince Efgani: İşte asıl sizin edebiyatınız budur!” biçiminde takdir almıştır.
1914 yılında Mehmet Emin şerefine Türkocağı’nda bir gece düzenlenmiş, orada şaire “Milli Şair” unvanı verilmiştir.
Dili sadedir, hece ölçüsü kullanmıştır.
Şiirlerinde şehitler, yetimler, çiftçiler, gemici ve balıkçılar, bilgisizlik, eğitimsizlik, fukaralık gibi konular görülür.
Onun şiiri halkçı ve Anadolucu bir şiirdir.
Merhamet(şefkat) ile vatan konusu baskın temalarıdır.
Şiirin estetik yönünü dikkate almaz, bütün gücünü samimiyetinden alır. Üçer, altışar, sekizer dizeli şiirler de yazmıştır.
Kolektif bilince hitap eden zaman zaman ideolojik bir üslubu vardır; bu tutumu şiirlerinin estetizmine zarar vermiştir.
Ona göre şiir gerçekçi olmalı, hayale yer vermemelidir.
Şiirlerinde söylevci bir üslup vardır.
Şiirlerinde gür ve dolgun bir ses tonu görülür, dişil değil, erkekçe söylemiştir.
Türkçe Şiirler: Kitabın ismi o dönemde büyük etki yapmıştır. Daha çok halkın yaşamını anlattığı ilk şiir kitabıdır.
Türk Sazı: Bu kitabında vatan şiirleriyle yoksul ve yalnız Anadolu halkının durumu anlatılmıştır.
Ey Türk Uyan: Aynı adlı tek bir şiirden oluşan kitapta uykuda olan bir milletin silkinip kendine gelmesi için tarihi bir anlatım göze çarpar.
Tan Sesleri: İki şiirden oluşan bir kitaptır, ilkinde Rus muhalefeti, ikinci şiirde ise Türk Birliği düşüncesi işlenmiştir.
Hasta Bakıcı Hanımlar: Ordunun Destanı adlı şiirin de yer aldığı cephe gerisi kadınlarını anlatan şiirler…
Turana Doğru: Uzak Türk geçmişini ve Rus nefretini anlatan şiir kitabı…
İsyan ve Dua: İsyan ve dua adlı iki şiirin bulunduğu kitaptır. 1.Dünya Savaşı ve yaratandan dua istenen kısım gelir…
Aydın Kızları: Ordu içinde çok okunan “Vur” adlı şiirin de bulunduğu Anadolu halkını anlatan şiirler…
Şiir-düzyazı: Mustafa Kemal
Düz-yazı eseri: Türkün Hukuku
5.FUAT KÖPRÜLÜ
Önce Fecr-i Âti içinde şiire başladı, daha sonra kendini edebiyat tarihçiliğine verdi. Milli Edebiyat’a sanatçı kimliğiyle değil, bilim adamı kimliğiyle katılmıştır.
Türk edebiyatı tarihini Batılı yöntemle araştıran ilk kişidir. Türkoloji’nin öncüsüdür, edebiyatımızı tezkire anlayışından kurtarmıştır. Yazarın Türk tarihi, sanatı, tasavvuf, antoloji gibi alanlarda eserleri vardır.
Türk Edebiyatında İlk Mutasavvıflar, Türk Edebiyatı Tarihi I, Bugünkü Edebiyat, Azeri Edebiyatına Ait Tetkikler, Milli Edebiyat Cereyanının İlk Mübeşşirleri ve Divan-ı Türki-i Basit, Divan Edebiyatı Antolojisi, Türk Saz Şairleri…
6.AKA GÜNDÜZ(ENİS AVNİ)
Çocuk Bahçesi ve Genç Kalemler’de çıkan yazılarıyla tanındı. Sade dil akımına bağlıdır ve Milli Edebiyat yazarıdır.
Roman, hikâye, şiir, oyun alanında altmışın üzerinde eser üreten velut(üretken) bir yazardır.
Çevresinden seçtiği ve realist bir üslupla anlattığı kahramanları işleme bakımından Ömer Seyfettin’e, sokağın dilini ve insanları kullanma bakımından da Hüseyin Rahmi’ye benzer.
Romanları tezli(mesaj veren) roman özelliğindedir. Roman kahramanları alafranga züppeler, yozlaşmış kadınlar, mürebbiyeler, uyuşturucu müptelaları vb.dir. Türk toplumunun geçirdiği sosyal değişimler, milli ve toplumsal sorunlar onun eserlerinde yer alır.
Dili sade ve rahat, cümleleri kısadır. Hayatını yazarak kazandığı için yer yer estetik kusurlar(çok yazmaktan) görülür.
Romanları: Bu Toprağın Kızları, Dikmen Yıldızı, Odun Kokusu, Tank-Tango, İki Süngü Arasında, Çapkın Kız, Yaldız, Ben Öldürmedim! Kokain, Aysel, Üvey Ana, Aşkın Temizi, Zekeriya Sofrası, Giderayak, Yayla Kızı
Öyküleri: Türk Kalbi, Türkün Kitabı, Muhterem Katil, Kurbağacık, Hayattan Hikâyeler, Meçhul Asker
Şiirleri: Bozgun, Çocuk Kalbi, Türk Duygusu
Oyunları: Yarım Türkler, Beyaz Kahraman, Yılmazların İkizler, Gazi Çocuklar İçin, Mavi Yıldırım, O Bir Devirdi
7. YUSUF AKÇURA (1876 – 1935)
-
1904 yılında Mısır’da (Türk adlı bir gazetede) yayımladığı Üç Tarz-ı Siyaset adlı makalesi onu Türk siyasal hayatında önemli bir isim haline getirdi.
-
Türkçülük akımının manifestosu kabul edilen bu makalede Akçura, Osmanlının toparlanabilmesi için üç ana görüşün (Osmanlıcılık, Türkçülük, Batıcılık) bulunduğunu ve bunlar arasında en uygununun Türkçülük olduğunu savunmuştur.
Eseri:
-
Makale: Üç Tarz-ı Siyaset
8.RIZA TEVFİK BÖLÜKBAŞI
-
Servet-i Fünuncuların çağdaşı olduğu halde o topluluğa katılmayan sanatçı Tekke ve saz şiirinin etkisiyle içten, duygulu koşmalar, nefesler yazmıştır.
-
Mehmet Emin'deki ahenk eksikliğini kapatan sanatçı, hece ölçüsünü başarıyla kullanmış, sade bir dille eserler vermiştir.
-
Aşk, doğa, geçmişe özlem, çocukluk anıları... şiirlerinin başlıca temalarıdır. Sanatçıya çok bilgili olduğu için döneminde "feylesof" sıfatı yakıştırılmıştır.
-
Şiirlerini topladığı eseri "Serab-ı Ömrüm" adını taşır.
9.HAMDULLAH SUPHİ TANRIÖVER(söylev)
Hamdullah Suphi Tanrıöver (1885, İstanbul - 10 Haziran 1966, İstanbul), Türk edebiyatçı, yazar, öğretmen, milletvekili, siyasetçi.
Kurtuluş Savaşı ve cumhuriyetin ilk yıllarında Meclis'te yaptığı coşkulu konuşmaları nedeniyle “milli hatip” ve “cumhuriyet hatibi” olarak tanınan bir siyaset adamı ve yazardır. Önce Fecr-i Âti Hareketi içinde, daha sonra Milli Edebiyat toplulukları içinde yer aldı. Zamanla siyasi kimliği, şair ve yazar kimliğinin önüne geçti. Son Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nda ve I., II., III., VII., VIII., IX. dönem TBMM'de milletvekilli olarak bulundu. İki defa Milli Eğitim Bakanlığı yaptı. Siyasi yaşamının yanı sıra Türk Ocakları'nın başkanlığını yürüttü. Türk Ocakları'nın kapatılmasından sonra 13 yıl Bükreş'te büyükelçilik görevinde bulundu. Yurda geri döndüğünde Türk Ocakları'nı tekrar kurdu; ismi, aralıklarla toplam 34 yıl başkanlık ettiği bu kurum ile özdeşleşmiştir.
Eserleri: Dağ Yolu(Konuşmalarından Seçmeler), Günebakan(Makale)
10. Ebubekir Hâzım Tepeyran (d. 1864, Niğde - ö. 1947, İstanbul), Türk devlet adamı ve yazar.
Osmanlı döneminde İçişleri Bakanlığı, Cumhuriyet döneminde II., VI. ve VII. dönemlerde Niğde milletvekilliği yapmıştır.
Türk edebiyatında ikinci gerçekçi köy romanı olan Küçük Paşa’nın yazarıdır. Yazar Oktay Akbal'ın dedesidir.
Ebubekir Hazım Bey, yaşamı boyunca Türkçe, Fransızca şiir, anı, öykü kitapları yayınladı. Tek romanı “Küçük Paşa” (1910) Türk yazınında önemli bir yer edindi Konusu Orta Anadolu'da bir köyde geçen bu roman, Nabizade Nazım'ın Karabibik romanından sonra köyü ve köylüyü yazınımıza sokan ikinci romancıdır.(vikipedi)
11.BEŞ HECECİLER
FARUK NAFİZ ÇAMLIBEL (1898-1973 )
-
İstanbul doğumlu olan sanatçı, tıp öğrenimini yarıda bırakıp yazarlık, öğretmenlik yapmıştır.
-
Beş Hececilerin en önemli isimlerinden olan Faruk Nafiz, şiire I. Dünya Savaşı yıllarında aruzla başlamış; 1918-1921 arasında ise hece ölçüsüyle yazmıştır.
-
Hem aruzu hem heceyi çok başarılı biçimde kullanan sanatçı, lirik aşk şiirleriyle büyük beğeni kazanmıştır.
-
Şiirlerinde düş ve gerçek bir aradadır.
-
Milli Edebiyat'a katıldıktan sonra halk şiirine ilgi duyan sanatçının şiirlerinde büyük bir memleket sevgisi görülür. "Han Duvarları" adlı şiiri her dönemde sevilerek okunmuştur.
-
Faruk Nafiz, şiir dışında, tiyatro ve roman da yazmıştır.
Eserleri:
Şarkının Sultanları (şiir)
Bir Ömür Böyle Geçti (şiir)
Gönülden Gönüle (şiir)
Dinle Neyden (şiir)
Çoban Çeşmesi (şiir)
Han Duvarları (şiir)
Suda halkalar (şiir)
Canavar (oyun)
Akın (oyun)
Özyurt (oyun)
Kahraman (oyun)
Yayla Kartalı (oyun)
Yıldız yağmuru (roman)
YUSUF ZİYA ORTAÇ (1895 - 1967)
1. Edebiyat tarihimizde "Hecenin Beş Şairi"nden biri olarak yerini alan Yusuf Ziya Ortaç, aruzla ve heceyle yazdığı şiirlerini değişik dergilerde yayımlamıştır.
2. Şiirlerinde Faruk Nafiz'in etkisi vardır.
3. Mizah alanında da eserler veren sanatçı Akbaba dergisini çıkarmıştır.
4. Heceyle yazdığı Binnaz adlı oyun, başarılı ilk manzum piyesimizdir.
5. Sağlam bir Türkçesi, kıvrak bir üslubu vardır.
Eserleri:
Akından Akına (şiir)
Cenk Ufukları (şiir)
Âşıklar Yolu (şiir)
Binnaz (oyun)
Göç (roman)
Beşik (fıkra)
Göz Ucuyla Avrupa (gezi)
Portreler (anı)
Bizim Yokuş (anı)
HALİT FAHRİ OZANSOY (1891- 1971)
-
Bir öğretmen olan şair, adını I. Dünya Savaşı yıllarında aruzla yazdığı şiirlerle duyurmuş, sonradan art arda heceyle şiirler yazarak Beş Hececilere katılmıştır.
-
Şiirlerinde çoğunlukla egzotik sahnelere, hüzün ve melankoli gibi bireysel duygulara, aşk ve ölüm temalarına rastlanır.
-
Şiirden başka tiyatro, roman, anı türlerinde de eser vermiştir.
Eserleri:
Rüya (şiir)
Cenk Duygulan (şiir)
Balkonda Saatler (şiir)
Sulara Giden Köprü (roman)
Sönen Kandiller (oyun)
Edebiyatçılar Geçiyor (anı)
ENİS BEHİÇ KORYÜREK (1892-1949)
-
"Beş Hececiler"den olan sanatçı ilk şiirlerini aruzla yazmış, sonradan Ziya Gökalp'in etkisiyle Milli Edebiyat akımına geçmiştir.
-
Milli heyecanlarla yüklü, epik şiirleriyle tanınmıştır. Hece ölçüsünü kullanmada pek başarılı değildir.
-
Türk denizcilerini anlattığı "Gemiciler" şiiri çok ünlüdür.
-
1946'dan sonra tasavvufi şiirler de yazmıştır.
Eserleri:
Miras (şiir)
Vâridat-ı Süleyman (şiir)
ORHAN SEYFİ ORHON (1890 -1972)
-
Gazetecilik, öğretmenlik, milletvekilliği yapan sanatçı şiire aruzla başlamış, sonradan heceye geçmiştir.
-
Heceyle yazdığı şiirlerini Milli Edebiyatçıların çıkardığı değişik dergilerde yayımlamıştır.
-
Şiirlerinde hece ölçüsüyle aruzu kaynaştırmaya çalışmış, gazel biçiminde fakat hece ölçüsüyle yazmıştır.
-
Bireysel duyguları işleyen, ahenkli ve zarif şiirlerinde temiz, duru bir Türkçe vardır.
-
Hıyaban, Papağan, Akbaba, Güneş, Çınaraltı... gibi edebiyat dergilerini çıkarmıştır.
Eserleri:
Fırtına ve Kar (şiir)
Peri Kızı ile Çoban Hikâyesi (manzum masal)
Gönülden Sesler (şiir)
Çocuk Adam (roman) Düğün Gecesi (öykü)
Kulaktan Kulağa (fıkra)
|
Dostları ilə paylaş: |